• Sonuç bulunamadı

Yayıncılığımızın dünü, bugünü ve yarını

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yayıncılığımızın dünü, bugünü ve yarını"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

YAYINCILIĞIMIZIN DÜNÜ, BUGÜNÜ ve YARINI

Arştan Kaynardağ

Günümüzde toplu-mların kültür düzeyi yayınevlerinin çalışmasında yansıyor. G e r ­ çekten de bir toplumda sanat, bilim ve düşünce, çeşitli yön­ leriyle, ilg ilile rin okumaları ve bilgi edinipyararlanmaları için kitap ve süreli yayın bi - çiminde ortaya çıkarlar. Böy- lece yayıncılık,her zaman kül_ tür hayatınınoluşmasında,bel­ li doğrultulara yön almasında başlıca etkenlerden biri ol - muştur.

Kitabın uzun ve şanlı bir destanı var insanlık tarihinde. Bu şanlı destanın içinde her ülkenin kendi kitapçılığının öy­ küsü de yer a lır. Kitabın, ki - taplığm geçmişi çok eskidir bizim yurdumuzda. Öyle k i , işi H ititlere kadar götürerek ilk kitabın Anadolu'da yazıl - dığı, ilk kitaplıkların da yine bizde bulunduğu bilim sel ka - nıtlarla öne sürülmektedir. Böyle bir saptama öğünülecek bir şeydir bizim için. Ne var ki kitabın bizde böyle bir geç­ mişi olduğu halde kitap bas - makta bir hayli geç kalmışız. Bizde basılı ilk kitap ancak 1729 yılında basılarak satışa sunulabilmlştir. O zamana ka­ dar çok sayıda hattatdan olu - şan bir em ekçiler yığını yu - murta akıyla ağartılmış kâğıt­ lar üzerinde kamış kalem ler­ le yazı yazıp durmadan kitap istinsah ediyor lardı.A ralann- da çok önem lileri bulunan bu yazma kitaplardan bir bölümü yanarak, yırtılarak, çürüyerek yitip gitm iş, bir bölümü ise belli başlı kitaplıklarda koru- nabilmiştir.

Yazma kitapların satışı ki­ tapları sırtlayıp şehir şehir do­ laşan seyyar satıcılar aracılı­ ğı ile ve çoğu kez cami ve medrese avlularında yapılıyor du.

Basmacı İbrahim Efendi (İbrahim Müteferrika) kitap basmak için 1722 yılında s u l­ tandan fetva alır almaz hazır- lıklara girişti ve 31 ocak 1729' da basılı ilk Türk kitabı olan "Vankulu" sözlüğü satışa su- nulabildi. Müteferrika yaptı- ğı işin önemini çok iyi bili - yor ve "Vankulu"mıa önsözün­ de "Bilginin halk ve kuşaklar

©

arasında yayılması dönemi - nin başladığını "yazıyordu.

Müteferrika'nın basımevi 17 kitap basmıştır ki bu e s e r ­ ler bugün son derece nadirdir ve her biri birer servettir.

Müteferrika'dan sonra du­ raklamalar olmuş ve 18. yüz - y ıl sonuna değin basılan ki - tapların toplamı ancak 45 sa - yısına ulaşabilmiştir. Bu d ö ­ nemde din kitabı basılmama - sına özellikle dikkat e d ilm iş ­ tir.

Oysa Batı ülkelerinde ilk basılan kitaplar çoğunlukla din kitaplarıydı. Bizdeki ters du­ rum, geçim lerini salt din ki - tabı yazıp istihsah ederek sağ­ layan kalabalık bir emekçi y ı­ ğınını korumak kaygusundan ile r i geliyordu.

1803'den Tanzimat'a değin 391 kitap basıldığı saptanmak­ tadır. İlk dönemde konular yal­ nız dil, sözlük, tarih, coğrafya, sosyal bilim ler askerlik, fen, öğretim ve matematik olduğu halde 1803'den sonra başlayan ikinci dönemde dini kitap bas­ ma yasağı kalkmış, masal,di­ van, tasavvuf ve edebiyat da konular arasına girm iştir.

Tanzi matla Birinci M e ş ­ rutiyet arasında basılan kitap sayısı 2500'e yakındır ve tıp, roman,hikâye, tiyatro konula­ rına geçilerek ilgi alanı ge - nişlemiş bu arada çeviri ki - taplar yayınlanmağa başlamış­ tır.

1928 harf devri mine değin geçen süre içinde basılan ki - tapların sayısının30 000'i bul­ duğu anlaşılmaktadır. Bu ko­ nuya, 52'nci fasikülü bugün­ lerde yayınlanan çok Önemli bir katalog, "Eski H arflerle Basılmış Türkçe E serler Ka - taloğu " kesinliğe yakın bir açıklık getirecektir. Osman­ lIların bastıkları kitaplar,bir, iki deneme dışında üzerinde pek durulmamış,kitaplık bilim ve edebiyat sosyolojisi açısın­ dan çok ilginç ve geniş bir i n ­ celeme alanı olarak önümüz - de duruyor.

Arap harflerinin bırakılıp latin harflerinin kabulü yayın­ cılığım ıza büyük bir hız ge - tirdi,nicelik ve nitelik bakı­ mından değişiklikler oldu.Öy- le ki 1928-1973 yılla rı arasın­ da çok çeşitli konularda 1700'e

yakın kitap yayınlandı,yeni ya­ yınevleri kuruldu.

Latin harfleri kabul edilip okuma yazma kolaylaştı ama neler okumalıyız sorunu orta­ da duruyordu. İşte Vedat Gün- yol'un bir yazısında pek güzel belirttiği gibi 1930'lar biter - ken "Basım ve yayın özlemi Türk insanına dünyanın gelm iş geçm iş ana yapıtlarını tanıt - mak,onlar aracılığıyla kendi­ ni bulmak özlem iydi. Birinci T (,rk Yayın Kongresi ( 1939 ) , böylesi bir özlemin ilk canlı ve olumlu atılım ı oldu. "Kong­ rede önemli kararlar alındı . Batı ile Doğu ' nun önemli klasikleri birer dizi halinde yayınlanmaya b aşlad ı.T ercü - me Dergisi ile İslam ve Türk Ansiklopedileri'nin yayımlan­

ması fşine girişild i.

Türk Tarih Kurumu, Türk D il Kurumu gibi bilim sel ku - rum larla,üniversitelerin ya - yınlarında canlılık görüldü . Halkevlerinin yayınladıkları kitaplar hız ve önem kazandı.' Yayıncılığımızda İkinci Dünya Savaşı'nın bitmesiyle , dünya yayıncılığının gelişm e - sinden de etkilenilerek yeni konulara ve denemelere doğru hızlı bir gelişm e b a şla d ı.A y­ nı zamanda tek parti dönemin­ den çok parti dönemine geçili­ yordu. Kâğıt sağlamak, matbaa makinesi getirmek kolaylaştı, basımevlerinin savısı arttı.

Türk yayıncılığının en ö - nemli tarihlerinden biri 27 ma­ yıs 1960'dır. Bu tarihi iz le - yen yıllarda gerçekten çok ni­ telikli bir durum kazanan Türk yayıncılığı,düşünce,kUW tür ve edebiyat ortamının ile ­ ri düzeyde oluşmasına yardım etmiş ve bir çok değerli genç Türk yazarının yapıtını basıp yayınlayarak bunları TUrki - ye'nin her yanındaki geniş o - kuyucu yığm larınaulaştırm a- yı başarmıştır. Anadolu ' nun her köşesinde yeni ve güzel kitabevleri açıldı. Gazeteler kitap ilânlarına özel yerler a- yırd ı;

1970'den sonra yayıncılar ansiklopedi yayınına öne m ver­ diler. Bir yandan da o güne dek ihmal edilen çocuk kitap­ ları ön plana çıkmaya başladı.

Öyle ki giderek çocuk yayın - la n yayıncılar için en gözde konulardan biri oldu. Çocukla­ rım ız tanınmış Türk yazarla­ rının yazdığı,resim lerin i ta - nmmış ressam larım ızın çiz - diğl kitaplara kavuştu.

UNESCO tarafından 197 l yılında ilân edilen "Dünya Ki - tap Y ılı" biraz geç de olsa yurdumuzda yankı uyandır mak­ ta gecikmedi. Dünya için çok mutlu bir şey olan bü girişim bizde 12 Mart rejiminin yayın­ cılara, yazarlara ve kitapse - verlere en acım asız baskıları yaptığı günlere rasladı. Bu baskılar, toplatılan, yakılan ve yokedilen kitaplar kültür ha­ yatımızda onarılmaz yaralar bırakmış ve iz le r i kolay si - linmez bir bunalım yaratmış­ tır.

Türk Editörler Birliği I972'de, tarihinde ilk kez Frankfurt Kitap Fuarı'na ka - tıldı.

I973'de Cumhuriyet'in e l ­ linci yılıyla ilg ili çalışmalar , istenilen düzey ve nitelikte o l­ masa bile yayıncılık hayatı - miza bir canlılık getirdi. E l ­ linci yıl yayınlarının icapsa m ve niteliğine ilgi duyanlar L e - man Şenalp'ın son günlerde yayınladığı değerli bibllyog - rafya kitabına bakabilirler.

I975'ln başlarında salt gös­ teriş olsun diye toplanan İkin ­ ci Yayın Kongresi hiçbir ya - rar sağlamadı ve yayıncıları­ mızla aydınlarımızın haklı tep­ kisi ile karşılaştı.

Türkiye'deki kitap Ureti - mi, başlangıçtan beri aradaki küçUkgerilemelere karşın hız­ lı bir çoğalma gösterm iştir. Kitap tiraj la n gittikçe artmak­ tadır. Bir kitabın tirajı 2000 ile 20000 arasında değişmek- tedir.TUrkyazarlarının3l 'inci ci baskısını yapan eserleri gö­ rülmektedir. 1973 yılında telif 6088 ve çeviri 1391 olmak üze- re7479 kitap, 1974'de ise telif 5743 ve ç eviri 1140 olmaküze- re 6883 kitap basılıpjayınlan- m ıştır. Yurdumuzda 5000 ki - kişiye bir telif kitap,51200ki­ şiye bir çeviri kitap düşmek­ tedir.

Bugün ülkemizde grafik sa­ natlarda belirli bir ilerlem e

(2)

YAYINCILIĞIMIZIN

(D eva m )

olmakta^enç ve çok yetenekli grafik sanatçıları yayım cılar­ la gtizel bir işb irliği yapmak­ tadırlar. Bu işb irliği tipo ve ofset tekniğinin getirdiği yeni olanaklarla birleşince çokgü- z e l yapıtlar ortaya çıkmakta - dır ve çıkacaktır.

Önümüzdeki yıllarda ya - ymcılığımızda ne gibi geliş - meler olacaktır ?

Başlıca belirleyici etken­ ler olarak, demokrasiye aykı­ r ı baskılan, kağıt sorununu,

televizyonun ve enflâsyonun etkisini gösterebiliriz. İlerde­ ki birkaç y ıl bu etkenlerin tar tışmasıyla geçecek, yayıncı - lar planlarını ona göre yapa - caklardır. Kuşkusuz en önem­ li sorun yine de özgürlük so - runudur. Demokrasinin temeli olan düşünce özgürlüğü korun- mazsa yayıncılığım ızla eği - tim ve kültür hayatımızdaki gelişme aksayacak/otoroman­ lar, halkı soymak amacıyla ya­ yınlanan seks kitaplarıyla be­ yin yıkama âleti olarak kulla­ nılan çeşitli kitapların orta lı­ ğı sardığı görülecektir.

•ARSLAN KAYNARDAĞ

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Ta h a Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

22 Endemik iyot eksikliği bölgesi olarak kabul edilen Doğu Karadeniz bölgesinde yapılan ve 2017 yılında yayınlanan bir çalışmada, guatr nedeni ile ameliyat olan

Bölge için Genel Teşvik Uygulamalarında araç üstü ekipman sektörü için 1 milyon TL asgari yatırım tutarı öngörülüyor. Bölgesel Teşvik Uygulamalarında da

Her ne kadar bilmediğimiz şeyin bizi incitmeyeceği söylense de sadece atıf geleneği değil gereğinden fazla önem atfedilen atıf sayılarını temel alan dergi

Yarının Hizmeti Alanları – Kredi Kartı Tahsilatı (SaaS).?. Yarının Hizmeti Alanları – Kredi Kartı

Kısa etkililere göre avantajı dalgalanmaların olmamasıdır ancak kullanımını kısıtlayan en önemli faktör herhangi bir kontrendikasyon veya komplikasyon ortaya

Pastırma Pudrası Karalahana Tozu Yoğurt Cipsleri Yoğurt Tozu Portakal Pudrası Havuç Pudrası Domates Kabuğu Tozu Limon Tozu Aydın Deve Sucuğu Tozu Kırmızı Pancar

Anglo Amerikan Kataloglama Kuralları ikinci edisyonuna göre bir eserin nitelemesine ilişkin kuralların örneklerle anlatılması öğrencilere uygulamalı

Pulmoner hipertansiyon hastalığının ortalama hayatta kalma süresi 2.8 yıl olarak be- Pulmonary arterial hypertension (PAH) is a rare disease with incidence of approximately two to