• Sonuç bulunamadı

Başlık: Bakla (vicia faba L.)'da İlk Gelişme Devresinde Kök ve Topraküstü Organların DurumuYazar(lar):GEÇİT, H. Hüseyin;KAYDAN, Diğdem;KAYA, M. Demir Cilt: 8 Sayı: 3 Sayfa: 192-196 DOI: 10.1501/Tarimbil_0000000735 Yayın Tarihi: 2002 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: Bakla (vicia faba L.)'da İlk Gelişme Devresinde Kök ve Topraküstü Organların DurumuYazar(lar):GEÇİT, H. Hüseyin;KAYDAN, Diğdem;KAYA, M. Demir Cilt: 8 Sayı: 3 Sayfa: 192-196 DOI: 10.1501/Tarimbil_0000000735 Yayın Tarihi: 2002 PDF"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Bakla

(tficia faba

L.)'da

İ

lk Geli

ş

me Devresinde

Kök ve Topraküstü Organlar

ı

n Durumu

H. Hüseyin GEÇIT' Diğdem KAYDAN' M. Demir KAYA'

Geliş Tarihi: 04.10.2001

Özet: Araştırma, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü tarlalarında saksı ve tarla denemesi

olarak yürütülmüştür. Çalışmada, iri Turkey bakla çeşidi ile 69 Vi ve 69 V2 bakla hatları materyal olarak kullanılmıştır. Saksıya ekilen tohumlardan çıkan bitkiler, çıkıştan 7, 14 ve 21 gün sonra sökülerek; fide boyu, kök uzunluğu, topraküstü kuru, toprakaltı kuru ve toprakaltı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık oranı özellikleri incelenmiştir. Tarla denemeleri tesadüf blokları deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak yürütülmüş ve bitki boyu ile bitkide tane verimi belirlenmiştir. ilk gelişme devresinde en yüksek fide boyu ve kök uzunluğu elde edilen İri Turkey çeşidi en yüksek bitkide tane verimini vermiştir. Araştırma sonuçlarına göre; ele alınan özelliklerde söküm zamanları ve genotipler önemli farklılıklar oluşturmuştur. Gelişme ilerledikçe fide boyu, kök uzunluğu, topraküstü ve toprakaltı kuru ağırlıkları ve toprakaltı kuru ağırlık / toplam ağırlık oranı tüm genotiplerde belirgin bir artış göstermiştir.

Anahtar Kelimeler: bakla, çimlenme, fide boyu, kök uzunluğu, kök ağırlığı, bitki boyu, bitkide tane verimi

The Status of the Root and Shoots of the Faba Bean

in the First Development Stage

Abstract: This research was conducted as a pot and field research at the experimental fields of Department of Field Crops, Faculty of Agriculture, University of Ankara. In the experiment, iri Turkey variety, 69 V1 and 69 V2 lines were used as material. In the pot research, seedling length, root length, dry shoot weight, dry root weight and dry root weight / total dry weight ratio were determined at 7, 14 and 21 days after emergence. The field experiment was established as randomized block design with tree replications and plant height and seed yield per plant were determined. iri Turkey variety gaye the highest seed yield per plant because the highest shoot and root length were obtained from iri Turkey in first development stage. According to the result of the research, sampling time and varieties constituted significant differences. As the development advanced, seedling length, root length, dry shoot weight, dry root weight and dry root weight / total dry weight ratio showed distinct increases in the all varieties.

Key Words: faba bean, germination, seedling length, root length, root weight, plant height, seed yield per plant

Giriş

Günümüzde, dünyada üretilen besin maddeleri

dünya nüfusunu besleyebilecek düzeyde olmasına karşın,

besin maddesi üretim yoğunluğu ile nüfus yoğunluğu

kıtalara ve ülkelere göre büyük farklılıklar göstermektedir.

Besin maddelerinin üretimindeki yetersizliğin yanı sıra,

depolama kayıplar!, nakliyelerinin hızlı yapılamaması,

stratejik amaçlı baskı unsuru olarak kullanılmaları açlık ve

dengesiz beslenme sorununu ortaya çıkarmaktadır (Geçit

1995).

Yemeklik tane baklagiller sahip oldukları özellikleri

nedeniyle, insan beslenmesinde önemli rol oynayan

hayvansal proteinlerin yeterli olmadığı veya hayvansal

proteinlerin yeterli olmasına rağmen bileşimlerinde

doymuş yağlar ve kolestrolün bulunmasından dolayı,

sağlık bilincinin gelişmiş olduğu ülkelerde bu ürünleri

tüketmeme yönündeki eğilimler, yemeklik tane

baklagillerin önemini artırmaktadır. Insanlar, hayvansal

protein kaynaklarının pahalı olması ve çabuk bozulması

gibi özelliklerinden dolayı, daha ucuz olan ve uzun zaman

bozulmadan saklanabilen bitkisel kaynaklı protein

tüketimini tercih etmektedirler (Akova 1997).

Bakla genellikle Ege ve Akdeniz Bölgesinde yazlık

olarak yetiştirilmektedir. Bu alanlarda bitkinin su ihtiyacını

karşılayan kökün ve bitkinin su tüketiminin yapıldığı

Ankara Üniv. Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü-Ankara

topraküstü organlarının gelişme durumları yetiştiricilik

açısından büyük önem taşımaktadır. İlk gelişme

devrelerinde kökleri daha iyi büyüyen çeşitler, olumsuz

koşullara karşı daha fazla dayanıklı olmakta, bu durumda

çeşidin birim alandan üreteceği tane verimini olumlu yönde

etkilemektedir (Geçit ve ark.1987).

Üç farklı bakla genotipi ile yapılan bu çalışmada,

gelişmenin ilk devresinde çeşitlerin kök ve topraküstü

organlarının durumu incelenmiştir. Çıkıştan 7,14,21 gün

sonraya kadar ki devrede birer hafta aralıklarla sökülen

bitkilerde kök ve topraküstü organlarının durumları

belirlenerek aralarındaki ilişkiler araştırılmış, elde edilen

değerler genotiplerin bazı tarımsal özellikleri açısından

değerlendirilmiştir.

Yapılan literatür çalışmalarında Çiftçi ve ark. (1997),

mercimekte ilk gelişme devresinde fırın kuru ağırlıkları ve

kök / topraküstü kuru ağırlığı oranının kurağa

dayanıklılığın göstergesi olarak ele alınabileceğini ve

kurağa dayanıklı çeşitlerin öncelikle toprakaltı, dayanıksız

çeşitlerin ise topraküstü organlarını geliştirdiklerini;

Caradus ve ark. (1995), ak üçgül çeşitlerinde yaptıkları

çalışmalarında, toprakaltı kuru ağırlık ve toprakaltı /

topraküstü kuru ağırlık oranının çeşitlere göre önemli

(2)

GEÇIT, H. H., D. KAYDAN ve M. D. KAYA, "Bakla (Vicia faba L.)'da ilk gelişme evresinde kök ve topraküstü organların durumu" 193

mürdümük, bezelye, mercimek, bakla ve nohut ile yaptıkları çalışmalarında ilk gelişme dönemlerindeki toplam bitki ağırlığı ile erken bakla oluşumu arasında kuvvetli bir ilişki olduğunu; Tosun ve ark. (1973), Geçit ve ark.(1987) buğdayda büyümenin ilk devrelerinde yüksek olan kök / topraküstü kuru madde oranının daha sonraki devrelerde giderek düştüğünü; Lu ve Barber (1985) buğdayda topraküstü organlarının ekimden yaklaşık bir ay sonra daha hızlı bir şekilde artmaya başladığı ve kök kuru ağırlığının topraküstü kuru ağırlığına nazaran zamana bağlı olarak daha düşük oranda arttığını; Sidorov (1984) buğdayda kök sayısının kurağa dayanıklılıkla ilişkili olduğunu bildirmişlerdir.

Materyal ve Yöntem

Araştırma 2000 yılında, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü' nde saks ı ve tarla denemeleri olarak yürütülmüştür. Çalışmada üç bakla genotipinin (İri Turkey bakla çeşidi, 69 Vi ve 69 V2 bakla hatları) üç söküm zamanındaki (Çıkıştan 7, 14 ve 21 gün

sonra) kök ve topraküstü organlarının durumu

incelenmiştir.

Saksı denemeleri tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme desenine göre dört tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Araştırmada ana parsellere genotipler, alt parsellere de söküm zamanları yerleştirilmiştir. Bakla genotipleri sterilize edilmiş 2/4 tarla toprağı, 1/4 yanmış ahır gübresi, 1/4 kum karışımı ile doldurulmuş, 12 cm derinliğinde ve 12 cm çapındaki plastik saksılarda yetiştirilmiştir. Her saksıya 10' ar tohum gelecek şekilde 07.04.2000 tarihinde 5 cm derinliğe ekilmiştir. Tohumların ekildiği saksılar deneme tarlasında açılan çukurlara saksı

boyu toprak yüzeyine gelecek şekilde toprakla

kapatılmıştır. Toprağa gömülen saksıların üzerine kum elenmiş ve kuş zararını önlemek için saksıların üzerine file gerilmiştir. Deneme süresince bütün saksılar toprak yüzeyi kuruduğunda sulanmak suretiyle nemli tutulmuştur.

Çıkıştan sonra bitkiler 7, 14 ve 21. günlerde köklü olarak sökülmüş ve uniform görünüşlü beş bitkinin kökleri su ile yıkanarak temizlenmiştir. Kök kaybının olmamasına özen gösterilmiştir. Sökülen bitkilerde; fide boyu (cm), kök

uzunluğu (cm) değerleri belirlenmiştir. Bu ölçümlerden sonra bitkiler toprak seviyesinden kesilerek, topraküstü ve kök kısımları petri kaplarında 105 °C sıcaklıkta 3 saat kurutularak toprakaltı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık oranına ait ortalama değerler bulunmuştur.

Tarla denemeleri tesadüf blokları deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Ekim 4 m uzunluğundaki parsellere yapılmış olup, her parsel 30 cm sıra aralıklı 4 bitki sırası içermektedir. Tohum yatağı düzgün bir şekilde hazırlandıktan sonra, her sıraya 80 tohum gelecek şekilde 07.04.2000 tarihinde elle ekim yapılmıştır. Ekimle birlikte dekara saf olarak 4 kg P205 dozunda triplesüperfosfat (TSP %46) uygulanmıştır.

Yetişme süresince yabancı ot mücadelesi yapmak

amacıyla 2 kez el çapası yapılmıştır. Tarla denemelerinde söküm zamanları faktör olarak ele alınmamış, sadece genotiplere ait olgun bitkilerde gözlem yapılmıştır. Tarlada yürütülen denemede hasat zamanında tarladan tesadüfi olarak seçilen 5 bitkide; bitki boyu (cm) ve bitkide tane verimi (g/bitki)'ne ait ölçüm ve tartımlar yapılmıştır.

Bulgular ve Tartışma

Ele alınan üç bakla genotipinde; fide boyu, kök uzunluğu ve toprakaltı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık oranı ile bitki boyu ve bitkide tane verimine ilişkin değerler variyans analizine tabi tutulmuş ve elde edilen değerler Çizelge 1 ve Çizelge 2' de özetlenmiştir.

Çizelge 1' de görüldüğü gibi, fide boyu, toprakaltı kuru ağırlık, topraküstü kuru ağırlık ve toprakaltı kuru ağırlık / toplam ağırlık oranı bakımından genotipler,

söküm zamanları ve genotip x söküm zamanları

interaksiyonu; kök uzunluğu yönünden ise genotip ve söküm zamanları arasındaki farklılıklar 0.01 düzeyinde önemli bulunmuştur.

Çizelge 2. incelendiğinde, bitkide tane verimi bakımından genotipler arasındaki farklıkların 0.01 düzeyinde önemli bulunduğu görülmektedir. Ortalamaların farklılık gruplandırmaları Duncan testi ile belirlenmiş ve sonuçlar Çizelge 3.' de verilmiştir.

Çizelge 1 . Üç bakla genotipinin farklı söküm zamanlarına ilişkin varyans analizi sonuçları

Varyasyon kaynakları

S.D Fide boyu Kök uzunluğu Toprakaltı kuru ağırlık

Topraküstü kuru ağırlık

Toprakalt kuru ağ./ Toplam kuru ağ.

K.O. F K.O. F K.O. F K.O. F K.O. F

Bloklar 3 0.362 0.5157 0.268 0.4031 0.001 1.0148 0.001 1.2478 4.369 1.6309 Genotipler (A) 2 26.849 38.2816"* 51.763 77.7747** 0.031 82.4222** 0.024 24.4352** 52.566 19.6240** Hatat 6 0.701 - 0.666 - 0.001 - 0.001 - 2.679 - Söküm zamanı (B) 2 129.134 225.5298** 18.806 21.1868** 0.031 84.8668** 0.070 193.8895** 38.644 12.8016** A x B 4 2.372 4.1422** 0.168 0.1894 0.002 4.9410** 0.008 22.9357** 30.624 10.1450** Hata 2 18 0.573 - 0.888 - 0.001 - 0.001 - 3.019 -

(3)

Çizelge 2. Üç bakla genotipinde tarla denemelerine ilişkin varyans analizi sonuçları

Varyasyon kaynakları

S.D. Bitki boyu Bitkide tane verimi

K.O. F K.O. F

Bloklar 2 2.003 0.1364 0.341 1.2790 Genotipler 2 7.843 0.5339 12.720 47.7444*"

Hata 4 14.692 - 0.266 -

**: 0.01 düzeyinde farklı grupları göstermektedir

Fide boyu: Ara

ş

t

ı

rmada fide boyu bak

ı

m

ı

ndan

genotip, söküm zaman

ı

ve genotip x söküm zaman

ı

interaksiyonu aras

ı

ndaki farkl

ı

l

ı

klar 0.01 düzeyinde önemli

bulunmu

ş

tur. En yüksek fide boyu her üç söküm

zaman

ı

nda s

ı

ras

ı

yla 10.83 cm, 15.35 cm ve 19.00 cm ile

İ

ri Turkey çe

ş

idinde belirlenmi

ş

tir. En dü

ş

ük fide boyu ise

her üç söküm zaman

ı

nda da 69

V2

hatt

ı

ndan (s

ı

ras

ı

yla

9.05 cm, 13.08 cm ve 14.58 cm) elde edilmi

ş

tir. Her üç

bakla genotipinde de en yüksek fide boyu 3. söküm

zaman

ı

nda, en dü

ş

ük fide boyu ise 1. söküm zaman

ı

nda

belirlenmi

ş

tir. Tüm genotiplerde zaman ilerledikçe fide

boylar

ı

da artm

ış

ve zamanlar aras

ı

ndaki bu art

ış

istatistiki

olarak önemli düzeyde bulunmu

ş

tur. Geli

ş

me dönemleri

ilerledikçe fide boyunda meydana gelen art

ış

beklenen bir

sonuçtur.

Kök uzunlu

ğ

u: Ara

ş

t

ı

rmada kök uzunlu

ğ

u

bak

ı

m

ı

ndan genotip ve söküm zaman

ı

aras

ı

ndaki

farkl

ı

l

ı

klar 0.01 düzeyinde önemli; genotip x söküm zaman

ı

interaksiyonu ise önemsiz bulunmu

ş

tur.

Söküm zamanlar

ı

ortalamas

ı

olarak en yüksek de

ğ

er

20.071 cm ile 3. söküm zaman

ı

nda, en dü

ş

ük de

ğ

er ise

17.587 cm ile 1. söküm zaman

ı

nda belirlenmi

ş

tir. Kök

uzunlu

ğ

undaki bu art

ış

da beklenen bir sonuçtur.

Genotiplerde ortalama fide boyu en yüksek 21.099 cm ile

İ

ri Turkey çe

ş

idinden elde edilmi

ş

, bunu s

ı

ras

ı

yla 17.925

cm ile 69 V1 hatt

ı

ve 17.192 cm ile 69 V2 hatt

ı

izlemi

ş

tir.

Her üç söküm zaman

ı

nda kök uzunlu

ğ

u bak

ı

m

ı

ndan en

yüksek de

ğ

erler

İ

ri Turkey çe

ş

idinde belirlenmi

ş

tir.

İ

ri

Turkey çe

ş

idinde geli

ş

menin ilk devresinde köklerinin

di

ğ

er hatlara göre daha h

ı

zl

ı

geli

ş

ti

ğ

i görülmü

ş

tür. Tüm

genotiplerde zaman ilerledikçe kök uzunlu

ğ

u da artm

ış

,

zamanlar aras

ı

ndaki bu art

ış

istatistiki olarak önemli

düzeyde bulunmu

ş

tur.

Topraküstü ve toprakalt

ı

kuru

a

ğı

rl

ı

klar

ı

:

İ

nceledi

ğ

imiz üç bakla genotipinde bu karakterlere ait

variyans analiz sonuçlar

ı

nda; genotip, söküm zaman

ı

ve

genotip x söküm zaman

ı

interaksiyonu aras

ı

ndaki

farkl

ı

l

ı

klar 0.01 düzeyinde önemli bulunmu

ş

tur.

Topraküstü kuru a

ğı

rl

ı

k yönünden en yüksek

de

ğ

erler 1. söküm zaman

ı

nda 0.190 g ile 69V1 hatt

ı

ndan,

2. ve 3. söküm zamanlar

ı

nda 0.267 g ve 0.435 g ile

İ

ri

Turkey çe

ş

idinden elde edilmi

ş

tir. En dü

ş

ük topraküstü

kuru a

ğı

rl

ı

k de

ğ

erleri her üç söküm zaman

ı

nda da 69 V2

hatt

ı

ndan elde edilmi

ş

tir. Toprakalt

ı

kuru a

ğı

rl

ığı

bak

ı

m

ı

ndan ise en yüksek de

ğ

erler üç söküm zaman

ı

nda

da

Iri

Turkey çe

ş

idinde (s

ı

ras

ı

yla 0.160g, 0.265g ve 0.280

g) belirlenmi

ş

tir. En dü

ş

ük toprak alt

ı

kuru a

ğı

rl

ı

k de

ğ

erleri

1. söküm zaman

ı

nda 0.100g ile 69 V1 hatt

ı

ndan, 2. ve 3.

söküm zamanlar

ı

nda ise 0.132g ve 0.170g ile 69 V2

hatt

ı

nda saptanm

ış

t

ı

r.

Söküm zaman

ı

ilerledikçe bütün genotiplerde

topraküstü ve toprakalt

ı

kuru a

ğı

rl

ı

klar

ı

nda belirgin bir art

ış

olmu

ş

tur. Ancak bu art

ış

lar genotiplere göre farkl

ı

zamanlarda ortaya ç

ı

km

ış

t

ı

r.

Çizelge 3. Üç bakla genotipinde incelenen karakterlere ait ortalama değerler ve ortalamaların farklılık gruplandırmalan Genotipler Zamanlar Fide boyu (cm) Kök uzunluğu (cm) Toprakaltı kuru

ağırlık (g)

Topraküstü kuru ağırlık (g)

Toprakaltı kuru ağ. / Toplam kuru ağırlık (%) 1. zaman 9.680 e 45 16.650 0.100 e 6 0.190 ef 5 35.818 e 4* 69 V1 2. zaman 13.225 c 3 17.800 0.193 b 23 0.215 d 4 43.280 ab 12 3. zaman 15.475 b 2 19.325 0.207 b 2 0.288 b 2 40.400 cd 23 Ortalama 12.793 b 2 17.925 b 2 0.167 b 2 0.231 b 2 39.833 b 2 1. zaman 9.050 e 5 15.938 0.105 e 6 0.163 g 6 38.643 d 34 69 V2 2. zaman 13.075 c 3 16.950 0.132 d 5 0.205 de 45 37.885 de 34 3. zaman 14.575 b 23 18.688 0.170 c 34 0.262 c 3 38.058 de 34 Ortalama 12.233 b 2 17.192 b 2 0.136 c 3 0.210 b 2 38.195 c 2 1. zaman 10.825 d 4 20.172 0.160 c 4 0.183 f 56 42.695 bc 12

ki Turkey

2. zaman 15.350 b 2 20.925 0.265 a 1 0.267 c 23 45.427 a 1 3. zaman 19.000 a 1 22.200 0.280 a 1 0.435 a 1 39.928 d 34 Ortalama 15.058 a 1 21.099 a 1 0.235 a 1 0.295 a 1 42.350 a 1 1. zaman 9.852 c 3 17.587 b 2 0.122 c 3 0.178 c 3 39.052 b 2 Zaman ortalamaları 2. zaman 13.883 b 2 18.558 b 12 0.197 b 2 0.229 b 2 42.197 a 1 3. zaman 16.350 a 1 20.071 a 1 0.219 a 1 0.328 a 1 39.128

(4)

GEÇIT, H. H., D. KAYDAN ve M. D. KAYA, "Bakla (Vicia faba L.)'da ilk gelişme evresinde kök ve topraküstü organların durumu" 195

Incelenen genotipler içerisinde her üç söküm

zamanında da en yüksek toprakaltı kuru ağırlık değerleri

elde edilen İri Turkey çeşidinin gelişmenin ilk devrelerinde

hızlı bir kök gelişimi olduğu, köklerin derinlere indiği

belirlenmiştir. Bu nedenle İri Turkey çeşidinin kurağa daha

fazla dayanıklı olduğu söylenebilir.

Toprakaltı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık oranı:

İncelediğimiz üç bakla genotipinde bu karaktere ait

variyans analiz sonucunda; genotip, söküm zaman ı ve

genotip x söküm zamanı interaksiyonu arasındaki

farklılıklar 0.01 düzeyinde önemli bulunmuştur.

Toprakaltı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık oranı en

yüksek İri Turkey çeşidinin 2. söküm zamanında % 45.43

ve 1. söküm zamanında % 42.70 olarak bulunmuş ve

bunu 69V1 hattının 3. söküm zamanında elde edilen % 40

değeri izlemiştir. En düşük değerler ise 69 V1 hattının 1.

söküm zamanında %35.818 olarak, 69 V2 hattının 2. ve

3. söküm zamanlarında %37.885 ve %38.058 olarak elde

edilmiştir.

Elde ettiğimiz sonuçlar 69 V1 ve 69 V2 hatlarında

gelişmenin ilk devrelerinde iri Turkey çeşidine nazaran

toprakaltı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık oranının düşük

olması, bu hatlarda topraküstü gelişmesinin kök gelişimine

göre daha fazla olduğunu göstermektedir. Bitkide su

alımını sağlayan kök gelişiminin az, bitki başına tüketilen

su miktarı ile ilgili olan toprak üstü gelişiminin fazla olması

kurağa dayanıklılığı azaltmaktadır. Bu sonuçlara göre İri

Turkey çeşidinin 69 V1 ve 69 V2 hatlarına göre kurağa

daha dayanıklı olduğu söylenebilir.

Bitki boyu: İncelediğimiz üç bakla genotipinde bitki

boyuna yönünden genotipler arasındaki farklılıklar

istatistiki olarak önemsiz bulunmuştur. En yüksek bitki

boyu 81.233 cm ile 69 V1 hattından elde edilmiş, bunu

sırasıyla 81.167 cm ile 69 V2 hattı ve 78.400 cm ile İri

Turkey çeşidi izlemiştir.

Gelişmenin ilk devrelerinde İri Turkey çeşidi diğer

hatlara göre daha uzun fide boyu vermesine rağmen, bitki

boyu değerleri bakımından genotipler arasında önemli

farklılıklar belirlenmemiştir. Bu durumda, gelişmenin ileri

dönemlerinde diğer hatların İri Turkey çeşidine göre daha

hızlı bir gelişme gösterdiği söylenebilir.

Bitkide tane verimi: İncelediğimiz üç bakla genotipinde bitkide tane verimi yönünden genotipler

arasındaki farklılıklar istatistiki olarak 0.01 düzeyinde

önemli bulunmuştur. Belirlenen bu farklılıkların önem

düzeyini saptamak amacıyla yapılan LSD testi sonuçları

Çizelge 4.'de verilmiştir.

Çizelge 4.'e göre, bitkide tane verimi bakımından en

yüksek değer 10.307g/ bitki ile İri Turkey çeşidinden elde

edilmiş, bunu 7.987g/bitki ile 69 V2 hattı ve 6.200g/bitki ile

69 V1 hattı izlemiştir. Genotipler arasında bitkide tane

verimi bakımından farklılıkların bulunması beklenen bir

sonuçtur.

Saksı denemelerinde en yüksek fide boyu, kök

uzunluğu, topraküstü kuru ağırlık, toprakaltı kuru ağırlık ve toprakaltı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık oranı değerlerini

veren İri Turkey çeşidinin tarla denemelerinde en yüksek

bitkide tane verimine ulaştığı belirlenmiştir.

Karakterler arasındaki tekli ilişkiler: Ele aldığımız

üç bakla genotipinde fide boyu, kök uzunluğu, topraküstü

kuru ağırlık, toprakaltı kuru ağırlık ve toprakaltı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık oranları arasındaki tekli ilişkiler ayrı

ayrı incelenerek Çizelge 5' de verilmiştir.

Çizelge 5' de görüldüğü gibi incelenen karakterler

arasında olumlu yönde en yüksek ilişki toprak altı kuru

ağırlık / toplam kuru ağırlık oranı ile toprak altı kuru ağırlık

arasında (r=0.900**) bulunmuştur. Toprak üstü kuru ağırlık

ile fide boyu arasında (r=0.764**), toprak altı kuru ağırlık

ile fide boyu arasında (r=0.824**), toprak altı kuru ağırlık /

toplam kuru ağırlık oranı ile fide boyu arasında (r=0.607*),

toprak altı kuru ağırlık ile kök uzunluğu arasında

(r=0.536*), toprak altı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık

oranı ile kök uzunluğu arasında (r=0.600*), toprakaltı kuru

ağırlık ile topraküstü kuru ağırlık arasında (r=0.648")

önemli ve olumlu ilişkiler saptanmıştır.

Ele aldığımız genotiplerde incelediğimiz karakterler

arasında fide boyu arttıkça topraküstü kuru ağırlığının

artışı; kök uzunluğu arttıkça toprakaltı kuru ağırlığının

artışı beklenen bir sonuçtur.

Sonuç

Araştırma sonuçlarımıza göre, incelenen üç bakla

genotipinde fide boyu, kök uzunluğu, toprakaltı kuru

ağırlık / toplam kuru ağırlık oranı İri Turkey çeşidinde her

üç söküm zamanında da en yüksek değerlere ulaşmıştır.

Özellikle kök uzunluğu ve toprakaltı kuru ağırlığının ilk

gelişme devresinde fazla olması kök gelişimi için harcanan

kuru madde miktarının daha fazla olduğunu

göstermektedir. Bu özelliklere dayanarak İri Turkey

çeşidinin diğer iki hatta göre kurağa daha dayanıklı olduğu

sonucuna varılabilir.

Çizelge 4. Üç farklı bakla genotipine ait bitkide tane verimi ortalamaları (g/bitki) ve LSD grupları

Genotipler Ortalamalar

Iri Turkey 10.307 a 1*

69 V2 7.987 b 2

69 V1 6.200 c 2

*: Harfler 0.05, rakamlar 0.01 düzeyinde farklı grupları göstermektedir

Çizelge 5. Üç bakla genotipinde incelenen bazı karakterler arasındaki korelasyon katsayıları

Karakterler 2 3 4 (1) Fide boyu (2) Kök uzunluğu 0.427 (3) Topraküstü kuru ağırlık 0.764** 0.157 - (4) Toprakaltı kuru ağırlık 0.824** 0.536* 0.648*

(5) Toprakaltı kuru ağ. / 0.607* 0.600* 0.254 0.900** Toplam ağırlık

(5)

İlk gelişme devresinde kök uzunluğundan ziyade, toprakaltı ve topraküstü kuru ağırlıkları ile toprakaltı kuru ağırlık / toplam kuru ağırlık oranı, kurağa dayanıklılığın göstergesi olarak ele alınabilir. Kurağa dayanıklı bitkilerde ilk gelişme devresinde kök gelişimi için kullanılan kuru madde miktarı ve bunun topraküstü için kullanılan miktarına oranı daha yüksek olarak bulunmuştur. Özetle kurağa dayanıklı çeşitlerin öncelikle toprakaltı, dayanıksız çeşitlerin ise topraküstü organlarını geliştirdikleri sonucuna varılabilir.

Kaynaklar

Akova, Y. 1997. Bakliyat Sektör Araştırması. T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı ihracatı Geliştirme Etüd Merkezi. 39 s., Ankara.

Caradus, J. R., A. D. Mackey, J. Dunlop and J. V. Bosch, 1995. Relationship between shoot and root characteristics of white clover cultivars differing in response to phosphorus. J. of Plant Nut., 18: 12, 2707-2722.

Çiftçi, V., B. Arslan ve M. Erman, 1997. Mercimekte (Lens

culinaris Medik.)'te ilk gelişme döneminde kök ve topraküstü organlarının durumu. Ankara Üniv. Ziraat Fak. Tarım Bilimleri Dergisi, 3 (3) 16- 19.

Geçit, H. H., H. Y. Emeklier, C. Y. Çiftçi, S. Ünver ve A. Şenay, 1987. Ekmeklik buğdayda ilk gelişme devresinde kök ve topraküstü organlarının durumu. Türkiye Tahıl Simpozyumu Bildirileri, 91-99, Bursa.

Geçit, H. H. 1995. Yemeklik Tane Baklagiller Uygulama Klavuzu. Ankara Üniv. Ziraat Fak. Yayınları: 1419, Uygulama Klavuzu: 241. Ankara.

Leport, L., N. C. Turner, R. J. French, D. Tennat, B. D. Thomson and K. H. M. Siddique, 1998. Water relations, gas exchange and growth of cool season grain legumes in a mediterranean type environment. European J. of Agronomy, 9 (4) 295-303.

Lu, N. and S. A. Barber, 1985. Phosphorus uptake rate and growth charecteristics of white roots. Field Crops Abst. Vol. 39, 368.

Sidorov, A. V. 1984. The possibility of increasing the number of seminal roots in spring wheat. Field Crop Abs, 39, 1043. Tosun, O., İ. Genç ve N. Yurtman, 1973. Ekmeklik buğdaylarda

kök ve topraküstü büyümesi ve bunlar arasındaki ilişkiler. Ankara Üniv. Ziraat Fak. Yıllığı, 23 (1-2) 160-168.

Referanslar

Benzer Belgeler

Taburculuk öncesi ağrı tedavi memnuniyetleri yönünden ‘çok iyi ve iyi’ cevabı veren hastalar memnuniyeti yüksek grup olarak alındığında, remifentanil grubu (%89.7)

High dietary fiber intake is associated with decreased inflammation and all-cause mortality in patients with chronic kidney disease... Patel KP, Luo FJG, Plummer NS

Bu farkın hangi gruptan kaynaklandığını bulmak için ikili karşılaştırma Mann-Whitney Testi ile yapılmış ve tahta üflemeli çalgı çalan sanatçılarda östaki

Osteoartiküler tutulumu olan olgularda bel ağrısı ve sakroiliak eklem ağrısı, tutulum olmayan olgulara göre istatistiksel olarak daha belirgin bir

sözleşmeye uygun tüketim malı hâlinin ikame teslimi ile gerçekleştirilmesi durumunda satıcı tüketiciden en baştan teslim edilen sözleşmeye aykırı tüketim

Aşağıdaki algoritma yukarıdaki teoremle alakalı olarak, elemanları; x ile y tamsayıları arasındaki tamsayılardan oluşan, değişmeli genelleştirilmiş involutif

If each element of M is a join of principal .compact/ elements of M; then M is called a principally generated lattice module, briefly PG lattice module .compactly generated

1 İzmir Tepecik Training and Research Hospital, Clinic of Pediatric Hematology, İzmir, Turkey 2 Başkent University Faculty of Medicine, Department of Pediatric Hematology,