• Sonuç bulunamadı

Başlık: A:\'KARA SOKAK KÖPEKLERİNDE LINGUATULA SERRATA FROHLICH, li89'UN YAYILIŞI VE HALK SAGLIGI AÇISI:\'DAN ÖNEMİYazar(lar):DOĞANAY, AhmetCilt: 30 Sayı: 4 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000186 Yayın Tarihi: 1983 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: A:\'KARA SOKAK KÖPEKLERİNDE LINGUATULA SERRATA FROHLICH, li89'UN YAYILIŞI VE HALK SAGLIGI AÇISI:\'DAN ÖNEMİYazar(lar):DOĞANAY, AhmetCilt: 30 Sayı: 4 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000186 Yayın Tarihi: 1983 PDF"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

30 (4) : 652-656, 1983

A:\'KARA SOKAK KÖPEKLERİNDE LINGUATULA SERRATA FROHLICH,

li89'UN YAYILIŞI VE HALK SAGLIGI AÇISI:\'DAN ÖNEMİ

Ahmet Doğanay.

Prevalence of Linguatula serrata Fröhlich, iil:l9 in Ankara stray dogs and its po-tendal public health significance.

Summary: Adult Linguatula senata are parasitic in the upper respira-tory passages of camivorous vertebrates. Occasionally man, and the other difi-nitive hosts may became infected with this paı.asite. For this reason, it has a ve-terinaıy and public health signijicaııce.

At the necropsies, the nasal cavities, the digestive tracts were examined and L. senata was found in 12Oııt rif50 dop,s(24

%).

Adult parasites were found mainly in the nasal cavities (22 %) and ueı)' few number in the digestiue lracts (2 %). The number rif parasites collected from each infected dogs varied bet-ween 1to5and 22female and 8male parasites wae collected.

Cantraıy to these necropJ)'findings, L. senata eggs wae seen in the faecal examination of on(y 4 infected dogs.

Özet: Linguatula senata'llln Ankara sokak köpeklerindeki yayılışım tesbit etmek amac~J'la şehrin çeşitli semtlerinden toplanan 50 adet köpeğin bu-run boşluğuna ve sindirim sistemine bakılmış ve köpeklerin

%

24 ünün bu pa-razit ile enfekte olduğu saptanmıştır. Parazitlere 11köpeğin burun boşluğunda, bir köpeğin de ince bağırsaklarında rastlanmıştır. Enfekte köpeklerden 22 tane-si dişi, 8ide erkek olmak üzere toplam 30 para::.it toplanmıştır.

Giriş

Linguatula senata çeşitli hayvanlarda ve insanda bulunan zoonose karakterde bir parazittir. ErişkinIeri daha çok köpek, kurt ve tilkilerin, seyrek olarak da at, eşek, katır, keçi ve insanların burun boşluğunda yaşamaktadır (3, 16). Vücudu dil şeklinde olup, ventral yüzü düz, dor-sal yüzü konveksdir. Kütikülası enlemesine çizgili olan parazitin er-kekleri 1,8-2 cm; dişileri ise 8-13 cm uzunluktadır (3). Ara

(2)

ları sığır, koyun, keçi ve tav~an gibi herbivorlar olup, nymph'ler bu ara konakcıların özellikle 'akciğer, karaciğer, böbrek ve mezenter lenf yumrularında bulunmaktadır (3, 16).

Eri~kin parazitler burun bo~luklarının derinliklerine yapışıp ora-da ciddi irritasyonlara neden olmakta, bunun sonucu da enfekte hay-vanlarda sık sık aksırık ve öksürük görülmektedir. Yine bu gibi hay-vanlarda solunum güçlüğü, huzursuzluk ve rahatsızlık belirtilerine rastlanmaktadır (3). Diğer taraftan sığırlarda ve keçilerde L.

senata'-nın nymph'lerine çok sık rastlandığı bu nedenle de ekonomik yönden önem ta~ıdığı bildirilmektedir (12). Ayrıca, gerek eri~kin parazitlere, gerekse nymph'lerine çok seyrektc olsa insanlarda da raslanılması (2, 5, 17, 19), parazitin önemini daha da artırmaktadır.

L. senata'nın köpeklerdeki yayılışı üzerine dı~ ülkelerde çeşitli

araştırmalar yapılmış ve deği~ik sonuçlar alınmı~tır (7, 9, 15). Ülke-mizde ise bu konuda sadece Elazığ köpekleri üzerinde bir çalışma ya-pılmı~ (I), bunun dı~ında özel bir araştırmaya rastlanamamıştır. Bu nedenlerle de böyle bir çalışmanın yapılmasına gerek duyulmuştur.

Materyal ve Metot

Çalışma materyalinin bir bölümünü Ankara Belediyesi tarafından öldürüldükten sonra toplanan, bir kısmını ise canlı olarak yakalanan 50 adet sokak köpeği oluşturmu~tur.

Otopsiden önce her köpeğin rektumundan alınan yaklaşık 5 gr. dışkıda Fülleborn'un doymuş tuz eriyiği metodu ilc L. senata yumur-tası aranmı~tır. Daha sonra burun boşluğunun muayenesine geçilmiş-tir. Bunun için de ba~ usulüne göre ikiye ayrılarak önce septum nazi kaldırılmış, sonra sivri uçlu bir makas ilc bütün konhalar açılmış ve görülebilen parazitler toplanmıştır. Özellikle daha küçük olan erkek parazitlerin gözden kaçabileceği dü~üncesiylc ba~ yaklaşık 10 saat ılık su içinde bekletilmiş ve böylece parazitlerin suya çıkması sağlanmıştır. Ayrıca, köpeklerin mide ve bağırsakları da açılarak L. senata yönünden incelenmiştir. Toplanan tüm parazitler kaynama noktasındaki 70 de-recelik alkolde tesbit edilerek erkek-dişi ayrımları ve sayımları yapıl-mış, ayrıca morfolojik yapıları incelenmi~tir.

Bulgular

Bakısı yapılan 50 adet sokak köpeğinden 12 si (% 24) erişkin L.

(3)

bu-run bo~luğunda, i köpeğin (% 2) de ince bağırsaklarında rastlanmış-tır. Enfekte köpekleı-den toplam 30 parazit toplanmış olup bunların 22 tanesi (t~6 73.33) dişi, 8 tanesi (% 26.67) de erkek olarak tesbit edilmiştir. Enfekte hayvanların 4 tanesini erkek (% 33.3), 8 tanesini de dişi köpekler (% 66.7) oluşturmuştur. Bir köpektc en az i, en fazla .') parazite rastlanmıştır.

Materyal ve metod bölümünde de belirtildiği gibi otopsiden önce her köpeğin dışkı muayenesi yapılmış ve enfekte köpekleri n sadece 4 tanesinde (% 33.3) L. senata yumurtası görülmüştür.

Tartışma ve Sonuç

Ülkemizde L. senata'nın köpeklerdeki yayılışı üzerinde bugüne kadar fazla durulmamıştır. Bu konuda sadece Elazığ köpekleri üzerinde geniş kapsamlı bir çalışma yapılmış (I), bunun dışında diğer para-zitler için gerçekleştirilen araştırmalarda tesadüfen hulunan L.

smata'lar bildirilmiştir (I O,iI, i3, 18). Nitekim Ankara'da yaptıkları

çalı~malarda Mimioğlu ve ark. (I i), 50 köpekten birinde; Pamukçu ve Ertürk (I 3) ise 627 köpekten birinde L. senata'ya rastladıklarını ya-yınlamışlarclır. Yine Ankara'da otopsi yaptığı 23 köpekten birinin bu-run boşluğunda, birinin de ince bağırsağında L. senata'ya rastlayan Tı-nar (I 8), parazitlerin ince bağırsağında bulunmasının bir sapık para-zitizm olabilcceğ"ini ve yutularak buraya gelebileceğini belirtmiştir. Aynı parazite l'vlerdivenci (10) tarafından İstanbul ve Samsun'da birer köpekte rastlanmıştır. Görüldüğü gibi bu çalışmalarda elde edilen so-nuçlar L. senata'nın Türkiye'cle köpeklerdeki insidensi açısından geni~ bir bilgi vermemişlcrclir.

Parazitin Elazığ köpeklerindeki yayılışını saptamak amacıyla geniş kapsamlı bir çalı~ma yapan Dinçer (i), incelediği 85 köpeğin 35'inin

(%

40.2) burunboşluğunda L. sarata saptamıştır. Daha önce ülkemiz köpeklerinde parazitin az bulunmasına, burun boşluklarının iyi araştırılmamasının neden olduğunu bildiren yazar (I), toplanan pa-razitIerin

%

65'inin dişi,

%

35'inin de erkek olduğunu ve bir köpekte en az I, en fazla 16 parazite rastIandığını belirtmiştir. Bu çalışmada ise bakısı yapılan Ankara sokak köpeklerinin

%

24'ünde L. serrata sap-tanmıştır. Bir köpektc en az I, en fazla 5 parazite rastlanmı~ olup, Ela-zığ'da yapılan çalışmada (ı) olduğu gibi bu çalışmada da dişi parazit-ler erkek parazitparazit-lerden daha fazla sayıda bulunmuştur. Bir köpeğin ince bağırsağında rastladığımız bir aclet erişkin erkek parazitin, Tı-nar'ın (I 8) da belirttiği gibi yutularak buraya geldiğini zannediyoruz.

(4)

Dışkı muayeneleri ile, enf(~kte köpeklerin sadece 1.tanesi (% 33.3) saptanabilmiştir. Otopside 12 köpeğin enfekte bulunduğu dikkate alınırsa dışkı muayenesinin, parazitin te~hisinde yeterli olmadığı görül-mektedir.

Gerek bu çalı~madan ve gerekse Dinçer'in (I) yaptığı araştırma-dan L. senata'nın ülkemiz köpeklerinde oldukça yaygın olduğu anla-şılmaktadır. Diğer ülkelerde yapılan yayınlarda da bu parazitin köpek-lerde küçümsenmiyecek bir oranda bulunduğu belirtilmiştir. Nitekim Hiıı (4), L.senata'nın Linguatulidae içinde en yaygın bir tür olduğunu ve dünyanın hemen her yerinde görüldüğünü bildirmektedir. Avru-pa'da köpeklerin

%

13. Tsinde bulunduğu bildirilen (I 5) L.serrata'ya, Punjap köpeklerinin

38'inde (2); Beyrut sokak köpeklerinin ise %

43.3 ünde (6) rastlandığı bildirilmiştir. Parazitin Mısır köpeklerindeki yayılışı

%

8.33 ve

%

25 olarak saptanmıştır (7,9). Piııers'in (14) çe-şitli yazarlara atfen bildirdiğine göre Berlin'de incelenen 200 köpekten

i3'ünde; Alfort'da ise 630 köpekten 64'ünde L.senata'ya rastlanmış-tır.

/.. sen'ata daha önce de belirtildiği gibi zoonose karakterde bir pa-razit olup gerek erişkinieri, gerekse nymph'leri insanlarda da görül-mektedir (2, 17, 19). Parazit insanlarda 2 tip enfeksiyon oluşturmakta-dır (8). Bunlardan birincisi yumurta ve nymph'lerden meydana gelen "iseeral linguatulosis; ikincisi ise enfekte hayvanların nymph'li iç or-ganlarının yenmesi ile oluşan nazo - faringeallinguatulosis'dir ki bu tip olaylar çeşitli ülkelerde insanlarda saptanmıştır (8, 17).

Nitekim Yurdumuzda da U nat ve Şahin (19) bir kadının burun boşluğu ve tonsillerinde parazitin nymph'lerine rastIamışlardır.

Literatür

1- Dinçer, Ş.(1982): Elazıg .Mezbahas1llda kesilen Iıaj'vaıılarda ve sok"k köpekleril/de Lingua-tıtfa serratıı (Frölıliclı 1789)'11111 yıı)'ılı~ı ile insan ve hayvıııı sallı!!ı ba/;ınııııdnııönemi, Ankara

Univ. Vet. Fak. Derg., 29 (3-4): 324-330.

2- GilI, H.S., Rao, B.V. and Chhabra, R.C. (1968): Aııale on tlıe occurrence oj Liııgııatula serrata (Fröhlich, i789) in damestica/ed animals. Trans. R. Sac. trop. ~Icd, Hyg., 62 (4): 506-508.

3- Güralp, N. (1981): Helmintoloji. Ankara Univ. Vet. Fak. Yayın. 1\'0: 3G8/ 266. Anka-ra.

4- Hill, H.R. (I 973): The 1"'<OllOlııyand TIlorpholog)' of the Lin./{ııalıılidae. The Graduate De-partment of Zoology-University of Southcm Califomia. Disscrtation, pp. 220. 5- KbaUdi, R.H. (1972): Lingualu/a serrala (A case report wiıh a descTiption of ils life rycü).

(5)

c-- Khalil, G.M. and Sehaeher, J.F. (ı 965): Lingııalılla serrala iıı re/aıion lo haisaılıi and

ıhe marmm .ryııdrome. Am.J.trop. Med. Hyg., 14 (5): 736-746.

7- Khalil, G.M. (I 970): Incidenu of Lingııalııla sermla iıifeclion in Cairo Afongreal dogs..J.

Parasit., 56 (3): 485.

8- Khalil, G.M. (ı 972) : Liııgııalııla sam la (Penlns/Qmida) parasi/iziııg /mmll/tr lIIıd aııimals iıı Egyjıl, neihghboring coıııılriesmiLi elsewhere. A. review ..i.Egypt. publ. Hlth. Ass., 46 (6): 363-369.

9-- Khalil, G.M. (1973): Liııgııalııla samlafroııı "'fongreal dogs in EI-Dakhla Oasıs fEgypl) . .I, Parasit., 59 (2): 288.

10- Merdivenci, A. (1970): Türkiye pamdtleri ve parazilolojik )'aymları. İ. O. Cerrahpaşa Tıp Fak. Yayın. :'\0: 1610/9. istanbuL.

11- Mimioğlu, M., Güralp, N. ve Sayın, F. (1959): Ankara köpeklerinde görülen paraziı lürleri ve bımların)'a)1lışrıisbeıi. Ankara Üniv. Vet. Fak. Derg., VI (1-2): 53-68.

12- Ortlepp, R.J. (1934): Nole on Ihe ammence of ıhe Toııgııe- Worm-Lingllillıda scı-rala in a dog

iııSoııth Afriea ..l.S.Afr. vet. med. Ass., 5 (2): 113-114.

13- Pamukçu, M. ve Ertürk, E. (196 i): i 933- i 960 yılları araslı/da Aııkara ve yöresinde

kö-pekierde görülen hastalıklara 10/'111 bir bakış. Ankara eniv. Vet. Fak. Dcrg., VII (4): 323-346.

14- PilIcrs, A.W.N. (1925): Liııgııaıııla serrala frölıliclı 1789, iıı ılze Ilasal cavity of bııll biıch.

Vet. ./ .• 81: 126--130.

15- Pullar, E.M. (I 946): A sıırvry of Vicloriaıı eaııine aııd vıtlpine pmasiles. V. Arlhroporla. Aust.

vet..I., V (22): 112-118.

IG- Sine1air, K.B. (1954): The iııcidenee and life rycle ofLingııallıla serrala (Frölzliclı 1789) iıı Creat Britain ..l.Comp. Path., 64: 371-382.

17- Symers, W.S.C. and Valteris, K. (1950): Two eases ~rlzııman infistation by larvaeif Lingıwlılla serrala ..I.elin. Path., 3: 212-219.

18- Tınar, R. (1976): Aııkara köpek/elinde saptadığımı::. Heterophyes Izelerop/ryes(Siebold, 1852) Stiles et Hassal, 1900 ve Lingııatılla sara ta Frölıliclı, 1789 ola)'ları. Fırat Oniv. Vet. Fak. Derg.,3 (2-3): 15-18.

19- Unat, E.K. ve Şahin, V. (I 950): Liııgııatula serrata sürfeleriyle Izmule geleli bir iııjeslasyon

Referanslar

Benzer Belgeler

Aza: Hacı Salihzade Emin, Belediye Reisi Arif, Tüccardan Kazım, Altıparmakzade Hafız Emin, Manav Hacı İbrahim, Cezayirli Oğlu Ali, Müderris Elyaslarlızade Ahmet,

ticaret anlayışının temeli olmuştur. Sigara kağıdı imali, Tütün İnhisarı İdaresi’ne devredildiğinden bu alandan çekilmek zorunda kalmış ve 1920

Correlation between water activity, moisture and durability index values of cat and dog dry extruded foods was given in Table 2.. The scatterplots between water

Tarihi kayıtların kullanıldığı çalışmada, canlı hayvanlardan alınan verginin 1920-1961 yıllarında bütçe gelirleri içerisindeki oranı, irat ve servet vergileri

As a result of this work, internal organ samples of 4 cattle and 2 goats from the Aegean Region were investigated for tuberculosis with histopathologic, bacteriologic

common kestrel (Falco tinnunculus) which was brought to Ankara University Faculty of Veterinary Medicine, Laboratory of Parasitology Department.. Parasites were

For an initial diagnosis of severe phases of some thoracic and lung diseases like pneumothorax, pleural effusion or masses, radiographic examination is

Meanwhile, present study revealed that the nitrate/nitrite concentrations were found to be significantly different only for nitrate (higher in organic) and nitrite