• Sonuç bulunamadı

Bilateral Multipl Süpernümerer Premolarlar: İki Vaka Raporu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bilateral Multipl Süpernümerer Premolarlar: İki Vaka Raporu"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

* Cumhuriyet Üniversitesi, Di Hekimli i Fakültesi, A z Di Çene Hastal klar ve Cerrahisi

B LATERAL MULT PL SÜPERNÜMERER PREMOLARLAR: K VAKA RAPORU

Dr.Filiz TAHTABA * Yrd.Doç.Dr.Hasan YELER*

ÖZET

Süpernümerer di ler, di ark nda fazladan yer alan di lerdir. Bu di lerin ço u maksilla anterior bölgede lokalize olmaktad r. Tek veya çok say da, unilateral veya bilateral olarak, sürmü veya gömülü, bir veya her iki çenede birden olu abilirler. Multipl süpernümerer di lerin sistemik bir rahats zl kla veya sendromla ili kisi olmaks z n meydana gelmesi çok nadir görülen bir durumdur. Bu vaka raporunda, herhangi bir sistemik rahats zl k veya sendromla ili kili olmayan bilateral multipl süpernümerer premolarlara sahip iki vaka sunulmu tur.

Anahtar kelimeler: Süpernümerer premolarlar, multipl

di ler

SUMMARY

Supernumerary teeth are an excess number of teeth. Most supernumerary teeth are located in the anterior maxillary region. Occurrence may be single or multiple, unilateral or bilateral, erupted or impacted, and in one or both jaws. The occurrence of multiple supernumerary teeth, in the absence of an associated systemic condition or syndrome is a much rarer phenomenon. In this case report, two cases with bilateral multiple supernumerary premolars with no associated systemic condition or irrelevant to any syndrome were presented.

Key words: Supernumerary premolar, multiple teeth

G R

Süpernümerer di ler (SD) dental arkta fazladan yer alan di ler olarak tan mlanmaktad r.1 Bu di lerin etyolojisi tam olarak bilinmemekle beraber, di tomurcu unun tamamen ikiye ayr lmas ndan veya normal say daki di tomurcu u olu umundan sonra devam eden dental lamina aktivasyonuna ba l olarak geli ti i öne sürülen teorilerdendir.2,3 Bu di lerin kal tsal olarak ortaya ç kabildi i de savunulmaktad r.2,4

SD’lerin genel populasyonda görülme s kl n n %0.1 - % 3.6 aras nda de i ti i belirtilmektedir.5 Bu di ler özellikle premaksilla bölgesinde görülmekle birlikte dental ark n herhangi bir yerinde de görülebilir.2 Bodin ve ark.lar6 süpernümerer di lerin en s k maksillada santral kesici di ler aras nda, takiben mandibula premolar, maksilla molar, mandibula kesici di ler, maksilla premolar ve mandibula molar bölgesinde lokalize oldu unu belirtmi lerdir.

SD’ler sürme bozuklu u, sürme gecikmesi, di lerde yer de i iklikleri, yer darl , diastema, primordial veya foliküler kist olu umlar , ilgili bölgede a r ve i lik, kom u di lerde patolojik kök rezorpsiyonlar gibi çe itli problemlere sebep olabilmektedir.7,8

SD’ler genellikle bir tanedir ve sürme insidans dü üktür.3 Ancak tek veya çok say da, unilateral veya bilateral olarak, sürmü veya gömülü kalm , maksillada veya mandibulada ya da her ikisinde birden de görülebilir.1,9 Çok say da SD'e ayn olguda rastlanmas çok nadirdir ve genellikle sistemik bir rahats zl k veya sendromla birlikte görülür.1,5,10,11 SD’lerin en s k görüldü ü sendromlar Gardner Sendromu, cleidocranial dysostosis ve dudak-damak yar klar d r.5

Bu makalede herhangi bir sistemik rahats zl k veya sendromla ili kili olmayan multipl SD’lere sahip iki vaka takdim edilmi tir. Bu vakalardan birinde SD ayn çenede di eksikli i ile birlikte görülmektedir ve bu durum nadir görülen bir durumdur.

VAKA 1

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesine di lerindeki çapra kl k nedeni ile ba vuran 15 ya ndaki erkek hasta de erlendirilmeye al nd . Hastan n fiziksel geli imi normaldi ve al nan anamnezde dikkat çekici bir bulguya rastlanmad . Yap lan intraoral muayene ve radyografik de erlendirme sonucunda sol üst I. molar di inde derin bir çürük, alt sa ve sol I. molar di inde,

(2)

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

38

sa II. molar di inde amalgam dolgular, ayr ca alt ve üst çenede yer darl mevcuttu. Dental arkta sol alt süt kaninin mevcut oldu u, daimi kaninin ise sürmedi i tespit edildi. Al nan panoromik radyografide daimi kaninin gömülü kald , bu di in sürmesine kanin bölgesinde premolar formunda bir SD’in engel oldu u görüldü. Bununla birlikte sa mandibula premolar bölgesinde bir adet, maksilla sa premolar bölgesinde iki adet SD ve maksilla sol premolar bölgesinde süpernümerer bir di germi ile birlikte hastada be adet SD tespit edildi. Ortodontik tedavi öncesinde tespit edilen SD’lerin ve gömülü kaninin çekimine karar verildi. Daimi gömülü kanin di inin çekim endikasyonu, hasta ve ailesi di in sürdürülmesini kabul etmedikleri ve ortodontik tedaviye bir an önce ba lamak istedikleri için konuldu.

Resim 1. I. vakadan al nan panoromik radyografide

süpernümerer di lerin görünümü.

VAKA 2

37 ya ndaki bayan hasta sa alt çenesinde a r ikayeti ile klini imize ba vurdu. Al nan anamnezde ve ekstra oral muayenede dikkat çekici bir bulgu yoktu. Yap lan intraoral muayene ve radyografik de erlendirme sonucunda sa üst çenede II. molar ve premolarlar, sol üst çenede I. ve II. molarlar d nda tüm di lerin, sa alt çenede 20 ya di inin, sol alt çenede I. molar di inin olmad tespit edildi. Üst çenede full mount kron-köprü protezi mevcuttu ve bu proteze destek olan di lerde periodontal problemler oldu u gözlendi. Sa alt çene I. molar di e ise amalgam restorasyon yap lm t . Sa alt çene premolar bölgede gömülü kalm iki SD, sol alt çene premolar bölgesinde ise sürmü bir SD oldu u görüldü. Gömülü kalm SD’lerin kronlar etraf nda folikül torbas n n geni ledi i gözlendi. Alt çene ayn tarafta yirmi ya di inin yoklu u dikkat çekti. Hastadan al nan

anamnezde hastan n daha önce bu di ini çektirmedi i ö renildi ve yirmi ya di inin hiç olu mad anla ld . Sol alt çenede I. molar di in çekilip çekilmedi i ise hastadan al nan anamnezde anla lamad . Hastan n sa alt çenesinde hissetti i a r n n kayna olarak gömülü SD’ler d nda bir etken tespit edilemedi ve bu di lerin cerrahi olarak ç kar lmas na karar verildi.

Resim 2. II. vakadan al nan panoromik radyografide

süpernümerer di lerin görünümü

Resim 3. II. vakada sürmü süpernümerer premolar n

intraoral görünümü

TARTI MA

Süpernümerer premolarlar n görülme s kl populasyona göre de i iklik göstermektedir. Kuzey Amerika’da 1100 ortodontik hastada yap lan bir çal mada süpernümerer premolarlar n görülme s kl % 0.64, Esveç’de 1052 hastada yap lan ba ka bir çal mada % 0.29, 48550 Alman hastan n radyografilerinin de erlendirilmesi ile yap lan ba ka bir çal mada ise % 0.9 olarak belirtilmi tir. Asyada yap lan çal malarda süpernümerer premolarlar n görülme s kl daha dü ük bulunmu tur. Güney Asyal 2000 ortodontik

(3)

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

39

hastada yap lan bir çal mada görülme s kl % 0.2 olarak rapor edilmi tir. 4000 Japon hastada yap lan bir ba ka çal mada ise süpernümerer premolara sahip bir vaka bile bulunamam t r. Bu ara t rmalara z t olarak Nijerya populasyonunda süpernümerer premolarlar n görülme s kl n n % 1 gibi yüksek bir oranda oldu u belirtilmi tir.10

Bir vakada çok say da SD’in olu mas , çok nadir olmakla birlikte spesifik sendromlarla veya sistemik bir rahats zl kla ili kili olmayabilir.1,5,10 Bizim vakalar m zda, SD’lerle birlikte görülen sendromlara veya sistemik bir rahats zl a ait bulgular gözlenmemi tir. Yusof,5 çok say da SD’in en çok mandibula premolar bölgesinde görüldü ünü belirtmi tir. Ancak bizim ilk vakam zda görülen SD’lerin biri mandibula premolar bölgesinde, üçü maksilla premolar bölgesinde, biri ise mandibula kanin bölgesinde lokalize olmu tu. Kanin bölgesinde SD nadir görülmektedir.3 Bu vakada premolar formunda süpernümerer bir di kanin bölgesinde lokalize olmu tu. Ekinci vakada ise SD’lerin hepsi mandibula premolar bölgesinde görülmü tür.

SD’lerin normal erüpsiyon gösterebilecekleri, tam veya yar gömük kalabilecekleri bildirilmi tir.2 Gömülü SD’lerin % 98’i maksillada kesici di lerin oldu u bölgede görülmektedir.12 Ancak vakalar m z n birinde gömülü süpernümerer premolardan biri kanin bölgesinde, di erleri ise premolar bölgesinde bulunmakta idi. Süpernümerer premolarlar n büyük ço unlu u sürmezler.13 Birinci vakam zda be adet SD gömük kalmas na ra men, ikinci vakam zda süpernümerer premolarlardan biri dental arkta di er premolarlar gibi yerini alm t .

Çal malar süpernümerer premolarlar n normal dentisyonu takip eden 4-10 y lda geli mesinin devam edebildi ini göstermektedir.14 Kök geli iminin s kl kla gecikti i, 23 ya ndan sonra da devam edebildi i belirtilmektedir. Saini ve ark.lar10 bir vakalar nda, radyografik de erlendirmede 11 ya nda SD gözlenmezken, 13 ya nda sa mandibula premolar bölgesinde süpernümerer bir di geli ti ini, 16 ya nda ise bu di in kök formasyonu devam ederken, mandibula sa premolar bölgede ba ka bir SD’in kronunun geli ti ini tespit etmi lerdir. Benzer ekilde Moore ve ark.lar11 bir vakalar nda, radyografik de erlendirmede 14 ya nda mandibula sa premolar bölgede iki SD germi saptam lar, 16 ya nda ise sol premolar bölgede bir SD germi daha geli ti ini tespit etmi lerdir. Bizim 15

ya ndaki hastam zda SD’lerden birinin kök geli imi hemen hemen tamamlanm ken, di er üç SD’te kök geli imi % 50 tamamlanm , bu s rada sol üst maksilla premolar bölgede yeni bir SD’in kronunun geli ti i görülmü tür. Süpernümerer premolarlara sahip bu tür vakalarda, bu di lerin çekimini takiben yeni SD’ler olu abilece i belirtildi inden dolay periyodik radyografik de erlendirme önerilmektedir.15

Di say s ndaki fazlal k kendisini arktaki baz di lerin eksikli i ile de gösterebilmektedir.16 Ekinci vakam zda sa alt çenede süpernümerer iki premolar olmas na ra men, ayn tarafta yirmi ya di inin olmamas dikkat çekicidir. Sol alt çenede I. molar di in sürüp sürmedi i veya çekilip çekilmedi i konusunda hastadan net bir bilgi al namad ndan ayn durumun bu taraf için geçerli olup olmad na karar verilemedi. Süpernümerer bir di in hipodonti ile birlikte ayn çenede görülmesi Gibson17 taraf ndan hipo-hiperdonti olarak tan mlanm t r ve literatürde az say da vaka rapor edilmi tir.17,18,19 Di eksikli i görülen durumlarda SD’lerin olabilece i ve di eksikli inin SD’lerin erken te hisinde bir rehber olabilece i dü ünülmelidir.

SD’lerin erken te his ve tedavisi, olu abilecek komplikasyonlar n önlenmesi için çok önemlidir. Elk vakam zda süpernümerer gömülü bir premolar nedeni ile daimi kaninin sürmesi gecikmi ve bu di gömülü kalm t r. Alttaki daimi di lerin SD’lerin çekiminden sonra 18 ay içerisinde kendili inden sürece i belirtilmektedir.1 Mitchell ve Bennett20 yapt klar bir çal mada, SD’lerin çekiminden sonra alttaki di lerin kendili inden sürme süresini izlemi lerdir. Bu di lerden % 78’i ortalama 16 ay içerisinde kendili inden sürerken, sadece % 14’nün sürmesinin h zlanmas için ikinci bir operasyona gerek duyulmu ve bu di lerinde ortalama 30 ay içerisinde sürdü ü gözlenmi tir. Elk vakam zda sürmesi gecikmi olan daimi kanin ve buna neden olan süpernümerer premolar cerrahi operasyonla al nm t r. SD’in te hisinde gecikme, daimi kaninin gömülü kalmas na neden olmu ve ortodontik tedavinin süresini uzatacak bir durum ortaya ç karm t r. Gömülü kaninin sürdürülmesi eklinde yap lacak ortodontik tedaviyi ise hasta uzun sürece i ve sosyal nedenlerle kabul etmemi tir. Ekinci vakam zda ise gömülü SD’lerin lokalize oldu u bölgede a r ve bu di lerin kronlar etraf nda foliküler torban n geni ledi i görülmü tür. Bu di ler, etraf nda kist olu ma riski ve kom u di lerde kök rezorpsiyonu olu turma potansiyeli de dü ünülerek çekilmi tir. Sürmü olan

(4)

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

40

süpernümerer premolar ise ayn tarafta I. molar di in yoklu unu kompanse etti i için a zda b rak lm t r.

Gömük SD’ler y llarca hiçbir semptom vermeden çene içinde gömük kalabilir ve ancak radyografik tetkikler ile tespit edilebilirler.3 Bu nedenle SD’lerin ileride olu turabilece i problemleri önleyebilmek için erken te hisi yap lmal d r. Sundu umuz vakalar rutin radyografik tetkiklerin önemini do rulamaktad r. Bununla birlikte di eksikli i saptanan durumlarda nadir de olsa SD olabilece i dü ünülmeli ve radyografik de erlendirme yap lmal d r. Te his edilen SD’ler çekildikten sonra, özellikle daimi dentisyonun tamamlanmas n takip eden 4-10 y l, yeni SD’lerin olu up olu mad da rutin radyografik de erlendirmeler ile kontrol edilmelidir.

KAYNAKLAR

1.Scheiner MA, Sampson WJ. Supernumerary teeth: a review of the literature and four case reports. Aust Dent J 1997; 42: 160-5.

2. Nazif MM, Ruffalo R, Zullo T. Impacted supernumerary teeth: A survey of 50 cases. JADA 1983; 106: 201-4.

3. Mckibben DR, Brearly LJ. Radiographic determination of the prevalence of selected dental anomalies in children. ASDC J Dent Child 1971; 28: 390-398.

4. King NM, Lee AM, Wan PK. Multiple supernumerary premolars: their occurrence in three patients. Aust Dent J 1993; 38: 11-6.

5. Yusof WZ. Non-syndromal multiple supernumerary teeth: literature review. J Can Dent Assoc 1990; 56: 147-9.

6. Bodin I, Julin P, Thomsson M. Hyperodontia: Frequency and distribution of supernumerary teeth among 21,609 patients. Dentomaxillofac Radiol 1978; 7: 15-7.

7. Garvey MT, Barry HJ, Blade M. Supernumerary teeth – an overview of classification, diagnosis and management. J Can Dent Assoc 1999; 65: 612-6.

8. Srivastava N, Srivastava V. An inverted supernumerary tooth: Report of case. ASDC J Dent Child 2001; 68: 61-2 9. Mitchell L, Bennett TG. Supernumerary teeth. Dent Update 1989; 16: 65-9.

10. Saini T, Keene JJ, Whetten J. Radiographic diagnosis of supernumerary premolars: Case reviews. ASDC J Dent Child 2002; 69: 184-90.

11. Moore SR, Wilson DF, Kibble J. Sequential development of multiple supernumerary teeth in the mandibular premolar region – a radiographic case report. International Journal of Paediatric Dentistry 2002; 12: 143–145.

12. Stellzig A, Basdra EK, Komposch G. Mesiodentes: incidence, morphology, etiology. J Orofac Orthop 1997; 58: 144-153.

13. Poyton GH, Morgan GA, Crouch SA. Recurring supernumerary mandibular premolars. Oral Surg Oral Path Oral Med 1960; 13: 964-6.

14. Turner C, Hill CJ. Supernumerary mandibular premolar: the importance of radiographic interpretation. ASDC J Dent Child 1986; 53: 375-7.

15. Chadwick SM, Kilpatrick NM. Late development of supernumerary teeth: a report of two cases. Int J Paediatr Dent 1993; 3: 205-10.

16. Mollao lu N, Güngör K. Süpernümerer di ler: Literatür derlemesi ve olgu bildirimleri. A Ü Di Hek Fak Derg 2000; 10: 40-44.

17. Gibson AC. Concomitant hypo-hyperodontia. Br J Orthod 1979; 6: 101-5.

18. Matsumoto M, Nakagawa Y, Sobue S, Ooshima T. Simultaneous presence of a congenitally missing premolar and supernumerary incisor in the same jaw: report of case. ASDC J Dent Child 2001; 68: 63-6.

19. Segura JJ, Jimenez-Rubio A. Concomitant hypohyperdontia: simultaneous occurrence of a mesiodens and agenesis of a maxillary lateral incisor. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod 1998; 86: 473-5.

20. Mitchell L, Bennett TG. Supernumerary teeth causing delayed eruption--a retrospective study. Br J Orthod 1992; 19: 41-6.

Yaz23ma Adresi: Dr. Filiz Tahtaba Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi

A z Di Çene Hastal klar ve Cerrahisi Sivas/Türkiye

Tel: (346) 219 10 10/ 2710 Fax: (346) 219 12 37

Referanslar

Benzer Belgeler

Sosyo-ekonomik durum, işkence yöntemi, işkence sıklığı, işkenceye maruz kalma süresi, işkence üzerinden geçen süre, fiziksel bulgular ve sintigrafi sonuçları

3 Neoplazi ve travma tüm çalışmalarda en sık nedenler olarak görülürken, inflamatuar grupta yer alan MS’a bağlı izole altıncı sinir felci oldukça nadir olarak

Hakları Mahkemesi Kararlarında İfade Özgürlüğü (2002:229-270).. maddesi hükümlerine göre mahkum edilmişlerdir. İstanbul DGM, PKK lideri ile yapılan mülakatın yorum

Çakmak taşından yapılmış âletlere gelince, büyük eklalarla muttasıf Musteriyen aletlerini,ekseriya uzun ve dar ve çok ince işlenmiş olan lam tekniği takip

The general consensus on the the movie making style of Mani Ratnam is that he is someone that has managed to redefine the method of story telling in Tamil cinema and is also known

Objective: To compare the peripapillary retinal nerve fiber layer (pRNFL) thickness and macular volume in patients with multiple sclerosis (MS), neuromyelitis optica spectrum

Befl atakta kraniyal nöropati bulgular› beyin MRG ile aç›klanamam›flt›r; bunlar›n ikisinde üçüncü kraniyal sinir tutulumu (bir hastada beraberinde internük-

Infantile hemangioendothelioma is a rare benign vascular tumor of the liver which generally presenting an abdominal mass or hepatomegaly.. Although it is considered