:
Namık Kemal'in torununun
anıları
■ Kültür Servisi - Namık Kemal’in torunu Selma Ekrem’in anılan ‘Peçeye İsyan’ başlığı altında yayımlandı. 1923 yılında 21 yaşında genç bir kızken A B D ’ye gitmek zorunda kalan Ekrem, 1986 yılındaki ölümüne dek orada yaşadı. Zaman dilimi olarak 1902-
1923 tarihleri arasını
kapsayan ‘Peçeye İsyan’ Ekrem’in çocuk ve genç kız gözüyle, çökmekte olan Osmanlı
İmparatorluğuma ilişkin gözlemlerini, tanıklıklannı konu alıyor. Kitap 1930 yılında A B D ’de art arda dört baskı yapmış ve büyük ilgi toplamıştı.
Dönemin bütün siyasal, sosyal çalkantılannm tanığı, gözlemcisi bir kız çocuğunun bütün baskılara karşın peçe takmaması, işgal Istanbulu’nda İngilizlerle değil, bir kız çocuğuna peçe taktırmaya uğraşan yobazlar, zaptiyeler, zor günlerde evde duyulmaya başlayan Mustafa Kemal adı ve her şeye karşın güzel İstanbul nostaljisi de kitabın önemli
bölümlerini oluşturuyor. / ■? . •
m m__c e----ZZ
---Peçeye İsyan-Namık Kemal’in Torununun Anılan/
Selma Ekrem/ Anahtar Kitaplar Yayınevi/ 304 s. Namık Kemal’i hepimiz tanırız. Tarihle ilgilenenler oğlu Ali Ek rem Bey’i de bilebilir. Oysa torunu Selma Ekrem’i yakın aile çevresi dışında bilen pek az çıkar. Üstelik bu insan, 1923 yılında, 21 yaşında bir genç kızken ABD’ye gitmek zorunda kalmış, 1986’da ölümüne kadar orada yaşamışsa. Bu kitabın yayımlanmasıyla birlikte onu her kes tanıyacak. Çünkü 1930 yılında ABD’de artarda d ö n baskı yapan ve büyük övgüler alan anılan tarihsel bir değer taşıyor. Zaman dilimi olarak 1902-1923 ta rihleri arasmı kapsayan anılar, çocuk ve genç kız gö züyle, çökmekte olan Osmanlı İmparatorluğu’na iliş kin gözlemlerini, tanıklıklarım yalın ve akıcı bir dille anlatıyor. Sultan Abdülhamit’e karşı mücadelesi uğru na ömrünü Kıbns, Midilli, Sakız adalarında sürgünler ve zindanlarda tüketmiş bir dede Namık Kemal
(1840-1888), yine aynı padişahın sarayında katip bir baba ve evde sürekli hissedilen Abdülhamit korku su ve gölgesi. Babanın saray katipliğinden uzaklaştı rılması, Kudüs Mutasarrıflığı (1906), Beyrut Valiliği (1908), iki ayn dönemde Adalar Valiliği (1908- 1910), Midilli’nin düşüşü ve ardından gelen Yunan- lılar’a tutsaklık. Yunanistan’da tutsaklık günlerinde Venizelos’un Ali Ekrem Bey’e söyledikleri. Tutsak lıktan kurtuluş, İstanbul’a dönüş ve Birinci Dünya Savaşı yılları. Bütün bu siyasal/sosyal çalkantıların tanığı, gözlemcisi, bir kız çocuğu. Bütün baskılara rağmen takmadığı peçe, işgal İstanbul’unda İngiliz lerce değil, bir kız çocuğuna peçe taktırmaya uğra şan yobazlar, zaptiyeler. O zor zamanlarda evde du yulmaya başlayan Mustafa Kemal adı. Kudüs’te, Adalar’da Hıristiyan Musevi cemaatlar, mezhep çe kişmeleri, Osmanlı Devletinin oynadığı hakem rolü. Ve her şeye rağmen o yılların güzel İstanbul’u ve nostaljisi. Anıların “içindekiler” ve “Bu Kitabın Öy küsü” bölümüne bir göz atmak bile içeriğine ilişkin bir fikir veriyor. Kitabın çok satmasında, yayımlan dığı yıllarda Gazi Mustafa Kemal’in saygın Cumhu riyet Türkiyesi’ne duyulan ilginin önemli bir etken olduğunu göreceksiniz.
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi