Noberin arkasındaki gerçek
Nobel Edebi yat Ödülü Lev Tolstoy, Tho m as Hardy ve Graham Gree ne ya da Yaşar Kem al’e değil de niçin Theodor Mommsen, Yaşar Kemal
Paul Heyse ve
Miguel Angel Asturias’a verildi? Bu sorunun yanıtı, tercihini New Y ork’ta yaşayan Sovyet Musevi ozan Brodsky için yapan İsveç Edebiyat Akademisi üyelerinin zi hinlerinde.
isveçli şair, edebiyat tarihçisi ve akademi üyesi Kjell E s p n a r k ’ın yazdığına göre:
“Nobel Edebiyat Ö dülü’nün ta rihi, açıklık kazanmamış olan bir iradenin açıklık kazanması için sarfedilen bir dizi girişim olarak or taya çıkıyor.’’
ğı “Nobel Edebiyat Ödülü: Karar ların A rk a sın d a k i İlkeler ve Değerler” adlı kitabı 200 yıllık ku rumun iç yapısı hakkında çok il ginç bilgiler veriyor. Akademi üye leri, yaşamlarının sonuna kadar üye kalacak şekilde seçilen 18 İs veçli yazar ve edebiyat araştırma cıdan oluşuyor.
Akadem i’nin ödül değerlendir me tutanakları halka 50 yıl sonra açıldığından, bazı adayların neden seçilip, diğerlerinin neden seçile mediğini görmek mümkün değil. Kayıtlara göre, İngiliz yazarı Thom as Hardy, 1910 yılında Ko mite tarafından, “ Kadın kahra manlarının dini ve ahlaki içerikten yoksun” olduğu gerekçesiyle ka
bul edilmemişti. ' ' i .
Emile Zola “Kaba ve k u şk u cu ' natüralizmden dolayı”, Norveçli oyun yazarı Henrik Ibsen ise “olumsuzluğundan” dolayı . adde dilmişti.
İsveç’in en büyük yazarlarından olan ve ülkesinin kurulu düzeni ile hiçbir zaman anlaşam ayan Au- gust Stringberg ele alınmamış bi le. Aynı akibeti Joseph Conrad paylaşmıştı.
Türk yazarı Y aşa r Kemal de, son edebiyat ödülüne aday g ö s terildi. Komitenin, Y aşar Kem al’e ne “kulp” bulduğunu ise bir ko mite, bir de Nobel’in ruhu biliyor. Bizim bilmemiz için de elli yıl gerekiyor
Dinamitin mucidi Alfred Nobel’- in vasiyetinde “ödül, ideal anlam da en mükemmel yapıtı ortaya ko yan yazara verilmelidir" sözlerini, akademi üyeleri öteden beri mu hafazakar biçimde yorumluyorlar.
Ödülün ikinci kez verildiği 1902 yılında, Akadem i’nin Nobel Komi tesi, “Teorik anarşizm ve mistik Hıristiyanlığı savunduğu” gerek çesiyle ödülü “S a v a ş ve Barış"ın yazarı Lev Tolstoy’a değil, “tarihi sunuşu sanatında yaşayan en bü yük yazar1' olarak nitelediği Alman Rom a tarihçisi Theodor Momm- se n ’e verdi.
Esm ark’ın Akadem i’nin Nobel ile ilgili arşivine dayanarak