• Sonuç bulunamadı

Ansiklopedilere ve ders kitaplarına geçen sanatçımız Suna Kan

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ansiklopedilere ve ders kitaplarına geçen sanatçımız Suna Kan"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Cumhuriyet 7

Ansiklopedilere

ve ders kitaplarına

gecen sanatçımız

“ Ayın onbeşinden

sonrası zor geçiyor,,

.

«m

...

m

-Wfi— »p»

amis

de

la

musique

de

chambre

rM B*r*e o f «.* «« D ClOME. « « « M M A R S 17 N.

S ı n

K A N

-

A n n

M O T A R D

-MARS 17 H 1 os V* «mofıstMC. «

Q U A T U O R

T A U C H

«vécu« «riR in*ıi n « • *•****».««-<-■

B E A U X

A R T S

T R I O

D E

N E W - Y O R K

Mvnahs» »ftESSLËR oit o u Osrntr« GREENHOU8E «B W ** • «lor« COHEN, «O <«*

Suna Kan kemanı 5,5 yaşında eline almış. 30 yılı

aşkın bir süredir dünyanın her yerinde konser

veriyor.

G

e ç e n hafta bu sütunun konuğu olan Nükhet Du ru’ya ayda kaç lira berber masrafı oldu­

ğunu sormuş ve «Gali­

ba 55 bin Hra» yanıtını

almıştık. Doğru bir ce­

vap alamayacağımızı bil dlğimiz İçin «Gecede kaç lira kazanıyorsunuz?» dİ ye sormamış, vergi mik­

tarı üzerinden hesapla­

nan yıllık gelirinin «iki, bilemediniz üç milyon 11 ra» olduğunu öğrenmek le yetinmiştik.

Aslında konuşmadığı­ mız ama duyduğumuz ra kam (yazılı olmayan an

laşmalara göre) gecede

350 bin liraydı. Bu ra­

kamı Nükhet Duru’ya

doğrulatacak hiç bir ma kam yoktu ama, ortada­ ki söylentiler bu doğrul­ tudaydı.

Söz konusu para kar­ şılığında 13 yıllık şarkı­ cı olan Nükhet Duru şun

lan yapıyordu: Yakla­

şık 75 dakika süren bir konser veriyor, bu süre içinde en az 3, en çok 4 kez giysi değiştiriyor, 10 dakika kadar da konuşu yordu.

Şimdi sıkı durun

B

ü haftanın konu

ğu yine müzik

alanından biri:

Suna Kan. Sa­

dece yeril değil, yabancı

ansiklopedilere geçmiş,

ders kitaplarında adı ge çen bir sanatçı. Kemanı 5,5 yaşında eline almış ol duğu için sanat yaşamı yaklaşık 30 yılı aşıyor. Resmi gazetede kendi a dıyla yasa çıkmış, «hari­ ka çocuk» olarak gittiği Paris Konservatuvarını bl

tiren ilk Türk olmuş

(Hem de rekor sayıla­

cak bir yaşta, 15 yaşın­ da İken) Üç uluslarara­ sı yarışmada iki birinci

İlk, bir ikincilik ödülü

var. 1957’den beri dev­

let memuru, 1971’den be

ri «devlet sanatçısı».

«Yurt dışında hangi ül­ kelerde konser verdiniz?»

diye sorduğunuz zaman

«ancak gidemediklerini» sayabiliyor. Sadece ulu­

sal ölçüde değil, ulus­

lararası ölçüde bir asso- list. Şimdi biraz sıkı du­ run, kazancını açıklıyo­ rum: Ayda net 35.000 li­ ra.

Suna Kan’a «iki asso- list arasındaki bu kazanç

farkı için ne düşündü­

ğünü» soruyorum. Şöyle yanıt veriyor:

«Bu galiba heryerde

böyle. Halka kolay hitap

eden sanatçılar daha

fazla dinleyici buluyor.

Sonra dinleyen kişiler

de farklı. Daha çok pa­

ra ödeyebilenler bu tür

müziği tercih ediyorlar.»

Ayın 15’inden

sonra

N

ASIL geçiniyor­ sunuz peki bu parayla?» — İşte ayın on ­ beşinden sonrasını nasıl

getireceğimizi hesaplı­

yoruz sık sık. Çok zor

geliyor çünkü. Kocam

da biliyorsunuz (Faruk

Güvenç) çalgıcı ve dev­ let memuru. O da benim kadar kazanıyor. İkimi­ zin kazancıyla...

— Yani 70.000 lira.,

ikinizin kazancı. Bu pa

rayı nasıl harcıyorsu­

nuz? Biraz ayrıntılı a-

çıklar mısınız?

— Ankara’daki evimi­ ze masrafları dahil ayda 30 bin lira kira veriyo­ ruz. Yani yaklaşık birimi zin maaşı ev kirasına gi diyor. Fakat şu sıralarda

Faruk'un babadan kal­

ma bir evi çıktı. Yakın­ da ona taşınmayı düşü­ nüyoruz. Biraz daha ra­

hatlama olacak Bir de

© 30 yılı aşkın

müzikle

uğraşan, bir

zamanların

«harika

çocuğu»,

uluslararası

kemancı,

ayda 35.000

lira maaş

alıyor.

Saçları

uzun iken

berbere

ayda en

çok iki kez

gidiyor,

kısa iken

kendisi

«idare

ediyor.»

şey var. Şimdi bir kanun çıktı. Galiba maaşlar 140. 000 brüt gibi bir şey o - lacak. Elimize 80.000 li­ ra geçecek diyorlar. Ba­ kalım bekliyoruz.

— Bayağı büyük bir

fark olacak bu. Herhal­

de yapamadığınız bazı

şeyleri bu parayla yapa­ bileceksiniz?

— Evet en azından doğ ra dürüst bir tatil.. Da­ ha doğrusu turizm tatil

köyleri var devletin. Ora­ larda bir tatil.. Mesela 15 gün yapabileceğiz hesa­ bımıza göre. Geçen gün birisi gitmiş söyledi. Gün de 5300 lira imiş bu yer­ ler. Doğrusu biz veremi­

yoruz günde 5300 lira.

Yani şimdilik imkanı

yok.

— Sizin elbise, berber masrafınız falan da çok tur. Ne de olsa konserle­ re çıkıyorsunuz...

— Yok fazla değil, bir kere mümkün olduğu ka dar ucuz tuvalet diktiri­ yorum. Her konserde bir

kıyafet söz konusn de­

ğil, zaten gerekli de de­ ğil. Yani şöyle diyelim. Senede bir tuvalet yap­ tırırım.

— Kendi paranızla mı

yoksa devletin bir yar­

dımı...

— Yok kendi paramla.

Bunu bir kaç konserde

giyerim. — Sonra?

— Sonra sandığa kal­

dırıyorum. Modası geç-

mediyse bir kaç yıl son­ ra yine çıkarıp... veya bi

raz düzelttiriyorum, iş­

te boyunu falan kısaltıp

veya uzamaz pek. Ama

estetiği pek düşünmttyo rum elbiselerimde. — Ya berber masrafı?

Saçlarımı idare

ediyorum

B

ERBER masra­ fım yok denecek kadar az. Şim­ di görüyorsunuz saçlarım kısa.. Hiç ber­ bere gitmem. Uzunken

ayda iki defadan fazla

berbere gittiğim hiç ol­ madı.»

— Protokol davetleri

olur Ankara’da sık sık. Siz de çağrılırsınız her­

halde. Giderken elbise.

saç gerekmiyor mu? — Yeni elbise gerekmi

yor. Ne giyiyorsam işte

öyle. Saçlarımı da ken­ dim idare ediyorum. Bu davetlerin şöyle bir duru mu var. 5-6 kere çağrı­ lınca siz de davet etmek zorundasınız aynı kişile­ ri. Bunda da pek lükse kaçmam.

— Yine de çok pahalı­ ya patlıyor olmalı size gö re.

— Bunları dost havası içinde geçiştiriyoruz. Şim di okuyunca gülerler. Ya bancı büyükelçi falan ge

iecek diye garson mar-

son tutmuyoruz. Faruk

(Güvenç) çok güzel ye­

mek yapar. Sabahtan

mutfağa giriyoruz. İl­

ginç yemekler falan yap

maya çalışıyoruz. Böyle

geçiştiriyoruz. Dos» ha­

vası İçinde pek yadırgan rnıyor yani.

— Arabanız var mı? — Var. Renault marka

1973 modeli bir araba­

mız var. Başka da bir şe yimiz yok.»

— Yazlık ev falan.. — Yazlık ev, imkân ol madiği İçin hiç düşünme dik. Ama benim böyle bir

özlemim de yok. Dedi­

ğim gibi 15 günlük bir tatil yapsak yeter.

Karı-koca

müzisyen olunca

— Kocanız da sizinle aynı mesleği paylaşıyor. Herkesin bildiği bir şey, siz bir kemancı olarak on dan daha üstünsünüz. Bu

durum aile hayatında bir sakınca yaratmıyor mu? Veya sizin üstün olduğu­ nuz savı geçerli mi?

— Çalgıcılık bakımın­ dan tabii ki Faruk’tan I- ierdeylm. Ama müzik bil gisi yani teori tarafı Fa­

ruk’ta çok kuvvetlidir.

Ben ondan işin bu tara­ fını öğrenebilirim. Ama işin tekniği bakımından da onun benden öğrene­ ceği çok şey var.

— Bu durum bir çatış­

maya neden olmuyor

mu? Bizde erkekler bu

konularda biraz hassas­ tırlar da.

— Yok olmuyor. Böyle şeyler oıay olmaz bizde.

— Peki karı-kocanın

da aynı meslekten oluşu

nuh bir sakıncası yok

mu?

— Hiç olmadı. Hatta

iki kişinin müzisyen olu­ şu iyidir. Gençlik yılla­ rımda (Sözün burasında ben: Hâlâ gençsiniz» dİ yorum) böyle düşünmü­

yordum. 22 senelik bera berlik aynı meslekten ol­ manın yararlarım göster di bana, tyi bir evlilik i- yi bir arkadaşlıkla müm­ kün. Aynı meslekten ol­ manın da avantajı var. Problemleri, dertleri, se­ vinçleri paylaşmak mlim kün. Yani zararı olma­ dı, faydası oldn.

Müzik... müzik...

B

İRAZ da müzik­

ten konuşalım,

iyi bir kemancı olmak İçin ne­ ler lazım?.

— ön ce yetenek diyo­ rum ben. Düzenli bir ça lışma ile insan bir yere kadar gidebilir. Yani tek

nik açıdan... Standart­

lardan sonra yükselmek ve sivrilmek için yetenek ve kafa yapısı istiyor.

— Nasıl kafa yapısı?

— Yani ben okuma­

yan, film seyretmeyen,

politikayla, dünya olay­ ları İle ilgilenmeyen bir kişinin İyi bir müzisyen

olabileceğini sanmıyo­

rum.

— Sanki ilişkisi yok gl bi..

— Hayır çok var. Mü­

zik yaşamla bağlantılı­

dır. Bunu izah edemiyo­ rum ama, cahil biri mü

zisyen olamaz diyorum

ve bir örneği de yoktur. — Çalışmalar zor mu? Ne kadar çalışıyorsunuz?

— Normal bir sporcu

gibi her gün çalışmak

gerek. Tatil hariç her

gün keman çalarım. Bir konser öncesinde, bu gün de 6—7 saate varabilir. Dalga geçtiğim günler bir saat de olabilir.

— Ne kadar konser ve­ riyorsunuz yılda?

— Yılda ortalama 20 - 25 konseri buluyor. Dev­ let sanatçısı olarak Dı­ şişleri kültür mübadele­ si çerçevesinde genellik­ le demirperde ülkelerine

gideriz. Avrupa’da bir

emprezaryom var o da

bana ticari anlaşmalar

yapıyor.

— Yani bu işten ayrıca para mı kazanıyorsunuz?

— Evet, bunlar bayağı işimize yarar. Ama şu­ nu söyleyeyim. Belki yaz mazsmız. Yine de dövizi mizl köşe başında boz­ durmak zorunda kalıyo­ ruz.

— Yani karaborsada.

— Evet öyle diyelim.

Ama yurt dışında. Bu

suç mu bilmiyorum. — Peki yurt içi konser

ler?..

— Yurt içinde hemen hemen her şehirde kon­ ser verdini. Klasik deyiş le Edirne’den Kars’a di­

yelim, yahut Bitlis'e,

Muş’a.

— Neler oluyor ora­

larda? Klasik müzik tu­ tuluyor mu?

— Şöyle bir şey anla­ tayım. Hangi şehirde ol­

du hatırlamıyorum. Bir

yerde spor salonunda

konser verecektik. Şefi­ miz de Lessiııg adlı ün­ lü bir yönetmen, tik o- kul çocukları doldurmuş salonu. Tabii susmuyor­

lar. Kavga giirüitii la­

lan. Konser bir süre de­

vam ettikten sonra

Lessiııg «oimaz» dedi, «bu

salonda konser veri­

lemez.» Konser iptal ol­ du. Bana da sıra gelme­

mişti. Sonra salondan

çıktık otele giderken ö - nümüzde iki oğlan konu

şuyor. «Ulan» dedi biri,

«ne iş be..» parayı verdik, karıyı bile göremedik» Tek kadın da beniın konser-

e. Meğer öğretmenleri

çocuklardan birer lira

toplamış konser için. Bu

komik bir animdir be­

nim Anadolu’yla ilgili. SUNA KAN sadece ulusal değil, uluslararası bir

"müzik "Sanatçısı. Konser verdiği ülkeleri saymak

yerine gitmediği yerleri sayabiliyor ancak. Yu­

karıda bir konserinin ilam görülüyor.

ıııııııi!ii!imtimyii!iı

«Maaşımız

artarsa

devletin tatil

köylerinde

onbeş gün tatil

yapabileceğiz.

Günde 5300

lira imiş bu

yerler. Bunu

vermemize

şimdilik

imkân yok.»

«Bizi sık sık

çağıran

dostlan evimize

davet edince

kocamla

sabahtan

mutfağa gireriz.

Faruk (Güvenç)

çok güzel

yemek yapar.»

nillllllllllllllllillllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllll

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

İskân bölgesi dışında, deniz kenarında inşa edilen gece klübü binası, önünde açık hava oturma yerlerini ve küçük bir barla muhtelif dans pistlerini havidir.. Bar

Düz yani tek sa- tıhlı çatı sistemi bütün odaların enine olarak havalandırılmasına

Herpanjina: Koksaki virüs A4 ile ortaya çıkar, ani yüksek ateş ve boğaz ağrısını takiben ağız içinde arka tarafta çok sayıda yaygın,. ağrılı

Eğitim öğretim sürecine ilişkin yönetmeliklerin kendisini ilgilendiren kısımları hakkında bilgi sahibi olur... Sanal arkadaşlığı arkadaşlık ilişkileri

Resmi Gazete’de yayımlanan listeye göre, Şubat ayında yatırım teşvik belgesi alan projelerin toplam yatı- rım tutarı 15,56 milyar TL oldu.. Enerji sektöründe teşvik

Adenya Resort Hotel Alanya tatili için yetkili acentemiz gerekli rezervasyonların yapılması amacıyla katılımcı misafirimiz ile irtibata geçecektir.. ADENYA

olarak algılansa da kişinin hem şimdiki hem de gelecek hayatının daha güzel olabilmesi için “boş zaman” dilimlerinin bile çok iyi değerlendirilmesi

Yalnız çok renkli konuşuşu, kuvvetli görüşü, hükümlerindeki sağlam mantık çerçevesi karşısında ken- dikendime:.. — Bu kadar güzel konuşan, gören,