A, Ü, VeterilZer Fakültesi
Proto.;,ooloji ve Tıbbi
Artropodol~ji
Kürsüsü
Pr~f Dr. Fa/ni Sa)'ıızTÜRKİYE
SIGIRLARINDA
THEILERIA
MUTANS
ENFEK-SİYONU,
YAYILIŞI
VE VEKTÖRLERİ
ÜZERİNDE
ARAŞTIRMALAR*
Sıtkı Güler**
Investigations on the occurence and vectors of Theileria mutans infections from cattles in Turkey
Summary:
ı.
This investigation was made in
ı
97 1-ı
975to
iden-tifj
the veetors and to estimate the oecurenee and distribution
oj Theileria
mutans infeetions Fom eaftles in Tıırkej'.
2.
Etperimental
iı?!eetions were made in .lpring mont!ls on the tiek
speeies, Rhipieeplzalus bursa, Rhipieephalus sanguineus and Boophilus annulatis
as the disease
~!
ealves oecurs in that season.
3. It was observed that experimental inj'eetions with
Riz.
bursa
and
Rh. sanguineus, did not transmit Th. mutmıs, Only tlze speeies ~/ B,mmulatus
was sueeedulıY transmitted Fom fint
generation to the second in three ealves,
but not on third generations. Aeute theileriosis was developed in three ealves
whieh were infested with B,annıılatus,
Koeh's blue bodies and blood./orms of
the parasites and also ieter, anemia, loss
~!
apetite and other symptoms of
dis-ease were observedfor
45-48days. No drug was given to the animalsfor
treat-ment but good care and feeding were maintained. None o! tlze ealves diul
(1
infection as their ages were ranging between
6to
8montlzs,
4.
In .ipite o! its oeeurenee in Turkej',
the speeies ~/ HaemaplzJsalis
punetata was not found in this investigation. By reviewing the literatııı'e it was
notieed that, the other tiek speeies whieh are known as the veetors
~!
iıifeetion,
Rhipieephalus
appendicıılatus,
Rhipieephalus
nutsi,
Rlzipieephalus
simus,
Haemaphysalis
hispinosa,
Haemaphysalis
bancr~fii,
Boophilııs
mieroplus
were not found in Turkej' .
• Doçer.tlik Tezind"" Özetlenmiştir.
**
Doç. Dr. A.Ü. Veteriner Fakültesi l'rolozooioji ,e Tıbbi Anropodoloji Kürsüsü Ankara - Türkiye,324 Sıtkı Güler
(Recived on April 25, 1978)
Özet: T/ıeileria mutans yeıyüzünde çok }'aygm olup Afrika, A,rya, Avrupa, Avustralya ve Amerika sı,~ırlarında tesbit edilmiştir, Türkiye'nin bütün illeri sığırlarında da Th,mutans'ın varlığı saptanmıştır,
Theileria mutans bazı araştırıcılara göre sığırların doğal para;dti, bazı-larına göre onlarda selim seyreden, d(~er bazıbazı-larına göre de şiddetli anemi)'e neden olup akut theileriosis ve ölüm mqdana getiren bir etkendir.
İlkbaharda meraya ilk çıkan danalarda hastalık hemen gö'rülür. Etke-nin vektörlüğünü yapan keneler tam bir açıklık kazanmamıştn. Vektör ol-dukları bildirilen bir çok kene türü yurdumuzda bulunmamaktadn. Bunlardan yalnız Boophilus aunulatus ile Haema/Jhysalis punctata vardır. Diğer )Iandan mera)la ilk çıkan sığırlar Rhipiceplıalus bursa, Rhipieeplıalus sanguineus ve Boophılus annulatus ile eı?!este olmaktadırlar. Bundan dola)lı vektör tesbiti çalışmalarımıza bu kene türlerini seçerek başladık,
Yapılan araştırmada Theileria mutans taşı;'an hasta sığırdan kan em-dirdiğimi:;: Rh.bursa ve R/ı,sanguineus'lar Iıiç bir gelişme safhalarında hastalığı salim danalara nakletmediler. Buna karşılık Boophilus annulatus'-lar TIı.mutans'ı birinci jeneraS)'onlaJ'l11da almışlar, ikinci jeneraS)!onlarında ise salim danalara nakletmişlerdir. A)l111kenenin üçüncü jenera,ryonu hastalığı nakletmemiştir. Etkenleri alan deney danalarında ateş, anemi, iştalısızlık, mukozalarda sarılık. lenF yumrularında şişme oluşmuştur. Hastalık
45-48
gün içinde seyrini tamamlamış, hasta danalara hiçbir şekilde müdaheledebulu-nulmamış, )lalmz i)li beslenmeleri ,!!,özetilmiştir.
Theileria mıilans'ın vektö'rü olarak suçlanan kenelerden Haemaplı)ısalis punctata, çalışmalar esnasında elde edilemediğinden nakil denemeleri bu kene
ile yapılamamıştn. Bu kene ile de nakil denemesi )lapılmasının, Th. mutans'ııı ı'ektörlerinin açıklık kazanması açısından )ıararlı olacağı kanısmda)'ız.
Giriş
Theilerİa mutans Theiler,
ı
906, kenelerle taşınan ve sığırlarda theileriosis meydana getiren bir }Jrotozoondur.ilk
defaı
906 da Güney Afrika'da Theiler bu etkeni saptamış ve Piroplasma mutans ismini vermiştir.ı
909 Yılında França bu türü, morfolojik benzerlİ-ğinden dolayı Thcilcria soyunda incelemiştir (40), Theiler ve Graff(58) parazitin gelişmesinde Koch cisimciklerini bulmuşlar, böylece etkeni n Theilcria soyunda incelenebileceğini ortaya koymuşlardır. Neitz (40,4
ı),
konakçının alyuvarlarında çoğalma gösteren Theil-erİa'ları Gonderia soyunda İncelemiş, böylece hem Thei1eria annu-!ata ve Iıem de Theileria mutans Gonderia soyuna aktarılmışlardır.Tiirkiyc Sığırlannda Theileri •• Mtıtan. Enfeksiyonu ... 325
Yalnız Theileria parva alyuvarlarda çoğalma göstermediğinden TheiJ-eria soyu içinde bırakılml~tır. Bazı ;ıra~tırıeılar (59) TIı. mutans'ı mandalarda da saptadıklarından etkene Theileria buffeli ismini ver-mi~lerdir. Th.mutans'ın gerçek konakçılarının antiloplar olduğu (9,42), koyun kanında da uzun süre ya~adığından onların da rezer-vuar konakçı olduğu ileri süriilmü~tür (22).
Theileria mutans bütün kıtalardaki sığırlarda bulunmaktadır (9,40,49,56). Türkiye sığırlarında önee Lestoquard (29) daha sonra Ekrem Erbin (I 4) tarafından ortaya konulmu~tur. Göksu (I 9) ve diğer ara~tırıeılar (37,38,39) 34 ildcki sığırlarda ctkenin varlığını saptaml~lardır.
Enfekte sığırların kan frotilerinde Th. mutans gametoeyte'leri alyuvarlar içinde armut, virgül, oval, halka, anaplasmoit ve basil ~ekillerinde görülür (I 3,23,25,37,38,40,42,54,60)), Para'ıitemi devre-sinde al yuvarların
%
iO daıı fazlası 1-6 TIı. mu tans ile enfekte olabilir (40). Armut benzeri formlar 0,8 u geni~likte ve 2 u uzunlukta, virgül benzeri olanlar 0,5 u geııi~liktc ve 2,4 u uzunlukta, ova i formlar 0,6 u genişlikte veı,
5 u uzunlukta, halka formlar 1-2 u çapında ve anap-lasmoit formlar 0,9-2 ii çapındadırlar (40). Batone formlarda nukleusda uzundur ve parazitin uzunluğunun hemen hemen yarısını işgal eder (60). Koeh eisimeikleri leueoeyte'!cr içinde kırmızı-mor lekeler halinde görülür (40,54). Bazı ara~tırıeılar (38) Koch eisimciklerinin çok az veya hiç görülmediğini ileri sürmektedirler. Doyle (ı I) Koelı eisimciklerinin varlığı ve yokluğunun, hayvanın hassasiyetine ve has-talığın ~iddetine göre deği~tiğini bildirmektedir.
Bir kısım ara~tırıcılara (3,40,49,53) göre Th. mutans selim tabİ-atlı theileriosis'e neden olmaktadır. Barnett (2) etkeni n alyuvarlarda uzun yıllar kalarak sığırları rezervuar yaptığını belirtmektedir. Th. mutans ile enfekte sığırlarda hiçbir klinik belirti görülmediği (45), etkenin sığırların doğal misafiı i olduğu ileri sürülmektedir (I 9,20). Bunlara karşılık Du toit (13) ve bazı ara~tırıcılar (47) Th. mutans enfeksiyonunda anemi şekillendiğini bildirmektedirler. Mimioğlıı ve arkada~ları (38) Th. mutans'ın sığırlarda latent enfeksiyoıı ~eklinde bulunduğunu, dispoze durumlarda akut veya subakut theileriosis'e neden olduğunu ileri sürmektedirler. Rogers ve CallO\.v (48) da Th. mutans'ın
%
i veya daha az oranda mortaliteye sebep olduğunu belirtmektedirler. Gilbert (15) theileriosis'ten ölen bir boğada Th. mutans enfeksiyonu saptal11l~tır. Yine bir kısım ara~tırıcılar (55) da Th. mutans'ın patojenitesinin bazan az bazan da çok olduğunu, fakat anemi meydana getirdiğini bildirmektedirler. Irwin ve arka-da~ları (24) da Th, mutans'ın patojen hir su~unıı saptamı~lardır.L
Sıık, Güler
İndirekt floresan antikor testinde de '1'11. mutans'ııı antijenik özel-likleri ortaya konmuştur (5).
Th.mutans'dan ileri gelen theileriosis'de inkübasyon süresi
3-71
gün (54), veya 20 gündür (13). İlk enfeksiyon bir ay kadar sürmek te ve daha çok da Babesia, Th. annulata, Piroplasma ve Anaplasma enfeksiyonlarıyla müşterek bulunmaktadır (54). Hastalığı geçiren-lerde prem ünisyon şekillenmektedir
(ı
2, 54). :Yleydana gelen pre-münisyon Th. annulata ve Th. parva'ya, Th. anııulata ve Th.parva'-dan ileri gelen theileriosis'te şekillenen bağışıklık da Th.mutans en-feksiyonuna karşı çapraz bağışıklık vermez (2).Th.mutans'ın "ektörü olarak bildirilen kene (ürlerinin ekserİsi Türkiye'de yoktur (32,34,~)5). Vektör kene clarak RhipicqJhalus appcndiculatus, Rh. evertsi, Rh. ~imlJS, Hacmaphysalis bispinosa, Hac. bancrofti, Hae. punctata suçlanmaktadır (4,20,32,42,48,55,57,60). hhii ve arkadaşı (26) Haemaphysalis bispinosa'rıın vektörlüğünü yaptıkları deneyle ortaya kcymuşlardır. Hac. punctata'nın vektörlü-ğünü de Brocklesby ve arkadaşı (4) saptamıştır. Dodd (ı O) Roop-hilus microplus'un, Miessner (33) Boophilus annulatus'un Th. mutans'ı transovarial naklettiğini ileri sürmektedirler. Callow \'c arkadaşı (7) yaptıkları bir diğer çalışmada Boophilus nıicroplus'un, Th. mutans'ı nakletmediğini saptanıışlardır. Tüzdil (6 i), Merdivenci (32), Anastos (I) Boophilus annulatus'ların Th.annulata'yı naklettiğini, dolayısıyla theiieriosis'te transovarial naklin bulunduğuna dikkati çekmektedir-ler. Bir kısım araştırıcılar (54) da Hyalomma detritum ve Rh. bursa'-nın Th. mutans'ı nakletmediğini yaptıkları deneyIeric ortaya koy-muşlardır.Uilenbcrg ve arkadaşları (62) Th.mutaııs'ı Amblyomma veriegaum ilc nakletmiştir.
Özcan (44) yaptığı çalışmada, theileriosis saptadığı sığırların üzerlerinde Rh.bursa, Hy.exeavatum, Rh.sanguineııs, Hy.
dromeda-rii
ve Hy. detritum; Kurtpınar (28), Hy. savigııy, Hy excavatum, D.marginatus, Rh.bursa; Mimioğlu (:34,35) L.ricinllS, Rh.bursa, Rh.sanguinem, B. annulatus, Hy. savigny Hy. detritum, Hy. exca-varum, Hy. eagyptium, Hy. dromedarii, Hac. otophila, IIae.punctata, Hae.cholodkovskii, Hac. sulcata, Hae. concinna, D. reticulatus; Göksu(ı 6,17) Hy. detritum, Hy. dromedarii, Hy. savigny, Hy. excavatum, Rh. bursa, Rh. sanguineus, R.annulatus, I.ricinus, Hae. punctata; :Vlerdivenci (32) I.ricinus, Rh. sanguineus, Rh. bursa, B.annulatus, Hy.anatolicum, Hy.plumbeum, Hy.detritum, D.niveııs, Hae. inermis, Hae.punctata, Hae.sulcata, Hac. otophila, Hac. concinna türlerini bulmuşlardır.
Tiiı.k.iyp Sığırlarıncla TI",ileıi" MlItans Enfeksiyonıı ...
Th.nıutans enfeksiyonu meraya ilkbaharda çıkan genç danalarda hemen meydana gelmdtedir (54). tıkbaharda sığırların üzerinde ve merada biril1Ci derecede Rlı.sanguineus, Rlı. bursa, ikinci derecede B.annulatus ve üçüncü derecede Hyalomma türleri görülmektedir (20,37,39). tıkbaharda Rlı.sanguineus'lar sığırlarda çok görül mesine rağmen Oytun (4:~) ve Kurtpınar (27) bunların sığırlara bir hastalık etkenini taşıdıklarımn bilinmediğini söylemekte, Merdivenci (:~2) ise Theileria parva')'ı naklettiklerini belirtmektedir.
Bu literatür bilgilere dayanarak Th.mutans'ın vektörü olarak suçlanan kene türlerinden yurdumuzda mevcut olanları ve ilkbahar enfestasyonunu meydana getirenlerin Rh.sanguineus, Rh. bursa, B.an-nulatus ve Hyalomnıa türleri olduğu, ayrıca sonhahar ve kış ayların-da bulunan Hae.punctata dikkati üzerlerine çekmektedir. Bu yönden hareket ederek biz çalışmamızda ilkbahar aylarında sığırlarda yüksek derecede enfestasyon maydana getiren Rlı. sanguineus, Rh. bursa ve B.anmılatus'a yer verdik ve adı geçen bu kenelerin ne derecede vektör olabileceklerini aydınlatmaya çalıştık. Bu arada daha önce Th.mutans'ın varlığının belirlendiği illerimiz (39) dışında kalanlarda da etkenin bulunup bulunmadığının saptanmasına çalışıldı.
Materyal ve Metot
Araştırmada 6-8 aylık 11 adet erkek dana, hir koyun ve 8 adet taqan kuııanılmıştır.
Danalardan bir tanesi Th.mutans ile enfekte bulunuyordu ve suş temininde bundan yararlanıldı. TIl. mutans suşunun saflığı Hy. detritum ile kanıtlandı. Th.mutans enfeksiyonunun normal seyrini takip etmesi yönünden danalara splenektomi yapılmadı. Perifer kanda parazitemiyi sağlamak amacıyla yalnız Th.mutans enfeksiyonu taşıyan danada splenektomi uygulandı.
Deneylerde kullanılan kene türlerinden Rh. bursa ve B.annula-tus'lar Ankara Et-Balık Kurumuna kesim için gelen koyun ve keçiler-den toplannuş, Rh. sanguineus'lar ise Veteriner Fakültesi
1.
Şirurji Kürsüsü deney köpeklerinden toplanmıştır.Kenelerin bütün gelişim sa01<t1arında deney lıayvanlarından kan emdirilme~i için mermeqehiden dikilmiş kulak ve testis torba-ları kuııanılmıştır. KeneiCl'in tavşanlardan kan cmdirilmesinde ay-rıca Byron ve arkadaşları (6) mn kullandıkları plastik kalkan yerine, pike ve teladan yaptığımız kesik koni şeklindeki kalkan kuııanılmış-tır. İçlerine kenelerin lmakıldığı tavşan kulakları, kenarları boyunca
328 Sıtkı f,iilcr
kendi üzerlerine kıvrılarak boru şekli verilmiş, üzerine mermerşahiden
dikilmiş kulak torbaları
geçirilerek,
kulak kepçesinin
dip kısmından
flasterle yapıştırılnuş,
hazırlanan
kalkan kolalanıp
ütülendikten
sonra
tavşaııın
boynuna
geçirilmiş ve tavşanın torbalı kulakları bu kalkana
fIasterle
yapıştırılmıştır.
Deney hayvanlarının
kan frotileri ve 33 ile ait sığırların
50 şer
adet kan frotileri Giemsa metoduyla
hoyanmıştır.
üzerinde
çalışılacak
keneleI'in doymuş dişileri lfıboratuvara
alı-narak, cam tüplerde 26 C. ve
%
80 rutubete
ayarlanmış etüvde
muha-faza edilmiş ve yumurtalamaları
sağlanmıştır.
Bu yumurtalardan
geli-şen larvalar
tavşanlarda
beslenerek
olgun hale
getirilmişler,
bu
şe-kilde 5jenerasyon
yetiştirilmişlerdir.
Rh. bursa'ların
Babesia ve
Pirop-lasma ovis taşıyıp taşımadıkları
koyunda;
B.aıınulatus'ların
ve Hy.
detritum'un
Babesia,
Piroplasma
ve Theileria
sp.lerini
taşıyıp
taşı-madıkları
iki danada
kontrol edilmiş ve steril oldukları
ortaya
çıka-rılmıştır.
Rh.sanguineus'lar
köpeklerden
elde edildiğinden
bunların
böyle bir kontroııarı
yapılmamıştır.
Dişi kenelerde
tükrük
bezlerinin
çıkarılması
ve paral'in
blok-larına alınması Pumeıı ve arkadaşı
(46) nın uyguladığı
metoda
ben-zer bir şekilde yapılmıştır.
Bu metotla
kenelerin
açılması dorsalden
olduğu
halde,
biz ventralden
açtık.
Bunun
için de kenenin
önce
bacakları
kesildi, daha sonra dorsal-ventral
hattan
vücut
özel
ma-kasla kesildi, ventral
deri yüzü arkaya
doğru açıldı, iç organlar
da
geriye çekildi, dorsal yüzdeki scutumun
iç kısmındaki bir çift tükrük
bezi kesilerek alındı. Her 5 kenenin çift tükrük bezi hir araya toplandı
ve bunlar,
ı.
İçine birkaç damla eosin solüsyonu damlatılmış
serum
fizyo-lojik içine alındı ve birkaç dakika bırakıldı.
2. Buradan
çıkarılan
tükrük bezeleri Camoy
solüsyonunda
bir
saat tesbit edildi. Camoy sol:
Mutlak
alkol
LOcc
Glacialasetik
asit
30 cc
3. Tesbitten
çıkarılan
tükrük
bezeleri
24 saat 90 lık alkolde
tutuldu.
4. Buradan da 2 şer defa birer saat olmak üzere mutlak alkolden
geçirildi.
5. iVfutlak alkolden çıkarılan tükrük bezleri 24 saat sedir yağına
konuldu.
6. Sedir yağından
alınan
tükrük
bezeleri
yarım
saat xylol'de
tutulduktan
sonra 2 defa 55 C. lik paral'in
içinde birer buçuk saat
müddetle
bırakıldı.
Türkiye Sığırlunndu Theilcriu :\1utum Enfeksiyonu ... 329
LO cc. LO
cc.
100
cc.
7. Tükrük
bezleri buradan
parafin
bloklarına
nakledildi.
8. Bloklar 4 u kalınlığında
kesildi, kesitler 43 C. lik su
banyo-sunda
yüzdürüldü,
buradan
iki sıra halinde
Him üzerine
diziIdi ve
bir gece 37 C. de etüvde
kurutuldu.
9. Kesitler Shortt ve arkadaşı
(52) ile Martin
ve arkadaşı
(3 i)
nın uyguladıkları
metotla
boyandI.
Bu metotda
şu sıra takip edildi:
a) Kurumuş
kesitler bir saat Giemsa boyasıyla
boyandı
Giemsa boyası:
Stok Giemsa boyası
.
Metil alkol
.
Buffedi dist. su
.
b) Boyadan
çıkarılan
preparatlar
çeşme suyunda
yıkandı,
Col-ophonium-resin
ilc mikroskop
altında
diferensasyona
ta bi tutuldu,
Colophonium-resin
15 gr.
Aseton
i00 cc.
c) Diferensasyondan
sonra,
Aseton
70 cc.
xylol
30 cc.
karışımında
birkaç defa banyo
yapıldı
ve birkaç defaxylol
banyo-sundan
geçirildi.
Bütün
bu işlemlerin
uygulanmasında
preparatın
kurumamasına
dikkat edildi.
d) Preparatlar
kanada
balsamı
ile kapatıldı.
Kenelerin,
özellikle ııymph'lcrinin
kesitlerinin
yaIJılması ve
bo-yanması için Cowdry ve arkadaşı
(8) nın tatbik ettikleri metot
uygu-landı.
Bu metoda
göre,
i.
Doymuş nymph'lerin
bacakları
kesilerek Bouin solüsyonunda
tesbite alındı.
ilouin sol:
Doymuş pikrik asit
75 cc
Commercial
[armalin
25 cc
Glasial asetik asit
5 cc
2. Tesbitten
parafin
bloklarına
alınan
kenelerden
4 u
kalınlı-ğında seri kesitler yapılarak
lam üzerine diziIdi.
3. Kesitler
havada
kuruduktan
sonra
5 dakika
metil alkolde
tesbit edildi ve filtre kağıdı ile kurutuldu.
4. Bu kesitler
nötr damıtık
suyun
bir santimetre
küpüne
bir
damla
Giemsa
ana
mahlülü
damlatılarak
hazırlanan
boya ile bir
saat müddetle
boyandI.
5. Preparatlar
çeşme suyunda yıkandı, filtre kağıdı ile kurutuldu,
kanada
balsamı
ile kapatıldı.
330 Sııkı Giil.'r
Özel Araştırmalar ve Alınan Sonuçlar
ı.
Deney:Daha
önce
Th.ffiutans'ın
varlığı
belirlenen
illerin
dışında kalan Adıyaman,
Afyon, Ağrı, Antalya, Artvin, Bingöl, Bolu,
Bursa,
Edirne,
Erzincan,
Erzurum,
Gaziantep,
Giresun,
Gümiiş-hane,
Hakkari,
İsparta,
İçel,
Kars,
Kırşehir,
Kocaeli,
Kütahya,
::\evşehir, Niğde, Ordu,
Rize, Sinop, Sivas, Trabzon,
Tunceli,
Urfa,
Uşak, Yozgat vc Zonguldak
iIIerinin yerli, değişik yaşlardaki
sığır-larından
50 şcr adet kan frotisi hazırlanarak,
Tlı.nıutans
yönünden
muayeneleri
yapıldığında
tümünde
enfeksiyonuıı
varlığı
ortaya
konmuştur.
2. Deney:
5. Jenerasyon
stcril
Rh.
bursa
larvalarından
150-200 kadarı
bez torba içinde Th.mutans
ile enfekte dananın
kulak-larına
konularak
beslendi.
Bunlar
nymph
halinc
geldiklerinde,
bir
kısmı Bouin tesbit solüsyonuna
alındılar
ve daha sonra da kesitleri
yapıldı.
Diğer nymph'ler
gömlek değişip olgun olduklarında
erkek
ve dişilerinden
25 er adet 2 deney danasının
kulaklarına
kondu, 5
gün sonra
bunların
dişilerinden
5 tanesi
alınarak
tükrük
bezeleri
çıkarıldı ve bunlardan
da kesitler yapıldı. Gerek nymph'lerin
ve
gerek-se tükrük
bezlerinin
kesitlerinde
Th.mutans'a
rastlanmadı.
Diğer
olgun keneleI'in kan emdikleri
iki deney danasında
da Th.mutans
enfeksi yon u şekiIIen medi.
3. Deney
:5. Jenerasyon
Rh. sanguineus
larvaları
bez torbalarda
Th. mutans ile enfekte sığıra kondu. Larvalar
nymph haline
geldikle-rinde bunların
bir kısmından
kesitler yapılarak Th.mutans
yönünden
araştırıldı,
diğer nymph'ler
olgun hale geldiklerinde
~5 er adet erkek
ve dişilerinden
2 deney danasına
konuldu.
5 gün sonra' 5 dişi kene
alınarak tükrük bezleri çıkarıldı ve kesitıcı' yapıldı. Gerek nymph'lerin
kesitlerinde
ve gerekse
tükrük
bczi kesitlerinde
Th.mutans'a
ras-lanmadı.
Olgun kenelerin
kan emdikleri
2 deney danasında
da Th.
mutans
enfeksiyonu
şekiIIenmedi.
4.
Deney:5. Jenerasyon
steril R. annulatus
larvaları Th. mutans
ile enfekte sığıra konularak kan emdirildi. Bunlar larva, nymph ve
ima-go safhalarını
tamamladılar.
Olgun kan emmiş di~i keneler
yumurtla-maya bırakıldı ve bu yumurtalardan
frotiler hazırlanarak
Th. mutans
yönünden
yoklaııdı.
Bunlarda
oval -yuvarlak şekillerde etkenler
sap-tandı.
Bu yumurtalardan
meydana
gelen 6. jenerasyon
larvalar
3
deney
danasına
kondu.
Bunlar
olgun
kene haline geldiklerinde
5
tanesinin
tükrük
bezleri çıkarılarak
kesitler yapıldı ve Th.
mutans-lar görüldü.
Olgun
keneler Adanasında
22, II danasında
25 ve C
Tiirkiye Sığırlannda Thpileria 'futaO' Enfehiyonu ... 331
ateş başladı ve daha sonra lenf yumrularında şişmeler görüldü. Lenf yumrularının ponksiyonunda Koch cisimcikleri saptandı. Daha sonra perifer kan muayeneleri yapıldı ve alyuvarlar içinde etkenler gö-rüldü. Danalarda iktcrus, anemi, durgunluk, iştahsızlık gibi semp-tomlar ortaya çıktı. Danalar imago kenelerin kan emmeye başla-masından 45-4~ gün sonra kendiliklerinden iyileşmeye yöneldiler. Hasta danalara hiçbir ilaç veya madde verilmedi.
5. Deney: 4. deneyde Th.mutans'ı 3 danaya nakleden olgun, doymuş dişi B. annulatus'lar etüvde yumurtlatılmaya bırakıldı ve bu yumurtalardan meydana gelen larvalara 2 deney danasında kan emdirildi. İmago devrinde kan emmeye devam eden keneleI'in tük-rük bezlerinden kesitler yapıldı, bunlarda etkenler görülemedi. Deney danalarında da Th.mutans enfeksiyonu şekillenmedi.
Yapılan deneylerden alınan sonuçları şu şekilde özetliyebiliriz:
ı.
Th.mutans bütün Türkiye sığırlarında yaygındır.2. Rhipicephalus bursa ve Rhipicephalus sanguineus'lar Th. mu tans'ın vektörü değillerdir.
3. BOOT_.hilus annulatus'lar bir jenerasyonlarında aldıkları Th. mutans'ı ikinci jenerasyonlarında nakletmektedirler, üçüncü jenerasyonlarında ise bu nakil olmamaktadır.
Tartışma
Th.mutans bütün dünya sığırlarında saptanmıştır (9,40,49,56). Çeşitli araştı.rıqlar (14,29,37,38,39) da Türkiye sığırlarında varlığını ortaya koymuşlardır.
Th.mutans'in alyuvar formları (Gametocyte) armut, virgül, oval, halka, _anaplasmoil ve basildir (13,23,25,37,38,40,42,54,60).
Riz
de yapmış olduğumuz araştırmada aynı formları saptadık.Th.mutans enfeksiyonundan sonraki 4 hafta içinde alyuvar. lardaki etkenler kolaylıkla görülebildiği halde, premüni hayvanlarda zor görüldüğü ileri sürülmektedir (40). Bu görüşe biz de katılıyoruz, sadece premüni hayvanlardan elde edilen kan fmtilcrinin muayenesi-nin 5--10 dakika yapılması, en az 200-250 mikroskop sahasının kontrol edilmesinin gerekliliğine inanıyoruz.
Bazı araştırıcılar (40,54) Koch cisimciklerinin çok az sayıda, bazıları (48) hiç görülmediğini ileri sürmekte, Doyle (i ı) ise Koch cisimciklerinin varlığı veya yokluğunun hayvanın hassasiyetine, hastalığın şiddetine bağlı olduğu kanısını taşımaktadır. Biz yaptı-ğımız çalışmada Koclı cisimciklerine çok sayıda rasladık.
332 Sıtkı Giiler
Yine bir kısım araştırıcılar (7,40,47,49,53) Th.mutans'ın selim tabiatlı, öldürücü olmayan theikriosis'e neden olduğunu söylerken diğer bir kısmı (20,21) etkeni sığırların tabii misafiri olarak gürmek-tedir.
Du toit (13) Th.mutans enfeksiyonunda hafif bir anemi şekilen-diğini, başka semptomların görülmediğini ileri sürmektedir. Rogers ve arkadaşı (48) Th.mutans'ın
%
1 veya daha düşük oranda morta-liteye sebep olduğunu, Gilbert (15), Snodgrass ve arkadaşı (55) Th. mutans enfeksiyonundan ölüm olaylarının meydana geldiğini bildir-rnektedirler.Yapmış olduğumuz araştırmada etkenin yurdumuz sığırlarında çok yaygın olduğu, şiddetli enfeksiyonlarda, hastalarda anemi, ateş, düşkünlük, lenfyumrularında şişlik, tüylerin kabarması gibi semptom-lar gördüğümüz halde ölüm olaylarına raslamadık. Bunun yoklu-ğunu da deney danalarının çok genç olmalarına yorumladık.
Th.mutans enfeksiyonunda inkühasyon devri 3-71 gün (54) ve 20 gün (13) olarak belirtildiği halde biz bu süreyi 7-8 gün olarak saptadık.
Ylimioğlu \'e arkadaşları (38) Th.mutans'ın sığırlarda latent enfeksiyon şeklinde seyrettiğini, hayvanların dispoze duruma geçme-leriyle akut veya subakut formda theileriosis şekillendiğini ileri sürmek-tedirler.
Bir kısım araştırıcılar (20,26,40,42,48,51,57,60) Rhipicephalus appendiculatus, Rh.evertsi, Rh.simus, Haemaphysalis bispinosa, Hae.bancrofti kene türlerini vektiiI' olarak suçlamaktadırlar. Ancak bu keneler Türkiye'de yoktur (27,32,34,35). Uilenberg ve arkadaşı
(62) Amblyomma variegatum'un vektör olduğunu bildirmelerine karşılık, Türkiye'de hu kene Suriye sınırına yakııı bir köyde tek bir tane olarak saptanmıştır (36).
Yine diğer bazı araştırıcılar (1,4,30,32) Hae. punctata'nın \'ektör olduğunu bildirmişlerdir. Bu kene Türkiye'de bulunmaktadır fakat çahşmamız esnasında bu kene türüne raslıyamadık ve hundan dolayı da denemeye dahil edemedik.
1\1iessner (33) Amerika'dan Almanya'ya getirttiği olgun 13oop-hilus annulatus'ların yeni jenerasyonlarıyla TIl. mutans'ı danalara naklettiğini bildirmiştir. Th.mutans'ııı transovarial naklinin olamı-yacağını belirten bazı araştırıcılar (7,iO)'a karşın, Anaslos (ı), Mer-divenci (32) ve Tüzdil (61) transovarial naklin olduğunu ortaya koy-maktadırlar. Biz de yapmış olduğumuz çalışmada Boophilus
annula-Tiirkiye Sığırlannda Theileria Mutans Enfeksiyonu ... 333
tus'lann
bir jenerasyonlarında
aldıkları Th.mutans'lan
ikinci
jeneras-yonlarında
sığn'lara
aktardıklarını
saptadık.
Alınan
bu sonuç
trans-O\iarial nakli n bulunduğunu
ortaya
koymaktadır.
Yurdumuzda
ilkbaharda
sığırlarda
ençok enfestasyon
meydana
getiren
kene türleri
RIıipicephalus
bursa,
Rhipicephalus
sanguineus
ve BoopIıilus annulatus'lardır
(18,37,39).Bu ndan dolayı çalı~mamızı
bu keneler
üzerinde
yaptık.
Literatür
1- Anastos, G. (1957): The tieks or I:rodides qf the U.S.S.R.A.A
review
qf the literatUl'e - U .S. Dept.
Hlth.
Ed. Wel. Pu b. Hlth.
Ser.
46-233.
2- Barnett,
S.F. (I963): The biological ram
q/ the Bovine theileria
and thei rllOst-parasite relationship, in Immunil)' lo Protozoa. Blackwell
Scientific
Publications,
Oxford.
3-
Brion, A.
(ı 947):Les Piroplasmoses des grands animaux en Franee
metropolitaine. Ann.
Parasit.
Hum.
Comp.
22, 296-.3 i3. 4.Brockleshy, D.W., Bamett,
S.F. (ı 972):The tiek Ilaemaplıysalis
punetata, shown to ha a veetor ~/ Theileria mutans in Britain.
Yet.
Rec. 90,18, 512-513.
5-
Burridge, MJ., Kimher,
C.D.
(I 972):A patllOgenie theilerial
syndrome of ea!tle in the .Narok District of Kenya. II. Serological
stu-dies. Tropical
Animal
Health
and
Production.
4,4, 230-236.(Ref.: Yet. BuII.
43,3,135,1973.Abst.
983 -1438).6- Byron, P; Watts, Jr.
Mathews Pound, J.and James
H.
Oliver, Jr.
(I 972):An adjustahle plastie eollar for feeding
tieks
on ears ~/ rahbits .
.l.
Parasit.
58,6, 1105.7- Callow, L.L. and Hoyte, H.M.D. (I961): Transmission
ex-periments using Babesia bigemina,
Theileria mulans, Bonelia
.Ip.
and
the ea!tle tiek Boophilus mieroplus. Austral.
Vet.
.l.
37, iO, 38 1-390.8-
Cowdry,
E.V.and Ham, A.W.
(I 932):Studies on East Coast
Fevcr. I.
The life iycle
(!fthe Parasite in tiek.!.
.l.
Parasito!.
24, I,
1-49.
9-
Curasson,
G. (ı 943):Traili de Parasitologie medieale et comparic.
II. Yigot Frcres,
260-281,Paris.
10- Dodd, S. (I 9
iO):Piroplasmosis of ea!tle ın Qyiensland .
.J.
Camp.
Path.
Therap.
23,
i4ı-
160.Sıtkı Güler
11- Doyle, T.M. (1924): Tlze occurence
~f
blue bodies as a developmental
stage
if
Theileria mutans.
J.
Comp. Path. Therap.
37,1, 18-27.
12- Dschunkowsky,
E.j. Luhs (1948): Sur les "Theileria"
en general
et sur Th. annulata en particuliere. Arch.
Inst. Pasteur.
26,
374-385, AIger. (Bul!. Inst. Pasteur,
918, 1950).
13- Du toit, J.P.
(I 930): Theileriosis. (Tercüme).
London lhon
Bale.
Damelsson Ltd.
1-34. (Türk.
Vet. Hek. Dem.
Derg.
116, 117,
2952-2969, 1956).
i
4- Ekrem
(Erbin), İ.
(i930): Piroplazmozlar hakkında en 'yeni
malü-mat. Türk. Bayt. Mec. 6, 66-73.
15- Gitbert,
S.J. (1924): A case of Theileria mutans in/ection
(Aegıp-tionfever)
in Palestine.
J.
Comp. Path. Therap.
37, 158-160.
16- Göksu, K. (1959): Ankara ve civarı sığırlarında Theileriosis üzerinde
sistematik araştırmalar. A.D. Vet. Fak. Yay.
115.
17- Göksu,
K.
(1968): Bazı
Karadeniz
bölgesi illerinin
sığırlarında
müşahede edilen Babesidae
(Sporozoa:
Piroplasmida)
enfeksiyonları
ve kene enfestasyonları. A.O. Vet. Fak. Derg. 15, 1,46-57.
18- Göksu, K. (I 969): Rhipicephalus bursa Canestrini ve Fanzago. 1877
( Acarına:
lxodoidea)
mn saha ve laboratuvar şartlarında
bi'yo-ekolo-jisi
üzerinde araştırmalar. A.D.Vet.Fak.Derg.
16, 4, 295-312.
19- Göksu, K. (1970): Yurdumu;:.ıın çeşitli bölgelerinde sığırlarda
Pirop-lasmida
enfeksiyonları
(Piroplasmosis,
Babesiosis,
Theileriosis)
ve
Anaplasmosis'in yayılış
durumları. Türk.
Vct.Hek.Dcrn.
Derg. 40,
4, 29-39.
20- Gören, S., Yetkin, R. (I 935): Tektırnaklılarda,
sı/f,ırda, koyunda,
keçide ve köpekte Piroplasmoz. M.M.B.
Baytar Baktcriyoloji
Serum
ve Aşı evi yay. Ankara.
21- Hignett,
P.G. (1953): Theileria mutOlIS deteeled in Britislz catile.
Vet. Rec.
85, 893-894.
22- Boyte, H.M.D. (I 97I): The inrectivity
~f
Theileria mutans,
Epery-ıhrozoon weıryoni and E. teganodes to sheep and of
r,'.
ovis to catlle. Brit.
Vet.
J.
i i,127.
23- İsmail
Hakkı.
(I 925): Piroplasmo:::.lar hakkında
malümatı
umu-miye. Bayt.
Mec.2,8, 232; 2,9, 365-368.
24- lrvin,
A.D., Brown, C.G.D., Burridge,
M.J., Cunningham,
M.P., Musoke,
A.J., Pierce,
M.A., Purn.eıı, R.E., Radley,
Türkiye Sığırlarında Theileria !ltutans Enfeksiyonu ... 335
District
~f
Kenya.I.
Transmission studies. Tropİcal Anİma! Health and Productİon. 4,4, 220-229. (Ref.: Yet.Bul!' 43, 3, 135,1973. Abst. 983-1438).25- Ishii, S., Ishivara, T. (1948): On Piroplasmosis caııse by smal! parasites in caltle. lJap. Yet. yIcd. Ass. 1-5. (Ref.: Yet.Bul!'
22, 5, 245, 1952).
26- Ishii, S., Ishivaı-a, T. (195 ı): On the intermediate host of bovine smal! piroplasma. lJ ap. Y ct.Sci.13, 344-345.
27- Kurtpınar, H. (1954): Türkiye kene/eri, mo~Ioloji, biyoloji, konakçı, yayılışlan ve medikal ô'nemleri. Güven Matbaası, Ankara.
28- Kurtpınar, H. (ı 956): Erzurum, Kars ve Ağrı vilayetleri sığır, koyun ve keçilerinin ya:::. aylarına mahsus parazitleri ve bunlann doğur-duklan hastalıklar. Türk. Yet. Hek. Drn. Dcrg. 26, 120-121, 3226-3232, (I).
29- Lestoquard, F. (ı 931): Les Piroplasmoses des bovins en Turquie. Bul!. Suc. Path. ExoL 24, 817 819.
30- Markov, A.A. (1957): Blood parasites of Livestock. (Piroplasmosis, babesielosis, llultal!iosis, theileriosis, anaplasmosis)a and principles of their control in S.S.S.R. Tr. Uscs. Inst. Experim. Vet. Vscs. Akad. Sel'akokhoz. )Jauk 21, 3-33.
31 Martin,
H.M.,
Barnett, S.F. and Vidler,B.O.
(1964): Cyclic development and longevity of Theileria parva in tlze tick Rhipicephalus appendiculatus. Exp. Parasit. 15, 527- 555.32- Merdivenei, A. (I 969): Türkiye kene/eri üzerine araştırmalar. İst. üniv. Cer. Tıp Fak. Yay. KlJtuımu~ Matbaası. İstanbuL. 33- Miessner, H. (1935): Boophilus hovis ala Trager von Tlzeileria
mutans. Zhl. Bakt. Abt. 1. Orİg. 135 (1-.3), 149.
34-- Mimioğlu, M. (I 954): Die Sclzildzecken (lxodiden) der Haus/iere in der Turkei. Yet. Fak. Derg. i, 2, 20-34.
35 - Mimioğlu, M. (I 956): Samsuu, Ordıı, Giresun ve Bolu vilayetlerinde Hematuria vesicalis hovis'li sılIırlarda parazitolojik araştırmalar. V ct. Fak. Derg. ll, 3--4, 183--192.
36- Mimioğlu,
M.,
Yarar,M.Y.
(1961): TürkiJ'e'de ilk Amblyomma variegatum (fabriciııs, i794) olayı. Vet. Fak. Derg. 8,2, 239-240. 37- Mimioğlu, M., Ulutaş, M, Güler, S. (1971): Yurdumuzsığırlarmda Theileriosis etkenleri ve diğer kan parazitleri. Ajans Türk Matbaası, Ankara.
336 Sıtkı Güler
38- Mimioğlu, M., Güler, S., Ulutaş, M. (1972):
Untersuclıungen
Über die Blutparasiten in der Turkei. Vet.Fak.Derg.
19, 1-2,92-105.
39-
Mimioğlu,
M., Özcan, C., Keskintepe,
H., Ulutaş,
M.,
Güler, S. (1973): Sı/!,ır tlıeileriosis'inin )'ayılışı
ve tedavisi ü~erinde
araştırmalar.
Vet.Fak.Derg.
19, 4, 471--487.
40- Neitz, W.O. (1957):
Tlıeileriosis, Gonderiosis and C)'taux~oonoses.
Onderstepoor!. j.Vet.res.
27, 3, 275-430.
41- Neitz, W.O. (I 956):
Classification,
transmission
and biology of
Piroplasms of domestic animals. S.Ann.New
York Akad.
Scİ. 64,
2, 56- II
ı.
42- Neveu-Laınaire,
M.
(1943):
Traite
de Proto~oologie Midicale
et VCterinaire. 498-514.
Parİs.
43- Oytun, H.Ş.
(1947):
Keneler ~ararları ve savaş çareleri. Y.Z.E.
Derg. 8,2 (16), 3- 109.
44- Özcan, C. (196
i):Ankara ve ch'arında evcil Iıa)'vanlarda
Piroplas-mose vakaları ve tedavileri üzerinde araştırmalar. Vet. Fak. Yay. 143.
4,-
Pierre, D. (1948): Les Piroplasmoses des grands animaux en France.
These Doct. Vet. Lyan,
France.
46- Purnell, R.E., jeyner, L.P. (1968):
The daelopment of Thederia
parva in the salivaıy glands of the tick, Rhipicephalus appendiculatus.
J.
Parasİt.
58, 725-732.
47- Rodriguez, O.N., jurasek,
V., Espaine, L., Rivas, A. (1971):
Preliminary report on the presence of Theileria mutans in Cuban caule.
Revİsta Cubana
de Cİencİas Veterİnarİas.
2, I, 107-1 12. (Ref.:
Vet. Bulı. 42,10, 655, 1972. Ahst. 5691-6108).
48- Rogers, R.j. and Callow, L.L. (1966):
Three fatal
cam
of
Tlıeileria mutans infection. Austral.
Vet..J. 42, 42-46.
49- Rosenberg, G. (1970): Krankheiten des Rindes (Theileriose).
879-898. Verlag
Paul
Parey,
Berlİn.
50- Ross, j.P.J., Löhr, K.F. (I 972): A eapillaıy tube agp,litıııatıon test
for the detection and titratıon qf Theileria mutans antibodies in bovine
serum. Research
İn Vetcrİnary
Scİence.
13, 5, 405-410.
(Ref.:
Vet. Bul\. 43,2, 88,
ı
973. Abst. 575-982).
51- Schoenaers, F. (1951):
Essais sur la reparti tion de la theileriose
bovine et des tiques veetriees au Ruanda- lJmndi, en Jonetion de l' altitude,
Ann. Sac. Belge. Med. trap.
31, 371-375.
(Ref.: Vet.Bulı.
21,
735, 1951).
Türkiye Sığırlannda TheiIerin Mutans Enfeksiyonu ... 337
52.- Shortt,
H.E.
andCooper, W.
(I948): Staining
Qf Microscopical
sections containin Proto.;::oalparasites
IJ.)'modification
Qf Alc .Namara's
method.
Trans.R. So<:.
Trop.Med. Hyg. 4
i.427--428.
53- Schwetz,
J.,
Storck, N.
(I930): Gonderia (Theileria)
mııtans des
bOVldeset des ovides de stanleyville (Congo Belge).
Ann. Parasil. Hum. Camp.8 (2), 113-121.
54- Sergent,
E., Danatien,
A., Parrot,
L. and Lestoquard,
1".
(1945):
Eıudes sur les Piroplasmoses
bovinei.
Ins. Pasteur. AIgcr.II, V, 561-582.
55- Snodgrass, D.R. A.J., Bowyer. W.A., Bergınan, J.R., Daft, J.
and Wall, A.E. (1972): East COlıst llever: F'ield challange Qf cal/le
immimised against Tlzeileria parva (MlIgu,~a).
Trop. Aııİm. Hlth. Prod.4,
i42-
i5
ı.
56- Splitter,
E.J. (1950): Tlzeileria mıııans assorited witlz hovine
anaıp-lasmosis in tlZe United States.
J.
Amer. VeL Med. Ass. i17, i34- i35.57- Theiler,
A.
(I907): FlIrtlıer note.\' on Piroplasma
mutans--a
new
speries Qf Piroplasma in South Afriea eattle.
J.
Comp. Path. Therap.20,1-18.
58- TheiIer,
A.et Graff, H. (1928): Quelques observatlOns reeentes sıır
la nature de Gonderia ınutans.
Ann. ParasİL Hum. Com. 6, I, 4-ı
7.59- Touınanoff,
C., Mgoç, T.T. (1951): Rnquates sıır le:,.
Piroplas-moses du betail de la eone/ıine et du eansbodge.
Bull. Soc. Path. ExoL44, 329-337.
(Ref.: Vet. BuH.22, 7, 383-384, 1952).
60- TüzdiI, A.N.
(I939):
:\1ezbahalara mahsus parazİtoloji. Ahmet İhsan Basımevi, İstanbuL.61-- Tüzdil, A.N. (1946): Theileria annıılata'mn
(sı.~ır tlzeileriose'ıınll/z)
memleketimizdeki
durumu ve en belirgin tedavi metodu hakkında
rapor-dur.
Türk Vet. Hek. Dem. Derg.14, 5, 1--13.
62- UiIenberg,
G., Robson, J., Pedersen,
V.
(i974): Some
experi-ments and the transmission
if
Tlzeileria mutans (Theiler,
i906)and
Tlzeileria parva (Theiler,
i904) by the tıeks Amblyomına
variegatıım
(Fabrieiu.\',
i974) and Rfıipieephalııs appendieulatus (Neııınanıı,
190
I)in Uganda.
Trop.med.
Parasİt.25,2, 307-316.
338 Sıtkı Giiler
Fig: I. I. jenerasyon B. aanulatus yunıunalarında Th. mulans. Th. mutans in the eggs of first generaıion B. annula! u, (orig).
, -~
Fig 2.
ı.
jencras)'on B. annulatus'un tükrük tezi asinüsünde Th. mutans (orig). Th. mutans, in acinus of sali"ary glands of I. generatiOlı of B, annulatus (orig).,'-:--'. ,. f.
t
i
t~?
i
~~tE'i~~'::"
_.~..._-:;':.~_.
Fig 3. Enfekte danaLırda Th. ınutans'a ait Kodı cisimcikleri. Kodı blue bodies of Th, ıııuLıns li'oın enfectcd c"ules (orig).