• Sonuç bulunamadı

Askeri Müze mahvoluyor!...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Askeri Müze mahvoluyor!..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

J\ Ü N Y A N B Y dört bir tarafından kafile kü f ile gelen turistler, şehrin kendisinden evvel, merak­ la görmeğe koştukları (Topkapı Sarayı), ( A yasofya), (Arkeoloji) müzelerini hayratı hayran gez­ dikten sonra, hemen hemen ağız birliği etmişçesine soruyorlar:

— Sizin askerî müzeniz yok mu?

— Var., deseniz|

— Hani, gösterin, görelim?.. diyecekler..

On yıldır muhatabı olduğumuz ve nasıl cevaplanclırabileceğimizi bir türlü kestiremediğimiz bu haklı sualde bir hayli de: « — N a ­ sıl olur, Türkler gibi cengâverli­ ğiyle cihanı titretmiş, kı fa la r fethetmiş bir milletin, bu zafer­ ler hâtıralarını muhafaza ve teş­ hir Vazifesini ihmal etmesi İhti­ mali olabilir m i?» serzenişi se- zildiğinden, cevap bulmak büs­ bütün güçleşiyor.

N eyi gösterebiliriz? Senelerdir bir eski kışla bodrumuna, âdeta çürümeğe, küflennieğe terkedil­ miş gibi yığılıp bırakılmış bir­ birinden kıymetli ecdat ve zafer­ ler yadigârı silâhlan, kalkanları, tuğlan, toplan, yatağanları, zırh­ lan ihtiva eden sandıkları, denk­ leri mi ?

Böylesine bir ihmalkârlığın utancından kaçınriıak için, ister

istemez; )

-— Var amma, jiıenüz lâyıkiyle tasnif ile, teşhir ^dilebilecek bir hale getirilemedi..» deyince, bu mânâsız cevabı, nğsıl bir hayret ve taaccüple karşıladıklannı tah­ min edemezsiniz..

Bu derece akıl ve mantığa uy­ maz bir mazereti, j anlıyamamak- ta haklı değiller mi?

Beş yüa küsur senedir bizim olan bu şehirde, lüzumunu içten gelen bir istekle duyup, yıllarca evvel kurduğumuz bir askerî mü­ zeyi, - hâlâ göçebelikten kurta- np - lâyık olduğu bir binaya yer- leştiremeyişimizi hangi mazeretle mazur gösterebiliriz?

îşte tam bu sırada, kışla - bir türlü akıl erdirilemeyen sebep­ lerle - Teknik Üniversiteye dev- rolundu. Bunun arkasından da, Askerî Müzenin Ankaraya nakli kararı duyuldu.

Neden, niçin?.. Hangi mâkul düşünce ile, ne bilen, ne anlıyan, ne anlatan vardı.

Maçkadâki binanın Askerî Mü­ zenin elinden almışı yetmiyormuş gibi, bir de İstanbul gibi turizm merkezi bir şehri, bu müzesin­ den mahrum etmeğe kalkış, a ffo ­ lunur bir hata değildir.

Bereket versin ki, bu I«xrarın - nihayet isabetsizliği anlaşıla­ rak - geri alındığı söyleniyor.

Bugün Teluıik Üniversiteye verilen Askerî Müze binası

M a h v o l u y o r L

yapıya kavuşma imkânını bul­ muş, hem de Askerî Müze, biçil­ miş kaftan denecek derece dört başı mâmur binasında, yerini bulmuş olacaktır.

Aksi takdirde, Askerî Müzeye, vakit geçirmeden münasip bir yer bulmak, daha doğrusu, h'.çbir fedakârlıktan kaçınmadan, tarihi şan ve şerefiyle mütenasip bir saray inşa etmek zarureti var­ dır.

Bu ihmal edilir, hattâ gecik­ tirilirse, müsebbiplerinin, bilerek veya bilmiyerek yüklenecekleri vebalden, kendilerini kurtarabil­ melerine imkân yoktur.

Bırakın turistleri, biz kendi kendimize bile, bu saçma sapan mazereti kabul eylemeği guruı u- muza yedirebilir miyiz?

içlerinde; dünya askerlik tari­ hinde ilk muntazam ve adına lâ­ yık ordu olan Yeniçeri ordusu ile, zamanımıza kadarki Türk ordu­ larının kıyafetlerinden tutun, ko­ ca Fatihin şahsî tulgasma, Y a ­ vuzun, Kanunî’nin hâtıralarına ve bir Türk icadı olarak - lııt'alar fethinde en büyük rolü oynamış - meşhur yatağanlara, Napolyon ordusundan iğtinam edilmiş top­ lara varıncaya kadar, dünyanın en namlı müzelerinde bile eşlen buiunmıyan birbirinden kıymetli yüzler ve binlerce silâh, kılıç, kalkan, tulga, zırh, sancak ve saymakla bitmiyecek askerî eşya bulunan bu eşsiz hamaset hâzi­ nesini, sırf, yersizlik yüzünden,

bir bodruma atıp, toz toprak içinde bırakmak, bir cinayet de­ ğildir de, nedir?

Dokuz sene evvele kadar, Aya- sofyanın yanındaki A ya irini ki­ lisesinde bulunurken - rutubetli

;e kasvetli olduğu kadar dar da _ geldiğinden - en münasip yer ola­

rak seçilen Maçlja (Silâhhane) kışlasına nakli kararlaştırılan, as­ kerî müze, bu kışlanın, Teknik Üniversiteye terki üzerine, lıâlâ yersizdir.

Halbuki, esasen bir silâhhane olarak inşa edilmiş olan Maçka kışlası, müze haline getirilmek için, bir hayli para sarfiyle, tâdil ve tâmire de başlanmıştı.

Mevki itibariyle de, tam müze olmağa elverişli bir yerde bulun­ duğundan, tâmir işi biter bitmez, yepyeni bir şekilde muazzam bir müze kurulması için, esaslı bir tasnif ve tertip faaliyeti de gös­ terilmişti. Yâni, binanın elveriş­ liliği ile mütenasip bir tasnif ile, müze, Türk harb sanayiine ve dünya silâh tarihine ait bilgileri Bina karan da geri alınmak naya sığınışın çeşitli mahzurla- daha çok genişletip aydınlatacak fazileti gösterilirse, hem Teknik rından kurtularak, tam mânasiy- bir şekilde ortaya konmuş ola-Üniversite, bir kışla bozması bi- le üniversite olmağa elverişli bir çaktı.

TARÎHlMtZÎN EN KIYMETLİ EŞYALARINI

KOYNUNDA SAKLAYAN ASKERÎ MÜZE İH­

MAL YÜZÜNDEN MAHVOLUP GİTMEKTEDİR!

BU MÜZE İSTANBULDAN AYRILMAZ BİR

PARÇADIR. BU MÜZENİN MES’ULLERİ GELE­

CEK NESİLLERE NASIL CEVAP VERECEKLER!

Aı^ibüı ■Rrşıvıef'ûe ıstanbufkelleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Ce moment de l'âge de la pierre taillée a p r i s faujourd'hui,une ampleur considérable surtout à cause des nombreux squelettes humains qui y ont été rencontrés et qui

Merhume Rebia Emeç ve merhum Selim Ragıp Emeç’in oğlu, Hadlye Emeç’in yeğeni, Çetin Emeç, Zeynep Gezgin ve Leyla Tavşanoğlu’nun kardeşi, Nakime Çullu

Ahkmet, ODTÜ Mate- matik Bölümü’nde kendi çalışma konularında çalışan bilim insanları olduğunu söylüyor ve bu bilim insan- larıyla beraber çalışmak, araştırma yapmak

"Alp-Himalaya Sistemi içinde yer alan Türkiye ve çevre alan- larda Tethys evriminin levha tektoni- ği kavramı ışığında sentezini yapan, petroloji konusunda kalınlaşan

Tyranossaurus rex ve öteki yırtıcı dev dinozorların çok büyük kafatas- ları ve çok geniş çeneleri bulunmuş- tur; bunlar kara hayvanlarını avlaya- rak yiyorlardı..

İstanbul Hızlı Tramvay Sistemi'nin "O togar ■ Çobançeşme ■ Havaalanı" Hattı.. temel atma

270 dönümlük arazi üzerinde 400’e yakın deri fabrikası, yıkıma karşı direnmişti.. On yıl önce ve on yıl