• Sonuç bulunamadı

İstinyeli Dergi - 1 (2018) 

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İstinyeli Dergi - 1 (2018) "

Copied!
39
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖNSÖZ

Sevgili gençler,

Bir üniversitenin en büyük değeri akademisyenleri, öğrencileri, mezunları ile birlikte oluşturduğu “üniversite iklimidir”. İstinyelilik Manifestosu bu iklimin temel taşlarını en iyi şekilde ortaya koymak için hazırlandı. Manifestomuzdan yola çıkarak “İstinyelilik bir kültürdür” diyoruz ve bu kültürün üniversitemizin her köşesine, her bireyine, her öğrencisine yerleşmesi için çalışıyoruz. İstinyeli olmanın gururunu tüm paydaşların yaşaması en büyük hedefimiz. Bunun için durmadan üretiyoruz, araştırıyoruz, öğreniyoruz, tartışıyoruz deneyimliyoruz, keşfediyoruz, uyguluyoruz, aklın ve bilimin gücüyle ilerliyoruz. #istinyeli dergimiz, günün 24 saati yaşayan, içinde tüm renklere özgürlük veren üniversite iklimimizde bir eğitim dönemi boyunca yaşananlardan bir kesit sunuyor. Dergimizin ilk sayısını hazırlarken dünyaya yön veren gelişmelere, yeni nesil üretimlere, ekonomik ve politik gündeme #istinyeli bakış açısıyla yer vermeye

çalıştık. Nice sayılarda buluşmak dileğiyle… İstinye Üniversitesi

(2)

3

2İÇİNDEKİLER

SAYI: 01

Mütevelli Heyeti Başkanımız Muharrem USTA,

Üniversitemizin Vizyonunu Anlattı ... 4

Rektörümüz Prof. Dr. Melih BULU, Üniversitemizin İklimini, Hedeflerini ve Farklılıklarını anlattı.. ... 8

Üniversiteden Haberler ... 14

Mesleğe İlk Adımlarımız: Önlük Giyme Törenleri ... 18

İstinye Üniversitesi Mikrobiyota Günleri ... 20

Bilgisayarlarla İnsanlar Nasıl Anlaşıyor? ... 22

İSÜCAN (İstinye Üniversitesi Nörolojik Bilimler Araştırma Merkezi) .. 24

Araştırmacı Hekimler Yetişiyor ... 25

Gelişimin lokomotifi AR-GE ... 26

Yaratıcı ve Üreten Mühendislik ... 30

Eczacılık Fakültemizin Farkı; Kanıta Dayalı Eğitim Anlayışı: ... 32

Mimarlık ve Tasarım Fakültemiz Temel Tasarım Atölyesi İle Gençlerin Yaratıcılığını Geliştiriyor ... 34

İSÜ TECH ... 40

EPAM (İstinye Üniversitesi Ekonomi ve Politika Araştırma Merkezi) ... 44

Kampüs Hayatının Kalbi; ÖMER ... 46

İstinyeli Sporcudur ... 50

NONA ... 54

İSÜPASS Yapabileceklerine Değer Veren Burs ... 56

İSÜ Söyleşileri ... 58

Etkinliklerimiz ... 60

İstinyeli Bilgiye Değer Verir ... 66

Eğitimde Yükselen Değer Uluslararası Yüksek Öğrenim ... 68

İSU UPD; Uluslararası Eğitim İmkanları ... 70

İSÜ Uluslararası İş birlikleri ... 71

3 Altın Madalya ile Gururlandırdılar ... 72

1700 Km’lik Dilek Ağacı ... 74

Şimdiden İstinyeli ... 76

iÇiNDEKiLER

iÇiNDEKiLER

08

26

40

04

20

22

46

34

Kapak fotoğrafı Sümeyye Güçlü

(3)

İstinye Üniversitesi’nin vizyonunu

belirleyen unsurlar nelerdir?

Üniversiteler; var oldukları toplumun kültürünü, değer-lerini, tarihini tanımadan onu geleceğe taşıyacak bir eğitim yapılandıramazlar. Bu nedenle İstinye Üniver-sitesi’nde; içinde bulunduğumuz toplumun değerlerini

bildiği kadar, geleceğin dünyasından haberdar bir üni-versiteli kimliğinin hakkını vermek en önemli öncelik-lerimizden biri. Bununla birlikte ülkelerin geleceğinin üretimden geçeceğine inanıyorum. Üretim yapabilme-nin yolu da üretim yapmanın en önemli değer olduğu-na iolduğu-naolduğu-nan nesillerden geçer. İstinye Üniversitesi’nde gençlere üretmeyi, üretmenin kutsallığını anlatırken bireyin toplumdaki değerinin başkaları için yaptığı iş-lerle ortaya çıkacağını hissettiriyoruz. Öğrencilerimize özgün bireyler olmalarını, ürettikleriyle topluma

fay-dalı olmaları gerektiğini, yaptıkları her işi birinci sınıf yapmaları gerektiğini, ülkeye katkı yapmanın yolunun bilime değer vermekten geçtiğini ama bir taraftan da insani özelliklerin de iyi bir toplum üretmede en önem-li unsurlardan olduğunu aktarıyoruz. Biz öğrenmenin bir ‘’mutluluk’’ olduğunu biliyoruz ve nitelikli bir eğitim sürecinin bu duyguyla gerçekleşeceğine inanıyoruz. İstinye Üniversitesi olarak geleceğe miras bırakabi-leceğimiz bir kurum kültürü oluşturmak için seferber olduk. Eğitimi sadece bireyin değil, toplumun gelişimi-nin de temel unsuru olarak görüyoruz.

İstinye Üniversitesi AR-GE’ye büyük yatırım yapıyor.

Ne-den AR-GE’ye bu kadar önem veriyorsunuz ve

üniversi-tenin AR-GE çalışmalarıyla neleri hedefliyorsunuz?

Bir ülkenin gelişiminde üniversitelerin yürüttüğü ARGE çalışmaları lokomotif güçtür. İstinye Üniversi-tesi, ülkemizin ihtiyaç duyduğu katma değeri yüksek ürünler ortaya çıkarabilmek misyonu doğrultusunda büyümeye ve yapılanmaya devam ediyor. Sağlık sek-töründeki birikim ve tecrübemizi aktardığımız AR-GE merkezlerimiz henüz ikinci yılında çıktılarını vermeye başladı. Kanser Araştırmaları Merkezimizin müdürü Prof. Dr. Engin Ulukaya liderliğinde geliştirilen mo-lekül, ABD’den patent almış ilk orijinal bileşik olarak kanser ilacı olma yolunda hızlı adımlarla ilerliyor. Doku Tipleme Araştırma Merkezimizde yeni mutasyonlar bulunuyor ve bilimin hizmetine sunuluyor. Yerli ve mil-li ilaç için çalışmalarımız başladı. Bunun gibi birçok heyecan verici çalışma AR-GE merkezlerimizde devam ediyor. Ama bunlarla yetinmiyoruz. Mühendislik Fakül-temizi multidisipliner bir anlayışla işleyecek ve yaratı-cı ürünler ortaya çıkartacak şekilde yapılandırıyoruz. Böylece sağlık ve mühendisliğin kesiştiği alanda yeni ürünler ortaya çıkartabileceğiz.

AR-GE’deki çalışmaların üniversite iklimine katkısı neler?

Bir üniversitenin ana misyonu bilime katkı sağlamak ve bilimsel düşünmenin gücüyle donatılmış profesyo-neller yetiştirmektir. Araştırma vasfında eksik kalmış bir üniversite öğrencilerini de güçlü bir şekilde kariyer-lerine hazırlayamaz. İstinye Üniversitesi kuruluş misyo-nundan hareketle dünyada yankı uyandıracak bilimsel gelişmelere öncülük ederken, öğrencilerini de başta ül-kemizde daha sonra alanlarında fark yaratacak, yenilik-lere öncülük edecek profesyoneller olarak yetiştiriyor. Bu misyonumuzdan asla taviz vermeden büyümeye, yeni bölümlerimizle gelişmeye devam ediyoruz. Aka-demik yayınlar, akaAka-demik ilerlemenin temel unsurudur

İstinye Üniversitesi’nde gençlere üretmeyi, üretmenin

kutsallığını ve bireyin toplumdaki değerinin başkaları için

yaptığı işlerle ortaya çıkacağını hissettiriyoruz.

İstinye Üniversitesi olarak geleceğe miras bırakabileceğimiz bir kurum kültürü oluşturmak için seferber olduk. Eğitimi sadece bireyin değil, toplumun gelişiminin de temel unsuru olarak görüyoruz.

Dr. MUHARREM USTA

İstinye Üniversitesi

Mütevelli Heyeti Başkanı

Mütevelli Heyeti Başkanımız Muharrem USTA,

İstinye Üniversitesi’nin vizyonunu anlattı.

"Eğitimi sadece

bireyin değil,

toplumun

gelişiminin de

temel unsuru

olarak görüyoruz."

5

4

www.istinye.edu.tr

// 2018

(4)

7

6

bilimin ülkeyi en üst seviyeye getireceğini, etik ve ahlaki kuralların toplumu örgütlemede en önemli unsur olduğuna inanan bir nesil hedefliyoruz. Za-man içerisinde öğretimin yanına eğitimi yerleştir-menin önemine inanıyoruz. İstinye Üniversitesini kurarken; ezberci sistemden uzak durmayı, bilimin ışığında akademik dünyaya yol gösterici olarak iler-lemeyi, üst düzey bilgi üretmeyi ve bilimin sınırla-rını genişletmeyi hedefledik. Öğrenciyi öğreterek boğmak, ezberletmek ve detaylarla meşgul etmek yerine öğrencilere kendi alanlarında ihtiyacı olan bilgileri veriyoruz. Ekonomiden, üretimden ve bi-limden anlayarak, insani değerleri öne çıkaran ne-ama artık dünyadaki trend akademik

araştırmala-rın ürüne dönüşmesidir. Disiplinlerarası çalışmalar, sektörel iş birlikleri, teknoloji ve inovasyona yatırım, girişimcilik ve fonlama modelleri gibi yaklaşımları-mız ürüne ve üretime odaklı üniversite kültürünün yerleşmesini hedeflemektedir. İstinye Üniversitesi bu anlamda Türkiye’de lider eğitim kurumu olmayı amaçlamaktadır.

Türkiye’nin en büyük sağlık kurumunun kurucusu olarak

iş ve özel hayatınızdaki tecrübenizi üniversiteye ve

öğ-rencilere nasıl aktarıyorsunuz?

İstinyelilik Manifestomuzu çok önemsiyorum. Bu ma-nifestoyu yıllara dayanan iş ve hayat tecrübemizden yola çıkarak, bilime ve insan aklına duyduğumuz bü-yük inançla kaleme aldık. Bu manifesto, üniversitede alınan mesleki eğitime katma değer katacak bir hayat birikimi vaat etmektedir. Öğrencilerimizin bu mani-festoda belirtilen kriterleri eğitim hayatları boyunca sindirmelerini ve gerçek birer İstinyeli olarak hayata atılmalarını bekliyorum. Görecekler ki bu birikim on-ları hayatın farklı dönemeçlerinde ve kariyerlerinin farklı aşamalarında hep öncü ve farklı kılacaktır. İstin-yelilerin iyi bir ebeveyn, iyi bir dünya vatandaşı, iyi bir insan olmaları, doğuştan gelen yeteneklerini en iyi

şe-sil, ülkenin özlediği nesildir. İstinye Üniversitesi bu gelişime katkı sağlamayı ilke ediniyor.

Öğrencilere eğitim hayatında ve çalışma hayatında

ver-mek istediğiniz tavsiyeleriniz var mı?

Öğrenciler eğitim hayatlarındaki işini ne kadar ciddiye alırsa, iş hayatları boyunca o ciddiyeti koruyacaktır. Bir diğer tavsiyem ise; öğrencilerin sürekli kendilerini ge-liştirmeleri yönünde. Gelişim öğrenim hayatından son-ra da devam etmelidir. Öğrencilerin kendilerini geliştir-mesinin yolu kendi alanlarındaki en iyileri görmesi ve onlarla rekabet etmesidir. Ekonomik kazançları iyi olsa bile mesleklerinin en iyisini olmaya çalışmalılar. kilde değerlendirebilmeleri benim en büyük mutluluk

kaynağım olacaktır ve o zaman “evet, İstinyeli bireyler başarılı oldu” diyeceğim.

Üniversite mezunlarıyla nasıl fark yaratacak?

Hakkaniyetli olma, adaletli olma, karşısındaki in-sana değer verme, toplumda görülen kötü davra-nışlara karşı cesur olma, en önemlisi de ülkenin bilimle yükseleceğini, ahlaki değerlerle donanmış

Etik ve ahlaki kuralların toplumu örgütlemede en önemli

unsur olduğuna inanan bir nesil hedefliyoruz.

Öğrenciler eğitim hayatlarındaki işini ne kadar ciddiye alırsa, iş hayatları boyunca o ciddiyeti koruyacaktır.

İstinye Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Muharrem USTA, 5 Haziran Salı günü

İstinye Üniversitesi Topkapı Kampüsünde gerçekleşen görüşmede öğrencilerle bir araya geldi.

Öğrencilerin görüşlerini ve üniversite hayatı hakkındaki fikirlerini dinleyen Muharrem USTA, yaptığı konuşmada İstinyelilik Manifestosu’nun öğrencilerin kariyer hayatlarına nasıl değer katacağını anlattı. İstinye Üniversitesi’nin kuruluşunda belirlenen İstinyelilik Manifestosu’nda yazan maddeleri benimseyen öğrencilerin, mezun olduklarında sadece akademik bilgileriyle değil becerileriyle de fark yaratacağını belirten Muharrem USTA, ‘’Manifesto’da yazan konularda kendini geliştiren öğrenciler mesleki başarıya ulaşacak’’ sözleriyle öğrencilerin ilerideki mesleklerine hazırlanırken çok yönlü gelişimlerinin önemine vurdu yaptı.

(5)

da var. Tıp Fakültesinde, Sağlık Bilimleri Fakültesin-de ve Eczacılık FakültesinFakültesin-de çok iyiyiz. Sağlıkta bü-yük bir mirasa konduk. Sosyal Bilimler, Mühendislik ve Mimarlık Fakültelerimizde de aynı prensiple gitti-ğimiz için bu fakültelerimizin de en az diğerleri ka-dar iyi olmasının garantisini veriyoruz. Ayrıca hoca-larımızdan üniversitemize girdikten sonra da başarılı performanslarını devam ettirmelerini bekliyoruz.

İstinye Üniversitesinin iklimini nasıl tarif edersiniz?

Üniversiteler teknoparklarıyla, kuluçka merkezleriyle yaratıcı ortamlar olmalıdır. Çünkü inovasyonun orta-ya çıktığı alanların başında üniversiteler gelir. Bizim üniversitemizin de yaratıcı bir ortamı var. Üniversite-mizde, uzay üssünü andıran araştırma merkezlerimiz ve derslikten fazla laboratuvarımız var. Hocalarımızın bir araya geldiği ve görüşlerini paylaştığı ortamlar da gerekli. Kafelerimiz, serbest çalışma alanlarımız, öğrenci çalışma alanları ve kütüphanemiz bu amaç-la tasaramaç-landı. Üniversitemizin ikliminde; başta İstan-bul’un ve Türkiye’nin, daha sonra dünyanın problem-lerini çözmek için kafa yorulan bir ortam var.

Üniversitemizde hiyerarşiler egemen değil. Bu sebeple daha

özgürlükçü, herkesin özgüveni yüksek bir ortam var. Siz bu

ko-nuda ne düşünüyorsunuz?

Bilimde hiyerarşi çok akla yatkın değildir. Üniver-sitemizin çatısı altında doçent, profesör gibi hiye-rarşilerin bulunması, akademik basamağın altında yer alan birinin çok önemli bir buluş yapamaya-cağını göstermez. Üniversitemizin bu konudaki en önemli özelliklerinden biri de öğrencilerimi-zin yüksek maliyetli projelere dahil olabilmesi ve milyon dolarlık makineleri kullanma şanslarının bulunması. Hoca başına düşen öğrenci sayısı da

az olduğu için, hocaların da öğrencilerle birebir ilgilenme şansı oluyor. Ben de günümün belli za-manını öğrencilerle sohbete ayırıyorum.

İstinye Üniversitesinin girişimcilikle de ön plana çıkmasını

isti-yorsunuz. Bunun için nasıl bir planlama yaptınız?

Bu işin içinde olan biri olarak, İstinye Üniversi-tesinin girişimcilik kültürünün olmazsa olmaz parçalarından biri olacağını düşünüyorum. Çün-kü bizim burada ürettiğimiz bilgiyi toplumla paylaşmamızın yöntemlerinden birisi de kendi

bünyemizden girişimciler çıkarmak. Bu bilgiyi toplumun yararına kullanan şirketlerin kurulması lazım. Öğrencilerimizin bu konuda öne çıkmasını istiyorum.

Teknoloji ve inovasyon dediğimiz zaman Türkiye’deki

Üniver-siteleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Üniversitelerimizin misyonu; bilimin geldiği son noktayı kavrayıp, onu daha ileriye taşımak olmalı-dır. Üniversiteler bulabildikleri kaynakları araştır-ma merkezlerine ve laboratuvarlara aktararaştır-malı. Biz İstinye Üniversitesi olarak bu süreçlere başladık. Nitelikli anlaşmalar ile vizyonumuzu genişletiyo-ruz. Üniversitelerin fildişi kulesine çekilmiş, etraf-tan kendini soyutlamış bir konumda yer alması kabul edilemez. Biz bu konuda özel sektörle ve ka-muyla sağlam ilişkiler kuruyoruz.

9

www.istinye.edu.tr

"İstinye Üniversitesi’nin Vizyonu;

21. Yüzyılın Türkiye’sini Kuracak Bilgiyi

Üretmek ve Bu Bilgiye Sahip

Bireyleri Yetiştirmektir"

Üniversitemizde, uzay üssünü andıran araştırma

merkezlerimiz ve derslikten fazla laboratuvarımız var.

Üniversitemizin bu konudaki en önemli özelliklerinden

biri de öğrencilerimizin yüksek maliyetli projelere dahil

olabilmesi ve milyon dolarlık makineleri kullanma

şanslarının bulunması.

Üniversitelerin fildişi kulesine çekilmiş, etraftan kendini

soyutlamış bir konumda yer alması kabul edilemez.

Çünkü bizim burada ürettiğimiz bilgiyi toplumla

paylaşmamızın yöntemlerinden birisi de kendi

bünyemizden girişimciler çıkarmak.

Bütün bölüm ve programlarımızda dünya çapında,

dünya bilimine katkı yapma potansiyeli olan hocaları

seçmeye gayret ediyoruz.

Prof. Dr. Melih BULU

İstinye Üniversitesi Rektörü

8

Kurucu Rektörümüz Prof. Dr. Melih BULU; İstinye Üniversitesinin iklimini,

hedeflerini ve farklılıklarını anlattı.

// 2018

Kurucu Rektör olduğunuz İstinye Üniversitesini diğer

üniversi-telerden nasıl ayrıştırıyorsunuz?

İstinye Üniversitesi kurulurken; Mütevelli Heyeti Başkanımız Sayın Muharrem Usta’nın, 21. Yüzyılın Türkiye’sini kuracak bilgiyi üretmek ve bu bilgiye sahip bireyleri yetiştirmek gibi bir vizyonu vardı. Kurduğumuz araştırma merkezlerine ve akademik kadrolarımızın niteliğine bakıldığında, henüz yeni kurulmuş bir üniversite olmamıza rağmen hızla iler-lediğimizi görüyoruz. İstinye Üniversitesini farklı kılan bir başka konu ise; çok konuşulan ama uygu-lanamayan, eleştirel düşünceye imkan sağlaması. İn-sanların fikirlerini serbestçe söyleyebilmesi, İstinye Üniversitesinin olmazsa olmazıdır. Çünkü eleştirel düşüncenin olmadığı yerde gelişim olmuyor.

İstinye Üniversitenin iddialı bir vizyonu ve çok kısa sürede

gel-diği başarılı bir nokta var. İstinye Üniversitesi arkasındaki

MLP-CARE grubuyla beraber sağlıkta öne çıkıyor. Tıp Fakültesi çok

önemli, büyük bir itici güç. Ama üniversitemizin tüm fakülte

kadrolarına yatırım yaptığını biliyoruz. Bu konuda ne dersiniz?

Nasıl bir kadro kuruluyor İstinye Üniversitesinde?

Bizim dünyayla rekabet edecek insanlar yetiştirmek amacımız olduğu için, akademik kadromuzun da dünya çapında olması gerekiyor. Bütün bölüm ve programlarımızda dünya çapında, dünya bilimine katkı yapma potansiyeli olan hocaları seçmeye gayret ediyoruz. Hocalarımızın öğrencilerine standart eğiti-mi vermelerinin yanı sıra, araştırma sorumlulukları

(6)

Son olarak çok vurguladığımız ''İstinyeli'' nedir.

İstinyeli nasıl olunur?

Kurucumuz Muharrem Usta’nın önderliğinde hazır-lanan İstinyeli Manifestosu’nu kendimize referans alabiliriz. Örneğin ''İstinyeli liderdir'' diye başlıyor manifesto. Biz bu hedefte liderlik araştırma merke-zimizi kuruyoruz. Sadece liderlik de değil, takım

ça-lışması da bizim için çok önemli. İnsanlar bir araya gelip, beraber çalışabilmeli. Bir diğer önem verdi-ğimiz husus ise rekabet. Günümüz dünyasında her alanda çok sıkı bir rekabet var. ''Biz bu yarışta yokuz''

deme şansımız yok. Aynı zamanda İstinyeli sporcu-dur. Spor; biraz önce anlattığım liderlik, takım çalış-ması, rekabet gibi konuları içerisinde toplayan ve uygulanmasına imkan veren bir alan. İnsanın spor yaparken kazandığı özellikler iş dünyasına da yan-sıyor. Yerleşkelerimize en üst düzey spor alanlarını yapmak üzere planlarımızı yaptık. Spor takımlarımı-zı kurduk. Türkiye, İstinye Üniversitesinden çıkan sporculara da hazır olsun.

Bu dergiyi okuyacak gençlere bir mesajınız var mı?

Gençlere birçok şey söylemek mümkün. Ancak tek bir mesaja indirmek gerekirse; ''Kendinize güvenin'' derim. Bunun sonucunda kendi hayatınıza dair ka-rarları kendiniz verin. Mutlaka danışın, okuyun. Ama son kararı kendiniz verin. Başkasının sizin için tasarladığı hayatları yaşayıp, pişman olmayın.

10

Yerleşkelerimize en üst düzey spor alanlarını yapmak

üzere planlarımızı yaptık. Spor takımlarımızı kurduk.

Türkiye, İstinye Üniversitesinden çıkan sporculara da

hazır olsun.

Üniversitemiz güçlü akademik kadrosu ve ürün geliştirmeye odaklanan araştırma

ve geliştirme misyonuyla Türkiye’nin lider eğitim kurumlarından biri olma hedefi

doğrultusunda büyümeye devam ediyor.

İNGİLİZCE PROGRAMLAR

Küresel dünyada lider olabilmenin temel unsurlarından biri olan İngilizce eğitim, İstinye Üniversitesinde uluslararası iş birlikleri ile harmanlanarak uygulanıyor. Tıp ve Eczacılık fakültelerinde İngilizce Programların yanı sıra Mimarlık, Psikoloji bölümleri Türkçe ve İngilizce programlarla; Sosyoloji, Uluslararası İlişkiler ve Ticaret, İşletme, Ekonomi, Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümleri İngilizce programlarla eğitim verecek.

MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ BÜYÜYOR

“Yaratıcı ve üreten mühendislik” mottosuyla yapılandırılan İstinye Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, tamamı İngilizce programla eğitim verecek olan bölümleriyle büyüyor. Bilgisayar Mühendisliği, Elektrik Elektronik Mühendisliği, Endüstri ve Sistem Mühendisliği, İnşaat Mühendisliği, Makine Mühendisliği bölümleri 2018-2019 eğitim öğretim döneminde ilk öğrencilerini alacak.

İNGİLİZ DİLİ VE EDEBİYATI

Fen Edebiyat Fakültesi bünyesinde açılan İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü kültürlerarası çalışmalarla öne çıkacak, alanında uzmanlaşacak bireyler yetiştirerek profesyonel hayata kazandırmayı hedefliyor.

GASTRONOMİ VE MUTFAK SANATLARI

Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi bünyesinde eğitim verecek olan Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü yeme-içme alanında tasarım odaklı anlayışıyla fark yaratacak bireyler yetiştirmeyi amaçlıyor. İstinye Üniversitesinin Matbah, Beslenme ve Diyetetik laboratuvarı gibi altyapısından da faydalanacak olan Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü, uluslararası başarılara imza atacak gastronomlar yetiştirmeyi hedefliyor.

İSTİNYE’DE İLETİŞİM

İİSB Fakültesi bünyesinde iletişimin temel alanlarında eğitim verecek bölümler açılıyor. Yeni bölümlerde alanında dünya çapında başarılı çalışmaları ile öne çıkan güçlü akademisyenler ve sektör tecrübeli akademisyenler görev alıyor. Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü sektörle yakın iş birliği içinde program yapısıyla; Yeni Medya bölümü günümüzün teknolojilerini iletişime uyarlayan programıyla; Sinema, Televizyon ve Radyo Bölümü medyanın önemli bileşenlerinden olan üç kitle iletişim aracının çalışma prensiplerini ve bu araçların dahil olduğu iletişim evrenini, öğrencilerimize hem teknik hem de düşünsel olarak aktararak, medya profesyonelleri yetiştirmek üzere kapılarını öğrencilere açıyor.

İstinye Üniversitesi

İngilizce Bölümleriyle Büyüyor

(7)

İstinyeli, kendini geliştirmek için her alanda, mümkünse her konuda en iyilerle rekabet eder. Rekabet edebilmenin temel kuralının, bilime inanma, araştırma, çok çalışma ve pes etmemekten geçtiğini özümser. İstinyeli’nin amacı; evrensel düzeyde rekabet edebilmenin tüm

şartlarına sahip olabilmektir.

i S T i N Y E L i

REKABETÇiDiR

ÇALIŞKANDIR

İstinyeli, üretmeden tüketilmeyeceğini, çalışmadan kazanılmayacağını bilir. Bunun için disiplinli bir çalışma alışkanlığı vardır. Hedeflerine ulaşmak için planlı ve istikrarlı bir şekilde çalışır.

i S T i N Y E L i

EVRENSEL ETiK

DEĞERLERLE

YAŞAR

İstinyeli, yaşadığı coğrafyanın ahlak değerlerini özümser. Dünyada başka ahlak değerlerinin olduğunun da bilincindedir. İnsanlığın genel kabul görmüş etik değerlerini bilir ve bu değerlerle yaşamaya özen gösterir.

i S T i N Y E L i

LiDERDiR

İstinyeli, topluma yön verenlerin liderler olduğunu bilir. Ve o çok iyi bilir ki; şirketlere, sivil toplum kuruluşlarına, spor kulüplerine, üniversitelere, sosyal ve siyasal hayata, kısaca toplumun geleceğine liderler yön verir. İstinyeli, eğitim hayatında lider olabilmek için

devamlı kendini keşfetmeye çalışır.

i S T i N Y E L i

İstinyeli, bilimsel yoldan gitmeden, günümüz dünyasında var olamayacağını bilir. Gücün, bilimsel bilgilere sahip olmakla yetinmeyip, yenilerinin üretilmesinden geçtiğinin farkındadır. İstinyeli, bir karar vermeden önce, doğru kararı verebilmesi

için gerekli bilgiyi toplar.

BiLGiYE

DEĞER VERiR

i S T i N Y E L i

İstinyeli, bir birey olmanın ötesinde, bütünün parçası olarak başarıya koşar. Takım ruhuyla hareket eden her bir birey; yaratıcılığının, emeğinin, üretkenliğinin bir amaca yönelik organize edilmesi gerektiğini

bilir; buna katkıda bulunur.

TAKIM RUHU

iLE ÇALIŞIR

i S T i N Y E L i

İstinyeli, komşusu açken tok yatmaz. “Benden sonra tufan” demez. Çevreye zarar verecek girişimlerden kaçınır ve

bunu yapmak isteyenleri de engeller.

TOPLUMA KARŞI

SORUMLUDUR

i S T i N Y E L i

İsitinyeli, sorunlarla karşılaştığında aklını kullanır. Konuyu farklı açılardan verileri toplayarak değerlendirir; orta ve uzun vadeyi göz önünde bulundurur,

planlar yapar ve kararlar alır.

AKILCIDIR

VE STRATEJiK

DÜŞÜNÜR

i S T i N Y E L i

Spora yalnızca bir oyun ya da eğlenme aracı veya boş zaman faaliyeti olarak bakan yerleşik kültürün aksine, İstinyeli “sporun yalnızca spor olmadığının” farkındadır. Bilir ki spor, kişinin sosyal, paylaşımcı, üretken, katılımcı, girişimci,

yaratıcı ve cesur olmasını sağlar.

SPORCUDUR

i S T i N Y E L i

BiR

KÜLTÜRDÜR

İstinyeli, kültürün bileşenlerini çok iyi bilir ve günlük yaşayışında güzel örneklerini yaşamak ve yaymaktan mutlu olur. O, her gün kendini biraz daha

keşfetmenin keyfini yaşar.

(8)

Dünyanın ilk ‘‘Çocuk Sokağı'' Tez konusu oldu

Sağlık Yönetimi Bölümü Akademisyenlerimiz

11. Sağlık ve Hastane İdaresi Kongresine Katıldılar

Üniversiteden Haberler Üniversiteden Haberler

54. Kütüphane Haftasını

"İstinyeli-Yazar

Buluşması" ile kutladık

Dünyaca ünlü nörolog ve beslenme uzmanı

Dr. Natasha Campell McBride’ı üniversitemizde ağırladık

İstinye Üniversitesi SHMYO Çocuk Gelişimi Programı

Öğretim Görevlisi Bahar YAZGAN, dünyada bir ilk olan ve Esenler Belediyesi tarafından hayata geçirilen “Çocuk Sokağı” projesiyle ilgili "İstanbul İlinde Çocuk Dostu Kent İçin Mekân, Çevre, Tasarım, Gelişim Eksenli Bir Proje: Esenler Çocuk Sokağı Örneğinin İncelenmesi” isimli bir tez hazırladı.

Sonuçlarının Esenler Şehir ve Düşünce Merkezi'nin web sitesinde halkla paylaşılacağı tez; Çocuk Sokağını kulla-nan 4-5 yaş okul öncesi eğitim alan çocuklar ve annele-rinin projeden memnuniyetlerini araştırmak ve onların önerilerini ortaya çıkarmayı amaçlıyor. Projenin yaşana-bilir kentler için önemine vurgu yapan Bahar YAZGAN, Esenler Çocuk Sokağının 24 saat trafiğe kapalı olduğunu ve anne babaların güvenlik kaygısını azaltabilecek sonuç-lar ortaya çıkarabileceğini belirtti.

İstinye Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Sağ-lık Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hacer ÖZGEN NAR-CI, Dr. Öğr. Üyesi Gülhan KALMUK ve Arş. Gör. Osman ÖZKAN Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Gümüşhane Üniversitesi’nin or-tak olarak organize ettiği 11. Sağlık ve Hastane İdaresi Kongresi’ne 4 adet bildiri ile katıldılar.

''Türkiye Sağlık Sektöründe Eksik Sigorta Sorunu'' adlı ortak bir bildiri ile kongreye katılım gösteren Sağlık Yönetimi Bölümü Baş-kanı Prof. Dr. Hacer ÖZGEN NARCI, Sağlık Ekonomisi Araştırma-ları temalı panele de başkanlık yaptı. Dr. Öğr. Üyesi Gülhan KAL-MUK ise ‘Özel Hastanelerde Yenilikçilik Ve Performans İlişkisinde Girişimciliğin Ara Değişken Etkisi’ ve ‘Erişkin Yoğun Bakımda Çalışan Hemşire Ve Hekimlerin Hasta Yakınlarıyla İletişim Beceri Düzeylerinin Belirlenmesi’ adlı ortak bildirilerin sunumunu yaptı. Arş. Gör. Osman ÖZKAN ‘Sağlık Yönetimi Bölümü Öğrencilerinin Mesleki Dernekler Hakkındaki Bilgi ve Farkındalıklarının Ölçül-mesi; Ankara ve Kırıkkale İli Örneği’ adlı bir sunum gerçekleştirdi.

İstinye Üniversitesi Kütüphanesi tarafından 54. Kütüphane Hafta-sı kapsamında düzenlenen ‘İstinyeli-Yazar BuluşmaHafta-sı’ adlı etkin-lik, 28 Mart Çarşamba günü İstinye Üniversitesi Fen-Edebiyat Fa-kültesi öğretim üyesi, yazar ve şair Ali URAL’ın katılımıyla İstinye Üniversitesi Topkapı Kampüsü’nde gerçekleşti. İstinye Üniversi-tesi'nin gelenekselleştirmeyi planladığı etkinlikte; şiir ve müzik dinletisinin yanı sıra kütüphane dostları ödülleri verildi.

Etkinlikte, ‘Engelsiz İstinye Projesi’ kapsamında özel gereksi-nimleri olan akademisyenlerin ve öğrencilerin bilgi ihtiyaçları-nı karşılamak üzere planlanan, Engelsiz Kütüphane’nin hizmete açılacağı duyuruldu. Son teknoloji ürünü cihazlarla donatılacak kütüphane, bilgiye ulaşmada en dezavantajlı grup olan görme en-gellilerin hassasiyetlerine göre planlanacak. Engelsiz Kütüphane çalışmaları kapsamında; kitapseverler ve gönüllü öğrenciler, en-gelli vatandaşlar için kitap seslendirecek.

1.GAPS Günleri etkinliği kapsamında gerçekleşen 2.GAPS Buluşması, ünlü nöro-log ve beslenme uzmanı Dr. Natasha Campell McBride’ın katılımıyla 18 Nisan Çarşamba günü İstinye Üniversitesi Topkapı Kampüsü’nde gerçekleşti.

GAPS tedavisinin isim annesi olan Dr. Natasha Campell McBride’ın konukların sorularını cevaplamasıyla başlayan buluşma, GAPS tedavisi hakkında verilen bilgiyle devam etti. GAPS tedavisinin sağlıklı bağırsak florasına yaptığı katkı-yı anlatan Dr. Natasha Campell McBride,“Sütanneliği eskiden meslekti, bunun yeniden geri getirilmesi gerekiyor. Çünkü çocuklarına süt veremeyen problemli anneler olabilir. Anneler, sosyal medyayı devreye sokarak birbirleriyle iletişim kurmalı ve sütanneliğini başlatmalılar.” sözleriyle annelere tavsiyelerde bulundu. Türkiye’de en geniş kapsamlı analiz yapılan ilk ve tek Mikrobiyota laboratuvarı olan İstinye Üniversitesi Mikrobiyota Tahlil Laboratuvarını ziyaret eden Dr. Na-tasha Campell McBride, buluşmanın ikinci oturumunda tıp doktorlarının GAPS tedavisi hakkındaki sorularını yanıtladı.

15

14

(9)

www.istinye.edu.tr

173 tıp öğrencisi İstinye Üniversitesi ev sahipliğinde

gerçekleştirilen toplantıda bir araya geldi.

İstinye Üniversitesi Güvenlik ve Savunma Stratejileri

Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin (GÜVSAM) açılışı eski

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün katılımıyla gerçekleşti

Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyemiz Doç. Dr. Aylin ÜNVER NOİ, yeni kitabını tanıttı.

İstinye Üniversitesi’ne

YÖK’ten ‘Engelsiz

Üniversite’ ödülü

Türk Tıp Öğrencileri Birliği üyesi 13 üniversiteden, 173 tıp öğrencisi İstinye Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıda bir araya geldi. Tıp öğrencilerinin sorunları-nın tartışıldığı etkinlikte, öğrencile-rin teorik bilginin yanı sıra araştırma ve projelerle desteklenmesi gerektiği vurgulandı.

Tıp öğrencilerini sosyal ve bilimsel açıdan desteklemeyi amaçlayan Türk Tıp Öğrencileri Birliği Birinci Bölge toplantısı İstinye Üniversitesi'nde gerçekleştirildi. 2 gün süren likte, yıl içerisinde yapılacak etkin-likler ve sosyal sorumluluk projeleri masaya yatırıldı. Türk Tıp Öğrenci-leri Birliği'nin 66 yıllık bir sivil top-lum kuruluşu olduğuna dikkat çeken İSÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erdal Karaöz, "Birlik, 1952 yılında kuruldu. Hem sosyal hem bilimsel iki temel amacı olan bir öğrenci birliği ve her-hangi bir kar amacı gütmüyor" dedi.

İstinye Üniversitesi bünyesinde kurulan Güvenlik ve Sa-vunma Stratejileri Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin (GÜVSAM) açılışı, Türksat Yönetim Kurulu Başkanı ve eski Milli Savunma Bakanı Vecdi GÖNÜL'ün katılımıyla 11 Nisan Çarşamba günü İstinye Üniversitesi Topkapı Kampüsünde gerçekleşti.

Açılışta 'Türkiye'nin Yerli ve Milli Savunma Sanayi'’ baş-lıklı bir konuşma gerçekleştiren Vecdi GÖNÜL, en ge-lişmiş teknolojinin savunma sanayiinde uygulandığını söyledi. Türkiye’nin yetişmiş personeliyle savunma sa-nayinde beklenenin çok üstünde bir konuma gelişini de-taylarıyla anlatan Vecdi GÖNÜL, üretilen son teknoloji araçlarla birlikte Türkiye’nin savunma sanayisinde sayılı ülkeler arasına girdiğinin altını çizdi.

GÜVSAM’ın açılışında konuşan İstinye Üniversitesi

Rektörü Prof. Dr. Melih BULU, merkezin amacının Tür-kiye'nin içinde bulunduğu güvenlik problemlerini analiz etmek ve zayıf bulduğu noktalarda projeler üretmek ol-duğunu belirterek, yeni teknolojilerin farkına varılması-nın ve etkili kullanılmasını önemine vurgu yaptı. Merke-zi açmanın mutluluğu yaşadıklarını söyleyen GÜVSAM Başkanı ve İstinye Üniversitesi Siyaset Bilimi Ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi İsmail SAFİ, "Çevre güvenliği, tohum güvenliği, genetik güvenliği, şehir güvenliği, göç güvenliği konularıyla ilgili bizim üniversitemiz çalışmalar yapacak. Bugünkü konferansta, bizim için ilk ve önemli bir çalışma oldu’’ sözleriyle mer-kezin çalışma alanları hakkında bilgi verdi.

İstinye Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aylin ÜNVER NOİ, editörlüğünü yaptığı "Turkey and Transatlan-tic Relations" adlı kitabını SETA Vakfı tarafından düzenlenen panelde tanıttı.

Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren Doç Dr. Aylin ÜN-VER NOİ, Basına yaptığı bilgilendirmede kitap için yaptık-ları çalışmalarda transatlantik ilişkilerde yaşanmakta olan çok fazla kriz bulduklarını belirtti. Doç. Dr. Aylin ÜNVER NOİ, ''Küreselleşmiş dünyada tek başına hareket etmek mümkün değil. Dolayısıyla zaman zaman çok taraflı politi-kalarında savunulması gerektiği ve tek tarafa bağlı politika

üretmenin de olumlu sonuçlara varamayacağı kanısında-yım. Zaten kitabın birçok bölümünde de benzer sonuçların çıktığını görebilirsiniz.'' sözleriyle uluslararası ortaklıklar kurmanın önemine vurgu yaptı.

Engelli öğrencilerin üniversite hayatında karşılaştıkları zorlukla-rı azaltmak adına, Ezgi’nin Kütüphanesi’nden özel olarak hazırla-nan asansörlere kadar birçok ortam hazırlayan İstinye Üniversitesi Yükseköğretim Kurulu tarafından ‘Mekanda Erişim’ kategorisinde “Engelsiz Üniversite” ödülüne layık görüldü.

17

16

// 2018

(10)

19

İlk defa Roma Senatosu seçimlerinde adayların saf ve temiz oluşunu simgelemek için kullanılan beyaz önlük, 1800’lü yılların sonlarına doğru doktorların sembolü haline geldi. Umudun ve şifanın rengi olarak görülen beyaz önlük, günümüzde sağlık çalışanlarının temizlik ve anlam açısından tercih ettikleri üniforma durumun-da. Beyaz önlüklerin alpaka kumaştan dikilmesi ve be-dene uygun seçilmesi ise önem verilen bir detaydır.

Sağlık Bilimleri Fakültesi Önlük Giyme Töreninde konuşan Üniversitemizin Mü-tevelli Heyeti Başkanı Muharrem USTA, yaşanılan her zorluğun kendini keşfetme yolunda insanlara büyük fırsatlar sunduğu-nu söyleyerek, İstinye Üniversitesi’nin ''Keş-fet Kendini'' sloganına vurgu yaptı. Tüm önlük giyme törenlerine katılım gösteren Rektörümüz Prof. Dr. Melih BULU, İstinye Üniversitesinin özgür ve öğrenci odaklı öğ-retim yöntemleri, sağlık alanındaki geniş imkanları ve üniversite bünyesinde bilim-sel gelişmelere yapılan katkılar konusunda bilgilendirmelerde bulundu. Öğrencilere mesleki başarının yanında etik değerlere sahip, iyi insanlar olarak hayata atılmaları-nı öğütleyen Prof. Dr. Melih BULU, İstinye Üniversitesinin çok iyi öğrenciler yetiştire-ceğinden emin olduğunu söyledi. Mesleki tecrübelerin ilk ağızdan anlatıldığı önlük giyme törenlerimizde, fakültelerine birinci-likle giren öğrencilerimiz de birer konuşma gerçekleştirdi.

Her biri günün anlam ve önemine uygun olarak organize edilmiş be-yaz önlük giyme törenlerimizde, öğrencilerimizin ailelerini ve sek-törde kendi alanında önemli mevkilere gelmiş uzmanları ağırladık. Rektörümüz Prof. Dr. Melih BULU’nun ve akademisyenlerimizin üni-versitemizin vizyonunu ve misyonunu öğrencilerimize hatırlattığı tö-renlerde; Öğrencilerin önlüklerini giymesinin ardından, MYO Aşçılık Programı öğrencileri ve öğretim üyeleri tarafından hazırlanan ikram-lar konukikram-lara servis edildi.

MESLEĞE iLK ADIMLARIMIZ

ÖNLÜK GiYME TÖRENLERi

İstinye Üniversitesi Eczalık Fakültesi,

Tıp Fakültesi ve Sağlık Bilimleri

Fakültesi öğrencileri mesleğe ilk adım

niteliği taşıyan beyaz önlüklerini,

Topkapı kampüsümüzde

gerçekleştirilen törenlerle giydi.

18

Mütevelli Heyeti Başkanımız Muharrem USTA, Sağlık Bilimleri

Fakültesi'ne dereceyle giren SBF öğrencilerine önlüklerini giydirdi.

Tıp Fakültesi Önlük Giyme Töreni

Eczacılık Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Abdullah OLGUN,

Eczacılık Fakültesi 1. sınıf öğrencilerine önlüklerini giydiriyor.

(11)

21

20

TÜRKİYE’NİN GENİŞ

KAPSAMLI UYGULAMALARLA

HİZMET VERECEK İLK

MİKROBİYOTA TAHLİL

LABORATUVARINI AÇTIK

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan üniver-sitemizin Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Vekili ve Moleküler Kanser Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Engin ULUKAYA, “Bu teknolojiyle mikrobiyota analizi yapacağız. Ülkemizin mikrobiyota profilini çıkartmayı düşünüyoruz. Ülkemizdeki insanların nasıl bir bakteri florasına sahip olduğunu inceleye-ceğiz ve bunları uzun vadede ülkemizin sık görülen hastalıklarıyla ilişkilendireceğiz.'' sözleriyle labora-tuvarın uzun vadede sağlayacağı yararların önemi-ne dikkat çekti.

Prof. Dr. Engin ULUKAYA’nın ardından konuşma-sına başlayan rektörümüz Prof. Dr. Melih BULU, ''Biz açtığımız laboratuvarlarla, dünya çapında üretim yapabilir miyiz sorusunun cevabını arıyoruz'' sözle-riyle üniversitemizin yatırım vizyonuna dikkat çekti.

İstinye Üniversitesi Tıbbi Mikro Biyoloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim üyesi Filiz SAĞLAM’ın konuşma-sıyla devam eden sempozyumda, mikrobiyotanın insan vücudunda etki ettiği yaşamsal fonksiyonlar değerlendirildi. Mikrobiyotanın özellikle sindirimde çok büyük bir önemi olduğunu dile getiren Dr. Öğ-retim Üyesi Filiz SAĞLAM, ''Vücudumuz bazı bak-terileri sindiremiyor. Rafine gıdaların tüketimiyle mikrobiyotamız değişti ve eski fonksiyonlarını ya-pamaz hale geldi.'' Sözleriyle yeme alışkanlıklarının önemini hatırlattı.

‘‘1. Mikrobiyota Günleri'' Sempozyumu’na konuş-macı olarak katılan Probiyotik Prebiyotik Derneği İkinci Başkanı ve Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan ALAGÖZLÜ, Bağırsak mikrobiyotasının tüm mikrobiyotanın yüzde 95’ini oluşturduğunu söyledi. Prof. Dr. Alagözlü, “Bağırsak bakterileri sağlığımızın bir göstergesi. Bağırsak sağlığı birçok hastalıklarla ilişkili bulunmuş ve yapılan çalışmalarda, şeker has-talığı, huzursuz bağırsak sendromu, iltihaplı bağır-sak hastalıkları, obezite, depresyon alerji, astım gibi birçok hastalıklarla ilişkili bulunduğu kanıtlanmış”

sözleriyle, İstinye Üniversitesi’nde açılan Mikrobi-yota Tahlil Laboratuvarının çığır açacağını belirtti. Prof. Dr. Hakan ALAGÖZLÜ, “En üst düzey yöntem olduğu için bağırsağımızdaki bakterilerin hepsini analiz ediyor. Birçok kronik hastalığın belki de ne-deni bulunabilecek.'' Sözleriyle laboratuvarın sağlık alanına getireceği yeniliklerin önemine dikkat çekti. İstinye Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erdal KARAÖZ ise Türkiye’de hemen hemen hiç ya-pılmayan ve daha çok dışa bağımlı olunan testleri Türkiye’de yapmayı amaçladıklarını ve bu bağlam-da tıbbın ve yaşam bilimlerinin önemli alanı olan mikrobiyota konusunda ilk gerçek laboratuvarı İs-tinye Üniversitesi’nin bünyesinde kurguladıkları-nı söyledi. Prof. Dr. Erdal KARAÖZ, “Başta kanser

olmak üzere, obezite, diyabet gibi birçok hastalığın bağırsaklarımızda bulunan milyarlarca bakteriyle bir ilişkisi olduğu bilim insanları tarafından ortaya kondu. Biz bu laboratuarda Türkiye’deki hekimleri-mize gaitadan (dışkı) elde edeceğimiz sonuçları su-narak hastalıkları daha doğru tedavi etmeleri nok-tasında yardımcı olmaya çalışacağız. Bu laboratuarı çok önemsiyoruz. Türk insanlarına ve Türk sağlık sistemine büyük katkılar sağlayacaktır” sözleriyle, laboratuvarın önemini dile getirdi.

Türkiye’de en geniş kapsamlı uygulamalarla hizmet verecek ilk Mikrobiyota Tahlil

Laboratuvarı, İstinye Üniversitesi Topkapı kampüsünde açıldı. Açılış kapsamında

düzenlenen ''1. Mikrobiyota Günleri'' sempozyumunda 3 oturumda; probiyotik,

(12)

23

22

BiLGiSAYARLARLA iNSANLAR

NASIL ANLAŞIYOR?

cerrahisi sırasında, hastalarda beyindeki odağın neresi olduğunu tespit ediyor ve burası “duyularla ya da ha-reketle ilgili bir merkez midir?” sorusuna yanıt arıyoruz. Çünkü hastanın hiçbir ilaca cevap vermemesi durumun-da; cerrahi olarak korteks bölgesini çıkarmanız gerekir ki, mevcut sorun ve nöbetler artık tekrarlamasın. Ama bu bölge, “el” gibi işlevsel bir bölgeyle ilgiliyse sorun oluş-turuyor. Biz klasik yöntemlerin aksine “elektriksel uyarı vermeden, pasif hareketler yaptırarak o bölgeden kay-dettiğimiz elektriksel aktivitelerle sonuç alabilir miyiz?” sorusuna yanıt arıyoruz.

"Yapay zekanın, doktora yardımcı asistan olarak çalış-ması olumlu bir etmen olarak değerlendirilebilir mi?" Sırtını bilime dayayan tıp teknolojisi hızla ilerliyor. Dola-yısıyla hastalıkların teşhisi ve tedavisinde kullanılmaya başlayan yapay zeka tüm dikkati üzerinde topluyor. Ka-nıta dayalı tıp kavramı kabul edildiğinden beri, eskisi gibi tecrübeye dayalı bir pratik yapılmıyor. Ancak özel durum-larda, hastaya göre yöntemler üzerinde oynanabiliyor. Bu noktada; yapay zekanın, doktora yardımcı asistan olarak çalışması olumlu bir etmen olarak değerlendirilebilir. "Yapay zeka ortaya çıktıktan sonra işlerin insan kontro-lünden tamamen çıkacağı korkusu hakim."

Bazı Tıp çevrelerinde, yapay zeka ortaya çıktıktan son-ra işlerin insan kontrolünden tamamen çıkacağı korkusu hakim. Ancak eskiden kağıt ve kalem ile halledilen işlem-lerin artık hesap makinesi vasıtasıyla yapılmasından çok farkı olmadığını düşünen insanların sayısı da azımsan-mayacak kadar çok. Yapay zeka konusunun korkulması gereken bir gelişme olup olmadığı günümüzün en büyük tartışma konusu.

Beyin bilgisayar ara yüzü denildiğinde; bir beynin nasıl çalıştığını anlamaya çalışan bir insanla, bir makinenin var olduğu bir çalışma alanından bahsediliyor. Son yapılan çalışmalarda, beynin çalışma şeklini değiştirmeye odaklı makineler ve yardımcı doğru akım uyarı sistemleri kulla-nılıyor.

İstinye Üniversitesi Laboratuvarlarında yapılan çalış-malarda da beynin çalışma şeklini değiştirmeye odaklı donanım mevcut. Prensip olarak iki yöntem de aynı kapı-ya çıkıyor. Bu noktada üniversitemizin gerçekleştirmeyi istediği hedef; beynin çalışmasını değiştirmeye çalışan makinelerle, onlara yardımcı olacak doğru akım uyarı sis-temlerini örtüştürmek.

"Vücudun ve beynin çalışma sisteminde bilinmeyen noktaları buluyoruz."

Nörolojik Bilimler Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde yap-tığımız çalışmaların; hizmet, araştırma-geliştirme ve eğitim

üzerinde geliştiğini ifade edebilirim. Sinir sistemimizin vü-cudumuzun her yerine yayılmış olması nedeniyle, ağırlıklı

olarak elektro-fizyoloji çalışıyoruz. Sinir dokularına ve si-nir liflerine uyarılar veriyor ve kayıtlarını alıyoruz. Böy-lece vücudun ve beynin çalışma sisteminde bilinme-yen noktaları buluyoruz. Sağlık hizmeti üretiyor ve

hastalarımızın onayını alarak, araştırma çalışmaları yapıyoruz. Buna ek olarak, lisans ve yüksek lisans çapında eğitim faaliyetleri sürdürüyoruz.

Önü-müzdeki dönemlerde doktora eğitimleri de başlayacak. Bu gelişmeyle birlikte tamamen

yeni bilimsel bilgiler üniversite bünyesinde geliştirilir ve öğretilir hale gelecek.

"Biz klasik yöntemlerin aksine “elekt-riksel uyarı vermeden, pasif hareketler

yaptırarak o bölgeden kaydettiğimiz elektriksel aktivitelerle sonuç alabilir

miyiz?” sorusuna yanıt arıyoruz." Nörolojik Bilimler Araştırma ve Uygu-lama Merkezi’mizde öne çıkan çalışma-larınızdan bahsedecek olursak; Epilepsi

23

22

Tıp Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Sacit

KARAMÜRSEL; nörofizyoloji alanında yapılan

araştırmaların insan beynini nasıl anladığını,

teknolojinin akıllanmasında nasıl bir noktada yer

aldığını ve İstinye Üniversitesi Nörolojik Bilimler

Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin bu bağlamda

yaptığı çalışmaları anlattı.

Nörobilimin geleceğimizi şekillendirmesiyle,

cihazların düşüncelerimizi anlayacağı

(13)

25

24

www.istinye.edu.tr

Üniversitemiz; Prof. Dr. Fabio Babiloni ve Roma La Sapienza üniversitesi ile Beyin-Bilgisayar ara yüzleri geliştirme, online dikkat ve zihinsel performans ölçümleri konularında ortak projeler geliştirmeyi amaçlıyor. Laboratuvar düzeyinde yapılan çalışmaları üniversiteler arası bir protokol imzalayarak devam ettirilmesi amaçlanan bu ortak projelerle; Avrupa Birliği araştırma kaynaklarından daha fazla yararlanırken, öğrencilerin ve akademisyenlerin karşılıklı olarak bilimsel araştırma iş birliği yapabilecekleri bir zemin oluşturulacak. Prof. Dr. Fabio Babiloni; Beyin-bilgisayar arayüzü, nöromarketing ve nöroestetik gibi geleceğin bilimi sayılabilecek ağırlıklı konular hakkında üniversitemizde bir konferans verdi. Prof. Dr. Fabio Babiloni misafir öğretim üyesi olarak da üniversitemizi ziyaret edecek.

Bilgi ve Beceri bir arada

İyi hekim olmanın iki basamağı vardır; 1-Yeterli bilgi sahibi olmak 2-Gerekli becerilere sahip olmak

Kitaplardan ve hocalarımızdan aldığımız bilgiler ile teoride iyi bir hekim olunabileceği varsayılabilir. Ancak hekimlikte sadece bilmek yetmez, farklı konulardaki bilgileri birlikte değerlendirebilmek, değişime adapte olabilmek ve bildiklerini hızlı uygulayabilmek de gereklidir. Günümüz tıp eğitimi, artık öğrencilerin yeni gelişen teknolojilere hâkim olma ve kullanabilmesini de kapsamalıdır. Dünya çapında iyi bir hekimin kendi alanındaki yeni gelişmeleri takip edebilmesi, dünyadaki meslektaşları ile fikir alışverişinde bulunabilmesi için hem bilişim teknolojilerine (bilgisayar tablet internet, vs.) hem de yabancı dile hâkim olması gerekir. Bilimde yabancı dil olarak ise günümüzde İngilizce ön plana çıkmaktadır. Teknolojik gelişmeye ayak uydurma ve iyi bir yabancı dil, iyi hekim olabilmek ve bunu sürdürebilmenin olmazsa olmazıdır.

Entegre Eğitim Sistemi

İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesinde, yatay ve dikey olarak ilişkilendirilmiş, yapılandırılmış beceri eğitim programı konularını içeren, konuların toplumsal ve sosyal boyutlarını vurgulayan entegre bir sistem uygular. Öğrencinin ilk üç yılda, kliniğe geçmeden önce gerekli olan temel sağlık ve hastalık bilgilerini alması hedeflenir. Hastalar ve kliniklerle temasını sağlamak amacı ile seçmeli ve zorunlu çok sayıda uygulama yapılır. Dördüncü ve beşinci sınıf ise klinik staj ve rotasyonlardan oluşur. Fakültemiz eğitim programı ülkemizde tıp fakültelerine önerilen Çekirdek Eğitim Programı ile uyumludur. Öğrenciler isterlerse araştırma programlarına da katılabilirler. Fakültemizde ERASMUS, TURKMSIC öğrenci değişim programları uygulanır.

Tıp, Teknoloji ve Araştırma

Tıp alanı dünyada olduğu gibi yurdumuzda da en son teknolojik gelişmelerin gecikmeksizin uygulamaya geçtiği alanların başında gelmektedir. Gerek tanı, gerekse tedavi ve tedavinin izlenmesinde sürekli yeni metotlar ortaya

çıkmakta, yeni ve gelişmiş cihazlar laboratuvarlar ve hastanelerde kullanıma girmektedir. Bilimin ürettiği metotları bilmek, cihazları en iyi ve yetkin bir şekilde kullanmak elbette çok önemlidir ancak bundan daha da önemlisi yeni bilgileri üretebilmek, yeni yöntemleri ve cihazları geliştirip kullanıma sunabilmektir.

Bu sebeple araştırma laboratuvarlarının yeterliliği, gücü; laboratuvarları idare eden, araştırmaları gerçekleştiren beyinlerin yaratıcılıkları ve çalışmaları son derece hayatidir. Doktor olacak bireyler yalnızca en ileri bilgileri ve becerileri edinmekle kalmamalı aynı zamanda araştırma ve yeni bilgiler bulma merakını da edinerek mezun olmalıdırlar. Zaten ancak bu şekilde mezuniyet sonrasında da bilgilerini tazelemeleri mümkün olabilir.

İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi doktor adaylarına en son bilgileri en son teknoloji ile aktarırken, onlarda bu merakı da ateşleyip kendi kendine öğrenme, yenilikleri izleme ve yeni bilgileri ortaya çıkartmalarını sağlamaktadır.

Son derece gelişmiş, uluslararası standartlarda araştırma laboratuvarlarıyla geleceğin uygulamalarına yön verecek bilgileri bugünden üretmeye başlamıştır.

Üniversiteyi ve Fakülteyi büyük yapan insanlardır.

Hepsi alanında birer yıldız olan öğretim üyelerimiz ve eğitim kadromuz günümüz ve gelecek tıbbının değişim ve gelişimine kolayca adapte olan ve ona yön verebilen yeterliktedir.

Uluslararası düzeydeki araştırma laboratuvarları, iki adet tam teşekküllü üniversite

hastanesi, otuzu aşkın hastane desteği ve alanında dünyaca tanınan akademik kadrosuyla

geleceğin araştırmacı doktorlarını yetiştiren İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi, Türkçe

programın yanı sıra İngilizce programla da eğitim veriyor.

ISUCAN; beyin ve sinir sistemi işlevleri ve yapılanmasını araştırmak için elektron ve fotonların kullanıldığı bir merkezdir. Merkez; elektriksel ve optik, sinirsel uyarım ve kayıt yöntemleriyle fizyolojik araştırmalar yapmaktadır. Merkezin araştırma ve uygulama alanları arasında; kafatası geçişli elektriksel uyarımın

çeşitli hastalıklarda etkisi, sağlıklılarda ve sporcularda seçilmiş performanslara etkisi

(TES), kalp hızı değişkenliği ve deri direnci ölçümü yöntemleri ile otonom fonksiyon araştırmaları, duyu ve ağrı fizyolojisi, beyin ve sinir sistemi cerrahisi ameliyatları esnasında nöromonitorizasyon, kortikal-subkortikal haritalama, epilepsi cerrahisinde preop-intraop kortikal haritalama,

neurofeedback-biofeedback uygulamaları, uyarılmış potansiyellerin klinik

kullanımı sayılabilir.

25

24

İSÜCAN

(İstinye Üniversitesi Nörolojik

Bilimler Araştırma Uygulama Merkezi)

Araştırmacı Hekimler Yetişiyor

Dünyaca Ünlü Bilim İnsanı Prof. Dr. Fabio Babiloni

Üniversitemizde Seminer Verdi

(14)

27

''Ekonomik ve sosyal anlamda gelişmiş

ülkelerin tümü kalkınmışlık düzeylerine

koşut olarak bilim ve teknoloji

vizyonu-na sahiptir. Bu vizyonu gerçekleştirme

süreçlerinde Araştırma ve Geliştirme

ça-lışmalarını etkin bir araç olarak kullanmış

ve kullanmaktadırlar.''

Ekonomik ve sosyal anlamda gelişmiş ülkelerin tümü kalkınmışlık düzeylerine koşut olarak bilim ve teknoloji vizyonuna sahiptir. Bu vizyonu gerçekleştirme süreç-lerinde Araştırma ve Geliştirme çalışmalarını etkin bir araç olarak kullanmış ve kullanmaktadırlar. Üniversite-ler de bu sürecin önemli lokomotifÜniversite-leridir. İstinye Üni-versitesinin kuruluş felsefesinde de “araştırmacı üni-versite” olmak ana temayı oluşturuyor. Aynı zamanda; üniversitemiz sağlık alanında Türkiye’nin önemli üni-versitelerinden biri olmayı hedefliyor. Bu doğrultuda; MLPCARE grubundan aldığımız destekle, ilk olarak sağ-lık alanında ciddi yatırımlar yaptık. Sağsağ-lık alanında kur-duğumuz AR-GE merkezleriyle, kamusal ve akademik alanda yapılan çalışmalara katkı yapıyoruz. Son

tekno-loji cihazlarla ve alanında uzman kadrolarla kurgu-ladığımız Araş-tırma laboratu-varlarımızdan, öğrencilerimiz de yararlanabiliyor.

NÖROLOJİK BİLİMLER MERKEZİ

''Nörolojik Bilimler Merkezi ; Otistik çocukların

teda-visine katkı yapacak, birçok nörolojik hastalığının tanı ve

tedavi süreçlerine destek verecek bir sistemle donatıldı.''

Prof. Dr. Sacit KARAMÜRSEL başkanlığında kurgu-lanan Nörolojik Bilimler Merkezi; araştırma yaparken, hizmet de üretiyor. Beyin dalgalarının elektriksel sin-yallerle yönetilmesi konusunu çalışan merkez; otistik çocukların tedavisine katkı yapacak, birçok nörolojik hastalığının tanı ve tedavi süreçlerine destek verecek bir sistemle donatıldı.

26

İstinye Üniversitesi 4 tematik alanda faaliyet gösteren araştırma merkezleriyle fark

yaratıyor. Ülkemizin 2023 vizyonu doğrultusunda seçilen tematik alanlarımızı ve

temel amacını sadece araştırma yapmakla sınırlamayan uygulama merkezlerimizi,

Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Erdal KARAÖZ anlattı.

Gelişimin Lokomotifi

AR-GE

Prof. Dr. Erdal Karaöz

(15)

29

28

İSTİNYE ÜNİVERSİTESİ MOLEKÜLER

KANSER ARAŞTIRMA MERKEZİ

''Kanser kök hücresini öldüren bir silah bulduğu

muzda, kanser tamamen tedavi edilecek.''

Kişiye özel kanser tedavisi konusunda çalışan cihaz-larla donatılmış Moleküler Kanser Araştırma Uygulama Merkezi; hem tanıda, hem tedavide süreçlerin nasıl git-tiğini moleküler düzeyde inceleyecek bir sistemle kurgu-landı. Merkezin çalıştığı bir diğer konu; vücut hücrele-rinin birtakım mekanizmalarla kanserleşmediği, aslında kanserlerin bir kısmının vücudumuzda var olan kök hüc-relerinin kanser kök hücresine dönüşmesi neticesinde or-taya çıktığı görüşü. Bir gün kanser kök hücresini öldüren bir silah bulduğumuzda, kanser tamamen tedavi edilecek.

KÖK HÜCRE VE DOKU MÜHENDİSLİĞİ

ARAŞTIRMA UYGULAMA MERKEZİ

''Kök hücre tabanlı hücresel tedaviler, tıbbın çare

bulamadığı hastalıkların tedavisi için bir umut oldu.''

Bir diğer önemli araştırma merkezimiz; Kök Hücre ve Doku Mühendisliği Araştırma Uygulama Merkezi. Kök hücre tabanlı hücresel tedaviler, tıbbın çare bulamadığı hastalıkların tedavisi için bir umut oldu. Kök hücre ko-nusunda 2007’den beri devam eden araştırma geliştirme çalışmalarını İstinye Üniversitesi bünyesinde devam et-tirmeyi amaçlayan merkezde; klinikte kullanılacak yön-temlerin ön çalışmaları yapılarak, patente gidecek araş-tırmalar yapılıyor.

ÜÇ BOYUTLU TIBBİ VE

ENDÜSTRİYEL TASARIM

ARAŞTIRMA UYGULAMA MERKEZİ

''Merkez, üç boyutlu biyoprinting cihazları ile

insan doku ve organlarını laboratuvarda

üretmeyi hedefliyor.''

Üç Boyutlu Tıbbi ve Endüstriyel Tasarım Araştır-ma UygulaAraştır-ma Merkezimiz; üç boyutlu biyoprinting cihazları ile insan doku ve organlarını laboratuvar-da üretmeyi hedefliyor. Türkiye’de üretilmiş ilk üç boyutlu biyoprinting cihazının organizasyon çalış-malarını yapan merkez; radyolojik görüntüleri kul-lanarak kişiye özgü mutantlar üreterek, hekimlere ameliyatlarda rehber olabilmeyi amaçlıyor.

MİKROBİYOTA LABORATUVARI

''Türkiye’nin kapsamlı şekilde hizmet veren ilk

Mikrobiyota Tahlil Laboratuvarını açtık.''

Kısa zaman önce, Türkiye’nin kapsamlı şekilde hizmet veren ilk Mikrobiyota Tahlil Laboratuvarını açtık. Mikrobiyota kavramı ilk defa 1958’de kulla-nılmış. Özellikle son 10 yılda çok gündemde olan

www.istinye.edu.tr

bir konu. Bağırsak sistemimizin sahip olduğu bak-teri florasının geneline mikrobiyota deniliyor. La-boratuvarımızda; hasta dışkı örneklerinden, mikro-biyotadaki bakteriyel çeşitlilik ve disbiyozis varlığı tespit edilebiliyor.

DOKU TİPLENDİRME

LABORATUVARI

''Laboratuvar; Öncelikle bizim 32 grup hasta

nemiz, sonrasında da diğer kamu ve özel sektör

hastanelerine tahlil sonucu veriyor.''

Doku Tipleme Laboratuvarımız çok önem-li. Laboratuvar; Öncelikle bizim 32 grup hasta-nemiz, sonrasında da diğer kamu ve özel sektör hastanelerine tahlil sonucu veriyor. Kemik iliği nakli başta olmak üzere doku ve organ nakli ya-pılmadan önce kişiler arasındaki uyuma bakılır. Bu biyolojik uyumluluk; hücresel düzeyde olur ve hücresel düzeyde doku uyumunu da doku tipleme laboratuvarları yapar.

GENETİK TANI MERKEZİ

''Merkez; Türkiye’de çalışılan tüm testleri

çalışabilme kapasitesine sahip''

Genetik Tanı Merkezi’miz ise; Türkiye’de çalı-şılan tüm testleri çalışabilme kapasitesine sahip. Hem moleküler hem de genetik düzeyde kardiyotip dediğimiz kromozom analizlerinin yapılabildiği La-boratuvar, gelişmiş sekans cihazları ile en ince ay-rıntısına kadar test sonucu verebiliyor.

// 2018

Üç Boyutlu Tıbbi ve Endüstriyel

Tasarım Araştırma Uygulama Merkezi

Kök Hücre Araştırma Merkezi

(16)

bilgisayar bilimleri geliştirdiği algoritma, metot ve araçlarıyla hem donanım kapasitesini çok iyi kul-lanmış, hem de daha hızlı gelişmeye zorlamıştır. Ayrıca artık sadece sayısal değil, analog bilgisayar sistemleri, biyolojiden ilham olan (neuromorphic) bilgisayar sistemleri, yapay zekâ metotları kullandı-ğımız her türlü tüketici, endüstriyel ve tıbbi cihaza entegre olarak kullanılmaktadır. İstinye Üniversite-si bu alanda Türkiye’ye ve insanlığa çok önemli kat-kılarda bulunacak; Akıllı tıbbi cihazlardan biyonik göze kadar onlarca projemizin hazırlığını yapıyoruz ve bir kısmında çok ilerledik.

''Araştırma merkezlerinde yürütülen çalışmaların

şarısı; toplum olarak ekonomik, sosyal ve siyasal

ba-şarılarımızı da belirleyecektir.''

Üniversitelerin fiziksel ve biyolojik bilimlerde sa-hip olduğu entelektüel derinlik, gelecek bilinci ve araştırma merkezlerinde yürütülen çalışmaların başarısı; toplum olarak ekonomik, sosyal ve siyasal başarılarımızı da belirleyecektir. Bundan sonra yapılması gereken, önümüzdeki yüzyılın bilim tek-nolojilerine yönelmek ve vakit kaybetmeden elektronik, bilgisayar, kuantum fiziği, nano, mole-küler biyoloji ve tıp teknolojilerinde eğitim veren, araştırma yapan, patent ve entelektüel sermaye üreten fakülte, bölümler ve araştırma merkezleri kurmak olmalıdır.

''İstinye Üniversitesi Mühendislik Fakültesinde;

21. Yüzyılın değerlerini üretmeye odaklanacağız"

Bu gelişmeler çerçevesinde kurguladığımız İstinye Üniversitesi Mühendislik Fakültesinde; 21. Yüzyı-lın değerlerini üretmeye odaklanacağız. Bilgisayar, elektronik ve makine alanlarında açacağımız mü-hendislikler, tıp mühendisliği çerçevesinde

ilerle-''Çağımızda bilim ve teknoloji ürünleri, hayatımızın

her alanında düşünme ve yaşama biçimimizi

etkile-meye başladı.''

Her şeyden önce; üniversitemizi 2018 yılında kurduğumuzu fark etmekte yarar var. Çağımız-da bilim ve teknoloji ürünleri, hayatımızın her alanında düşünme ve yaşama biçimimizi etkili-yor. 21. Yüzyılın bilimsel ve teknolojik gelişmele-rinde pay sahibi olmanın, stratejik ve ekonomik üstünlük sağlayıcı en önemli etkenlerden biri olduğu çok açık. Burada üzerinde ciddiyetle dü-şünmemiz ve stratejiler geliştirmemiz gereken asıl konu; gelişmelerin içerikleri veya materyal özelliklerinden ziyade bu gelişmelerin yönelim, yöntem ve yaklaşımları olmalıdır.

yecek. Çünkü üniversitemiz MLP CARE grubunun sağladığı 25 yıllık tecrübenin avantajlarıyla Tıp alanında çok önemli bir noktada konumlanıyor. Tıp mühendisliğinin ihtiyaç duyduğu yatırım ve insan kaynağı üniversitemizde mevcut.

''Elektronik, bilgisayar ve makine mühendisliğini tıp

ve sağlık bilimlerine eklemleyerek çağın mühendislik

hızını yakalayacağız.''

Yazılım mühendisliği bölümü ile başlattığımız Mühendislik Fakültemiz; Elektronik, Bilgisayar ve Makine Mühendisliği bölümlerinin açılmasıy-la yoluna devam edecek. Bu üç mühendislik aaçılmasıy-la- ala-nını, tıp ve sağlık bilimlerine eklemleyerek çağın mühendislik hızını yakalayacak ve Türkiye’nin uluslararası alanlarda rekabet gücüne katkıda bulunacağız. Her dönem ihtiyaç duyulan ve de-vamlılığı olan Endüstri ve Sistem Mühendisliği ; İnşaat Mühendisliği bölümlerimiz de açılacak. Bir kurumun niteliğini kurum içinde çalışan in-sanların yetenek, beceri ve zekâsı belirler. Bu nedenle akademik kadromuzu kurarken çok se-çici davranıyoruz. Mühendisliğin makale üret-mek değil, alet, cihaz, metot tasarımı ve bunların kullanıldığı ürünlerin ülke ve insan faydası için tanımlanması ve kullanılması olduğunu düşünü-yorum. Biz böyle üretimler yapabilecek insanları akademik kadromuza katıyoruz. Geliştirilen pro-jelerin gerçek ürünlere dönüşüp kullanılması en öncelikli hedefimizdir.

''Önemli stratejik gelişmeler ve buluşlar; mikro,

nano, moleküler ve kuantum mühendislik

projele-rinde, makine zekâsının uygulama alanlarda

kendi-ni gösterecektir.''

21. Yüzyıl geçen yüzyılda kullana geldiğimiz ve alış-tığımız mega mühendislik projelerini (köprü, tünel, baraj) ve yaklaşımlarını geride bırakmamızı gerek-tiriyor. Önemli stratejik gelişmeler ve buluşlar; mik-ro, nano, moleküler ve kuantum mühendislik proje-lerinde kendini gösterecektir.

İkinci önemli farklılık ise; kontrol, komuta, karar mekanizmalarını belirleyen bilgisayar ve yazılım teknolojileridir. Geçtiğimiz 50 yılda elektronik bil-gisayar hesaplama ve depolamayla, donanım ka-pasitesi üstel bir şekilde artmıştır. Diğer yandan

Kriptografik mühendislik alanında en prestijli uluslararası konferans olan “Cryptographic

Hardware and Embedded System Conference” kurucusu ve bu alanda yayınlanan ilk dergi

olan “Journal of Cryptographic Engineering” dergisinin kurucu baş editörü, yine bu alanda en

çok doktora öğrencisi yetiştiren 3 bilim adamından biri olan Mühendislik Fakültesi Dekanımız

Prof. Dr. Çetin Kaya KOÇ, çağımızın mühendislik eğitim, araştırma ve uygulama pratiğinin

vardığı noktayı ve İstinye Üniversitesinde yapılandırılan mühendislik fakültesini anlattı.

31

30

YARATICI ve ÜRETEN MÜHENDiSLiK

İstinye Üniversitesi

Mühendislik Fakültesi Dekanı

Prof. Dr. Çetin Kaya KOÇ

Mühendislik Fakültesi bölümleri:

- Bilgisayar Mühendisliği (İngilizce)

- Elektik Elektronik Mühendisliği (İngilizce)

- Endüstri ve Sistem Mühendisliği (İngilizce)

- İnşaat Mühendisliği (İngilizce)

- Makine Mühendisliği (İngilizce)

- Yazılım Mühendisliği

Referanslar

Benzer Belgeler

Sanat ve Tasarım Fakültesi İç Mimarlık ve Çevre

Site plan, housing plan, appearance, section drawing techniques.. İki ve üç boyutlu anlatım

2019 ppqqmm 14, sismiq Vault34, Proje Fikri ve Katılımcı Sanatçı, İSTANBUL 2019 ppqqmm 13, geç geldi Pixie, Proje Fikri ve Katılımcı Sanatçı, İSTANBUL 2018 ppqqmm 10

Resim sanatında yapılan soyutlama- nın, dış dünya nesnesi ile düş nesnesi arasındaki farklılık- ların görüntüye bürünmüş hali olduğu ve Empresyonist,

6 Sosyal Sorumluluk Projeleri üzerine sunum ve tartışma Tasarım fikirlerinin görselleştirilmesi ve çizimlerinin geliştirilmesi. 7 Sınıf içi Değerlendirmeler Tasarım

Ders sonunda, öğrencilerin tamamlayacakları makale ile araştırma metodlarıyla ilgili edindikleri bilgi ve becerileri pekiştirmeleri hedeflenmektedirX. Ders Kategorisi Temel

5 İç mimarlık alanındaki bilgi,yöntem ve teknikleri diğer disiplinlerle ilişkilendirme becerisine sahip olabilme 10 6 İç mimarlık alanında bilimsel

Örneğin; Işık Üniversitesi’nde Güzel Sanatlar Fakültesi bünyesinde İç Mi- marlık ve Çevre Tasarımı Bölümü (Türkçe), Mimarlık ve Tasarım Fakülte- si