• Sonuç bulunamadı

[Şükrü Saracoğlu]

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "[Şükrü Saracoğlu]"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Başbakan Şükrü Saraçoğlu, apayrı bir tip. O profesyonel bir politikacı, «meslekten gelme poli­ tikacı». Kendi arkadaşlarından biri bana anlattı. Mustafa Kemal devrinde de bakanmış. Hemen her kabinede bakanlık yapmış. 1938'de İnönü kabine­ sinde Dışişleri Bakanıymış. 1942'de Başbakanlığa yükselmiş. Saraçoğlu güçlü bir vatandaş. Güçlü bir politikacı. Sırt okşayıcılığıyta birlikte bütün numaraları biliyor. Halkı seviyor, halk do onu se­ viyor. Keyfine düşkün, candan bir adam. Mütte­ fiklerin en kötü günlerinde bile, Türkiye’nin Al- manlara öyle pek bağlayıcı vaadlerde bulunmasını önliyebilecek kadar İleri görüşlü davrandı. Gücü­ nün başlıca kaynağı, uluslararası duruma, tutarlı ve uygun bir biçimde doğru teşhis koyabilmesi ve bu arada, her zaman, ülkesinin strate|lk durumu­ na en yararlı olacak şekilde uluslararası İlişkileri doğru bir biçimde değerlendirmesidir. Türkiye’deki bütün devlet adamları tam anlamrylo Müttefikler­ den ve Amerika'dan yana

■ SARAÇOĞLU GÜÇLÜ BİR VATANDAŞ. GÜÇLÜ BİR PO- j

LİTİKACI. SIRT OKSAYICILlGiYLA BİRLİKTE BÜTÜN NU- î

MARALARI BİLİYOR. HALKI SEVİYOR, HALKI DA ONU ;

SEVİYOR. KEYFİNE DÜŞKÜN, CANDAN BİR A D A M ... ]

Şükrü Saraçoğlu; »Profesyonel bir poHtlkacı...»

Müttefiklerin Türkiye’de saygınlığım sağla­ mak ve ylce köklendirmek için canla başla ça- balıyarak görevinde başarı kazanan Amerika Bü- yükelçllsi Laurence A. Steinhardt İstanbul’dan aşa­ ğı yukarı bir saat uzaklıktaki Florya'ya, Saraçoğ­ lu'nun tatilini geçirdiği sayfiye evine götürdü beni. Hiç kuşkusuz, dünyada en dikkat çekici manzara­ ları seyrederek Elçilik motörüyle kımıltılı mavi su­ larda seke seke sihirli İstanbul limanından uzak­ laştık.

Saraçoğlu, kahvesini yudumluyordu. Bizi

gö-neşle yakan ak bir kumsala tünemiş sade yapılı, küçücük kabinde kabul etti. Yüreklilikle dobra dob­ ra konuşuyor Gerçekten bu konuşma şimdiye dek bir AvrupalI politikacıyla yaptığım bütün konuşma­ ların en acıkyüreklilikle yapılanı. Başlangıçta pek tedbirli konuşurken, sonra içten olmaya karar ver­ mişti. Önce, soruları yanıtlamaktanso, soru sorma­ yı yeğlerken, sona doğru kendisini gerçekten ilgi­ lendiren konuları açıkladı. Bclkanlar’da neier oiuo bittiğine değin bize pek çok bilgi verdi. Böyle ko­ nularda uzmanca bilgi edinmişti. İtalya'nın şu on­ larda teslim olmak için formüller hazırladığını dü­ şünüyordu. Söylediği bir şey beni adamakıllı et­ kiledi: Türkiye tarafsızlığıyla Almanya’nın Doğu’yo acılan kapısını kapatınca Almanya, Rusya'ya sal­ dırmak zorunda kalmış. Böylece. Rus savaşının sorumlusu Türkiye oluyordu! Öğrenmesini çok is­ tediği iki şey vardı: Birincisi bu savaşın sonunda Birleşik Amerika 1919'da yaptığı gibi Avrupa’dan çekilip gidecek miydi? İkincisi, Rusya'nın Avrupa’­ ya karşı gerçek niyetleri neydi? İlk soruya Elci ve ben ayrı ayrı vamtiar verdik, ikinci soruya gelince, deneme niteliğinde bir fikir ileri sürdüm: Ruslor İki . şey istiyorlar: (a) Batıda kendilerinin çizeceği sı­ nırlar... Büyük Britanya’da ve Birleşik Amerika’da hic kimse, diveüm ki Lîtvanya uğruna K o lo r d u ­ ya karsı çıkmayı göze almayacağına göre İstedi­ ğini elde edecektir, (b) Elli yıl vadeyle barış. Ama örneğin eğer biz. Avrupa’da gericiliği, va da Rus­ ya’yı karşı reiimieri açıktan açığa desteklersek, ve eğer kendilerine karşı meydana getirilecek bir güvence kordonuyla zorlanırlarsa, yani kısacası kıskırtıiırîarsa. onlar da çetinleşebilirler, değişebi­ lirler.

Bu alanlarda uzun uzun konuştuk. Sonra Ça­ nakkale konusu gündeme girdi. Bir varsayım İleri sürüldü. Ruslar Polonya ve Bafkanlar’da arazi el­ de edeceklerinden, Büyük Britanya ve belki de Bir­ leşik Amerika İle doğrudan doğruya sürtüşmemek için, Canokkole yönünde yayılmaya yanaşmaya­ caklardır.

Saraçoğlu da bütün Türftler gibi ateşli bir mil­ liyetçi. Millet Meclisinde son yaptığı konuşmada ulusun düşüncesini de yansıtmış oldu: «Biz Türküz ve her gün biraz deha Türk olacağız.»

YARIN: ADANA BULUŞMASI

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha To ros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Şikago demir yolu üzerinde yeniden inşa edilen Burlington istasyonu, bekleme salonları, büfesi, ba- gaj dairesi itibarile geniş ve yeni bir düşünüşe gö- re

olduğu gibi, toprak şoseyi asfalta, ve asfalt yolu şe- hirlere bağlıyan daha geniş daha mükemmel ana şoselerle bütün memleket örülmüş bir haldedir. Çiftçinin

Trip Russel Miyami'de (Lincoln) caddesinde, altında bir sıra dükkânları, ve içinde, yüzme havuzu bulunan bu otel binası yeni inşa edilmiştir.. Binanın yatak odalarını ihtiva

Bu bağlamda Belçika’da Culicoides obsoletus türü sivrisinekte real time RT-PZR ile SBV genomu belirlendi ve virüsün keşif edildiği ilk çalışmanın bu konu

mucibince Milli Korunma kanununa istinaden yapılacak muamelelerde Ticaret Vekâletince selahiyetli kılınmış olmamız itibarile her hangi bir işe teşebbüs edilmeden evvel -

Necip Celal 16 yaşına kadar, özel müzik dersleri ile, kanun, piyano, keman, akordeon başta olmak üzere yedi çeşit müzik aletini çalar duruma geldi.. Babası,

Madde; Birleşik Devletler Olimpiyat Komitesine ve Ulusal Kolej Sporları Birliğine (NCAA, National Collegiate Athletic Association);..  (1) ABD’de amatör spor yarışmalarının

Özellikle, kişisel verilerin korunması ve gizli izleme (surveillence) gibi bazı tedbirler hayata geçirilirken, devlete tanınan takdir hakkı oldukça