• Sonuç bulunamadı

Alkolik karaciğer hastalığında klinik bulgular ve tanı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Alkolik karaciğer hastalığında klinik bulgular ve tanı"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Güncel Gastroenteroloji Güncel Gastroenteroloji

Alkolik karaci¤er

hastal›¤›nda klinik bulgular

ve tan›

Dr. fiahin ÇOBAN1, Dr. Ali ÖZDEN2

Ankara Üniversitesi T›p Fakültesi, ‹ç Hastal›klar› Anabilim Dal›1, Gastroenteroloji Bilim Dal›2, Ankara

A

lkolik karaciùer hastalıùı olan hastalarda,

asemptomatik yaùlı karaciùerden alkolik

hepatite, sarılık, koagülopati ve

ense-falopati ile son evre karaciùer yetmezliùine kadar

deùiüebilen, geniü spektrumlu bir klinik ve

labo-ratuvar bulgu yelpazesi vardır (ûekil ). Ne yazık ki

birçok alkolik, yalnızca üiddetli ve hayatı tehdit edici karaciùer hastalıùı olduùu zaman, ilk kez semptomatik olurlar. Buna karüın bu evrede bile

bazı hastalarda alkolün kesilmesi, önemli

düzelmelere neden olabilir.

Pratik hayatta alkolik karaciùer hastalıùı tanısı,

sıklıkla biyopsiye ihtiyaç duyulmadan klinik belirti

ve bulguların oluüması ile konulur. Ancak

karaciùer biyopsisi tanının desteklenmesi için ve

var olan baüka bir karaciùer hastalıùını ekarte

etmek için yapılabilir.

ALKOL‹K KARAC‹⁄ER HASTALI⁄INDA

GENEL BULGULAR

Eriükinlerin azımsanmayacak bir kısmı, herhangi

bir saùlık problemi ortaya çıkmaksızın bir miktar

alkol almaktadır. Ancak aüırı alkol alımı, önemli sosyal ve saùlık sorunlarına neden olabilmektedir. Örneùin Amerika Birleüik Devletleri’nde her yıl

25000 den fazla kiüi alkol ile iliükili karaciùer

hastalıùından ölmektedir ve 2 yaüından büyük

Amerikanların %50’den fazlası alkol almaktadır.

Amerikan Psikiyatri Cemiyeti ve Dünya Saùlık

Örgütü gibi çeüitli organizasyonlar tarafından,

alkol kullanım bozuklukları için tanısal kriterler

geliütirilmiütir. Alkolik karaciùer hastalıùı için tavsiyeler, American Collage of Gastroenterology tarafından bir kılavuz olarak ortaya konmuütur ()

(Tablo). Tavsiyelerde alkolik karaciùer hastalıùı

olan kiüiler arasında, karaciùer hastalıùının

üidde-ti, belirti ve semptomlara dikkat çekilmiütir. Tanıda

köüetaüı, alkolik karaciùer hastalıùını yansıtabilen

çeüitli özelliklerin tanınması ve anamnez, klinik ve

laboratuar özelliklerini kullanarak uygun tetkikleri

yapmaktır.

CAGE Kriterleri

únkar, alkol baùımlılıùının major bir komponen-tidir. Alkolikler tipik olarak, kendi tükettikleri

mik-tarı küçümsemek için veya alkolle olan

problem-lerini inkar etmek için bunu kullanırlar. Alkolizm

tanısını koyabilmek için çeüitli anketler

geliütiril-miütir. Bu anketler onaylanmıütır ve doùrulukları

ve performansları da seçilmiü populasyonlarda

etkin bulunmuütur (2,3). CAGE kriterleri, hastanın

hayatı içinde meydana gelen olaylara yönelik

olarak 4 soruyu ihtiva eder. Sık kullanılır ve

(2)

Laboratuar bulguları

Alkolik karaciùer hastalıùı olan kiüilerde çeüitli karakteristik laboratuar anormallikleri vardır (Tablo 4). Serum AST (SGOT), ALT (SGPT), gam-maglutamyl transferase (GGT), alkolik karaciùer hastalıùında sıklıkla anormaldir (7,8). En sık CAGE kriterlerinin tanı koydurucu deùeri,

uygu-lanan populasyondaki alkolizm prevalansına baùlıdır (Tablo2). Sonuç olarak, kriterlerin uygu-lanması ve yorumu alkolizm ihtimali üzerine olmalıdır. En az 2 soruya pozitif cevap, alkolik hastaların büyük kısmında görülür. 4 sorunun hep-sine pozitif cevap ise yaklaüık %50 oranında görülür (4,5). Karüılaütırıldıùında ise alkolik olmayan kiüilerde %80’in üzerinde 4 sorunun hep-sine negatif cevap vardır ve hemen hemen hiçbirinde 2 sorudan daha fazlasına pozitif cevap yoktur.

CAGE kriterlerine ek olarak alkol baùımlılıùı üüp-hesini artıran anamnezdeki diùer bilgiler üunlardır:

Ailede alkolizm hikayesi (alkoliklerin çocuklarında ve kardeülerinde artmıü alkolizm prevalansından dolayı) (6).

Travma hikayesi (kesilme, kırık ve yanık gibi). Fizik Muayene

Alkolik karaciùer hastalıùı olan kiüilerdeki fizik muayene bulguları, normalden, siroz veya hepatik dekompanzasyon bulgularına kadar deùiüebilir (Tablo 3). Pozitif bulgular desteklese bile yalnızca fizik muayene, alkolik karaciùer hastalıùının tanısı için yetersiz olabilir.

úçki içmeyi azaltma ihtiyacı hissettiniz mi?

(úngilizce Cut down kelimelerinden)

úçki içmenizin eleütirilmesi sizi hiç kızdırdı mı?

(úngilizce Annoyed kelimesinden)

úçki içtiùiniz için kendinizi hiç suçlu hissettiniz mi?

(úngilizce Guilty kelimesinden)

Sabahları ayılmanızı saùlayıcı ve baü aùrınızı

hafifleten bir üey alıyor musunuz? (úngilizce Eye

opener kelimelerinden)

Tablo 1. Alkolik karaciùer hastalıùı’nın tanısında ACG kılavuzu

Bütün hastalar, alkolik karaciùer hastalıùı için taranmalıdır. Alkol kullanım hikayesi sorgulanmalıdır. CAGE kriterleri alkol baùımlılıùı için kullanıülı bir tarama yöntemidir.

Kronik karaciùer hastalıùının bulgularını saptamak ve üidde-tini derecelendirmek için ayrıntılı bir fizik muayene yapılmalıdır.

Karaciùer biyokimya profili (serum albumin, bilirubin, transaminazlar [ AST/ALT] ), tam kan, PT veya INR, alkolik karaciùer hastalıùı üüphesini desteklemek ve üiddetini deùerlendirmek için bakılmalıdır. Ancak, alkolik karaciùer hastalıùı saptanmıü hastalarda bile, hem laboratuar anor-mallikleri hem de fizik muayene bulguları minimal olabilir veya olmayabilir.

Bir hasta alkolik karaciùer hastalıùı bakımından deùerlendirildiùi zaman klinisyen hatırlamalıdır ki, alkolün günlük toksik eüik dozunun 80 g olması mutlak deùildir. Özel-likle kadın ve hepatitis C infeksiyonlu hastalarda serum ALT’de artıülar, daha düüük dozlarda geliüebilir.

ûüpheli alkolik karaciùer hastalıùı olan hastalarda karaciùer biyopsisi yapmak gerekli olabilir (atipik özelliklerinden veya birlikte olan olası bir hastalıktan dolayı, tanı kesin olmadıùı zaman).

ACG: American Collage of Gastroenterology.

Tablo 2. Sensitivite, Spesifite, Pozitif ve Negatif belir-leyici deùerlerin tanımları

Hastalık var Hastalık yok Test pozitif A B Test negatif C D

Sensitivite: A/(A+C) Spesifite: D/(B+D)

Pozitif belirleyici deùer: A/(A+B) Negatif belirleyici deùer: D/(C+D)

Tablo 3. Alkolik karaciùer hastalıùında fizik muayene Darmadaùınık görünüm

Karın duvarında kollateraller (caput medusa) Asit Kutanöz telenjektaziler Çomak parmak Dupuytren kontraktürleri Jinekomasti Sarılık Malnutrisyon Palmar eritem Periferal nöropati Splenomegali Testiküler atrofi

(3)

karaciùer biyokimyasal test anormalliùi, serum

AST’nin ALT ile karüılaütırıldıùında orantısız olarak

yükselmesidir. Bu oran genellikle 2 den fazladır. Bu

deùer, diùer karaciùer hastalıklarında nadiren

2’nin üzerine çıkar. Örneùin, yapılan bir

çalıümada, alkolik karaciùer hastalıùı olan

hasta-larda ortalama AST/ALT oranı 2,85 bulunmuütur.

Postnekrotik sirozlu hastalarda ise ,74

bulunmuütur (9). Baüka bir çalıümada alkolik

karaciùer hastalıùı olan hastalarda ortalama oran

2,6 olarak bulunmuütur. Buna karüın nonalkolik

steatohepatitisli hastalarda 0,9 olarak

bulunmuütur (0). Üçüncü bir seride kronik viral

hepatitisli hastalarda bu oran ,0’in altında bulun-muütur ().

Serum AST ve ALT deùerleri, hemen hemen

daima, 500 IU/L’nin altındadır. Daha yüksek

deùerler, birlikte olan viral veya iskemik hepatitis

veya asetaminofen kullanımından (terapötik

dozlarda bile) dolayı olan karaciùer hasarından

üüphelendirmelidir.

Serum ALT’nin nispeten daha az yükselmesi, alko-liklerde, ALT’nin enzimatik aktivitesi için bir

kofak-tör olan Pyridoxal-6-phosphate’ın karaciùerdeki

yetmezliùine baùlanmaktadır (2). Bu hipotez,

ALT’nin uygun üekilde artıüındaki yetersizliùi,

AST’nin orantısız üeklilde yükselmesinden daha fazla yansıtır. Buna karüın üzerine eklenmiü iskemik hepatitis veya asetaminofen

hepatotok-sisitesi, AST ve ALT’de belirgin ve orantılı

yüksel-meye neden olabilir. Bu görüü desteklemektedir ki

Pyridoxal-6-phosphate eksikliùinden baüka

faktör-ler de önemlidir.

Carbohydrate deficient transferrin (CDT) ölçümü,

Normal karaciùer

%90-00

%0-35

Yaùlı karaciùer

Alkolik hepatitis Siroz %40?

%8-20

Tablo 4. Alkolik karaciùer hastalıùında laboratuar anormallikleri

Anormallik Tanısal karakteristikleri

Serum AST/ALT (oran genellikle >2.0 Sensitivite ve spesifite oranın büyüklüùü ile deùiüebilir. her ikisi de genellikle <300 IU/L

hemen hemen asla >500 IU/L)

Artmıü serum AST Sensitivite %50 Spesifite %82 Artmıü serum ALT Sensitivite %35

Spesifite %86 Artmıü serum GGT Sensitivite %70

Spesifite %60-70

Yüksek MCV Sensitivite yaklaüık %30-50 Spesifite yaklaüık %85-90

Artmıü CDT Sensitivite yaklaüık %60-70 (daha düüük deùerler bildirilmiü) Spesifite yaklaüık %80-90

(4)

Alkolik Hepatit

Alkolik hepatite hem klinik, hem patolojik kriterler-le karar verilir. Aùır alkol kullanım hikayesi olan ve uygun klinik ve laboratuar bulguları olan bir hastada klinik olarak üüphelenilir. Klinik ve labo-ratuar özellikleri, tanıyı koymak için sıklıkla yater-lidir ancak tanı, karaciùer biyopsisi ile teyid edilebilir (6,7). Örneùin bir çalıümada alkolik hepatitin klinik tanısının sensitivitesi, spesifitesi, pozitif ve negatif belirleyici deùerleri, sırası ile %9, %96, %88 ve %97 olarak bulunmuütur (Tablo 2) (6). Buna karüın karaciùer biyopsisi, tanısı kesin olmayan hastalarda önemlidir.

Dikkatli bir hikaye, bu durumda mutlaktır. Önemli bilgiler; alkol alımının miktarı ve süresini, hepatitis B veya C için muhtemel risk faktörlerinin varlıùını (transfüzyon, iùne kullanımı, multipl partnerle korunmasız seks), potansiyel olarak hepatotoksik ilaç kullanmını ve daha önce var olan karaciùer hastalıùı hakkındaki bilgileri içerir.

Alkolik karaciùer hastalıùının bütün formlarındaki laboratuar bulgularına ek olarak, alkolik hepatit, tipik olarak serum alkalen fosfataz (ALP) ve GGT’de artıü ve hiperbilirubinemi ile iliükilidir. Bu deùiüiklikler, transaminaz konsantrasyonları nor-male geldikten sonra haftalarca devam edebilir. Klinik Bulgular:

Geliüteki semptomlar, yaùlı karaciùerden daha fazladır. Ancak bazı hastalar asemptomatik kala-bilir. Alkolik hepatitin karakteristik semptom ve bulguları; ateü, hepatomegali, sarılık ve iütahsızlıktır (8). Ateü tipik olarak orta derecededir (38,3 oC’den düüük) ve diùer nedenler (SBP,

pnö-moni, üriner yol infeksiyonu vb.) ekarte edilene kadar yalnızca alkolik hepatite baùlanamaz. Hepatomegali, sıklıkla yaùlı karaciùerin ve hücre hasarından dolayı, hepatositlerin nonsteatotik üiümesinin kombine etkilerinden oluüur. Hastaların yaklaüık olarak %30’unda asit vardır. Fibrozisten daha çok hepatik üiüme ile geçici portal venöz obstruksiyondan dolayı oluüabilir. Gergin hepatomegali sık olmasına raùmen karın aùrısı sık deùildir. Sonuç olarak karın aùrısının varlıùı, eülik eden baüka bir intraabdominal olayı akla getirmelidir. Kronik karaciùer hastalıùı bulgularının varlıùı (spider anjioma, palmar eritem, jinekomasti), altta yatan siroz ile ilerlemiü hastalıùın varlıùını destekler.

S‹ROZ

Alkolik sirozun klinik ve laboratuar özellikleri, alkolik karaciùer hastalıùının tanısı için

önerilmiütir. Önemli alkol alımı için sensitivitesi %60-70, spesifitesi %80-90’dır (7,8). Buna karüın sen-sitivite için daha düüük deùerler, bazı populasyon-larda (3) ve demir yüklenmesi olan hastapopulasyon-larda (4) bildirilmiütir ve test geniü kullanım alanı bul-mamıütır.

Hepatik hasarın bulgularına ek olarak, birlikte olan hematolojik anormallikler, orta-üiddetli alko-lik hepatitte sıktır. Makrositoz, uzun süreli hastalıùı ve kötü beslenme durumunu gösterir. Ayrıca alkolün kemik iliùi toksisitesini ve/veya konjesyone dalak ve karaciùerin anormal eritrositleri te-mizlemesindeki yetmezliùi gösterir. Benzer üekilde trombositopeni, primer kemik iliùi hipoplazisi ve/veya splenik sekestrasyondan dolayı olabilir. Lökositoz, alkolik hepatitte sık rastlanan ve önemli bir anormalliktir. Diùer nedenler ekarte edildiùi zaman beyaz küre artıüının büyüklüùü, karaciùer hasarının üiddeti ile yakından iliükilidir. Nötrofilik infiltrasyon, karaciùer biyopsisinde sıklıkla görülür ve bu hücreler hepatik hasarda önemli bir pato-genetik rol oynayabilirler.

Sirozu ve asiti de olan alkolik hepatitli bir hastada ateü ve karın aùrısının varlıùı, spontan bakteriyel peritonitisin (SBP) prezentasyonunu taklit edebilir. Bu patolojiler arasındaki ayırım, asit sıvı analizi ile yapılır. Polimorfonükleer lökosit sayısı • 250/mm3 olması SBP’in muhtemel kanıtıdır, alkolik hepatitin yalnız varlıùında ise bu meydana gelmez.

ALKOL‹K YA⁄LI KARAC‹⁄ER

Alkol tüketimi, karaciùerde steatozdan siroza kadar deùiüen çeüitli histopatolojik deùiüikliklere yol açabilir. Sonuç olarak bir hastada klinik prezentasyon, karaciùer hasarının üiddetini kısmen yansıtabilir. Steatoz, alkolik hepatit ve bazen siroz geri dönüüümlü olabilir.

Alkolik yaùlı karaciùere nadiren klinik olarak tanı konulabilir. Çünkü hastaların çoùu asemptomatik-tir ve medikal ilgi aramaz. Yalnızca hafif gergin hepatomegali olabilir. Karaciùer testleri genellikle normaldir veya hafif üekilde yükselmiütir. Sarılık genellikle bulunmaz. Yaùlı karaciùer, basit bir içki aleminden sonra geliüebilir ve hepatite progres-yonu önceden bilinemez. Örneùin, geniü bir çalıümada fibrozis ve siroza progresyon, sadece alkol almaya devam eden hastalarda meydana gelmiütir (5).

(5)

büyük ölçüde sirozun diùer nedenlerinde görülen-lere benzer, bir istisna ile. Etkilenen hastalar, birlik-te alkolik hepatitin özelliklerini de taüıyabilir. Spesifik olarak, serum AST ve ALT’nin artmıü oranı, sarılık, ALP artıüı ve hematolojik anormallikler, kro-nik karaciùer hastalıùının klasik bulguları ile birlik-te olabilir. Senbirlik-tez disfonksiyonunun bulguları (hipoalbuminemi, artmıü protombin zamanı -PT-) ve belki ensefalopati görülebilir.

Karaciùer Biyopsisinin Rolü

Karaciùer biyopsisi, üüpheli alkolik karaciùer hastalıùı olan hastalarda, tanısal deùerlendir-menin önemli bir parçasıdır. Çünkü hastalık üidde-tini derecelendirebilir ve diùer tanıları ekarte eder. Biyopsi, klinik tanıyı kuvvetlendirmek için yapılmalıdır ve biyopsi bulguları, terapötik seçeneklere yol gösterici olmalıdır.

Ayırıcı Tanı

Alkolik karaciùer hastalıùının tanısı, alkol baùımlılıùı dökümante edilen ve uygun klinik özel-likleri olan hastalarda doùru üekilde konulabilir. Ancak var olan baüka bir karaciùer hastalıùı da gözden kaçırılmamalıdır. Özellikle hepatitis C’nin yüksek prevalansı (%25,65) alkoliklerde bildirilmiütir (20). Bu hastalar, daha üiddetli hastalık, azalmıü saùkalım süresi, artmıü hepatoselüler karsinoma riski olmaya meyillidir (2-23). Biyopside nötrofilden daha çok lenfosit-lerin varlıùı, viral infeksiyonla daha uyumludur. Alkolik karaciùer hastalıùına eülik eden diùer önemli hastalıklar, hemokromatozis, asetaminofen toksisitesi ve nonalkolik steatohepatitis (NASH)’tir.

HERED‹TER HEMOKROMATOZ‹S

Herediter hemokromatozisde demir yüklenmesi, alkolik karaciùer hastalıùı olan hastada fibrozisin hızlanmasına katkıda bulunabilir. Benzer bir etki, genç insanlarda Wilson hastalıùı olanlarda nadiren görülebilir. Alkolik karaciùer hastalıùı gibi belli hastalıklarda demir yüklenmesi olmadan, fer-ritin yapımı ve plazma ferritin konsantrasyonunun artması tanısal problemdir (24). Ek olarak serum transferrin saturasyonu artabilir veya %60’ın üzer-ine çıkar. Çünkü alkol, karaciùer transferrin sen-tezini baskılar.

Böylelikle, eülik eden herediter hemokromatozisin varlıùını saptamak için yapılan serolojik testler sınırlı kalabilir. Bu ayırım, hemokromatozis fleboto-mi ile tedavi edilebildiùi için klinik olarak önem-lidir. Klasik olarak bu, karaciùer demir indeksinin hesaplanması için karaciùer biyopsisini gerektirir. Genetik testlerin yapılabilirliliùi, bazı hastalarda biyopsi ihtiyacını ortadan kaldırabilir.

ASETAM‹NOFEN TOKS‹S‹TES‹

Asetaminofen ve diùer potansiyel hepatotoksik ajanlar, sinerjik olarak altta yatan karaciùer hastalıùını kötüleütirebilir. Bundan baüka, kronik alkol baùımlılıùı, asetaminofene sensitiviteyi belir-ginüekilde artırır ve terapötik dozlarda bile hepa-totoksisiteye yol açabilir. Akut karaciùer hasarının bir bulgusu olarak serum transaminazlarında 500 IU/L’nin üzerinde belirgin artıü olur. Yukarıda deùinildiùi üzere bu, tek baüına alkolik karaciùer hastalıùında görülmez.

NONALKOL‹K STEATOHEPAT‹T‹S

NASH, alkol baùımlılıùını inkar eden fakat alkolik

Karaciùer biyopsisi üu durumlarda yapılabilir:

6 aydan daha uzun süre devam eden serum

transaminaz yüksekliùi olan hastalarda, hasta

aseptomatik bile olsa.

Karaciùer yetmezliùinin kanıtı olan hastalarda

(anormal PT, hipoalbuminemi), ek olarak yüksek

transaminazları olanlarda. Koagülopati varsa,

transvenöz biyopsi, perkütanöz biyopsiden daha güvenli olabilir.

Klinik ve laboratuar bulgulara dayalı, kesin

olmayan alkolik hepatit tanısı olan hastalarda.

Birden fazla karaciùer hastalıùı olan hastalarda

(alkol+hepatitis C gibi). Bunlarda karaciùer

biyop-sisi, bu faktörlerin beraberliùini tespit etmeye

yardım edebilir.

Klinik ve laboratuar özelliklere dayalı olarak

sirozun varlıùını önceden bilmek zordur. Sirozun

ortaya konması, terapötik ve prognostik

yaklaüımlara yol açar. úlaveten, bazı histolojik

bul-gular, perivenüler fibrozis, dev mitekondriler gibi, hem mikroveziküler hem makroveziküler yaùın

varlıùı, steatozu olan fakat henüz siroz geliümemiü

olan hastalarda kötü prognozla iliükili olabilir

(6)

iliükisi vardır. Nedeni tam olarak bilinmemektedir. Alkolik hepatite göre daha az olmakla birlikte siroza ilerleyebilir. NASH’li birçok hasta asempto-matik, anormal karaciùer test sonuçları olan ve diùer karaciùer hastalıklarından minör medikal sorunları olan hastalardır. NASH’de AST/ALT oranı genelde 2/ den azdır. Kadınlarda erkeklerden daha yaygındır. Yapılan çalıümalar, altta yatan hepatitis C virus infeksiyonunu ekarte etmemiütir. Bir çalıümada HCV infeksiyonu ekarte edilen 33 hastanın özellikleri tartıüılmıü ve bulgular dikkat çekiciüekilde tipik hasta profilini deùiütirmiütir (27). Hastaların çoùunluùu, diyabeti, hiperlipidemi veya hemokromatozisi olmayan nonobez erkekler imiü. Böylelikle etyoloji bu hastalarda açık olma-maya devam etmektedir.

karaciùer hastalıùını destekleyici klinik özellikleri olan (viral hepatitin serum markerlarının negatif olmasına raùmen artmıü transaminazlar gibi) hastalarda, primer durumdur. Karaciùer biyopsisi, sıklıkla Mallory cisimcikleri ile makroveziküler steatozu ve inflamasyonu, alkolik hepatitten ayırdedilemeyen bulguları ortaya koyar (25,26). NASH’de yaùlı deùiüiklikler ve Mallory cisimcikleri perivenüler zondan ziyade, periportal zonda görülür.

NASH genellikle obezite, diabetes ve hiperlipidemi ile iliükilidir. Obezitenin intestinal by-pass cerrahisi ile tedavisi ile, masif intestinal rezeksiyonla ve bir takım ilaçlarla (amiadaron, glukokortikoidler, per-hexiline maleate, estrojenler, nifedipin, kolüisin)

KAYNAKLAR

1. McCullough AJ, O’Connor JFB. Alcoholic liver disease: Proposed recommendations for the American Collage of Gastroenterology. Am J Gastroenterol 1998; 93:2022-2036. 2. Bradley KA, Boydwickizer J, Powell SH, Burman ML. Alcohol screening questionnaires in women: A critical review. JAMA 1998; 280:166-71.

3. Bradley KA, Bush KR, McDonell MB, et al. Scrrening for problem drinking: A comparison of CAGE and AUDIT. J Gen Intern Med 1998; 13:379-88.

4. Ewing JA. Detecting alcoholism: The CAGE questionnaire. JAMA 1984; 252:1905-07.

5. Buchsbaum D, Buchanan RG, Centor RM, et al. Screening for alcohol abuse using CAGE scores and likelihood ratios. Ann Intern Med 1991; 115:774-77.

6. Cotton NS. The familial incidence of alcoholism: A review 1979; 50:89-94.

7. Bell H, Tallaksen C, Try k, et al. Carbohyrate deficient transferrin and other markers of high alcohol consump-tion: A study of 502 patients admitted consecutively to a medical department.Alcohol Clin Exp Res 1994; 18:1103-08.

8. Yersin B, Nicolet JF, Dercrey H, et al.Screening for excessive alcohol drinking; Comperative value of carbohydrate defi-cient transferrin, gamma glutamyl transferase and mean corpuscular volume. Arch Intern Med 1995; 155:1907-11. 9. Cohen JA, Kaplan MA. The SGOT/SGPT ratio-an indicator

of alcoholic liver disease. Dig Dis Sci 1979; 24:835-38. 10. Sorbi D, Boynton J, Lindor KD. The ratio of aspartate

aminotransferase to alanine aminotransferase: Potential value in differentiating nonalcoholic steatohepatitis from alcoholic liver disease. Am J Gastroenterol 1999; 94:1018-22.

11. Williams AL, Hoofnagle JH. Ratio of serum aspartate to ala-nine aminotransferase in chronic hepatitis. Relationship to cirrhosis. Gastroenterology 1988; 95:734-39.

12. Diehl AM, Potter J, Boitnott J, et al. Relationship between pyridoxal 5’-phosphate deficiency and aminotransferase levels in alcoholic hepatitis. Gastroenterology 1984; 86:632-36.

13. Schlmitt UM, Stieber P, Jungst D, et al. Carbohydrate-defi-cient transferrin is not a useful marker for the detection of chronic alcohol abuse.. Eur J Clin Invest 1998; 28:615-21.

14. De Feo TM, Fargion S, Duca L, et al. Carbohydrate-defi-cient transferrin, a sensitive marker of chronic alcohol abuse, is highly influenced by body iron. Hepatology 1999; 29:658-63.

15. Teli MR, Day CP, Burt AD, et al. Determinants of progres-sion to cirrhosis or fibrosis in pure alcoholic fatty liver. Lancet 1995; 346:987-90.

16. Van Ness M, Diehl A. Is liver biopsy useful in the evalua-tion of patients with chronically elevated liver enzymes? Ann Intern med 1989; 111: 473-78.

17. Talley NJ, Roth A, Woods J, Hench V. Diagnostic value of liver biopsy in alcoholic liver disease. J Clin Gastroenterol 1988; 10:647-50.

18. Mendenhall CL. Alcoholic hepatitis. Clin Gastroenterol 1981; 10:422.

19. Worner TM, Liever CS. Perivenular fibrosis as precursor lesion of cirrhosis. JAMA 1985; 254:627-30.

20. Koff RS, Dienstag JL. Extrahepatic manifestations of hepati-tis C and the association with alcoholic liver disease. Semin Liver Dis 1995; 15:101-09.

21. Mendenhall CL, Moritz T, Rouster S, et al. Epidemiology of hepatitis C among veterans with alcoholic liver disease. Am J gastroenterol 1993; 88:1022-26.

22. Mendenhall CL, Seeff L, Diehl AM, et al. Antibodies to hepatitis B virus and hepatitis C virus in alcoholic hepati-tis and cirrhosis: Their prevalence and clinical relevance. Hepatology 1991; 14:581-9.

23. Carrao G, Carle F, Lepore AR, et al. Interaction between alcohol consumption and positivity for antibodies to hepatitis C virus on the risk of liver cirrhosis: A case con-trol study. Eur J Epidemiol 1992; 8:634-9.

24. Chapman RW, Morgan MY, Laulicht M, et al. Hepatic iron stores and markers of iron overload in alcoholics and patients with idiopathic hemocromatosis. Dig Dis Sci 1982; 27:909-16.

25. Bacon BR, Farahvash MJ, Janney CG, Neuschwander-Tetri BA. Nonalcoholic steatohepatitis: An expanded clinically entitey. Gastroenterology1994; 107:1103-09.

26. Powell EE, Cooksley WGE, Hanson R, et al. The natural his-tory of nonalcoholic steatohepatitis: A followup study of forty two patients for up to 21 years. Hepatology 1990; 11:74-80.

Referanslar

Benzer Belgeler

(16) yaptığı çalışmada, AP'li 2671 hastanın kayıtları retrospektif olarak incelenmiş NAYKH olan ve olmayan hastalar karşılaştırıldığında, NAYKH olan

Devlet Planlama Teşkilatı (1989). Altıncı Beş Yıllık Kalkınma Planı.. Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı. Putting six sigma processes to work. Understand the myths

(a, b) Thickened pinna with palpable hard papules and hyperpigmentation of overlying skin (c, d) bluish-grey hyperkeratotic plaques over ulnar borders of hands and fingers (e)

Çetişli’nin (2001) de ifade ettiği gibi, yazınsal metnin temel farklılıklarından biri ve yazınsallığı, çok büyük ölçüde dilinde ortaya çıkar. İletişimi

More specifically, this paper tries to understand cultural change in a specific police organization (Newark Police Department) after the implementation of Compstat. If there is

Lise mezunu sürücüler ise motor gücü hacmi (madde 3), emisyon salınımı (madde 22) ve yıllık vergisinin düşük olması (madde 28) kriterlerinden lisans mezunu sürücülere

Conversely, excessive alcohol intake increases the risk of arterial hypertension, cardiomyopathy, and hemorrhagic and ischemic stroke (3).. Heavy alcohol consumption can

Bu parça teknenin sigortası gibidir.’ (...) ‘Yani, aynı hayatta olduğu gibi’ diye devam ediyorsun. ‘Mesela, hayat bir deniz, sen bir teknesin, demir de seni