BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915)
ERTAN GÖKMEN'Giri~~
insano~lu, tarih boyunca hayat~n~~ tehdit eden de~i~ik do~al afetlerle kar~~~ kar~~ya kalm~~t~r. Bu felaketleri, yer, atmosfer ve biyolojik kökenli olarak s~n~fland~rmak mümkündür. Yer kökenli olanlara deprem; atmosfer kökenli olanlara don, dolu, sel, so~uk, y~ld~r~m, kurakl~k, sis, a~~r~~ kar; biyo-lojik kökenli olanlara da salg~n hastal~klar ve zararl~~ ha~erelerin say~s~ndaki a~~r~~ art~~~ örnek olarak verilebilir~ . Bu afetlerden bir k~sm~~ sadece belirli bir co~rafya ile s~n~rl~~ kal~rken bir k~sm~~ da geni~~ alanlara sirayet ederek tahri-bata sebep olabilmektedir. Felaketlerden baz~s~~ can, baz~s~~ mal kayb~na ne-den olurken, baz~s~~ da her iki türne-den kay~plara yol açabilmektedir.
Osmanl~~ imparatorlu~u, farkl~~ zamanlarda yukar~da belirtilen türden pek çok do~al afete maruz kalm~~t~r'. Verdikleri zararlar dolay~s~~ ile uzun süreli k~tl~klara, de~i~ik hastal~klara, göçlere neden olan ve devletin iktisadi yap~s~na büyük zararlar veren felaketlerden biri de çekirgelerden gelmi~tir. Çekirgeler3, bol ya~~~~ alan, yüksek s~cakl~~~~ olan, yumu~ak alüvyonlu top-
Yrd. Doç. Dr., Celal Bayar Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü Ö~retim Üyesi.
~~ Mehmet Yavuz Erler, "XIX. Yüzy~ldaki Baz~~ Do~al Afetler ve Osmanl~~ Yönetimi", Türkler Ansik-lopedisi, c. 13, Yeni Türkiye Yay~nlar~. Ankara, 2002, s. 763-768.
2 Osmanl~~ Devletinde meydana gelen de~i~ik do~al afetler için bkz. Elizabeth Zachariadou, Os-manl~~ ~mparatorlu~u'nda Do~al Afetler, (Çev. Gül Ça~l~~ Güven-Saadet Öztürk), Tarih Vakf~~ Yurt
Yay~n-lar~, ~stanbul, 2001, Depremler için bkz. s. 11-271, Seller ve Kurakl~k için bkz. s. 271-297.
3 Çekirge nas~l bir hayvand~r? Türleri nedir, ya~ama alanlar~, beslenme biçimleri ve üreme
~ekil-leri nas~ld~r? Bu sorulara verilecek cevap bu böce~i daha iyi tan~mam~z~~ sa~layacakt~r. Çekirgeler uzun ve k~sa antenliler ~eklinde iki alt tak~ma ayr~lan bir böcek türüdür. Uzunluklar~~ 1,5 ile 20 cm aras~nda de~i~mektedir. Bitki, ot, yaprak ve çiçek yemektedirler. Larval~ktan 10. güne kadar vücut a~~rl~klar~~ kadar ye~il bitki yerler. Di~er s~çray~c~~ böceklerden farkl~~ olarak tek ba~lar~na de~il sürü halinde ya~anan Bu yüzden sürü halinde ortaya ç~kt~klar~nda çok tehlikelidirler. Normal durumda yürürler ancak tehlike an~nda s~çramaktad~rlar. Sar~, kahverengi, k~rm~z~, mavi ve siyah renkte olabi-lirler. On dakika ile birkaç saat aras~nda süren çiftle~meleri günün en s~cak saatinde meydana gel-mektedir. Ülkemizde ilkbahardan güzün geç zamanlar~na kadar yumurta b~rakmaktad~rlar. Yumur-talar~n~~ genelde yumu~ak zeminlere b~rakmakla birlikte sert zeminlere de b~rakabilirler. B~rak~lan yumurta say~s~~ türlere göre de~i~mekle birlikte baz~~ türlerde 2-10, baz~lar~nda ise 600-1800 aras~nda de~i~mektedir. Larvalar be~~ alt~~ deri de~i~tirerek geli~imlerini tamamlarlar. Tropik ve subtropik bölgelere inildikçe tür say~s~~ artar. 20 bin kadar türü bulunmaktad~r. Ülkemizde 600 civannda türü bulunmaktad~r. Göç eden türleri on civar~ndad~r. Locusta Migratoria en yayg~n göç eden türdür. Çok iyi uçanlar, oldukça geni~~ alanlara, Asya hatta Afrika ve Avrupa k~talar~na kadar yanlm~~t~r. S~çrayarak yap~lan göçün h~z~, sürünün büyüklü~üne göre de~i~mektedir. 10-20 bin larval~~ sürüler
raklarda ve çöl alanlar~nda önce larva, daha sonra yeti~kin böcek olarak h~zla ço~al~rlar, belli yo~unlu~u ula~t~klar~nda sürüler halinde ya~amaya ba~larlar, s~cakl~k ve rüzgâr etkisi ile göçmen sürüler halinde uzak mesafele-re ula~~rlar. Yedi sekiz santim uzunlu~undaki çekirgeler metmesafele-re kamesafele-reye iki yüz tane dü~ecek say~ya ula~abilirler. Bu da kilometre karede iki yüz milyon çekirge demektir'. Bir çekirge yavrusu, günde kendi a~~rl~~~~ kadar besin yiyebilmektedir. Bir çekirge larva halinden erginli~e 3-3,5 ayda ula~abil-mektedir. Orta ya~l~~ yavrular~n meydana getirdi~i sürülerin a~~rl~~~n~n 250-300 ton oldu~u dü~ünülürse, bu, böyle bir sürünün günde 250-250-300 ton yiyecek tüketmesi demektir'. Bu durum, gerekli önlemler al~nmad~~~~ tak-dirde çekirge istilas~na u~rayan bir yerde büyük k~tl~k ve felaket demektir.
Osmanl~~ Devleti'nin de~i~ik bölgeleri zaman zaman çekirge istilas~na maruz kalm~~t~r'. Ancak bu çal~~mada XIX. yüzy~l~n ikinci yar~s~ndan I. Dünya Sava~~~ y~llar~na kadarki dönemde Bat~~ Anadolu'da meydana gelen çekirge felaketine yer verilmi~tir.
1- Çekirge Felaketinin Meydana Geldi~i Yerler ve Tarihleri
XIX. yüzy~l~n ikinci yar~s~~ ile I. Dünya Sava~~~ y~llar~~ aras~nda Bat~~ Ana-dolu'da ve özellikle de Ayd~n vilayetinde hükümeti, yerel yöneticileri ve ahâliyi hem maddi hem de manevi anlamda s~k~nt~ya sokan çekirge felaketi meydana gelmi~tir. Osmanl~~ Ar~ivi'ndeki konu ile ilgili belgeler ve Izmir'de yay~nlanan gazetelerde yer alan haberler çekirge afetinin 18501i, 1860'11, 18801i ve 1910'1u y~llarda meydana geldi~ini göstermektedir. Belirtilen bölgelerde meydana gelen çekirge afeti sebebiyle gerek merkezi hükümet-ten yerel yöneticilere, gerekse yerel yöneticilerden hükümet merkezine ve birbirlerine afet ile ilgili gönderdikleri yaz~lar bulunmaktad~r. Bu yaz~lardan ve gazetelerde yer alan haberlerden hangi sancak ve kazada çekirge felaketi meydana geldi~i tespit edilebilmektedir. Bu kaynaklar do~rultusunda a~a-~~da alt ba~liklar halinde çekirge felaketinin nerelerde ne zaman meydana geldi~i kronolojik olarak belirtilmi~tir.
günde 3 km., 5-9 milyon larval~~ büyük sürüler 29 km. gidebilirler. Uçarak sürekli göç eden çekirgeler kara ve deniz üzerinden 1500-2000 km. uza~a göç edebilmektedirler. 5-12 km2'lik bir alana yay~lan bir sürü, 700 milyon ile 2 milyar çekirgeyi ( 1000-3000 tonluk kitle) içerir. Dü~manlar~~ Alaca S~~~rc~k Ku~u, y~rt~c~~ böcekler, örümcekler ve parazitlerdir. Bkz. Ali Demirsoy, Ya~am~n Temel Kurallar~~
O~nur-gas~zlar/Bacekler Entomolojisi c-II/k~s~m-II, ~kinci Bask~, Ankara, 1990, s. 365-395.
Daniel Panzac, Osmanl~~ imparatorlu~u'nda Veba (1700-1850), (Çev. Serap Y~lmaz), Tarih Vakfi Yurt Yay~nlar~, ~stanbul, 1997, s. Il.
5 Türk Ansiklopedisi, c. 11, Çekirgeler mad., MEB. Yay. Ankara, 1963, s. 430.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 129 ~zmir ~a~~: Ayd~n vilayetinin merkezi olan ~zmir ile pek çok kaza ve nahiyesi I. Dünya Sava~~~ öncesinde ve sava~~ y~llar~nda çekirge felaketine maruz kalm~~t~r. Y~llar itibariyle sanca~a ba~l~~ ~u yerlerde çekirge felaketi-nin ya~and~~~~ tespit edilmi~tir. Bergama kazas~na ba~l~~ Kaplan köyü ile Me-nemen kazas~nda 1910 y~l~nda çekirge felaketi ya~and~~~~ Meclis-i Vükela Zab~t Varakas~'ndaki bilgilerden anla~~lmaktad~r7. Ayn~~ kazalarda 1911 y~-l~nda da felaket devam etmi~tir'. 1912 y~y~-l~nda Bergama, Menemen ve Fo-ça'da°, 1913 y~l~nda ~zmir sancak merkezi ile Seydiköy, Bornova ve Torbal~~ nahiyelerinde, Buca, Kar~~yaka (So~ukkuyu, Yamanlar, Rum Çiftli~i, To-marza ve Osmanzâde köyleri), Bay~nd~r ve Nif tel° (Kemalpa~a), 1914 y~l~n-da ~zmir ve çevresi ile Buca, Bornova, Seydiköy, Urla, Nif, Menemen, Ba-y~nd~r, Tire, Seferihisar, ve Ödemi~'te", 1915 y~l~nda Ödemi~, Tire, Ku~a-das~, Seferihisar, De~irmendere, Torbal~~ ve Nifte" ve 1916 y~l~nda da Ber-gama, Ayazmend, Re~adiye, Dikili, Bornova, Buca, Torbal~, De~~rmendere, Seferihisar, Bay~nd~r, Nif ve Ku~adas~'nda" çekirge felaketinin etkili oldu~u gazetelerdeki haberlerden anla~~lmaktad~r. Bu bilgiler, ~zmir sanca~'~~ ve kazalar~n~n hemen hemen hepsinin belirtilen y~llarda çekirge afeti etkisi alt~nda oldu~unu göstermektedir.
Ayd~n Sancat~: 14 May~s 1852 tarihli bir tezkere-i ~Ide Ayd~n sanca~mda toplanmas~nda ve itlafinda halka b~kk~nhk verecek derecede çekirgenin ortaya ç~kt~~~", 15 Haziran 1859 tarihinde sadaretten Hamid, Burdur, Karahisar-~~ Sâhib ve Ayd~n kaymakaml~klarma gönderilen bir yaz~-da, geçen sene Burdur taraflar~ndan gelip Hamid sanca~~mn baz~~ kazalar~-na yay~lm~~~ olan çekirgenin bu sene çok miktarda ortaya ç~kmas~n~n beklen-di~i, Hamid'e s~n~r olmas~~ dolay~s~~ ile Denizli, Karahisar-~~ Sahib ve Ayd~n taraflarma da s~çrayabilece~i belirtilerek gerekli önlemlerin al~nmas~~ gerek-ti~i', 5 Temmuz 1863 tarihinde Ayd~n valisi tarafindan sadarete gönderilen
7 BOA. MV. 139/36.
~ihenk, 17 May~s 1911, s. 2; 31 May~s 1911, s. 2; 1 Haziran 1911, s. 2; 8 Haziran 1911, s. 2. 9 ~ll~enk, 17 Nisan 1912, s. 2; Anadolu, 8 Nisan 1912; 19 Nisan 1912.
I° Atm*, 23 Eylül 1913, s. 2; 29 Eylül 1913, s. 2; 6 Ekim 1913, s. 2; 19 Ekim 1913, s. 2; 31 Ekim 1913, s. 2.
~ l iiIttnIt, 2 Ocak 1914, s. 2; 31 Mart 1914, s. 2; 1 Nisan 1914, s. 2; 2 Nisan 1914, s. 2; 3 Nisan
1914, s. 2; 4 Nisan 1914, s. 2; 5 Nisan 1914, s. 2; 10 Nisan 1914, s. 2; 23 Nisan 1914, s. 2; 3 May~s 1914, s. 2; 12 May~s 1914, s. 2; 4 Haziran 1914, s. 2.
'Ahenk, 26 May~s 1915, s. 2; 6 Haziran 1915, s. 2; 13 Haziran 1915, s. 2; 16 Haziran 1915, s. 2; 26 Eylül 1915, s. 2.
" Altenk, 20 Ocak 1916, s. 1; 2 Mart 1916, s. 2; 3 Mart 1916, s. 2; 7 Mart 1916, s. 2; 9 Mart, 1915,
s. 2; 24 May~s 1916, s. 1. BOA. AMD. 19/3.
BOA. A. MKT. MVL. 105/50.
yaz~da Ayd~n sanca~~na ba~l~~ baz~~ kazalarda çekirge felaketi meydana
geldi-.
016, 24 Nisan 1864 tarihinde Ayd~n sancak meclisinden sadârete gönderilen mazbatada, sanca~a ba~l~~ 12 kazada bu zamana kadar görülmemi~~ derecede çekirge ortaya ç~kt~~~" belirtilmektedir. Âhenk Gazetesi'ndeki haberlerden May~s 1911'de Söke'de", Eylül 1913'de Nazilli'de", Nisan 1914'te Ayd~n sancak merkezinde", May~s 1914'te Nazilli, Ödemi~, Karacasu ve Bozdo-~an'da", Mart 1915 ve Haziran 1916 tarihlerinde Ayd~n ve kazalar~nda" çekirge felaketinin meydana geldi~ini görmekteyiz.
c- Saruhan Sanca~~: Yap~lan baz~~ çal~~malar Saruhan sanca~~nda
sade-ce XIX. yüzy~lda de~il daha önsade-ceki yüzy~llarda da çekirge felaketi ya~and~-~~n~~ göstermektedir. Bu ara~t~rmalardan Manisa'da, Nisan 1556 y~l~nda büyük bir çekirge felaketi ya~and~~~, çekirgenin gökyüzünü ve yeri tama-m~yla kaplad~~~, a~açlar~n meyvelerini ve mahstilat~~ tamamen yedi~i, halk~~ peri~an halde b~rakt~~~~ ve gelecek sene daha fazla miktarda çekirge olma-s~ndan korkuldu~u ve meydana gelen ~iddetli k~tl~k sebebi ile bu~day~n kilesinin yüz akçeye, yal~larda ise yüz elli akçeye ç~kt~~~, bu beladan kurtul-mak için padi~ah emri ile ~sfahan'dan s~~~rc~k suyu getirmesi için Hayreddin ve Mehmed isimli iki ki~inin görevlendirildi~i ve getirilen bu suyun on dört kad~l~~a da~~t~ld~~~~ anla~~lmaktad~r". Manisa'da 1684 y~l~nda da 1556 y~l~ndaki kadar ~iddetli bir çekirge felaketi meydana gelmi~~ ve bü-yük bir k~tl~~a sebep olmu~tur".
XIX. yüzy~l ortas~na kadar geçen sürede yukar~da belirttiklerimiz d~-~~nda Saruhan sancad~-~~nda çekirge afetlerinin ya~and~~~~ tahmin edilebilir. Yap~lacak yeni çal~~malarla bunlar~n da ortaya ç~kar~laca~~n~~ umut ederek, as~l konumuza dönersek, ar~iv vesikalar~nda ve gazetelerde yer alan bilgile-re dayanarak kronolojik olarak, XIX. yüzy~l ortas~ndan itibabilgile-ren Manisa ve kazalar~nda ~u tarihlerde çekirge felaketi ya~and~~~~ görülür. Selendi Kaza Meclisi'nin 27 Ocak 1849 tarihli mazbatas~nda yer alan bilgilerden, Kula kazas~nda, Selendi kazas~~ ile köylerinde 1847, 1848 ve 1849 y~llar~nda çekir-
BOA. A. MKT. MHM. 270/24. " BOA. A. MKT. MHM. 301/4.
" ~ihenk, 24 May~s 1911, s. 2.
~ihenk, 29 Eylül 1913, s. 2. "eihenk, 3 Nisan 1914, s. 2.
21 Ahenk, 13 May~s 1914, s. 2; 19 May~s 1914, s. 2.
Ahenk, 18 Haziran 1915, s. 2; 3 Mart 1915, s. 2.
" Zeki Ar~kan, "Manisa'n~n 1 Numaral~~ ~er'iyye Sicilindeki Osmanl~~ Tarihi," Osmanl~~ Ara~t~rmala-
r~, c. X, ~stanbul, 1990, s. 128-129. 24
M. Ça~atay Uluçay, XVII. Yüzy~lda Manisa'da Ziraat, Ticdret ve Esndf Te~kilAtz, ~stanbul, Resimli Ay Matbaas~, 1942, s. 58.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 131
ge felaketi ya~and~~~'', 8 Ocak 1850 tarihinde Ayd~n valisine hükümet mer-kezinden gönderilen yaz~dan, Ayd~n taraflar~nda ç~kan çekirge felaketinin önünün al~nd~~~, ancak bu defa da Saruhan taraflar~nda çekirgenin görül-dü~ü", 3 ~ubat 1851 tarihli tezkere-i ~Ide Adala kazas~n~~ çekirgelerin istila etti~i'', 23 May~s 1850 tarihinde Hüdavendigar valisine ve Kütahya muhass~l~na gönderilen yaz~da Saruhan sanca~~nda ortaya ç~kan çekirgenin Kula kazas~na s~çrad~~~'', 6 Temmuz 1850 tarihli Saruhan Liva Meclisi'nden Sadaret'e gönderilen mazbatada, Saruhan'da çekirge felaketinin önünün al~nd~~~, ancak Kütahya sanca~~~ kazalar~ndan, Demirci kazas~yla di~er kaza-lara, Karesi sanca~~ndan da Gördük, Foçateyn ve Güzelhisar-~~ Menemen kazalar~na uçup gelen çekirgenin oldu~u ve gayet sarp, k~r ve bay~r olan yerlere tohum b~rakt~~~", ~zmir valisi Ali Pa~a'ya yaz~lan tahriratta 1851-1853 tarihleri aras~nda Kula kazas~~ ve çevresinde ~iddetli çekirge felaketi ya~and~~~" ve Saruhan Liva Meclisi'nden 28 May~s 1864 tarihinde Sadarefe gönderilen mazbatada da Mart 1864 tarihinde ortaya ç~kan çekirgenin san-ca~a ba~l~~ on iki kazaya yay~ld~~~~ belirtilmektedir31.
Gerek ar~iv belgelerindeki ve gerekse gazetelerdeki bilgilere dayana-rak, I. Dünya Sava~~~ öncesinde ve sava~~n devam etti~i y~llarda çekirge fela-ketinin Saruhan sanca~~~ ile kazalar~n~~ etkisi alt~na ald~~~~ söylenebilir. 1909 y~l~nda Manisa Yuntda~~~ köylerinde ve E~me'de", 1910 y~l~nda Kula ve E~me kazalar~~ köylerinde'', 1911 y~l~nda Kula ve çevresi' ile E~me ve Yuntda~~~ köylerinde", 1912 y~l~nda Manisa, K~rka~aç, Ala~ehir, Kula, E~me kazalar~n~n her taraf~nda ve Salihli kazas~n~n Kestelli, Dibek Dere, Abdal ve Pazar köylerinde'', 1913 ve 1914 y~llar~nda ba~ta Kula ve Ala~ehir olmak
BOA. A. MKT. 171/129-1. 26 BOA. A. MKT. UM. 21/62. BOA. AMD. 29/74. BOA. A. MKT. MHM. 21/45. BOA. A. MKT. NZD: 16/45. BOA. A. MKT. MHM. 55/31. 51BOA. A. MKT. MHM. 298/89.
" ittiltlid, 18 May~s 1909; 3 Haziran 1909; 14 Haziran 1909.
" BOA. MV. 139/36.
" BOA. DH. ~D. 99/23-(7) Kula'dan Dâhiliye Nezareti'ne çekilen 28 May~s 1911 tarihli telgraf.
iihenk, 18 May~s 1911, s. 2; 11 Haziran 1911, s. 2.
36 BOA. DH. ~D. 99/23-29 (13 Nisan 1912 tarihinde Ayd~n Vâlili~inden Ticaret ve Ziraat Nezare-
ti'ne gönderilen yaz~); BOA. DH. ~D. 99/23-30-31(30 Nisan 1912 tarihinde Ticaret ve Ziraat Nezâreti'nden Dahiliye Nezareti'ne yaz~lan yaz~da ); Ahenk, 29 Mart 1912, s. 2; 4 Nisan 1912, s. 2; 16 Nisan 1912, s. 2; 21 Nisan 1912, s. 2; 23 Nisan 1912, s. 2; 2 May~s 1912, s. 2; 5 May~s 1912, s. 2; 29 May~s 1912, s. 2; 7 Haziran 1912, s. 2; Anadolu, 12 Nisan 1912; 22 Nisan 1912; 8 May~s 1912.
üzere Manisa'mn pek çok kazas~nda" ve 1915 ve 1916 y~llar~nda Manisa'n~n tüm kazalar~nda az veya çok çekirge felaketinin ya~and~~~~ ar~iv belgelerin-den ve gazetelerdeki haberlerbelgelerin-den anla~~lmaktad~r".
d- Denizli Sanca~~: Çekirge felaketinin en ~iddetli ya~and~~~~ yerlerden biri de Denizli sanca~~~ ve kazalar~d~r. Hükümet merkezinden 15 Haziran 1859 tarihinde Hamid, Burdur, Karahisar-~~ Sâhib ve Ayd~n kaymakaml~kla-r~na gönderilen yaz~da, geçen sene Burdur taraflar~ndan gelip Hamid san-ca~~mn baz~~ kazalar~na yay~lm~~~ olan çekirgenin bu sene fazlaca ortaya ç~k-mas~n~n beklendi~i, Hamid Sanca~~na s~n~r olmas~~ dolay~s~~ ile buralara da s~çramas~n~n muhtemel oldu~u ifade edilerek Denizli, Karahisar-~~ Sâhib ve Ayd~n kaymakamlar~ndan da gerekli önlemleri almalar~~ istenmektedir". Bu yaz~, Denizli'nin bu tarihte henüz çekirge felaketi alt~nda bulunmad~~~n~~ ancak bir tehlike söz konusu oldu~unu anlatmaktad~r. Yap~lan bu uyar~~ dikkate al~nmam~~~ olmal~~ ki, Ayd~n valili~inden, Maliye Nezareti'ne gönde-rilen 18 Haziran 1864 tarihli yaz~dan Denizli ve çevresinde' ve Mente~e sanca~~~ kaymakam~n~n 5 Temmuz 1864 tarihinde sadarete yazd~~~~ yaz~dan da Tavas kazas~nda çekirge afetinin ortaya ç~kt~~~' anla~~lmaktad~r.
1911 y~l~ndan 1916 y~l~na kadar geçen sürede Denizli sanca~~nda mey-dana gelen çekirge felaketinin yerlerini ve tarihlerini de iihenk Gazetesi'ne
göre ~u ~ekilde vermek mümkündür. Gazetedeki haberlere göre, 1911 y~-l~nda Denizli, Buldan ve Garbikaraa~aç'ta42, 1912 y~y~-l~nda Denizli, Buldan ve Honaz nahiyesinde', 1913 y~l~nda Denizli merkez ve dört kazas~nda'', Çal (Ortaköy m~nt~kas~), Sarayköy, Tavas ve Buldan'da", 1915 y~l~nda geçen y~la göre fazla miktarda olan çekirge Denizli merkez, Buldan, Tavas, Garbikaraa~aç, Sarayköy ve Çarda" ve 1916 y~l~nda da Denizli ve tüm kaza-
" Ahenk, 13 Ekim 1913, s. 2; 3 Nisan 1914, s. 2; 4 Nisan 1914, s. 2; 5 Nisan 1914, s. 2; 3 May~s
1914, s. 2; 23 May~s 1914, s. 2.
"~ihenk, 8 May~s 1915, s. 2; 6 Haziran 1915, s. 2; 21 Haziran 1915, s. 2; 23 Haziran 1915, s. 2; 2
Mart, 1916, s. 2; 3 Mart, 1916, s. 2; 8 Mart, 1916, s. 2; 31 May~s 1916, s. 2. " BOA. A. MKT. MVL. 105/50.
BOA. A. MKT. MHM. 303/51. BOA. A. MKT. MHM. 307/27.
~ihenk, 7 May~s 1911, s. 2; 1 Haziran 1911, s.2; 11 Haziran 1911, s. 2.
~ihenk, 4 Nisan 1912, s. 2; 24 Nisan 1912, s. 2; 26 Nisan 1912, s. 2; 29 Nisan 1912, s. 2.
A
• lhenk, 29 Eylül 1913, s. 2; 23 Kas~m 1913, s. 2.
~ihenk, 15 Nisan 1914, s. 2; 21 Nisan 1914, s. 2; 3 May~s 1912, s. 2; 19 May~s 1914, s. 2; 23 Ma- y~s 1914, s. 2.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 133
lar~nda" yöneticileri ve halk~~ s~k~nt~ya sokan çekirge felaketleri meydana gelmi~tir.
Mente~e Sanca~~: Mente~e sanca~~~ Ayd~n vilayetine ba~l~~ sancaklar içerisinde çekirge felaketinden en az etkilenmi~~ yerlerden olmal~d~r. Çünkü bu felaketin bu sancakta mevcudiyetine dair çok az belge ve bilgi vard~r. Bunlar da I. Dünya Sava~~~ öncesine ve y~llar~na aittir. Bunlardan birkaç~~ 1909 y~l~nda Mekri sanca~~nda sarp ve ormanl~k yerlerde ortaya ç~kan çe-kirgenin yak~larak imha edilip edilemeyece~ine dair gazete haberleridir'. Yine Ticaret ve Dâhiliye Nezareti aras~nda yap~lan yaz~~malardan da 1914 y~l~nda Mente~e ve çevresinde çekirgenin ortaya ç~kt~~~~ anla~~lmaktad~r".
Ayd~n Vilayeti Geneli: Baz~~ belgelerde ve gazete haberlerinde çe-kirge felaketinin meydana geldi~i yerler tek tek belirtilmeyip sadece Ayd~n
vilayeti denilerek belirtilmi~tir. Nitekim Ayd~n vilayetinden sadarete
gönde-rilen 25 May~s 1887 tarihli tahriratta, Ayd~n vilayetinin pek çok yerinde çekirgenin ortaya ç~kt~~~~ belirtilmekle birlikte çekirgenin bulundu~u sancak-lar~n ad~~ belirtilmemektedir'. Yine 11 Haziran 1911 tarihli Ahenk Gazete-si'ndeki bir haberde, bundan otuz sene önce Mithat Pa~a'n~n valili~i (1880) s~ras~nda da Ayd~n vilayeti genelinde çekirge felaketi ya~and~~~~ ve Pa~a'n~n ald~~~~ s~k~~ önlemler sayesinde felaketin önünün al~nd~~~~ ifade edilmektedir. Yaz~n~n devam~nda, ~ayet çekirge o dönemdeki gibi yay~lma gösterirse bunu önlemek için ikinci bir Mithat Pa~a'n~n bulunamayaca~~~ bu yüzden tedbirin elden b~rak~lmamas~~ gerekti~i belirtilmektedir.
Karesi ve Biga Sancaldar~: Çekirgeler istila ettikleri yerler kadar buralara s~n~r olan yerler için de tehlike te~kil ediyordu. imha edilmeyip uçkun hale gelmi~~ bir çekirge sürüsünün nerede duraca~~n~~ kestirmek güç-tü. Bu yüzden çekirge felaketinin ya~and~~~~ yerlere yak~n olan yerle~im birimleri daha fazla risk alt~nda idi. Bu yüzden bu yerlerin felakete kar~~~ devaml~~ tetikte bulunmas~~ gerekiyordu. Belirtilen nedenden dolay~~ sadece Ayd~n vilayeti de~il Anadolu'nun bat~s~ndaki baz~~ sancak ve kazalarda da tehlike söz konusu idi. 22 Mart 1853 tarihli bir belgede51, Biga ve Karesi sancaklar~nda çekirge zuhur etti~i, Ayval~k kaymakam~n~n sadarete gönder-di~i 7 ~ubat 1851 tarihli yaz~s~nda da çekirgenin geçen sene Ayval~k kazas~-
47 henk, 3 Mart 1916, s. 2; 13 Mart 1916, s. 2; 26 Nisan 1916, s. 2. ~ttihâd, 25 May~s 1909; 27 May~s 1909; 27 Haziran 1909. BOA. DH. UM. 77/29-1-4.
BOA. DH. MKT. 1422/79. 51 BOA. A. MKT. UM. 129/87.
na ve bu kazaya s~n~r olan Bal~kesir sanca~~n~n Edremit, Kemer-i Edremit, Kozak ve Çandarl~~ kazas~~ arazilerine tohum b~rakt~~~~ ifade edilmektedir".
h- Karahisar-1 Sahip Sancak': Bat~~ Anadolu'da çekirgenin etkili
oldu-~u yerlerden biri de Karahisar-~~ Sâhip sanca~~d~r. Di~er sancaklardaki çe-kirge felaketine ili~kin bilgiler genelde kaza ve nahiye baz~nda verilirken bu sancakta felakete maruz kalan yerler köy ölçe~inde verilmi~tir. 24 May~s 1852 tarihli Karahisar-~~ Sâhib Sancak Meclisi Mazbatas~'na göre", sanca~a ba~l~~ Sincanh, Sand~kl~, ~uhut, Çal, ~eyhlü, Dazk~r~, Dani~mentlü, Homa ve Kebekler kazalanyla Karahisar kazas~n~n Bozüyük, Dinar, Kayaviran, Hayranbal~, Ablak, Akviran, Hac~be~li, Karaca Ahmed Sultan, A~a~~~ ve Yu-kar~~ Tand~r, Leken? Dö~er, Kad~mürsel, Muratlar, Osman, Olucak, Ç~kr~k, Ebnelnas?, Sisin?, Eynas, Köprülü, Çörce-i Sa~~r ve Çörce-i Kebir, Kunduz-lu, Be~~ ve E~ret adl~~ 26 köyünde ~iddetli çekirge felaketi ya~anmaktad~r.
Yukar~da verilen bilgilere göre, 1840'11 y~llarda ba~layan çekirge afeti Bat~~ Anadolu'da 1864 y~l~na kadar yo~un bir ~ekilde devam etmi~tir. Felaket 1880'1i y~llarda tekrarlasa da al~nan önlemlerle k~sa sürede bast~r~lm~~t~r. 1910'1u y~llardan itibaren tekrar ba~layan çekirge felaketi k~sa sürede Ayd~n vilayetini etkisi alt~na alm~~~ ve bu etkisini I. Dünya sava~~~ y~llar~nda da de-vam ettirmi~tir.
2- Çekirge ~le Mücadelede Görevli Personel ve Görevleri
Devleti ve halk~~ ekonomik anlamda s~k~nt~ya sokan çekirge afetinin ge-li~i güzel tedbirlerle ve düzenlemelerle ortadan kald~r~lamayaca~~n~~ gören Osmanl~~ idarecileri, mücadelenin etkinli~ini art~rmak ve halk~n kat~l~m~n~~ sa~lamak için de~i~ik tarihlerde nizamnameler, talimatnameler ve tamimler yay~nlam~~lard~r. Bu nizamnamelerin büyük k~sm~~ 1910'1u y~llardan sonra ç~kar~lm~~t~r". Bu nizamnamelerde çekirge ile yap~lacak mücadelenin ~ekli
BOA. A. MKT. NZD: 35/7-1. BOA. A. MKT. UM 101/93.
" 23 May~s 1909 tarihli Meclis-i Vükelâ zab~t varakas~nda, çekirge itlafi için Orman, Maadin ve Ziraat Nezaretince haz~rlanan ve ~ûrâ-y~~ Devletçe tetkik edilen nizamnâme lâyihas~~ ile tarifnâmenin ihtiyaçlar~~ kar~~layacak ~ekilde bulunmad~~~~ için tashih edildi~i ve bu haliyle Meclis-i Mebusan'a gönderilmesine karar verildi~i belirtilmektedir. BOA. MV. 128/4 Daha sonraki tarihlerde çekirge itlâfi ile ilgili baz~~ kanunlar haz~rlanm~~t~r. bkz. "Çekirge Talimat~n~n 8. Maddesine Kâim Olmak Üzere
Kaleme Alman Madde" 12 Ekim 1892, Düstür, Tertib-i Evvel, c. 6, s. 1282; "Çekirgenin ~tlâf~~ Hakk~nda Kdnün-~~ Muvakkat", 4 Zilhicce 1330/14 Kas~m 1912, Düstûr Tertib-i Shni, c. 5, s. 26-28; "Çekirge itldft-na Ddir 4 Zilhicce 1330 Tarihli lednün-~~ Muval~katt~n 2. Maddesine Müzeyyel Mardi Hakk~nda Kdnün-~~ Muvakkat", 4 Zilhicce 1330, Düstûr Tert~b-i Sâni, c. 5, s. 28; "Çekirge ithlf~na Ddir 4 Zilhicce 1330 Tarihli
Kân~2n-~~ Muvakkatt~n 8. Maddesine Müzeyyel F~kra Hakk~nda Kânün", 23 Safer 1331/1 ~ubat 1913, Düstür Tertib-i Sâni, c. 5, s. 50; "Çekirge ~tldf~na Ddir 4 Zilhicce 1330 Tarihli Kdnün-~~ Muvakkatta Müzeyyel
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 135 ile bu mücadelede görev alacak ki~ilerin vazifelerine dair hükümler yer almaktad~r. Burada, nizamnameler ve gazetelerde yer alan haberler çerçe-vesinde çekirge ile mücadele eden kurumlar~n ve ki~ilerin görevlerine de~i-nilecektir. ~üphesiz bu mücadelede en büyük sorumluluk mülki amirlerin-di. Vali, kaymakam ve nahiye müdürleri bölgelerindeki çekirge mücadele-sinin ba~ar~~ ile yürütülmesi için her türlü tedbiri almak zorunda idiler. Bu ki~iler yap~lan çal~~malar~~ yerinde denetler, yeni tedbirler al~r ve çekirge komisyonlar~na ba~kanl~k ederlerdi". 4 Zilhicce 1330/14 Kas~m 1912 tarihli Çekirgenin Dercine Dair Muvakkat Çekirge Kanunu'nun 7. maddesine göre, köylere çekirge imhas~na gidecek muvazzaf ve muvakkat memurlara ve komisyon üyelerine, harc~rah kanununa göre yevmiye ve harc~rah verile-ce~i belirtilmektedir". Bu ifadelerden çekirge imhas~~ s~ras~nda devaml~~ ve geçici olarak çal~~t~r~lan personel ile komisyonlar~n bulundu~u anla~~lmak-tad~r. A~a~~da önce çekirge ile mücadele için olu~turulan komisyonlara daha sonra da di~er görevlilere de~inilmi~tir.
a- Çekirge Komisyonlar~: 4 Zilhicce 1330/14 Kas~m 1912 tarihli
Çekir-ge Kânun-~~ Muvakkat'in ikinci maddesinde göre çekirÇekir-genin ortaya ç~kt~~~~ yerlerde talimat~na uygun bir komisyon olu~turulaca~~~ ve talimat hükümle-rine göre vazife yapaca~~~ belirtilmektedir. Yine ayn~~ kanunun 6. maddesin-de herhangi bir yermaddesin-de çekirge zuhur etti~inmaddesin-de bu komisyonlar halk~~ hemen bölgeye sevk edebilecek, 5. maddesine göre de ihtiyaç halinde çekirgenin meydana ç~kt~~~~ yerlere ba~ka köylerden kimse getirilmesine ve bunlara ne kadar ücret ödenece~ine karar verebilecekti. ~ayet komisyon üyeleri köyle-re gidecek olurlarsa onlar da harc~rah alabileceklerdi'.
Kanunlarda çekirge komisyonlar~n~n görevleri genel olarak yukar~da aç~kland~~~~ ~ekilde olmakla birlikte, Izmir'de yay~nlanan gazetelerde bu komisyonlar~n yapt~~~~ i~lere dair epeyce malumat vard~r. Vilayet valileri görev yapt~klar~~ yerlerin her türlü i~lerinden birinci derecede sorumlu ki~i-lerdi. Bu do~rultuda Ayd~n vilayeti valisi vilayeti istila eden çekirge felake-tinden sorumlu en yetkili ki~i idi. Ayd~n valisi vilayet merkezinde olu~tur-
Kânûn-~~ Muvakkat", 22 Cemaziyelahir 1331/29 May~s 1913; "Çekirge ~tlâfina Müteddir 4 Zilhicce 1330 Tarihli Kân~2n-~~ Muvakkatte Müzeyyel Kan~2n-~~ Muvakkat, 24 Zilkade 1331/25 Ekim 1913, Düstör Tertib-i
Skil, Cilt 5, Dersaadet Matbaa-y~~ fkrnire 1332, s. 26-28, 50, 504-505, 841; "Çekirge ~tlâfi Hakk~nda
Kânün Tas~tikan" 15 ~ubat 1332/ 28 ~ubat 1917, Düstör, Tertib-i Sâni, c. 9, s. 239.
BOA. DH. ~D. 99/23-33.
"Çekirgenin ~ttaf~~ Hakk~nda Kânün-t Muvakkat", 4 Zilhicce 1330-14 Kas~m 1912, Düstör Tertib-i
c. 5, s. 26-28. gös. yer.
du~u komisyon vas~tas~yla çekirge mücadelesine yön veriyordu. Ayd~n vila-yeti valisi zaman zaman çekirge komisyonunu toplayarak ziraat müdürün-den ve komisyon üyelerinmüdürün-den çekirge mücadelesine dair bilgi al~yordu. Mesela, Eylül 1913 tarihinde Vali Bey'in ba~kal~~~nda toplanan komisyonda, mükelleflerin 30 okka çekirge toplamas~na, Seydiköy, Bornova, Torbal~~ nahiyeleri ile Buca ve Kar~~yaka gibi belediyesi olan yerlerde çekirge komis-yonlar~~ olu~turulmas~na ve komisyonlar~n nahiye müdürleri ile belediye ba~kanlar~~ sorumlulu~unda görev yapmas~na, her köyden bu komisyonlara bir üye al~nmas~na, bu komisyonlar~n toplanan çekirge miktar~~ ile ilgili Vila-yet Çekirge Komisyonu'na bilgi vermelerine ve çekirge tahsisat~ndan nereye ne kadar para havale edilece~ine dair de~i~ik kararlar al~nm~~t~r". Yine 3 Mart 1916 tarihli Âhenk Gazetesi'nin haberine göre komisyon, hükümet
merkezinden gönderilen üç bin liral~k tahsisatm nereye ne kadar gönderile-ce~ine karar vermi~tir".
Çekirge komisyonlar~, mükelleflerin fazladan toplad~klar~~ çekirge to-humlar~n~n kaça al~naca~~na da karar veriyordu. 16 ~ubat 1914 tarihinde toplanan Vilayet Çekirge Komisyonu Izmir'de toplanan çekirgenin k~yyesi-nin 60 paradan al~nmas~na karar vermi~tir'. 1914 y~l~~ Mart ay~n~n son gün-lerinde toplanan Vilayet Çekirge Komisyonu, 2 Nisan 1914 tarihinde ~z-mir'de yap~lacak top yekün çekirge mücadelesinde hangi mahallenin hangi m~nt~kada ve kimlerin gözetiminde görev yapaca~~na, kimlerin çekirge mü-cadelesinden muaf tutulaca~ma karar vermi~~ ve mükelleflerin uyacaklar~~ bir de talimatname yay~nlam~~t~r61.
7 Kas~m 1914 tarihli Âhenk Gazetesi'ndeki bir haberde, Vilayet Çekirge Komisyonu'nda al~nan karar gere~ince, çekirge komisyonuna seçilecek ki~i-lerin belediye azas~ndan olma ~art~n~n bulunmad~~~, yard~msever ki~iki~i-lerin de bu komisyonlara üye olabilece~i, Ziraat Nezareti'nden gelen yeni tali-matnamenin komisyon taraf~ndan her tarafa gönderildi~i, bu talimatname gere~ince her tarafta komisyonlar te~kil edilmesi gerekti~i belirtilmi~tir".
b- Ziraat Müdürleri: Çekirge ile mücadelede görevli ki~ilerin ba~~nda sancak ve kazalar~n ziraat müdürleri gelmektedir. Bu ki~iler, bulunduklar~~ yerde olu~turulan çekirge komisyonlar~n~n üyeleriydiler. 25 Nisan 1912 tarihinde Anadolu Gazetesi'nde yay~nlanan bir haberde, ziraat müdürleri-
" ~ihenk, 29 Eylül 1913, s. 2.
~ihenk, 3 Mart 1916, s. 2. ~ihenk, 18 ~ubat 1914, s. 2.
61 ~ihenk, 1 Nisan 1914, s. 2. " ~ihenk, 7 Kas~m 1914, s. 3.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 137 nin i~lerinin çoklu~u dolay~s~~ ile kazalardaki çekirge itlaf çal~~malar~na ge-rekti~i kadar zaman ay~ramad~klar~~ belirtilerek, Ayd~n demiryolu güzergâ-h~nda çekirge bulunan kazalardaki itlaf çal~~malar~n~~ yerinde görmek, ge-rekli tedbirleri almak, talimatlar do~rultusunda toplanmas~n~~ sa~lamak ve vilayeti bu hususlarda bilgilendirmek için mülkiye kaymakamlar~ndan ve ziraat uzmanlar~ndan Kasabal~~ (Turgutlu) Tevfik Bey 100 kuru~~ yevmiye ile bölgeye gönderilmi~~ onun yerine de Kasaba güzergâh~nda bir ziraat müdü-rünün görev yapmas~na karar verilmi~tir". Tevfik Bey, görevlendirildi~i bölgedeki çekirge mücadelesine dair izlenimlerini ve elde etti~i sonuçlar~~ 10 gün sonra rapor halinde vilayete sunmu~tur". Ayd~n valisi zaman zaman ziraat müdürünü makam~na ça~~rarak kendisinden çekirge itlafi ile ilgili bilgiler almaktad~r. Nitekim 14 Ekim 1913 tarihli bir habere göre, Vali Bey vilayet ziraat müdürü Yeni Dünya Bey'i makam~na ça~~rarak çekirge itlafi ile ilgili malumat alm~~t~r". Yeni Dünya Bey, Kas~m 1914'te vilayete ba~l~~ sancak ve kazalardaki çekirge mücadele çal~~malar~n~~ denetlemek için geziye ç~km~~~ itlaf edilen çekirge miktar~na ili~kin verdi~i bilgiye göre itlaf miktar~-n~n Denizli merkezde dü~ük, Nazillide iyi oldu~unu belirtmi~tir".
c- Müfetti~ler: Anadolu'da ve Ayd~n vilayetinde yap~lan çekirge müca-dele çal~~malar~~ müfetti~ler tarafindan denetleniyordu. Bu müfetti~ler tali-matlar~n uygulan~p uygulanmad~~~n~~ yerinde denetliyor, aksayan yönlerle eksikliklerin giderilmesi hususunda vilayeti ve yerel yöneticileri bilgilendiri-yor ve çekirge mücadele memurlar~n~~ uyararak onlara tavsiyelerde bulunu-yordu. Nitekim 26 Haziran 1852 tarihli bir tahriratta, Anadolu Müfetti~i Devletlü Pa~a Hazretleri, zaman zaman meydana geldi~i gibi bu sene de Kütahya, U~ak ve Ayd~n taraflar~nda çekirgenin ortaya ç~kaca~~~ yolunda bir uyar~~ yapm~~t~r. Yap~lan bu uyar~da, olu~acak zarar~n herkesi ilgilendirdi~i ve vaktiyle çaresine bak~lmas~~ laz~m geldi~i ve çekirge zuhur eden yerlerde halk tarafindan el birli~i ile tohumlar~n toplanmas~na dikkat edilmesi gerek-ti~i ifade edilmektedir'.
Ayd~n vilayetindeki çekirge mücadele çal~~malar~n~~ denetlemek için ~zmir'de bir tane Vilâyet Umuna Çekirge Müfetti~i görev yapmaktayd~. Bu görevi 1914 y~l~nda Faik Bey ad~nda biri yap~yordu. Faik Bey, Mart 1914'te, Jandarma Alay Komutan~~ Bahaeddin Bey'in de kat~ld~~~~ vali ba~kanl~~~nda-
" Anadolu, 25 Nisan 1912. " Ahenk, 6 May~s 1912, s. 2.
iihenk, 14 Ekim 1913, s. 2. " Jil~eni, 23 Kas~m 1913, s. 2.
ki çekirge komisyonu toplant~s~na kat~lm~~~ ve mücadeleye ili~kin dü~üncele-rini aktarm~~t~r". 15 Nisan 1914 tarihli bir haberde ise, Vilâyet Umumi
Çekir-ge Miifetti~i'nin bir süredir liva ve kazalarda bulundu~u, Nazilli, Buldan,
Sarayköy, Karacasu ve Bozdo~an taraflar~nda yürütülen top yekün çekirge mücadele çal~~malar~ndan istenilen neticenin elde edilemedi~i, çekirgenin tekrar mükellef ba~~na okka usulü ile toplanmas~~ hususunda karara var~ld~~~~ belirtilmektedir'. Müfetti~ler bilgilenmek ve görev mahallerindeki mücade-leye dair elde ettikleri sonuçlar~~ Orman ve Ziraat Nezareti'ne aktarmak için zaman zaman Istanbul'a gidiyorlard~. Nitekim Faik Bey belirtilen bu husus-lar için 22 May~s 1914 tarihinde Istanbul'a gitmi~tir».
d- Askeri Birlikler: Ayd~n vilayetinde I. Dünya Sava~~~ öncesinde ve sa-va~~n devam etti~i y~llarda ortaya ç~kan çekirgenin itlaf~nda halk~n yan~nda nizami askeri birliklerden de istifade edilmi~tir. Ayd~n valisinin Ziraat Neza-reti'ne gönderdi~i bir yaz~da bu aç~kça görülmektedir. Ayd~n vilayeti valisi, Ala~ehir belediye reisi ve Ala~ehir e~raf~ndan alt~~ ki~inin çekirge felaketi sebebiyle vilayet merkezine gelerek verdikleri dilekçenin suretini, Ziraat Nezareti'ne gönderdi~i 13 Nisan 1912 tarihli yaz~n~n alt~na ekleyerek çekir-ge felaketin önemini belirtmi~tir. Yaz~ya ekli dilekçede, Ala~ehir, Kula ve E~me'de geçen sene ortaya ç~kan çekirgenin mükellef nüfus ile itlaf~na çal~-~~ld~~~~ ancak onda birinin imha edilebildi~i, yeterli tahsisat gönderilmedi~i için mücadelenin ba~ar~~ ile sonuçland~r~lamad~~~, çekirgenin verece~i zarar-dan korkuldu~u için bu sene mahsul ekilmedi~i, mücadelede en etkili yo-lun, felakete maruz kalan kazalardaki redif ve ihtiyat askerlerinin felaket bölgesine sevki ve bu askerlerin muntazam ~ekilde çal~~t~r~lmas~~ oldu~u, e~er bu da mümkün olmazsa on be~~ ya~~ndan yukar~~ erkeklerin mücadele-de görevlendirilmesinin gerekece~i, bunun için mücadele-de i~~ bilir kumandanlara, her kaza için 50-60 jandarma süvarisine ihtiyaç bulundu~u, her iki durum-da durum-da gaz ya~ma, tulumbaya ve mermiye ihtiyaç oldu~u, bunun için Ala~e-hir'e 500 lira ve di~er kazalara da yeteri kadar para gönderilmesi gerekti~i belirtilmektedir'. Ala~ehirlilerin dilekçede belirttikleri hususlar dikkate al~narak, Izmir'deki Jandarma Namzet Mektebi talebesinden 100 tanesi trenle Ala~ehir'e gönderilmi~tirn.
" Ahenk, 6 Mart 1914, s. 2. Ahenk, 15 Nisan 1914, s. 2. " Ahenk, 22 May~s 1914, s. 2.
BOA. DH. ~ D. 99/23-29.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKET' (1850-1915) 139 Ala~ehir'deld felaket çok büyük olmal~~ ki, bu 100 kadar asker d~~~nda 400-500 kadar daha asker gönderilmesi hususunda nezaretler aras~nda yaz~~malar yap~lm~~t~r. Bu hususla ilgili olarak, 30 Nisan 1912 tarihinde Ticaret ve Ziraat Nezareti'nden Dahiliye Nezâreti'ne gönderilen bir yaz~da, Ala~ehir kazas~nda çekirgenin idâfma halk~n kat~l~m~n~~ sa~lamak için kaza-daki jandarma mevcudunun yeterli olmayaca~~~ bu sebepten jandarma mek-tebindeki 400-500 kadar neferin çekirge imha çal~~malar~na i~tiraki için izin verilmesi gerekti~i, aksi taktirde gösterilen gayretin bir i~e yaramayaca~~, askerin bu i~te istihdam~~ için ~zmir Kumandanh~f na emir verilmesi gerek-ti~i belirtilmektedir. Dâhiliye Nezared 6 May~s 1912 tarihinde Ticaret ve Ziraat Nezareti'ne gönderdi~i yaz~~ ile ~zmir Kumandanh~~'na bu hususta emir verildi~ini belirtmektedir".
1913 y~l~nda ç~kar~lan baz~~ kanunlarla da askeri birliklerin çekirge mü-cadelesinde kullan~m~na imkan sa~lanm~~t~r. 4 Zilhicce 1330/14 Kas~m 1913 Tarihli Çekirge ~tlaf~na Dair Kânun-~~ Muvakkat'~n 2. Maddesine Müzeyyel F~kra'da, amele ve çiftlerin sevki için komisyonca sevk olunacak zabitamn yetersiz kald~~~~ durumlarda redif zabitarundan lüzumu kadar~n~n istihdam edilmesine ve 7. maddeye müzeyyel fikrada da mülki memurlar ile askeri zabit ve erlere görev yerleri dahilinde bile olsa yevmiye ve harc~rah verile-ce~ine dair hükümler bulunmaktad~r". Bu hükümler çerçevesinde, gerekli görüldü~ünde, askeri birliklerin komutanlar~~ komisyon toplant~lar~na davet edilmi~~ ve çekirgeyle mücadelede nas~l ortak hareket edilece~ine dair karar-lar al~nm~~t~r. Bu hususla ilgili okarar-larak, 6 Mart 1914 tarihinde Vali Bey'in ba~kanl~~~nda toplanan komisyona, Vilayet Çekirge Umumi Müfetd~i Faik Bey'in yan~~ s~ra Jandarma Alay Komutan~~ Bahaeddin Bey de davet edilmi~-tir'''. Yine, Harbiye Nezareti'nin çekirge idaf~nda askerlerin kullan~m~na izin vermesi üzerine, ~zmir Kolordu Erkan-~~ Harbiye Reisi Cafer Bey Nisan 1914 tarihinde toplanan çekirge komisyonuna ça~r~lm~~~ ve kendisinden yeterli miktarda askerin mücadeleye i~tiraki hususunda yard~m~~ talep edil-mi~tir".
Askeri birlikler tarafindan görevlendirilen subay ve erler, halk~n çekir-ge mücadelesine sevkinde, istenilen ~ekilde çal~~t~r~lmalar~nda, çekirçekir-ge m~n-
BOA. DH. ~D. 99/23-30-31.
74 "Çekirge itl4fn~a Dllür 4 Zilhicce 1330 Tarihli Klinün-~~ Muvakkatt~n 2. Maddesine Müzeyyel Mardi
Hakk~nda Klint~n-s Muvakkat", 4 Zilhicce 1330, Düstür Tertlb-i San!, c. 5, s. 28; "Çekirge itlelfina Ddir 4 Zilhicce 1330 Tarihli Kdr~ fin-s Muval~katt~n 7. Maddesine Müzeyyel F~ltra Hakkmda »n~n", 4 Zilhicce 1330, Düstnr Terdb-i Sknt, c. 5, s. 28.
Ahenk, 6 Mart 1914, s. 2. 17 Nisan 1914, s. 2.
t~kalar~nda ç~kabilecek kar~~~kl~klar~~ ve anla~mazl~klar~~ önlemede, mükellefi-yetlerini yerine getirmeyenlerin yakalanmas~nda yard~mc~~ olmaktad~rlar. Nitekim 2 Nisan 1914 tarihinde Izmir'de topluca yap~lacak mücadelede halk~n mücadele alan~na sevkine yard~mc~~ olmalar~~ için her m~nt~kaya bir zabit maiyetinde 10 piyade ile iki jandarma görevlendirilmi~tir77. 3 Nisan 1914 tarihli bir habere göre de, Tire'de yap~lacak çekirge mücadelesi için yeterli miktarda subay görevlendirildi~i", 28 Nisan 1914 tarihli bir di~er habere göre de, çekirge mükellefiyetini yerine getirmeyenlerin isimlerini içeren defterlerin haklar~nda yasal i~lem yap~lmas~~ için Jandarma Komutan-l~~~'na teslim edilmesine karar verildi~i belirtilmi~tir".
Çekirge takibat~na giden ve çekirge itlaf eden subay ve erlere belirli miktarda yevmiye ödeniyordu. 3 Ekim 1913 tarihli bir haberde, çekirge takibat~na gidecek Bornova Jandarma Tak~m Komutan~ na komisyonca 25 kuru~~ yevmiye verilmesine karar verildi~i' ve 3 Nisan 1914 tarihli bir ha-berde de miktar~~ belirtilmemekle birlikte Saruhan sanca~~~ ile di~er yerlerde çekirge itlaf eden subay ve erlere yevmiye verilmesine karar verildi~i ifade edilmektedir81.
Komutanlar~n çekirge mücadelesinde gösterdikleri gayretler zaman zaman takdir ve taltife mazhar olmu~tur. Mesela, 2 May~s 1912 tarihli bir habere göre, Manisa Jandarma Komutan~~ Irfan Bey çekirge itlaf~nda gös-terdi~i gayretten dolay~~ vilayetçe takdirname ile taltif edilmi~tir". Yine 21 Nisan 1914 tarihli gazete haberinde, Kar~~yaka Jandarma Komutan~~ ~bra-him Efendi'nin ahâliyi çekirge mahallerine sevki ve çal~~t~rmas~~ hususunda gösterdi~i gayretten takdirle söz edilmektedir".
e- Muhtarlar: Köy ve mahalle muhtarlar~~ merkezi idarenin ta~radaki en uç temsilcisidirler. Merkezi ve yerel idarecilerin halk~~ ilgilendiren husus-larda ald~~~~ kararlar~n ba~ar~s~~ muhtarlar~n bu konudaki bilgilendirilmeleri-ne ve onlar~n bu görevleri hakk~yla yeribilgilendirilmeleri-ne getirmeleribilgilendirilmeleri-ne ba~hyd~. Çekirge mücadelesinde de köy ve mahalle muhtarlar~na bir tak~m sorumluluklar verilmi~tir. Gerek çekirge nizamnamelerinde gerekse gazetelerde yer alan haberlerde muhtarlar~n vazifelerine ili~kin bilgiler yer almaktad~r.
77 Ahenk, 2 Nisan 1914, s. 2. Ahenk, 3 Nisan 1914, s. 2. 79 ~ihenk, 21 May~s 1914, s. 2. " ~ihenk, 3 Ekim 1913, s. 2. Bi ~ihenk, 3 Nisan 1914, s. 2. Ahenk, 2 May~s 1912, s. 2. ~ihenk, 21 Nisan 1914, s. 2.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKET~~ (1850-1915) 141 4 Zilhicce 1330/14 Kas~m 1912 tarihli Çekirge Kanunu'nun birinci ve yedinci maddesine göre köy muhtarlar~, ihtiyar heyetleri ve a~iret reisleri bulunduklar~~ yerde çekirge ortaya ç~kt~~~nda bunu derhal en yak~n mahalli idareciye haber vermekle yükümlü idiler. Haber vermezlerse kendilerinden üç lira para cezas~~ al~nacakt~". Yine ayn~~ konu ile ilgili olarak iihenk Gazete-si'nin 30 May~s 1914 tarihli say~s~nda yay~nlanan bir talimatnamede, muh-tarlar, süvari jandarmalar~~ taraf~ndan da~~t~lacak beyannameleri alarak, üzerinde çekirgeli alanlar~~ belirtecekler ve bunu imamla birlikte imzalaya-rak kaymakaml~~a teslim edeceklerdi. ~ayet bunu yapmazlarsa üç lira para cezas~na çarpt~r~lacaklard~. Muhtarlar~n çekirgeli alanlara dair verdikleri bilgilerin do~rulu~u da her kaza ve nahiyeye gönderilecek üç dört süvari jandarma taraf~ndan tahkik
Muhtarlar kendileri de dahil olmak üzere köy veya mahalle halk~n~~ çe-kirge mücadelesine katmaya mecburdu. Bu hususta gev~eklikleri görüldü-~ünde haklar~nda yasal i~lem ba~lat~llyordu. Bu hususla ilgili olarak, 31 Ekim 1913 tarihli bir haberde, Kar~~yaka'n~n baz~~ köylerinde mükellefiyeti bulunan amelenin çekirge toplama hususunda hükümetin tebligat~n~~ yerine getirmedi~inin duyuldu~u, bunun sorumlusunun öncelikle köy muhtarlar~~ oldu~u, haklar~nda yasal i~lem yap~lmas~~ için zab~taca yakalanmalar~na ka-rar verildi~i belirtilmektedir". Yine So~uk Kuyu, Yamanlar ve Tire'de 3 Nisan 1914'te topluca yap~lacak çekirge mücadelesinde muhtarlar~n da ahâli gibi mükellefiyet ifa edecekleri' ve 2 Nisan 1914 tarihinde Izmir'de topluca yap~lacak mücadelenin halka duyurulmas~nda da sorumlu olduklar~~ belirtilmi~tir".
~zmir Vilayet Çekirge Komisyonu'nun ald~~~~ bir karara de~inen 20 Ni-san 1914 tarihli bir haber, çekirge mükellefiyetini yerine getirmeyen ki~ile-rin isimleki~ile-rini içeren defterleki~ile-rin haz~rlanmas~nda ve mükellefiyet ifa edenle-re makbuz verilmesinde mahalle muhtarlar~n~n sorumlu oldu~unu belirt-mektedir". Muhtarlardan bir k~sm~~ bu vazifeyi zaman~nda yerine getirme-
" "Çekirgenin ~tldfi Hakk~nda Kdnün-~~ Muvakk~t", 4 Zilhicce 1330/14 Kas~m 1912, Düstür Tertib-i
Sâni, c. 5, s. 26-28. 'Al~enk, 30 May~s 1914, s. 2. ~ihenk, 31 Ekim 1913. ~ihenk, 3 Nisan 1914, s. 2. " ~ihenk, 2 Nisan 1914. "iihenk, 20 Nisan 1914, s. 2.
mi~~ olmal~~ ki, bir hafta on gün sonraki bir haberde bu defterlerin bir hafta-ya kadar komisyona teslim edilmesi istenmektedir'.
Fen Memurlar~: Bu memurlar~n ne tür görev yapt~~~n~~ tam olarak bilemesek de, halka teknik konularla ziraat i~lerinde ve çekirge mücadelesi hususunda baz~~ bilgiler verdikleri tahmin edilebilir. Konuyla ilgili 19 Ekim 1913 tarihli bir haberden, Buldan kazas~nda çekirge i~inde istihdam edil-mek üzere bir fen memuru talep edildi~ini ancak bu i~i takip memurunun yapabilece~i gerekçesi ile talebe olumsuz cevap verildi~ini ö~reniyoruz'.
Muakkibler (Takipçi): Muaklub lügatte, izleyen, arkasmdan ko~an, takip eden, i~~ yürüten anlamlarma gelmektedir'. Bu ki~ilerin vilayet mer-kezi ile ta~rada çekirge mücadelesiyle me~gul olduklar~n~~ tahmin ediyoruz. 7 Mart 1916 tarihli bir ilanda Umurni Çekirge Müdüriyeti'ne ba~h olarak çal~~acak, çekirge i~inden anlayan, okur yazar ve ~ehir halk~ndan olmak ~art~~ ile üç muakk~b al~naca~~, bunlar~n ~zmir, Kar~~yaka ve Bornova'da istihdam edilece~i, bu ki~ilerden ~zmir'dekine 400, di~erlerine 250 kuru~~ ayl~k veri-lece~i duy~nrulmu~tur". 9 Mart 1916 tarihli gazete haberine göre, ~zmir, Manisa ve Denizli livas~na 15 takipçi tayin edilmesi için izin verildi~i, 20 Mart 1916 tarihli haberde de, ~zmir livas~na 20 muakk~b tayininin kararla~-t~r~ld~~~, Bergama, Menemen, Bornova, Ödemi~, Torbal~, Tire, Bay~nd~r kaza ve nahiyelerine birer atama yap~ld~~~~ belirtilmektedir".
Çavu~lar: Çavu~lar, muhtemelen çekirge mükellefiyeti ifa eden ki~i-lerin ba~~nda bulunarak onlar~n çal~~malar~na nezaret eden ki~ilerdi'. 1916 y~h Mart ay~nda ~zmir, Manisa ve Denizli livas~nda görev yapmas~~ için 180 çavu~un tayinine izin verilmi~tir'.
9') ~iher~lt, 1 May~s 1914, s. 2. "iihez~k, 19 Ekim 1913, s. 2.
"Ferit Devellio~lu, Osmanl~ca Türkçe Ansiklopedik Lügat, 14. Bask~, Ayd~n Kitapevi, Ankara, 1997, s. 657; Türkçe Sözlük, c. 2, Türk Dil Kurumu, Ankara, 1988, s. 1036.
""fh~nk, 7 Mart 1916, s. 2. "Aher~k, 9 ~ubat 1916, s. 2.
Ashenk, 20 Mart 1916, s. 2.
" 1925 Demirci Sark köyü do~umlu Nurullah Gökmen, 1948 y~l~nda Demirci'nin Kalabak mev-kiinde ortaya ç~kan çekirge felaketinin önlenmesi için avar köylerden çekirge toplamak için gelen mükelleflerin ba~~nda bulunarak onlara çavu~luk yapt~~~n~~ belirtmektedir. Bu bilgiden çav~~~lar~n mükellef ki~ilerin ba~~nda bulunan sivil memurlar oldu~u anla~~lmaktad~r. Ayn~~ ki~i, bir çekirgenin b~rakt~~~~ yumurtadan havalar~n ~smmas~~ ile birlikte ilk anda 33, ikinci hafta 33 ve üçüncü haftada 33 olmak üzere toplam 99 çekirge ç~kt~~~n~~ behrtmektedir.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 143
1- Kâtipler: Bunlar çekirge mücadelesine dair yaz~~ ve hesap i~lerini
yü-rüten ki~ilerdir. Ta~rada görev yap~p yapmad~klar~n~~ bilmiyoruz. Ancak ~zmir Mücadele Müdüriyeti'nde hesap ve yaz~~ i~lerinde istihdam edilmek üzere Mart 1916 y~l~nda iki kâtip atamas~~ yap~lm~~t~r".
Ambar Memurlar~: Çekirgenin itlaf~nda en fazla uygulanan yöntem,
yumurtalar~n~n toplanmas~yd~. Mükellefler toplamak zorunda olduklar~~ çekirge tohumlar~n~~ süresi içinde belirlenen ambarlara teslim etmek zorun-da idiler. Ambarlarzorun-da görevli memurlar çekirgeleri tartarak teslim al~yor ve mükelleflere de al~nd~~ makbuzu veriyordu. Bu memurlar, gayri mükellef ki~ilerle mükellef olanlar~n fazladan toplad~klar~~ çekirgeleri de tartarak sat~n al~rlard~. Bu çekirgelerin kwyesine çekirge komisyonunca belirlenen bir ücret ödenirdi". Toplanan bu çekirgeler ya kaz~lan çukurlara gömülür ya da denize dökülürdü (iki bin k~yye)". Toplanan çekirgenin teslim edilmesi için Izmir'in de~i~ik yerlerinde ambarlar kiralanm~~~ ve aç~lm~~t~r. Çekirge teslimi ve toplanmas~~ için Kokaryal~'da bir ambar kiraland~~~~ ve buran~n memurlu~una Sak~z sâb~k memurlar~ndan Süleyman Efendi'nin tayin edil-di~i 31 Ekim 1913 tarihli bir haberden anla~~lmaktad~r'''. Izmir'deki di~er ambarlar ise Kar~~yaka'da, Çi~illi'de (Çi~li) ve Buca'da idi. Izmir'deki mü-kelleflerin dört okka çekirgeyi buralara teslim etmeleri gerekiyordu'''. Bu-rada sadece Izmir'deki ambarlara de~inilmi~se de sancak ve kazalar~n her birinde de bu tip ambarlar~n ve görevlilerin oldu~u kesindir. Çünkü Iz-mir'de yap~lan itlaf i~lerin benzeri buralarda da icra ediliyordu.
Husûsi Memurlar: Bir veya birkaç kaza ve nahiyedeki çekirge
mü-cadele faaliyetlerini yürütmek için gönderilmi~~ özel görevlilerdir. Belirtilen amaçlarla, Mart 1916'da Kemal Efendi ~zmir livas~na, ~hsan Efendi Berga-ma'ya, Nihat Efendi Bay~nd~r, Tire ve Ödemi~~ kazalar~na, Hasan Tahsin Efendi Torbal~, Ku~adas~, K~z~lcada~~ ve De~irmendere'ye görevlendirilmi~-lerdiri".
Yabanc~~ Uzmanlar: Çekirge mücadelesinde zaman zaman yabanc~~
uzmanlar~n görü~~ ve önerilerinden istifade edilmi~tir. Mesela, Mart 1913'te Vali Rahmi Bey çekirgeli alanlarda serum usulünün vilayet genelinde uygu-
" ~ihenk, 9 ~ubat 1916, s. 2.
99 "Çekirge 1tl1ifina Mütedâir 4 Zilhicce 1330 Tarihli Kânün-~~ Muvakkata Müzeyyel 1<ânün-~~ Muvakkat",
24 Zilhicce 1331/ 25 Ekim 1913, Düsttir, Tertib-i Sâni, c. 5, s. 841-842.
l'Al~enk, 13 ~ubat 1914, s. 2.
Ahenk, 31 Ekim 1913, s. 2.
1"~ihenk, 7 Nisan 1332, s. 1.
lanmas~~ için bu yöntemi ilk uygulayan Frans~z Uzman~~ Izmir'e
getirtmi~-tir104. Bu tarihten üç y~l sonra Mart 1916 tarihinde de Alman uzman
Burhar'~n arkada~lar~ndan Mösyö Bredeman bir müfetti~le beraber Izmir'e gelmi~~ ve mücadele çal~~malar~n~~ yak~ndan izlemi~ler ve baz~~ önerilerde bulunmu~lard~rl".
3- Çekirge ~le Mücadele Yöntemleri
Çekirge ile mücadele farkl~~ yöntemler kullan~larak yap~lm~~t~r. Kullan~-lan yöntemlerin yetersizli~i kar~~s~nda yenilerinin geli~tirilmesine çal~~~lm~~~ bazen de bu hususta yabanc~~ uzman tecrübelerinden ve görü~lerinden isti-fade edilmi~tir. Bir yerde ba~ar~l~~ bulunan bir yöntem di~er yerlerde de kullan~lm~~, bazen de ba~ar~l~~ görülmeyen bir yöntemin terk edilmesi için yöneticilere emirler verilmi~tir. Çekirge imhas~nda kullan~lan yöntemler içerisinde çekirge tohumlar~n~n toplanmas~, çekirgelerin kanatlanmadan süpürülerek büyük çukurlara, hendeklere, kuyulara doldurularak üzerleri-nin toprakla örtülmesi, serçe ve alaca s~~~rc~k ku~lar~ndan istifade edilmesi, çekirgeli alanlar~n sürülmesi, çar~afla toplayarak imha edilmesi, gazya~l~~ çuvallara doldurarak yak~lmas~~ yer almaktad~r'''. Halkal~~ Ziraat Mektebi ha~ere uzman~~ Süreyya Bey, uygulanacak bu yöntemlerin ba~ar~l~~ olabilmesi için t~pk~~ bir sava~taki gibi muntazam haritalara, araç ve gereçlere sahip olunmas~~ gerekti~ini belirtmi~tir'. Asl~nda Osmanl~~ idarecileri bu eksikli~in fark~nda idiler. Bu eksikli~i gidermek ve gelecek y~llarda yap~lacak mücade-lenin etkinli~ini art~rmak için çekirgeli alanlar~n i~aretli oldu~u haritalarla buralarda istihdam edilen amelenin miktarlar~n~~ gösteren cetvel ve defterle-rin zaman~nda gönderilmesi için yerel yöneticilere ve memurlara emirler vermi~ler ancak her zaman istenilen ~ekilde ve sürede bu taleplere cevap alamam~~lard~r". Bu bilgi ve malzeme eksikliklerine ra~men yerel yönetici-ler, çekirge memurlar~~ ve halk a~a~~da belirtece~imiz yöntemleri kullanarak çekirge ile mücadele etmi~tir.
a- Çekirgenin Mükelleflere ve Amele Taburlanna Toplattunlmast: Bu yöntemde çekirge tohumlar~~ (yüksükleri)" veya larvadan ç~km~~~ çekirgeler
~"Ahenk, 1 Mart 1913, s. 2.
~" ~ihenk, 7 Mart 1916, s. 2.
I" Ahenk, 27 Mart 1914, s. 2; 8 Haziran 1915, s. 2.
.41tenk, 16 Mart 1916, s. 2.
I" Ailen*, 16 Eylül 1913, s. 2; 29 Eylül 1913, s. 2; 30 May~s 1914,s. 3; 25 Eylül 1916, s. 2.
Çekirgenin yeralt~nda b~rakt~~~~ yumurta torbas~~ Bkz. Deneme Sözlü~ü 2. Bask~, c. 11, Ankara 1979, s. 4328.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 145
(sürfeler)"° on be~~ ya~~ndan yukar~~ mükelleflere veya ücretli amelelere top-latt~r~lmaktad~r~~ ". Çekirgelerin toplanarak imhas~~ imparatorlu~un pek çok yerinde uygulanan en klasik yöntemdi. Mesela Osman Pa~a, K~br~s'ta bu yöntemle köylülere 1845 y~l~nda 200.000 k~yye çekirge toplatt~r~p imha ettirmi~ti"2. Ayn~~ Ada'da görev yapan Ziya Pa~a da köylülere her y~l otuz okka çekirge toplama zorunlulu~u getirmi~ti'''. Bu yöntemin Bat~~ Anadolu ~ehirlerinde de yayg~n olarak kullan~ld~~~~ görülmektedir.
Bir yerde ortaya ç~kan çekirgeyi orada ya~ayan ki~iler imha etmekte yetersiz kal~rsa, civar kaza ve köy ahalisi yard~m için oraya gönderilebiliyor-du. Nitekim Afyon'un Sincanl~~ kazas~nda ç~kan çekirge felaketinde böyle bir uygulamaya gidilmi~ti. Karahisar-~~ Sâhib Liva Meclisi'nin sadarete gönder-di~i 24 May~s 1852 tarihli mazbataya göre, Afyon sanca~~n~n Sincanl~~ kaza-s~nda ortaya ç~kan çekirgenin itlafinda yöre halk~~ yetersiz kalm~~, felakete u~ramam~~~ olan ~uhut, Bolvadin, Çay ve Karam~k kazalar~ndan 1000 kadar adam tedarik edilerek Sincanl~~ kazas~~ ve köylerine gönderilmi~tirim. Yine ayn~~ mazbatada, sanca~~n Karahisar kazas~na ba~l~~ 26 köyde ortaya ç~kan çekirge ile mücadele için kazadaki rençper ve esnaftan 1150 ki~iye, ayr~lan tahsisattan para verilerek belirtilen köylere gönderildi~i, ancak mücadelede yetersiz kal~nd~~~~ için ilave olarak kazan~n çekirge zuhur etmemi~~ köylerin-den de 1000 ki~i gönderilece~i belirtilmektedir.
14 Kas~m 1912 tarihli Çekirgenin ~tlâfina Dair Kânun-~~ Muvakkat'in 4. Maddesi'ne göre, e~er bir yerde ortaya ç~kan çekirgeyi oran~n halk~~ itlafta yetersiz kal~rsa, buraya üç saat mesafede bulunan yerlerin ahalisi yard~ma gitmeye ve oradaki mükellefler kadar çekirge toplamaya mecburdu. Bu süre, 29 May~s 1913 tarihinde ç~kar~lan Çekirgenin ~tlâfina Dair Kânun-~~ Muvakkate Müzeyyel Kanun-~~ Muvakkat'in 2. maddesine göre be~~ saate
Larvadan ç~km~~~ kurtçuk Bkz. TDK, Türkçe Süzlük, Ankara 2005, s. 1830.
"I Mükellefiyetten kurtulmak ancak komisyon karar~~ ile mümkündü. 7 Arahk 1913 tarihli Aileniz
gazetesindeki habere göre, telgraf memurlar~n~n çekirge toplamaktan müstesna tutulmas~~ ile ilgili
karar~~ Çekirge Komisyonu'nun verebilece~i belirtilerek karar~n verilmesi hususu komisyona havale edilmi~ti. Ayn~~ gazetenin 18 Aral~k 1913 tarihli say~s~nda, mülkiye, adliye ve maliye memurlar~~ ile jandarma ve subaylar~n da çekirge toplamakla yükümlü olduklar~na dair komisyonca karar verilmi~-tir.
112 Giles Veinstein, "Sur Les Saurerelles k Chypre an Trace et en Mac&lonie a Epoque Ottomane," Arma~an Festschrift Für Andreas Tietze, (Ed.) Ingeborg Baldouf, Suraiya Faroqh~~ ve Rudolf Vesely, Prag, 1994, s. 215.
"3 Veinstein, a.g.m., s. 216. "4 BOA. A. MKT. UM 101/93.
ç~kar~lm~~t~r'''. Bu hususla ilgili olarak, 1 Nisan 1914 tarihli bir gazete habe-rinde, Ayd~n vilayetinde mükelleflerin bulunduklar~~ yere be~~ saatlik mesa-fede bulunan çekirge mahallerinde çal~~ma zorunluluklar~~ oldu~u belirtil- mi~tir~~ 16.
Mükelleflerin toplayaca~~~ çekirge miktar~n~~ komisyonlar belirliyor- Mükellefler belirlenen miktardaki çekirgeyi toplayarak ambarlara teslim ediyordu. Çekirge tohumlar~~ mükellefler d~~~nda olu~turulan amele taburlar~na da ücret ödenerek toplat~labiliyordu. ~ayet mükellefler fazladan çekirge toplam~~larsa, devlet bunlar~n k~yyesine belli bir bedel ödeyerek sat~n al~yordu'''. Gazetelerde vilayetin de~i~ik yerlerinde çekirge itlaf~nda çal~~t~r~lan bu amale say~lar~na ve onlara i~letilen yevmiyelere dair fazlaca malumat vard~r. Ancak çal~~man~n hacmini geni~letmemek için burada baz~~ örnekler verilecektir. Mesela, 10 Mart ile 10 May~s 1915 tarihleri aras~nda Ödemi~'te 12.000, Tire'de 4.000 ve Ku~adas~'nda 9.345 amele istihdam edilmi~tir'''. Yine 1915 y~l~nda Denizli'de mükellef ve gayri mükellef amele-ye 30.000, amale taburlar~na 12.000, Garbikaraa~aç'ta 50.000, Sarayköy'de 7.666, Nazilli'de 4.170, Karacasu'da 5.123, Bozdo~an'da 1.880, Kasaba'da 1.075, Salihli'de 1000, E~me'de 1000, Akhisar'da 6.940, K~rka~aç'ta 2.000, Soma'da 3.500, Karacasu'da 8.790 yevmiyelik i~~ yapt~r~lm~~t~rlw. Ar~iv bel-gelerinde ve gazetelerde mükelleflerin imha ettikleri çekirge miktar~na ili~-kin bilgiler de verilmekte olup bu husustaki bilgiler a~a~~da ayr~~ bir ba~l~k alt~nda verilmi~tir.
Çekirge mükellefiyeti bulunan ki~iler, toplamakla zorunlu olduklar~~ çekirgeyi belirlenen süre içinde toplay~p teslim etmek zorunda idiler. Gaze-telerde bu sürenin yakla~makta oldu~una veya uzat~ld~~~na dair baz~~ uyar~-lar yap~lm~~t~r. 26 ~ubat 1911 tarihli bir haberde, çekirge mükellefiyetini
1t5 Çekirgenin Itldft Hakk~nda 1<dnûn-t Muvakkat", 4 Zilhicce 1330/14 Kas~m 1912, Düstür Tertib-i
Sâni, c. 5, s. 26-28; "Çekirge 'dal~na Ddir 4 Zilhicce 1330 Tarihli Kânün-t Muvakkatta Müzeyyel Kânün-~~
Muvakkat", 22 Cemaziyelahir 1331/29 May~s 1913, Düstür Tertib-i Sâni, c. 5, s. 504-505
It6
~ihenk, 1 Nisan 1914, s. 2
It' 6 Ekim 1913 tarihli ~iher~k gazetesinin haberine göre, Çekirge Komisyonu, Izmir'de her
mü-kellefin 30 okka çekirge toplamas~na karar vermi~tir. Ayn~~ gazetenin 21 Haziran 1915 tarihli say~s~na göre de, Denizli livas~ndaki mükelleflerden önce be~~ sonra 15 ve 30 daha sonra 50'~er byye çekirge istenece~-i duyurulmu~tur.
us 18 ~ubat 1914 tarihli Ahenk gazetesinin haberine göre, Izmir'de çekirgenin k~yyesi 60 paraya
al~nacakt~. Ayn~~ gazetenin 8 May~s 1916 tarihli say~s~nda, Çekirge Komisyonu, çekirge tohumlar~n~n büyümesinden dolay~~ toplanmas~n~n kolayla~t~~~n~~ dü~ünerek mükelleflerin çekirge hissesini 16 okkaya ç~karm~~, satacak olanlardan çekirgesinin k~yyesinin 20 paraya al~nmas~na ve mükellefiyet ifa etmeyenlerden de 8 kuru~~ para cezas~~ al~nmas~na karar vermi~tir.
119 jil~enk, 16 Haziran 1915, s. 2.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 147
yerine getirmeyenler için tan~nan ek sürenin Ocak ba~~nda dolaca~~121, 18 Aral~k 1913 tarihli bir haberde, vilayet merkezi ile sancak ve kazalarda çe-kirge toplama süresinin Aral~k sonuna kadar uzat~ld~~~l" ve 28 Ocak 1916 tarihli bir di~er haberde ise ~zmir mahalle ve köylerinde çekirge tohumlar~-n~~ teslim etme süresinin Ocak sonunda dolaca~~~ uyar~s~~ yap~lm~~t~r'.
Çekirge toplama mükellefiyetini yerine getirmeyenler hapis veya para cezas~na çarpt~r~l~yorlar& Nitekim bu hususla ilgili olarak, 1911 y~l~nda Kula kaymakaml~~~~ çekirge toplama mükellefiyetini yerine getirmeyenlere para m~~ yoksa hapis cezas~~ m~~ verilece~ini vilâyete sormu~~ vilayetten de para cezas~na çarpt~r~lmalar~~ yolunda cevap verilmi~tir'. 1913 y~l~nda Denizli sanca~~ndan vilayete gönderilen bir yaz~da, mükelleflerin ödeyecekleri para cezalar~n~~ ödeme süresinin Ekim ay~~ sonuna kadar uzat~lmas~~ istenmi~~ ve bu talebe olumlu cevap verilmi~tir'''. Yukar~da verilen bu bilgilerden, mükel-leflerden baz~lar~n~n çekirge toplamay~~ bir vatanda~l~k görevi olarak alg~la-d~klar~, ancak baz~lar~n~n da kanuni bir zorunluluk sebebiyle bu vazifeyi yapt~klar~~ anla~~lmaktad~r.
b- Çekirgeli Alanlar~n Sürülmesi Yöntemi: Çekirgelerin imhas~nda kullan~lan bir di~er yöntem, çekirgenin tohum b~rakt~~~~ alanlar~n sürülme-sidir. Bu yöntemde, çekirgenin tohum b~rakt~~~~ yer e~er çifte elveri~li ise birkaç cm derinli~inde sürülerek tohumlar~n ortaya ç~kmas~~ sa~lanmakta-d~r. Ortaya ç~kar~lan tohumlar bir iki ay havaya ve güne~e maruz kal~nca bozulup çürümektedir. Böylece yeni çekirgelerin ç~kmas~~ engellenmi~~ olu-yordu. 14 Kas~m 1912 tarihli Çekirgenin ~tlâfina Dair Kânun-~~ Muvakkat'in 3. maddesinde de mükellefler için çekirgeli alanlar~n sürülmesine dair yasal bir hüküm vard~r. Kanunun ilgili maddesinde, bulunduklar~~ yerde çekirge tohumu gömülü olan köy ahalisi kendi çifti ve aletleri ile bu alanlar~~ sürme-ye ve komisyonca tespit edilen miktarda çekirge tohumunu toplamaya mec-burdu.
20 ~ubat 1914 tarihli bir habere göre, vilayetten Kasaba kaymakam~na gönderilen bir yaz~da, çekirgeli alanlar~n sürülmesindeki maksad~n tohum-lar~n iki ay kadar havan~n tesirine maruz b~rak~lmak suretiyle imha etmek oldu~u, ~ayet bu i~lem yirmi gün sonra yap~l~rsa bundan bir fayda elde edi-
121Anenn, 26 ~ubat 1911, s. 2.
'~ihenk, 18 Arahk 1913, s. 2. I" ~ihenl~, 28 Ocak 1916, s. 2.
~" ~ihenk, 9 May~s 1911, s. 3.
lemeyece~i belirtilmektedirl". Yine ayn~~ konu ile ilgili olarak, 1913 y~l~~ Ekim ay~nda toplanan Çekirge Komisyonu, çekirgenin imhas~~ için uygun olan yerlerin birkaç cm derinli~inde sürülmesini ve mümkün olmayan yerlerde ise mükellef ba~~na 30 okka (38,460 kg) toplanarak imha edilmesini karar-la~t~rm~~t~r'.
Çekirge ile mücadelede en büyük görev Ziraat Nezareti'nin idi. impa-ratorluk genelinde yürütülen çekirge mücadele çal~~malar~ndan istenilen sonucun al~nmas~~ için, nezaretin elinde, yap~lan mücadelenin niteli~ine ve niceli~ine ili~kin yeterli bilgi olmas~~ gerekiyordu. Bakanl~k bunu temin için vilayetlerden gerekti~inde bilgi talep ediyordu. Bu hususta nezaretten vila-yete gönderilen bir yaz~da, 1916 y~l~~ Ekim ba~~ndan Ocak'~n on be~ine kadar vilayet dahilinde toplanan çekirge miktar~~ ile sürülen çekirgeli tarlalara ve ~ah~slara ödenen ücretlere ili~kin ayr~~ ayr~~ hemen ve bu tarihten ~onra da her on be~~ günde bir Ziraat Nezareti'ne bilgi verilmesi istenmektedh'128.
Ayd~n vilayetinin hangi kazas~nda çekirgelerin hem toplanarak hem de bulunduklar~~ arazilerin sürülerek imha edildi~ine dair gazetelerde bilgiler yer almaktad~r. Mesela, Denizli livas~nda, 1916 y~l~nda Ocak ay~~ sonuna kadar 24.386 okka çekirge toplanm~~, 1.953 dönüm arazi sürülmü~türl". Ayn~~ y~l~n ~ubat ay~~ ortas~na kadar Çal kazas~nda sürülen çekirgeli arazi miktar~~ ise 850 dönümdürl". 2 Mart 1916 tarihli bir habere göre de, 1915 y~l~ndan 1916 y~l~~ Ocak ay~na kadar Saruhan livas~na ba~l~~ kazalardan Kasa-ba'da 6.176, K~rka~aç'ta 1.290, E~me'de 1.471, Kula'da 1.339, Akhisar'da 4.620, Salihli'de 5.200, Gördes'te 235, Soma'da 118 ve Ala~ehir'de de 3.060 dönüm arazi sürülerek çekirge imha edilmi~tir'. Sürülen arazilerin mikta-r~na ili~kin daha ba~ka bilgiler varsa da bu rakamlardan vilayet geneli için bir toplam elde etmek mümkün de~ildir. Ancak sürülen bu arazi miktar~n~n çok fazla olmad~~~n~~ söylemek mümkündür. Çünkü Halkal~~ Ziraat Mektebi Ha~ere uzman~~ Süreyya Bey'in Istanbul'da verdi~i bir konferansta, ziraat memurlar~n~n haz~rlad~~~~ haritalara dayal~~ olarak verdi~i bilgiye göre, 1916 y~l~nda Ayd~n vilayetinde 870.000 dönüm arazide çekirge bulunmaktayd~. Verilen bu rakam~n büyüklü~ü dikkate al~nd~~~nda sürülen alanlar~n ne kadar az oldu~u ortadad~r.
I" Ahenk 20 ~ubat 1914, s. 2. I" Ahenk, 29 Eylül 1913. 128 Ahen , n ,~~ ~ubat 1916, s. 2. o 129 iihenk, 20 Ocak 1916, s. 1. l'ilhenk, 13 Mart 1916, s. 2. jihenk, 2 Mart 1916, s. 2.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 149
c- Yalunak Suretiyle Çekirgelerin imhas~: Bu yöntemde, çekirgeli alanlar ve toplanan çekirge tohumlar~~ yak~lmaktad~r. Osmanl~~ idarecileri bu yöntemi pek insani bulmayarak genelde kullan~lmas~n~~ istememi~lerdir. Ancak bu yöntemin kullan~lmas~na çekirgenin ba~ka yöntemlerle imhas~n~n mümkün olmad~~~~ durumlarda izin verilmi~tir.
Çekirgelerin yak~lmas~~ suretiyle imha edilmesi fikri her zaman mevcut olmu~~ ve baz~~ yöneticiler bunu köklü bir çözüm olarak dü~ünmü~lerdir. Bu yöneticilerden biri de Denizli livas~~ kaymakam~d~r. Denizli kaymakam~, 6 May~s 1858 tarihinde sadarete gönderdi~i tahriratta, öncelikle kar~~~ kar~~ya bulundu~u durumu ve felaketin büyüklü~ünü anlatm~~t~r. Denizli kayma-kam~~ bu yaz~s~nda, göreve ba~layal~~ iki ay oldu~unu, gerek Denizli merkez-de ve gerekse kazalar~ndaki halk~n peri~an halmerkez-de bulundu~unu, bunun sebebinin ise uzun zamandan beri hüküm süren çekirge belas~~ oldu~unu belirtmektedir. Kaymakam, görevli bulundu~u çevreyi tam olarak gezme f~rsat~~ bulamad~~~n~~ belirterek, çekirge afetinin ne oldu~u ile ilgili ba~ka yerlerde baz~~ ~eyler duydu~unu, ancak burada gördükleri ile daha önce i~ittiklerinin birbirinden çok farkl~~ oldu~unu, çekirge afetinin öyle zanne-dildi~i gibi küçük ve önemsiz olmay~p bilakis "beli-y~~ `azime ve âffit-~~ cesime" oldu~unu, bu afetin yaln~zca bu bölge ahâlisine zarar vermedi~ini, hazineye de büyük zarar verdi~ini, yapt~~~~ incelemelere göre, çekirge denilen ha~e-renin bahar mevsimi ba~lad~~~nda ot biter gibi canland~~~n~~ ve gün geçtikçe irile~ti~ini ve belli süre sonra kanatlanarak ku~~ gibi istedi~i yere uçarak o yerdeki ekili ne varsa k~sa sürede köküne kadar yeyip bitirdi~ini ifade et-mektedir.
Denizli kaymakam~, çekirge afeti ile bu bilgileri verdikten sonra, fela-ketin önünün al~nmas~~ için iki yöntem önermektedir: 1- Çekirge sürülerini kuru oda yakmak 2- ~ayet yeteri kadar ot bulunmazsa barut kullanarak yakmak. Bunun nas~l yap~laca~~n~~ ise ~u ~ekilde aç~klamaktad~r: Kazaya ba~l~~ halk, çekirgenin ortaya ç~kaca~~~ yerlere çal~~ ç~rp~~ ve ot y~~acak, kanat-lanmadan sürü halinde ya~ayan çekirgeler koyun sürüsü gibi daha önce haz~rlanan bu otlar~n üzerine sevk edilecek ve çekirgeler buraya ula~t~kla-r~nda da otlar tutu~turulacakt~r. ~ayet yeteri kadar ot bulunmazsa bu i~lem barut kullan~larak yap~lacakt~r. Kaymakam bu ~ekilde hareket edildi~inde, bu sene olmazsa bile, gelecek sene bu felaketin önünün al~naca~~n~~ belirt-mekte ve sadaretten bu hususta izin istebelirt-mektedir'.
1 Ekim 1858 tarihli Meclis-i Vükelâ karar~nda, Denizli Livas~~ Kayma-kam~'mn çekirgeyi imha için yukar~da aç~klad~~~~ yöntem insani bulunmam~~~ ve bu yöntemin daha önce hiç duyulmad~~~~ ve uygulanmad~~~~ ifade edilmi~-tir. Bunun yerine K~br~s Adas~" ile di~er yerlerde yap~ld~~~~ gibi, çekirge bulunan yerlerde büyük hendekler aç~lmas~, çekirgelerin kanatlanmadan bu hendeklere süpürülmesi ve üzerinin toprakla örtülmesi veya zaman~nda tohumlar~n~n toplanmas~~ suretiyle mücadele yap~lmas~~ önerilmekte ve bu yöntemin daha az masrafl~~ olaca~~~ ifade edilmektedir'.
Birinci Dünya Sava~~~ öncesine rastlayan y~llarda çekirgelerin yak~larak imha edilmesine izin verildi~i görülmektedir. Mesela, Mente~e mutasarr~f~, Mekri kazas~n~n kayal~k ve çaml~k yerlerine tohum b~rakan çekirge ile ba~ka ~ekilde mücadele edilemeyece~ini belirterek, petrol ve gaz ya~~~ ile yak~larak imha edilmesi hususunda vilayetten izin istemi~tir'''. Bu talebe iki gün son-ra (27 May~s 1909) verilen cevap, bu yerlerin yang~n tehlikesinden uzak olmas~~ durumunda yakma i~leminin yap~labilece~i ~eklindedir'. Ancak yakma i~leminde ileri gidilmi~~ olmal~~ ki, Haziran ay~~ içerisinde Mekri orman muamelât memurlar~~ ormanlar~n yand~~~n~~ ve yang~n~n geni~leme tehlikesi gösterdi~ini vilayete bildirmi~lerdir. Bunun üzerine vilayetten Mekri kay-makaml~~~na, orman içindeki çekirgelerin yakma d~~~ndaki yöntemlerle imha edilmesine ve ormanlar~n korunmas~na dair bir telgraf gönderil-mi~tir'.
Mekri kazas~nda uygulanamasa da yakma i~leminin ba~ka yerlerde uy-guland~~~~ görülmektedir. 8 Nisan 1912 tarihli Anadolu gazetesindeki bir haberde, Foça-i Cedid nahiyesinin Bucak mevkiinde 1324/1908-1909 y~l~n-da ortaya ç~kan çekirgenin birkaç sene topland~~~~ halde Mart ba~~ny~l~n-da yine ç~kt~~~, tohumlar~n~n toplanarak petrol ile yak~lmas~~ sonucu çekirgeden eser kalmad~~~~ belirtilmi~~ ve bu yöntemin di~er yerlerde de uygulanmas~~ öne-rilmi~tir. Bu öneri üzerine, yöntemin uygulan~~~ ~ekli hakk~nda bilgi vermesi
I" K~br~s'ta, çukurlar kaz~larak çekirge sürülerinin bu çukurlara doldurulmas~~ ve üzerinin top-rakla örtülmesi, çekirge yumurtalar~n~n toplanmas~, çal~~ grp~~ ile vurarak öldürülmesi, çinko levhalar kullanma ve ~talyan tüccar Mösyö Ri~aP~n önerisi ile bez tuzaldar kullanma gibi yöntemler uygulan-m~~t~r. Bkz. Mehmet Yavuz Erler, "K~br~s'ta Çekirge ~stilas~", Akademik Açt, 1997/1, Say~~ 3, s. 182, 183,185,189.
BOA. A. MKT. MVL 101/69 (Meclis-i Vükela Mazbatas~). ~ttihkd, 25 May~s 1909.
27 May~s 1909. ~ttiMd, 27 Haziran 1909.
BATI ANADOLU'DA ÇEKIRGE FELAKETI (1850-1915) 151
için Foça meclis azas~ndan iki ki~inin Vilayet Ziraat Müdürlü~ü'ne gönde-rilmesi hususu kaymakaml~~a yaz~~ ile bildirilmi~tir'''.
Birinci Dünya Sava~~~ öncesine rastlayan y~llarda, vilayetin baz~~ yerle-rinde çekirgenin yak~larak imha edilmesinin büyük günah oldu~u ~eklinde telkinler yap~lm~~t~r. Bu telkinler sebebi ile baz~~ ki~iler itlaf çal~~malar~na kat~lmam~~lard~r. Bu durum vilayetçe ö~renilmi~~ ve önüne geçilmesi için bir tamim yay~nlanm~~t~r. ~zmir Müftüsü, ~zmir kad~s~~ ve dört ~zmir ulemas~n~n imzas~n~n bulundu~u bu tamimde, çekirgenin ne suretle olursa olsun imha edilmesi gerekti~i ifade edilmi~tir'''.
Yukar~da verdi~imiz örneklerden anla~~laca~~~ üzere yakma i~lemi kuru ot, çal~~ ç~rp~, saman, barut, gaz ya~~~ ve petrol ile yap~lmaktad~r. Gazetelerde yakma i~leminde kullan~lan petrol miktar~na ili~kin haberlere yer verilmi~-tir. 26 May~s 1912 tarihli Âhenk gazetesindeki "Çekirgeler Uçuyor" ba~l~kl~~ bir yaz~da, çekirgenin vilayeti bir iki senedir istila etti~inden bahisle, itlafi için bu zamana kadar yedi bin teneke petrol harcand~~~~ ifade edilmektedir'.
Çekirge ile mücadeleye devletin yan~nda baz~~ özel kurumlar ve yerle-~im birimlerinin maddi destek verdikleri görülmektedir. Ayd~n yerle-~imendifer idaresi çekirge itlaf~nda kullan~lmak üzere 1912 y~l~nda Buldan kazas~na 200 sand~k petrol hediye etmi~~ ve daha sonra ihtiyaç üzerine bu rakama 100 teneke daha ilave etmi~tir'''. Ayn~~ ~ekilde, Çal kazas~n~n Ortaköy m~nt~ka-s~ndaki köyler de bölgelerinden çekirgeyi %80 oran~nda temizlemi~ler ve itlaf çal~~malar~nda kullan~lmak üzere 140 teneke gazya~~~ hediye etmi~ler- dir142.
d- Çekirge ~le Topyekün Mücadele Yöntemi (Nefir-i Anam): Bu
usul-de, bir yerle~im birimindeki eli aya~~~ tutan çoluk-çocuk, kad~n-erkek on be~~ ya~~ndan yukar~~ herkes çekirge bulunan bölgeye sevk edilmektedir. Bu usul ~zmir ve baz~~ kazalarda uygulam~~t~r. Bu mücadele ~eklinin ~zmir d~~~ndaki yerlerde nas~l yap~ld~~~na dair fazlaca bilgimiz olmasa da, Izmir'de uygula-n~~~ biçimi hakk~nda yeterli bilgi bulunmaktad~r. Âhenk gazetesinin 1 Nisan 1914 tarihinden sonraki say~lar~nda bu mücadelenin nas~l yap~laca~~na dair teferruath bilgiler verilmi~tir. Gazetede yer alan haberlere göre, Vilayet
"8 Anadolu, 8 Nisan 1912, s. 3.
1" ilhenk, 6 May~s 1912, s. 2.
14° ;ihenk, 26 May~s 1912, s. 2.
141 iihenk, 27 Mart 1914, s. 2. iihenk, 21 Nisan 1914, s. 2.
Çekirge Komisyonu, 2 Nisan 1914 tarihinde ~zmir ve yak~n çevresinde yap~-lacak top yekün çekirge mücadelesi için ~u karar~~ alm~~t~r:
Belirtilen günde bütün resmi daireler tatil edilecek, memurlar da da-hil bütün ahâli çekirge imhas~na ç~kacakt~r.
Mücadele için ~ehir dört ana m~nt~kaya ayr~lm~~t~r.
Kokaryal~~ M~nt~kas~, on iki mahalle, toplanma merkezi Tramvay
Mev-kii
Bozyaka M~nt~kas~, yirmi iki mahalle, toplanma merkezi Kâtip O~lu. Halka P~nar M~nt~kas~, on yedi mahalle, toplanma merkezi Çatal
Çe~-me.
Kar~~yaka M~nt~kas~, on mahalle, toplanma merkezi So~uk Kuyu.
Belirtilen bu m~nt~kalarda komisyon azas~, belediye ba~kan~, evkaf mü-dürü, müftü ve metropolit gibi resmi görevli ki~ilerle iihenk gazetesi sahibi Ali Nazmi Bey gibi e~raftan baz~~ ki~iler görev yapacaklard~.
Çekirge Komisyonu, topyekün mücadelenin nas~l yap~laca~~n~~ aç~kla-yan bir de talimatname yay~nlam~~t~r. Bu talimatnameye göre:
- 2 Nisan 1914 tarihinde gazetelerde ilan edildi~i ~ekilde her mahalle halk~~ toplanma merkezlerinde haz~r bulunacaklard~r.
- Polisler bu karar~~ ak~amdan itibaren gerek bizzat gerekse muhtarlar vas~tas~yla halka duyuracaklard~r.
Bütün daireler kapat~lacak, memurlar, ahâli ve ö~rencilerin büyük olanlar~~ ö~retmenleri ile toplanma merkezlerine gideceklerdir.
- Kar~~yaka'ya gidecekler için Körfez ~irketi sabah yedide ve yedi bu-çukta iki vapur tahsis etmi~tir. Bu vapurlar ak~amleyin alt~~ buçuk yedide geri dönü~~ yapacakt~r.
- Polisler mücadele günü ~ehirde dola~acaklar ve çekirge toplamaya gitmeyenleri gördüklerinde yakalay~p görev yerlerine sevk edeceklerdir.
Belediye mücadele alanlar~nda halk~n susuz kalmamas~~ için gerekli tedbirleri alacak ve her m~nt~kadaki memurlar~n emrine üç çavu~~ verecek-tir.
Her m~nt~kada bir subay emrinde on piyade ve iki süvari jandarmas~~ görev yapacakt~r. Bunlar halk~~ çekirge bulunan yerlere sevk edeceklerdir.