TECİM GAZETESİ Sayfa : 3
Eiudlerimizden:
Çukurova ve Toroslarda Köy iktisadiyatı
v
-Yazan : TAHA TOROS
Dağ- mıntakasmdaki bu köylülerin geçim menbalarından biri de keçi, koyun beslemek ve binnetice tere- yağcılık, peynircilik işlerile meşgul olmaktır. Bu tarzı maişet bir çok ai leleri hayata sımsıkı ve sevgiyle bağ lamıştır. Bununla daha çok meşgul olan halk üçüncü tip olarak ayırdığı mız aşiretler ve yörükler olduğundan orada izah edilecektir. Fakat dağ mın- lakalarında sakin köylerde de yörük ler gibi koyun, deve, keçi, inek v.s. hayvanlarla maişetini temin edenler de
ra n d m a n i t i b a r i y l e ç ifç iv i m em nun e d e c e k b ir d e re c e d e d ir.
Saniyen İane pamuklarına naza ran yUksek evsafta bulunması yUzUn- den daha fa zla fia ta satılmaktadır.
B u ik i s e b e p te n d o la y ı ç ifc ile ri- miz k le v la n d ı m e m n u n iy e tle v e te r c i h a n e k m e k te d ir le r. B u p am u ğ u n y a p ıla n d iy a g ra m ın a n a z a r a n o r t a u z u n lu ğ u 2 5 ,4 m ilim e tr e d ir . D iy a g r a m la r ü z e rin d e k i in c e le m e le re g ö re k le v la n d d a o r t a v e u zu n te l b ö lg e le rin in t u t a r ı b ü tü n d iy a g ra m a g ö re a d e t i t i b a r i y l e 8/o78; v a s a tı ö l ç ü s ü i t i b a r i y l e °/o 88 d ir. T e l m u k a v e m e ti y a n i k i r i lim n o k ta s ı 5,68 g ra m d ır. K le v la n d ı t e t k i k ed en p a m u k m ü te h a s s ıs la r ı b u p a m u ğ u n S ta p e l y a n i e l y a f itib a r iy le u z u n lu ğ u f u ll inch v e d e re c e itib a - r iıd e cin si G o o d m id d lin g o l a r a k ta s n if e y le m iş le r d ir . B u ta s n if e g ö re K lev - la n d p a m u k la rım ız ın te l u z u n lu k la r ı ta m o la r a k 2 5 ,4 m e tre o lu p cin si de b ü tü n d ü n y a n ın e sa s ta n ı d ığ ı M id d lin g p am u ğ u n u n ik i d e re c e fe v k in d e d ir.
mevcuttur. Bunların süt, yoğurt, pey nir, yün, yağ ve tüyleriyle ve derile riyle kendilerinin satışından vasatı bir kazanç elde edilmektedir.
Halkın bir kısmı da avcılık yap maktadır. Avladıkları hayvanların de rilerde geçinen, veya geçimlerine bu kısmı da destek ittihaz eden köylüler vardır.
Yine bu köylülerde arıcılık, üzüm cülük te yavaş yavaş aile geçimini tanzim edebilecek bir kazanç kaynağı olmaktadır.
III. Y ü rü k le r ve a ş ir e t le r:
Bunların mühim bir kısmı seyyar dır. Bir asır evvelindenberi hükümet bunların iskânı için çareler aramış ve bir kısmının da iskânına da muvaffak olmuştur. Hatta bu gibi seyyar aşiret lerin Türk camiası içerisinde dolaşma ları insan vücudundaki bir romatizma
sızısına benzemektedir.
Asırlardanberi sabit yerleri olmı- yan ve nüfus kütüklerinde adlarına rastlanmıyan, askere alınmıyan bu seyyar kitlelerden istifade edileme miştir.
Alman muharrirlerinden (Dr. Fray- liç ve Mühendis Ravlig) tarafından (Türkmen aşiretleri) adıyla neşredilen kitapta bunların tevezzü mıntakaları, hayatları ve iskân edilmemelerinden doğacak zaıalar bir ecnebi gözüyle tahlil edilmektedir. Müellifler tarafından “Seyyar Türkiye, adıyla tevsim edi len bu aşiretlerden bü gün Seyhan ilinde mühim kitleler kalmamıştır.
Hükümetin feyizkâr eliyle bunlara yer gösterilmiş ve yuva kurulmuştur. Fakat besledikleri deve, koyun ve ke çi sürülerinin hayat seyirlerine ve eski ananelerine riayet saikasıyla yi ne de yazları dağlara kitle halinde
— G e ris i 6 ncı sayfada—
Sayfa : 6
Çukurova ve Toroslarda
köy iktisadiyatı
---— Üçüncü sayfadan artan---—
çıkmakta devam eylemektedirler. Sabit bir yere bağlandıktan sonra maişetleri icabı yer değiştiren bu gi bi halkın bu günkü rejim dahilinde yarı seyyarlığmm hiçbir İktisadî fayda sı yoktur.
Bunların kışın ovaya inmeleri ya zın yaylalarda vakit geçirmeleri ha yatlarını kazanma icablarındandır. Bun ların pek azı toprak sahibidir. Ve esasen toprakta gözleri yoktur. Ge çinme menbaları da hiçbir zaman top rak değildir.
Eğer deveci iseler Develerinin kiralarından ve yünlerindan istifade ederler. Koyuncu ve davarcı iseler onların peynir, yağ ve yünlerinden kazançlarını temin ederler. Bunların yarı göçebe olması bu günkü rejimi mizin herkesi yurdlaştırma zihniyetine uymamaktadır. Bunlardan mühim bir kıs mı yerleşmiş ve hattâ tarla sahibi olup seyyarlıktan çıkmıştır; çıkmıyanlar da maişetlerini ancak o yolda temin ede bilmelerinden dolayı bu işe devam za ruretini hissetmişlerdir. En sonunda hükümetin yerinde kararlariyle bunla rın da tamamile iskânı mümkün ola caktır.
Esasen yeni orman kanunu mucibince orman mıntakasında davarcılar giremiyeceğinden bu gibi işlerle uğraşanların yakın bir zamanda kendiliklerin den seyyarlıktan çıkacak ları muhakkaktır.
Hulâsa : Toroslarda ve ovada üç tip köylü görüyoruz. Bunlardan ova
da bulunanlar tamamiyle toprağa bağlanmışlardır. Dağlık mıntakada bulu nanlar toprakla beraber her türlü meşgaleyi de geçimlerine destek yap mışlardır. Yörük ve aşi retler ise keçi ve koyun südüne hayat damarlarını eklemiş bulunuyorlar.
— Sonu Var —
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi