• Sonuç bulunamadı

Besin Zehirlenmeleri: Sağlıksız Beslenmenin Bir Göstergesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Besin Zehirlenmeleri: Sağlıksız Beslenmenin Bir Göstergesi"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Beslenme ve Diyet Dergisi / J Nutr and Diet 30(3): 16-21,2001

BESİN ZEHİRLENMELERİ:

SAĞLIKSIZ BESLENMENİN BİR GÖSTERGESİ

Prof. Dr. Ayten E G EM EN *, Uzm . Dr. N ilgün D E M İ R * ,

Doç. Dr. Sadık AKŞİT*, Gıd. M üh. N esrin K U S İ N * , ^

Uzm. Dr. Murat SÖZBİLEN**, Uzm . Dr. İlham i S O L A K * *

Ö Z E T

Besin zehirlenmeleri hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler için önemli bir sağlık sorunudur. Sağlıklı beslenmede, yeterli ve dengeli beslenmek kadar, temiz besin tüketimi de önemlidir. Bu durum sık besin zehir­ lenme ataklarının olduğu çocuklarda malnütrisyona yol açabilmesi nedeniyle daha da önem taşır. Bu çalışma­ da, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Polikliniği'ne başvuran zehirlenmeler arasında besin zehirlenmeleri­ nin yeri araştırılmıştır. Ocak 1995-Temmuz 1997 tarih­ leri arasında acil polikliniğine başvuran toplam 2568 zehirlenme vakasından 615 (% 2 3 .9 )’ini besin zehirlen­

meleri olu ştu rm u ştu r. Besin zehirlenmeleri, ilaç zehir­ lenmelerinden sonra 2. sıklıkta olup 276 (%44.9)'sı 0 ­ 18 yaş, 339 (% 5 5 .1 ) 'u ise 19 yaş ve üzerindeki bireyler­ de gö rü lm ü ştü r. Besin zehirlenmelerinin en az görüldü­ ğü yaş 0-12 aydır. Başvurular en sık %34.5 oranla son­ bahar mevsiminde olmuştur. Vakaların % 8 1 ,8 ’i ayak­ tan tedavi edilmiş, 19 yaş üzeri 3 (%0.5) erişkin vaka ise ölümle sonuçlanmıştır. Besin zehirlenmelerinin sık­ lığı, toplumun besin sanitasyonuna verdiği önem, sağ­ lıklı alt yapı olanakları, toplumun temel hijyen bilgisi gibi konularla yakından ilişkili olup beslenmenin sağ­ lıklı olup olmadığının da iyi bir göstergesidir. Sorunun çözüm ü ise, toplumun her kesiminin bu konudaki eğiti­ minden geç m e k te d ir.

A n a h t a r S ö z c ü k le r : Besin zehirlenmesi, görülme sıklı­ ğı, beslenme

A B S T R A C T

F o o d Poisonings: A n indicator o f Unhealthy Nııtri-

tion

Food poisonings ar e nıost common and important he- alth problem both m developed and developing coııntri- c s. For thc healtlıy nııtrition, uncontanıinaied fo o d s mııst bc co n su m ed as \vell as an adecjuate and balanced d ie t. This is particularly important in childhood,

beca-ııse freqııeııt f o o d poisonings nıay lead t o m a lnııtrition. In the present stııdy, we ainıed to evaluate the frecjııency o f f o o d poisoning amoııg patients with p o is o n in g u h o adnıitted to Ege University M ed ica l F aculty, E m e r- geııcy D epartm ent. O f the total 2 5 6 8 ca ses \vith p o i s o ­ ning bet\veen Jaııuary 1995-July 1 9 9 7, 6 1 5 (2 3 .9 % ) \ve- re f o o d poisoning. The patients with f o o d p o is o n in g \ve- re 0-18 years old in 276 (44.9%) o f the c a se s a n d o ld e r than 18 years in 339 (55.1%) o f the cases. F o o d p o i s o ­ ning was nıost freqııently (34.5% ) seeıı in the fail. Eighty-Uvo percent o f the cases w ere m ild a n d \vere tre- ated at the oııtpatient dep a rtn ıen t. O nly 3 adıılt ( 0 .5 % ) patients were died fronı f o o d p o iso n in g . Tlıese d a ta de- nıonstrated t hat f o o d poisoning ranks s e c o n d a f ter the drııg poisoning amoııg ali types of p o is o n in g s in oıır Hospıtal. A reasonable solııtion to this p r o b l e m is the edııcation o f the conınutnity.

Key Words: Food poisoning, frecjııency, nııtrition

lige* Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Anabilim Dalı F.jıe Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Anabilim Dalı

G İR İŞ

S a ğ lık lı b e s l e n m e n i n t e m e l ö ğ e l e r i n d e n b i r i , y e t e r l i ve d e n g e l i b e s in a l ı n m a s ı n ı n y a n ı s ı r a b e s i n l e r i n h i j ­ y e n i k d e o l m a s ı d ı r . B u ilk e y a ş a m ı n h e r d ö n e m i i ç i n g e ç e r li ise d e ç o c u k l u k d ö n e m i n d e a y r ı b i r ö n e m t a ­ şır. Ç ü n k ü ö n l e n e b i l i r b i r s a ğ l ı k s o r u n u o l a n b e s i n z e h i r l e n m e l e r i , s a ğ l ı ğ ı n an i b o z u l m a s ı n a v e t e h l i k e a ltın a g i r m e s i n e n e d e n o l d u k l a r ı g i b i m a l n ü t r i s y o n a d a z e m i n h a z ı r l a m a k t a d ı r . B e s in z e h i r l e n m e l e r i h e m g e l i ş m i ş h e m d e g e l i ş m e k ­ te o la n ü l k e l e r için ö n e m l i b i r s a ğ l ı k s o r u n u d u r . Ü l ­ k e m i z d e z e h i r l e n m e l e r ile ilg ili d e ğ i ş i k m e r k e z l e r i n verileri o l m a s ı n a k a r ş ı n , b e s i n z e h i r l e n m e l e r i ile i l g i ­ li a y rın tılı ç a l ı ş m a l a r y o k t u r ( 1 - 1 0 ) . B i l d i r i m i z o r u n ­ lu bir h a s t a l ı k o l d u ğ u n u n g ö z a r d ı e d i l m e s i n e d e n i y l e ü l k e m i z d e ne o r a n d a g ö r ü l d ü ğ ü , b o y u t l a r ı m e t k i l e ­ yen f a k t ö r l e r i n n e l e r o l d u ğ u , g e ç e r l i v e g e r ç e k ç i ç ö ­ z ü m y o l l a n t a m o l a r a k b i l i n e m e m e k t e d i r . B u ç a l ı ş ­ m a d a , F g e Ü n i v e r s i t e s i T ı p F a k ü l t e s i A c i l P o l i k l i n i ­ ğ i ' n e b a ş v u r a n h a s t a l a r ve z e h i r l e n m e v a k a l a r ı i ç i n d e b e s in z e h i r l e n m e l e r i n i n i r d e l e n m e s i a m a ç l a n m ı ş t ı r .

(2)

B E S İ N Z E H İ R L E N M E L E R İ : S A Ğ L I K S I Z B E S L E N M E N İ N B İ R G Ö S T E R G E S İ

17

A R A Ş T I R M A Y Ö N T E M İ ve A R A Ç L A R I

Bu ç a lışm a d a , O cak 1 9 9 5 -T em m u z 1997 tarihleri arasın d a E g e Ü niversitesi T ıp Fakültesi Acil Polikli­ niği ' ne b aşv u ran zeh irlen m e ve besin zehirlenmesi vakaları re tro s p e k tif olarak incelenmiştir. Bu tarihler arasın d a 2568 z e h irle n m e vakası saptanmıştır. Bilgi­ say ar kay ıtların d an protokol numaraları bulunarak d osyaları in c e le n m iş, tü m zehirlenm e vakalarının içinde 3 ’ü erişkin yaşta eksitus olm u ş, 615 besin ze­ h irlenm esi olg u su saptanm ıştır. Besin zehirlenm ele­ rinin z e h ir le n m e le r içindeki oranı, yaş-cinsiyet ve m e v s im se l d ağılım ı incelenebilm iştir. Bu olgular arasın d a ç o c u k lu k ç a ğ ın d a besin zehirlenm esinden ö lü m g ö rü lm e m iş tir. T ü m vakaların tanısı çocuk uz­ m anı ya d a k ıdem li asistanlar tarafından anam nez, fi­ zik m u a y e n e ve ayırıcı tanı yapılarak klinik olarak k o n u lm u ş tu r. Bu ç a lış m a d a , zehirlenm elerin yiyecek çeşitleri düzenli k a y d e d ile m e m iş olduğu ve sınırlı la- b o ra tu v a r sonu çların ın tü m ü n e ulaşılamadığı için be­ sin z e h irle n m e le rin in etyolojisi ayrıntılı araştırılama- mıştır.

B U L G U L A R

İn celen en v a k a la r her ne k adar yerleşim yerindeki to p lu m u tem sil e tm iy o r ise de acil servise başvuran

Tcıblo 1. Zehirlenmeler İçinde Besin Zehirlenmelerinin Y

Zehirlenme Tipleri

İlaç zehirlenmesi Sayı

Kolon % Satır %

Besin zehirlenmesi Sayı

Kolon % Satır % Kimyasal madde zehirlenmesi Sayı

Kolon % Satır % Karbonmoııoksit zehirlenmesi Sayı

Kolon % Satır °Ic

Alkol zehirlenmesi Sayı

Kolon °/c Satır %

l'oplam Sayı

Kolon Cfc Satır c/c

z eh irle n m e le r a ra sın d a , besin z e h ir le n m e le r in in y e r i­ ni ve bu k o n u d a k i h iz m e t g e re k s in im in in ö n e m i k o ­ n u su n d a kanıtlar v e re b ilm e k te d ir. O c a k 1 9 9 5 -T e m - m u z 1997 tarihleri a ra sın d a E g e Ü n iv e rsite s i T ıp F a ­ kültesi Acil P o lik lin iğ i’ne to p la m 2 5 6 8 z e h ir le n m e vakası b a ş v u rm u ştu r. Z e h ir l e n m e y e yol açan m a d d e ­ lerin b a şın d a ilaçlar y e r a lm ıştır ( T a b lo 1, Şekil 1). Besin zehirlen m eleri ise % 2 3 .9 o ra n la 2. sıra d a g ö ­ rülm üştür. A lk o l z e hirle nm esi %5A CO ze hirle nm esi c/( 1 S)

Şekil 1

.

Zehirlenmeye Yol Açan Nedenlerin Dağılımı

(9c).

0-18 yaş 19 ve iizeri yaş T o p la m

462 826 1288 47 52.1 50.2 35.9 64.1 100.0 276 339 615 28.1 21.4 23.9 44.9 55.1 100.0 152 172 324 15.5 10.8 12.6 47 53.0 100.0 77 125 202 7.8 7.9 7.9 38.1 61.9 100.0 16 123 139 1.6 7.8 5.4 1 1.5 SN.5 100.0 983 1585 2568 100.0 100.0 100.0 38.2 61 S 11)0.0

(3)

18

EGEMEN A. DEMİR N. AKŞİT S. KUSİN N. SÖZBİLEN M. SOLAK I.

T ü m zeh irlen m e vakaları d eğ erlendirildiğinde, b a ş ­ vuruların % 6 1 .7 ’si 19 yaş ve üzerinde olm uştur. A n ­ cak, 18 y aşın d an k ü ç ü k ve b ü y ü k le r arasında görül­ m e sıklığı y ö n ü n d e n istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptan m am ıştır (p> 0.05).

Besin zehirlenm esi vakalarının cinsiyete göre dağılı­ mı incelendiğinde, h e m ço c u k h e m de erişkin yaş

g ru b u n d a her iki cinsiyet arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark b u lu n m a m ıştır (Şekil 2). Ç ocu k lu k yaş grubu içinde besin zehirlenm eleri en az 0-12 ay arasında görülm üştür. Ç o c u k ve erişkin yaş g ru b u n ­ da başv u ru y a dayalı olarak yapılan d eğerlendirilm e­ lerde besin zehirlenm elerinin, en sık sonbahar ve yaz m ev sim lerinde olduğu saptanm ıştır (Şekil 3).

H astaların % 8 1 . 8 ’i ay aktan tedavi edilm iş olup % 14.1 ’i acil gözlem de (2 gün ve daha az süreyle), % 4 .1 ’i ise serviste yatırılarak (2 günden uzun) izlen­ miştir (Tablo 2). A yaktan ve yatarak tedavi şekli açı­ sından çocuk ve erişkin yaş grupları arasında a n la m ­ lı fark saptanmamıştır (p> 0.05). Besin zehirlenmesi nedeniyle başvuran çocukluk yaş grubundaki tüm v a ­ kalarda şifa gözlenirken erişkin grubundaki vak alar­ dan 3 ’ü ölümle sonuçlanmıştır.

TARTIŞMA

Zehirlenmeler aniden m e y d a n a gelm esi, çok hızlı seyretmesi ve ölüm le sonuçlanabilm esi nedeniyle büyük önem taşır (11-13). Sıklığı ve nedenleri ü lke­ den ülkeye ve yerleşim yerine göre değişm ektedir. Ü lkemizde, pnömoni ve ishal ölüm lerinin azaltıldığı bölgelerde akut zehirlenm eler ve kazalar 1-4 yaş g ru ­ bunda, ölüm nedenleri içinde 2. sırada yer alm aktadır

Tablo 2. Besin Zehirlenmesi Vakalarında Tedavi Şekli

Tedavi Şekli

Ayaktan tedavi Sayı

Kolon % Satır %

Acil gözlemde Sayı

Kolon % Satır %

Klinikte yatarak Sayı

Kolon % Satır % Toplam Sayı Kolon % Satır % (1 1 ,1 2 ). Z e h i r l e n m e l e r ise k a z a l a r ı n y a k l a ş ı k % 1 0 ’unu oluşturm aktadır.

Z eh irlen m eler içinde ö n em li bir yer tutan b e sin z e ­ hirlenm elerinin sıklığı, to p lu m u n h ijy e n b ilg isi, tu ­ tum ve davranışını ve sağlık k o şu lla rın ı y a n s ıta n iyi bir göstergedir (14). Y a ş a m s ta n d a rd ın ın y ü k s e k o l­ d uğu, sağlıkla ilgili her k o n u n u n belli b ir s ta n d a r d a bağlandığı ve d e n e tim in in e k s ik siz , d ü z e n li ve s ü r e k ­ li yapıldığı ülkelerde, g e n e llik le besin z e h ir le n m e le ri tek kaynaklı ve patlayıcı tipte sa lg ın la r b iç im in d e o r ­ taya çıkm aktadır. G e liş m e k te o lan ü lk e le r d e bu tip salgınların y a n ın d a e n d e m ik o la ra k d a g ö r ü l m e k t e ­ dir. Besin ze h irle n m e le rin in sık o ld u ğ u ü lk e le r d e , b e ­ sinlerin ü retim in d en tü k e tim in e k a d a r olan zincirin her a şa m a sın d a ö n e m li so ru n la r b u l u n m a k t a d ı r (1). Besin z e h irlen m esi v a k a la rın ın ç o ğ u , b ir sağ lık k u ru - m u n a b a ş v u r m a d ığ ın d a n ve ted av i e d ile n le rin ise sağlık k u ru m la rın c a bildirim i y a p ıl m a d ı ğ ın d a n g e r ­ çek istatistiksel veriler m e v c u t d e ğ ild ir. B u c h ve a r ­ kadaşları H i n d i s t a n ’d a yaptık ları bir ç a lı ş m a d a , son 6 yılda z e h irle n m e n e d e n iy le b a ş v u ra n 6 7 0 v a k a y ı in ­ c e le m işle r ve vakaların % 4 ’ünü n b esin z e h ir le n m e s i o ld u ğ u n u o rtay a k o y m u ş la r d ır (15).

Ü lk e m iz d e değ işik m e r k e z le r d e y a p ıla n ç a l ı ş m a l a r ­ da, besin z e h irle n m e le ri ç o c u k lu k yaş g r u b u n d a g ö ­ rülen z e h irle n m e le r içinde ön sıra la r d a y er •a lm a k ta ­ dır ( 1 ,2 ,4 - 1 0 ) . Ö rn e ğ in , A n k a r a ’d a y a p ıla n 3 ayrı ç a ­ lışm a d a besin zeh irle n m e le ri tüm z e h ir le n m e l e r iç in ­ de 3. sırada yer alm ıştır (2,6,7). Y in e A n k a r a ’da y a ­ pılan bir b aşka ç a lış m a d a ise besin z e h ir le n m e le r i % 22 oranla tüm z e h ir le n m e le r içinde 2. s ıra d a d ır (1). Ç o c u k lu k d ö n e m in d e besin z e h ir le n m e s i en sık 1-4

0-18 yaş 19 ve üzeri yaş T o p lam

230 273 503 83.3 80.5 81.8 45.7 54.3 100.0 38 49 87 13.8 14.5 14.1 43.7 56.3 100.0 8 17 25 2.9 5.0 4.1 32.0 68.0 100.0 276 339 615 100.0 100.0 100.0 44.9 55.1 100.0

(4)

B E S İ N Z E H İ R L E N M E L E R İ : S A Ğ L I K S I Z B E S L E N M E N İ N BİR G Ö S T E R G E S İ

60.

50 40 o SJ S 30' 20 10 o-Erkek Kadın

0-12 ay 1-6 yaş 7-12 yaş 13-18 yaş 19 ve üzeri yaş

Şekil 2. Besin Zehirlenmesi Vakalarının Yaş ve Cinsiyete Göre Dağılımı.

- O " - 0-18 yaş ® 19 + yaş

(5)

20

EGEMEN A. DEMİR N. AKŞİT S. KUSİN N. SÖZBİLEN M, SOLAK 1.

yaş g rubunda, en az ise 0-12 aylık çocu k lard a bildi­ rilmiştir. Besin zehirlenm esi nedeniyle başvurular en sık yaz ve so n b ah ar m e v s im in d e olm uştur. O nd o k u z yaştan küçük vakaların % 2 3 ’ü ilkbahar, % 3 1 ’i yaz, % 3 1 ’i so n b ah ar ve % 1 5 ’i kış aylarında görülm üştür. Yaz ve sonbahar m e v sim in d e ben zer oranda görül­ m esinin nedeni, İzm ir B ö l s e s i ’nin besin zehirlenme-1 C*' leri açısından benzer etkiyi yap acak iklimi, sıcaklığı sonbaharda da sürdürm esidir. A yrıca, sonbaharda tu­ ristik aktiviteler dah a yoğun yaz tatilinden dönüş ne­ deniyle İzm ir kent m erk ez nüfusunun artması hasta­ neye başvuruyu arttırmış olması nedeniyle de yaygın olarak saptanmıştır.

L iteratür incelendiğinde besin zehirlenmelerinin g e ­ nelde ayrı olarak ele alınm ayıp tüm zehirlenm eler içinde değerlendirildiği dikkat çekm ektedir. Besin zehirlenmeleri farklı kaynaklarda değişik şekillerde sınıflandırılmış olup bazılarında infeksiyöz ve nonin- feksiyöz nedenler ayrı ayrı ele alınmıştır. Bu çalış­ m ada ise infeksiyöz ve noninfeksiyöz nedenler bir grup içinde toplanmış olup bu özelliğiyle Bilge ve ar­ kadaşlarının yapmış oldukları çalışm aya benzerdir (2). Adı geçen çalışm ada, besin zehirlenm esi %11 oranla 3. sırada yer alırken, bu çalışm ada tüm yaş gruplarında %23.9, 0-18 yaş g ru b u n d a ise %28.1 oranla 2. sırada yer almıştır. Bu farklılık yaş g ru p la ­ rının aynı olmaması ve çalışm anın değişik bö lg eler­ de ve farklı zaman dilim inde yapılmış olm asından kaynaklanabilir. Bu farklılıklara karşın, T ü rk ç e lite­ ratür incelendiğinde ülkem izde besin zeh irlen m eleri­ nin tüm zehirlenmeler içinde önemli bir yere sahip olduğu ve genel olarak ön sıralarda yer aldığı söyle­ nebilir.

Bu çalışm ada, besin zehirlenmeleri % 44.9 oranla 0 ­ 18 yaş grubunda,

%55.\

oranla da 19 yaş ve üzeri grupta görülm üş olup E g e m e n ve arkadaşlarının ve­ rileriyle u y u m lu d u r (1). Besin zehirlenmeleri açısın­ dan çocuklarla bü y ü k ler arasında önemli fark o lm a ­ masının nedeni, zehirlenm enin aile içinde aynı sofra­ da yem ek yiyenleri eşit biçim de etkilemesi olabilir. Çeşitli yıllardaki yaş gruplarına göre dağılımı da benzerdir. Bu dağılım incelendiğinde, çocuklara ge­ reken ilgi ve özenin daha çok gösterildiği bebeklik dönem inde, daha az yaygın olduğu ve cinsiyetler ara­ sında fark olm adığı saptanmıştır.

Besinlerin sak lan m a koşullarına ve hijyen kuralları­ na dikkat edilm em esi gibi nedenlerle besin zehirlen­ meleri sonbahar ve yaz gibi sıcak m ev sim lerd e daha sık görülm ektedir. Bentlıam ve arkadaşları, İngiltere ve Galler yöresinde 1982-1991 yılları arasında y a p ­ tıkları çalışm ada, besin zehirlenm esi ile m e v sim le r

arasındaki ilişkiyi araştırm ışlar ve sıcak m e v s im le r d e insidansın arttığını g ö z le m iş le rd ir (4). Bu y ü z d e n , özellikle sıcak m e v s im le rd e besin zeh irle n m e le rin i önlem ek için hayvan çiftlikleri vç m e z b a h a la r d a k i b e ­ sin sanitasyonuna ilişkin d e n e tim le r çok ö n e m lid ir. Besin zehirlenm eleri genel o la ra k h a f i f s e y r e tm e k te , hastaların a n cak ço k az bir kısm ı u z u n süreli ve y o ­ ğun tedaviye g e re k sin im g ö s te r m e k te d ir. B u ç a lış ­ m a d a da hastaların % 8 1 . 8 ’i a y a k ta n ted av i e d ilm iş , ölüm sadece 19 yaş ve üzeri g ru p ta 3 v a k a d a g ö r ü l ­ m üştür.

Sonuç olarak, besin z e h ir le n m e le ri ü lk e m iz a ç ıs ın ­ dan önem li sağlık so ru n la rın d a n biridir. T ü r k i y e ’de ç o c u k lu k ç a ğ ın d a k a z a la r için d e z e h ir le n m e l e r , z e ­ h irlen m eler içinde de besin z e h ir le n m e le ri ön s ıra la r­ da yer alm aktadır. Bu k o n u d a y a p ıla n a ra ştır m a la rın geçerli ve d oğru istatistiksel s o n u ç la r a v a r a b ilm e s i için, sağlık m e r k e z le rin d e tutulan k a y ıtla r titizlikle d o ld u ru lm a lı, y aln ız z e h ir le n m e v ak aları için g eçerli olan ve bütün bilgileri içeren özel k a y ıt fo rm la rı g e ­ liştirilmeli ve kayıtların tu t u lm a s ı n d a bir s t a n d a r d i­ zasyon g etirilm elidir. H a s ta la rın ö y k ü ve fizik m u ­ a y en e bulguları çok dikkatli b iç im d e d e ğ e r l e n d i r i l ­ m eli, tanı k o y a rk e n la b o r a tu v a r d e ste ğ i s a ğ l a n m a l ı ­ dır. Bu ç a lış m a d a , klinik o la ra k besin z e h ir le n m e s i tanısı k o n u la n v a k a la rd a m ik r o b i y o lo j ik d e s te k k o ­ n u s u n d a k i y e te rs iz lik le r g ö z e ç a r p m ış t ır . A y r ıc a , ö lü m e k a d a r varabilen ciddi sağ lık s o ru n la rı y a n ın d a e k o n o m ik k ay ıp lara da n e d e n olan besin z e h i r l e n m e ­ lerinin ö n le n m e si için to p l u m u n b ilin ç le n d ir ilm e s i, üretim d en tü k etim a ş a m a s ın a k a d a r besin sa n ita s y o - nunun sağ lan m ası z o r u n lu d u r . B u n u n için b e sin e n ­ d üstrisinde çalışan ve taşıyıcı k o n u m u n d a o la n la rın sa p ta n m a sı, tedavi e d ilm esi ve tü k e tim a ş a m a s ın d a k i yiyeceklerin b ak te riy o lo jik a n a liz le rin in y a p ılm a s ı k o n u su n d a yetkili sağlık otoriteleri sık d e n e ti m y a p ­ malıdır. A y rıca, to p lu m tem el h ijyen ve besin sani- tasyonu k o n u s u n d a e ğ itilm e lid ir.

K A Y N A K L A R

1. Egemen A, B eyazova U. Kırsal alanda çocukluk çağı zehirlenmeleri. Çocuklarda Sık Görülen Z e h irlen m eler Sempozyumu. T Ü B İ T A K Yayınları no: 637 (TAG: 37), Ankara, 1985:37-45.

2. Bilge Y, Özkan A. Son sekiz yılda A nkara Hastanesi Çocuk Kliniği*ne gelen zehirlenm e vakalarının d e ğ e r ­ lendirilmesi. Sağlık Dergisi 1984;58:55-63.

3. Miroğlu N. Öz V. Çelik Ş. Zehirlenm e olgularında şüpheli gıdaların bakteriyolojik analizi Sağlık ve S o s ­ yal Yardım Vakfı Dergisi 1996:3:44-6

(6)

B E S İ N Z E H İ R L E N M E L E R İ : S A Ğ L I K S I Z B E S L E N M E N İ N B l R G Ö S T E R G E S İ

21

4. Çoruh M, Ildırım 1. Haccttepe Zehirlenme Kontrol Merkezinin yıllık raporu. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkla­ rı Dergisi 1965;8:223-8.

5. Hıncal F, Hıncal AA, Müftü Y, Sarıkayalar F, Çevik N, Kınık E. Epidemiological aspects of childhood poiso- nings in Ankara: A 10 year survey. Human Toxicol

1987;6:147-52.

6. Anarat A, Altıntaş G, Gali AE, Aksaray N. Çukurova Bölgesi’ndeki çocukluk çağı zehirlenmelerinin değerlen­ dirilmesi. Çukurova Ünv Tıp Fak Derg 1988;13:30-6. 7. Uçar B, Ökten A, Mocan H. Karadeniz Bölgesi'nde

çocuk zehirlenme vakalarının retrospektif incelenmesi. Çocuk Sağ Hast Derg 1993;36:363-71.

8. Uysal S, Gürses N, İşlek 1. Çocukluk çağında akut ze­ hirlenme nedenleri ve özellikleri. Karadeniz Tıp Derg

1992;5:2-5.

9. Bostancı İ, Küpelioğlu M, Bedir, Cinbiş M, Akşit MA. Çocuk zehirlenme olgularının retrospektif değerlendi­ rilmesi. T Klin Pediatri 1999;8:143-6.

10. Totan M, Sancak R, Küçüködük Ş. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Acil Servisi'ne baş­ vuran intoksikasyon hastalarının değerlendirilmesi. T Klin Pediatri 1999;8:126-9.

11. Sarıkayalar F. Çocukluk çağında zehirlenmeler. Katkı Pediatri Derg 1990;11:201-15.

12. Beyazova U, Üstel L, Üstel İ. Çocukluk Çağında Ze­ hirlenmeler. Ankara, 1988:1-8.

13. Kurtoğlu S. Zehirlenmeler: Teşhis ve Tedavi. Erciyes Üniversitesi Yayınları No: 30, Kayseri, 1992:85-99. 14. Public Health Laboratory Service: Food poisoning and

Salmonella surveillance in England and Wales. Br Med J 1984;288:306. "

15. Buch NA, Ahmed K, Sethi AS. Poisoning in children. Indian Pediatr 1991;28:521-4.

Referanslar

Benzer Belgeler

• Kolin ihtiyacı civciv ve tavuk yemlerine 1300 mg/kg, hindi yemlerine ise 1900 mg/kg

Hayvanların verim seviyelerine ve fizyolojik durumlarına göre besin madde ihtiyacının belirlenmesinde günlük miktar daha uygun olmasına rağmen, yem karmalarının

Ezme, sülfür dioksit eklenmesi Ezme, sülfür dioksit eklenmesi Meyve suyu ve kabukları Fermentasyon öncesi işlemler Maya ile inkübasyon Pres: kabuklar ayrılır Yumuşatma

1996 yılında Amerika’ da genel nüfusun % 50’sinin, kolej sporcularının % 76’sının, vücut geliştirme sporu yapanların % 100’ünün besin takviyesi kullandığı

• Fındık alerjisi olan bireylerde polen, taze sebze ve meyveye karşı çapraz reaksiyon görülebilir.. • Yağlı tohumların kavrulması sırasında oluşan maillard tepkimesinin

En çok karaciğer, maya, yeşil sebzeler, böbrek, tahıllar, turunçgiller, ceviz, domates, yumurta, balık gibi besinlerde bulunur (Fuerst, Wolf, and Weitzel, 1974; Akşit,

Klinik gidiş alınan toksin miktarına bağlı olarak hafif gast- rointesital belirtilerden ağır seyirli ve ölümcül karaciğer ve böbrek yetersizliği tablosuna kadar

• Bunlardan çoğu hasta tarafından besin allerjisi olarak algılansa da aslında çoğu besinlerle ortaya çıkan diğer advers