Nadir Nadi
vefat etti
eCumhuriyet gazetesinin sahibi ve başyazarı, 61 yıllık gazeteci Nadir Nadl, dün sabah geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etti, 83 yasında ölen Nadi'nin cenazesi yarın toprağa verilecek
B U G Ü N
NADİR NADİ
’’AD1R Nadi'yi kaybettik. Türk basınının,
yaşamını basın içinde . sürdüren en kıdemli
gazetecisiydi. 1908 M eşrutiyetinin ilanıyla birlikte doğmuştu. Çocukluğunu. Osmanlı İmparatorluğunun en dağdağalı döneminde geçirmişti. Birinci Dünya Savaşı, mütareke yılları. İstiklal Savaşı..
Sonra da hep “Cumhuriyet ”le birlikte yaşamıştı.
İki anlamıyla da.. Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet.. Ve o Cumhuriyeti savunmak üzere, babası Yunus Nadi tarafından kurulan gazete: Cumhuriyet..
Nadir Nadi. hayatının sonuna kadar ikisine de bağlı kaldı.
Tek parti yönetimi.. Çok partiye geçiş.. Demokrat Parti dönemi.. 27 Mayıs.. 1961 Anayasası dönemi.. 12 M an.. Yeniden demokrasi.. Terör yılları.. 12 Eylül.. 1982 Anayasası dönemi..
Yakın tarihimizin bütün o değişimli ve iniş-çıkışlı y ılla n içinde Nadir Nadi, Atatürk Cumhuriyeti ilkelerinin yılmaz bir savunucusu olarak kaldı. Babasından devraldığı gazetesi Cumhuriyet'in de. o ilkelerin içinde oluşan kişiliğini korudu, geliştirdi.. Onu. demokrasinin ve basın özgürlüğünün sarsılmaz bir kalesi haline getirdi.
“Basın özgürlüğü” derken.. Onun bir. iktidarlara ve öteki çıkar gruplarına karşı korunması vardır. Bir de gazete içinde korunması.. Yani, bir gazetenin yazarlarının, o gazetenin genel çizgisinde kalmakla birlikte, kendi düşüncelerini yansıtabilme olanaklarının korunması.. Nadir Nadi, başında bulunduğu gazete içinde, onun da teminatıydı. Eski bir Cumhuriyet yazarı olarak, ben de çok tanığı olmuşumdur: Cumhuriyet'te, Nadir Nadi ’nin kendi görüşüyle çelişen bir görüşü de. hiç tereddüt etmeden yazabilirdiniz. Onunla ilgili bir tartışma çıksa, o görüşü yazma hakkınızı, herkesten önce savunan, gene Nadir Nadi olurdu.
Babası Yunus Nadi den de aynı şeyi görmüştü. 1932 de Viyanu’da öğrenciyken başladığı gazetecilikte, 1936 yılından itibaren, aralıklı olarak, başyazılar da yazmaya başlamıştı. Bunu teşvik eden, babasıydı. Kendisine ait olan başyazı sütununu zaman zaman oğluna bırakıyordu. Bu uygulamanın bazen, gazetenin tek parti yönetimince kapatılmasına kadar varan tatsız sonuçları da oluyordu.
-Fakat, Nadir Nadi. sonradan yazdığı “Perde Aralığından ”
adlı anı kitabında zarif bir üslupla -özeleştiri de yaparak- anlatır: Babası, onun “önceden görmediği ve belki de yüzde yüz paylaşmadığı yazıları"m da hükümete karşı sonuna kadar savunuyordu.
Nadir Nadi de. eski ve yeni Cumhuriyet yazarlarına karşı hep aynı tutumu izledi, Cumhuriyet, 27 Mayıs öncesinden başlayarak, çeşitli dönemlerdeki baskıcı yönetimlerin ve özellikle askeri yönetimlerin sık sık hışmına uğramış ve zaman zaman da kapatılmıştır. Belirli yazılar sebep gösterilerek.. O yazıları yazanlar, tabii, gazeteye zarar verdik diye çok üzülürdü. Am a onları, “Olur böyle şeyler" diye, herkesten önce teselli eden hep, gazetenin sahibi Nadir Nadi olurdu.
Gazetedeki başyazılarını bir süre önce kesrrtışli. Yazmasını isteyenlere “Ne yazayım ? Her şeyi yazdım. Artık tekrar oluyor"diyordu. Gerçekten de öyleydi. Nadir Nadi, 50 küsur yıllık başyazarlık hayatında, yarınlarımız için de geçerli olan pek çok şeyi yazmıştı.
O yazıların pek küçük bir bölümü kitaplara yansımıştır. Onları, dönemin olaylarını da hatırlatan bir araştırma çalışmasıyla kütüphanelerimize kazandırmak, Türk yayıncılığı için bir hedef olmalıdır
Bu dilekle, anısı önünde saygıyla eğiliriz. Başla Cumhuriyet ailesi olmak üzere, tüm Türk basınına başsağlığı dileriz.