T.C
NİĞDE ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BİLİM DALI
İKDAM GAZETESİ
1918 YILI
(İnceleme ve Seçilmiş Metinler)
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Hazırlayan
Adem KURUÇAY
T.C
NİĞDE ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BİLİM DALI
İKDAM GAZETESİ
1918 YILI
(İnceleme ve Seçilmiş Metinler)
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Hazırlayan
Adem KURUÇAY
Danışman
: Yrd. Doç. Dr. Ramis KARABULUT
Üye
: Prof. Dr. Nazım H. POLAT
Üye
: Doç. Dr. Şahika KARACA
YEMİN METNİ
Yüksek Lisans Tezi olarak sunduğum “İkdam Gazetesi (01.01.1918 - 31.12.1918)
İnceleme ve Seçilmiş Metinler” başlıklı bu çalışmanın, bilimsel ve akademik kurallar
çerçevesinde tez yazım kılavuzuna uygun olarak tarafımdan yazıldığını, yararlandığım
eserlerin tamamının kaynaklarda gösterildiğini ve çalışmamın içinde kullanıldıkları her yerde
bunlara atıf yapıldığını belirtir ve bunu onurumla doğrularım. 09/10/2015
I
ÖN SÖZ
Edebiyat; duygu, düşünce ve hayallerin estetik kaygıyla -sanat yapma kaygısıyla- yazılı
ya da sözlü olarak anlatılmasıdır. Edebiyatın konusu insan, malzemesi dildir. Dolayısıyla
insanı, insan yaşamını etkileyen her şey, zaman içerisinde edebiyatta da karşılığını bulur.
Yaşanılan ortam, siyasî ve sosyal olaylar, savaşlar, göçler, doğal afetler, salgın hastalıklar
insanı etkiler, olumlu ya da olumsuz yönde değiştirir. İnsanın değişimi toplumun değişimi,
toplumun değişimi de konusu insan, malzemesi dil olan edebî ürünlerin değişimi demektir. Bir
başka ifadeyle biz edebî ürünleri daha iyi anlayabilmek, edebî dönem ve devirler hakkında
çıkarımlarda bulunabilmek için edebî eserin yazıldığı sosyal ve kültürel ortamı diğer bazı
etmenlerle birlikte (zihniyet- yazar gibi) çok iyi bilmek durumundayız.
Türk Dil Kurumu sözlüğünde "Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber
ve bilgi vermek için yorumlu veya yorumsuz, her gün veya belirli zaman aralıklarıyla çıkarılan
yayın." şeklinde tanımlanan gazete hiç kuşkusuz edebiyatın konusu olan insanı ve insan
yaşamını etkileyen her türlü gelişmeyi yakından takip edebileceğimiz bir rehberdir.
Okuyucularına politika, ekonomi, kültür gibi birçok konuda bilgiler sunar ve yazıldığı
dönemdeki yaşanılanları daha iyi anlamamıza vesile olur. Bu noktadan hareketle biz de
"İkdam" gazetesinin 1918 yılını inceleme konusu yaparak savaşın, silahların, salgın hastalıların,
yangınların, esaretin, açlığın ve ölümlerin neden olduğu yıkımların gölgesinde ve onlara inat
canlılığını koruyan kültürel ortamı, gazetede yer alan haberlerle reklam ve ilanlarla edebî ve
fikri yazılarla gözler önüne sermeye çalıştık.
İncelememize konu olan İkdam gazetesi Türk basın organıdır. İkdam 1894 - 1961 yılları
arasında yayımlanan yayın hayatı itibariyle uzun soluklu, günlük, “siyasî, ilmî Türk
gazetesidir.”
İkdam gazetesinin 1918 yılında yayımlanan sayılarını Millî Kütüphaneden fotokopi
yoluyla temin ettik. Bazı sayıların eksik (39 sayı) ve bazı sayıların okunamayacak kadar
yıpranmış olması nüshaları tamamlamak adına farklı kütüphanelere yönelmemize neden oldu.
Hakkı Tarık US, Atatürk Kitaplığı ve Meclis Kütüphanesinde yaptığımız taramalarla
eksiklerimizi tamamlamaya çalıştık. Söz konusu yıl tam olarak elektronik ortama aktarılmamış
olduğundan, bazı nüshaları mikrofilmden fotokopi ederek çalışmak mecburiyetinde kaldık.
Çalışmamızı giriş bölümüne ilaveten üç başlık altında topladık. Giriş bölümünde 1.
Dünya Savaşının son yılını ve bu dönemdeki basın hayatını genel hatlarıyla vermeye çalıştık.
“İnceleme” başlığı taşıyan birinci bölümde İkdam gazetesinin yayın hayatı ve içeriği hakkında
bilgiler vermeye çalıştık. “İçindekiler” kısmıyla alakalı olarak düzenlediğimiz tabloya yazılarla
birlikte tüm haberleri reklam ve ilanları da en ufak bir başlığı atlamaksızın tarih sırasına göre
II
yerleştirdik. Tabloyu daha kullanışlı hâle getirmek için bazı ay adlarını kısaltarak yazdık, ay
adlarını yazarken de www.ttk.gov.tr sitesindeki tarih çevirme kılavuzunu dikkate aldık.
Gazetede kısaltmaların kullanıldığı haber ve yazılarda karıştırılma ihtimali olan kısaltmaları
parentez içinde ve Arap alfabesindeki şekliyle de verdik. Özellikle haber yazılarında kullanılan
(M. A(آ).) kısaltmasının Millî Ajans’ın kısaltması olduğunu düşüncesinden dolayı (M. A(آ).)
rumuzuyla yazılmış yazı ve haberlerde yazar adı olarak (Millî Ajans) ifadesini kullandık.
Reklam ve ilanları imzasız olarak kabul ettik. Gazetemizde "Son Haberler", Müteferrik
Haberler" , "Dâhilî Şuun" , "Küçük Haberler" gibi başlıklarla ilgili olan alt başlıkları önüne
madde (-) işareti koyarak gösterdik. Reklam ve İlanları "Reklam ve İlanlar" başlığı altında
topladık. Tiyatro, mecmua, kitap, sinema ilanlarını yine reklam ve ilanlar başlığında
(-Tiyatrolar:)-(Asâr-ı Münteşire :) alt başlığı içinde gösterdik. Gazetede haberlerle ilgili olan
fotğraf ve haritalarıda tarih sırasını dikkate alarak “Fotoğraflar ve Haritalar” başlığında tasnif
etmeye çalıştık. İncelediğimiz sayılarda karikatüre pek tesadüf etmediğimizden karikatürler için
ayrı bir başlık oluşturmadık. Tepit edebildiğimiz üç karikatürü fotoğraflar başlığı altında
karikatür olduğunu belirterek verdik.
İkinci kısım olan “Tahlilî Fihrist” bölümünde tüm başlıkları mümkün olduğunca
ayrıntılı bir şekilde yazar adına, konularına ve türlerine göre sıraya koyduk. Başlığından içeriği
anlaşılmayan haberler için parantez içinde ve italik olarak açıklamalar yaptık. Aynı yöntemi
yazılar için de uyguladık. Her alt başlığı kendi içerisinde alfabetik sırasına uygun olarak verdik.
Soyadlarını tespit edebildiğimiz yazarları gazetede geçen isimlerine atıfta bulunarak,
soyadlarına göre alfabetik sıralamaya aldık ve soyadları köşeli parantez [ ] içerisinde gösterdik.
Çalışmamızın üçüncü bölümünde önemli bulduğumuz yazıları, konu çeşitliliğini göz
önünde bulundurarak, günümüz alfabesine aktardık ve yazarı belli olan yazıların yazarları
“İçindekiler” bölümünde de verdik. Aktardığımız metinlerin içerisinde geçen dipnotları da
günümüz alfabesine aktardık. Metinleri aktarırken bizim tarafımızdan açıklama gereken
durumlarda sayfa altına açıklama dipnotu kullandık ve bu dipnotlarda (A.K.) kısaltmasını
kullandık.
Metinleri Latin alfabesine çevirirken www.tdk.gov.tr sitesinde sözlükler kısmında
bulunan yazım kılavuzunu kullandık. Günümüzde kullanılan kelimeleri günümüz imlası ile
yazdık. Bulamadığımız Arapça ve Farsça kelime ve terkiplerin yazımında da Ferit
Develioğlu’nun Osmanlıca –Türkçe Ansiklopedik Lügat’ini esas aldık. Yabancı kelimeleri
www.google.com.tr‘den sorgulayarak orijinal yazımlarına dikkat ettik. Özel isimlerin
yazımında da yine Türk Dil Kurumu’nun www.tdk.gov.tr sitesindeki “Kişi Adları Sözlüğünü”
III
dikkate aldık. Bulamadığımız yabancı kelimeleri de metinde okuduğumuz şekliyle yazdık.
Gazetede tahrip olup da okuyamadığımız kısımları üç nokta ile parantez (…) içinde verdik.
Bu tür çalışmalara beni yönlendirerek milletime karınca kararınca hizmet etme
onurunu yaşamamı sağlayan ve manevi varlığını her zaman yanımda hissettiğim hocam Prof.
Dr. Nazım Hikmet POLAT'a, çalışmamın başından sonuna kadar karşılaştığım her güçlüğü
aşmamda -yoğun mesaisine rağmen- bana yardımcı olan danışman hocam Yrd. Doç. Dr.
Ramis KARABULUT' a ve tüm fedakârlıklarından dolayı aileme teşekkür ederim.
IV
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
İKDAM GAZETESİ
(1918)
(İNCELEME ve SEÇİLMİŞ METİNLER)
KURUÇAY, Adem
Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı
Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Ramis KARABULUT
Ekim 2015, 858 sayfa.
5 Temmuz 1894 tarihinde basım hayatına başlayan İkdam gazetesi, ilk baskılarında
siyasî ve bilimsel gazete olarak tanınır. 1894 – 1961 yılları arasında farklı isimler altında
12517 yayın yapan İkdam gazetesi basın hayatımızın uzun ömürlü gazetelerinden biri olmayı
başarmıştır. İkdam gazetesinde günlük haberlerin yanı sıra edebiyat, eğitim, bilim, siyasî,
ekonomik, ziraat ve ilmî alanlarda yaptığı yayımlarla okurların dikkatini çekmiştir. Dönemin
önemli yazarlarına sayfalarını açan gazete yukarıda sıraladığımız konularda kamuoyunu
bilgilendirerek ülkenin kalkınması yönünde faaliyetlerde bulunmuştur.
İkdam’ın 1918 yılındaki (7504 - 7862) sayıları arasında edebiyata, tarihe, eğitime,
iktisada, ziraata, modaya ve teknolojik gelişmelere dair çok sayıda makale ve fıkranın
yayınlanması basın hayatımızda çok özel bir yerinin olduğunun göstergesidir.
Bu tez üç bölümden oluşmaktadır. İnceleme adını verdiğimiz birinci bölümde
İkdam’ın şekil ve muhteva özellikleri üzerinde durulmuştur. Bunun yanı sıra yazılı
malzemenin bütün başlıkları tablo şeklinde verilmiştir. “Tahlili Fihrist” adını verdiğimiz
ikinci bölümde yazılı malzemenin sistematik bir fihristi yapılmıştır. “Seçilmiş Metinler”
bölümünde ise araştırmacılar için yardımcı olacağına inandığımız metinler, konu çeşitliliğine
de dikkat edilerek seçilmiş ve günümüz harflerine aktarılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Mütareke Dönemi, Osmanlıca Gazeteler, İkdam, Ahmet Cevdet Oran,
V
ABSTRACT
MASTER THESIS
İKDAM NEWSPAPER
(1918)
(REVIEW and SELECTED TEXTS)
KURUÇAY, Adem
Turkish Language and Literature Department
Thesis advisor: Assistant Professor Dr. Ramis KARABULUT
2015, 858 pages.
İkdam newspaper starting its life of press on 5 July 1894 defined itself as political and
scientific newspaper in its first prints. Between 1894 - 1961, it managed to be one of the long
life newspaper of our press life publicating 12517 volume with different names. Besides
announcing daily news to readers, it also tried to inform the readers on the isines of literature,
education, scientific, political, economy, agriculture and religious draming and to support the
country for reaching prosperity.
In 1918, among the volumes between (7504 - 7862) of İkdam newspaper, there were some
literature, history, education, economy, agriculture, fashion and idea produced works.
This thesis is formed by three sections. In the first section named “research” the shape and
content of İkdam newspaper are focused on. Furthermore, all headlines of the written
materials are given in a chart.
Key Words: Armistice Era, Ottoman Newspapers, İkdam, Ahmet Cevdet Oran, Turkish Press,
Turkish Literature
VI
İÇİNDEKİLER
ÖN SÖZ ... I
ÖZET ... IV
ABSTRACT ... V
İÇİNDEKİLER ... VI
KISALTMALAR ... X
GİRİŞ ... 1
Birinci Dünya Savaşının Son Yılında Siyasî Çehre ... 1
1918 Yılı Basın Hayatı ve İstanbul'un Sosyal Hayatına Genel Bakış ... 4
I. Dünya Savaşı Yıllarında Basın ve İstanbul ... 4
Savaş Yılları İstanbul'u (Sosyal Yaşantı - Ekonomik Durum - Yangınlar - Hastalıklar -
Yolsuzluklar...) ... 5
I.BÖLÜM ... 8
I.1. İKDAM GAZETESİ HAKKINDA ... 9
I.1.1. İkdam Gazetesinin Yayın Süreci ... 9
I.1.2. İkdam Gazetesinin Şekil Özellikleri ... 10
I.1.3 İkdam Gazetesinin Muhteva Özellikleri ... 14
I.2. İKDAM (7504 - 7862/1918)’IN İÇİNDEKİLER TABLOSU ... 17
II. BÖLÜM ... 187
II.1.1. YAZILAR ... 188
II.1.1.1. Yazar Adına Göre Yazılar ... 188
II.1.1.2.Konularına Göre Yazılar ... 225
II.1.1.2.1.Basın ve Yayın Hayatıyla İlgili Yazılar ... 226
II.1.1.2.2. Devrin Siyasî ve Sosyal Olaylarıyla İlgili Yazılar ... 227
II.1.1.2.3. Dil ve Edebiyata Dair Yazılar ... 234
II.1.1.2.4. Dînî İçerikli Yazılar... 235
II.1.1.2.5. Eğitime Dair Yazılar ... 235
II.1.1.2.6. Ekonomiye Dair Yazılar ... 237
VII
II.1.1.2.8. Kadın ve Kadınların Toplum Hayatındaki Yeri Konulu Yazılar ... 248
II.1.1.2.9. Müzikle İlgili Yazılar ... 249
II.1.1.2.10. Tarihî Yazılar ... 249
II.1.1.2.11. Tıp ve Sağlıkla İlgili Yazılar ... 251
II.1.1.2.12. Yabancı Matbuat ve Yabancı Devletlerle İlgili Yazılar ... 252
II.1.1.2.13. Ziraat ile İlgili Yazılar ... 258
II.1.1.2.14. Savaş ve Anlaşmalarla İlgili Yazılar ... 259
II.1.1.3. Türlerine Göre Yazılar ... 265
II.1.1.3.1. Anı ... 265
II.1.1.3.2. Bildiri ve Demeçler ... 265
II.1.1.3.3. Biyografiler ... 269
II.1.1.3.4. Eleştiri ... 270
II.1.1.3.5. Ferman ... 272
II.1.1.3.6. Fıkra ... 272
II.1.1.3.7. Haber ... 276
II.1.1.3.8. Hatıra ... 598
II.1.1.3.9. Hikâye ... 599
II.1.1.3.10. Makale ... 600
II.1.1.3.11. Mektup ... 621
II.1.1.3.12. Mülakat ... 622
II.1.1.3.13. Sohbet ... 624
II.1.1.3.14. Söylev ... 625
II.1.1.3.15. Şiir ... 626
II.1.1.3.16. Tarihî Tefrika ... 626
II.1.2. İLANLAR VE REKLAMLAR ... 628
II.1.2.1. İLANLAR ... 628
II.1.2.1.1. Resmî Kurumlardan Yapılan İlanlar ... 628
II.1.2.1.2. Şirket ve Bankalardan Yapılan İlanlar ... 638
II.1.2.1.3. Kayıp İlanları ... 642
II.1.2.1.4. Zayiler ... 643
II.1.2.1.5. At Yarışı ve Spor Müsabakaları İlanları... 644
II.1.2.1.6. Sosyal ve Kişisel İçerikli İlanlar ... 645
II.1.2.2. REKLAMLAR ... 647
II.1.2.2.1 Sosyal İçerikli Reklamlar ... 647
II.1.2.2.2 Ticarî - Meslekî İlan ve Reklamlar... 648
II.1.2.2.3 Tiyatro İlan ve Reklamları ... 668
II.1.2.2.4 Sinema İlan ve Reklamları ... 677
II.1.2.2.5 Gazete, Mecmua, Eser İlan ve Reklamları ... 678
II.1.3.Fotoğraf ve Haritalar ... 683
II.1.2.3. 1 Fotoğraflar ... 683
VIII
III. BÖLÜM ... 706
III. 1. SEÇİLMİŞ METİNLER ... 707
III.1.1. BASIN VE YAYIN HAYATIYLA İLGİLİ YAZILAR ... 707
MATBUAT ... 707
MATBUATIMIZ ... 710
HASBİHÂL ... 712
SANSÜRÜN İADESİ ... 714
MEMALİK-İ OSMANİYEDE SANSÜRÜN TARİHİ (1) ... 716
MEMALİK-İ OSMANİYEDE SANSÜRÜN TARİHİ (2) ... 720
MEMALİK-İ OSMANİYE’DE SANSÜRÜN TARİHİ (3) ... 724
MEMALİK-İ OSMANİYEDE SANSÜRÜN TARİHİ (4) ... 729
İKDAM’IN BİR REBİ ASIRLIK FAALİYETİ ... 734
MATBUATIMIZ VE AJANSLAR ... 735
III.1.2. DEVRİN SİYASİ VE SOSYAL OLAYLARIYLA İLGİLİ YAZILAR ... 737
YANGIN MÜNASEBETİYLE ... 737
ADANA’NIN MÜDAFAA-İ HUKUKU CEMİYETİ ... 739
III.1.3. DİL VE EDEBİYATA DAİR YAZILAR ... 741
HARABELER ÜZERİNDE ... 741
MERİÇ’İN DİZİNDE ... 742
TÜRKÇEDE “HAN” KELİME-İ MÜHİMMESİ ... 743
KÂBUS ... 746
BİZDE HARP EDEBİYATI-ORDUNUN DEFTERİ ... 750
GÖRMEDEN ... 751
SİNİRLİ ARKADAŞ! ... 756
III.1.4. EĞİTİME DAİR YAZILAR ... 759
DİNÎ TERBİYE NASIL VERİLMELİ ... 759
ZİYA VE İRFAN MÜŞTERİLERİ ... 762
OKUMAK, YAZMAK, SAYMAK ... 765
MAARİF - ESKİ VE YENİ MEKTEPLERİMİZ ... 767
MEKTEPSİZLİK ... 771
III.1.5. EKONOMİYE DAİR YAZILAR ... 774
ÇİFÇİLİK, GEMİCİLİK ... 774
III.1.6. FİKRÎ YAZILAR ... 777
FİKİRLERİN TESADÜMÜ ... 777
NÜFUSU ÇOĞALTMAK ... 779
EV ... 782
CEMİYET SÖYLEMEK YAZMAKTIR SÜKÛT ETMEK DEĞİLDİR ... 784
IX
MISIR VE MISIRLILAR HAKKINDA BİR MÜTAALA ... 790
MEŞRUTİYETE DARBE ... 792
BİZDE CEREYÂN-I EFKÂR ... 794
III.1.7. KADIN ve KADINLARIN TOPLUM HAYATINDAKİ YERİ KONULU
YAZILAR ... 797
KADINLARI ÇALIŞTIRMA CEMİYETİ VE DAİMİ İŞÇİLERİN İZDİVACI ... 797
TÜRK KADINLIĞI İÇİN ... 800
HARP ve KADIN ... 803
HARP ve KADIN ... 806
III.1.8. TIP VE SAĞLIKLA İLGİLİ YAZILAR ... 809
FRENGİ HAKKINDA BİRKAÇ SÖZ ... 809
İSPANYOL NEZLESİ AĞRAZI ... 811
(Nasıl Başlar – Nasıl Nihayet Bulur – Ne Suretle Tevki Edebiliriz) ... 811
İSPANYOL NEZLESİ VE LEKELİ HUMMA HAKKINDA BİR MÜLAKAT ... 814
III.1.9. ZIRAATLA İLGİLİ YAZILAR ... 816
OSMANLIDA EHLİ KUŞLAR, TAVUKLAR ... 816
İSTANBUL’UN TEŞKİLAT-I ZİRAİYESİNE DAİR ... 820
SON ASIRDA AVRUPA’DA ve BİZDE SİYASET-İ ZIRAİYE ... 823
EN MÜSTACEL İŞLERİMİZDEN BİRİ ZİRAAT -1- ... 826
EN MÜSTACEL İŞLERİMİZDEN ZİRAAT -2- ... 830
ZİRAAT İŞİ ... 835
III.1.10. SAVAŞ VE ANLAŞMALARLA İLGİLİ YAZILAR ... 837
HARB-İ UMUMİDE İAŞE İŞLERİ ... 837
SONUÇ ... 840
X
KISALTMALAR
Ağ. : Ağustos
c. : Cilt
Doç. : Doçent
Dr. : Doktor
Ey.: Eylül
Ft. : Fotoğraf
Hz.: Haziran
KE : Kânunuevvel
M. A(آ).: Millî Ajans
nr. : Numara
Ns.: Nisan
Prof. : Profesör
RA : Rebiülahir
RE : Rebiülevvel
Rkl. : Reklam
S. : Sayı
s. : Sayfa
Şt.: Şubat
TE : Teşrinievvel
Tm.: Temmuz
TS : Teşrinisani
Yrd. : Yardımcı
Ns. : Nüsha
1
GİRİŞ
Birinci Dünya Savaşının Son Yılında Siyasî Çehre
1 Ocak 1918 tarihli nüshasında İkdam gazetesi "Yeni Sene Sulh Senesi" başlığıyla
okurlarının karşısına çıkmıştır. Evet, ilerleyen zamandaki gelişmeler İkdam'ı haklı
çıkaracaktır. Gerçekten de Birinci Dünya Savaşı sonuçları itibariyle -özellikle İttifak
Devletleri olmak üzere- hiç kimseyi memnun etmeyecek bir şekilde, 1918 yılının Kasımında
son bulmuş yani 1918 yılı gerçekten de bir sulh yılı olmuştur.
Rusların silahlarını bırakması, Amerika'nın savaşa adil bir barış için girmiş olduğunu
duyurması Uzlaşma Devletleri'nin de barış koşullarını yansıtan duyurularda bulunmasına yol
açtı(Karal, 1947: 518, 519). 6 Ocak 1918 tarihli İkdam gazetesinin "İngiltere'de Endişe"
başlığıyla okuruna duyurduğu haberde, İngiliz Başvekili Lloyt George' un 5 Ocak 1918 tarihli
bir demecinde "İngiltere'nin hiç bir yabancı toprağını Büyük Britanya topraklarına katmak
için değil, fakat İngiltere'nin şerefini korumak ve vermiş olduğu sözü tutmak için savaşa
girdiğine" işaret ederek, Almanya'nın topraklarının parçalanmasının söz konusu olmadığını
sözlerine ekler.
Her iki taraftan yapılan açıklamalar ve dört yıl gibi uzun bir süredir devam eden
savaşta, savaş öncesi duruma göre pek fazla bir ilerlemenin kaydedilememiş olması, savaşın
neden olduğu ekonomik buhran, zorunlu bir barışın yaklaşmakta olduğunun da habercisidir.
1918 yılının başlarında aslında her şey İttifak Devletleri’nin yani Almanya'nın istediği
gibi gitmektedir. Herkes savaşın Almanların kesin bir zaferiyle sonuçlanacağına neredeyse
emindir. Mütarekenin imzasından önce İkdam'ın "Şaka Değil Almanlar Yenildi" başlığıyla
haber yapması savaşın Almanlarca kazanılacağına kesin gözüyle bakılmasının adeta somut bir
göstergesidir. Özellikle Batı Cephesinde İttifak Devletleri'nin lehine yaşanan gelişmeler bu
kanıyı daha da kuvvetlendirmektedir. Çünkü Ruslar 3 Mart 1918 BrestLitovks anlaşmasını
-protesto etmelerine rağmen- imzalar. Anlaşma sonucuna göre de Ruslar; Polonya, Ukrayna,
Litvanya, Baltık Vilayetleri ve Finlandiya'yı kaybeder, Doğu Anadolu'yu boşaltmak, Kars -
Ardahan ve Batum'u da geri vermek zorunda kalır. Brest-Litovks anlaşmasını Ord. Prof. Dr.
Enver Ziya Karal Rusların devre dışı kalması Batı Cephesinde sayısal üstünlüğün Almanlara
geçmesi olarak yorumlamaktadır.
Balkan Cephesinde de durum İttifak kuvvetlerinin lehine dönmüş durumdadır. Çünkü
6 Şubat 1918 yılında Romanya'ya ültimatom verilmiş, 7 Şubat 1918 yılında başlayan
görüşmeler 7 Mayıs 1918'de Bükreş Anlaşmasıyla sonuçlandırılmış ve Romanya'da savaş
dışına itilmiştir.
2
Rusları devre dışı bırakan, Romenleri verdiği ültimatomla anlaşmaya zorlayan
Almanya, İngiltere ve Fransa'yı da anlaşmaya mecbur etmek ve savaşa bir son vermek için 21
Mart 1918 tarihinde büyük bir taarruz başlatır ve Marne önüne kadar gelir. İtilaf Kuvvetleri
Almanların beklenen bu taarruzunu durdurabilmek, Alman ilerleyişine son vermek ve
Almanları geri püskürtmek için komuta birliği yapma kararı alırlar ve orduların başına
General Fock'u getirirler. General Fock Alman taarruzların 18 Temmuz 1918 tarihinde karşı
taarruzlarla durdurur. Yardıma gelen Amerika kuvvetlerinin de desteğiyle Almanları geri
çekilmek zorunda bırakır.
"Tarihler 2 Eylül 1918'i gösterirken Almanlar artık savaşı kazanamayacaklarını
biliyorlardı. Bu yüzden ordularını ezdirmemek için sistemli olarak geri çekiliyorlardı." diyen
Ord. Prof. Enver Ziya Karal' a göre bu ricat aslında savaşın galip tarafının da göstergesidir.
İtilaf Devletleri de bu durumun farkında olmalı ki Batı Cephesinde ve Balkanlardaki
baskılarını giderek artırmaktadırlar. (Karal, 1947: 520).
Yunanistan'ın savaşa dâhil olmasıyla Fransız, Sırp, Yunan ve İtalyan kuvvetlerinden
kurulu 700.000 kişilik bir ordu General Frenched d'Esperey komutasında Manastır - Darya
hattından saldırıya geçmeleri ile Bulgar Cephesi yarılır ve Bulgaristan devre dışı bırakılır. Bu
gelişme üzerine 27-30 Eylül'de Bulgaristan mütareke isteyerek savaştan çekilmek zorunda
kalır. Bulgaristan'ın İtilaf kuvvetlerinin denetimine geçmiş olması Almanya,
Avusturya-Macaristan ve Osmanlı İmparatorluğu'nun bağlantısının kesilmesi anlamına gelmektedir
(Karal, 1947: 522, 523).
Ord. Prof. Enver Ziya Karal "Büyük Osmanlı Tarihi" başlıklı eserinin beşinci cildinde
"Batı ve Balkan cephelerinde yaşanan bu gelişmeler, Filistin cephesinde yoğunlaşan İngiliz
taarruzlarının önünün alınamaması, 26 Eylül 1918 tarihinde İngiliz, Amerikan ve Fransız
kuvvetlerinin Almanya üzerine taarruza geçmeleri Osmanlı Devleti'nin bu savaşı tek başına
devam ettiremeyeceğini gösteriyordu. Zaten Osmanlı kamuoyu olmazsa münferit bir sulhu
çoktan konuşmaya başlamıştı." demektedir. İş başına yeni gelen Ahmet İzzet Paşa hükümeti
ülkenin işgale uğramaması ve Türk halkının daha fazla ezilmemesi için bir an önce sulh
yapılmasını istemektedir. Bu istek 30 Ekimde imzalanan Mondros Ateşkes anlaşmasıyla
gerçekleşti ve İtilaf devletleri nihaî amaçlarına ulaşmak için gerekli fırsatı buldu. (Karal,
1947: 522)
İtilaf kuvvetlerinin Almanya üzerine başlattıkları taarruz da kısa sürede neticelendi ve
Ludandourf "Bundan böyle yapılacak bir şey kalmamıştır. Bir an önce mütareke imkânlarının
araştırılması gerekir." diyerek Alman hükümetine mütareke imkânlarının araştırılmasını
3
başkanı Wilson'a başvurdu. Yaşanan gelişmeler üzerine Alman Genelkurmay Başkanı ve
Alman İmparatoru görevden çekildiler. 2 Kasım 1918 tarihinde Almanya ile mütareke
imzalandı. Böylece Birinci Dünya Savaşı son bulmuş oldu (Karal, 1947: 520)
Savaşın ardından başta İngilizler olmak üzere İtilaf Kuvvetleri nihaî amaçlarına
ulaşmak için ve daha barış anlaşması imzalanmadan, ateşkes anlaşmasında öngördükleri
maddeleri uygulamaya soktular. 1 Kasım 1918 tarihinde İttihat ve Terakki kendini lağvetti. 2
Kasım’da Enver ve Talat Paşalar yurt dışına kaçtı. 6 Kasım’da Boğazlar silahsızlandırıldı. 7
Kasım’da işgal güçleri Çanakkale Boğazı'nı geçti ve İstanbul'a ulaştı. 13 Kasım’da İstanbul'a
asker çıkarıldı ve İstanbul resmen işgal edilmiş oldu. Böylece 465 yıllık başkente yabancılar
ilk kez askerleriyle girdi ve millet esaretle tanışmış oldu.
İtilaf Kuvvetleri henüz savaşın başında yaptıkları anlaşmalar gereği, Memâlik-i
Osmaniye'yi paylaşmak için Mondros'u dayanak göstererek ülkenin hemen her köşesinde
işgale başladılar. Bu işgal, esaret kabul etmez Türk halkının Atatürk öncülüğünde birleşerek
vatanın kurtuluşuyla son bulacaktı.
4
1918 Yılı Basın Hayatı ve İstanbul'un Sosyal Hayatına Genel Bakış
I. Dünya Savaşı Yıllarında Basın ve İstanbul
Ülkemizde yabancıların çıkardığı gazeteleri saymazsak ilk örneklerini Tanzimat'la
birlikte gördüğümüz gazete, tüm sıkıntılara rağmen (ekonomik sıkıntılar, sansür gibi) her
geçen gün gelişerek günümüze kadar gelmiştir. Özellikle II. Meşrutiyet’in ilan edilmesiyle
ülkede hiç olmadığı kadar geniş bir özgürlük ortamı doğmuş, dönemin önde gelen isimleri
düşüncelerini rahatça ifade edebildikleri bu ortamda birçok gazete ve dergiyi yayın hayatına
kazandırmıştır. Bu sebeple II. Meşrutiyet yılları Türk Basın hayatının belki de en hareketli ve
canlı dönemidir diyebiliriz (Polat, 2005: 19).
13 Mart 1909 tarihinde yürürlüğe giren basın yasasında sansüre referans olabilecek
hiçbir düzenlemenin olmaması ve gazetecilik tekniğinde yaşanan gelişmeler basınımızı daha
da kuvvetlendirmiştir. Balkan ve Birinci Dünya Savaşı’nın yaşandığı bu süreçte haber
gazeteciliğinin önem kazanması ve telgraf, telefon gibi iletişim araçlarının gazetecilikte
kullanılmaya başlaması haber kaynaklarına ulaşmayı kolaylaştırdığı gibi haberlerin niteliği ve
kalitesini de artırmıştır.
Sultan II. Abdülhamit döneminde çıkan süreli yayınlar siyasetten uzak, içtimaî, ahlâkî
unsurları ele alan yayınlardı. II. Meşrutiyet dönemi basınının ise en önemli özelliği süreli
yayınların çoğunun siyasî bir nitelik taşımasıdır. Siyasal çalkantılar içerisinde çeşitli görüşler
basına yansımış, bu yansımanın sonucunda çok şiddetli mücadeleler veren gruplar ortaya
çıkmıştır. İktidar karşısında bir güç olarak beliren bu gruplar, yayın organları aracılığıyla
sosyal hayatı etkilemiş ve ciddi bir kamuoyu oluşmasını sağlamıştır (Seyhan, 2013: 496)
Bazı araştırmacılarca Sultan II. Abdülhamid dönemi basınına "Sürgün Basını"
denildiği gibi II. Meşrutiyetle başlayıp I. Dünya Savaşı’nın sona erdiği dönemi içine alan
Mütareke Dönemi (1918-1922) basınına da "İşgal Basını" denilebilir. Özellikle savaş
yıllarında toplum için basının ne kadar önemli bir ihtiyaç olduğu aşikârdır.
Basın hayatımız, ülkemizde gelişmeye başladığı günden beri en büyük sıkıntıları
maddî imkânsızlık, okuyucu sayısının azlığı ve sansürden çekmiştir. Basınımız bu eski
düşmanlarıyla işgal yıllarında tekrar karşılaşmıştır. 25 Ağustos 1914 tarihinde çıkarılan bir
yasayla ordunun durumuyla ilgili haberlerin yapılması yasaklanmıştır. Savaş süresince
kapatılan, ceza alan, ekonomik sebeplerle kendiliğinden kapanan, sansüre takıldığı için bazı
sütunları boş çıkan gazete ve dergiler de olmuştur. Mondros ateşkesinden sonra işgal
güçlerinin basın üzerine uyguladığı sansür ve gazetecilere yönelik başlattıkları sıkı takibat,
bazı gazetecilerimizin tutuklanarak Malta'ya sürülmesi (1919 – 1920) basın hayatımıza büyük
darbeler vurmuştur.
5
Bu dönemde her türlü olumsuzluğa rağmen yayın hayatına devam eden pek çok gazetemiz ve
dergimiz vardır. Bunların önemli olanları “Alemdar, Akşam, Ati, Der-saâdet, Hadisat,
Hakimiyet-i Milliye, İçtihat, İfham, İkdam, İleri, İnkilab-ı Beşer, İstanbul, Minber, Peyam,
Sabah, Sebilü'r-Reşad, Serbestî, Söz, Tanin, Tasvir-i Efkâr, Tercüman-ı Hakikat, Vakit,
Yenigün, Yeni İstanbul, Zaman gibi gazetelerin yanı sıra Aydede, Güleryüz, Fağfur, Diken,
İnci, Spor Alemi, Türkiye İdman Mecmuası gibi dergiler ve mecmualar ilave edildiğinde
söylemek istediklerimiz daha iyi anlaşılabilir. Kadınlara ve çocuklara yönelik dergi ve
mecmuların bulunması bu savımızı destekler mahiyettedir. Yine bu dönem için azınlıklara ait
olan ve yabancı dilde yayın yapan Jornal, Pontos, d'Orient, Yerkir gibi sayıları 18'i bulan
gazetenin varlığı İstanbul basın hayatının savaşa, sansüre, kâğıt başta olmak üzere malzeme
temininin güçlüğüne ve sansüre rağmen çok güçlü ve çok renkli olduğunun açık bir kanıtıdır
(http://www.frmtr.com),
Savaş Yılları İstanbul'u (Sosyal Yaşantı - Ekonomik Durum - Yangınlar - Hastalıklar -
Yolsuzluklar...)
Türk Dil Kurumu sözlüğünde sosyal hayat "İçinde sosyal ilişkilerin sosyal olayların
meydana geldiği sosyal grupların ve kurumların yer aldığı toplumun şekil ve çerçevesiyle
ilgili dış görünüşe sahip olan bir sosyal varlık, toplumsal yapı, sosyal bünye" şeklinde
tanımlanmaktadır. Edebiyat ile insan arasındaki ilişki düşünüldüğünde bir dönemi ve o
döneme ait edebî ürünleri daha iyi analiz edebilmek için o dönemin şekillendiren siyasî ve
sosyal olayları da iyi bilmek gerekir. Çünkü insan sosyal bir varlıktır. Onun sosyal hayatında
görülen değişim yaşamına, dolayısıyla da edebiyatına yansıyacaktır.
Savaş yıllarında İstanbul pek çok sıkıntıyla yüzleşmek zorunda kalmıştır. Bu
sıkıntıların en başında şüphesiz savaşın neden olduğu iaşe buhranı gelmektedir. Mehmetçik
pek çok cephede var olma mücadelesi verirken, kendinden katbekat güçlü düşman ordularıyla
cansiperane mücadele ederken, memleketin her köşesi gibi İstanbul halkı da kelimenin tam
anlamıyla bir yaşam savaşı veriyordu. Birinci Dünya Savaşı ve Mütareke Dönemi'nde ülkenin
ekonomik durumu yeterli olmamasına rağmen büyük paralar harcanmış ve tarımdaki mahsulat
büyük oranda azalmıştır. Askerî Mükellefiyet Kanunu ile vatan evlatlarının silahaltına
alınması özellikte tarımsal üretimde büyük düşüşlere neden olmuştur. Tarımsal üretimdeki
düşüş, savaşın uzaması erzak ambarlarının boşalmasına ve sadece ülkemizde değil tüm
dünyada erzak ve iaşe temini noktasında çok ciddi sıkıntılar yaşanmasına neden olmuştur
(Karadeşer, 2013: 98).
6
İnceleme konusu yaptığımız İkdam gazetesinde konuyla alakalı pek çok haberin
bulunması durumun vahametini gözler önüne sermektedir. İstanbul'da yaşanan erzak ve iaşe
sıkıntılarını çözebilmek adına hükümet çeşitli önlemler almaya çalışmışsa da işgaller ve
ulaşımda yaşanan sıkıntılar yüzünden yokluk ve sefalete kalıcı bir çözüm bulunamamıştır.
Devlet stoklarının tükenmeye başlaması, yeni üretimin bitme noktasına gelmiş olması
özellikle zahire pazarında bir karaborsanın doğmasına, fiyatların aşırı derecede yükselmesine
neden olmuştur. İaşe işlerinde yaşanan yolsuzluklar mevcut sıkıntılı durumu daha da
kötüleştirmiştir.
Savaş nedeniyle işgale uğrayan bölgelerden İstanbul'a gelen mülteciler bir başka sorun
olarak karşımıza çıkar. Şu veya bu sebepten dolayı İstanbul'a gelen mülteciler, cepheden
cepheye sevk edilirken, İstanbul'da konaklayan askerler beraberlerinde iskân ve iaşe
sorunlarının yanı sıra 1918 İstanbul'u ile ilgili araştırma yapan hemen herkesin karşılaşacağı
"Salgın hastalık" sorununu da karşılarına çıkaracaktır.
Savaşın, esaret dâhil, her türlü acı yönüyle karşılaşan İstanbul halkı bir çetin sınavı da
salgın hastalıklarla vermiştir. Tıbbi imkânsızlıklar yüzünden cepheden dönen askerlerin tam
bir sağlık kontrolünden geçirilmeden başka cephelere ya da terhise gönderilmeleri, savaş
dolayısıyla İstanbul'a sığınan mültecilerin beraberlerinde getirdikleri bulaşıcı hastalıklar için
tam bir karantinanın uygulanamaması, hastalıkların İstanbul başta olmak üzere kısa sürede
tüm imparatorluk coğrafyasına yayılmasına neden olmuştur.
İstanbul'u adeta bir ölüm şehri haline getiren bu hastalıkların en sık görülenleri veba,
kolera, dizanteri, çiçek, lekeli humma, tifo, uyuzdur. Yine aynı eserden edindiğimiz bilgilere
göre bu hastalıklar arasında en fazla ölüme yol açan hastalık lekeli humma olmuştur. İkdam'ın
farklı günlerde "Lekeli Humma, Son 24 Saatteki Vaka Sayısı" başlığıyla bunu haber yapması
bu tezi desteklemektedir. Eserde adı zikredilmeyen fakat bizim İkdam'dan öğrendiğimiz başka
salgın hastalıklar da vardır. Bunlardan birincisi İspanyol nezlesi diğeri de zührevi
hastalıklardır. Özellikle İspanyol nezlesinin sadece İstanbul'da değil o yıllarda adeta tüm
dünyayı etkileyen bir salgın olduğu ve toplu ölümlere yol açtığı kayıtlara geçmiştir. Frengi ve
bel soğukluğu tedavihaneleri ve doktorlarla ilgili reklamların çokluğu o dönem İstanbul'u için
zührevi hastalıkların da toplum sağlığını tehdit eden bir sağlık sorunu olduğu anlamına
gelmektedir. Aynı durum uyuz içinde geçerlidir. Uyuzla ilgili yapılan ilaç reklamları bu
kanımızı kuvvetlendirmektedir (Lüleci, Histori Studies).
Savaş, sefalet, hastalık kadar İstanbul halkını etkileyen bir diğer husus ise
yangınlardır. İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Kayıtlarına Göre 1918 yılı içerisinde görülen
büyük yangınlar ve yangın yerleri aşağıda verilmiştir:
7
1. Yeniköy Yangını 80 Hane
2. Üsküdar Yangını 230 Bina
3. Cibali Altımermer Yangını 7500 Bina
4. Büyükdere Yangını 78 Bina
5. Vefa Yangını 500 Bina
İkdam gazetesinin konuyla ilgili yaptığı haberlerde yangınların sebebini ihmal ve
susuzluk olarak gösterildiği bu yangınlarda, kullanılamaz duruma gelen binaların sayısının
sekiz binden fazla olması İstanbul için barınma gibi başka sıkıntılarla da yüz yüze gelmesi
demektir. Barınacak yeri olmayan binlerce harikzede kelimenin tam anlamıyla sokak
ortasında kalmıştır ve yardım devletten beklenmektedir. Oysa devlet adeta tüm kurumlarıyla
yok olmanın eşiğine gelmiştir. Yine de yangınların yaraları sarılmaya çalışılmış yangın
mağdurlarına iaşe giyecek yardımları yapılmış, Meclis-i Mebusan’da komisyonlar kurularak
sıkıntıların giderilmesi için mesai harcanmıştır. Yangınzedeler yararına temsiller müsamereler
tertip edilmiş yardımlar toplanmıştır (İkdam, 10 Haziran 1918).
Yaşanılan tüm bu sıkıntılar halkı derinden etkilemiş olsa da halk açlıkla, sefaletle,
hastalıkla, yangınla, savaşla, yolsuzlukla ve daha sayamayacağımız bin bir sıkıntıyla boğuşsa
da İstanbul bir payitahttır. Bir kültür şehridir. Binlerce yıllık bir başkenttir. Yine 1918 yılı için
yukarıda sıralamaya çalıştığım sıkıntılara rağmen İstanbul sanat dünyasında büyük bir
canlılığın olduğunu söylemek mümkündür. Sadece inceleme konusu yaptığımız İkdam
gazetesinin reklam ve ilanlarına bakarak bile düzenlenen konferanslardan, toplantılardan
balolardan, açılan resim sergilerinden, tertiplenen eğlencelerden ve Darülbedayi başta olmak
üzere tiyatro kumpanyalarının sahneledikleri oyunlardan bile bu kanıya ulaşılabilir.
Kadıköy'de, Şehzadebaşı'nda, Arnavutköy'de, Erenköy'de, Yenikapı'da, Adalar'da faaliyet
gösteren ve hemen her hafta erkekler ve hanımlar için ayrı ayrı temsiller oynayan tiyatro
topluluklarının varlığı, sinemalar, operalar, dans gösterileri bu şehrin adeta yukarıda
bahsettiğimiz sıkıntıları yaşayan bir şehir olmadığı kanısını uyandırır. Sanki hiç savaş
yaşanmamış, memleket işgale uğramamış, açlık, sefalet, hastalık bu kültürel yaşama hiç tesir
etmemiştir. Kültürel ve sanatsal etkinlikler bakımından İstanbul o kadar hareketlidir ki aradan
geçen yüz yıla rağmen günümüzde nüfusu o dönem İstanbul'undan fazla olan pek çok
Anadolu şehrinde bu çapta bir kültürel ve sanatsal faaliyetten söz etmek mümkün değildir. Bu
durum yukarıda da belirttiğim gibi sadece İstanbul'un payitahtlığıyla açıklanabilir. Hem de
kelimenin tam anlamıyla bir payitaht.
8
9
I.1. İKDAM GAZETESİ HAKKINDA
I.1.1. İkdam Gazetesinin Yayın Süreci
Türk basın tarihinde çok özel bir yere sahip olan ve üzerine pek çok incelemenin
yapıldığı İkdam gazetesi 1894 - 1928 yılları arasında günlük olarak yayınlanan siyasî, ilmî bir
Türk gazetesidir. Kelime anlamı gayret ve sebatla çalışma, devamlı çalışma (Devellioğlu.
1998: 423) olan İkdam’ın ilk sayısı 1 Muharrem 1312’de (5 Temmuz 1894) yayınlanmış, 23
Şubat 1325 ‘e (8 Mart 1910) kadar 5557 sayı çıktıktan sonra, 1 Mart 1326-12 Şubat 1327 (14
Mart 1910 - 25 Şubat 1912) tarihleri arasında 607 sayı Yeni İkdam, 13 Şubat 1327 - 28 Şubat
1328 (26 Şubat 1912 - 10 Ağustos 1912) arasında 166 sayı İktiham, 28 Temmuz 1328’de (10
Ağustos 1912) tekrar İkdam adıyla ve 5558 numarayla yayımına devam etmiş, 31 Aralık
1928’de 11384 numaralı nüshasıyla yayın hayatına son vermiştir. Böylece farklı İsimler
altında toplam 12157 sayı çıkmış olan İkdam‘ın 1 - 31 Aralık 1928 tarihli sayıları (11354 -
11384) yeni harflerle basılmıştır. Sahibi Ahmet Cevdet'in
127 Mayıs 1935’te ölümünden
sonra Ali Naci Karacan İkdam, Halk Gazetesi (12 Ocak - 13 Ağustos 1939 210 sayı), Velit
Ebüzziya İkdam, Sabah Postası (14 Ağustos - 31 Aralık 1939, 139 sayı), Ethem İzzet Benice
1Ahmet Cevdet Oran, İstanbul’da doğdu. Babası, İstanbul’un tanınmış tütün tüccarlarından Hacı Ahmet Efendi’dir. Kaptanpaşa Rüştiyesinden sonra Mülkiye’den ve Hukuk Mektebi’nden mezun oldu. Arapça, Farsça ve Fransızca dersleri aldı; kendi gayretiyle Almanca ve Rumca öğrendi. Bildiği diller sayesinde daha yirmi yaşında iken Tercümân - ı Hakîkat gazetesine mütercim olarak girdi ve ilk yazılarını bu gazetede yayımlamaya başladı. Bu arada Takvîm - i Vekâyi’de de yazılar yazdı ve bir süre bu gazetenin yazı kurulunda görev aldı. Daha sonra Tömbeki Rejisi’nde ve Osmanlı Bankası’nda memur olarak çalıştı. Sabah, Tarîk, Saâdet gazetelerinde başmuharrirlik yaptı. 5 Temmuz 1894’te İkdam gazetesini yayımlamaya başladı. Uzun süre bu gazeteyi yayımladığı için İkdamcı Cevdet diye tanındı. Yazar, İkdam’ın ilk sayısında, o ana kadar pek çok gazetede kalem oynattığını, çok çalıştığını, bu sayede de hem maddî, hem de manevî yönden zenginlediğini ve bu gazeteyi çıkarmayı başardığını anlatmaktadır. (İkdam, 1 Muharrem-1312/ 5 Temmuz 1894, S. 1, s. 1)
II. Meşrutiyet’in ilanından sonra idareyi eline geçiren İttihat ve Terakki Fırkası’na muhalefette bulunan Ahmet Cevdet 31 Mart Vakası’nın ardından Avrupa’ya gitmek zorunda kaldı. Gazeteye oradan yazılar göndermeye devam etti. Cumhuriyet ilan edilince Türkiye’ye döndü. Gazetede yayımlanan bir haberden dolayı İstiklâl Mahkemesi’ne verildiyse de suçsuz olduğu anlaşılarak beraat etti ve hayatının sonuna kadar siyasetten tamamen uzak kaldı. 1935’te Ankara’da yapılan I. Matbuat Kongresi’ne katıldığı gün çok heyecanlanarak kalp krizi geçirdi ve ertesi gün 27 Mayıs 1935’te vefat etti.
Gazetecilik faaliyeti yanında yayıncılıkla de meşgul olan Ahmet Cevdet, İkdam Kütüphanesi adı altında pek çok faydalı kitap yayımlamıştır. Yazılarında sade bir dil kullanan Ahmet Cevdet’in Türkçülüğü ve Türkçeciliği hem dilinde hem fikir hayatında değişmeyen hareket çizgisini teşkil etmiştir. Ayrıca zengin iç ve dış haberleri, ciddi, seviyeli, ilgi çekici tefrika ve makaleleriyle kısa sürede gazeteyi okuyuculara sevdiren Ahmet Cevdet böylece İkdam’ı devrin en çok satılan gazetesi haline getirmiştir. Ahmet Cevdet ilk defa rotatif baskı makinesini Türkiye’ye getirmiştir (Yüce, 1989: 55).
10
24 Mayıs 1961’e kadar devam eden İkdam ve Gece Postası adlı gazeteleri yayınlamışlardır
(Buttanrı, 2003:84).
Gazetesini “Siyasî Türk Gazetesi” olarak niteleyen Ahmet Cevdet, dönemin pek çok
ünlü gazetecisini kadrosuna alan Sabah’la rekabete girişmiştir (Kabacalı, 1998, 97). Bir
yazıdaki “mösyö” kelimesi yanlışlıkla “Cenabı padişahileri” ile başlayan satırlardan birinin
başına getirildiği için altıncı sayısından itibaren (6 Muharrem 1312/ 28 Haziran 1310/ 10
Temmuz 1894) Abdülhamit tarafından bir ay süre ile kapatılmıştır (Yayın yapılmayan süre 11
Temmuz-7 Ağustos 1894 günleri dâhil bir aylık süredir.) İlerleyen dönemlerde de İkdam
sansür yüzünden bazı sıkıntılar yaşamış, kimi günlerde bazı yazılar kimi aylarda da bazı
günler sansür engeline takılmıştır (İnuğur, 1982: 284).
İstibdat döneminde yayına başlayan İkdam, yakın tarihimizin en önemli olaylarına
tanıklık etmiştir. Çeşitli nedenlerle bazı günler de okuyucusuyla buluşamayan İkdam'ın sahibi
Ahmet Cevdet, Sabah gazetesi sahibi Mihran Efendi ile anlaşarak II. Meşrutiyet’in ilan
edildiği 24 Temmuz 1908 gecesi gazete provalarını görmeye gelen sansür memurlarını
kovmuş, bu olay günümüzde kutlanan 24 Temmuz Gazeteciler Bayramı’nın doğmasına vesile
olmuştur.
Üzerinde çalıştığımız İkdam gazetesi 1918 yılında (7504-7862) 358 sayı
yayımlamıştır. 11- 12 Temmuz 1918 tarihlerinde Ramazan Bayramı dolayısıyla, 24 Temmuz
1918 tarihinde 10 Temmuz Millî Bayram'ı dolayısıyla, 18-19-20 Eylül 1918 tarihlerinde
Kurban Bayramı dolayısıyla çıkmamıştır. Ayrıca 31 Aralık 1918 tarihli 7862 numaralı
nüshanın ilk sayfasında üç sütuna yakın bir yer muhtemelen sansürden dolayı boş olarak
çıkmıştır.
Ahmet Bahri, Ahmet Saib, Ali Naci, Ahmet Refik, Cevat Rüştü, Hüseyin Hüsamettin,
İbrahim Hikmet, Mehmet Ata gibi dönemin önemli düşünce ve fikir adamlarını yazar
kadrosuna katan İkdam 1918 yılında yayımlanan 358 sayının 356’sında tamamı 2 sayfa olarak
çıkmıştır. Kurban Bayramı sonrasına denk gelen 21 Eylül 1918 tarihli nüshası tespit
edebildiğimiz kadarıyla dört sayfadır.
I.1.2. İkdam Gazetesinin Şekil Özellikleri
11
Gazetenin başlık klişesi yukarıdaki şekilde birinci sayfanın tam ortasında yer
almaktadır. Başlık klişesinin hemen sağ tarafında “Sahib-i İmtiyaz ve Ser Muharriri Ahmet
Cevdet” altında “Her gün sabahları neşr olunur, siyasî, ilmî, iktisadî Türk gazetesidir.” Alt
satırda “Mahal-i idaresi: İstanbul Babıali Caddesi’nde İkdam yurdu daire-i mahsussan “alt
satırda “Telefon Numarası: İstanbul, 1797 - Telgraf adresi: İstanbul, İkdam - nüshası 40
paradır.” yazmaktadır.
Sol tarafta ise, “1312 Senesi Muharrem gurresinde tesis edilmiştir.”. Alt satırda
“Ümmet-i İslamiye, Millet-i Osmaniye için müfit âsâra sahifemiz açıktır. Derç olunmayan
evrak iade olunmaz”. Altta “Abone şeraiti: Vilayet için seneliği 190, altı aylığı 100, üç aylığı
55 kuruştur. Memâlik-i ecnebiye için seneliği 270, altı aylığı 140, üç aylığı 70, nüshası 40
paradır.”
Başlık klişesinin hemen alt satırında Rumî ve Hicrî takvime göre gün, ay, yıl olarak
yayın tarihi o günkü nüshasının numarası ve gazetenin kaçıncı yılı olduğu yazılmıştır.
1918 yılı için İkdam gazetesi Ömer İzeettin’in mesul müdürlüğü altındadır. Gazetenin
birinci sayfası beş ya da altı sütuna ayrılmış ve sütunlar dikey bir çizgiyle belirtilmiştir.
Birinci sayfada Ahmet Cevdet’in dönemin siyasî, sosyal ve kültürel hayatıyla ilgili
makaleleri, bazı günler imzasız makaleler yer almıştır. Bu makalelere makalenin uzunluğuna
göre bir kaç sütun ayrılmıştır. İkinci ya da üçüncü sütunlar kullanıldığında genellikle sütunun
sonlarından başlanmış üst kısımlarda cepheden gelen haberler, cephelerin haritaları, açıklama
yapan ya da hakkında haber yapılan devlet büyüklerinin portreleri ve konuyla ilgili
fotoğraflara yer verilmiştir. Bazı günlerde ilk sayfanın son sütununda "Dâhilî Şuun" başlığı
altında iç haberler verilmiş bu haberlere başlık konmadan ikinci sayfada da devam edilmiştir.
Sütunlarda alt alta sıralanan farklı haberler arasına yatay çizgi çekilmiştir. Aynı haberin farklı
başlıkları için daha çok (* * * ) işareti kullanılmıştır. Düzenli olmasa da gazetenin bazı
sayılarında "Cihan Harbi, Müteferrik Haberler, Küçük Haberler" gibi küçük başlıklar
kullanılmış başlığın sonuna (:) işareti konulmuş ve altalta başlıklar halinde ana başlıkla alakalı
haberler sıralanmıştır. Söylediklerimizi somutlaştırmak adına gazetenin tesadüfen seçilmiş bir
nüshasının ilk sayfası aşağıda gösterilmiştir.
12
Ft.2 - 7638 numaralı nüshanın ilk sayfasından alınmıştır.
İkinci sayfa genellikle altı sütuna ayrılmıştır. Sütunlar bir çizgi ile belirtilmiştir.
Sütunlar sayfa sonuna kadar devam ettirilmemiş yatay çizgilerle sonlandırılarak sayfanın
altında tefrikalar için bir bölüm ayrılmıştır. Ahmet Refik'in "Ocak Ağalarından Kara Murat
Ağa" Ressam Ali'nin "Ar Yılı Değil Kar Yılı" ve İkdam'ın Hususî Tefrikası başlığı altında
13
imzasız olarak "Feth-i Kostantiniye’den Evvelki Rum Kayserliği" gibi tefrikalar bu
bölümlerde yayımlanmıştır. Bu tefrikalar beş sütun bazen de altı sütun altında devam etmiştir.
İkinci sayfada da çeşitli konularda yazılmış makale, sohbet, fıkra ve eleştirilere yer
verilmiştir. Bu yazılar genellikle ikinci sayfanın birinci ve ikinci sütunlarında yayımlanmıştır.
Yine İkinci sayfada bazen ilk sütundan bazen de üçüncü sütundan başlayarak "Dâhilî
Şuun" başlığı altında yerel haberlere yer verilmiştir. Bu haberler için tefrika olmadığı
günlerde tefrika için ayrılan alanlar kullanılmıştır. Yurt içindeki ve yurt dışındaki gelişmelerle
ilgili haberler için de yine bu sütunlar kullanılmıştır.
Çoğunlukla 4 ve 5. sütunların baş kısmında sütun çizgisi gösterilmeden "Son
Haberler" başlığı atılmış bu başlığın altında varsa Ahmet Cevdet'in yurt dışından gönderdiği
telgraflar "Hususî Telgrafımız" başlığı ile okura duyurulmuştur. Altında Karargâh-ı
Umumiden yapılan tebliğ-i resmîler verilmiştir. Resmî tebliğin ardından İttifak Kuvvetlerinin
tebliğ-i resmîlerine yer verilmiştir. Bu resmî tebliğlerde cephelerdeki son durumla alakalı
bilgiler verilmiştir. Tebliğ-i resmîlerin bitiminde sütun çizgileri tekrardan gösterilmiştir.
Beşinci sütunun sonundan itibaren varsa "Asâr-ı Münteşire " başlığı altında yeni çıkan
kitap ya da yeni sayısı çıkan gazete ve mecmualar sıralanmıştır. Bazen Asâr-ı Münteşire
başlığı atılmadan da bu ilanların yapıldığı olmuştur. Bazı günler doğrudan bazı günlerde ise
"Tiyatrolar" başlığı altında tiyatro ve oyunların duyurusu yapılmıştır. Yine bu sütunlarda -
bazı günler altıncı sütunda olmakla birlikte - resmî kurumlardan yapılan ilanlara yer
verilmiştir.
Altıncı sütun genellikle satılık konut, gıda, giyim, terzi, doktor ve ilaç reklamları gibi
reklamlara ayrılmıştır. İkinci sayfanın genel görünümü aşağıdaki fotoğraftaki gibidir.
14
Ft.3 - 7668 numaralı nühanın ikinci sayfasıdır.
I.1.3 İkdam Gazetesinin Muhteva Özellikleri
1918 yılı 1. Dünya Savaşının son yılıdır, sulh senesidir. Bu nedenle gerek ülkemiz
gerek dünya açısından yaşanan ve yaşanacak olan siyasî ve sosyal olaylardan dolayı son
derece hareketli bir yıldır. Türk basın tarihinin önemli ve uzun soluklu gazetelerinden olan
İkdam, yaptığı dâhilî ve haricî haberlerle bu dönemin en kuvvetli tanıklarından biri olmuştur.
15
İkdam gazetesi özellikle hariçte yaşanan gelişmeleri okuyucusuna duyurmak için haberin
merkezine gitmiş, Ahmet Cevdet'in Avrupa'dan gönderdiği mektup ve telgraflarla gündemi
yakından takip etmiş, okurunu aydınlatmıştır.
Hariçten verilen haberler sadece bununla sınırlı kalmamış, savaşı ve yaşanılan
gelişmeleri tam ve doğru bir şekilde haberleştirebilmek adına İkdam gazetesi yabancı basın ve
yayın organlarını da yakından takip etmiştir. Yaptığı haberlerde alıntı yaptığı yabancı
gazetenin ya da ajansın adını vererek kaynak göstermiş, haberin inandırıcılığını artırmıştır.
Habere konu olan yer ya da kişiyle ilgili harita ve resimlere de yer verilmiştir.
Ft.4
–
Harita, resim ve reklam örneği
Bu haberler genellikle M. ﻉ. - K.(ﻕ) - L - J gibi imzalarla okuyucuya sunulmuştur. Bazen
"Küçük Haberler" bazen "Haricî Şuun" bazen "Cihan Harbi" bazen de başlıksız olarak verilen
bu haberlere genellikle birinci bazen de ikinci sayfada yer verilmiştir. Kullanılan bu
rumuzların o dönemdeki haber ajanslarının kısaltması olduğu düşüncesindeyiz. Nitekim
Çalışmamızda M. ﻉ. rumuzunun Millî Ajans yerine kullanıldığından emin olduğumuz için bu
rumuzu “Millî Ajans” olarak kabul ettik.
İkdam gazetesini önemli kılan hususlardan biri de özellikle dış haberlerdeki konu
çeşitliliğidir. Çünkü yurt dışından yapılan haberler sadece savaşla ilgili değildir. Savaşın yanı
sıra Avrupa'daki ve dünyadaki bilimsel gelişmeler, siyasî, iktisadî, ticarî faaliyetler, salgın
halinde görülen hastalıklar ve doğal afetler de haber ya da makale olarak okurla
paylaşılmıştır. Amerika'da yeni üretilen otomobiller, güneşten enerji elde etme gibi bilimsel
gelişmelerin gazete sayfalarına taşınması bu durumu örnekler niteliktedir.
İkdam'ın iç haberleri takip etmede de son derece başarılı olduğunu ve profesyonelce
bir yol izlediğini söylemek mümkündür. Bu anlamda Meclis-i Mebusan ve Meclis-i Ayan
içtimalarının yakından takip edildiğini, meclis çalışmalarının ve alınan kararların çoğu zaman
gazetenin ikinci sayfasında aynen verildiğini görmekteyiz. Cephelerdeki son durumlarla ilgili
16
haberler yine ikinci sayfadan tebliğ-i resmîlerle okura ulaştırılmıştır. Diğer yurt içi haberleri
için "Dâhilî Şuun" başlığı kullanılmıştır. Bu başlık altında “huzura kabuller, tayinler, aziller
İstanbul'da ya da taşrada yaşanan olaylar, borsa, hava durumu, bugünkü piyasa” gibi başlıklar
altında sıralanmıştır. İstanbul dışından verilen haberlerde bazen "Taşra Haberleri" başlığı
kullanılmış bazen de bir ayrım yapılmadan bu haberler “Dâhilî Şuun” başlığında verilmiştir.
“Yine Dâhilî Şuun” başlığında spor müsabakaları ile (özellikle at yarışları) haberlerin
yapıldığı olmuştur. Bazı günlerde borsa haberleri "Ticarî Şuun" başlığında verilmiştir. Altıncı
sütunun sonunda namaz vakitlerini gösteren bir çizelge tüm sayılarda yer almıştır.
İkdam’da yurda ve dünyaya ait haberlerin, duyuruların yanı sıra hikâye, roman,
makale, sohbet, şiir, hatıra gibi edebî türlerde eserler de yayımlamıştır. Özellikle hikâye ve
roman tefrikaları ile okurunun edebî ihtiyaçlarını da karşılamıştır. Siyasî, ilmî, ziraî ve daha
pek çok konuda yazılan makalelerle okura bilgiler verilmiştir. Dil ve tarihle ilgili önemli
çalışmalar yapılmıştır. “İstanbul Yangınları” üzerine Yusuf Ziya Ortaç tarafından yazılan
“Harabeler Üzerinde” şiirinin İkdam’ın sayfalarında yer bulması toplumsal konularla ilgili
son derece hassas davranıldığının göstergesidir.
Gazetenin ikinci sayfasının beş ve altıncı sütunu genellikle resmî kurumlardan yapılan
duyurular, yeni çıkan kitap, dergi, gazete ve mecmua, zayi, tiyatro, sinema, spor, iş yeri, ürün
ve emlak (satılık ya da kiralık) reklam ve ilanlarına yer verilmiştir.
İstibdat Döneminde yayın hayatına başlayan ve yayımlandığı tarihten üç yıl sonra
başlığına -basın tarihimizde bir ilk olarak- "Siyasî, ilmî, iktisadî, Türk gazetesidir" ibaresini
yerleştiren İkdam, Türklük ve Türkçeciliği ilke edinmiştir. Özellikle dil ve tarih alanında
Türkçülük akımının öncüsü olmuştur. Dolaysıyla bu gazetede önemli gazeteciler, fikir
adamları ve edebiyatçılar eserleriyle okuyucu ile buluşmuştur. 1918 yılı içinde İkdam'ın yazar
kadrosu içinde Ahmet Cevdet, Ahmet Bahri, Ahmet Hidayet, Ali Naci, Ahmet Refik, Ahmet
Saib, Ahmet Necmettin, Ali Emiri, Burhanettin, Cevat Rüştü, Enver, Hüsamettin Sadık,
Kâzım, İbrahim Hikmet, M. Zekeriya, Mehmet Ata, Necmettin Sadık, Osman Şerafettin, Refî
Cevat, Ressam Ali Sami, Saime Cahit, Süleyman Numan, Selim Sırrı, Tevfik Nevzat, Yekta
Bahir' dir. Ayrıca gazetede Dermosyan, Hoffman gibi yabancı imzalara da tesadüf
edilmektedir. Yine gazetede bazı yazıların altında “B. ﺺ.”, “ﺍ. ﺹ.”, “ﺱ. Ş.” gibi rumuzların
kullanıldığı da görülmüştür.
17
I.2. İKDAM (7504 - 7862/1918)’IN İÇİNDEKİLER TABLOSU
NU. MİLADİ TARİHİ S F YAZAR ADI YAZI ADI TÜR
7504 1 KS.1918 1 İmzasız Kadınları Çalıştırma Cemiyeti ve Daimi İşçilerin İzdivacı Makale 7504 1 KS.1918 1 İmzasız Rusya ile Sulh Müzakerat-ı İptidaiyesi Hitama Erdi Haber
7504 1 KS.1918 1 İmzasız Yeni Sene Sulh Senesi Haber
7504 1 KS.1918 1 M. آ. Sulh Yolunda Harekât ve Mütalaat Haber 7504 1 KS.1918 1 İmzasız Karşı Karşıya - Rusya’ya Ait Sefainin Müsaderesi - Lehlerin
Müzakerata İştirak Teşebbüsü - Şarkî Prusya’da Fiyatlarda Tenzil
Haber
7504 1 KS.1918 1 M. A( آ ). Neticesiz Bir Say, Ukrayna’ya Neler Vaat Etmişler Haber 7504 1 KS.1918 1 İmzasız İttifakın Düsturu Almanların Mağlup Edilmesiymiş Haber 7504 1 KS.1918 1 M. A( آ ). Üç İngiliz Muhribinin Garkı Haber 7504 1 KS.1918 2 İmzasız Meclis - i Mebusan 20. İçtima, Reji Meselesi Haber 7504 1 KS.1918 2 İmzasız Şuun-ı Dâhiliye - Huzura Kabul - Sene-i Cedide - Tuzun Kilosu
Bir Kuruşa - İaşe Müdüriyet-i Umûmiyesinden - Tebdilat-ı Haviye
Haber
7504 1 KS.1918 2 İmzasız Reji Meselesi Haber
7504 1 KS.1918 2 İmzasız Tramvay Kazası Haber
7504 1 KS.1918 2 İmzasız Türk Alman Dostluk Cemiyeti İlan
7504 1 KS.1918 2 İmzasız Son Haberler - Tebliğ-i Resmî Haber
7504 1 KS.1918 2 M. A( آ ). Alman Tebliğ-i Resmîsi Haber
7504 1 KS.1918 2 M. A( آ ). Avusturya Macaristan Tebliğ-i Resmîsi Haber 7504 1 KS.1918 2 M. A( آ ). Bahr-ı Siyah Sahilinde Bir Hükümet-i Müttehide Haber 7504 1 KS.1918 2 İmzasız Finlandiya İstiklâli ve Almanya Haber 7504 1 KS 1918 2 İmzasız Tarafeynin On Günlük Mukayesesi Haber
7505 2 KS 1918 1 M. A(آ). Çelik Azim Haber
7505 2 KS 1918 1 İmzasız Garp Cephesine Almanların Sevkiyatı Haber 7505 2 KS 1918 1 İmzasız Türkistan da Muhtariyet İlan Etti Haber 7505 2 KS 1918 1 İmzasız Rusya İle Sulh: Fransa ve İngiltere Haber
7505 2 KS 1918 1 İmzasız Rusya’da “Gromiki”nin Katli Haber
7505 2 KS 1918 1 İmzasız Şuun-ı Dâhiliye - Huzura Kabul - Sadrazam Paşa’nın Azimeti - Makam-ı Sadaret ve Dâhiliye Nezareti - Veliaht Hazretlerinin Ziyaretleri - Sigara Fabrikaları Florya ve Elmas Paşa Çiftliklerinde - Muhacirin Edirne’de İskânı
Haber
7505 2 KS 1918 1 İmzasız Meclis - i Mebusan 26. İçtima, Haber 7505 2 KS 1918 2 Hüseyin
Rahmi
Hanımların Ökçesi Beylerin Öfkesi Hikâye 7505 2 KS 1918 2 İmzasız İktisadi Şuun - Pamuk ve Yapağı Piyasası - Yumurta Piyasası -
Keten Tohumu - İzmir Üzümü
Haber 7505 2 KS 1918 2 İmzasız İstanbul Maarifi Hakkında Bazı İzahat Haber 7505 2 KS 1918 2 İmzasız Edirne’de İstiklâl Seneyi Devriyesi Haber
7505 2 KS 1918 2 İmzasız Yılbaşı Ayin-i Ruhani Haber
7505 2 KS 1918 2 İmzasız Madalya Haber
7505 2 KS 1918 2 İmzasız Anı İlan
7505 2 KS 1918 2 İmzasız Dâhilî Şuun - Hutbe İradı - Merkez Komutanlığından - İrtihal - Nafia Nezaretinden
Haber 7505 2 KS 1918 2 M. A(آ). Rusya’da Muhasebatı-ı Dâhilî Hitama Erdi Haber 7505 2 KS 1918 2 İmzasız Tarafımızdan Dermeyan Olunan Şerait-i Sulhiye Ciddi Bir
Teşebbüs Telakki Ediyorlar
Haber 7505 2 KS 1918 2 İmzasız Rusya'daki Üsera Miktarının Tayini Haber 7505 2 KS 1918 2 İmzasız Son Haberler - Tebliğ-i Resmî Haber 7505 2 KS 1918 2 M. A(آ). Avusturya-Macar ve Bulgar Tebliğ-i Resmîsi Haber 7505 2 KS 1918 2 İmzasız Rkl. ve İlanlar - Pırlanta - Zayiler - Ucuz Kadın İskarpinleri -
Acele Satılık Deniz Motoru - Satılık Mesken - Rüsumat-ı Müdüriyet-i Umûmiyesinden - Fransızca ve İngilizce Dersleri -
Rkl. ve İlan
18
Müdafaa-i Milliye Cemiyeti Tarafından
7506 3 KS 1918 1 İmzasız İşgal Edilen Arazide Meskûnları Tecdit, Makale
7506 3 KS 1918 1 İmzasız Sulh ve Müddet Haber
7506 3 KS 1918 1 İmzasız İzdivaç Etmek İsteyenlere Ait Haber
7506 3 KS 1918 1 İmzasız İngiltere’de Sulh Haber
7506 3 KS 1918 1 İmzasız Handerson'un Beyanatı Haber
7506 3 KS 1918 1 M. A(آ). Ne Cevap Verecekler? Eleştiri
7506 3 KS 1918 1 İmzasız İran ve Sulh Haber
7506 3 KS 1918 1 M. A(آ). Mübadele-i Üsera Haber
7506 3 KS 1918 1 K.(ﻖ). Son İçtima, Hakkı Bey’in Beyanatı Haber
7506 3 KS 1918 2 İmzasız Anadolu'nun Nüfusu Makale
7506 3 KS 1918 2 İmzasız Şuun-ı Dâhiliye - Selamlık Resm-î Âlisi - Veliaht Hazretlerinin Berlin’den Azimeti - Şehzade Abdülhamit Efendi Viyana'da - Heyet-i Murahhasımız Berlin’de - Fethi Bey’in Azimeti Bükreş'te Mevlit-risaletpenahı - Mabeyn-i Hümayun Mızıkası Sofya'da - Muallimelere Ayakkabı Vesikası
Haber
7506 3 KS 1918 2 İmzasız İstanbul Maarifi Hakkında Bazı İzahat ve Malumat Haber
7506 3 KS 1918 2 İmzasız Bugünkü Piyasa Hakkında Haber
7506 3 KS 1918 2 İmzasız Aktör Aleksan Efendi'nin Vefatı Haber 7506 3 KS 1918 2 Rkl. ve İlan Muallim ve Muallime İmtihanı - Hilâl-i Ahmerin Yeni Takvimi -
Beyoğlu Defterhanesinden - Beyoğlu İaşe-i Umûmiye Müdürlüğünden - Motor İlanı - Hanımlara İngilizce
Rkl. ve İlan
7506 3 KS 1918 2 Millî Son Haberler - Tebliğ-i Resmî Haber
7506 3 KS 1918 2 K.(ﻖ). Alman Tebliğ-i Resmîsi Haber
7506 3 KS 1918 2 K.(ﻖ). Avusturya Tebliğ-i Resmîsi Haber
7506 3 KS 1918 2 K.(ﻖ). Bulgar Tebliğ-i Resmîsi Haber
7506 3 KS 1918 2 İmzasız Fransız Sermayedarlarının Akıbeti Haber
7507 4 KS 1918 1 İmzasız Fikirlerin Tesadümü Makale
7507 4 KS 1918 1 İmzasız İtalya ve Sulh, Harbe Devam Kararı Haber 7507 4 KS 1918 1 M. A(آ). Rusya’da Bolşeviklerin Galibiyetine Doğru, Haber
7507 4 KS 1918 1 İmzasız Bulgar Heyeti Murahhasası Haber
7507 4 KS 1918 1 İmzasız Almanların Garp Cephesindeki Muvaffakiyeti Haber 7507 4 KS 1918 1 İmzasız İngiltere, Rusya’nın Sulh-i Umûmi Teklifi Karşısında, Haber 7507 4 KS 1918 1 M. A(آ). Ukranilerin Müzakerat-ı Sulhiyeye İştiraki Haber 7507 4 KS 1918 1 İmzasız Finlandiya Cumhuriyetinin Tasdiki, Haber 7507 4 KS 1918 1 M. A(آ). Almanya Hükumat-ı Müttefike Encümeninin İçtimaı Haber 7507 4 KS 1918 1 M. A(آ). İmparator Hazretlerinin Huzurunda Haber 7507 4 KS 1918 1 M. A(آ). İtalya Meclis Başkanının Beyanatı Haber 7507 4 KS 1918 1 İmzasız Şuun-ı Dâhiliye - Mevlit-i Nebevî Kıraati - Veliaht-ı Saltanat
Peşde ’de - Sadrazam Paşa Sofya’dan Müruru - Cavit Bey Berlin’de Viyana Şehreminin Telgrafnamesi Tetkikatı Zirai -Yeni Orman Kanunu - Kendir Fabrikası - Avusturya İmparator Hazretleri Şehrimizde
Haber
7507 4 KS 1918 1 İmzasız Kadastro Meselesi, Haber
7507 4 KS 1918 2 İmzasız İslam Hanımı Makale
7507 4 KS 1918 2 İmzasız Zonguldak'tan İstanbul'a İlk Sefer Haber
7507 4 KS 1918 2 İmzasız Meclis-i Mebusan 27. İçtima Haber
7507 4 KS 1918 2 İmzasız Dükkânların Önünden Geçerken Acıklı Hatıralar, Haber 7507 4 KS 1918 2 İmzasız Dünkü Piyasalar - Sabun Piyasası - Zeytin Yağı Piyasası - Gaz
Piyasası - Kösele Piyasası - Bakla Piyasası - Fasulye Piyasası
Haber 7507 4 KS 1918 2 İmzasız Merkez Komutanlığından Duyuru, İlan 7507 4 KS 1918 2 İmzasız Son Haberler - Tebliğ-i Resmî Haber 7507 4 KS 1918 2 M. A(آ). Alman ve Avusturya Macar Tebliğ-i Resmîsi Haber
7507 4 KS 1918 2 M. A(آ). Bulgar Tebliğ-i Resmîsi Haber
7507 4 KS 1918 2 M. A(آ). Alman-Rus İktisat Komitesi Haber
7507 4 KS 1918 2 M. A(آ). Selanik Ordusu Dağılıyor Haber