• Sonuç bulunamadı

Pediatric Liaison Psychiatry: A Pilot Study

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Pediatric Liaison Psychiatry: A Pilot Study"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖZET

Konsültasyon liyezon psikiyatrisi týbbýn diðer branþlarý ile iþbir-liði yapan, psikiyatrik konsültasyon dýþýnda tedavi, destek, eðitim ve araþtýrma iþlevlerini de yerine getiren bir bölümüdür. Çocuk ve ergenlerin bedensel ve ruhsal yakýnmalarý ile ilgili branþlar olan çocuk ve ergen psikiyatrisi ile çocuk saðlýðý ve hastalýklarýnýn tedavi ekiplerini biraraya getiren týbbýn bu dalý çeþitli nedenlerle tam olarak yaygýnlaþamamýþtýr. Çocuk ve ergen psikiyatrisi uzman sayýsýnýn yetersizliði, çocuk saðlýðý ve hastalýklarý tedavi ekibinin psikiyatrik konsültasyon ve liyezon ile ilgili bilgi ve tutumlarý bu alanýn geliþimini etkilemektedir. Bu araþtýrma, baþlatýlan konsültasyon liyezon psikiyatri hizmet-lerinin ele alacaðý konular ile tedavi ekibinin bilgi ve tutum-larýnýn belirlenebilmesi amacýyla planlanmýþtýr. Araþtýrmada çocuk saðlýðý ve hastalýklarý kliniði öðretim üyeleri, araþtýrma görevlileri ve hemþirelerinden oluþan tedavi ekibine, açýk uçlu 20 sorudan oluþan, araþtýrmacýlar tarafýndan geliþtirilen bir anket uygulanmýþtýr. Anketin araþtýrdýðý baþlýca alanlar; tedavi ekibinin ikili ve grup iliþkileri, hasta ve yakýnlarý ile olan iliþkileri ve duygularý, mesleki yönelimlerine iliþkin duygu ve düþüncelerini içermektedir.

Bu alanda saptanan bilgiler yazýn bilgisi ile karþýlaþtýrýlarak tartýþýlmakta ve bu ön çalýþmada elde edilen bilgilerin konsülta-syon-liyezon psikiyatrisi alanýndaki çalýþmalarýmýza temel oluþ-turmasý planlanmaktadýr.

Anahtar Sözcükler: Konsültasyon-liyezon psikiyatrisi, pediatrist, çocuk, çocuk ve ergen psikiyatrisi.

KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 2000;3:111-116

SUMMARY

Pediatric Liaison Psychiatry: A Pilot Study Consultation-liaison psychiatry is a speciality which provides treatment, support, education and research in cooperation with other medical speciality. This area of medicine which bring together the child and adolescent psychiatry and pediatric treat-ment teams which deals with children and adolescents' physical and psychological symptoms, has not been popular for various reasons. Inadequate number of the specialists in child and ado-lescent psychiatry and lack of knowledge and manner of conduct in the pediatric treatment team delay any improvements in this area.

Academic and working staff in pediatric department were asked to fill in a 20 items open-ended questionnaire in order to evalu-ate their perspectives on following issues: professional orienta-tion, professional communicaorienta-tion, personal and group interac-tion among themselves, interacinterac-tion between staff and patient, reaction and feeling to ill children and their parents.

Findings are discussed in light of literature and plan to be use as a guide for our liaison work.

Key Words: Consultation-liaison psychiatry, pediatrician, child, child and adolescent psychiatry.

GÝRÝÞ

Çocuk hastalara hizmet veren bir alanda çalýþanlar çocuklara nasýl yardým edilebileceði ile ilgili duygu-larýn yanýsýra, kendi içlerinde de zorluklar ve çeliþkiler yaþamaktadýrlar. Zorluklar yapýlan iþin duygusal güçlüðünü, çalýþma koþullarýný ve çalýþma arkadaþlarý ile paylaþýmý içermektedir. Çocuk hekimleri ile çocuk

Saptamasýna Yönelik Bir Önçalýþma

#

Þahnur ÞENER*, Yýldýz Dilek ERTÜRK**, Selahattin ÞENOL***

* Prof. Dr., *** Doç. Dr., Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Anabilim Dalý,

** Psk. Yrd. Doç. Dr., Gazi Üniversitesi Ýletiþim Fakültesi, ANKARA

(2)

ve ergen psikiyatristleri arasýnda oluþacak iþbirliði bu noktada devreye girmektedir (Branik 1993).

Çocuk saðlýðý ve hastalýklarý kliniði tedavi ekibi çocuk-larýn hastalýkçocuk-larýnýn tedavisi yanýnda çocuk ve ailesi ile iliþkiye, etkileþime girmektedir. Tedavi ekibinin bu konuda eðitimleri sýrasýnda çok az bilgilendirildikleri, bu nedenle de zorluklar yaþadýklarý bilinmektedir. Çocuðun hastalýða gösterdiði uyumsuzluk, hekim-hasta arasýndaki çatýþmalar ve iliþki güçlükleri gibi nedenlerin Lipowski'nin (1991) beþ alt grupta topladýðý psikiyatrik konsültasyon isteme nedenlerine uyduðu görülmektedir. Çocuk ve ergenler farklý özel-likler ve sorunlar sergilediðinden çocuk ve ergen kon-sültasyon liyezon psikiyatrisi eriþkinden birçok yönü ile ayrýlýklar göstermekte, bu nedenle tutumlar da farklý olmaktadýr (Kayatekin 1995).

Bu alanda karþýlaþýlan zorluklarý üç ana baþlýk altýn-da toplayabiliriz:

1. Hasta çocuk ile tedavi ekibi arasýnda, hastalýk ve tedavi ile ilgili yaþanan zorluklar,

2. Hasta çocuðun ailesi ile tedavi ekibi arasýnda yaþanan zorluklar,

3. Tedavi ekibinin kendi içinde meslek yönelimleri, eðitim yeterlilikleri, kiþilik özellikleri yönünden yaþanan zorluklar.

Tedavi ekibini oluþturmak amacýyla biraraya gelen uzman doktor, araþtýrma görevlisi, hemþire, intern doktor ve yardýmcý personel arasýnda hasta tedavisi ile ilgili görevler dýþýnda psikolojik, psikososyal ve fiziksel durumlarýn da etkili olduðu karþýlýklý bir etki-leþim yaþanmaktadýr. Belirtilen bu üç alandan birinde-ki sorun, diðer alanlarý da etbirinde-kileyerek tedavi ebirinde-kibi, hasta ve ailesi ile iletiþimi, dolayýsýyla da hastanýn tedavisindeki sonucu etkileyebilecektir. Bu nedenle konsültasyon liyezon psikiyatrisi sadece çocuk ve ergenlerin psikiyatrik yakýnmalarýna yönelik konsül-tasyonlarla sýnýrlanmamalýdýr (Cramer 1992). Konsültasyon liyezon psikiyatrisi genel týp ile psikiyatri arasýndaki baðlantý ve iþbirliðini yürüten bir bölümdür. Týbbi durumlar ile psiþik ve psikososyal durumlar arasýndaki baðlantý ve etkileþimi araþtýrýr. Fiziksel hastalýklara eþlik eden psikiyatrik ve psikososyal sorunlarýn taný, tedavi ve araþtýrýlmasýn-da genel týp ile iþbirliði içinde çalýþýr.

Konsültasyon liyezon psikiyatrisinin geçmiþi oldukça yenidir. Ýlk olarak Amerika Birleþik Devletleri’nde geliþtirilmiþtir. Her ne kadar insanýn psikosomatik

bütünlüðüne daha önce iþaret edilse de 1900'lü yýllara kadar psikiyatri klinikleri genel hastanelerin dýþýnda hizmet vermiþtir. Günümüzde bile genel týp eðilimine bakýldýðýnda biyo-medikal modele aðýrlýk verildiðini görüyoruz. Bu model temel olarak ikicil (dualistik) ve indirgemeci özelliktedir. Dualistik kuramda ruh ve beden birbirinden ayrý iþlevsel birimler olarak düþünülmekte, hastalýklar ya ruhsal ya da bedensel bozukluklar olarak açýklanmaya çalýþýlmaktadýr. Ýndirgemeci görüþte ise neden-sonuç iliþkisi doðrusal olarak deðerlendirilmekte, çok etkenli nedensellik gözardý edilmektedir. Günümüzde artýk en fazla desteði biyo-psiko-sosyal model almaktadýr. Konsültasyon liyezon psikiyatrisinin de dayandýðý bu model hastanýn deðerlendirilmesi ve ele alýnmasýnda biyolojik, psikolojik ve sosyokültürel etkenlerin dikkate alýnmasý gerektiðine iþaret etmektedir (Baysal 1996).

Konsültasyon liyezon psikiyatrisinin bu önemine karþýn ülkemizde tüm uzmanlýk alanlarýnda yeterince geliþtiði ve kurumsallaþtýðý söylenemez. Eriþkin psikiyatrisi içindeki konsültasyon liyezon psikiyatrisi alanýnda son yýllarda önemli adýmlar atýlmýþ, ancak çocuk ve ergen psikiyatrisinde uzman sayýsý ve bölüm-lerinin yetersizliði nedeniyle geliþimi sýnýrlý kalmýþtýr. Çocuk saðlýðý ve hastalýklarý kliniði ile kurulacak iyi bir konsültasyon liyezon iliþkisi tedavi ekibi ile çocuk ve ailesi arasýndaki zorluklarýn aþýlmasýna yardýmcý olabilecek, böylece tedavi kalitesi ve çalýþanlarýn duy-gusal boþalýmý saðlanarak iþ doyumu artacaktýr. Bu sorunlarýn anlaþýlmasý, giderilmesi ve iþbirliðinin saðlanmasý çocuk ve ergen konsültasyon liyezon psikiyatrisinin çalýþma alanýna girmektedir. Liyezon modeli, istekte bulunan klinik ile sürekli ve düzenli bir iþbirliðine girmeyi içermekte ve koruyucu hekimlik alanýnda önemli bir yer tutmaktadýr (Lewis 1978, Monelly ve ark. 1973). Çocuk saðlýðý ve hastalýklarý kliniklerinde koruyucu hekimlik çok büyük önem taþý-makta, çocuðun biyo-psiko-sosyal yönden saðlýklý geliþmesi amaçlanmaktadýr (Kayatekin 1995). Cohen ve Friedman (1982), çocuk saðlýðý ve hastalýklarý bölümü ile yaptýklarý bir araþtýrma sonucunda psiki-yatri iþbirliðinin bu bölüm çalýþanlarý üzerinde olum-lu bir etki yarattýðý bildirilmektedir. Ülkemizde psikiyatrik konsültasyonlara yönelik çocuk saðlýðý ve hastalýklarý uzmanlarýnýn tutumlarý, duygu ve düþüncelerini belirlemeye yönelik yapýlan araþtýr-malarda da (Kerimoðlu ve Aysev 1989, Coþkun ve Özbayrak 1991) konunun önemi ve duyulan gereksi-nim bir kez daha vurgulanmýþtýr.

(3)

Çocuk ve ergenlere yönelik konsültasyon liyezon psikiyatrisi uygulamalarýnýn yaygýnlaþtýrýlmasýnda çocuk ve ergenlerle çalýþan bu iki uzmanlýk alanýnýn iþbirliði önemlidir. Psikiyatri ekibi kadar çocuk saðlýðý ve hastalýklarý tedavi ekibinin de bu konudaki bilgi ve tutumlarý, zorluk ve gereksinimleri yön gösterici ola-caktýr. Bu nedenle yaptýðýmýz alan çalýþmasýnda çocuk saðlýðý ve hastalýklarý kliniklerinde çalýþan personelin psikiyatrik konsültasyon ve liyezon çerçevesinde ele alýnabilecek zorluklarý ve bu hizmetlere iliþkin tutum-larýnýn deðerlendirilmesi amaçlanmýþtýr.

GEREÇ VE YÖNTEM

Bir ön çalýþma ile Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý kliniðinde konsültasyon liyezon psikiyatrisinin amaçlarýna yönelik yukarýda sayýlan sorun alanlarýný belirleyebilmek amacý ile çocuk kliniði tedavi ekibindeki kiþilere açýk uçlu soru-larýn bulunduðu formlar verilerek zorluk alansoru-larýna yönelik düþünceleri saptanmaya çalýþýlmýþtýr. Çalýþ-manýn burada sunulacak bölümünde tedavi ekibinden alýnan bu bilgiler ile bu konuda yürütülen konsültasy-on liyezkonsültasy-on psikiyatrisi çalýþmalarýnýn skonsültasy-onuçlarý özetlenecektir.

Toplam 60 doktor ve hemþireden oluþan tedavi ekibi-ne isim ve meslek belirtmeden duygu ve düþünceleri-ni açýklamalarýna yönelik 20 açýk uçlu sorudan oluþan bir form verilmiþtir. Form Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi konsültasyon ekibi tarafýndan geliþtirilmiþtir. Bu formda, tedavi ekibinin aralarýndaki etkileþim ile çocuklar, hastalýk, hasta bir çocuk, ölümcül hastalýðý olan çocuk, çocuklarýn ailesi hakkýndaki düþünceleri, aldýklarý eðitim ve çalýþma koþullarý, kendilerini yeter-siz hissettikleri alanlara iliþkin görüþleri ile ilgili bil-giler alýnmýþtýr.

BULGULAR

Açýk uçlu sorularýn deðerlendirilmesinden elde edilen ve üç ana baþlýk altýnda topladýðýmýz zorluk alanlarý-na iliþkin hekim ve hemþirelerin düþüncelerini içeren deðerlendirme sonuçlarýný þu þekilde özetleyebiliriz: 1. Hasta çocuk ve tedavi ekibi arasýnda yaþanan duy-gusal zorluklar ve çocuk kliniði çalýþanlarýnýn çocuðun fiziksel hastalýðý, çocuklarla iletiþimleri ile ilgili görüþleri aþaðýda belirtilmiþtir:

a) Çocuklara iliþkin düþünceler:

“Çocuklar sevgiye, eðitime muhtaç, deðerli, çok temiz ve içtendir. Onlar dünyanýn en güzel oyuncaklarý,

yaþayan en güzel yaratýklardýr. Sevimli, masum, güzel ve doðaldýrlar. Her þeyin en iyisine layýktýrlar, onlar yeryüzünün çiçekleridir. Fakat hasta olduklarýnda hep üzgün ve halsizdirler. Çok fazla sorumluluk gerektirir-ler. Keþke hep gülseler, hastalanmasalar”.

“Onlara þefkat gösterilmelidir. Hastalýklara, acýlara yetiþkinlere göre daha dayanýklýdýrlar. Onlar bazen kýyamayacaðýmýz kadar tatlý, bazen de çileden çýkarýr-casýna kötü olabiliyorlar. Onlar kuralsýz oynar, kural-sýz sorar ve kuralkural-sýz öðrenirler”.

b) Hastalýk ile ilgili düþünceler:

“Saðlýðýn tersi, bedenin dengesinin bozulmasýdýr. Kötüdür. Ýnsanýn baþýna gelmedikçe tam olarak anlaþýlamaz. Bazen saðlýðýn deðerini anlayacak kadar gerekli, bazen de isyan ettirecek kadar kötü bir olay-dýr. Çocuklar hastalýktan korunmalýolay-dýr. Çocuklarda olmasýný istemediðim tek þey hastalýktýr. Sosyal güvencesi olmayan çocuklar için tedavi önemli bir sorundur. Her insan hastalandýðýnda en iyi bakýma layýktýr”.

c) Hasta bir çocuk ile karþýlaþtýklarýndaki düþünceler: “Genel durumunu öðrenmeye çalýþýrým, iþimi yapar, taný koymaya çalýþýrým, onu iyileþtirmek isterim. Hastalýðýn teþhisini, seyrini merak eder, hastanýn ekonomik durumunun saðlýðýna kavuþmasýna engel olmamasýný dilerim. Onu sakinleþtirmeye çalýþýr, yumuþak ve sevecen yaklaþýrým. Kendimi onu seven yakýnlarýnýn yerine koyarým. Onun ve ailesinin paniði-ni yatýþtýrmaya çalýþýrým. Üzülürüm, ona belli etmem”.

d) Ölümcül hastalýðý olan bir çocukla karþýlaþtýklarýn-daki düþünceler:

“Tarafsýz olmaya, aileye olabildiðince net, hastaya ise saðlam bir çocuða davrandýðým gibi davranmaya çalýþýrým. Onun yaþamasý için elimden gelen manevi ve bilimsel desteði vermeye çalýþýrým. Kendimi çaresiz, zayýf, kötü, üzgün hissederim. Ona hastalýðýný hisset-tirmeyecek þekilde davranýrým”. "Þefkat ve acýma duyarým, empati yaparým, son günlerini iyi geçirme-sine çalýþýrým" gibi duygu içeren cümleler yanýnda "Diðer hastalardan farklý davranmam, bu benim mesleðim" gibi duygudan arýnmýþ, katý cümlelere de yer verilmiþtir.

e) Tedavi ekibini çok üzen durumlar:

Süregen hastalýðý olan çocuklarýn hastaneye tekrar tekrar yatmak zorunda olmalarý, çaresi olmayan

(4)

hastalýklar, hasta çocuklarýn inlemesi, mutsuzluðu. Çocuklarýn saðlýðýnýn ekonomik koþullarýna baðlý olmasý, insanlarýn çocuklara saygý göstermemesi, terkedilmiþ çocuklar, çocuðunu kaybeden aile ile karþý karþýya kalmak, yoðun çabalara karþýn çocuðun ölme-si, bunun sonucunda hasta yakýnlarý ya da öðretim üyeleri tarafýndan ihmal ile suçlanma.

f) Tedavi ekibinin hastalara yaklaþýmý ve hastalara yönelik düþünceler:

“Hastam deðerlidir, kutsaldýr, önemlidir, onun için pek çok özveride bulunabilirim, bana güvenmelidir. Hekim olarak beni seçtiðine piþman olmamalýdýr. O sorumlu-luðunu taþýdýðým insandýr, acizdir, üzgündür, mutsuz-dur. Onunla iyi bir iletiþim kurulmalýdýr. Özellikle ölümcül bir hastalýðý olmamalý, akýllý ve sevimli olmalý, bunun yanýnda çaresiz ve zavallý çocuklar için de ayný ilgiyi göstermeliyim. Umarým hastalarým iyileþirler, onlar iyileþince seviniyorum, kötüleþtik-lerinde de çok fazla etkilenmemeye çalýþýyorum, çünkü ben bir profesyonelim. Onlar en iyi tedaviyi ve ilgiyi hakederler. Hasta çocuklar hiçbir þeyden haberi olmayan, masum varlýklardýr. Ýyileþene kadar kendi çocuðumdan farksýzdýrlar. Kendimi korumak için onlarla duygusal bir iliþkiye girmemeli ve daha pro-fesyonel davranmaya çalýþmalýyým”.

2. Hasta çocuðun ailesi ve tedavi ekibi arasýnda yaþanan duygusal zorluklar aþaðýda belirtilmiþtir: “Hasta çocuðun ailesi þaþkýn, korkmuþ, ürkek, has-sas, endiþeli, huzursuz ve üzüntülüdür. Hastalýk hakkýnda meraklýdýr, desteðe gereksinimi vardýr, özel ilgi gösterilmelidir. Hastanýn ailesinin yerine kendimizi koyabilmeli ve gerekirse onlarý eðitmeye çalýþmalýyýz. Bazen anlaþmak zordur. Çünkü sinir-lidirler ve çocuktan daha çok sorun çýkarýrlar. Bazýsý ilgisizdir, çocuðu atarcasýna býrakýr ve kaçarlar, ne yapacaðýmýzý þaþýrýrýz" þeklinde yaþanan duygularý belirtmektedirler. Ekonomik durumlarý iyi olmayan aileler ve pahalý tedaviler, tedavi ekibinde çaresizlik duygusu uyandýrmaktadýr.

3. Tedavi ekibinin kendi aralarýndaki meslek yönelim-leri, eðitim yeterlilikleri ve çalýþma koþullarý açýsýndan yaþadýklarý zorluklar:

a) Meslektaþlarýn birbirlerine yönelik duygu ve düþüncelerini þu þekilde özetleyebiliriz:

"Meslektaþým, sevdiðim, saydýðým insanlardýr, çalýþkandýrlar, onlarý taktir ederim" gibi görüþlerin yanýsýra "Onlarýn yanlýþlarý yüzünden sorumlu tutul-mak bana zor geliyor, nedense biz sürekli birbirimizin

yanlýþlarýný, eksiklerini yakalama çabasý içindeyiz" gibi görüþlerin yer aldýðý çeliþkili duygu ve düþüncelere rastlanmýþtýr. Ortak istekleri birbirlerini takdir etmek ve bilimsel açýdan geliþim saðlayabilmek olarak belirlenmiþtir.

b) Bir çocuk saðlýðý ve hastalýklarý hekiminin nasýl olmasý gerektiði ile ilgili düþüncelerinin ortak yan-larýný þu þekilde özetleyebiliriz:

“Bir çocuk doktoru güleryüzlü, anlayýþlý, þefkatli, sakin, sabýrlý, tatlý dilli, sevecen, hoþgörülü ve sorum-luluk sahibi olmalýdýr. Mesleðini sevmeli ve konusuna hakim olmalýdýr. Çocuklarý sevmeli, iletiþim kura-bilmeli, onlar için özveride bulunakura-bilmeli, aileye güven telkin edebilmelidir. Çocuklara sevgi ile yak-laþabilmek mesleðin birinci kuralýdýr”.

c) Bir çocuk hemþiresinin nasýl olmasý gerektiði ile ilgili düþüncelerinin ortak yanlarýný þöyle özetleyebili-riz:

“Bir çocuk hemþiresi güleryüzlü, sabýrlý, sevecen, sakin, þevkatli, çocuklarý anlayan ve seven biri olmalýdýr. Özel bir eðitim almalý, iþine baðlý, titiz ve dikkatli olmalýdýr, iyi bir gözlemci ve ilgili bir insan olmalýdýr. Yardým etme ve acýma duygusu arasýndaki dengeye sahip olmalýdýr”.

d) Tedavi ekibinin nasýl olmasý gerektiði ile ilgili düþüncelerinin ortak yanlarýný þöyle özetleyebiliriz: Çalýþma ortamý fizik koþullarýnýn oldukça yetersiz olduðu ve aðýr koþullar altýnda çalýþtýklarý, çalýþma koþullarýndaki yoðunluðun gerilimli bir yaþantýya yol açtýðý belirtilmiþtir. Rutin iþlerin azalmasý durumunda hastaya bir bütün olarak daha anlayýþlý ve sevecen yaklaþabileceklerini belirtmektedirler.

e) Kendilerini yetersiz ve baþarýsýz hissettikleri alan-lar:

Ölümcül hasta ile karþýlaþmalarý, çocuðu ve aileyi bil-gilendirme aþamasýnda neler yapabilecekleri ile ilgili bilgi eksiklikleri, yabancý dil eksikliði, bilimsel etkin-liklere ve kongrelere yeterince katýlamama, yeni yayýnlarý yeterince izleyememe, zaman azlýðý, aðýr çalýþma koþullarýndan dolayý gerekli sosyal hayatýn olmamasý þeklinde özetlenebilir. Verilen eðitim teorik olarak yeterli görülmekle birlikte pratik olarak yeterli bulunmadýðý ve bu konuda kendi çabalarýnýn önemi vurgulanmaktadýr.

f) Çocuk psikiyatrisi ve konsültasyon liyezon psikiyat-risi ile ilgili düþünceleri:

(5)

Bir çocuk hekiminin iyi bir çocuk ruh saðlýðý eðitimin-den geçmesi, konuya gerekli önemin verilmesi, çocuk hekimleri için zorunlu çocuk ve ergen psikiyatrisi rotasyonu olmasý þeklinde özetlenebilir. Çocuk psiki-yatrisi ile ilgili "Aðacýn köküne benzer, kök saðlamsa gövde de saðlam ve uzun ömürlü olur" benzetmesini yapmýþlardýr. Bununla birlikte çocuk psikiyatrisinin gerekli bir alan olduðu, ancak nasýl yararlanýlacaðý konusunda yeterli bilgiye sahip olmadýklarý belirlen-miþtir.

TARTIÞMA

Çocuk ve ergen psikiyatrisi ile çocuk saðlýðý ve hastalýklarý uzmanlýk dallarýnýn uðraþ alanlarýnýn çocuklar olduðu dikkate alýnýrsa her iki uzmanlýk dalýnýn yoðun ve sürekli bir iþbirliði içinde olmasý bek-lenmektedir (Sonuvar 1995). Ülkemizde liyezon psikiyatrisi, iþbirliðini gerçekleþtirecek bir ara hizmet alaný olarak gün geçtikçe artan bir oranda önemini hissettirmektedir. Bu açýdan çocuk saðlýðý ve hastalýk-larý kliniði tedavi ekibinin çocuk ve ergen psikiyatrisi konsültasyonlarý ile ilgili beklenti ve isteklerinin karþýlanmasý ve sorun alanlarýnýn saptanmasý, tedavi ekibinin tutum ve duygularýnýn araþtýrýlmasý yapýlan çalýþmalarda giderek önem kazanmaktadýr.

Yukarýda baþlýklar halinde verilen alan zorluklarýna iliþkin elde edilen duygularý þu þekilde özetleyebiliriz; hasta çocuðun ailesine yönelik tedavi ekibinin duygu ve düþünceleri empati yapma, destek olma, sorumlu-luðu paylaþmadan öfkeye kadar ulaþabilen zýt iki duy-gusal boyutta karþýmýza çýkmaktadýr. Tedavi ekibinin mesleðe yönelik profesyonel bir bakýþ açýsý geliþtirmekteki duygusal yüklemleri Coþkun'un (1993) bulgularýna paralel olarak mantýða büründürme, ken-dini baþka bir iþe verme ve paylaþma þeklinde ortaya çýkmaktadýr. Doktorun yardým verebilen kiþi olabilme özelliði en doyurucu yaþantý olarak ortaya çýkmakta, buna anlayýþlý, destek olan ve hastaya iyi yönelebilen bir profesyonel olabilme isteði eklenebilmektedir. Burada önemli olan nokta sadece çocuklarýn ve ailelerinin ruhsal tepkileri deðil, tedavi ekibinin bütün bu yaþantýlarýna yönelik ruhsal durumunun da gözardý edilmemesi gerekliliðidir. Özellikle ölümcül hastalýðý olan çocuklarla çalýþmak en yüklü kaygý duyulan, psikiyatrik yönelimin yeterli görülmediði, psikiyatrik konsültasyona gereksinim duyulan alan olarak ortaya çýkmýþtýr. Hasta çocuklarla iliþkilerinde duygusal iliþkiye giren tedavi ekibi üyelerinin has-tanýn ölümüne karþý yaþadýklarý isyan ve çaresizlik duygusu yoðunlaþmaktadýr. Diðer taraftan bu

duygu-nun zaman içinde mesleði ve hastalýðý kanýksama duygusu ile yer deðiþtirmekte olduðu belirlenmiþtir. Tedavi ekibinin karþýlaþtýklarý zorluk alanlarý meslek gruplarýna göre bazý farklýlýklar göstermektedir. Hekimlerin psikiyatri ile ilgili bilgilerinin yetersizliði ve hangi konuda nasýl konsültasyon isteyeceklerini bilememeleri (Kerimoðlu ve Aysev 1989, Coþkun ve Özbayrak 1991, Sonuvar 1995, Coþkun 1993, Erol 1988), meslektaþlarýnýn hatalarýndan dolayý sorumlu tutulmalarý sonucunda yaþadýklarý sýkýntýlar ve tedavi ekibinde yer alan bazý hemþirelerin gerekli bilgi ve donanýma sahip olmadýklarý düþüncesi ile onlara güvenmemeleri, onlarýn görevlerini de üstlendiklerine iliþkin yaþadýklarý kaygýlar baþlýca zorluk alanlarýný oluþturmaktadýr. Hemþireler, Sever ve Pektekin'in (1989) de belirtiði gibi en fazla hasta ailesi, ekip arkadaþlarý ve hekim yöneticiler ile sorun yaþamak-tadýrlar. Bozuk kiþilerarasý iliþkiler önemli stres nedeni olarak ortaya çýkmaktadýr.

Çocuk saðlýðý ve hastalýklarý kliniklerine baþvuran ya da yatan çocuklardaki ruhsal sorunlarý ve konsültas-yon isteklerini deðerlendiren kýsýtlý sayýda araþtýrma vardýr. Kerimoðlu ve Aysev (1989) pediatristlerin çocuk psikiyatrisi ve konsültasyonlarý konusundaki görüþlerini ve tutumlarýný irdeleyen araþtýrmalarýnda hekimlerin %5.5-9'unun çocuk psikiyatrisine karþý olumsuz duygularý olduðunu belirtmiþlerdir. Ayný araþtýrmaya katýlan hekimlerden %79-80'i hastasýný çocuk psikiyatrine göndereceðini söylerken, ancak %59-62'si kendi çocuklarýný götürebileceðini belirt-miþlerdir. Benzer þekilde Hacettepe Üniversitesi Týp Fakültesi ve Sami Ulus Çocuk Hastanesi’ndeki pedi-atristlerin çocuk psikiyatrisine karþý tutumlarý karþýlaþtýrýlmýþ ve iki kurum arasýnda fark bulun-mamýþtýr. Bu araþtýrmaya katýlan pediatristler yatýrýlan hastalarýn %27'sinde psikolojik sorunlar olduðunu ve %15.6'sýnýn psikiyatrik konsültasyon gerektirdiðini düþündüklerini bildirmiþlerdir. Hacet-tepe Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Hastanesi’ne 6200 çocuk yatmasýna karþýn konsültasyon isteme oranýnýn %0.9 olduðu saptanmýþtýr. Yurt dýþýnda bu oranlar pediatri bölümü için %14.6, cerrahi bölümler için %11 olarak belirlenmiþtir. Hastanýn ele alýnmasýn-da iþbirliðinin gerekliliðine inanan hekim sayýsý alýnmasýn-daha yüksek olmasýna karþýn konsültasyon isteme ve iþbir-liði oranlarý düþük olarak görülmektedir (Baysal 1996). Araþtýrmamýzdaki tedavi ekibi çocuk psikiyat-risi ve konsültasyon liyezon psikiyatpsikiyat-risi ile ilgili olarak genellikle olumlu duygular bildirmiþ ve iþbirliðinin

(6)

Artiss KL, Levine AS (1973) Doctor-patient relation in severe illness. N Eng J Med, 288:1210.

Baysal ZB (1996) Pediatri-çocuk psikiyatrisi iþbirliði: Konsültasyon-liyezon psikiyatrisi. Katký Pediatri Dergisi, 17(5):925-931.

Branik E (1993) Psychosomatic consultation and liaison ser-vice in pediatrics. Prax Kinderpsychol Kinderpsychiatr, 42 (10):373-379.

Cohen CSA, Friedman CP (1982) Attitudes of nonpsychiatric physicians toward psychiatric consultation. Hosp Comm Psychiatry, 33:1002-1005.

Coþkun A, Özbayrak KR (1991) Attitudes of pediatricians toward psychiatric concultations. 9th Congress of European Society for Child and Adolescent Psychiatry, London. Coþkun B (1993) Ölümcül hastalýðý olan çocuklar ve aileleri ile doktorlar arasýndaki etkileþim üzerine yapýlmakta olan bir araþtýrmanýn ön çalýþmasý. Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Mecmuasý, 32(4):463-468.

Cramer B (1992) The role of liaison psychiatry in the frame-work of chronic disease. Schweiz Med Wochenschr, 122(4):83-87.

Erol N (1988) Çocuk psikiyatrisinde demografik özellikler ve belirti daðýlýmý. Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Mecmuasý, 10(3):40.

Fritz GK, Bergman AS (1985) Child psychiatrists seen through pediatriciens eyes. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry, 24:81-86.

Kayatekin E (1995) Konsültasyon liyezon psikiyatrisinin tanýmý. Çocuk Psikiyatrisinde Konsültasyon Liyezon, E

Kerimoðlu (Ed), A.Ü.T.F. Çocuk Psikiyatrisi Ana Bilim Dalý, Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Basýmevi, s.9-12.

Kerimoðlu E, Aysev A (1989) Hekimlerin çocuk psikiyatrisine iliþkin duygu ve düþünceleri. 25. Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongresi 15-21 Ekim, Mersin, Kongre Kitabý, s.271-277.

Lewis M (1978) Child psychiatric consultation in pediatrics. Pediatrics, 62:359-364.

Lipowski ZJ (1991) Handbook of Studies on General Hospital Psychiatry. J Burrows (Ed), Lipsitt Elsevier Science Publishers BV, s.1-9.

Monelly EP, Lazito BM, Stewart AA (1973) Psychiatric consul-tation in children's hospital. Am J Psychiatry, 13:789-790. Öztürk M (1995) Ölümcül hastalýðý olan çocuklarý tedavi eden doktorlarýn sorunlarý ve sorumluluklarý. Çocuk Psikiyatrisinde Konsültasyon Liyezon, E Kerimoðlu (Ed), A.Ü.T.F. Çocuk Psikiyatrisi Bilim Dalý, Ankara, Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Basýmevi, s.47-57.

Sever A, Pektekin Ç (1989) Tedavi hizmetlerinde çalýþan hemþirelerin karþýlaþtýklarý sorunlar ve yaþadýklarý stresin araþtýrýlmasý. 25. Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongresi 15-21 Ekim, Mersin, Kongre Kitabý, s.47-57. Sonuvar B (1995) Genel hastane liyezon iliþkisinde çocuk psikiyatrisinin yeri ve önemi. Çocuk Psikiyatrisinde Konsültasyon Liyezon, E Kerimoðlu (Ed), A.Ü.T.F. Çocuk Psikiyatrisi Bilim Dalý, Ankara, Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Basýmevi, s.13-24.

Tietz W, Powars D (1975) The pediatrician and the dying child physician know theyself. Clin Pediatr, 14(6):585.

önemini vurgulamýþlardýr. Ancak sonuçta bu alandan nasýl yararlanacaklarý ile ilgili yeterli bir bilgiye sahip olmadýklarý da belirlenmiþtir.

Öztürk'ün (1995) aktardýðý gibi psikiyatrik konsültas-yon dýþýnda tedavi ekibinin gerek kendi aralarýndaki iletiþimden doðan duygularýnýn, gerekse hasta ve hasta yakýnlarýna yönelik kiþisel duygularýnýn bilin-cine varmasý ve üstesinden gelebilmesi için psikiyatri ekibinin katkýsý önem taþýmaktadýr. Çocuk ve ergen psikiyatrisi ile çocuk saðlýðý ve hastalýklarý bölümleri arasýnda iþbirliði yapýlmasýnýn gereði son yýllarda giderek önem kazanmýþtýr (Fritz ve Bergman 1985). Araþtýrmalar (Artiss ve Levine 1973, Tietz ve Powars 1975) tedavi ekibinin bir psikiyatri uzmaný ile haftalýk grup toplantýlarý yaparak hastalar ve kendi duygularý hakkýnda konuþmalarýnýn onlarýn içgörü kazan-malarýna ve duygularý ile baþedebilme yeteneði

geliþtirmelerine olanak saðladýðýný ortaya koymak-tadýr. Bu tür etkinlikler tedavi ekibi arasýndaki uyumu ve iþbirliðini arttýrmada, duygusal boþalmanýn (katar-sis) saðlanmasý ile gizli kalmýþ kýzgýnlýk ve öfkelerin eyleme dökmeden önlenmesinde ve dolayýsýyla iþ doyumu ve kalitesinin artmasýna olanak saðlaya-bilmektedir. Bu görüþten yola çýkarak fakültemiz Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý bölümü tedavi ekibi ile baþlatýlan grup çalýþmasý sürdürülmektedir. Yapýlan bu ön çalýþmada elde edilen veriler, grup çalýþmasýnda iþlenmesi gereken veriler olarak belirlenmiþtir. Konsültasyon liyezon psikiyatrisi hizmetleri içine bu grup etkinlikleri de katýlarak çocuk ve ergen psikiyat-risi ile çocuk saðlýðý ve hastalýklarý bölümleri arasýn-daki iþbirliði daha da geliþtirilmiþtir. Grup çalýþ-masýnýn saptanan alanlara yönelik etkileri ise ayrý bir izleme çalýþmasý olarak deðerlendirilecektir.

Referanslar

Benzer Belgeler

2006 yılından beridir, Atatürk Eğitim Fakültesi, Bilgisayar Öğretim Teknolojileri, Okul Öncesi Öğretmenliği, Tarih Öğretmenliği, Sınıf Öğretmenliği,

Following graduation from Eastern Mediterranean University in 2004, she started working as a lecturer in the Department of English Language Teaching at Near East University.. She

Doğu Akdeniz Üniversitesi İngiliz Dili Eğitimi Bölümü’nden bölüm birincisi olarak mezun olduktan sonra, aynı üniversitenin Eğitim Bilimleri Bölümü’nde yüksek

After her degree in English language Teaching between the years of 2001-2004 from Near East University. She continued

Meslek yaşamına 2006-2007 akademik yılında Yakın Doğu Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışarak başladı ve halen Yakın Doğu Üniversitesi Atatürk

She has given different courses on educational psychology, development and learning psychology, child psychology, develoment psychology, pathological psychology, parent

2009 yılında Yakın Doğu Üniversitesi Uygulamalı Klinik Psikoloji Yüksek Lisans eğitimi aldı, 2012 yılında öğrenimini tamamladı. 2011 yılında sekiz ay süreyle Lefkoşa

Between 1995 and 2006 she worked in private sector in various field (computer, electronic security) as a planning engineer in Ankara.. In 2007, she moved to theTurkish Republic