• Sonuç bulunamadı

İnsan ve şair Nazım Hikmet:Ölümünün 41. yılında büyük şairi anarken, onun "insan" yanı üzerine de düşünmeliyiz...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İnsan ve şair Nazım Hikmet:Ölümünün 41. yılında büyük şairi anarken, onun "insan" yanı üzerine de düşünmeliyiz..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SAYFA

iL.X

14

TL *

CUMHURİYET

V ?4

KULTUR

kultur@cumhuriyet.com.tr

• •

Ölümünün 41. yılında büyük şairi anarken, onun ‘insan’ yanı üzerine de düşünmeliyiz...

insan ve şair Nazm ı Hikm et

ATAOL BEHRAMOĞLU

Son eşi Vera Ttılyakova’nm anılanndan, Nâzım Hikmet’in bir gün ona şu sözleri

söylediğini öğreniyoruz:

“Benim için bir kitap yaz Vera. Orada benim insan yanımı anlat Şiirlerimden, oyunlarımdan, bütün yazdıklarımdan daha önemli olan, benim insan yanımdır.”

Tulyakova’nın tanıklığıyla bize ulaşan bu sözler tam olarak ne anlama geliyor? Nâzım Hikmet’in ‘insan’ sözcüğüyle vurgulamak istediği anlam nedir?

Bu sözcükle, hayranlık uyandıran şiirlerin yaratıcısı olan kişinin de herkes gibi olağan mutlulukları ve mutsuzlukları, kahramanlıkları ve zaafları olan bir insan teki olduğunu mu; yoksa yazgısına düşen olağan dışı kederleri, hasretleri mi anlatmak istiyordu?

Sanıyorum ki, tümü birden... Okuyucu, şiirin gerisindeki insanı tanımak zorunda mıdır? Eğer söz konusu olan şair, Nâzım Hikmet’se, evet. Yaşadığı dünyanın ve çağın duygularını, kaygılarını, beklentilerini, umutlarını, Nâzım Hikmet ölçüsünde ve çapında, kendi benliğinde, kendi bedeninde, kendi kişiliğinde duyup yaşayarak yansıtabilmiş çok az dünya şairi vardır.

Böyle bir şairin ürününü, onun dünyayı algılayışından ve bireysel kişiliğinin özelliklerinden ayırarak açıklayanlayız. Başka bir deyişle, Nâzım Hikmet’in tüm yapıtlarında insan ve şair, eşine az rastlanır bir yetkinlik ve bütünlüktedir.

Nâzım'i yaratan koşullar

Büyük yolunun henüz başlangıcında genç bir şair olarak Nâzım Hikmet’in dünya görüşünün temellerini,

Tanzimat’la başlayarak Tevfik

Fikret’te doruğa ulaşan

Y,

aşadığı dünyanın

ve çağın duygularını,

kaygılarını,

beklentilerini,

umutlarını, Nâzım

Hikmet ölçüsünde ve

çapında, kendi

benliğinde, kendi

bedeninde, kendi

kişiliğinde duyup

yaşayarak

yansıtabilmiş çok az

dünya şairi vardır.

uygarlık, çağdaşlık, özgürlük kavramlarıyla, en erken çocukluk yaşlarında aile çevresinde kazandığı yurtseverlik, insancıllık duygulan oluşturur. Bunlara, lirik şiirimizin köklü geleneklerinden süzülüp gelen bir duygululuğu eklemek gerekir.Bu toplam da onu büyük şair yapmaya yeter, fakat belki evrensellik düzeyine ulaştıramazdı. Kişiliğini oluşturan birkaç özellik daha var ki yukandakilerle bir araya gelişleri yirminci yüzyıl Türkiye şiirine dünya ölçüsünde bir şair armağan etmiştir.

Bu özelliklerden biri, yine çok erken bir dönemde bilimsel, toplumcu dünya görüşünü öğrenip özümseyişidir. Daha az önemli olmayan bir başkası, şiirden sinemaya, resim ya da müzikten tiyatroya, sanatın her alanında 1920’li yıllar Rus modernizminin yaratıcı havasını solumuş olmasıdır.

Onun her yerde ve her dönemde dogmalara karşı çıkışının, kendi ülkesindeki “Puflan yıkıyoruz!” kampanyasının 1950 sonrasında yaşadığı Rusya’da her çeşit

putlaştırma ve sıradanlığa karşı sanatsal yaratıcılığın

kişiselliğini ve özgürlüğünü savunmaya öncülük edişinin nedeni, bu eşsiz, büyük sentezdir.

Şiirlerinde ve kişisel özelliklerin en dolaysız dile geldiği bir yazı türü olan mektuplarda, onun inanılmayacak kadar iyi, sevecen, verecen insanlığını duyumsarız...

Çevresindeki her şeye, herkese ışık saçan, neredeyse çocuksu, hesapsız, karşılık beklemeyen, sınırsız özverisini...

Ve belki gerçekten de, tüm özelliklerinin temelini oluşturan kişisel özelliği budur... Yapıtını,

yaşamını, eylemini, içsel bir ışıkla aydınlatan...

Temiz, çocuksu...

Yaşar Kemal’in bir gün şöyle

dediğini anımsıyorum: insanda nasıl eşsiz, benzersiz bir yürek olmalı ki, bunca yıl

hapishanelerde, katillerin, suç işlemiş kişilerin arasında yaşayıp da böylesine temiz, çocuksu kalabilsin!

Şiirlerinin yanı sıra Nâzım Hikmet’in insan kimliği üzerinde düşünmenin de hepimizin insanlığına katkısı olacaktır.

Açıkhavada

anm a konseri

Kültür Servisi - Nâzım Kültürevi

dünya şairi Nâzım Hikmet’i bugün, ölümünün 41. yılında anıyor. İstanbul Açıkhava Sahnesi’ndeki izlence saat

19.30’da başlayacak.

Ufuk Karakoç, Vedat Sakman ve Fırat Başkale müzikleriyle; Kemal Özer, Ataol Behramoğlu ve Işıl Özgentürk şiir ve konuşmalarıyla, Esin Afşar ise Nâzım’dan şiirler

etkinlikte yer alacaklar.

Yunanistan’dan Action Selanik Müzik

Topluluğu sesleriyle, şarkılarıyla

geceye katılırken Emin Igüs ve arkadaşları Nâzım bestelerini

sunacak, Nâzım Kültürevi gençlerinin korosu da geceye renk katacak. Tiyatrocu Orhan Aydın ve Metin

Coşkun ise kendi hazırladıkları küçük

gösterilerini izleyicilerle paylaşacaklar.

87.5 frekansından yayın yapan Yaşam

Radyo da bugün tüm izlencesini

Nâzım Hikmet’e ayırdı. Saat 10.00’da başlayan ‘Ağız Tadıyla’ programında yaşamı ve mektuplarının anlatımıyla başlayacak olan Nâzım günü daha sonra çeşitli konular, konuklar ve programlarla sürecek. Gazeteci

Orhan Karaveli konuk olacağı

‘Deniz’in Dalgası’ programında Nâzım

Hikmet’in sürgün yıllarını anlatırken

Nâzım’la Dünya Türü’ Nâzım’ın

gezdiği yerlere, şiirlerine yapılacak bir yolculuğu kapsıyor. Işbaşı’na konuk olarak katılacak Orhan Alkaya ise edebiyatçı Nâzım’dan eylem adamı Nâzım’a yaşananları dinleyicilerle paylaşacak. Ölümünün 41. yılında Nâzım Hikmet’i anmak için düzenlenen bir etkinlik de Nâzım Hikmet Vakfı’nın yemeği. Bu akşam Eskandil’deki yemeğe sadece vakıf üyeleri katılabiliyor.

(Açıkhava etkinliğine ilişkin ayrıntılı bilgi için Nâzım Kültürevi

Tel: O 212 245 04 81)

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

I

Referanslar

Benzer Belgeler

Tablo 8: "Türk iĢletmeleri yabancı sözcük içeren marka adını dıĢ pazara açılırken tercih etmemelidir." Fikrine Katılma Düzeyi Türk işletmeleri yabancı sözcük içeren

Kassing ve Avtgis [11], içsel kontrol odağına sahip çalışanların orta derece ya da dışsal kontrol odağına sahip çalışanlardan daha fazla açık muhalefet

İnsanlığın başlangıcından bugüne değişime uğrayan doğada görülen farklılıklar, değişen toplumsal değerler ve doğa insan ilişkisi ve sanat- sal

Bunun için öncelikle müşterilerimize ait bilgiler- den hangisinin satış sonuçları ile ilgisinin en yüksek olduğunu tespit ediyor ve müşteri kitlemizi bu bilgi özelinde

Hatırlayamayanlar için birkaç kelime ile -ki ne mümkün!- bu büyük İstanbul âşığını bir kere daha analım.. Sermet Muhtar 1887’de

Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın "Uluslararası Terör ve Gençlik" adlı yayınında, Agop Di- laçar, adı anılmadan "Özel olarak

Nine apansızın ölüp varı yo ğu ka­ panım elinde kalınca baskısız kalan Sadi, K avuklu H am dinin orta oyun­ larında, Şevkinin tiyatrosunda aktör lüğe

A number of independent practice tasks can be suggested for the client following the first consultation, for example, collection of stuttering severity scores during everyday talking