• Sonuç bulunamadı

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Dergisi 2005; 48: 46-48 Vaka Takdimi

Göðüs ön duvarýnda kitle ile taný alan torasik aktinomikoz

Bir vaka takdimi

Erdoðan Yüzkollar1, Tamer Özekinci2, Seval Özdemir3, Elfi Divanlý4, Fatih Ünal1 Yusuf Özmen5, Mehmet Ýzzet Avþar2

SSK Bursa Çocuk Hastanesi 1Pediatri Uzmaný, 2Çocuk Cerrahisi Uzmaný, 3Mikrobiyoloji Uzmaný, 4Radyodiagnostik Uzmaný, 5Dermatoloji Uzmaný

Aktinomikozis, Actinomycetos ailesinden, eksternal sinüslerinden karakteristik sülfür granülleri çýkaran anaerobik filamentöz bir bakterinin oluþturduðu, kronik süpüratif bir hastalýktýr. Ýnsanda baþlýca etiyolojik ajaný Actinomyces israeli’ dir. Bu bakteri aðýz boþluðu, intestinal ve kadýn genital mikroflorasýnda düþük patojenitede endogen saprofit bir bak-teridir1-3. Yerel travma, cerrahi veya aspirasyon

sonrasý, çocuk yaþ grubunda primer immün yetersizlik, özellikle kronik granülomatoz hastalýk zemininde serviko-fasiyal, torasik, abdominal ve pelvik yerleþimli enfeksiyonlar oluþturabilir. Ancak olgularýn %15'ini torasik aktinomikoz oluþturur. Torasik aktinomikozun akciðer dýþý seyrek tutulum yerleri ise mediasten ve vertebralardýr1-3. Çok yavaþ ilerler, kronik

seyir göstermesi nedeniyle tanýda güçlüklerle karþýlaþýlabilir. Bu nedenle öykü, klinik ve radyolojik bulgular yanýnda hasta örneklerinde

gerçek aktinomikotik sülfür granüllerinin görülmesi tanýda önemlidir. Granüllerde ve steril vücut bölgesi örneklerinde etkenin gösterilmesi ve üretilmesi ile taný kesinleþtirilir1.

Günümüzde seyrek görüldüðünden konuya dikkat çekmek için izlediðimiz bir hasta sunulmuþtur.

Vaka Takdimi

Dokuz yaþýnda, erkek hasta, göðüs aðrýsý ve göðüs sað ön duvarýnda þiþlik þikayeti ile kliniðimize baþvurdu. Göðüs aðrýsý altý ay ve göðüs duvarýndaki þiþlik iki ay önce ortaya çýkan hastada, travma ve cerrahi giriþim öyküsü yoktu. Soy geçmiþinde özellik bulunmadý. Fizik muayenesinde; vücut aðýrlýðý 30 kg, boy 130 cm, vücut ýsýsý 36.9°C (aksiller), nabýz dakikada 94 solunum hýzý dakikada 18, tansiyon arteriyel 110/60 mmHg idi. Göðüs ön duvarýnda, sað parasternal yerleþimli, meme hizasýna uyan SUMMARY: Yüzkollar E, Özekinci T, Özdemir S, Divanlý E, Ünal F, Özmen Y, Avþar MÝ. (Department of Pediatrics, Social Security Hospital, Bursa, Turkey). Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Dergisi 2005; 48: 46-48.

Actinomycosis is chronic, progressive but non-infectious disease characterized by abscess, fistulization and sulfur granules. The major clinical forms of actinomycosis are: cervicofacial, thoracal, abdominal, pelvic and systemic forms. The thoracal form accounts for 15% of all cases and most are localized within lungs. Extrapulmonary cases are extremely rare. Only 7% of all cases of actinomycosis have been diagnosed under the age of ten. In this article, a nine-year-old boy, complaining of pain and mass on the outer face of the chest wall, is discussed together with its rare localization and clinical presentation.

Key words: thoracal actinomycosis, mass on chest wall.

ÖZET: Aktinomikoz, apseleþme, fistülleþme ve sülfür granülleri ile karakterize kronik ilerleyici, bulaþýcý olmayan bir enfeksiyon hastalýðýdýr. Aktinomikoz enfeksiyonun baþlýca klinik formlarý, servikofasiyal, torasik, abdominal, pelvik ve sistemik aktinomikozistir. Torasik aktinomikoz, tüm olgularýn %15’ini oluþturur, olgularýn çoðu pulmoner yerleþimlidir, ekstrapulmoner tutulum çok seyrektir. Aktinomikozis olgularýnýn ancak %7’si on yaþ altýnda görülür. Bu makalede, ðöðüs ön duvarýnda aðrý ve kitle ile getirilen, dokuz yaþýnda erkek hastada aktinomikozisin klinik formlarýndan olan torasik aktinomikozisli bir vaka sunulmuþtur.

(2)

bölgede 30x30 mm boyutlarýnda þiþlik ve üzerindeki deride morumsu-kýrmýzý renk deðiþikliði olan, deriye süpüre olmayan, sert, aðrýlý, fikse ve fluktuasyon vermeyen kitle lezyonu belirlendi. Her iki aksiler bölgede en büyüðü 15×10 mm boyutunda çok sayýda lenfadenomegali vardý. Üst çene diþlerinin hepsi çürük idi; diðer sistem muayenelerinde patoloji saptanmadý.

Laboratuvar incelemelerde; hemoglobin 12.8 gr/dl, 1ökosit sayýsý 17.000/mm³, lökosit formülünde %62 parçalý lökosit, %28 lenfosit, %4 monosit, %4 çomak, %2 eozinofil olup, atipik hücre saptanmadý. Eritrosit sedimentasyon hýzý 44 mm/saat, CRP (C-reaktif protein) negatif; serum lgG, lgM, IgE ve lgA düzeyleri normal deðerlerde saptandý. Kronik granülomatöz hastalýk açýsýndan yapýlan NBT (nitrobleu tetrazolium) testi normal bulundu. Tümör belirleyicilerinden alfa-fetöprotein ve karsi-noembriyonik antijen düzeyleri normal deðer-lerde saptandý. Boðaz kültüründe üreme olmadý. Çift BCG (Bacillus-Callmette-Guerin) aþý skarý olan hastamýzda yapýlan PPD (Pürifiye protein derivesi) testi 8 mm bulundu.

Akciðer radyogramýnda, sað parakardiyak yerleþimli orta ve alt zona uyan bölgede non-homojen düzensiz opasite belirlendi (Þekil 1). Lateral toraks grafisinde tabaný retrosternal alanda hilusa doðru uzanan üçgen þeklinde havalanmasý azalmýþ bir zon izlendi. Bilgisayarlý toraks tomografisinde sað akciðer orta zonda parakardiyak, perihiler yerleþimli solid kitle saptandý. Lezyona komþu göðüs ön duvar deri ve deri altý dokularýnda kalýnlaþma izlendi. Mediastende sað hilus ve sað aksiller bölgede

multipl lenf nodülleri, lezyon distalinde sað üst lobda total kollaps saptandý (Þekil 2). Karýn ultrasonografisinde patolojik bulgu saptanmadý. Göðüs ön duvarýndaki lezyondan alýnan insizyonel biyopsi ile alýnan gri, kahverengi renkte yumuþak dokunun mikroskopik incelemesinde dokularýn stromasýnda yoðun polimorf hücreli lökosit, daha az oranda, lenfosit, plazmosit infiltasyonu ve kanama alanlarý, kapiller damar proliferasyonu ve aktinomiçes kolonileri izlendi. Gram boyamada gram-pozitif dallanan filamanlar görüldü. Hasta bu bulgularla torasik aktinomikoz tanýsý aldý, yüksek doz penisilin G (250 000 Ü/kg/ gün), dört saat aralýklý dozlara bölünerek baþlandý4. Dört hafta süre ile parenteral tedavi

alan hasta hýzla düzeldi ve cerrahi drenaja gerek duyulmadý. Tedavisi altý aya tamamlanmak üzere oral penisilin V baþlandý. Derideki lezyonu üç hafta içinde kapanan hastada, yatýþýndan üç hafta sonra çekilen toraks bilgisayarlý tomo-grafisinde ön mediastende ve onunla baðlantýlý sað hemitoraks ön duvarýndaki yumuþak doku kitlesinde küçülme saptandý. Taburcu olduktan sonra hasta aylýk kontrollere çaðrýldý, fizik muayene ve akciðer radyogramý ile izlenen hastada üçüncü ayda radyolojik bulgularýnda da belirgin düzelme saptandý. Hasta kliniðimiz tarafýndan halen takip edilmektedir.

Tartýþma

Aktinomikoz enfeksiyonun baþlýca klinik formlarý, servikofasiyal, torasik, abdominal pelvik ve sistemik aktinomikozistir4.

Aktino-mikozis olgularýnýn ancak %7’si on yaþ altýnda görülür. Torasik aktinomikoz tüm olgularýn

Þekil 1. Akciðer radyogramýnda sað parakardiyak yerleþimli orta ve alt zona uyan bölgede non-homojen

düzensiz opasite.

Þekil 2. Aksiyel toraks BT kesitinde parakardiyak, perihiler yerleþimli solid kitle lezyonu; lezyona komþu

göðüs ön duvar sað kesiminde deri ve deri altý dokularda kalýnlaþma.

(3)

%15’ini oluþturur¹. Torasik aktinomikoz, enfekte aðýz içeriðinin aspirasyonu, travma veya seyrek olarak baþ, boyun, abdominal enfek-siyonun doðrudan yayýlýmý ile meydana gelir1.

Hastalýk çok yavaþ ilerler ve röntgende kitle veya pnömonik bir görüntü verir, plevraya ilerlemesi ile ampiyem ve toraks duvarýndan deriye fistülizasyon oluþturabilir². Torasik aktino-mikozisin, akciðer dýþý tutulumu seyrek olup, mediasten, perikard ve vertebralar tutulabilir. Bizim hastamýz göðüs ön duvarýnda kitle ve aðrý ile kliniðe baþvurdu. Çekilen akciðer grafisinde sað orta ve alt zona uyan homojen olmayan opasite vardý ve hastanýn solunum sistemine ait þikayet ve fizik muayene bulgusu yoktu. Toraks tomografisinde göðüs ön duvarýnda kitle ile iliþkili ön mediasten yerleþimli solid kitle lezyonu saptandý.

Lee ve Rudoy5, Ýngiltere’de 25 yýl içerisinde

saptanan 46 aktinomikozlu vaka ýþýðýnda iki pediatrik aktinomikozlu olguyu sunduklarý makalede ortalama taný yaþý 10 yaþ olup vakalar kitle, ateþ, öksürük ile baþvurmuþlardý. Bizim vakamýz da dokuz yaþýnda idi göðüste ve mediastende kitle ile taný aldý. Watt6 çocukluk

çaðýndakigöðüs ön duvarý kitlelerinin etiyolojik deðerlenmesinde, enfeksiyoz nedenler içinde tüberküloz ve aktinomikozu vurgulamýþ, kesin tanýda biopsi ve histopatolojik deðerlendirmenin öneminden söz etmiþtir. Espina ve arkadaþlarý7,

immün yönden saðlýklý çocuklarda ilk on yaþta torasik apse nedeninin aktinomikozin olabileceðini belirtip tanýda ve tedavide

ultrasonografi, tomografi ve manyetik rezonansýn önemini vurgulamýþtýr. Aðýz saðlýðý bozuk toplumlarda bu enfeksiyon daha sýk görüldüðü bildirilmiþtir¹. Bizim hastamýzdada aktinomikoz enfeksiyonuna zemin hazýrlayacak faktörlerden, sadece kötü aðýz diþ saðlýðý saptandý

Sonuç olarak, göðüs ön duvarýnda ve medias-tende kitle ile getirilen bir histada seyrek görülen nedenlerden birisinin de aktinomikoz olabileceði vurgulandý.

KAYNAKLAR

1. Akgün Y Aktinomikoz ve Nokardiyoz. Topçu AW, Söyletir G, Doðanay M (ed). Ýnfeksiyon Hastalýklarý. Ýstanbul Nobel Týp Kitabevleri, 1996: 454-455. 2. Jacobs FR, Actinomycosis. In: Behrman RE, Kliegman

RM, Jensen HB (eds). Nelson Textbook of Pediatrics. (15th ed). Philadelphia: WB Saunders, 1996: 861-862. 3. Karadeniz L, Yýldýz F, Kýlýç K ve ark. Bir olgu nedeniyle polimikrobiyal beyin apsesi. Klinik Bilimler ve Doktor Dergisi 2000; 6: 373-376.

4. American Academy of Pediatrics. Actinomycosis infections. In. Peter G (ed). 1997 Red Book: Report of the Committee on Infectious Diseases (24th ed). Elk Grove Village, IL American Academy of Pediatrics, 1997: 131-132.

5. Lee JP, Rudoy R. Pediatric thoracic actinomycosis. Hawaii Med J 2003; 62: 30-32.

6. Watt AJ. Chest wall lesions. Paediatr Respir Rev 2002; 3: 328-338.

7. Espina MA, Lopez-Menendez C, Ruiz-Martinez R, Molino-Trinidad C. ed. Pulmonary actinomycosis with thoracic soft tissue mass: a rare onset form Eur J Radiol 2001; 37: 195-199.

Referanslar

Benzer Belgeler

translocate to the perinuclear membrane and the nucleus or can cross from the cytoplasm, and, binding to the residue of N-lactosamine found on the

Freeman (1992) ve Nelson’a (1993) göre ulusal inovasyon sistemi dar bir tan mlamayla yeni › teknolojilerin üretim, yay n m nda aktif olarak bulunan özel ve kamu AR › › ›

Sığınmacıların kendilerini bağlı hissettikleri etnik ve milliyet grubuna göre iltica etmene denlerinin en yüksek yüzdeleri şu şekildedir: Kendisini ‘Türk’

In the pre-treatment clinical management of patients diagnosed with TOA, we believe NLR and PLR may be inexpensive complementary laboratory parameters that can guide

Genel olarak çatışmalar, çocuklar farklı gelişim süreçlerinden geçerken ortaya çıkar ve kardeşlerde zaman ve ilgi paylaşımıyla mücadele eder ve bireysel

Bu çalışmada amaç; insülin direnci açısından yüksek riskli olan MetS’lu popülasyonda, irisin düzeyleri ve MetS bileşenleri arasındaki ilişkiyi saptayarak,

Bu araştırma bireylerin finansal inançları, finansal kaygıları, satın alma davranışları, ekonomik durumlarına ilişkin algılarını ortaya koyabilmek, finansal

Ayrıca erkek, ebeveyn eğitim düzeyi düşük, ebeveyn tutumu baskıcı olan, babası çalışmayan, parçalanmış aile yapısına sahip çocukların akran şiddetine maruz kalma