• Sonuç bulunamadı

Orhan Velinin vakitsiz ölümü

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Orhan Velinin vakitsiz ölümü"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

- T '

yankılar

Orhan Velinin

vakitsiz ölümü

Bir gün Ulus Matbasmın merdiveninde karşılaşmıştık. Lâkırdıya daldık. Kendisinin ve arkadaşlarının “ileri” li­ ginden bahsetmişti. Ben de kendisine takıldım dı:

— Ona şüphe yok. F a k a t fazla ileri gidiyorsunuz!

Gazete, kitap her ne çıkar­ sa bana göndermeyi unutmaz­ dı. Ben de hepsi için bir şeyler yazmışımdır. Bu yazılarda ona takılm aktan geri kalm ıyor­ dum. F a k a t içimde kendisine geniş bir sevgi, sanatına bü­ yü k bir takdir ve hayranlık besledim.

Onun için bugün vakitsiz ölümüne yüreğim sızlıyor.

Orhan Veli, çok daha genç iken bir “Kitabe-i seng-i me­ zar” yazm ış; bir nasır yüzün­ den kendisine yazık olan Sü- levman efendi, ona ilk şöhre­ tini sağlamıştı. Onu bu genç yaşında bugün için kitabesiz bir mezarda tasavvur etmek bile ne hazindir.

Onunla yaşıt ve ondan bi­ raz genç birçok şairlerimiz var. Bunların bir kısmı, y a z­ dıkları şiirlerde kullanacakla­ rı malzemeyi seçmekte çok daha titiz de davranırlar. F a ­ kat Orhan Veli, zahirde çer­ çöp kullanarak yazdığı eser­ lerle onlara üstün görünürdü. Birkaç ay öncesine kadar “ Y aprak” adını taşıyan ede­ bi bir gazete çıkarıyordu. Şim­ di onu şu sonbahar mevsimin­ de sararmış bir yaprak gibi,

ağacından düşmüş görecek

miydik, görmeli mi idik? Orhan’ın yalnız şiirlerini değil, Fransız şairlerinden Mevlâna’nın rubailerine k a ­ dar - hem de rubai vezniyle - birçok eserleri Türkçeye k a ­ zandırmakta gösterdiği kültür kudretini de unutamıyaeağız.

Bugün mezariyle bile zi­ yaretçilerini güldüren Nasrad- din Hocayı güzel ve ahenkli nazmı ile Türkçeye bir daha kazandıran bu şair çocuğa bu kadar erken ağlam am ak idik.

Süleyman Efendinin ölü­ münü ne kadar sade kelime­ lerle anlatmıştı. F a k a t o kısa­ cık mısralar o kadar içli idi ki bugün edebiyatla yarı bu­ çuk ilgili olanlar arasında bi­ le rahmetliyi tanımıyan kal­ mamıştı: Bir a k ş a m u y u d u ; U y a n m a y ıv e r d i. A ld ıla r , g ö tü rd ü le r, Y ık a n d ı, n a m a»1 k ılın d ı, g ö ­ m ü ld ü . D u y a r la r s a ö ld ü ğ ü n ü a la c a k ­ lıla r H a k la r ın ı h e la l e d e r le r elbet. A la c a ğ a. g e lin ce , A l a c a ğ ı y o k t u z a t e n r a h m e t ­ linin.

Zahirden pek sade görünen bu t aşralar, sanki, onun ev­ velki günkü ölümünü anlatı­ yordu. Kendisinden zaman za­ man “garip” diye bahsederdi. Zavallı dostum Veli beyin bu “ garip” çocuğu, ild üç gündür, alacağı oimıyan bir rahmetli­ dir.

Gençti, kalender ve rind görünür, dünya umurunda de­ ğilmiş gibi davranırdı. F ak at ölüm, bu en meçhul hakikat, onu zaman zaman düşündür­ müştü: Ö lü rü z d iy e m i ü z ü lü y o r u z ? | N e e t t ik , n e g ö r d ü k şu fâ n i d ü n y a d a K ö tü lü k te n g a y r i ? Ö lü n ce k ir le r im iz te m iz le n ir, ö lü n c e b iz de iy i a d a m o lu ru z ; Ş ö h re tm iş , k a d ın m ış, p a r a h ırs ıy m ış H ep sin i u n u tu ru z.

Ingilizler, “Yaşlılar ölüme giderler; fak at ölüm gençlere kendi gelir” derler. Genç şai­ rimize de bu ebedî misafir pek vakitsiz geldi. O artık “ Şöhretmiş, kadınmış, para hırsıymış” hepsini unutarak göçtü. F ak at biz onr unut- m ıyacağız.

p jü re ttin A R T A H Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Sadece Orhan Veli’nin değil, Garip şiirinde etkileyiciliği artırmak için çocukluğu ve çocuksu söylemi belirgin olarak görürüz.. Hem Garip hem Orhan Veli’nin

Abdülhamit döneminin romanını, geniş bir İstanbul panoramasını, Fikret’in beddua ve nefretini, “Bir Tepeden” şiirinde Yahya Kemal’in tarihsel estetik

PEN DAISO NS DE CO NST AN TINOPLE Nous avons, dans notre dernier numéro, publié les portraits des condamnés à mort, auteurs ou complices du meurtre du grand vizir

Re cons truc ti on of phary nge - al de fects using al lo derm and ster noc le i do mas to id musc le flap. Ross UH, Klenz

Bonmarşe, Pazar Alman gibi mağazaların raflarında boydan boya çeşit çeşit maskeler; tak­ ma burunlar, iğreti sakallar; bazı dükkânların askılarında renk

Primer olarak retiküloendotelyal sistem hastalığı olan brusellozda, en sık (%20-60) osteoartiküler tutulum (spondilit, periferik artrit, sakroiliit ve osteomyelit) görülür..

İstanbuida kahvehaneler süratle çoğalmaya ve şehrin muhtelif semt­ lerinde açılmaya başlamış, fakat bu yeniliğe karşı bazı taassub er­ babı kahvenin şarab

Akköy Kazası’na tabi olan Karyeler; Aktepe, Taliblü, Dikmen, Uçarlu, İnece, Küçüklü Bozteke, Görgülü, Sabahcı, Akköy, Çukur/Çakur, Meliklü olmak üzere