• Sonuç bulunamadı

Ahmed Fakih : Anadolu'da Türkçe Eserler Veren Mutasavvıf Şair

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ahmed Fakih : Anadolu'da Türkçe Eserler Veren Mutasavvıf Şair"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

AHMED FAKİH

Anadolu'da Türkçe Eserler Veren Mutasavvıf Şair

Osman Fikri SERTKAYA

Anadolu'da Oğuz-Türkmen Türkçesi'nin ilk örneklerİnı veren kişıler

ara-sında adı geçen Ahmed Faklh hakkındaki bilgiler genellikle ınevlevl ve bekta~l kaynaklarına dayanmaktadır. Bu kaynaklar arasında Ahmed Etlfıkl'nın Mencikl-bü'l-arif'in (H. 754/1358), Muhyıddln'in H mr-name (H. 880/14 75), Seyyıd

Ha-rün-ı Veli'nin Menôki/J ve Ahmed Faklh'in Menakıb-1 Htıce Fakih Ahmed Sultan adlı "Menakıb-nfıme"lerı ile Hacı Bektaş-ı Veli'nin Velayet-nôme'si ve Hacım Sultan'ın Velayet-nôme'sı gibi bektaşi "Velayet-nfıme/Vilayet-nfıme"leri

zikredi-lebılır. Bu mevlevl ve bektaşi kaynaklarına Kirdeci Ali'nin Haztı kitab-ı kesikbaş adlı eseri gibi edebi eserleri de dahil etmek mi.ımkündür.

Kaynaklarda adı Hfıce Ahmed Faklh, Sultan Hfıce Faklh vs şekille­

rinde geçen kişinin

a) itnvanlarımn (Ahmed Faklh) Kutbü'd-dln, Kutbü'ş-şark ve'l-garb,

Kut-bü'l-budalfı, Seyyidü'l-meczubln, Kıdvetü'l-abdal vs. gıbi farklı şekillerde kay-dedilmesi;

b) Konya'ya geld(qi yerin Azerbaycan, Horasan vs gibi geçmesı;

c) ölüm tarihi için H. 6 I 811221, H. 650/1252 vs gibı çeşitli tarıhierin zik-redilmesi;

ç) mezarlarının ve mezartaş/annın Tebriz (Asbust- Esbust köyü), Konya

(Konya'nın batısındaki Hoca Faklh yi:ıresi), Konya (Akşehır) vs gibı birbırinden

uzak yerlerde bulunması;

gibi hususlar göz önüne alınıp, kaynaklar daha dikkatli bır şekılde incelenerek

de-ğerlendirildiğınde, çeşıtlı yerlerde ve zamanlarda yaşayan ve değişik tarihlerde ölen Ahmed Faklh adını taşımış en az beş kişmin bulunduğu ve kaynakların bu kişı­ lerı karıştırdığı gerçeğı kendiliğinden ortaya çıkar.

Kaynaklardaki bilgıleri karşılaştırarak Anadolu Selçukluları doneminde VIII. 1 XIII. yüzyıl içerisınde, Konya'da Ahmed Faklh isimli iki ayrı kişının ya-şamış olduğuna ilk temas eden kı şi Abdülbaki Gölpınarlı olmuştur. ı

(2)

132 OSMAN FIKRI SERTKAYA

A Golpınarlı'dan on bır yıl sonra, Ihrahim Hakkı Konyalı "ılım alemının şımdıye kadar tanımadığı ıkinci Fakılı Ahmed'i bız ortaya çıkardık" goruşü ıle

konuyu yenıden ışlemıştir. I. H. Konyalı'nın ortaya çıkardığı ıkıncı Ahmed Faklh "Arab/Esvedl" Faklh Ahmed'dır.2

Turhan Geneel ıse I. H. Konyalı'dan on yıl sonra bu konuyu ışleyen

uçuncü kışi olmuştur. T. Gence!'nin bulduğu ikincı Ahmed Faklh de İ. H.

Konyalı'nın bulduğu kışiden ayrı bır şahıstır. Azerbaycan asıllıdır. Geneel

maka-le'sınde aynı adı taşıyan ıkı Ahmed Faklh ve onlara ısnftd edilen eserler ı.izerınde durmuştur. 3

Kişiliklerı birbıı·ıne kanştırılmış olan farklı Ahmed Faklh'ler, yukarıda zık­ redılen çalışmalar ve mevcut bılgilerin yardımıyla şu şekilde tespit edilebılirler:

I. Ahmed Fakih (öl. H. 618/1221 ). Fakih Ahmed.

Azerbaycanlıdır ('!). Muhtemelen Tebriz'in Asbust- Esbust koyündendır.

Anadolu'da ahi teşkilatının kurucusu Kırşehırli Ah 1 Ev ren Ş c y h N as ru' d -d in Mahmud ei-Hôyl (ol. 659!126l)'in şeyhı ve kayın pederi olan Şeyh Evhed ü' d-din Hamıci bın Ebü' 1-Fahr el-Kirmanl (ol. 635/1238)'nın mürididır Şeyh Evhed ü' d-elin Kırmanl' nın H. 602/1206'da Konya'yı ziyaretı

esna-sında Anadolu'ya gelmiş olmalıdır. Mevlftna Celal e' d-din-i RCım1 ve babası

B ahfı e' d -cl In Ve !ed' ın Konya'ya yerleşmelerı nden (H. 625-626/1228) takrı­

ben 7-8 yıl oncc, H. 618/1221 yılında cilclü.

Hafız Huseyın Kcrbelfü (ol. H. 962/1554) Ravzatu'l-cintin ve cennelıi'!-ce­ nan adlı esennde Evhcd Li' d-din Hfımıd bin Ebü' I-F alır el-Kırmftnl' nın

murıdlerınden olan Faklh Alımed-ı Asbustl adlı bır kışiden bahs ecler.4 Bu kışının mezarı Tcbrız yakınlarındaki Asbust- Esbust koyündedir. Tebrız'dekı bu yer bır mezar olarak kabul edıldığınde, burada goımılü kişının Konya'da H 618/122l'dc cilen ve Konya'ya gömülen Ahmed Faki'h' ten ayrı bir Ahmed Faki'h olduğu anlaşılır. Fakat Tebrız'deki bu yer mezar değıl de makam olarak kabul edildiğinde, bu ımıkam Konya'da gomı.ilü olan Ahmed Faki'h' in makamı sayılabılır.

Muhyıddi'n ( öl. 880/14 75), Hızır-name adlı Menftkıb-nftme'si nde Ah med Faki'h' in Anadolu'nun ilk ahi' erenlerinden olduğunu zikreder ve ondan

"Kut-bi.ı'd-dln" diye bahs eder.

2 3

4

I H Kon yalı. Abulele l l ı•e Kilabelerı tl e K onra Tarıhı. Konya, 1964. ~ 3R7-396 ve 1095 T GandJcı. "Noıc' on the Attrıhutıon and Datc or the "Çarhnüına". Studt P1eol/onwnl e Ottonıonl, Attc elci Convcgrıo dı Napolı (24-26 scllcıııhrc 1974). Napolı 1976, s 101-104

Bu makalenın E Gursoy-Naskalı tarafından yapılan tcrcumcsı ıçın tık T Gcncel.

"Ç<~rhnaınc"nın ınucllılı ve tarıhı hakkında notlar", Turk Ku!IL!ru, XXV/286. Şubat 19R7.

(Ankara). s 74-77

Hal ız Huscyın Kcrtıclfıl. Raı,;atu '1-cuıan ve cen1u'/Lt 'l-e enel n . Yayı ıniayan Sultan cl-Quıı :1'1.

(3)

Hmr-ntune'de geçen "Kutbu'd-dfn" ünvanı Yunus Em re tarafından 16 beyitlık bır manzumesının 14 beyitınde şöyle tekrar edi !ır

Alımed Fakflı Kutbu'd-dfn Mevlanfı Celfılü'd-dfn

Sultan Seyyıd Necımı'd-dfn Ol kutb-ı cıhfın kanı'i'i

Adı etrafında bır nıenkıbc hfılesı leşkıl edılen bu kı~ı, Türkmenler arasında cunun halı ıle şolıret bulan ve olumunden sonra da kcrfımetlerıne ınanılan abdftl bır Turkmen dervışıdır.

Mezarı, Konya'nın batısındaki Yaka Bağları ıle Beyşehır yolunun kav~ak noktasında Hoca Fakfh Mescidı'nın bitışığindeki Hoca Fakfh Turbesındedır. Bu turbenin bıtışığındekı mescıde açılan kapısının uzerıne Selçuklu sLilusü ıle yazıl­

mış bır kıtfıbe vardır. Kıtfıbenın mezar sandukasına aıt olduğu ve sonradan turbe kapı~ ımı nakledıldiğı zannedilnıektedir. Resmı bır çok kereler yayınılananCı bu me-zar taşının kıtabesındekı ıııetın şoyledır:

Allfıh Hazfı el-kabr

e' ş-şeyh el- 'ecell el-kebfr el- 'alim el-'anııl es-sali k cn-nasii< el-fazı! el- 'abi d el-mulıakkik

; - - - _l_l)~lık_ ul--_alıcif~l_s~yy_i9_~· l~ıl)ecz_Libln _

1

kutb u'ş-şark ve'l-garb el-fakflı _ 1

r---~~~~-Ahnıecl. Nevvarallfıhu

madcaahu 1

'---~~_T<~ırlruhu tl ~enetı senıfıne 'aşere ve

sıt~~mı_e~---Bu kıtabcele zıkredılen H 618/1221 tarıhı Alımed Efiakl'nın

Menflkihu'l-linfln'ındekı bılgı ve kayıtlarla uygunluk gosterır 7 Konya'da gonıulLi I. Ahmed Fak flı' ın türbes ı ve mezar taşı hakkında ı lk yazılar ıçın b k. ~

7

A Golpınaılı, Yunu.1 Fnu c Dn·wu -Mctınlcr. So.duk. Aı,:ıklaıııa-. Cılt 1-2. lstaııhul. llJ4:l. s ı ı 0-1 ı ı

A Goıpırıarıı, Meı<ffinadruı Sonra Mcı•lcvllil<, lstaııhul. llJS:ı. s 5XX. Resıııı ı5. ı H Koııyaıı. Ahulelerı ı·e K1tabclerı tl e K rm m Tart/u, Konya. 1%4. :. 746 ve 3l) ı. M Om! cı. "lik Turkçecılcnlcıı Ahmed Fakılı hakkında yenı hılgılcı". Tud Yurdu, Yıl 4lJ. Sayı 276. (ı Ağusto:. 1959.;., 51. M Oııdcr. Mev/ilnli ~·c/u! Konm. llJ71.;., lJlJ. Ikıncı Ba:.kı. llJ7:l.:.

127-ı2lJ. M Ondcr. Konya Kilill'lnr, ıkıncı Ba.,kı, ılJ71. ·' l)')

Kr~ Ahmed Erlfıkl. Anf/eun Mcnlcibelcu. I. Çevırcn T Yatıcı. Dcvlcl Kıtaplaıı. Bılıııı ve Kultur Eserlerı Dızısı. Şark l:.lfıın Klasıklcrı. Mılli Eğıtım Ba-;ınıcvı. lstaııhul 1lJX6. ' 452-453

Haındızfıde Ahduıkadır Erdoğan. "Hoca Fakıh Turhc'J". Uahuli~ CJa;:ctcsı. Sayı 2XO. Kony.ı.

(4)

134 OSMAN FIKRISERTKAYA

Il. Ahmed Fakih (öl. H. 650/1252?) (Kutbü'l-budaH1)

Konya'ya geliş ı H. 626/1228, ölümü ise H. 62811230 olan M ev lana Celiile' d-din-i Rumi' nin babası B aha e' d-din Veled' in müridlerındendir.

Ahmed Efiakl Menôkıbii'l-tırif!n'de ondan şöyle bahseder: "Abdalların örneğı,

Hace Faklh Ahmed hazretleri Sultami'l-ulema Bahfı e' d-din Velecl' ın talebelerındencli. Hıdaye dersi okuyordu. O günu Sultanü'l-ulema o kadar manalar s açtı ve güsterdı kı, mukaddes canlar şaşa kaldılar. Faklh Ah med çılgı na

donmuş bir vaziyette kalktı, kıtapiarını ateşe atıp dağa gittı. B aha e' d-din hazretleri hayatta bulunduğu müddetçe Konya şehrine gelmedi. Baba e' d-din Yeleel oldükten sonra Ahmed Faklh, şehre gelıp Alımeel Kapısı (Dervftze-i Ahmed)'nda oturup kerametler göstermekle şöhret buldu. Gayıpta olanları

soy luyor, fakat şeriat kaidelerine uynıuyordu. Me V ı ana hazretleri gençliğinde

onun yanından geçtiği vakit o naralar atıyor, çığlıklar koparıyor ve "Yol venniz,

ayaklı hazıne geliyor" deyip uzaktan seeeleler ediyordu. Etrafına toplanan halk onun Mevlana hakkındaki bu şahadetini bir çok defalar işitiyor, fakat onlar bu sozlerin sırrını bilmıyorlardı.

Derler ki: Me v lan ft hazretleri faklhı her gördüğünde önünden geçineeye ka-dar gözlerını kapardı ve "0, ehli değildir. Candan ikticia eden her bakımdan şeriata

uyan kimsedir. Bu kımse kilimini girdaptan kurtaran ve kurtulan bir süvaridir.

Gayıp aleminde onlara 'Ehl-i Fütur' derler. Bakalım Tanrı hazretleri onun

hak-kında ne buyururur ve ona ne muamele eder"derdi.

Yıne Mevlanft'nın karısının annesı olan, velayetı yaprak sahifelerine sığ­

mayan ahıretlik B li yük Kira Hatun' dan nakledilmiştir ki: Bir gece sabaha

doğru, gayb aleminden onun mübarek kulağına büyük bir gürtiltü geldi. Bunun

mftnasını Mevlanft hazı·etlerinden "Arka arkaya ruhların ve ulu meleklerın gurul-tüsünü işıtiyorum. Bu ne haldir?" diye sordu. Mevlftnft "Faklh'ın temız ruhunu ulu melekler göğe çıkarıyorlar buyurdu. Filhakika H. 618/1221 senesi, kuşluk vaktınde Faklh Ahmed' ın kıyameti koptu (yani öldu). Faklh'ın namazını

M ev 1 ana kıldırdı ve onu defnettıler" .9

Ahmed Efiakl'nın verdıği bu bilgılere güre B aha e' d-din V el eel.' in H. 62811221 'deki ölümünden sonra dağdan Konya'ya ınıp Dervaze-ı Ahmed'de

oturması ve cenaze namazını da Mevlana Celale' d-din-i Rumi' nın kı Idır­ ması, Efiakl'deki öltinı tarihi olan H. 618/1221 'in düzeltilmesi gerektiğın i

kendi-liğinden ortaya koymaktadır. Herhalde Efiakl bu Ahmed Faklh' in ölüm tarihini I. Ah med F akl h' in bilim tarihi i le karıştırnıış olmalıdır.

Horasan'dan Konya'ya geldiği kabul edilen II. Ah med F ak!h, bel kı H. 650/1252'de ülmüştür. Başvekftlet Arşivi'ndeki H. 881/1476 tarihli Karaman Defteri'nde Ahmed Faklh 'in ölüm tarihi H. 650/1252 olarak verilınektedır.10 Bu

9 Arıflerın Menkt.helerı, 1, s 452-453

(5)

tarıh Mevlfuıa'nın yaşadığı çağa da uygunluk gösterınektedır. Hoca~ı Bahü e' d-din Veled onun hakkında "Bizim büyük kadehlerımızden içtığı (marifet) şa­ rabından ancak bir damla ıçmıştir. O bir damlanın sarhoşluğu ilc boyle mcczub hftlc gclıp, dlvünc olmuştur" buyurmuştur.

Mcvlünü Celale' d-d ın hazretlerı de bir gun Ahmed Faklh' ın bu sarhoşluğunun cfendimız Şcmsettın' ı Tebriz!' nin sarhoşluk denizı yanında bır kokudan ibürct olduğunu soylcmiştır.ll

III. Ahmed Fakih (ol. ?)

Ne zaman öldüğu bilınmeycn Faklh Ahmed adlı bır kişinin mezar ta~ı Konya/Akşehır'dedir. Scyyıd MalınıCıd-ı Hayrani ınczarlığındakı bu mezar ta~ı 1930-193 I yıllarında "Çocuk Bahçcsı" yapmak gayesı ıle Bcleclıyc tarafından mezarlıktan sbki.ılmuş ve sökulen mezar taşlarından bır kısmı Taş Medrese'nın avlusuna, bır kısmı ıse Seyyid MalınıCıcl-ı Hayrani Turbesi'nde muhafaza eclılnııştır.

Taş medresedeki 9 numaralı mezar taşı mermerden olup, sulus yazı ıle ya-zılmış şu beş satırı ıhtıvü eder.12

' Allah rahlm. ı ı Haza sahıbü't-türbet ı ı i' 1-merhCını el-magfür es-said eş-şehlcl faKılı Ahmed. Nevvarallahu kabrehu

IV. HVace Fakib-i Karamani (Hoca Kara Faklh). (ol. ?)

Sehi' Tezkiresi'nin beşinci tabakasında HVfıce Fakliı-i Karamani şek­ linde geçer. Konya/Karaman'dandır. Türkçe, Arapça ve Farsça sözleri ve eşsiz gazellerı olduğu Sehl Bey tarafından kaydedilmiştır ı:ı Sehi' Bey Tezkıresi'nın sa-deleştırılmış neşrinde, bu kışi Hoca Kara Faki'h şeklinde geçnıekteclır.14

İ. Hakkı Konyalı'nın bahsettiğı Faki'h Ahmed bu züt olmalıdır Bu Fa-klh Ahmed'ın tonımı Seyyıd Ahmed, babası Scyyıd lbrahim Arab'ın, cleclesı "Melıku'l-meşüyıh" Faklh Ahmed'ın ve buyuk declesi Seyyicl

Ahmed-1 Ahmed-1 Aufleun Menlobeleu, 1. ' 3X-3lJ

12 R M Merıç. "Ak~ehır Turbe ve Mezarları". Turkıwa Mec·lllıtil.\1, V. 1936.' 152

13 G Kut. He,11 Neluşl. An Analysı'> of the Fır'>t Bıographıcal Work on Ottoınan Pncı-. wıtlı" Crıtıc::ıl Edıtıon ha'>ed on Ms Sulcymanıyc Lıbı::ıry. Ayasofya. O 3544. Sotuu.l of Ouelltul

Languoge.1 and Llleut/w e.1, 5. Harvard. 1 97X. s 195

!4 Sclıl Bey. Te;lcıre "1-fcst Bchı~t". Ha;ıılayan M ben. Tcrcunı<ııı 1001 Temel eser. no 15::'. b,taııbul. 1 9XO. ' 1 2(ı

(6)

136 OSMAN FIKRISERTKAYA

'in adiarına H. 68711288 tarıhınde bır zavıye yaptırmıştır. Zaviyenin yanına Fa-klh Ahmed'ın muridlerinden Şeyh Alaman da bir ti.ırbe yaptırmıştır. Bu turbe içerisınde gömülu olan kişınİn Şeyh Alaman olduğu zannedilmektedır. Zavıye ve türbenin bulunduğu mahallin adı halı hazırdakı adı Şeyh Alaman Mahallesı ola-rak anı lmaktadır.

Seyyid Ibrahim'ın zavıye kıtabesınde Fakih Ahmed' in oğlu "Arab" sı­ fatı ile gösteriliyor. Kıtabenin haricinde XI. yüzyıla ait bir mahkeme ilamında bir belgede ise "siyah]" olarak geçiyor. 15 Sehi Tezkiresi'ndeki HVace Faklh'ın

Seyyıd İbrahım'in babası Faklh Ahmed olması muhtemeldir.16

V. Kirabii Evstıf-ı Mesacidi'ş-Şerfle yazarı Ahmed Fakih (ol.?).

Şeriat emırlerine bağlı olan düzenli bir yaşayışı vardır. Oğul ve kız hasretıne dayanarnayıp mukaddes diyariarda iki aydan fazla kalamadığına gore evlı ve evlad sahibi, aile babası olan bir kişidir. Bu özellikleri ile yukarıda verilen I. ve Il. Ah-med Fakih' lerden ayrılır. Eserin dıl özelliklerine dayanarak bu kışıyı XIV. yi.ız­ yılın ikincı yarısına, hatta XV. yüzyılın ilk yarısına yerleştirmek gerekır.

Kitahü Evsa{-1 Mesacidi'ş-Şer(le'nin sonunda yer alan dört Kudüs medhı­

yesi İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Se-miner Kitaplığı'ndaki 4453 numaralı yazmada geçmektedir. Bu şiirlerde mahlas Fakih Ahmed yerine Faklh şeklindedır.

Ahmed Fakih' e isnad edilen eserler:

1 . Çarh-ndme-i Ahmed Fakih der bi-vefa-i Ruzigdr

Egridir- Egirdır'lı Hacı Kemal'in Istanbul, Bayezıd Devlet Kütuphanesı, No 5782'de kayıtlı Cami ii'n-nezair adlı şiir mecmuasının 289a-291 b varakla-rında yer alan ve ArGz vezninin Me.fdllitn Mef(iflün Failun ( +- - -1 +- - -1 + - -) kah bı ile söylenmiş 83 beyitlik kasıde. Son 17 beyiti ıhtivfı eden yaprak eksık.

Cômi il 'n-nezôir'in sonundaki listeye göre kasldenin 100 beyıtolması gerekmek-tedır.

Kısa adı ile Çarh-nôme, dünyanın fanlliğınden, di.ınya zevklerine kapılına­ nın yanlışlığından, kabır azabından ve malışerden bahsederek ölümü hatırlatan, bu di.ınyada ahıretiçin hazırlanınanın gereğinden, kanaat ve alçak gonullulük ıçe­ rİsınde yaşayıp ahiret hazırlığı yapınanın ancak ibadet, tevazu gıbı dini ve ahlaki

ışlerle sağlanabileceğınin lüzuınunu öğütleyen dini-sGfiyane bir manzuınedir.

Na-zım tekniği ve sanat değeri bakımından ünde gelen bir manzuıne değildir. Halk için yazı lan basit bir manzumedir.

15 Kara Fak! h ıçın bk Tezkıre/ere Core !Jıvan Edebıyatı Isımler So::luf!,u, Kultur ve Turı.~,nı

Bakanlığı Yay Sl42. Kaynak Eserler Dızısı 12, Ankara, 1Sl8X, s 224

(7)

Manzume M. Fuacl Köprulü tarafından bulunmuş ve yazarı hakkında bılgı

ile birlıkte, 82 beyıtolarak Almanca yayımlanmıştır.17 Ahmed Fakih'ın ve

Çarh-nfmıe'nın Türk edebıyatındaki mevkıi için bk.1~. Çarh-nllrne'nin nıetnı Mecdut

Mansuroğlu tarafından eskı ve orta Türkçeye yakınlaştırılarak okunmuştur.

Transkripsiyonu, dıl ozelliklerı, sözlük, gramer dizını ve tıpkıbasımının neşrı ıçın

bk.19

Çarh-name'nin son yayımı metnin transkripsıyonu ve terci.ımesı olarak Fahır

Iz ve GünayKut tarafından yapılmıştır. Bu son yayımda metne Mecdut

Mansu-roğlu'nun yaptığı zorlamalar ayıklanmış ve Mecdut Mansuroğlu'nun yanlış ve

değışik okuduğu kelıriieler de düzeltilerek, metın dil bakımından aıt olduğu dev-reye yerleştirılınıştır 20

2. Kitiibu evsii.f-ı nıesiicidü 'ş-şer~fe

Metın, Britısh Lıbrary, Or 9848'de kayıtlı bır mecmuanın ılk esen olup 1 b-2 1 b yaprakları arasındadır.Aruz veznınin Mefliflun Me.ftıflwı Falli/ll (+---1

+---1 +- -) kalıbı ıle soylenmiş bır mesnev1 olup, kafiye sıstemı gazel-kaslde

dLize-nındedir. Harekelı nesilıle yazılmıştır. Istıhsah tarıhi yoktur. Eldeki nıetın 339

beyıt hacınindedir. Fakat ılk yapraktan sonra bazı yaprakların yazmadan kopmuş

ve kaybolmuş olduğu anlaşıldığından metnin tamamının daha hacimli olduğu

tahmin edılmektedır.

Metnı yayınılayan Hasıbe Mazıoğlu mesnevl'nın konusunu şöyle

anlatmak-tadır. "Bir bölük arkadaşı ile hacca giden Ahmed Fakih bu gezisı sırasında

gor-duğü Şam, Kudus, Mekke, Medıne şehırlerı ıle orada gördüğü mukaddes yerlerı anlatmaktadır. Şair gördüğü yerleri dikkatle seyretmiş, gordüğü yapıların kaç

ka-pısı olduğunu, kubbelerini, sütunlarını, merdiven basamaklarını saymış, enlerını boylarını adımiayarak ölçınüştür. Kudüs'te ikı ay kalan şfnrın eserin sonuna

ek-lenmiş olan, Kudüs övgulerıni o sıralarda yazmış olmalıdır.21 Şftir ülkesine do-nunce eserıni Hacca gideıneyen arkadaşlarına verır ve onların da oraları görmesını tavsıye eder.

!7 Kopnıluzade Mehnıecl Fuad. "Anatolıschc Dıchtcr ın dcı Salcbchukcnzcıt ll Ahnıcd Fa4ilı''. Koro.11 C1oma Arclul'wn. ı 1/1-2. ( 1926), s 20-3R Bu makalenın ıııetınsız Tur k çe tcrcuıııc-;ı ıçın bk Kopnıluzadc Mchıncd Fuad. "Selçuklulaı dcvrındc Anadolu ~aırlerı ll Alımed Fa~ılı

ve Çarhnaıııcsı". Turk Yurdu. IV (1926).' 2R6-295

1 X Kopruluzadc Mc h med Fuad. Turk l:'delnyatı Tarı/u Bırıncı Tah'ı. Istanbul, 1926. s 307-:IOR Kı~ Ord Prof Dr M F Koprulu. Turk l~debtwlll Tan/u. lstaııhul. 19R 1. Uçuncu Baskı. s

261-262

!9 M Maıısuroğlu, Ahnıad Fakıh. Çarlınôme, Istanbul Unıvcrsıtcsı Edebıyat Fakultcsı

Yayınlaı ı 6R4. Istanbul. 1956, sıg s

20

r

ll- G Kut. "Dıvan nazım ve ncsrı". !Ja,,fwıgtcmdan Gunu11ıu;e Kadar IJuruk Tutk

K/Li.lıklelt. Tarılı AntoloJı Ansıklopcdı Bırıncı Cılt. Otukcn-Soğut. btanhul 1 9X5. s

264-26R

21 340-390 heyıller arasında yer alan Kudus hakkındakı ıncdhıycler ıçın Faklh (Ahıncd)'ın

(8)

138 OSMAN FIKRISERTKAYA Bu mesnevl Hasıbe Mazıoğlu tarafından bulunarak ılımalemine

duyurul-muş22 ve eserden örnekler verilmiştır.23 Eserin transkripsiyon, sôzlük ve tıpkıba­ sım yayımı da Hasibe Mazıoğlu tarafından yapılmıştır.24 Bu neşir Orhan Şaik Gokyay tarafından sert bir şekilde tenkit edilmiştir.25

3. Fakih (Ahmed) 'in şiirleri.

İstanbul Üniversitesi Edebıyat Fakültesı Türk Dıli ve Edebiyatı Bô!Limü

Semıner Kütüphanesi, no 4453'te kayıtlı 87 varaklık yazma, Mekke, Medıne ve Kudüs medhinde yazılan Turkçe bir eserdir. Eserin tamamı 30 babclır. Her şehir

için 1 O bab ayrılmıştır. Başta ve soneta zikreclilcliğine güre müellif Muhammed b.

Muhsın b. Hasan b. Halı! b. Ömerü'I-Yemenl olup, müillif eserİnı Kudüs'te yaz-mı ştır.

Faklh mahlaslı şıırler yazmanın sonunda 83b-87b varakları arasındadır. Beş ayrı manzumenin toplam beyıt sayısı 69'clur. Bu beş manzumeclen clördü

Kil-liint Ev saf-ı Meslicidıi'ş-Şerife 'nin 340-390. beyitlerındeki d ort manzumenin 21

beyit fazlası ile ikinci ni.ıshasıdır. Bu 28 beyitlık fazlalığa Kitahu Evsaf-t

Mesôci-dü'ş-Şerffe'cle geçip bu beş manzumede geçmeyen 10 beyti daha eklersek, her ıkı

kaynakta toplam beyıt sayısı 72'ye yükselir. Bu beş manzume Kitabıı Evstıf-t

Me-sacidij'ş-1'5erife' ile bazan kuçük nüsha farkları, bazanda büyük beyit ayrılıkları gôsteı'mektedır.

Sonuç olarak diyebilıriz ki: Mehmecl Fuacl Köpri.ılü'ye ait olan

Çarhname'-nin Eski Anadolu Türkçesi'Çarhname'-nin en eski orneği olduğu görüşü hiç kontrol edilme-den Nihad Sami Banarlı, Mecdut Mansuroğlu, Hasibe Mazıoğlu gıbi araştırıcılar tarafından aynen kabul edılmiştir. Halbuki elde bulunan nıetinlerin hepsi de dil

ba-kımından en erken XIV. yüzyılın ikincı yarısı ile XV. yüzyılın ilk yarısına aıt

metinler olduklarından Turhan Geneel'nin ilk olarak ifade ettiği gibi, bu nıetinlerın

bilinen Ahmed Faklh' !ere aicliyetı şüphelıdir.

BİBLİYOGRAFYA

Yatkın Safovna AHMETGALEYEVA, lssledovanie tyurkoycmçnogo pamyatnıka "Kisekbaş Kıta!Jl ", Moskova, 1979, s. 26.

22 H Mazıoğlu, "Anadolu'da XIII yuzyıl urunlerınden bır eser", X Tur k IJıl Kurultaymda Okıınan Bılımsel Bı/dınler, ı 963, Ankara ı 964, s 75-79

23 H Mazıoğlu, "Gcc;rnışırı Turkc;esınden orneklcr", Turk Dılı, Xlll/145 (1964). ~ 25-26 24 H Mazıoğlu. Alımed Fakılı Kıtcl/nı evsöfı mesôculu',I-Şellje, Turk Dıl Kuruımı Yay 339,

Ankara, ı 974, ı l 9 ' ~·

25 O Ş Gokyay, "Okurken VIII Guçluk nerede''". Turk /Jtlı, XXXllW\9 (ı X 1975)., 549-550'de hır salııl'esı eksık olarak basılmış ve hu cksık yazıya H Mazıoğlu cevar verınıştır H Mazıoğlu, "Guçluğun nerede olduğu". Tıırk Dılı, XXXll/290 (l Xl 1975). s 6(ı5-666 Bu yazı uzerınc O Ş Go k yay yazısının tarnamını hır defa daha yayımiarnıştır Tw k /)t/J,

(9)

Nıhad Saım BANARLI, Resını/i Turk Edehıyatl Tarıhi, Destanlar Devrinden

Za-nwnrmr::a Kadar, T, Bırıncı Baskı, Istanbul (tarıhsu:), s 97; Ikıncı Baskı,

Istanbul, 1971, s 319-320.

Mıkaıl BAYRAM, Alil Evren ve Ahi Te,1·kt!atr'nrn Kurulu,w, Konya 1991, s 52 ve 74. Mıkfııl BAYRAM, Şey/ı Evhadu'd-dın Hônud el-Kmnônl ve Evlwdtyye Tarrlwtr,

Konya, 1993.

Alessıo BOMBACI, La lerteratura Turca, con un proiılo della lerteratura mongola, Mılano, 1969, s. 270 ve 2~2.

Ahmed EFLAKI· Arıflerın Menlobelen, I, Çevıren: Tahsın Yazıcı, Devlet Kıtapları, Bılım ve Kultur Eserlerı Dızısı, Şark Islam Klasıklerı, Mılli Eğıtım Basımevı, Istanbul 1986, s 38-39: 452-453.

El, l,s 50

S adettın Nuzhet ERGUN, Tırrk ,'lôırlerı, Cılt: I, (tarıhsız), s. 281-283

Tourkhan GANDJEI, "Note~ on the Attrıbutıon and Da te of the "Çarhnaına", Studr

Preottonıant t Ottomwu, Atte del Convegno dı N apo! ı (24-26 settembre 1974 ), Napolı 1976, s. 101-104 Bu makalenın Turkçeye Emıne GURSOY-NASKALI tarafından yapılan tercumesı ıçın bk. Turhan GENCEİ, "Çarhn-fıme"nın ımıellıfı ve tarıhı hakkında notlar", Turk Ku/turu, XXV/2~6, Şubat

1987, (Ankara), s 74-77

Orhan Şaık GOKYA Y, "Okurken VIII. Guçluk nerede'l", Turk Dıli, XXXII/2~9

( 1 X. 1 975), s 549-SSO'de makalenın bır salı ı fes ı ehık olarak basılmı~ bunun

uzerıne Orhan Şaık GOKYA Y makalesının tanıanıını bır defa daha ya-yımlaım~tır. Turk /Jılt, XXXII/291 (1 XII 1975), ~. 707-710

Abdulbakı GOLPINARLI, Yunus Em re -Hayatr-, Istanbul, 1936, s 53

Abdulbakı GOLPINARLL Yunus Em re Divanr -Metınler, Sozluk, Açıklama-, Cılt 1-2. IstanbuL 1943, s. 1 10-1 1 1

Abdulbakı GOLPTNARLI, Mevlônôdan Sonra Mevlevlltk, Istanbul, 1953. s ~8. not 102; ~ s~~. resım 15

Abdulbakı GOLPINARLI, Yunus Enıre ve Yattrğr Yer, 1963, Eskışehır, s 14

Hfıfız Huseyın KERBELAİ, Ravzatu'l-cınôn ve cennetu'l-cenôn, Yayınılayan Sultan el-Qurra'l, II, Tahran, 1349, s. 48-49 ve 3~~

HAMDIZADE Abdulkadır Erdoğan, "Hoca Fakılı Turbesı", Babairk Gazetesı, Sayı 2~0. Konya. 23 Mart I 9 I 4

HAMDIZADE Abdulkadır Erdoğan, "Şeyh Al ıman", Turkso::u Gazetesı, Konya, 17 Mart 191~

Fahır IZ- Gunay KUT, "Dıvan nanm ve nesrı", Raşlangrcrndan Grurumııze Kadar

Buyuk Tırrk Klôstklerı. Tarıh. Antolo.ıı . Ansıklopedı . Bırıncı Cılt,

Otuken-Soğut, Istanbul 1 9~5, s. 264-268

Vasfı Mahır KOCATURK, Turk Edeb!'yatr Tarihi, Başlangıçtan bugune kadar Turk Edebıyatının tarıhı, tahlıl ı ve tenkıdı, Ankara, 1964, s 1 19.

(10)

140 OSMAN FIKRISERTKAYA

I. H. KONY ALl, Almlelcn ve Kıtabe/en tl e Konya Tarrhl, Konya, 1964. s. 387-396,

743-747 ve 1095

Ord Prof Dr. M. Fuad KOPRULU, Turk Edebtyatl Tanlzi, Istanbul, 198 I, Uç;uııcu

Baskı, s 261-262.

KOPRULUZA.DE Mehmed Fuad, "Anatolısche Dıchter ın eler Saldschukenzeıt. II

Ahmed Faqlh", Koros1 Csmııa Archivum, II/1-2, (1926), s. 20-38.

KOPRULUZADE Mehmed Fuad, "Selçuklular devrıncle Anadolu şilırlerı. II. Ahmed Fakılı ve Çarhnilınesı", Turk Yurdu, IV (1926), s. 286-295)

KOPRULUZADE Mehıned Fuad, Turk Edebiyatt Tan/u. Bınncı Tab'ı, Istanbul, ı 926. s. 307-308.

Cemal KURNAZ, Abdulkerını bın Şeyh Mfısil. Mak/i/ôt-1 Seyyıd Hanu1. (Tenkıtlı

basını), Ankara-I 99 I.

Gunay KUT, Heşt Belıtşt, An Analysıs of the Fırst Bıographıcal Work on Ottoınan Poets wıth a Crıtıcal Edıtıon based on Ms. Suleymanıye Lıbrary, Ayasotya, O

3544, Sources of Orıental Language.\· and Ltteratııres, S, Harvard, I 978, ~. ı 95.

Mecdut MANSUROGLU, Ahımıd Fakıh, Çarhnôme, Istanbul Unıversıtesı Edebıyat Fakultesı Yayınları 684, Istanbul, 1956,98 s.

Hasıbe MAZIOGLU, Ahmed Fakılı K1tôlnı evsôfl mesüctdu',1·-,1·el !fe, Turk Dı i

Kuruımı Yay· 339, Ankara, 1974, 1 19 s

Ha~ıbe MAZIOGLU, "Anadolu'da XIIl. yuzyıl urunlerınden bır eser", X. Tıırk J)ı/ Kurultaymda Okunan Btlunsel Bildu·i!er, 1963, Ankara 1964, s 75-79.

Hasıbe MAZIOGLU, "Geçmışın Turkçesınden ornekler", Tıırk Dılı, XIII/145 (1964), S. 25-26.

Hasıbe MAZIOGLU, "Guçluğun nerede olduğu", Tıırk Dtlı, XXXTI/290 (l XI 1975), s. 665-666.

Rıfkı Melul MERIÇ, "Akşehır Turbe ve Mezarları", Turktyat Mecmuası, V, 1936, s ı 52.

Mehmet ONDER, "Ilk Turkçecılerden Ahmed Fakıh hakkında yenı bılgıler", Turk

Yurdıı, Yıl 49, Sayı 276, 6 Ağustos I 959, s. 51. Mehmet ONDER, Konya KILavuzu, Ikıncı Baskı, I 971, s 99.

Mehmet O NDER, Mevlônu Şe/ın Konya, I 97 I, s. 99, Ikıncı Baskı, I 973, s. I 27-I 29. Sehl Bey, Tezkıı·e "Hest Behışt", Hazırlayan: Mustata Isen, Tercuman 1001 Temel

e~er, no 152, Istanbul, 1980, s. 126.

Şehabettııı TEKINDAG, "Yunus Emre hakkında araştırmalar", TTK, Belleten, 117. (1966),s 76-77

Tc::/wclere Gorc D1van Edc!Jıyatl lsunler Sozlıı,~u. Kultur ve Turı.~ııı Bakanlığı Yay

942, Kaynak Eserler Dızısı I 2, Ankara, 1988, s 224

Referanslar

Benzer Belgeler

Plasenta akreata spektrumu varlığında ACOG standart tedavi olarak sezeryan histerektomi yapılmasını önermektedir.Kliniğimizde plasenta invazyon anomalisi vakalar

11 We demonstrate that incubation of mesangial cells with specific inhibitors of PI-3K potently blocked the increase in HIF-1α protein levels by Ang II, suggesting that PI-3K

Anadolu Selçuklu kenti; Anadolu’da Hris- tiyan Bizans kent kültürü miras› üzerinde tarihsel kökenleri Orta Asya ve ‹ran co¤- rafyas›na uzanan Türk ‹slam

臺北醫學大學活動成效報告表 活動 名稱 臺北醫學大學 品德教育系列活動 活動 時間 98 年 03 月 01 日 至 98 年 04 月 30 日 活動

The result of this study offers a concrete and effective community-based day care services program to help the elderly at high risk reduce their depression and promote

Okuma motivasyonu ve diğer değişkenler arasındaki ilişkilere yönelik korelasyon analizi sonuçları içsel motivasyonun dışsal motivasyon, okuduğunu anlama ve

Oyunun amacı verilen aralıktaki rakamları (1-4) her satırda ve her sütunda birer kez yer alacak şekilde diyagramı doldurmak.. Oyunun amacı verilen aralıktaki rakamları (1-4)