• Sonuç bulunamadı

Kemani ve piyanist, bestekar Leoan Hancıyan

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kemani ve piyanist, bestekar Leoan Hancıyan"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1389 H icri M U H A R R E M 27 Günün uzam ası 2 dakika 1385 Rom ! n i s a n

1

Y ıl: 1969, A y : 4, G ün : 104, K asım : 158

N İ S A N

Günün devamı: 13 S. 25 D. —- Gecenin devamı: 10 S. 35 D.

P A Z A R T E S İ

(Rumi Nisan 1385 başlangıcı)

Ben yukan çıkarken, karım aşağı iner; karım yukarı çıkarken, ben aşağı inerim. Tecrübenin bana öğrettiği ev­ lilik hayatı, işte budur!... « W. Collins

(2)

Keten gömlek, dört ekten, — N e tez bıktın sen benden Bıktığını biteydim, — Arzum alırdım senden.

Yemek listesi: 104 *— Tatar böreği, zeytinyağlı kereviz, boyat 104 « ÇÜNKÜ !...

Kendisinden feminizm hakkındakl fikirlerini «oran bir arkadaşına Alman şairi Heine, şu cevabı verdi:

— Ben, kadınlara tam bir müsavat verilmesine katiyen taraftar değilim. Bu hususta Napoléon’un zenci ırkı İğin sarf ettiği bir sözünü söyleyeceğim: “ Siyah ırka müsavat hakkı niçin vermiyorsunuz?” diye soranlara, Napoléon: “ Çünkü ben beyazım...” demiş. Tıpkı bunun gibi ben... Ben de evliyim, azizim!...

K E M A N İ ve P İY A N İS T , BE STE K A B LE O N H A N Ç IY A N 1860’ta İstanbul’da doğmuştur. Musikiye fazla merakı yüzünden tahsiline devam edememiş, tıbbiyenin 4’ttncü sı­ nıfından ayrılmıştır. Okullarda ve sarayda musiki hocalığı yapmıştır. Ayrıca birçok yabancı memlekete gitmiş, musi­ ki incelemelerinde bulunmuştur. Gittiği memleketler ara­ sında Mısır, Bulgaristan ve Romanya da vardır. Musiki bil­ gisi çok kuvvetli olduğundan herkesin sorularına cevap ve­ rebilirdi. 11 temmuz 1947’de ölmüştür.

Suzidil makamında bir şarkısı:

Cânâ gamı aşkınla perişan gezer oldum Bir yerde karâr eyieyemem derbeder oldum Pervâne gibi aşk ile yandım heder oldum Bir yerde karâr eyieyemem derbeder oldum 73 — TE R B İY E VE N E Z A K E T K U R A L L A R I Bir lokantaya girerken şapkamızı çıkarmak nezaket icabıdır. Çıkarken şapkamızı ancak kapıdan geçerken tek­ rar başımıza geçirebiliriz. Sofra başında başımız şapkalı olarak oturmak, bahçede dahi olsa, doğru değildir.

38 — TÜ R K T A R İH İN D E N İLG İN Ç O L A Y L A R Sultan Üçüncü Mehmet devrinde sadaret makamında bulunan İbrahim Paşa, AvusturyalIlara karşı parlak bir meydan savaşı vererek, 22 ekim 1600’de Kanlje’yl ele geçir­ miş ve kalenin muhafazasını Tiryak] Haşan Paşa adında yaşı doksana merdiven dayamış ihtiyar bir askere bırakmış­ tı. ömrünün büyük bir kısmı serhat yollarında geçtiği için pek o kadar tanınmamış ve bu yüzden de vezir olamamıştı.

(Devamı yarın) bunlan lüzumsuz yere feda etmeyi göze alamadı. Deniz yo- luyle büyük ölçüde bir tahliye hareketi yapmasını önlemek için, hava kuvvetlerinin kâfi geleceğini sanmıştı. Bu itibar­ la Başkumandan Von Brauchitsch vasıtasıyle, Halder’e şu emri göndermişti:

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu doğrultuda bireylerin örgütlerdeki etkililiklerinin belirleyici bir unsuru olarak farklı değişkenlerin yalnızlıkla olan ilişkisinin ortaya çıkarılması için yapılan

Alfa Erboğa’nın sağ altındaki karanlık bulutsu Kömür Çuvalı’nın hemen sağındaki parlak beş yıldız da Güneyhaçı Takımyıldızı’nı oluşturuyor. Güneyhaçı’nın

Kişiliğini, ilişkilerini, yaşamım bize anlatacak Sabahattin Ali’den anı, günlük, mektup gibi bel­ geler kalmadı. Hatta şimdi Sabahattin Ali’nin soyadını

ÖZET : Perennial allerjik rinit tanısı konulan 25 olguda immünoterapi öncesi ve sonrası rinomanometrik ölçümler uygulanarak tedavinin etkinliği araştırıldı..

Ayrıca bu hatip sayılabilecekleri de orta ha­ tip, iyi hatip, çok iyi hatip diye sı­ nıflandırmak yerinde olur.. Tabii sınıflandırmada hangi noktaların göz

Bu yazıda, eşlik eden komorbiditesi olmayan ve başvuru sırasında ateş, hafif-orta düzeyde karaciğer enzim yüksekliği ve lenfomonositozu olan, semptomatik tedaviyle düzelen dört

Invasive Liver Abscess Syndrome Caused by Klebsiella pneumoniae and Metastatic Infection Causing Vision Loss: A Case Report..

Yedi bin frangı, yani üç yüz elli Fransız lirasını ödeyemiyen, ödemek istemiyen ve o yüzden bayrağına karşı en büyük haka­ retin yapılmasına tahammül