• Sonuç bulunamadı

Harezm Türkçesinde birleşik fiiller

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Harezm Türkçesinde birleşik fiiller"

Copied!
616
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

ORTAÖĞRETİM SOSYAL ALANLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI EĞİTİMİ BİLİM DALI

DOKTORA TEZİ

HAREZM TÜRKÇESİNDE BİRLEŞİK FİİLLER

ABDULLAH DEMİRAL

DANIŞMAN

Prof. Dr. SADETTİN ÖZÇELİK

DİYARBAKIR 2012

(2)

edilen Harezm Türkçesindeki birleşik fiiller incelenmiştir. Bunun için bu dönem eserlerinden Kısasü’l-Enbiyâ, Nehcü’l- Ferâdîs, Muînü’l-Mürîd ve Mukaddimetü’l-Edeb birleşik fiiller açısından taranmıştır.

Çalışmaya, araştırmacıların birleşik fiiller hakkındaki görüşleri verilerek başlanmış ve bunlar değerlendirilmiştir. Daha sonra, birleşik fiiller, İsim + Yardımcı Fiilden Oluşan Birleşik Fiiller ve Fiilimsi + Yardımcı Fiilden Oluşan Birleşik Fiiller olmak üzere iki ana başlık altında incelenmiştir. İsim + yardımcı fiil yapısındaki birleşik fiillerin kullanılışında isimlerin fiilleştirilmesi ve fiil olarak kullanılması söz konusudur. Ayrıca, bu tür birleşik fiiller anlamca kaynaşmakta ve belli bir kavramı karşılayabilmektedir. Fiilimsi + yardımcı fiil yapısındaki birleşik fiillerin kullanılışında ise kılınış ve görünüşler ortaya çıkması söz konusudur. Yani, bu tür birleşik fiillerin zaman ve tarz bakımından kullanım ve işlev incelikleri kazandıkları da söylenebilir.

Taranan eserlerde -genelde aynı cümle içerisinde- birleşik fiille birlikte eş anlamlı bir birleşik fiilin (inkıyad kıl- = boyun ber-: “itaat etmek”, zulm et- = küç kıl- = küç tegür-: “zulmetmek” vb.) veya eş anlamlı Türkçe bir fiilin (abdest kıl- = yun-: “abdest almak”, kadgulug bol- = kadgu ye- = kadgur-: “üzülmek” vb.) kullanılması dikkat çekmektedir. İleride yapılacak birleşik fiil çalışmalarında araştırmacılara yardımcı olacağı, fikir vereceği düşünülerek bu hususa özellikle dikkat çekilmiştir. Yine, taranan eserlerde birleşik fiillerin tamlayıcılarla kullanılışı dikkat çeken bir başka husustur. (+gA magrur bol-: “birine kanmak, aldanmak” vb.) Bu, aynı zamanda hâl eklerinin birbiri yerine kullanılması görüşünün de her zaman geçerli olamayacağını düşündürmektedir. Çalışmada, bu konuyla ilgili çok çarpıcı örnekler vardır.

Çalışmada yer alan isim + yardımcı fiil yapısındaki birleşik fiiller sözlük haline getirilmiş ve çalışmanın daha faydalı ve pratik kullanılması hedeflenmiştir.

(3)

transition language between Karakhanid Turkish and Chagatai have been analyzed. Therefore, the works among this period such as Kısasü’l-Enbiyâ, Nehcü’l- Ferâdîs, Muînü’l-Mürîd and Mukaddimetü’l-Edeb have been searched in terms of compound verbs.

The work begins with researchers comments about compound verbs and those comments have been reviewed. Then, compound verbs have been studied under two main title as of Noun + Compound Nouns Consisting of Auxiliary Verb and Verbal + Compound Verbs Consisting of Auxiliary Verb. With the use of the compound verbs as Noun + auxiliary verb, nouns are verbalized and are used as verb. Besides, such compound verbs mix by meaning and can provide a certain thing. With the use of the compound verbs as Verbal + auxiliary verb, manner of action and appearances occur. That is, it can be said that such compound verbs obtain usage and function subtlety in terms of time and manner.

Generally, in the same sentence, together with the usage of compound verb, a synonymicon compound verb (inkıyad kıl- = boyun ber-: “itaat etmek”, zulm et- = küç kıl- = küç tegür-: “zulmetmek” etc.) or a synonymicon Turkish verb is pointed out. (abdest kıl- = yun-: “abdest almak”, kadgulug bol- = kadgu ye- = kadgur-: “üzülmek” etc.) This point especially has been stood out thinking that it may be helpful or give an idea to the researchers who will carry out such a work in future. Also, in studied works, usage of compound verbs with subordinatives is another point which takes attention. So, this at the same time makes think that the opinion which says case affixes can be substituted each other cannot be valid. In the work, there are lots of interesting examples about this topic.

In the work, the compound verbs in the form of noun + auxiliary verb have been shaped as a dictionary and it is aimed the work to be more useful and practical.

(4)

ÖN SÖZ

Türk dilinin tarihi gelişimi içerisinde Orta Türkçe, farklı yazı dillerinin ortaya çıktığı bir dönemdir. Bu dönemde varlığıyla iftihar ettiğimiz pek çok eser yazılmıştır. Bu eserlerin ışığı o zamanın insanlarını aydınlatmış ve 21. yüzyılda bizleri de aydınlatmakta ve kafamızdaki birçok soru işaretinin izale olmasına yardımcı olmaktadır. Ancak, Türk dili gramerinin kafamızda soru işareti olarak yer almaya devam eden hususlarından biri de birleşik fiillerdir.

Birleşik fiillerin tanımı ve tasnifi hususunda araştırmacılar görüş birliğine varamamışlardır. Bu görüş ayrılığında, araştırmacıların birleşik fiillere yapı ve anlam bakımından farklı yaklaşımları etkili olmuştur. Bu müşkülün halledilmesi, öncelikle tarihî ve edebî metinlerin ayrıntılı şekilde incelenmesine bağlıdır. Bu düşünceden hareketle, Orta Türkçe döneminin Harezm sahasına ait eserlerinden Nehcü’l- Ferâdîs, Kısasü’l-Enbiyâ, Mukaddimetü’l-Edeb ve Muînü’l-Mürîd’i birleşik fiiller açısından inceledik.

Çalışmamıza birleşik fiille ilgili literatür taraması yaparak başladık ve yukarıda adı geçen Harezm Türkçesi eserlerini -farklı birleşik fiil görüşlerinin hemen hemen tamamını göz önünde bulundurarak- fişledik.

Verilecek hükümlerin isabetli olmasında, metindeki cümlelerin tam olarak anlaşılması büyük önem arz ettiğinden, gerektiğinde bir cümleyi anlayabilmek için sayfanın tamamını birkaç kez okuduk ve özellikle Arapça ve Farsça sözlükler elimizden hiç düşmedi. Birleşik fiillerin anlamının tespit edilmesinde, fiillerin tamlayıcılarla kullanımlarının göz önünde bulundurulması gerektiğinden bu hususa da dikkat ettik.

Önce, taradığımız örnek cümlelerin Türkiye Türkçesine aktarımını vermeyi düşündük; fakat tanıkların çok fazla olması bizi bu düşüncemizden vazgeçirdi. Yine de anlamından şüphe duyulabilecek birleşik fiillerde tanıkları mümkün olduğunca tatmin edici sayıda vermeye çalıştık.

Transkripsiyon işaretlerini, birleşik fiilleri tespitte ve anlamlandırmada bir fonksiyonu olmaması, gözü yorması ve bilgisayar ortamında bu işaretlerin sorun

(5)

çıkarması nedeniyle -genizsi ünsüz (ŋ) ve lüzumu hâlinde uzun ünlüler dışında- kullanmadık.

Çalışmamız Giriş, İnceleme, Sonuç, Birleşik Fiiller Sözlüğü ve Kaynaklar olmak üzere beş bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde, birleşik fiil ile ilgili terimler, tanımlar ve tasnifleri verdik, bunları tablo hâline getirdik ve bunlarla ilgili değerlendirmeler yaptık.

İnceleme bölümünde birleşik fiilleri, İsim + Yardımcı Fiilden Oluşan Birleşik Fiiller ve Fiilimsi + Yardımcı Fiilden Oluşan Birleşik Fiiller olmak üzere iki gruba ayırdık ve bunları alt başlıklarıyla ayrıntılı olarak inceledik.

Sonuç bölümünde, taradığımız metinlerdeki birleşik fiillerle ilgili tespitlerimizi sıraladık. Ayrıca, çalışmamızdaki Birleşik Fiiller Sözlüğünde, taradığımız eserlerdeki isim + yardımcı fiil yapısındaki birleşik fiilleri, yardımcı fiili baz alarak, birleşik fiilin -varsa- kullanıldığı tamlayıcı eki, birleşik fiilin anlamı ve birleşik fiilin yer aldığı eserin kısaltmasıyla birlikte alfabetik olarak sıraladık.

Çalışmam esnasındaki her türlü problemimde kıymetli bilgilerini, vakitlerini ve tecrübelerini benimle paylaşan, üzerimde çok emeği olan danışman hocam Prof. Dr. Sadettin Özçelik’e teşekkürü bir borç bilirim. Değerli bilgilerinden istifade ettiğim hocalarım Prof. Dr. Ahmet Buran’a, Prof. Dr. Ahat Üstüner’e, Doç. Dr. Nadir İlhan’a ve Yrd. Doç. Dr. Münir Erten’e de teşekkürlerimi sunarım. Ayrıca, yardımlarından dolayı Arş. Gör. Resul Özavşar’a da teşekkür ederim.

(6)

İÇİNDEKİLER

ÖN SÖZ ...I

İÇİNDEKİLER ...III

KISALTMALAR VE İŞARETLER ... IX

GİRİŞ ... 1

1. Birleşik Fiil ile İlgili Terimler, Tanımlar ve Tasnifler ... 1

2. Birleşik Fiil ile İlgili Terim, Tanım ve Tasniflerin Değerlendirilmesi ... 21

İNCELEME ... 27

1. İsim + Yardımcı Fiilden Oluşan Birleşik Fiiller ... 27

1.1. İsim + bol-, et-, ediş-, eyle- / edle-, kıl-, yap- ... 27

1.1.1. Yardımcı Fiili bol- Olan Birleşik Fiiller... 27

1.1.2 Yardımcı Fiili et- / ediş- Olan Birleşik Fiiller ... 117

1.1.3. Yardımcı Fiili eyle- / edle- Olan Birleşik Fiiller ... 124

1.1.4. Yardımcı Fiili kıl- Olan Birleşik Fiiller ... 125

1.1.5. Yardımcı Fiili yap- Olan Birleşik Fiiller ... 323

1.2. İsim + Diğer Yardımcı Fiillerden Oluşan Birleşik Fiiller ... 325

1.2.1. İsim + aç- ... 329 1.2.2. İsim + açıl- ... 330 1.2.3. İsim + adır- ... 331 1.2.4. İsim + ag- ... 331 1.2.5. İsim + agırla- ... 331 1.2.6. İsim + agrı- ... 331 1.2.7. İsim + al-... 331 1.2.8. İsim + aldur- ... 335 1.2.9. İsim + alış- ... 336

(7)

1.2.10. İsim + as- ... 336

1.2.11. İsim + at- ... 336

1.2.12. İsim + ay- /ayt- ... 336

1.2.13. İsim + az- /azdur- ... 342

1.2.14. İsim + bagla- ... 342 1.2.15. İsim + bak- ... 343 1.2.16. İsim + bar- ... 343 1.2.17. İsim + bas- ... 344 1.2.18. İsim + basıl- ... 345 1.2.19. İsim + başla-... 345 1.2.20. İsim + ber- ... 345 1.2.21. İsim + bil- ... 361 1.2.22. İsim + bul- ... 361 1.2.23. İsim + bulaş- ... 362 1.2.24. İsim + buyur- ... 362

1.2.25. İsim + buz- / boz- ... 362

1.2.26. İsim + çal- ... 363 1.2.27. İsim + çat- ... 364 1.2.28. İsim + çevür- ... 364 1.2.29. İsim + çık- / çıkma- ... 365 1.2.30. İsim + çıkar- ... 366 1.2.31. İsim + eg- ... 367 1.2.32. İsim + elet- ... 367 1.2.33. İsim + evür- / övür- ... 367 1.2.34. İsim + ıd- / ıy- ... 368 1.2.35. İsim + iç- ... 369 1.2.36. İsim + iste- ... 369

1.2.37. İsim + kal- /kalma- ... 370

1.2.38. İsim + kaldır- ... 374

1.2.39. İsim + karış- ... 374

1.2.40. İsim + kat- /katma- ... 375

(8)

1.2.42. İsim + kaytar- ... 376

1.2.43. İsim + keç- ... 376

1.2.44. İsim + keçür- ... 377

1.2.45. İsim + ked- / key- ... 378

1.2.46. İsim + kel- ... 378

1.2.47. İsim + keltür- / keldür- ... 385

1.2.48. İsim + kemiş- ... 390

1.2.49. İsim + kes- ... 391

1.2.50. İsim + ket- ... 392

1.2.51. İsim + kir- / kirme- ... 392

1.2.52. İsim + kol- ... 393

1.2.53. İsim + kopar- ... 394

1.2.54. İsim + koş- ... 394

1.2.55. İsim + koy- / kod- ... 394

1.2.56. İsim + koyın- ... 396 1.2.57. İsim + köç- ... 396 1.2.58. İsim + kör- ... 396 1.2.59. İsim + kötür- / köter- ... 399 1.2.60. İsim + okı- ... 400 1.2.61. İsim + oltur- ... 401 1.2.62. İsim + öç- ... 401 1.2.63. İsim + ös- ... 402 1.2.64. İsim + öte- ... 402 1.2.65. İsim + sal- ... 402 1.2.66. İsim + sar- ... 404 1.2.67. İsim + sın- ... 404 1.2.68. İsim + sındur- ... 404 1.2.69. İsim + siŋür- ... 404 1.2.70. İsim + sözle-... 404 1.2.71. İsim + sun- ... 405 1.2.72. İsim + sü- ... 406 1.2.73. İsim + sür- ... 406

(9)

1.2.74. İsim + talaş- ... 407 1.2.75. İsim + tap- ... 407 1.2.76. İsim + tart- ... 408 1.2.77. İsim + tatma- ... 409 1.2.78. İsim + teg- ... 409 1.2.79. İsim + tegür-... 411 1.2.80. İsim + tepret- ... 414 1.2.81. İsim + tın- ... 414 1.2.82. İsim + tile- ... 415 1.2.83. İsim + tök- ... 416 1.2.84. İsim + tur- ... 417 1.2.85. İsim + tut- ... 420 1.2.86. İsim + tutul- ... 434 1.2.87. İsim + tutun-... 434 1.2.88. İsim + tutuş- ... 434 1.2.89. İsim + tüken- ... 434 1.2.90. İsim + tüş- ... 434 1.2.91. İsim + tüşür- ... 439 1.2.92. İsim + tüt- ... 440 1.2.93. İsim + tüz- ... 440 1.2.94. İsim + ul- ... 441 1.2.95. İsim + ur- ... 441 1.2.96. İsim + yak- ... 445 1.2.97. İsim + yarlıka- ... 445 1.2.98. İsim + ye- ... 446 1.2.99. İsim + yet- ... 448 1.2.100. İsim + yüri- ... 450 1.2.101. İsim + yun- ... 450 1.2.102. İsim + yum- ... 450 1.2.103. İsim + yut-... 450

2. Fiilimsi + Yardımcı Fiilden Oluşan Birleşik Fiiller ... 450

(10)

2.1.1. Kesinlik Bildirme ... 456

2.1.1.1. Fiil + (-mIş) + bol- ... 456

2.1.1.2. Fiil + (-mAs / -mAz) + bol-... 457

2.1.1.3. Fiil + (-Ar / -Ur) + bol- ... 457

2.1.2. Hareketin Başlamasını Bildirme... 458

2.1.2.1. Fiil + (-Ar / -(y)Ur) + bol- ... 458

2.1.2.2. Fiil +(-Ar) + kıl- ... 459

2.1.3. Hareketin Bitmesini Bildirme ... 459

2.1.3.1. Fiil + (-mAs / -mAz) + bol-... 459

2.1.3.2. Fiil + (-mAs / -mAz) + kıl- ... 460

2.1.4. Çaba, Gayret Bildirme ... 461

2.1.4.1. Fiil + (-Ar / -Ur) + bol- ... 461

2.1.4.2. Fiil + (-gAlI) + bol-... 461

2.1.5. Niyet Bildirme ... 461

2.1.5.1. Fiil + (-Ar / -Ur) + bol- ... 461

2.1.6. Varsayım Bildirme ... 462

2.1.6.1. Fiil + (-mIş) + bol- ... 462

2.2. İsim-fiil + Yardımcı Fiilden Oluşan Birleşik Fiiller ... 463

2.2.1. Niyet, Karar Bildirme ... 463

2.2.1.1. Fiil + (-mAk) + bol- ... 463

2.3. Zarf-Fiil + Yardımcı Fiilden Oluşan Birleşik Fiiller ... 463

2.3.1. Sürerlik Bildirme ... 467 2.3.1.1. Zarf-fiil + kal- ... 467 2.3.1.2. Zarf-fiil + otur- ... 469 2.3.1.3. Zarf-fiil + tur- ... 469 2.3.1.4. Zarf-fiil + yat- ... 472 2.3.1.5. Zarf-fiil + yörü- ... 472 2.3.2. Yeterlik Bildirme ... 473 2.3.2.1. Zarf-fiil + al- ... 473 2.3.2.2. Zarf-fiil + bil- ... 474 2.3.2.3. Zarf-fiil + u- ... 483

(11)

2.3.3.1. Zarf-fiil + kel- ... 484

2.3.3.2. Zarf-fiil + kop- ... 484

2.3.4. Bir Başkası İçin Yapma Bildirme ... 485

2.3.4.1. Zarf-fiil + ber- ... 485

3. Birleşik Fiillerde Nöbetleşe Kullanımlar ... 493

3.1. Birleşik Fiile Karşılık Birleşik Fiil ... 493

3.2. Birleşik Fiile Karşılık Fiil ... 518

SONUÇ ... 544

BİRLEŞİK FİİLLER SÖZLÜĞÜ ... 547

(12)

KISALTMALAR VE İŞARETLER

a. Taranan Eserler ve Kısaltmaları

KE : Kısasü’l-Enbiyā (Peygamber Kıssaları), (2 cilt), Aysu Ata (1997), Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara.

ME : Mukaddimet’ül-Edeb, Nuri Yüce (1988), Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara. MM : Muînü’l-Mürîd, Recep Toparlı-Mustafa Argunşah (2008), Türk Dil Kurumu

Yayınları, Ankara.

NF : Nehcü’l-Ferādīs, Janos Eckmann (1995), (Yayınlayanlar: Semih Tezcan-Hamza Zülfikar); Dizin-Sözlük, Aysu Ata (1998), Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara.

b. Diğer Kısaltmalar s : Sayfa

S : Sayı

C : cilt

c. Kullanılan İşaretler

- : Kökün fiil olduğunu, ekin fiile bağlandığını gösterir. + : Kökün isim olduğunu, ekin isme bağlandığını gösterir. … : Başta ve sonda alınmayan kısımların bulunduğunu gösterir.

(…) : Alıntılarda alınmayan kısımları gösterir.

A : a, e D : d, t G : g, k I : ı, i U : u,ü ŋ : ng

(13)

GİRİŞ

1. Birleşik Fiil ile İlgili Terimler, Tanımlar ve Tasnifler

Birleşik fiil; gramer terimleri sözlüklerinde, gramerlerde ve ilgili makalelerde araştırmacılar tarafından çeşitli şekillerde tanımlanmış, tasnife tabi tutulmuş ve tartışılmıştır. Önce, birleşik fiilin gramer terimleri sözlüklerindeki işlenişine bir bakalım:

Vecihe Hatiboğlu, Dilbilgisi Terimleri Sözlüğü’nde birleşik eylem terimini tercih eder ve birleşik eylemi tanımlayarak örneklerini şu şekilde verir:

“Bir kelime ile anlam bakımından kaynaşıp kalıplaşan eylem: reddetmek, hissetmek, addetmek, kaybolmak, kaydolmak, emreylemek, gidivermek, bakakalmak, yapabilmek, düşeyazmak, ifade etmek, hitap etmek, icat etmek, rica eylemek, hasta olmak, yok olmak, gidecek olmak.” (Hatiboğlu 1969: 20)

Ahmet Topalaoğlu, Dil Bilgisi Terimleri Sözlüğü’nde birleşik fiil terimini kullanır:

“Bir yardımcı fiilin bir isme veya bir fiil şekline eklenmesiyle meydana gelen öbek. Ör. adam etmek, reddetmek, emreylemek, hesap eylemek, yok olmak, namaz kılmak, gelebilmek, yapıvermek, düşe- yazmak, süre gelmek, gidedurmak bakakalmak.” (Topaloğlu 1989: 42-43)

Zeynep Korkmaz, Gramer Terimleri Sözlüğü’nde birleşik fiil terimini kullanır:

“İsim soylu bir kelimeyle etmek, eylemek, olmak yardımcı fiillerinin bileşmesinden veya iki ayrı fiil şeklinin anlamca kaynaşmasından oluşmuş fiil türü: kabul etmek, yardım etmek, yarış etmek, hissetmek, emretmek, şükretmek, sağ olmak, yok olmak, alacak olmak, gitmiş olmak; açıvermek, tutuverme, anlatabilmek, yapabilmek; olagelmek, süregelmek; baka kalmak, şaşakalmak; bekleyi görmek; geze durmak, didinip durmak.” (Korkmaz 1992: 27)

(14)

Nurettin Koç Açıklamalı Dilbilgisi Terimleri Sözlüğü’nde bileşik eylem terimini tercih ederek bileşik eylemi tanımlar ve şöyle tasnif eder:

“Bir eylemle ya da başka türden en az bir sözcükle kalıplaşmış eylem.

affetmek, emretmek, göz etmek, etek öpmek, gidivermek, düşeyazmak...

Bileşik eylemleri dörde ayırabiliriz:

1. Yardımcı eylemle kurulmuş bileşik eylem: arzu etmek, sebep olmak, davet etmek, razı olmak, hürmet etmek, mahcup olmak

2. Yardımcı eylem gibi kullanılan eylemle kurulmuş bileşik eylem: elvermek, başvurmak, aşermek, öngörmek, varsaymak, başkaldırmak

3. İki eylemle kurulmuş bileşik eylem: açabilmek, salıvermek, çalışadurmak, bakakalmak, çıkagelmek, düşeyazmak

4. Deyimleşmiş bileşik eylem: dalga geçmek, el çekmek, daldan dala konmak, gözü dönmek, dört ayak üstüne düşmek, iki ayağını bir pabuca sokmak.” (Koç 1992: 53-54)

Mehmet Hengirmen de Dilbilgisi ve Dilbilim Terimleri Sözlüğü’nde bileşik eylem terimini kullanarak şu şekilde tasnif yapar:

“Başka bir eylem ve başka türde sözcüklerle birlikte, genellikle kalıplaşmış olarak oluşmuş eylem.

Oluşum yolu açısından bileşik eylemler Türkçede üçe ayrılır:

a) eylem + yardımcı eylem yapısında: hükm-etmek, işgal etmek, spor yapmak, test etmek. vb.

b) adsoylu sözcük (ler) + yardımcı eylem yapısında: gelivermek, yazakoymak, düşeyazmak, alabilmek, baka durmak. vb.

c) deyimleşmiş: el vermek, yola çıkmak, gözden düşmek, elden ele gezmek. vb.” (Hengirmen 1999: 78)1

1 Mehmet Hengirmen, eylem + yardımcı eylem yapısına vermiş olduğu örneklerde hükm, işgal, spor ve

test isimlerini eylem; adsoylu sözcükler + yardımcı eylem yapısındaki gelivermek, yazakoymak, düşeyazmak, alabilmek, baka durmak örneklerindeki zarf-fiili de adsoylu sözcük olarak nitelemiştir.

(15)

Şimdi de Gramerlerde ve ilgili makalelerde birleşik fiillerle ilgili yapılmış tespitlere bir bakalım:

Ahmed Cevdet Paşa - Fuat Paşa, “Kavâid-i Osmaniyye” adlı kitaplarında Fiil bölümünde Türkçe fiilleri üç kısma ayırarak işlemişlerdir: asl-ı fiil, zât-ı fiil ve fer-i fiil. Yazarlar, asl-ı fiili şu şekilde açıklarlar:

“Zata yani bir mevsufa mensup ve zamana mukaarin olmadığı hâlde bir işe veyahut bir hâl ve keyfiyete delalet edip isim kabilindendir ve ahkamı dahi ismin ahkamı gibidir. Ancak fiillerin mahall-i iştikakı olduğundan fiil addolunur ve masdar dahi tesmiye olunur.” (Ahmed Cevdet Paşa-Fuat Paşa 2000: 87)

Ahmed Cevdet Paşa - Fuat Paşa, daha sonra Efal-i Türkiyye bölümünde Türkçe fiilleri yukarıdaki gibi üç kısma ayırmışlar, masdar bahsinde masdarların çeşitli özelliklerinden bahsettikten sonra masdarları mana ve lafız bakımından incelemişlerdir. Onlara göre mana bakımından masdarlar iki kısımdır: fiil-i has ve fiil-i am. Fiil-i hâsı: “Bir mahsus iş veyahut bir mahsus keyfiyet beyan eden lafızlardır.” şeklinde tanımladıktan sonra fiil-i hâsa; kesmek, kırmak, büyümek, uyumak örneklerini verirler. Fiil-i âmı ise: “Bir mahsus keyfiyet beyan etmeyip belki cem-i efale yahut cem-i ahvale şamil olan manayı ifade eden lafızlardır.” şekinde tanımlarlar ve fiil-i âma; etmek, eylemek, kılmak, yapmak, olmak örneklerini verirler; olmakın lazım diğerlerinin müteaddi olduğunu eklerler.

Ahmed Cevdet Paşa - Fuat Paşa, lafız bakımından masdarları basit ve mürekkeb olmak üzere iki kısma ayırırlar. Mürekkeb masdarları beş kısma ayıran Ahmed Cevdet Paşa - Fuat Paşa, ilk kısmı, isimlerin sonuna +lA(n) ; ikinci kısmı sıfatların sonlarına +lAn ve +lAt eklerinin getirilmesiyle oluşan masdarlar olarak ifade ederler ve eğerlemek, tatlılanmak vb. örneklerini verirler. Üçüncü kısımda fiil-i iktidariyi, dördüncü kısımda fiil-i tacili inceleyen Ahmed Cevdet - Fuat Paşa, bunlara örnekler verirler. Beşinci kısımda isim ya da sıfat ile basit bir masdardan oluşan mürekkeb masdarları incelerler:

“Bunlar iki nevdir. Nev-i evvel isim yahut sıfat ile efal-i hassanın birisinden terekküp eden masdarlardır uç bulmak, aç kalmak, ateş yakmak, gamgin oturmak, ziya vermek, mahzun oturmak gibi.

(16)

Nev-i sani isim yahut sıfat ile efal-i ammenin birisinden terekküp eden masdarlardır.” (Ahmed Cevdet Paşa - Fuat Paşa 2000: 91-92)

Ahmed Cevdet-Fuat Paşa, etmek, eylemek, kılmak fiillerinin çoğunlukla ism-i masdar ve sıfatlarla; yapmak kelimesinin daima isimlerle; olmak kelimesinin ise çoğunlukla sıfatlarla ve bazen isimlerle terkip oluşturduğunu vurgularlar ve bunlara örnekler verirler. Ayrıca, buyurmak ve bulunmak kelimelerinin de efal-i ammeden olarak terkip oluşturacağını ilave ederler. (Ahmed Cevdet Paşa - Fuat Paşa 2000: 92)

Ahmed Cevdet Paşa - Fuat Paşa, Mesail-i Şetta’da, yaklaşma fiilinden (fiil-i mukaarebe), sürerlik fiilinden (fiil-i istimrari) çıkageldi yapısından ve olmak fiilinin geçmiş, geniş ve gelecek zamanla terkibinden bahsederler. (Ahmed Cevdet Paşa- Fuat Paşa 2000: 111-112)

Kavâid-i Osmâniyye adlı kitabın yeni bir düzenlemeyle basılmış şekli olan Tertîb-i Cedîd Kavâid-i Osmâniyye adlı kitabında Ahmed Cevdet Paşa, fiil-i has ve fiil-i am’a Lazım ve Müteaddi başlığı altında yer verir. Yukarıda bahsedilen şeyleri söyler. Efal-i Mürekkebe başlığı altında, Kavâid-i Osmâniyye’de Mesail-i Şetta başlığı altında bahsettiği yapılara ilaveten fiil-i tacil, fiil-i iktidari, ve istimrardan (vermek; bilmek; görmek, gelmek, gitmek, durmak, kalmak fiilleriyle oluşan yapılar) bahseder. (Ahmed Cevdet Paşa 2007: 58, 80-81)

Hüseyin Cahit, Türkçe Sarf ve Nahiv adlı kitabında Mürekkep Fiiller bahsine şu şekilde giriş yapar:

“Bazı fiiller diğer fiillerle birleşerek onların manalarını tadil yahut Arabi ve Farisi kelimat ile birleşerek Türkçe fiiller teşkil ederler. Bunlara ‘yardımcı fiiller’ tabir olunur. Yardımcı fiiller, fiillerin manalarını tadile yahut sadece fiil teşkiline hizmet etmeleri itibariyle ikiye ayrılırlar. Mevcut fiillerle birleşerek manalarını tadile hizmet eden efal-i muavene şunlardır: bilmek, vermek, durmak, kalmak, gelmek, gitmek, olmak, yazmak, tutmak.” (Hüseyin Cahit 2000: 148)

Hüseyin Cahit, daha sonra bu fiilleri tek tek ele alır, örnekler verir. İkinci kısımda yardımcı fiillerin alınma ve Türkçe kelimelerle birleşerek bir fiil teşkil etmeğe

(17)

hizmet ettiklerini söyler. Bu yardımcı fiiller etmek, eylemek, kılmak ve olmak fiillerdir. Bunları da tek tek açıklayan ve örnekleyen Hüseyin Cahit şu ilaveyi yapar:

“Esâsen kendi başlarına bir manâyı hâiz olan bulmak görmek, ilh. gibi bazı fiiller yek-nazarda kelimât-ı sâire ile birleşerek rahat bulmak, riayet görmek, ilh. tarzında mürekkep fiiller teşkil ederler zannolunursa da bunları mürekkep bir fiilden ziyâde mütemmim almış bir fiil addetmek doğru olur.” (Hüseyin Cahit 2000: 152)

Tâhir Kenân, Kavâid-i Lisân-ı Türkî adlı kitabında Efal-i Mürekkebe dediği birleşik fiili şöyle tanımlar ve tasnif eder: “İki masdarın veya basit fiil ile bir fiil-i ianenin bir manada terkib ve teşkilinden ibaret olup üç türlüdür: Fiil-i istical, fiil-iktidari, fiil-i iane”. Tahir Kenan, fiil-i istical ile tezlik fiilini, fiil-i iktidari ile yeterlik fiilini kasteder. “Fiil-i iane, ‘idi’ maddesinden ibaret olup mazi-i şuhudi (idi) mazi-i nakli (imiş), sıyga-i şartiyye (ise) namiyle üç sıyga teşkil eder.” diyen Tahir Kenan, bunları kendi içinde tasnif eder ve fiiller üzerinde çekimler. (Tahir Kenan 2004: 277-287)

Ahmet Bican Ercilasun, Kutadgu Bilig Grameri -Fiil- adlı eserinde, Birleşik Fiiller bahsinde araştırmacıların birleşik fiillerle ilgili görüşlerini özetledikden sonra birleşik fiili bir kelime grubu olarak tespit ederek şu açıklamalarda bulunur:

“Kelime gruplarında esas; mânâca bir bütünlük teşkil etmek ve cümle içinde tek kelime muâmelesi görmektir. Kelime gruplarına iştirak eden unsurlar; asıl mânâlarından az veya çok farklı, yeni ve tek bir mânâ ifâde etmek üzere bir araya gelirler. Birleşik fiilde de bu, böyledir. İster iki tarafı da fiil olsun, ister bir tarafı isim bir tarafı fiil olsun her birleşik fiil, bir tek kavramı karşılar. Hareket, oluş ifâde eden bir kavramı karşılamak için basit ve türemiş fiillerden nasıl istifade ediyorsak birleşik fiillerden de aynı şekilde faydalanırız. Yâni bir kavramı anlatma ve fonksiyon bakımından basit ve türemiş fiillerle birleşik fiiller arasında hiç bir fark yoktur. Bu üç türlü fiil arasındaki fark, sâdece teşkil edilişleri bakımındandır. Basit ve türemiş fiiller tek kelimeden, birleşik fiiller iki (bâzan daha fazla) kelimeden meydana gelir. Basit fiilin yapısında sâdece kök, türemiş fiilin yapısında kök ve ek, birleşik fiilin yapısında esas ve yardımcı unsur olan iki veya daha fazla

(18)

kelime vardır. Tıpkı, yapım ekiyle türetilmiş bir fiilin tek bir oluşu veya kılışı ifâde etmesi gibi, kelimelerin bir araya getirilmesiyle meydana gelen birleşik fiil de tek bir oluşu veya kılışı anlatır. “Hastalanmak” ne ifâde ediyorsa, “hasta olmak” da aynı şeyi ifâde eder.” (Ercilasun 1984: 48)

Ercilasun’un üzerinde önemle durduğu bir husus da birleşik fiil yapan yardımcı fiil ile bildirme vazifesi gören yardımcı fiili birbirinden ayırmaktır. Ercilasun, er-, tur- ve bol- fiillerine dikkat çekmiş ve bol- fiilinin durumunu şu şekilde açıklamıştır:

“Birleşik fiil; cümle içinde olsun veya olmasın yeni ve müstakil bir kavramı karşılayan bir kelime grubudur. Bildirme ise birleşik fiil yapımıyla değil, cümle kuruluşuyla ilgili bir husustur. Bu bakımdan isimlerle birleşik fiil yapmada en sık kullanılan bol- fiilinin durumuna dikkat etmelidir. Bol- cümle ile ilgili olarak bildirme vazifesi görüyor ve cümle dışında müstakil bir birlik meydana getirmiyorsa birleşik fiil içinde ele alınamaz.” (Ercilasun 1984: 50)

er- fiilinin çekimli fiillerle kullanılışının birleşik fiil içinde ele alınmaması gerektiğini söyleyen Ercilasun, er- fiilinden önceki fiilin bir gerundiyum veya isim şekli olmadığını, çekimli bir fiil olduğunu belirtir. Ercilasun, er- fiiliyle kullanılan sıfat-fiil şekillerinin müstakil bir birlik arz etmediklerini ifade eder.

Birleşik fiilleri:

1. Bir tarafı isim bir tarafı fiil olan birleşik fiiller (isim+fiil)

2. İki tarafı fiil olan birleşik fiiller (fiil+fiil)

olarak ikiye ayırır ve bunları ayrıntılı olarak inceler. (Ercilasun 1984: 45-87)

Zeynep Korkmaz, Türkiye Türkçesi Grameri (Şekil Bilgisi) kitabında birleşik fiiller hususunda şunları söyler:

“Birleştirme yolu ile yapılan fiillere birleşik fiil denir. Birleşik fiiller, bir ad ile bir yardımcı fiilin veya iki ayrı fiil şeklinin yahut da ad soylu bir veya birden fazla kelime ile bir esas fiilin birleşmesinden oluşan ve tek bir kavrama karşılık olan fiil türleridir.” (Korkmaz 2003: 791)

(19)

Korkmaz, Birleşik fiilleri, taşıdıkları birbirinden farklı yapı, işlev ve anlam özelliklerine göre kendi içlerinde ikiye ayırır:

1. Esas anlamını korumuş veya esas anlamını korumakla birlikte birtakım işlev incelikleri kazanmış olan birleşik fiiller

2. Esas anlamını kaybederek deyimleşmiş olan birleşik fiiller.

Korkmaz, 1. gruptaki birleşik fiilleri:

1. Bir Yanı Ad Bir Yanı Yardımcı Fiil Olan Birleşik Fiiller

2. Bir Yanı Sıfat-Fiil Bir Yanı Yardımcı Fiil Olan Birleşik Fiiller

3. Bir Yanı Zarf-Fiil Bir Yanı Fiil Olan Birleşik Fiiller: Tasvir Fiilleri

olmak üzere üçe ayırır ve bunları teferruatlı olarak inceler. 2. gruptaki birleşik fiilleri, Anlam Kaymasına Uğramış ve Deyimleşmiş Olan Birleşik Fiiller olarak adlandırır ve bunları da ad ögesinin sayısına ve görevine göre sınıflandırır. (Korkmaz 2003: 791-861)

Necmettin Hacıeminoğlu, Yapı Bakımından Fiiller adlı eserinde Birleşik Fiil Kavramı başlığı altında konuyla ilgili Ahmet Bican Ercilasun’un yukarıda değindiğimiz görüşlerini özetler, onun tespitlerine katıldığını ifade eder ve birleşik fiil için mecazi mananın teşekkül etmesi koşulunu öne sürer:

“Bizim kanaatımıza göre de bir isimle bir fiil birleştiğinde fiil, gerçek mânâsını muhafaza ediyorsa, bu, birleşik fiil değildir. Meselâ: çık- "bir yere çıkmak, ağaca tırmanmak, yani ağacın dalına binmek" mânâsında ise, bu, birleşik fiil değildir. ağrı

dağına çık birleşik fiil değildir. Ama. dağa çık- "baş kaldırmak

isyan etmek", mânâsında ise bu terkip birleşik fiildir. yuva yap- "leylekler minareye yuva yapmış" Bu terkip birleşik fiil değildir.

yuvasını yap- Bu terkip birleşik fiildir. Çünki terkibin mânâsı

birisinin yuvasını yıkmaktır. O halde bir isimle bir fiil birleştiğinde terkip yeni bir mânâ kazanıyorsa, yani burada mecazî mânâ teşekkül etmişse, birleşik fiildir.” (Hacıeminoğlu 1991: 255)

Hacıeminoğlu, daha sonra Birleşik Fiiller başlığı altında şu açıklamalarda bulunur:

(20)

“Türkçe, yapısı dolayısıyla çok zengin eklere sahip bir dil olduğu halde, yeni kavramları ifade etmek ihtiyacı duyulduğunda genellikle birleşik şekillere baş vurmaktadır. Bu sayede, dilimizin hazinesi zenginleştiği gibi, anlatım gücü de artmakta ve genişlemektedir.” (Hacıeminoğlu 1991: 256)

Hacıeminoğlu, birleşik fiillerin genel olarak: 1. İsim + Yardımcı Fiil, 2. Fiil + Tasviri Fiil olarak sınıflandırıldığını belirtir, bunlara örnekler verir ve birleşik çekimlerin oluşumunu sağlayan er- ve i- fiillerinin de yardımcı durumunda olduğunu ekler. Hacıeminoğlu, birleşik fiillerin bunlardan ibaret olmadığını özellikle isim + fiil yapısındaki birleşiklerin çok yaygın ve zengin olduğunu, bugüne kadar deyim sanılan yapıların da aslında birleşik fiil olduğunu vurgular ve birleşik fiilleri, Türk dilinin çeşitli devir ve sahalarında inceler. Eski Türkçedeki birleşik fiilleri:

a. Yardımcı Fiiller er- / bol- / tur- İsim + fiil

b. Modal Yardımcı Fiiller

fiil + fiil

c. Tasviri Fiiller

olmak üzere üçe ayırır.

Diğer devir ve sahadakileri genel olarak isim + fiil ve fiil + fiil olarak sınıflandırır. Hacıeminoğlu, er-, bol- ve tur- fiillerinin tek başına kullanılamayacağını ve herhangi bir zarf-fiil veya çekimli fiil ile birleşmeyeceğini ancak isim ve isim durumunda olan kelimelerle birleşebileceğini, Gabain’in bu fiillere bağlı fiiller adını verdiğini; çünkü bunların kendinden önce bir isim yoksa tek başına hiçbir mana ifade edemeyeceğini belirtir. (Hacıeminoğlu 1991: 255-276)

Necmettin Hacıeminoğlu ayrıca, Karahanlı Türkçesi Grameri’nde birleşik fiilleri üçe ayırır: a. İsim+Yardımcı Fiil Şeklinde Olan Birleşik Fiiller b. İsim+Fiil Şeklinde Olan Birleşik Fiiller c. Fiil+Fiil Şeklinde Olan Birleşik Fiiller.

Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi adlı kitabında Kelime Gurupları ve Cümleler bölümünde Kelime Gurupları başlığı altında birleşik fiili: “Bir yardımcı fiille bir ismin veya bir fiil şeklinin meydana getirdiği kelime gurubudur.” (Ergin 1986: 386) şeklinde

(21)

tanımlar. Ergin, daha sonra yardımcı fiilleri baz alarak bir tasnif yapar:İsimle birleşik fiil yapan yardımcı fiiller ve fiille birleşik fiil yapan yardımcı fiiller. Ergin, ardından isimle yapılan yardımcı fiilleri sıralar, hususiyetlerinden bahseder; birleşik fiilde asıl manayı isim unsurunun taşıdığını, yardımcı fiilin bir fiilleştirme ve çekim unsuru olarak vazife yaptığını, isim unsurunun ya bir isim ya da bir partisip olduğunu belirtir. Fiille birleşik yapan yardımcı fiilleri de sıralayan Ergin, yardımcı fiillerin manaları ile değil, sadece yardımcı fiil fonksiyonu ile çekim unsuru olarak vazife gördüğünü vurgular, yardımcı fiillerin fonksiyonlarından kısaca bahseder. (Ergin 1986: 386-389)

Talat Tekin, Orhon Türkçesi Grameri’nde Biçim Bilgisi ve İlgili Sözdizimi bölümünde, birleşik eylem terimini kullanır ve birleşik eylemleri Ad ya da Sıfat + Yardımcı Eylem ve Eylem Zarfı + Tasvir Eylemi olmak üzere ikiye ayırır. 1. gruptaki yardımcı eylemleri bol-, kıl- ve kış-; 2. gruptakileri bar-, ber-, ıd-, elt-, kal-, kӓl-, kör- ve u- olarak sıralar ve bunlara örnekler vererek fonksiyonlarından kısaca bahseder. (Tekin 2003: 98-100)

Ali Fehmi Karamanlıoğlu, Kıpçak Türkçesi Grameri’nde Kelime Türetimi bahsinde, İsimlerle Fiil Yapan Fiillerde, birleşik fiil terimini kullanmaksızın isimlerle fiil türeten fiilleri et-, eyle-, kıl- ve bol- olarak sıralar. Bunların dışında diğer fiillerin daha çok birer deyim durumunda olduğunu ve az kullanıldığını belirtir (Karamanlıoğlu 1994: 55). Karamanlıoğlu, ayrıca Fiil bahsinde Yardımcı Fiiller başlığı altında fiil + fiil yapısını oluşturan al-, bil-, ber-, tur- ve yaz- yardımcı fiillerinden bahseder. (Karamanlıoğlu 1994: 148-150)

Faruk Kadri Timurtaş, Eski Türkiye Türkçesi adlı kitabında, Birleşik Fiiller başlığı altında şu açıklamaları ve tasnifi yapar:

“Birleşik fiiller, bir fiille ondan önce gelen başka bir fiilin yahut isim, sıfat, zarf cinsinden bir kelimenin birlikte kullanılmasından meydana gelirler. Fiillerin birleşik şekilleri şu bölümlerde toplanabilir:

1- Birleşik sıgalar (Her zaman ve sıganın hikâye, rivayet, şart şekilleri)

2- Yardımcı fiillerle yapılan birleşik şekiller (it-, kıl-, eyle-, ol- fiilleri ile)

(22)

3- Tasvirî (Descriptif) fiiller

4- İsim, sıfat ve zarflarla meydana getirilenler.” (Timurtaş 1994: 140)

Timurtaş, fiillerin eskiden beri daima bir isimle kullanıldığını ifade eder ve yazı yazmak, su içmek gibi kullanışlarda ismin, meful olduğunu belirterek bu yapıların birleşik fiil olmadığını vurgular; isim ve sıfatlarla yapılan birleşiklerde kelimelerin ayrı ayrı mana taşıyamayacaklarını, iki kelimenin kaynaşarak en azından birinin anlamını kaybettiğini belirtir.

Timurtaş, Birleşik fiiller bahsinde Tasvir fiilleri (Descriptif) ile İsim grubu şeklinde birleşik fiilleri inceler. Tasvir fiillerini:

a. Devamlılık fiilleri

b. Çabukluk fiilleri

c. Yaklaşma fiilleri

d. İktidari fiil

olmak üzere beş gruba ayırır.

İsim grubu şeklinde birleşik fiilleri ise altı gruba ayırır: a. Nominativ halinde (yüz çevürdüm, baş çekse vb.)

b. İyelik eki alan isimler halinde (dilin tutdı, gözi toldı vb.)

c. Akkuzatif halinde (gözin yumdı, kısaldı ömri vb.)

d. Dativ halinde (ne derde uğrasam, emeklerüm yile gitdi vb.)

c. Lokativ halinde (tahayyürde kalmagıl, ahdde duram vb.)

d. Ablativ halinde (gitdi özinden, içinden geçürdi vb.) (Timurtaş 1994: 143-144)

Timurtaş, İsimden Yardımcı Fiillerle Fiil Yapma başlığı altında, yabancı kelimelerin it-, kıl-, eyle-, ol- yardımcı fiilleri kullanılarak fiil haline getirildiğini; bul- ur-, ve dut- fiillerinin aslında yardımcı fiil olmadığını, fakat yardımcı fiil gibi kullanıldığını belirtir ve bunlara örnekler verir. (Timurtaş 1994: 114-116)

Jean Deny, Türk Dili Grameri’nde Karmaşık Fiiller ve Mürekkep Fiiller bölümünde, 1. grubu Karmaşık veya Yerindelik Fiiller olarak adlandırır. Deny’e göre

(23)

partisip + ol- ve tasvir fiilleri karmaşık fiillerdir. Deny, isim + fiil yapısındaki birleşik fiilleri ise mürekkep fiil olarak adlandırır. (Deny 1941: 466-479)

Tahsin Banguoğlu Türkçenin Grameri’nde birleşik fiil tabanlarını, 1. Zarf Öbeği Kalıbında (ileri sürmek, geri kalmak, hoş görmek, karşı koymak, yan bakmak, boş vermek vb.) 2. Çekim Öbeği Kalıbında (kar yağmak, baş kaldırmak, yakayı kurtarmak, dile düşmek, yolda kalmak baştan çıkmak) 3. Bağlam Öbeği Kalıbında (sayıp dökmek, yeyip içmek, batıp çıkmak, bıkmak usanmak, silip süpürmek, yazıp çizmek, tellemek pullamak, pişirmek kotarmak, saçıp savurmak, kasıp kavurmak, gezip tozmak) şeklinde üçe ayırır ve bunları ayrıntılı bir şekilde işler. (Banguoğlu 1995: 310-318)

Banguoğlu Karmaşık Fiiller başlığı altında, partisip + ol- yapısını ele alır. er- fiilini durum fiili, (b)ol- fiilini ise oluş fiili olarak niteleyerek bunların yardımcı fiil işleyişinde görüldüğünü belirtir. ol- fiilinin bir yandan adlara ve sıfatlara gelerek birleşik fiil tabanları meydana getirdiğini, bir yandan da cevher fiili eklerine benzer bir tarzda bazı sıfat-fiillere gelerek oluş ve kılışın zamanı ve tarzıyla ilgili özellik taşıyan birleşikler meydana getirdiğini söyler. Bunları, Öncelik Fiilleri, Başlama Fiilleri, Niyet Fiilleri, Çekimsiz Fiil Şekilleri olmak üzere dörde ayırır. Banguoğlu, Tasvir Fiillerini ise Yeterlik Fiilleri, İvedilik Fiilleri, Sürek Fiilleri, Yaklaşık Fiiller ve Yarı Tasvir Fiilleri olarak beşe ayırır. (Banguoğlu 1995: 482-494)

Haydar Ediskun, Türk Dilbilgisi adlı kitabında birleşik fiilleri: “İki ya da daha çok kelimenin birleşip kaynaşmasından oluşan yeni anlamdaki fiillerdir.” şeklinde tanımlar. Ediskun, birleşik fiilleri dört öbeğe ayırır:

Birinci öbek: İki ya da daha çok fiilden oluşmuş bileşik fiiller:

a) Yeterlik fiilleri, b) Tezlik fiilleri, c) Sürerlik fiilleri, ç) Yaklaşma fiilleri, d) Beklenmezlik fiilleri, e) Gereksime fiilleri, f) Yapmacık fiilleri.

(24)

İkinci öbek: Bir ortaç ile ol- yardımcı fiilinden oluşmuş bileşik fiiller:

a) Başlama fiilleri,

b) Bitirme fiilleri,

c) Davranma fiilleri.

Üçüncü öbek: İsim kök ya da gövdesinden bir kelime ile et-, eyle-, kıl-, buyur-, ol- yardımcı fiillerinden biriyle oluşan bileşik fiiller.

Dördüncü öbek: Anlamca kaynaşmış bileşik fiiller.

Ediskun, daha sonra bunların yapı, anlam ve yazım özelliklerini ayrıntılı olarak inceler. (Ediskun 1999: 228-246)

Tahir Nejat Gencan, Dilbilgisi adlı eserinde bileşik eylemleri yapılışlarına ve kurala bağlanıp bağlanmadıklarına göre aşağıdaki şekilde tasnif etmiştir:

1) Kurallı bileşik eylemler

2) Anlamca kaynaşmış bileşik eylemler

3) Deyim biçiminde öbekleşmiş eylemler

Kurallı yapılan bileşik eylemler de iki türlüdür:

1) Özel bileşik eylemler

2) Yardımcı eylemlerle yapılmış bileşikler

Özel bileşik eylemler: Eylem tabanlarından biçimce bileşmiş ve anlamca kaynaşmış olan sözcüklerdir.

Özel bileşik eylemler beş türlüdür:

1) Yeterlik eylemi

2) Tezlik eylemi

3) Sürerlik eylemi

4) İstekleme eylemi

(25)

Gencan, ayrıca, yardımcı eylemlerle yapılan bileşik eylemleri de ayrıntılı olarak inceler. (Gencan 2007: 358-378)

Leyla Karahan, Türkçede Söz Dizimi -Cümle Tahlilleri- adlı kitabında birleşik fiili: “Bir hareketi karşılamak üzere bir arada bulunan kelimeler topluluğudur.” şeklinde tanımladıktan sonra üç gruba ayırır:

1. Bir isim unsuru ile bir yardımcı fiilden kurulan birleşik fiiller 2. Bir fiil unsuru ile bir yardımcı fiilden kurulan birleşik fiiller 3. Anlamca Kaynaşmış Birleşik Fiiller (Karahan 1999: 36-39)

Karahan, daha sonra, Türkçede Söz Dizimi olarak çıkan kitabının farklı baskısında birleşik fiili “Bir hareketi karşılamak veya bir hareketi tasvir etmek üzere yan yana gelen kelimeler topluluğudur.” şeklinde tanımlar ve Bir hareketi karşılayan birleşik fiiller ve Bir hareketi tasvir eden birleşik fiiller olmak üzere iki gruba ayırır. (Karahan 2006: 73) Daha önce bahsettiği anlamca kaynaşmış birleşik fiilleri, bir hareketi karşılayan birleşik fiiller başlığı altındaki Ana Yardımcı Fiillerle Kurulan Birleşik Fiiller maddesinden sonra Diğer Fiillerle Kurulan Birleşik Fiiller maddesinde ele alır ve bu tip birleşik fiillerin yardımcı fiillerle değil asıl fiillerle yapıldığını, bu yapıdaki yer alan kelimelerin birinin veya hepsinin ya sözlük anlamını kaybettiğini ya da deyimleştiğini belirtir. (Karahan 2006: 75)

Sadettin Özçelik ve Münir Erten, Türkiye Türkçesi Dilbilgisi adlı kitaplarında birleşik fiiller hakkında şu bilgileri verirler: “Bir isimle veya kelime grubu ile yardımcı fiilin ya da bir fiille yardımcı fiilin birleşmesiyle oluşurlar. Tek fiil gibi anlam verir, çekimlenir, yüklem veya fiilimsi olabilirler.” Özçelik ve Erten birleşik fiilleri beşe ayırırlar:

1. İsimle yapılan Birleşik Fiiller (isim + yardımcı fiil)

2. Fiille yapılan Birleşik Fiiller (fiil + zarf fiil eki + yardımcı fiil) 3. Anlamca Kaynaşmış Birleşik Fiiller

4. Belirleyici Birleşik Fiiller

5. İkili Birleşik Fiiller (Özçelik - Erten 2005: 133-138)

Nuretttin Demir ve Emine Yılmaz, Türk Dili El Kitabında birleşik fiili, “Bir isim ve bir yardımcı fiil ya da iki fiilin birleşmesinden oluşur.” şeklinde tanımlarlar. Demir ve Yılmaz, ilk unsuru isim olan yapılarda yardımcı fiilin, birinci kelimenin yüklem

(26)

oluşturmasını sağladığını ve bunun özellikle alınma kelimelerin Türkçede fiil olarak kullanılmasında sıkça başvurulan yol olduğunu belirtirler. Her iki unsuru fiil olan birleşik fiil yapılarındaki yardımcı fiillerin cümle içersinde yüklem olma yeteneklerini kaybettikleri ve bir ek gibi davrandıkları için bunlara ekleşik fiil derler. Demir ve Yılmaz, ayrıca şaşıp kaldı = şaştı kaldı, bakıp kalır = bakar kalır denkliğinden de bahsederler. (Demir - Yılmaz 2006: 206)

Tatarcada Birleşik Kelime Teşekkülü adlı kitabında Fuat A. Ganiyev, Birleşik Fiil Teşekkülü başlığı altında, Fiil Olmayan Kelimelerden Birleşik Fiillerin Teşşekkülü alt başlığında Tatarcada isim + yardımcı fiil yapılarını etraflı olarak inceler. Yardımcı fiil terimini de tartışan Ganiyev, yardımcı fiillerin Tatar dil biliminde üç farklı leksik ve gramatikal olayı tanımladığını belirtir ve bunları şu şekilde tasnif eder: 1. isim + yardımcı fiil yapısındaki it, kıl, bul, kil gibi gerçek yardımcı fiilleri bildirmek için kullanılmaktadır. Bu tür yarı anlamlı fiiller, anlam ve işlevi bakımından fiil yapım eklerini hatırlatmaktadır. 2. Tasvir fiillerindeki ikinci unsuru belirtmek için kullanılmaktadır. Bunlar tam anlamıyla yardımcı fiil değil esas fiilin anlamını tamamlamaktadır. 3. Modal fiilleri (yeterlik vb.) için kullanılmaktadır. Ganiyev’e göre gerçek yardımcı fiil, isim + yardımcı fiil yapısındakilerdir.

Ganiyev, birleşik fiillerin fiil + fiil yapısında olanları Fiillerden Parçalı Birleşik Fiil Teşekkülü alt başlığında inceler ve bu fiillerin -p veya -a, -e, -y ekli zarf fiillerin bazı tasvir fiilleriyle birlikte oluşturduğu birleşimlerden meydana geldiğini belirtir. Ona göre Parçalı birleşik fiiller bağımsız fiil öbeklerinden ve diğer fiil şekillerinden ayrılmalıdır ve özellikleri şunlardır:

“1. Parçalı birleşik fiiller bir tek anlam bildirir.

2. Parçalı birleşik fiillerin ögeleri bağımsız fiil öbeğindeki ögelerden farklı olarak birbirinden bağımsız kullanılamaz. Parçalı birleşik fiillerin arasına anlama zarar vermeden üçüncü kelime konulamaz.

3. Parçalı birleşik fiillerde ögeleri arasında bağımsız fiil öbekleri arasında gördüğümüz söz dizimsel bağlantı görülmez.

4. Parçalı birleşik fiillerin ögeleri karşılıklı nüfuz etmenin varlığıyla nitelenmekte, çünkü parçalı birleşik fiillerdeki ikinci öge

(27)

esas fiilin ifade ettiği anlamını somutlaştırmakta ve sadece ona bağlıdır. Onsuz bu öge cümle bütünlüğünü bozmadan varlığını sürdüremez.

5. Parçalı birleşik fiiller tek bir vurguya sahiptir.”

Ganiyev, bu açıklamalardan sonra Tatarcadaki tasvir fiillerinin listesini verir ve bunları ayrıntılı olarak inceler. (Ganiyev 2010: 85-110)

Adnan Rüştü Karabeyoğlu, Türkiye Türkçesinde (ad + fiil birleşmelerinde) Yardımcı Fiiller adlı kitabında, Türkiye Türkçesinde yardımcı fiil olarak kullanılan 20 adet fiili alfabetik sırayla incelemiştir. Karabeyoğlu, ad + fiil birleşmeleri hakkındaki araştırmacıların görüşlerini özetlemiş, bu yapının oluşumunu söz dizimi ve anlam ilişkileri bakımından ele almış, yardımcı fiil kavramını açmış ve yardımcı fiilleri, özne niteleme, nesne niteleme, tamlayıcı niteleme ve gerçekleştirme fonksiyonlarıyla teferruatlı olarak incelemiştir.2

Funda Toprak, Harezm Türkçesinde Fiil adlı çalışmasında birleşik fiillerle ilgili araştırmacıların görüşlerini özetledikten sonra fiillerin genellikle şekil bilgisi açısından ve 1) İsim + Yardımcı Fiil Kuruluşunda Olanlar 2) Fiil + Yardımcı Fiil Kuruluşunda Olanlar 3) Deyimleşmiş Birleşik Fiiller olarak üç ana başlıkta incelendiğini belirtir. Ona göre, birleşik fiiller konusunda yapım ekli ve hâl ekli kullanımların da şekil bilgisi açısından bu tasnife ilave edilmesi, ayrıca bu fiil yapılarının, anlam bilim yönünden tekrarlı ve eş anlamlı yapılarının da ele alınması gerekir. (Toprak 2005: 158-211)

Süer Eker, Çağdaş Türk Dili adlı kitabında Söz Dizimi bölümünde Sözcük Grupları başlığı altında Birleşik Eylem Grubunda şu tanımı yapar: “Birleşik eylem grubu; biri asıl eylem, diğeri yardımcı ad veya eylem olan iki sözcüğün birbiriyle yapı ve anlamca kaynaşması ile oluşan gruptur.” (Eker 2010: 411). Eker, birleşik eylemleri iki grupta inceler:

1. Tasviri (betimsel, deskriptif) Eylemler 2. Adla Yapılan Birleşik Eylemler

Eker, yukarıdaki yapılara uymayan fakat eylem birleşmeleri içinde değerlendirilebilecek bir yapıyı da Diğer Birleşik Eylemler olarak nitelendirir ve

2

Karabeyoğlu, Adnan Rüştü (2008), Türkiye Türkçesinde (ad + fiil birleşmelerinde) Yardımcı Fiiller, Beşir Kitabevi, İstanbul.

(28)

anlayamadı gitti, yedikçe yiyeceği gelmek, güleceğim geldi, …güleceği tutar, …yapmış olduk, …kalkacak oldu, …gider olduk vb. örneklerini verir. (Eker 2010: 412-413)

Annemarie Von Gabain, Türkçede Fiil Birleşmeleri adlı makalesinde fiil birleşmelerinin sonsuz mana inceliklerini ve zaman, eylem çeşitlerinin muhtelif derecelerini göstermek suretiyle dile son derece zengin ifade imkânı verdiğini belirtir ve Türkiye ağızlarında fiil birleşmelerinin gittikçe azaldığına dikkat çeker. “Birbirine bağlı iki fiil şeklinin sıkı surette birleşmesinden meydana gelen ve yalnız bir oluş anlatan fiil birleşmelerinin birinci kısmı, yeni fikir nüansları veren bir zarf değildir.” diyen Gabain, birleşik fiilleri:

1. Esas manayı taşıyan bir fiil ile bir yardımcı fiilden 2. Bir esas fiil ile bir deskriptif fiilden

3. Bir esas fiil ile modal bir yardımcı fiilden

olmak üzere üç kısma ayırır.

Gabain, 1. grupta, yardımcı bir fiilin esas fiil ile çekim şemasına giren verbal bir ifade meydana getirdiğini, bu fiil birleşmelerinin zamanı (geçmiş, uzak geçmiş vs.) ve tarzı (bildirme, gerçeksizlik vs.) basit fiillerden daha tam olarak ifadeye yaradığını belirtir. Gabain’e göre, bu yapıdaki yardımcı fiiller i-, ol-, bulun- ve bazen da dur-’tır.

Gabain, 2. gruptaki deskriptif fiilin fiil birleşmesinde kendi manasını hemen tamamıyla kaybetmiş normal bir esas fiil olduğunu, bu fiilin birleşmede esas fiilin kılınış çeşidini göstermeye yaradığını vurgular. Gabain, deskriptif fiiller olarak dur-, gel-, git-, var-, kal-, düş-, ko-, tut-, var-, ver-, yat-, yaz-, yürü- fiillerini sıralar.

Gabain, 3. gruptaki yardımcı fiillerin manalarını tamamıyla muhafaza ettiğini belirtir ve başla-, bil-, buyur-, git-, gör-, fiillerini sıralar.

Gabain, isim + fiilden oluşmuş yapıları başka bir grup olarak niteler ve bunları fiil birleşmesi olarak kabul etmez. Gabain, 3. gruptakilerin de günümüz de artık fiil birleşmeleri sayılamayacağını belirtir. (Gabain: 1953: 16-28)

Ferhad R. Zeynalov, Türk Dillerinde Birleşik Eylem Meselesi adlı makalesinde söz takımlarıyla birleşik sözlerin karıştırıldığını belirtir. Söz takımlarının sentaks, birleşik sözlerin ise morfoloji katagorisine girdiğini vurgulayan Zeynalov, söz takımlarının her iki tarafının kendi lügat manalarını tamamıyla muhafaza ettiğini,

(29)

kaynaşıp karışmadığını, yeni bir sözün ortaya çıkmadığını; birleşik sözlerde ise birleşmeyi meydana getiren tarafların önceki kendi manalarını kaybederek çoğu zaman bu anlamlara bağlı yeni bir lügat unsuru meydana getirdiğini ifade eder.

Zeynalov, bütün Türk dillerinde iki veya daha çok sözün birleşmesinin birleşik eylemi tayin için esas alındığını, bunun doğru olmadığını belirtir. Ona göre birleşik eylemleri analitik yolla oluşan çeşitli birleşmelerin içinden ayırmak için şu ölçüler göz önünde bulundurulmalıdır:

1. Birleşik eylemlerden her kısmının ayrı ve müstakil anlamı olmalı 2. Her iki taraf eylem olarak karışmalı ve tek bir mefhum oluşturmalı

negl etmek, söhbet etmek, ohumağa başlamak, ohuya bilmek, harap etmek, rica etmek, anlata bilmek örneklerini terkibi eylemler olarak adlandıran Zeynalov; et-, bil-, başla- yardımcı fiilinin kendisinden önce gelen adlara yeni bir anlam katmadığını, onlarla bir arada yeni bir kelime oluşturmadığını belirterek bunları birleşik eylem olarak saymaz. ol- yardımcı fiilini de bunlara ekler. Aynı zamanda ol- fiilinin çeşitli eylem şekilleriyle birleşmesinin de birleşik eylem oluşturmadığını ifade eder. Bunlara da gelecek olsanız, yapılmamış olan vb. örnekleri verir. Zeynalov birleşik eylemleri aşağıdaki gibi sınıflandırır:

1. Hareketin başlamasını, devam etmesini ve yönünü bildiren birleşik eylemler. 2. Hareketin sürekliliğini, aniliğini, devamlılığını bildiren birleşik eylemler. 3. Hareketin sınırını, bitmesini bildiren birleşik eylemler.

4. Hareketin tekrarını ve genelleştirme anlayışını bildiren birleşik eylemler.

Zeynalov, yukarıdaki birleşik eylemlerin hangi eylemlerin yardımıyla yapıldığını belirttikten sonra bunlara çeşitli lehçelerden örnekler verir. Ayrıca, Zeynalov, birleşik eylem olarak kabul ettiği her iki tarafı fiil olan yapıların birinci unsurunun genelde -ıp ekli bağ eylem olduğunu vurgular ve âdeta görüşlerini özetleyen -sırasıyla- birleşik eylem olan ve olmayan şu iki örneği verir: “O seni bir geder gözledi, sonra ise goyub getdi.” “O elindeki bağlamanı stolun üstüne goyub getdi.” (Zeynalov 1986: 455-468)

Mustafa Uğurlu, “Birleşik Fiil” Üzerine adlı makalesinde şu tespiti yapar:

“ ‘Birleşik fiil’, ‘ek fiil’ (‘isim fiili’), ‘isim cümlesi’, ‘fiillerin birleşik çekimi’ gibi konular, Türkçe dil bilgisi (‘gramer’) ve okul

(30)

kitaplarındaki dizim (‘syntax’) bölümünde vazgeçilemez olmasına rağmen; tanımlarının, özelliklerinin, kapsamlarının ve birbirleriyle ilişkilerinin yeterince belirlendiği ve açıklandığı, tasniflerinde tutarlı ölçütler geliştirildiği söylenemez.”

Uğurlu, bu tespiti yaptıktan sonra bunların her biriyle ilgili araştırmacıların görüşlerini ortaya koyar, kendi düşüncelerini belirtir. Uğurlu’nun görüşlerini özetlemesi bakımından makalenin sonuç kısmını vermeyi uygun görüyoruz:

1. Birleşik fiil, bir isim ile fiilin oluşturduğu bir bütünlüktür. Temel yapısı, {(isim) [fiil]} şeklinde gösterilebilir.

2. Birleşik fiil, cümle unsurları açısından ‘yüklem’; kelime grupları açısından ‘birleşik fiil grubu’dur.

3. Birleşik fiil kurabilecek fiillerin bir listesi yapılamaz. Her fiil, istemine göre aldığı tamlayıcısıyla zaman içinde birleşik fiil oluşturabilir.

4. Birleşik fiil kuran fiillerin zamanla ses değişikliğine uğraması, anlamını yitirmesi veya ‘gerçek’ anlamının dışında kullanılması birleşik fiil olmasına bir engel teşkil etmez.

5. Bir fiilin tamlayıcılarıyla oluşturduğu birlik, ‘gerçek’ anlamının dışında kullanılsa da ‘birleşik fiil’ olamaz.

6. Gramer veya dilbilgisi çalışmalarında ‘birleşik fiil’, ‘ek fiil’, ‘(isim cümlesinin) yüklemi’, ‘birleşik çekim’ gibi ayrı terimlerle ve ayrı bölümlerde, birbiriyle ilgisiz bir şekilde açıklanan yapılar, sadece ‘birleşik fiil’ olarak tasnif edilmelidir. Böylece bunların gerçek özellikleri öğrencilere daha kolay kavratılabilir.

7. Türkçede bir tek, çekimli fiil ile kurulan yüklem çeşidi vardır; Dolayısıyla ‘isim cümlesi’nden söz edilemez.

8. Dil olgularını bütün yönleriyle açıklamaya çalışmak, anlaşılmazlığa yol açmaktadır. Bunun yerine ses, yapı, dizim, görev, anlam gibi düzeyleri esas alan çözümlemeci bir yaklaşım daha faydalı olacaktır. (Uğurlu 2007: 399-412)

Beşir Göğüş, Türkçe’de Bileşik Kelimelerin Oluşumu ve Nasıl Yazılması Gerektiği adlı makalesinde Yardımcı fiiller başlığı altında: “Bazı kelimeler ‘yardımcı fiil’ adını

(31)

verdiğimiz fiillerle birleşerek, bileşik fiiller kurarlar.” açıklamasını yapar ve bunları şu şekilde gruplandırır:

1. İsim soyundan bir kelime ve yardımcı fiille 2. Bir ortaç ve bir yardımcı fiille

a. Başlama fiilleri b. Bitirme fiilleri c. Davranma fiili 3. Kaynaşmış fiiller

Göğüş, kaynaşmış fiillerin kuruluşunun yardımcı fiillerle kurulan birleşik fiillere benzediğini; fakat bileşenlerinin başka kelimelerle bileşik fiil kuramayacağını, yalnız o kelime ile kalıplaştığını belirtir. (Göğüş 1962: 258)

Göğüş, Sözdizimi İlgisiyle Oluşmuş Bileşik Kelimeler bahsinde, bileşik kelimelerin oluşum şekillerini gruplandırır. İki Fiilin Kalıplaşmasiyle oluşan bileşik kelimeleri gruplandırırken bunlardan bileşik fiil olarak bahseder; fakat verdiği örneklerin çoğu, genelde kastedilen, birleşik fiil olmaktan uzaktır: vurdumduymaz, kaptıkaçtı, düşmez kalkmaz vb. Araştırmacı, aynı başlık altında tasvir (betimleme) fiillerini de inceler. (Göğüş 1962: 256-257)

Sema Barutcu Özönder, Türk Dilinde Fiil ve Fiil Çekimi adlı tebliğinde, birleşik fiil konusunun birleşik kelime konusuna getirilecek açıklıkla çözülebileceğini belirtir:

“Şayet, birleşik kelime, onu meydana getiren unsurların asıl manalarının dışında yeni ve az veya çok farklı bir mana kazanan, kısaca bir sözlüğün madde başı olabilecek değere sahip bir kelime grubu ise, Banguoğlu’nun adlandırmasıyla ‘iç çekimler’ (1980: 12) dışında değişmelere tâbi olmayan ‘isim + fiil’, ‘fiil + fiil’ tarzında kurulu teşkiller ‘birleşik fiil’sayılacaktır. Bu sınırlamaya dayanarak Türkiye Türkçesinin gramer kitaplarında ‘birleşik fiil’ diye verilen pek çok örnek ‘birleşik fiil’ değildir.” (Özönder 1999: 59)

Özönder, fiil + fiil yapısındaki birleşik fiillerin de teferruatlı olarak incelenmesi gerektiğini ekler.

(32)

İbrahim Delice, Yüklem Olarak Türkçede Fiil adlı makalesinde, fiilleri yapı bakımından üçe ayırmıştır: 1. Basit Fiiller 2. Türemiş Fiiller 3. Öbek-Fiiller. Delice, bunları öbek-fiil olarak adlandırmasının sebebini şöyle açıklar:

“Gramer kitaplarında birleşik fiil terimi ile verilen bu konuyu öbek-fiiller terimiyle ele almayı uygun bulduk; çünkü, kendi anlamından uzaklaşmış yardımcı fiillerle kurulan gelivermek, düşeyazmak gibi tasvir fiillerinde bile bir yapısal ayrıklık mevcuttur. Asıl fiil ile yardımcı fiil arasına ya zarf-fiil eki ya da zarf fiil eki yerine bir kip eki kendi işleviyle getirilebilmektedir. Oysa diğer kelime türleri için kullanılan birleşik kelime terimi için birleşenleri herhangi bir ekle ayırmak farklı farklı çekimlemek mümkün değildir. Çekimlendiği zaman bir kelime türü olmaktan çıkıp kelime öbeği kategorisine girmektedir. Örneğin hanımeli bir birleşik kelimedir; ama, hanım kelimesine bir ek getirip hanımın eli dediğimizde hanım da el de öz anlamına bürünürler. Böylece adlandırma aşamasında bir anlam için kurulmuş ortaklık bozulur.” (Delice 2002: 192)

İbrahim Delice, öbek-fiilleri şu şekilde tasnif eder: 2.3.1. Yardımcı Fiille Kurulanlar: 2.3.1.1. Yabancı İsim + Yardımcı Fiil Yapısıyla Kurulanlar 2.3.1.2. Fiil + [zarf-fiil eki yahut kip eki] + Yardımcı Fiil Yapısıyla Kurulanlar 2.3.1.3. Yalın veya Çekimli İsim + Asıl Fiil Yapısıyla Kurulanlar 2.3.1.4. Ek-Fiille Kurulanlar. (Delice 2002: 193)

Dikkat edilirse, 2.3.1. Yardımcı Fiille Kurulanlar şeklinde bir ana başlığa gerek yoktur; çünkü Yardımcı fiille Kurulanlar dendikten sonra 2.3.2. Asıl Fiillerle Kurulanlar vb. şeklinde başka bir başlığa ihtiyaç duyulmaktadır. Oysa, Yalın veya Çekimli İsim + Asıl Fiil Yapısıyla Kurulanlar alt başlığı, Yardımcı Fiille Kurulanlar başlığı altında gösterilmiştir ve zaten Delice bunların da yardımcı fiil gibi kullanıldığını belirtir.

Birleşik Kelime Olarak İkilemeler, Sayılar ve Birleşik Fiiller adlı bildirisinde Bilgehan A. Gökdağ, tek bir göndergesi olan, iki veya daha fazla kelimeden oluşan yapıların dilbilgisi kitaplarının çoğunda kelime grubu içinde ele alındığını; ancak bunların şekil bilgisi (morfoloji) içerisinde ele alınması gerektiğini belirtir. Gökdağ,

(33)

birleşik kelime ile kelime gruplarının birbirinden ayrılması gerektiğini vurgular. Birleşik kelimelerin dilde sabit birleşmeler olduğunu, birleşmeyi meydana getiren unsurlardan her birinin şekilce ve anlamca kaynaşarak kendi anlamlarının dışında birleşmeyle kazandıkları yeni anlamları işaret ettiğini, tıpkı türemiş ve kök halinde bulunan kelimeler gibi sözlükte madde başı oluşturduğunu ve ve bu yönüyle de leksikolojinin inceleme alanına girdiğini; kelime gruplarında ise birleşmelerin sabit olmadığını ve sözlükselleşmenin olmadığını ifade eder. (Gökdağ 2007: 219-225)

2. Birleşik Fiil ile İlgili Terim, Tanım ve Tasniflerin Değerlendirilmesi

Birleşik fiil ile ilgili yaptığımız taramada araştırmacıların bu konuda farklı terimler kullanmış olduklarını gördük. Kullanılan terimlerin sıklık oranlarını ve konuyu en iyi yansıtan terimin tespiti için önce araştırmacıların birleşik fiil için kullandıkları terimleri bir tablo üzerinde görelim:

Araştırmacı Birleşik Fiil3 Mürekkeb Fiil Birleşik Eylem Bileşik Eylem Fiil Birleşmeleri4 Karmaşık Fiil Öbek Fiil Demir-Yılmaz + Ediskun + Ercilasun + Ergin + Ganiyev + Göğüş + Gökdağ + Hacıeminoğlu + Karabeyoğlu + Karahan + Özçelik-Erten + Özönder + Timurtaş + Topaloğlu + Toprak + Uğurlu + Banguoğlu + + Korkmaz + + + Ahmed Cevdet + 3

Bu araştırmacılardan Beşir Göğüş ve Haydar Ediskun bileşik fiil terimini kullanır.

4

Zeynep Korkmaz, “Türkiye Türkçesinde ‘iktidar’ ve ‘imkân’ Gösteren Yardımcı Fiiller ve Gelişmeleri” adlı makalesinde fiil + fiil yapısına fiil birleşmeleri adını vermiştir. Daha sonraki eserlerinde bu yapı için de birleşik fiil terimini kullanmıştır. (Korkmaz 1959: 107)

(34)

Deny + + Hüseyin Cahit + Tahir Kenan + Gabain + + Eker + Hatiboğlu + Tekin + Zeynalov + Hengirmen + Koç + Gencan + + Delice + Toplam 18 5 4 3 2 4 1

Tablodan anlaşılacağı gibi birleşik fiil için toplam 7 terim kullanılmıştır. Bunlardan birleşik fiil terimini 18 araştırmacı, mürekkeb fiil terimini 5 araştırmacı, birleşik eylem terimini 4 araştırmacı, karmaşık fiil terimini 4 araştırmacı, bileşik eylem terimini 3 araştırmacı, fiil birleşmeleri terimini 2 araştırmacı, öbek fiil terimini 1 araştırmacı kullanmıştır. Karmaşık fiil terimi, birleşik fiil terimini karşılamak için kendi başına değil, birleşik fiilin bir alt kategorisi olarak kullanılmıştır. Karmaşık fiil terimiyle Banguoğlu, Gencan ve Korkmaz, sıfat-fiil + fiil yapısını; Deny ise hem sıfat-fiil + fiil hem de zarf-fiil + fiil yapısını kastetmişlerdir. Gabain ve Korkmaz, fiil + fiil yapısı için fiil birleşmeleri terimini kullanmıştır; ancak Gabain, sadece bu yapıyı birleşik fiil olarak kabul etmiştir.

Yukarıda da görüldüğü gibi bu terimlerden en yaygın olarak kullanılanı birleşik fiil terimidir. Bu sebeple biz de birleşik fiil terimini kullanacağız. Aynı zamanda, bir fiilin, bir isim ya da bir fiille birleşmesi, bir arada kullanılması, anlamca kaynaşması ve bir fiil kavramını karşılaması birleşik fiil terimini tercih etme sebebimizdir.

Şimdi de araştırmacıların birleşik fiilleri nasıl tasnif etmiş olduklarını görelim: Araştırmacıların büyük çoğunluğu isim + fiil ve fiil + fiil yapısını birleşik fiil olarak kabul etmişlerdir. Ancak, araştırmacılardan sadece Gabain ve Zeynalov, yalnızca fiil + fiil yapısının birleşik fiil oluşturduğunu savunmuşlardır.

(35)

1

isim + fiil ve fiil + fiil yapısını birleşik fiil kabul eden araştırmacılar:

Ahmet Cevdet, Banguoğlu, Delice, Demir-Yılmaz, Deny, Ediskun, Eker, Ercilasun, Ergin, Ganiyev, Gencan, Göğüş, Hatiboğlu, Hengirmen, Hüseyin Cahit, Karahan, Karamanlıoğlu, Koç, Korkmaz, Özçelik-Erten, Özönder, Tekin, Topalaoğlu, Toprak.

Araştırmacılardan Hacıeminoğlu, Karabeyoğlu, Tahir Kenan, Timurtaş, Uğurlu; aynı yapıları birleşik fiil kabul etmekle birlikte er- fiilinin de birleşik fiil oluşturduğunu ileri sürmüşlerdir.

2 Sadece fiil + fiil yapısını birleşik fiil kabul eden araştırmacılar :

Gabain, Zeynalov

Araştırmacılardan Gabain ve Zeynalov’un bu yapıyla ilgili görüşlerinin aynı olmadığını da ayrıca belirtmek gerekir. Gabain, “az yer oldu.” cümlesindeki yer ol- yapısını birleşik fiil olarak kabul ettiği hâlde, Zeynalov bunları kesinlikle birleşik fiil olarak kabul etmez. Zeynalov, ayrıca zarf-fiil + fiil yapısını -belli şartlara bağlayarak- birleşik fiil olarak kabul eder. Zeynalov’un bu görüşlerini yukarıda belirtmiştik.

Yine, isim + fiil yapısını birleşik fiil olarak kabul eden araştırmacıların da bunların alt kategorilerinde birleştikleri söylenemez. Hatta araştırmacılardan bazıları tanımını ve tasnifini daha sonra değiştirmiş bazıları da verdikleri örneklerle çelişkiye düşmüşlerdir. Örneğin, Zeynep Korkmaz, Gramer Terimleri Sözlüğünde birleşik fiili “İsim soylu bir kelimeyle etmek, eylemek, olmak yardımcı fiillerinin birleşmesinden veya iki ayrı fiil şeklinin anlamca kaynaşmasından oluşmuş fiil türü.” (Korkmaz: 1992: 27) olarak tanımlamış, bu tanıma isim + asıl fiil (anlamca kaynaşmış kalıplaşmış birleşik fiiller) yapısını dahil etmemiş, daha sonra yazdığı Türkiye Türkçesi Grameri (Şekil Bilgisi)nde, birleşik fiil tanımını şöyle değiştirmiştir:

“Birleştirme yolu ile yapılan fiillere birleşik fiil denir. Birleşik fiiller, bir ad ile bir yardımcı fiilin veya iki ayrı fiil şeklinin yahut da ad soylu bir veya birden fazla kelime ile bir esas fiilin birleşmesinden oluşan ve tek bir kavrama karşılık olan fiil türleridir.” (Korkmaz 2003: 791)

Referanslar

Benzer Belgeler

Utilization of Machine learning algorithms like, Random Forest Classifier and Hadoop Infrastructures are contributing this paper to lead the high features of the Hand over

This means that for an almost static back- ground (the background with negligible dynamics rela- tive to the black hole mass), the zero of the radiation- accretion density lies

Ayrıca diyabet grubunda, serum ürik asit düzeyi ile çalışılan diğer parametreler arasında anlamlı korelasyon bulunamazken, kontrol grubunda serum ürik asit düzeyi ile

Elli iki ifade ise özelliklerine göre 7 farklı boyutta (aileye karşı, kişisel akademik, kişisel sağlıklı olmaya, kişiler arası ilişkiler, çevreye karşı, dini

Uluslararası Bakalorya bitirme tezi olarak A dersi kapsamında hazırlanan bu çalışmada Özdemir Asaf şiirlerindeki yalnızlığa neden olan koşullar ve

evvel-i mukaddimede didük ki “Ekall derecelü edviye ekser derecenüˆ derecesi- ni indüre.” Meselā ekall harāreti olan nesne ezyed harāretlü nesneyile halt olsa, ez-

a)Yapısına göre birleşik cümledir. b)Birleşik cümlenin türüne göre,bağımlı birleşik cümledir. c)Bağımlı birleşik cümlenin türüne göre,zaman yardımcı cümleli

Tüm grupların östrüs oranları ve FGA-30, FGA-40, N-İMPLANT, PGF2α gruplarındaki gebelik, kuzulama ve çoklu doğum oranları Tablo 1 ’de verilmiştir.. Çalış­