Tanımalar
ve
T a n ış m a la r
Y
AZD IĞ IM kitap hem
hâtırat, hem bir
tarihtir.
hir
Kısa bir zaman için Türki-
yeyi çalkandıran
Irkçılık • Tu
rancılık meselesi fik ir tarihimiz
bakımından olduğu kadar siyasi
tarih yönünden de İncelenmeğe
değer çaptadır. Vak’amn içinde
yaşamış bir insan olarak bu yaz
dıklarım, gelecek yüzyılın tarih
çisi için ana kaynaklardan biri
olacaktır.
Her tarih, maksada girmeden
önceki hazırlayıcı bir
bölümle
başlar. Ben de Öyle yapacağım.
Okuyanların daha iyi anlaması,
sebepsiz gibi görünen olayların
aydınlanması için bir
önüııçle
başlayacağını.
Hail: Partisini tanıyorum
1930 da Edebiyat Fakültesini
bitirdikten sonra Türkiyat Ens
titüsüne asistan olmuştum. Halk
Fartisini bu sırada tanıdım. Şöy
le ki: 1933 Temmzunda Arık ar a,-
da toplanan Birinci Tarih Kon
gresi aklın ve ilmin asla kabul
edemiyeceği bir hava içinde bo
calar, Bayan  fe tin
Köprülü
Fuat gibi tanınmış bir profesöre
ders vermesi gibi hârikalara sa
hil olur ve sözüm ona yeni yeni
ilim ufukları açıp yeni keşifler
yaparken bir Halk Partili, ünlü
profesör Zeki Velidi’ yi hiç bir
şdy bilmemekle suçlandırdı
ve:
♦Zeki Velidi Beyin Darülfünun
daki kürsüsü önünde talebe ola
rak bulunmadığıma çok şükredi
yorum
(1 ) dedi.
Türk tarihi üzerindeki otorite
si hütiin dünyada tanınmış olan
Zeki V elidi’ vi teehil eden
bu
n-—zuhur bilgin, doktor Resid Ga-
lip’ti. Kırkından sonra saz çal
mağa başlayanların notaya ve u-
sule pek aldırış
etmiyecekleri
nn” hakkak olmakla beraber dok
tor fazla ileri gitmiş, beni ve Ze
ki Velrdi'nin diğer talebelerini,
hattâ faiebesi olmı.vanlan Öfke
lendirmişti (2 ).
Diğer yedi ki
şiyle birlikte ona derhal bir tel
graf çektim:
Biz işe Zeki V elidî’ nin talebe
si olmakla iftihar ederiz.
Bir de Zeki Velidî'ye yolladık:
Tebrik ederiz.
Reşit Galib'e çekilen
telgraf,
kongrede bulunanların tabirime
bomba gibi patladı. Belliydi ki
Halk Partisi küeiik sesleri bom
ba gürültüsü sanacak kadar öd
lekti.
Kongre ve telgraf temmuz a-
yımkı olmuştu. Bizim bomba u-
ğttrîıı gelmiş olacak ki, 19 eylül
1932 de Reşit Galip Maarif Ve
killiğine getirildi. Devrimci ol
duğunu göstermeliydi. 13 ağustos
1933 tarihine kadar süren vekil
liğ i sırasındaki en mühim icra
atı, hiç şüphesiz inkılâbı koru
mak kaygısı ile, beni asistanlık
tan alarak Malatya ortaokuluna
Türkçe öğretmeni diye tayin et
mesi ıldu (13 mart 1933).
Halk Partisi
iie
tanışmağa
baslıvorduııı. Nazik bir eda ile
silindir şapkasını çıkararak elini
uzatmış ve kendisini takdim et
mişti:
— «Bendeniz Halk Partisi...»
Ben de nezakette ondan aşağı
değildim:
— «Teşerrüf ettim efendim..»
**8 nisan 1933 de Malatya'da va
zifeye başladım, ömür bir yerdi.
Devletin kâğıt parasına pek iti
bar yoktu. Liraları, daha eksiği
ne çil Osnıanh kuruşlariyle de
ğiştiriyor. kahvelerde bu çilleri
harcıyorduk. Kahve
deyip
de
geçmemeli... Buraları bir türlü
akademi idi. Okuldan çıkan öğ
retmenler
soluğu
kahvelerde
alır, hararetli tavla maçları ya-
p ılıi’Jı. Garsonlar, tıkalı yoldan
...'■
zaman «par
KARSI
VE
don» diye müsaade almasını bili
yorlardı.
Halk Partisinin tedbirli ve fe
yizli idaresi sınıflarda da gözü
küyordu.
Trahomlu
talebeler
dershanelerin arka
tarafındaki
ayrı sıralarda otururlardı. Fakat
biz ödev kâğıtlarını
toplarken
hepsini birbirine karıştırmak ih
tiyatsızlığını yapardık. Çocukla
rın da ayrılığa pek aldırış ettik
leri yoktu. Birbirlerinin sıraları
na geçerlerdi. Öğrencileri
tra
homlu. trahomsuz diye ikiye ayır
mak, milleti ikiye bölmek, belki
de bir nevi ırkçılık olsa gerekti.
Demokrat millet buna tahammül
etmemekte haklıydı. İmtiyazsız,
sınıfsız, kaynaşmış bir millet de
ğil miydik?
Trahom meselesin
de de talebe birbiriyle, biz de ta
lebeyle kaynaşıp gitmiştik.
Bir defa trahomla savaş dok
toruna gittiındi.
Gözlerim kan-
lanmıştı. O zaman hükümet çok
müsamahakârmış...
1944 te ol
saydı gözü kanlı, katil, faşist di
ye adamı tevkif ederlerdi. Dok
tor rind hir adamdı.
«Trahom
bulaşıcı bir hastalıktır diye te
davi ediyoruz ama aldırma. Bu
laşıcı olsa şimdiye kadar hepimi
ze geçerdi*
diye kestirip attı.
Türkiyede mikrop olmadığı hak-
kındaki nazariye doğru çıkıyor
du.
Anlaşılan, mikrop denen hay
vancağız güllük, gülistanlık yer
lerden hoşlanıyor; çöplük, çöpis-
taıılıklaıa iltifat buyurmuyordu.
Vahııt da doktor
İzzeddin Şa-
dan'ın dediği gibi mikrop
Pas-teur'ün ve Koch’un uydurmasty-
dı. Kim görmüştü ki? Tanrının
yaptığı gözle görülmiyen bu ya
ratık, insanın yaptığı
mikros
kopla mı görülecekti?
Malatya’ da dört ay kadar kal
dım. Edirne Lisesi edebiyat öğ
retmenliğine tayinim
şüphesiz
bir yükselişti.
Ekselans
Halk
Partisi bana:
Yüksel ki yerin bu yer değildir,
Öğretmen oluş hüner değildir.
Diyordu.
11 eylül 1933 te Edirne'de işe
başladım.
Doğrusu Malatya’ dan
ayrılmak pek kolay değildi. Ora
da çok orijinal öğretmenler var
dı. Orta okulun Rıza adında bir
müdür yardımcısı vardı ki üç ay
önceki gazeteleri okur ve
bazı
makaleleri deftere kopya eder
di. Günü gününe kopya etmeğe
yetiştirenaediği için o zaman üç
aylık bir geri kalış olmuştu. A l
lah selâmet versin, hâlâ
aynı
metodla gidiyorsa şimdi İkinci
Cihan Savaşma başlamış olmalı
dır.
Bir tabiiye öğretmeni «Saraç
amca» vardı ki akşamları iki ka
deh içince tek başına «mütead
dit ordulara karşı» harp ettiğin
den bahsederdi.
Fakat Edirne, Malatya'yı biç
aratmadı. Boru değil,
O s m a n lIlara başkentlik
etmiş
şehirdi.
Yahudilerle çingeneler nüfusun
yarısını teşkil ettiği,
bakımsız
olduğu halde yine de gösterişli
bir Tiirk şehriydi. Va o camiler,
ya o Selimiye? Akşamlan gön
lüm uhreviyetle dolardı.
Erkek Lisesi, Erkek Öğretmen
Okulu, Kız öğretm en Okulu bir
birine pek yakın, âdeta bir sa
çacaktı. Öğrenciler uyanık,
öğ
retmenler kalabalık ve çoğu hiç
olmazsa insanın iyi gününde iyi
kimselerdi.
Ucuzluğa da diyecek
yoktu.
Şimdi masal gibi gelecek ama,
20 - 25 kuruşa mükemmel şekil
de, âdeta sefahet yaparak bir ö-
ğt'ın yemek kabildi.
Hiç unutmam: bîr öğle vakti
lokantada iki çatalla birden ye
mek yiyen bir adam görmüştüm.
Yanlış anlaşılmasın, iki
çatalla
yemek yiyordu. Görülmeğe değer
manzaraydı.
O
gövdeye
göre
dört çatalla da yese olurdu ama
ben yine yadırgamıştım. Adam
cağız 100 kuruştan fazla para ö-
deyip çıkmış, benim gibi 20
ku-ÖNSÖZ
1944 - 1945 de bu memlekette bir dram
oynandı. Resmî adı
Irkçılar
Turancılar dâ
vası» olan bu oyun, ürpertici, acıklı bölümle
ri yanındaki güldürücü, katıltıcı sahneleriyle
tam bir asri dramdı. Müellifi, nice böyle eser
lerin yazarı olan İsmet İnönü; rejisörü, mü
ellifin her kelimesine sadık kalmak, batla ka
fasından geçenleri anlamak ve aynen sahneye
koymak için hiç bir fedakarlıktan çekinmiyen
Halk Partisi idi.
Dramın yazılışında /nüellifin, şüphesiz, bir
de ilham perisi vardı. Eser sahneye konarken
sUflör-lUk dahi eden bu ilham perisi «Moskof
dostluğu» idi. İlham perisi dendiği zaman göz
lerde kıvılcımlanan hayalin güzelliği ile bunun
çirkinliği arasındaki yakışıksızlığı bilmiyor de
ğilim. İler şeyi ezelde Tanrı yazdıyse «İsmet
İnönü» ye «Moskof dostluğu» nu yakıştırmış...
Yok, bir zehaba göre kendi kaderlerini insanlar
çiziyorsa, onu İsmet İnönü kendi adı ile bir
leştirmiştir. İliç biri değil de yalnız tesadüfse,
ona da verilecek cevap yok. Tesadüf büyük bir
kanund r. Kimini yok yere kahraman, kimini
haksızca hain yapan merhametsiz bir kanun...
Yüzünden bin kat çirkin ve berbat mânası
ile bu ilham perisine ilham zebanisi demek ya
raşırdı. Peri dedim. Böyle müellif ve piyese
başka türlü peri olamazdı.
Oysaki Türk devlet başkanlar! için şuur
ve gönül kaynağı olacak «kişi» ve «düşünce»
mi yoktu?
Irktan mı arıyorsun? Tonyukuk, A lp Ars
lan Çengiz Han, Fatih, Yavuz ve daha niceleri..
Dinden mi istiyorsun? Peygamberler...
Disiplin mi özlüyorsun? Hunlar, PrusyalI
lar...
Şahane mutlakıyet mi? OsmanlIlar...
Demokrasi istiyorsan işte
İngiltere,
işte
Amerika...
İmtiyazsız topluluksa
İsviçre;
ihtırassız
başkansa Washington...
Fakat müellif bunların hiç birini anmadı.
O seçe seçe Moskof'un Stalin inin
dostluğunu
seçti. Yani ölümü, yani intiharı...
Kendisi bir koltuk kaybettim sanıyor. Kol
tuk değil, bir güler ytiz kaybetti. Tarihin güler
yüzünü hiç bir zaman göremiyecek, ebedi hü
küm ona iyi bir ad veımiyecek. Tarih, yakış
madıkları yere çıkanları bağışlanıamıştır.
***
Her dramın bir baş kahramanı olur. Hepsi
de birbirinden üstün olmak üzere
bımun
üç
kahramanı var: Hasan Âli Yücel, Falih Rıfkı
Atay, Nevzat Tandoğan... Hiç bir şövalye roma
nında eşi olmıyan Uç kahraman, üç silâhşor...
Hasan  li zekâ ve nüktesiyle, Falih Rıfkı
kalemi ve polemiği ile, Nevzat Tandoğan polis
dayağı ve hapsiyle üç korkunç kahraman ki si
lâhları atom, hidrojen ve kobalt bombalarından
daha yıkıcı...
Ortaklaşa bir
tarafları da
var:
Üçünün
de kökü Türk değil. Tabii bunu mühim bir şey
olduğu için değil, hâtıra kabilinden arzediyo
ı um. Gel de ırkçı olma!
Üç silâhşor, yıkıcı silâhlarını
Türkçülüğe
yöneltip ateş açarak tozu dumana kaltılar. Biı
ara göz gözü görmedi. Duman sıyrıldıktan son
ra bir de baktılar ki silâhları geri tepmiş ve
kendilerinin yüzü gözü kapkara olmuştur. Me
ğer tabancalarındaki barut, barut değil, kömür
tozu imiş...
Piyesin perdecileri de vardı.
Rejisörden
ve müelliften aldıkları işarete göre perdeyi açıp
kapayan, fakat dramın hevecaniyle
şaşırarak
kendilerini de sahnede, üç kahramanla birlikte
göstermekten geri kalmıyan muhterem ve muh
teşem perdeciler...
Baş pcıdcci: Sıkıyönetim Komutanı Orge
neral Sabit Noyan ve yamakları: Duruşma Yar
gıcı Birinci Sınıf Askeri Hâkim Cevdet Eıkut.
Bir Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi Başkanı
General Ziya Yazgan ve Savcı Beşinci Sınıl As
kerî Yargıç Kâznn Alöç.
Y a alkışçılar?
Devlet Radyosu v e basın...
Basın yani dördüncü kuvvet... Halkın, hakkın,
umumî fikrin aynası olan basın; piyesi, müellifi
ve rejisörü çılgınca, coşkunca alkışlıyordu.
Samimî düşünceleri ve vicdanî kanaatleri
böyle olduğu için mi? Adam sen de... Samimi
yet hayatın en büyük tedbirsizliği, vicdan ise
romantik bir kuruntudan ibarettir. M enfaatle«
ne haber?
Hani hak bellenen bir yola yalnız gidile
cekti? Canım, yalnız dedikse o kadar da yalnız
değil ya... Korku, dağları bekler... Gideceğiz...
Gideceğiz ama Milli Şefin buyruğu ile ve bank
notlarla birlikte gideceğiz.
O halde yaşasın
cumhuriyet, inkılâp, altı ok vesaire...
Dramın unsurları bununla bitmiş olmuyor.
Onun bir de zoraki figüranları var: Sanık Türk
çüler... Onlar kendilerine Türkçü diyor ama
meğer yanlış söylüyorlarmış. Asıl Türkçü me
ğer Falih Rıfkı Atay değil miymiş?
Meğerse
bunlar faşist, gardist. vatan hainleri ııııiş
de
kimsenin haberi yokmuş...
Bu gardistler A l
manlarla birleşerek Millet Meclisini devirecek
lermiş...
Hepsi iyi, hoş ama şu soıı fıkra biraz açık-
lanmağa muhtaç: Demek 1944 te bir de Millel
Meclisi varmış... Acayip!.
Sözü uzatmıyalnn. Sonunda şu oldu ki fi
güranlar kendilerine verilen rolleri yapmadı
iar. Delikte gizlenmiş olan suflörün iğrenç yü
zünü görmüşlerdi. Üç silâhşorun, kılıç tutması
nı bilmedikleri için havaya savurdukları ızga
ra şişlerine, şakşakçıların bütün
yırtınmaları
na ve perdecilerin ikide bir perdeyi açıp kapa
malarına rağmen figüranlar, suflörün söyledik
leıin i tekrarlamadılar.
Müellifin şekeri arttı, kahramanların ipliği
pazara çıktı. Besili rejisöre inme indi. Perde
ciler kaçacak delik aradılar. Şakşakçılar... Ma
lûm...
Piyes yarıda kalmış, paradi seyircileri ise
hakikati anlamıştı.
ruşiıık hovardaları şaşkına
çe
virmişti. Lokanta sahibinden öğ
rendik, meb'usmuş,
yaDİ
saylav..
Dorğusu,
Halk Partisine teşek
kür etmeliydik.
Ya bu adattım
sayiaviyetini
alıp da
büyükelçi
diye
bir
yere gÖnderseydi?.
Malatya’ da olduğu gibi Edir
ne’de de
öğretmenlerin
çoğu
kendilerini
içkiye vermişlerdi.
Garip bir hüzün ruhumuza işler
di. Yalnızlık duygusu benliğimi
zi sarardı. Herhangi bir şarkı in
sanı duygulandırmağa yeterdi.
&
Edirne'nin
Kapalıçarşısındaa
ilk geçişimde şaşırmıştım. Dük
kâncılar İstanbul Kapalıçarşıstn-
da olduğu gibi bağırıp çağırmı
yor, müşteri
kızıştırmıyorlardı.
Meğer bütün dükkân
sahipleri
Türkmüş... Demek hâlâ lonca za
manının ahlâkını yaşatıyorlardı.
Bir gün ortaklaşa bir duygu
nun dürtüşüyle bir toplantı ya
pıp m illiyetçi bir dergi
çıkar
mak için konuştuk. Üç okulun
hocalarından çoğu hazırdı. Der
ginin adı üzerinde tartışıldı. Bir
iki kişi «M e riç » dedi. Lise mü
dürü Suııt Kemal «İç te n » olsun
diye orijinal bir fik ir attı. Bazı
ları da «Düşünce» yi beğendiler.
Erkek öğretm en Okulu müdürü
Reşat Tardıı işi şakaya vurdu:
«M eriç kenarında içten bir dü
şünce» olıuaz mı?
Eh. serde Irkçılık, Turancılık
var. Turanca bir teklif de ben
den: Orhun!
Ve arkasından şatafatlı bir sa
vunma... Toplantımız o zamanki
M illet Meclisi’ vâri bir davranışla
bitti: İttifakla kabul.
Derginin sahibi ben olacaktım.
Para işlerine Erkek
öğretmen
Okulu hocalarından A li Oğuz ba
kacak, istanbulda bastırılacaktı.
Sııut Kemal, Reşat Tarda, A li
Oğuz.. Bu isimleri yazmak gali
ba ifşa kabilinden bir şey oldu.
Va 1962 de Halk Partisi iktida
ra gelir de faşist atsızla işbirli
ği yapanları sorguya
çekerse...
Bir defa
yazmış
bulunduğum
için de artık geriye dönemem.
Dönmenin her türlüsünden iğre
nirim. O halde bu üç arkadaşa
kendilerini kollamak kalıyor.
Orhun'un ilk
sayısı 5 kasına
1933 te çıktı.
D e va m ı v a r ı lı Birinci Tarih Kongresi, 388. 2,ı Edebiyat Fakültesinin hangi dalından mezun olduğum hakkın da, bazan en yakın dostlarımın bi le yanıldıklarını görüyorum. Bi zim zamanımızda Edebiyat Fakül tesinin dört dalı, o zamanki tabir le zümresi vardı: Edebiyat, Tarih, Coğrafya, Felsefe.. Ben Edebiyat zümresi mezunuyum, ki bugün bu na Türkoloji dalı diyorlar. Fakat o zamanki usule göre her zümre talebesi, öteki zümrelerden bir d e rs i haftada iki saat, yahut iki derse birer saat devam etmek mecburiyetinde idi. Ben Türk ta rihini seçmiştim. Mezun olurken Türk tarihinden de imtihan verdim.’O O u o
— II —
E
W e s k i T ü r k t a r ih i h a k k ın d a e p e y z a m a n d ır to p la d ığ ım n o tla r ı « T ü rk t a r ih i ü z e rin d e to p la m a la r» b a ş lığ ı a lt ı n d a y a y ın la m a ğ a b a ş la d ım . B u n u n ö n sö zü n d e de o zam an lis e le rd e o k u tu la n m a h u t d ö r t c i l t l i k T a rih i t e n k it e tt im . B u da ik in c i bo m b a o ld u . D o ğ ru s u n u is te rs e n iz ben e d e b iy a t d e ğ il, a to m fiz iğ i ve k im ya ta h s il e tm e liy m iş im ... S u u t K e m a l'le R eşat T a rd u 'd a ş a fa k a ttı. B ir in c is i lis e n in , İk in c is i e r k e k ö ğ re tm e n o k u lu n u n m ü d ü r ü id ile r . M ü d ü r y a n i H a lk P a r ti s in in b ir z a m a n k i d e y im i ile çe- v irg e n .. Ç e v irg e n le r , d o ğ ru d ü r ü s t ç e v ir d ik le r i o k u lla r ın ı b ir Id r o je n b o m b e s iy le d a rm a d a ğ ın ık edem ez le r d i. O zam an a to m ve id r o je n b o m b a la rı y o k tu am a d in a m it v a r d ı. D in a m iti p a tla ta n da k e n d ile r i n in o r ta k o ld u k la r ı d e rg in in s a h ib i id i. K o r k u y a ln ız d a ğ la rı d e ğ il, zat iş le r i m ü d ü r lü k le r in i de b e k le r... Ç a ğ ırıp b e n im le k o n u ş tu la r . O n la r « illâ » d e d ile r. B en «lâ» d e d im ve so n u n d a Y a v u z S u lta n S e lim 'vâ - r i b i r sözle ta r tış m a y ı b it ir d im : — «Siz a y rıts a n ız b ile be n d e r g iy i te k başım a ç ık a r ırım !» R u h u n a ra h m e t b ü y ü k Y a v u z ! İnsa n seni t a k lit e tm e k le b ile k a r ş ıs ın d a k ile r! s u s tu ru y o r.★
A r a lık a y ın ın s o n la rın d a b irk a ç g ü n lü k iz in le is ta n b u la g e lm iş tim . A r k a m d a n 28 A r a lık 1933 t a r ih iy le lis e n in re s m î b ir k â ğ ıd ı y e tiş ti:
V e k â le t-i c e lile r im .2 7 /1 2 /9 3 3 ta r i h l i te lg r a f iy ie V e k â le t e m rin e a- J ın d ığ ın ız b i l d i r il m iş t ir e fe n d im .
B u iş le m , ba na b ild ir ilm e d e n ö n ce is ta n b u ld a d u y u lm u ş ve y a y ıl m ış tı. V e k â le te te ş e k k ü r e tm e liy d im . Ç ü n k ü e m r i te lg r a fta b ild ir e re k bana v e r d iğ i e h e m m iy e ti gö s te r iy o r d u . D e m e k o n la r k a tın d a ö n e m li k iş ile rd e n o lm u ş tu k . B e n i iş im d e n ç ık a ra n V e k â le t-i c e lile n in o z a m a n k i v e k il-i c e IIIi H ik m e t Ba- y u r 'd u . H a lk P a rtis i k e n d is in i ban3 ta n ı tır k e n m a s k e s in i b ira z a ra la m ış , o g ü z e lim y ü z ü n ü n b ir p a rç a s ın ı g ö s te rm iş ti. 30 A r a lı k 1933 te M a a r if V e k â le t in in Z a t iş le r i M ü d ü rlü ğ ü , E d ir n e L is e s in e re sm î b ir yazı y a za ra k v e k â le t e m rin e a lın m a m ın seb ep le r in i b ild ir d i. E d irn e L is e s i d e 3 O cak 1934 te ba na b u y a z ın ın su r e t in i g ö n d e r d i. Z a t iş le r i M ü d ü r lü ğ ü , b e n im h a r e k e tim , ö ğ r e tm e n le r in t e r f i ve te c z iy e le ri h a k k ın d a elde m e v c u t k a n u n u n cezaya a it h ü k ü m le r in in h iç b ir is in e u y m a m a k la b e ra b e r in k ılâ b ım ız ın m illî k ü lt ü r p re n s ip le r in e a y k ır ı o ld u ğ u te in ö ğ re tm e n l i k y a p a m ıy a c a ğ ım ı b ild ir iy o r d u . M a ske d ü şm ü ş. H a lk P a rtis in in s u r a tı s ırıtm ış tı. B ir y ü z d ü k i s o r m a y ın g its in :
Nâmubârek yüzü bin NII-ii-Fırât’ı
kurutur.
B en k ö tü k iş i o lu n c a O r h u n ’a p a ra v e r e re k y a r d ım e d e n ö ğ r e t m e n le r, y a n i ü lk ü o r ta k la r ı m be n im le i l g ile r in i k e s ip b u n u çok im z a lı b i r yazı ite ba na b ild ir d i le r. Y aya k a lm ış ta t a r ağasına b e n z iy o rd u m am a. h a n i y a k ış m ıy o r da d e ğ ild i. Ne de olsa serde T u ra n c ılık v a rd ı. H A L K P A R T İS İN İN P O L İS İ B a k a n lık e m rin e a lın ın c a , y a n i a z lo lu n u n c a is ta n b u la g e lip O r h u n 'u te k başım a ç ık a rm a ğ a ba şla d ım E v s a h ib i n e d e n is ta n b u la g e l d iğ im i s o rd u . V e k â le t e m rin e a- fın d ığ ım ı s ö y le d im . «Ya, te b r ik e d e rim !» d e d i. T e r f i e tt im san m ış tı. Ne de olsa a p a rtım a n s a h ib iy d i. T e fe r r u a tla u ğ ra şa ca k d e ğ ild i.
Bana a y lığ ım ın d ö r tte b ir i nis- b e tin d e a çık m aaşı v e r iy o r la r , bu d a 18 lir a k a d a r b ir şey t u t u y o r d u . SCO nüsha b a sıla n ve h e p si sa
Y a lm z b i r ik i m e m u r v a r d ı. B e n i de v a k tin n a s ıl g e ç tiğ in i d u y m a - g e tir e n m e m u r o d a d a k iie re g iz lic e d ım . .( b ir ş e y le r s ö y le d ik te n s o n ra ç e k il- O zam an h e n ü z ceza h u k u k u b i l d i. B u ra sı m e m u r la r ın ç a lış m a g ln i o lm a m ış tım am a d e v le ti v e o d a s iy d i. B irç o k m a s a la r b u lu n u - k a n u n la r ı t a h k ir s u ç u n d a n ba şım a y o r d u . N ö b e tç i o la n m e m u r la r m a - iş ç ık a r a c a k la r ın ı s a ğ d u y u İle sez-sa la ra b a tta n iy e s e r iy o r, ik in c i b i r m iş tim . V a s ıta o la n m e m u r g id ip b a tta n iy e y e de s a r ıla ra k y a tıy o r - g e le re k d ir e n d ik ç e b e n de savsa k la rd ı. K o n u k s e v e r k iş ile r o la c a k tı la m a t a k t iğ i ile d ü ş m a n ın teşeb* k i, ba na da b ir b a tta n iy e v e r d ile r . b ü s le r în i boşa ç ık a r ıy o r , ona b ü -F a k a t b e n y a tm ıy a ra k sabaha ka - y ü k k a y ıp la r v e r d ir iy o r d u m , ir f a n d a r s a n d a ly e d e o tu rm a y ı te r c ih e t- h e r s e fe rd e b ira z ta v iz a f v e re ve-tim . U y k u s u z g e c e le r... B u n la r , re s o n u n d a s o r u y u : « M e m u rla a-b e n im iç in su d a n d e n e m e le rd i. ra n ız d a g e çe n h â d is e y i a n ia tır.ız »
S abah o ld u . K o m is e r A v n i d e ş e k lin e ç e v irm e k z o ru n d a k a lın c a g ö z ü k m e d i a m m a be n h â lâ a ld a - be n de n ih a y e t s ü n g i s ü n g ü y e sa tıld ı ğ ım ın fa r k ın d a d e ğ ild im . Sa- vaşı k a b u l e ttim . K a le m le y a p ıla -a t le r g e ç ip de m ü d ü r be y ve şu b e c a k b u s ü n g ü le ş m e y i na sıl o ls a m ü d ü rü b e y le ta n ış m a m ız g e c ik t ik - k a z a n ırd ım . Ç ü n k ü b e n T ü r k t ü m . çe bazı m e m u rla ra b a ş v u ra r a k Y a k a rş ı ta r a f?
b e n i d ü n ge ceden b e r i b e k liy e n K a rş ı t a r a f H a lk P a r tis i id i. b u i k i k iş iy e h a b e r u la ş tır m a la r ı- M a ksada b ir d e n b ir e g ir m e k g ö r- - n ı sö yle m e ğ e b a ş la d ım . E m n iy e t g ü y e a y k ır ı o ld u ğ u iç in ya zıya b i r
M ü d ü r lü ğ ü n d e « H a y ır, o la m a z, son- ö n ü n ç le b a ş la d ım . A ç ık v e rm e d e n ra» d iy e b ir şey y o k tu . H e p s i bü - h â d is e y i a n la ttım . im z a m ı a ttp y ü k b i r n e z a k e tle «P eki» d iy o r , fa - v e rd im .
k a t b u p e k i d iy e n le r i b i r da ha D e v le tin te m e li a d a le ttir , a d a le t g ö rm e k k a b il o lm u y o r d u . M e ğ e r olm azsa y ı k ı lı r d e m e k te ne suç, o s ıra d a m e ra k e d e re k b e n i ara- ne de h a k a r e t v a r d ı. A m a H a lk m ağa g e le n zevcem de « P e k i e- P a rtis i ç a ğ ın d a h e r şey h a k a r e t fe n d im , h e m e n ş im d i» d iy e r e k a t- s a y ılır d ı. Z a v a llıc ık la r illâ k i haka* la t ı lı y o r ve b ir in c i ş u b e n in ik i r e t g ö rm e k is te r le r d i,
ka p ısı a ra s ın d a m e k ik d o k u y o r- F a k a t k a n u n la r d a da a ç ık bazı m uş.. k a y ıt la r b u lu n u y o r d u . T a n z im a t
za-Ö ğ le y in , b ira z geç o lm a k la b e ra - m a n ı fık r a s ın d a o ld u ğ u g ib i g â v u - b e r, b e nde ş a fa k a ttı. A ld a tıld ığ ı- ra g â v u r d e n m ly e c e k ti.
m ı ç o k ş ü k ü r a n la y a b ilm iş tim . B u- B iz im yazı b it t ik t e n b ira z s o n ra ra y a n e d e n g e t ir ild iğ im i v e ne za- b e n i b ir in c i şub e m ü d ü r ü n ü n iste
-MİMİ İ l l i m , I l l l l l l l l l , I I I l l l l l l l l l l l l l ... d t C| İ fŞ İ SOy ledilCT. ACŞy İp i H Ü n ç !
Nâmübarek yüzü bin Niİ-ii Fıratı kurutur I § £ £ ^ £ » ( 3 !
J i b e n in k a p ıla rın d a s a a tle rc e oya -... -...-...-...-... -...-... -...-... la n d ık ta n ve « E ve t e fe n d im , p e k i. , . . . , „ e fe n d im , ş im d i e fe n d im » n a k a r a tile m a na k a d a r k a la c a ğ ım ı b iim e d
i-t ı la n O rh u n 'd a n da b i r ik i i-tir a k â r g e liy o r d u . Y iy ip iç ip H a lk P a r ti s in e d u a e tm e liy d im . G a lib a lü k s y a p m a k , lü k s ya şa m a k, h o v a rd a lık e tm e k İste m iş o la c a ğ ım k i y e n i b ir iş b u lm a k iç in de ö te y e b e riy e b a ş v u rd u m . B ir g ü n ö ğ le y e m e ğ i y e r k e n k a p ı ç a lın d ı. B a k tım : R esm î b ir po lis. B e n i B e y a z ıt m e rk e z in d e n is te d ik le r in i b ild ir d i. « Y e m e ğ im i y i y ip g e lir im , sen b e k le m e !» d e d im . Ç ok ace le ve m ü h im o ld u ğ u n u s ö y le d i. « Y e m e ğ im i b ıra k a c a k ka d a r m ü h im m i?» d iy e s o rd u m M ü h im m iş ... B ir lik t e g it t ik . B e n i b ir k o m is e r m u a v in in in k a rş ıs ın a ç ı k a r d ı. Bu, Y e d is e k lz H aşan Paşa n ın im za a tm a sı g ib i yazı yazan h ö d ü k s e l b ir ş a h s iy e tti. B e k le m e m i s ö y le d i. A c e le b i r iş iç in y e m e k te n k a ld ır ılm ış o ia n a d a m ın acelesizce b e k le tilm e s in d e k i r u h d u r u m u m a lû m .. E pey b ir zam an s o n ra n e y i, k im i, n iç in b e k le d iğ i m i s o rd u m . B ir p o lis m e m u ru ge le c e k m iş , o n u b e k liy o rm u ş u m ... «B ö yle o la c a ğ ın ı b ils e y d im y e m e k te n k a lk ıp g e lm e z d im !» d e d im . H ö d ü k s e l ş a h s iy e t ta m ba ba d o stu im iş .. Bana ö fk e y le « V a re , sıvışay- d in !» d iy e ö ğ ü t v e r d i.
N ih a y e t, b e k le n e n p o lis m e m u r u g e ld i. A s k e r lik şu b e sin e g id e c e ğ im iz i s ö y le d i; ç ık tık . A s k e r lik şu b e m E m in ö n ü ş u b e s id ir. P olis a k s i is tik a m e te y ö n e lin c e d ik k a t i n i ç e k tim «Biz F a tih ş u b e s in e g i
Yazan:
â i z
d e so ğ u k g ü n le rd e y e m e k od ası; h e p o... O d a d a k i ik i s iv il p o lis b e n i pe k n a z ik â n e s e lâ m la d ıla r. N e za ke te de h iç y ü z ü m y o k tu r . N e de olsa O s m a n lı ve İs ta n b u l te r b iy e s i a l m ış tık . K ız g ın lığ ım g e ç ti. S iv il k o m is e r A v n i, m a sa n ın üs tü n d e k i b ir y ığ ın m e k tu b u in c e li y o r d u . B u m e k tu p la r ı b ir g ü n ön ce M a lte p e d e k l asıl e v im iz d e n d iy o ru z » d e d i. E m in ö n ü a s k e rlik ş u b e s in in F a tih a s k e r lik d a ire s in e b a ğ lı o ld u ğ u n u b iliy o r d u m . « B e lki o ra y a g id iy o r u z d u r » d iy e d ü ş ü n d ü m . P o lis le re g ö re h e r şey d e v le t s ır r ı o ld u ğ u iç in b irş e y sö yle m e z le r, a ç ık la m a y a p m a z la rd ı.G id e g id e F a tih a s k e r lik d a ir e sin e d e ğ il, a s k e r lik şu b e sin e v a r d ık . Y ü zb a şıya b u k e p a z e liğ in ne o ld u ğ u n u s o rd u m . G ü lm e k te n k a tı la c a k tı. M e s e le y i a n la ttı: K trık k a - le d e k i a s k e rî o k u la ö ğ re tm e n o l m a k iç in d ile k ç e y le b a ş v u rm u ş tu m . M ü n h a lle r i m İ y o k m u ş , ’ : n i m î is te m e m iş le r, h e r neyse, o ra sı m ü h im d e ğ il, o k u l, v e r d iğ im a d re se g ö re b e n i F a tih ş u b e sin e y a k ın d iy e d ü ş ü n e r e k , o ra y a d ile k ç e m in re d ce v a b ın ı g ö n d e rm iş .. Ş ube de, en y a k ın p o lis m e rk e z in e y a z a ra k : «A tsız'a b ild ir in ; boş z a m a n ın d a bize c .ra s ın !» d e m iş. P o lis , «H a b e r v e r in , u ğ ra s ın !» ı « M e v c u tlu o la ra k h e m e n g e tir in !» d îy e t e f s ir e tm iş . T e fs ir bu , o la m a z m ı? B iz ne t e f s ir le r g ö rd ü k .
A n la ş ıla n , H a lk P a r tis in in p o lis i önce ateş e d iy o r, s o n ra n iş a n a lı y o r d u . T a k t ik m e selesi... B u , m u h te ş e m b ir ta n ış m a tü r e n i id i M e ğ e r m u h te ş e m d e n daha m u h te ş e m b ir ta n ış m a d a h a o la c a k m ış . O da şöyle o ld u : 1940 • 1941 d e rs y ılın d a özel B o ğ a z iç i L is e s in in e d e b iy a t ö ğ r e t m e n le rin d e n b ir i de b e n d im , 1940 a r a lık a y ın ın son g ü n le rin d e n b i r in d e , akşam eve d ö n ü n c e b ir ka la b a lık la k a rş ıla ş tım . K ü ç ü k ço cu ğ u m a b a k m a k da ha k o la y o lsu n d iy e , z e vce m in ö ğ re tm e n lik e tt iğ i G ö ztepe K ız O rta O k u lu n u n t - m k a r ş ıs ın d a k i b ir e v i tu t m u ş tu k . Po lis , b e k ç i, m u h ta r , he p o r a yd ı, im a m da olsa d in î - m illî b ir tö re n v a r d iv e c e k tim . iş in ş a k a lık t a r a fı y o k tu : E v b a s ılm ış tı. D aha o z a m a n la rd a da b « n :m ta s la t, H lt le r c l fa la n o ld u ğ u m s ö y le n iy o rd u ya... Z e v c e n in b e n i y a tış tırm a k iç in : «Bazı m e k tu p la r a b a k ıy o rla r !» d e m e sin e « H itle r d e n g e le n m e k tu p la r a mı?» d iy e cevap v e r e re k odaya g ir d im . Z a te n ev aşağı y u k a r ı bu b ü y ü k o d a d a n ib a r e tti. H em m is a f ir k a b u l sa lo n u , h e m y a ta k odası, hem
soba ya km a iş in d e k u lla n m a k ü ze re b e n g e tir m iş tim . N asılsa k a l m ış b ir y ığ ın m e k tu p tu . B e k ç i ile re s m î p o lis k a p ıd a b e k le r, m u h ta r o d ada is k e m le d e o t u r u r , s iv il m e m u r a y a k ta d u r u r k e n (ç ü n k ü ona ik r a m e d ile c e k is k e m le y o k tu ) , k o m is e r b ilh a s s a E d lrn e d e n g e l m iş m e k tu p v a r m ı d iy e a r a ş tır ı y o r , b a z ıla rın ı a y ır ıy o r d u . M e ğ e r M e ş h u r S a n a sa rya n h a n ın d a E m n iy e t M ü d ü r lü ğ ü H ik m e t B a y u r m u h ta r la b e k ç i siy a s i ve İd a rî ne z a k e tm iş , P o lis ev b a stı d e m e s in le r d iy e ta n ık ve gözcü o la r a k ge t i r ilir m iş . in ce zekâ...
E p e y uzu n s ü re n b ir a r a ş tırm a d a n son ra b ir k ıs ım m e k tu p la r ay r ıld ı. S o n ra k o m is e r A v n i bana k u y r u k lu b ir y a la n s ö y le d i: « E m n iy e t m ü d ü rü b e y le şube m ü d ü r ü be y zatı â lin iz i b e k liy o r la r . B u m esele h a k k ın d a b ira z k o n u ş a c a k la r» .
Z a tı â lim bu ya la n a in a n m a k la b e ra b e r g e c e n in k a r a n lığ ın d a , bu k a d a r geç v a k itte b e k le n m e m i ga rip s e d im . K o m is e r te m in a t v e rd i. «S izin iç in k a ld ıla r . M e s e le n in ne o ld u ğ u n u da o n la r b iliy o r la r .» D o ğ ru s u , bu k a d a r m ü h im b ir Ş a h siye t o ld u ğ u m u b ilm iy o r d u m .. O n la rın b e n i h e r s u r e tle o lu r sa o lsu n E m n iy e t M ü d ü rlü ğ ü n e g ö tü rm e k iç in e m ir a ld ı k la r ın ı n da fa r k ın d a d e ğ ild im N e zake te y ü z ü m tu tm a z d e d im ya, bu n a z ik a d a m la rı k ırm a m a k iç in y o r g u n a rg :n , kış ge ce sin d e yo la k o y u l d u k . Ne de olsa T u rk ü z . T a la n a d o la n a pek a k lım ız e r m iy o r. M u h ta r la b e k ç i y o ld a , re s m i po !is is ta s y o n d a a y r ıld ı. K o m is e r de b ir ik i is ta s y o n son ra k a y b o ld u . Ben ö ’ e k i s iv ille b ir lik t e E m n iy e t M ü d ü r lü ğ ü n ü n h â lâ b u lu n d u ğ u S an a sa rya n h a n ın a g e ld im . Y o l b o y u n c a s ö y le d iğ i en m ü h im lâf
« ü s tü n ü z e a fiy e t, b ira z soğUKİam ı- şım» d e m e k o ld u .
E n ü s t k a tt a k i b ir in c i sün eye, y a n i s iya sî kıs m a ç ık tık . Ne E m n i y e t M ü d ü rü , r>e Ş ube M ü d ü r ü —
, . . . .... , , - . _ .. a ld a tıld ık ta n s o n ra E m n iy e t M ü -g ım .ç ın t itiz le n iy o r d u m . P o lis- d ü r lü ğ ü n ü n d iğ e r ş u b e le rin d e n bî-le r bî-le a ra d a ç a tış m a la r b a ş la d ı. r in d e k a d m k o m iS € r o la r a k t a | lia n A d a le t, h a k , h u k u k g ib i n e s n e le re e s k i b ir , ise a rk a d a s ın ı b u lm u ş ve in a n m ış b ir g a f il o la r a k b ir p o lis in o n u n d e lâ le tiy le b ir in c i şube m ü -k a b a lığ ın a : _ d ü r ü n u n y a n m a g ir e r e k d ü n gece-• n ı » ı * ? 5 . ı i . A d a le t- d e n b e r j m e v k u f o ld u ğ u m u fa la n s iz lik le d e v le t y ık ılın , d iy e k a r ş ılık a n |a tm ış , b ir in c i şub e m ü d ü r ü de v e r d im . B ira z s o n ra da ir f a n a d lı 0 za m a n b e n i h a t,r la m .ş .. b ir k o m is e r m u a v in iy le s e r t b i r - , . . . .. _ w
ta r tış m a y a p t.m . O n la r b ir in c i şu- , ..$u..b % n>ü d o r “ 1.E d ÎP. Y a v u l " arf> be ye g e t ir d ik le r i z a v a llıla ra h e r k u î 0/ 1“ m l! ,Y e,9 ' .a d f m r f,‘ t ü r lü m u a m e le y i y a p m a ğ a , fa la k a P o lis le rin d e n ş ik a y e t e tt iğ im iz za-a tm za-a ğ za-a fza-a lza-a n za-a lış m ış o lm za-a k d o lza-a - m a " ' h , ' v.a r b ir .
y is iy le k e n d ile r iy le d iş e d iş, göze ad r « < " ’ t« * b d ¡9*« 3o r .d e r d .g i i k i göz çe kişe n b ir m ü ş te riy e k a tla - m e m u ru n z a v a llı ın g ı z y a k a p a ç a n a m ıy o r la rd , D ö r t y ıl so n ra , 1944 b ' r ! n c l * ubeY e Ş e tırd ,k le r1 r.l a r.U t- d e k i z iy a re tim d e s a ç la r, be m b e ya z, »'•‘. Î 3 " , f ° n r a : “ t 01* akl ' ' ” dÎ d l- ç ö k m ü ş , k e n d is in i a lk o le v e r m iş . T e v k if im in s e b e b in i E d ip Y a v u z o ld u ğ u iç in a r k a d a ş la r, ta r a fın d a n da b ilm iy o r b e n im le g a y e t a ç ık a cın a n b ir in sa n o la r a k g ö rd ü ğ ü m * e s a m ,m ' b , r * e k ,ld e k ° n u ş u y o r - İr f a n b e n i te h d it e t t i: d u ' — « k a p ed e rse başka t ü r l ü B en Ş“ Be m ü d ü r ü n ü n od a sın d a m u a m e le e d e riz !» İk e n sık s ık k o m is e r le r fa la n
ge-V a y !, is le r tık ır ın d a g itm iy o r d u . ¡¡y o r a çık veya g iz li k o n u ş a ra k çi-A m a T ü r k ü z d e d ik ya... T ü r k de- k ı y o r d u j K o m is e r S e d a tla P a r-m e k , h e r zar-m an k i n a c a r ve d a la - ™a ks'J “ am d I Yİ de !lk o n c ,e b “ r a ' v e r e li iş le rd e h e r zam an to y b i r da 9 ? r d “ .m; B ir a r a lık k o m .s e r k iş i d e m e k tir . B en de o s ıra d a 35 m “ a,,.,n .' ' r , a " da S ird ,u v ? * “ b ? ya ş ın d a k ü ç ü k b ir ç o c u k tu m , ir - " ,u d u r u t a r a f.'.'!d.an. , 'H b a r l' t u fa n a d ö r t yü z d ir h e m lik b ir ce va p d o9« m u g o rd u ğ u iç in o la c a k be-v e r d im . B u n u n ü z e rin e d ü ş m a n " ! b a ,' rm a k U Ie f e a «j»'- I
k u v v e tle r i m e rk e z d e n ta a rru z a b !.r d a h ? ses Ç .km a d., İt ib a r k u r -g e - t j. k u n u g iy m iş tim ya , «Y e k ü r k ü m
- ‘ .D e m in y ı k ı lı r d iy e r e k ne- ye !» d iy e b 'lir d im
v i k a s d e tm is tin ? » B ,ra z son ra ?ube m ü d ü r ü n ü n k i-K u v v e tim iz ne k a d a r az o lu rs a ¡a v u z lu ğ o He b ir a ş a ğ .k l k a tt a k i o ls u n , b iz b ü y ü k ( s tr a te ji le r, bo y- ? daus ,n \ 9 ' r-le cep he s a ld . n ş la r ly r-le s a r s ılır ta - d ,k : E m " 'V e» ^ u d ^ ' ' M.ah!V u t , +
k u n d a n d e n ild ik . B a ra j a te ş iy le « f f e r A k a lın da e .d d ı, t e r b iy e li v e k a rs ıh k v e r d im : cm g .b . b ir a d a m d ı. B e n d e b ir şo k - «Sen b e n im d e m in k i sözü m ü « T ' . y a p "?a k , lç m k,sa, ve b ır a k da b u ra d a neye b e k le d iğ im i, k e s k ' " h a t,a r ’au saY.d l' “ k e v le n ‘ m ü d ü r le r le ne zam an g ö rü ş e c e ğ i- m e m d e n de b a h s e tti.
m i sö yle . B u n la r ın c e v a b ım v e rm e - H a lk P a rtis i b e n im b u i l k e v l i n d e n b e n d e n te k k e lim e alam azsın.« ve a y r ılm a m la ço k ilg lle n i-H ızla k a y b o ld u . B ira z s o n ra b ir y o r d u . N ite k im 1944 o la y la rın d a m e m u rla k â ğ ıt y o lla y a ra k b e n i sor- da b u sakız ç iğ n e n d i. A ca b a H a lk g û ya ç e k m e k is te d i. Bu m e m u r P a r tis in in v a r lığ ı m ı te h lik e y e g ır -b e n im le iik ça tışa n ve -b e n d e n «el- * m iş ti? Y o ksa m e m le k e tte m e tin a d lü esâs il-m ü lk » v e c iz e s in i ö ğ re - B ir a ile a h lâ k ın ın ta r a flıs ı o la n b u ne n a d a m d ı. D e m e k irfa n ,- b u tâ fı P3 r , i ç o c u k la ra k ö tü ö r n e k o lm a -y e tiş fir e n o -y d u . s,n d iy e m i b ir ö ğ re tm e n in
boşan-ir f a n la savaşım ız iy i o ld u . H e m m a s ın ı d o ğ ru b u lm u y o r d u ? a ç lığ ım ı ve y o r g u n lu ğ u m u , h e m (Devamı gelecek sayıda)
III
B
E N M e d e n i k a n u n u n bana v e r d iğ i H a k la r v e y e t k ile r 1- ç in d e , h u su sî h a y a tım ı ilg i le n d ir e n b ir iş y a p m ış tım o k a d a r.. B en de o n la rın bo şanm a v e y e n id e n e v le n m e le ri h a k k ın d a d o sya tu ts a m acaba T ü r- k iy e d e b ir k â ğ ıt b u h ra n ı o lm a z m ıy d ı? Y a , 1944 m a ğ d u r la rın d a n a rk a d a ş ım ız N u r u lla h B â rm a n g i b i d ö r t d e fa e vle n s e m ne o la c a k tı? K e r h a ld e b ir fe lâ k e t o la c a k tı. B u m esele y ü z ü n d e n b e lk i de d e v le tin dış s iy a s e ti ile u ğ ra şm a ğ a v a k t i k a lm ıy a c a k v e o n y ıld a o n fceş m ily o n e r y a ra tm a ğ a , y u r d u ç e lik a ğ la rla ö rm e ğ e im k â n bu- iu n m ıy a c a k tı. Sözü u z a tm ıy a lım ; b e n d e n a tm a n m e k tu p la r h a k k ın d a iz a h a t v e rm e k ü ze re y a r ın te k r a r b ir in c i şub eye u ğ ra m a k k a y d iy le o gece se rb e s t b ır a k ıld ım . M e k tu p la r h a k k ın d a k i s o ru la rla c e v a p la rı üç g ü n s ü rd ü . Z a b ıt t u t u lu y o r , a rada m il l i - v a ta n i kısa ta r tış m a la r o lu y o rd u . E d irn e ile m ü n a s e b e tim in ıs ra rlı b ir ş e k ild e s o ru lm a s ın a m âna v e r e m iy o r d u m . B u üç g ü n lü k s o rg u n u n b ü y ü k b ir k ıs m ın d a M u z a ffe r A k a lın da b u lu n d u . İş b i t t i. A ra d a n a y la r g e ç ti. C i h a n ın g ü r ü lt ü le r i a ra sın d a ba şım d a n b ö y le b ir v a k a g e ç tiğ in i u n u t tu m b ile ... B ir a kşa m , B o ğ a z iç i L is e s in d e k i d e r s im i b i t ir ip a slın d a b i r sa ra y e- ia n o k u lu n k a p ıs ın d a n ç ık tığ ım za m a n b e n i b e k lly e n b i r y e d e k su b a y la k a rş ıla ş tım . S e lâ m la ş tık . M a n a lı b ir ş e k ild e yü z ü m e b a k a ra k : • T e v k if o lu n d u n u z d u , d e ğ il m i?» d iy e so rd u . B e y n im d e b ir y e r ay- d ın la n m a ğ a ba şla dı. Y e d e k su b a yın a n la ttık la r ı k a r a n lık b ir y e r b ır a k m a dı. H â d ise şu id i: A s lın d a b ir İlk o k u l ö ğ re tm e n i e-, la n b u ye d e k su b a yla ik i d e fa k o n u ş m u ş tu m . A ts ız M e cm u a ve O r h u n d e r g ile r i d o la y ıs iy le b e n i ta n ı y o r d u . ik in c i k o n u ş m a m ız B e ya zıt c a m iin in y a n ın d a k i m e ş h u r K ü llü k a k a d e m is in d e o lm u ş ve ya n ım ızd a ö ğ r e tm e n in n iş a n lıs ı da b u lu n m u ş - tu . B u n d a n so n ra s ın ı ş ö y le a n la ttı: E d irn e d e e v le n m iş le r.. F a k a t k a d ın soysuz ç ık m ış ve ko ca sın a İh a n e t e d e rk e n s u ç ü s tü ya ka la n m ış... T a b ii d e rh a l m a h k e m e y e v e rilm iş .. A n la ş ıla n , k a d ın soysuz o ld u ğ u ka d a r da ş ir r e t in b ir is i im iş.. K oca sını h e m e n p o lise h a b e r v e rm iş : » A ta t ü r k ö ld ü ğ ü zam an h ü k ü m e t d a rb e s i ya p a ca ktı!» de m iş.. » K i m in le ? » d iy e s o rm u ş la r. «A tsızla» ce va b ın ı v e rm iş ... ışde A ts ız o id u m u d e r in le ş tir m eğe lü z u m y o k tu ta b ii... Y a p a r m ı, y a p a r.. D e rh a l ö ğ re tm e n i te v k i f e d e rle r. Z a v a llı d e r t a n la tm a ğa ç a lış ır: — Y a h u ! B u k a d ın ın sözüne in a n ı lı r m ı? in s a n d u r u r d u r u r da b u ih b a r ı ta m su çü stü y a k a la n d ığ ı za m a n m ı y a p a r? A t a t ü r k ö ld ü ğ ü za m a n y a p ıla c a k h ü k ü m e t d a rb e s i ik i y ıl s o n ra m ı y a p ılır? H ü k ü m e t d e v ir m e k iç in b ir A ts ız la b ir b e n ye t e r m iyiz?» P o lise söz a n la tm a k k a b il olm a z. Y a k a d ın ın s ö y le d ik le r i d o ğ ru ise... H e m e n İs ta n b u l p o lis in e te lg r a f ç e k ilir . K o m is e r A v n i de g e lip «Si z in le g ö rü ş e c e k le r» d iy e b e n i k a n d ı r ı r . B en y in e b ir gece E m n iy e t M ü d ü rlü ğ ü n d e s a b a h la m a k la İş in iç in d e n s ıy rılm ış tım . Z a v a llı ö ğ re tm e n ise h a fta la rc a m e v k u f k a lm ış tı. Ç o k u cu z y a ş ıy o rd u k . D e m e k k i H a il- P a r tis in i d e v ir m e k K o s ta r ik a 'd a h ü k ü m e t d a rb e - k i y a p m a k ta n k o la y d ı.iş te H a lk P a r tis in in p o lis iy le b ö yle ce ta m b ir ta n ış ık lık o lm u ş ve be n g ö n ü ld e n dua e tm iş tim :
— « A k lım sana e m a n e t, u lu T a n rı!.» F a k a t en son d e fa ş a h it o ld u ğ u m re z llâ n e b ir m a n za ra b e n i H a lk P a r tis in in p o lis in d e n de , k e n d is in d e n de. M il l î Ş e fin d e n de t ik s in d ir , d i. B ir g ü n , y in e eve d ö n m e k üze re K ö p r ü d e n v a p u rla H a y d a rp a ş a y a ç ık tım . Â d e t o ld u ğ u ü z e re y ü z le r ce y o lc u ile b ir lik t e H a yd a rp a şa g a r ın ın m e r d iv e n le r in i tır m a n d ık . C a r ın iç in d e k a la b a lık b ir re s m i v e s iv il p o lis k a d ro s u b u lu n u y o r ve b u n la r , v a p u rd a n ç ık a n h a lk ı, b a n liy ö tr e n in e g itm e k te n a lık o y a ra k sağ t a r a fta k i, h a n i şu k u lla n ı l m a y a n b e k le m e o d a la rın a sevke- d iy o r d u H a lk e fe n d im iz d e , daha d o ğ ru s u H a lk P a r tis in in h a lk e fe n d is in d e so ru , s u a l, İtir a z fa la n y o k tu . B u e fe n d ile r , k o y u n s ü rü s ü te v e k k ü lü iç in d e , u ş a k la rın ın e m ir le r in e baş e ğ e re k , k e n d ile r in i a la c a k b ü y ü k lü k te o lm ıy a n b e k le m e o d a la rın a m e lll m a h z u n g id iy o r la r d ı B ir k a h ra m a n lık y a p a y ım de d im . K o y u n s ü rü s ü n ü n a ra s ın d a n ç ık a r a k re s m î b ir p o lis e s o rd u m : — » N ed en b e k le m e od asına g id i yo ru z ? » — « R e is ic u m h u r A n k a r a y a g id e cek.» P o lis in b u c e v a b ın d a b e z g in lik v a r d ı. İç im d e n bu k a d a r k a h ra m a n lığ ı y e te r b u lu p k o y u n s ü rü s ü n ü n a ra s ın a y e n id e n k a rış tım , iş te o la n o Sırada o ld u .. H e r h a ld e b ir s iv il k o m is e r ta la n d ı, k a b a d a y ın ın b ir i b e n im k a b a d a y ılığ ım a iç e rle m iş o- ia ca k k i «U la n yü rü s e n iz e ...» d iy e b ir n â ra a ta ra k h a m le e t t i ve sol ile r im d e y ü r ü m e k te o la n c ılız ve y o k s u l b ir ih t iy a r ı n ensesine b îr y u m r u k a ttı. Ş e re fle te m in e d e rim k i h e rk e s , ö n ü n d e k in in on s a n tim g e ris in d e y ü r ü y o r ve k im s e d e y ü r ü m e m e k iç in b ir n iy e t ve e m a re b u lu n m u y o r d u . O h a ld e k a b a d a y ın ın ka b a d a y ılığ ı n e d e n d i? H iç ! H ü k ü m e t, o to r ite s in i g ö s te re c e k ti. Y u m r u ğ u y iy e n z a v a llı, s ü rü n ü n sol k e n a rın da b u lu n d u ğ u iç in p iy a n g o ona d ü ş m ü ş tü .
O sıra d a iç im i s ız la ta n b ir şey o ld u . Daha d o ğ ru s u b ir şey o l m a d ı. Y u m r u ğ u y iy e n z a v a llı, bu y u m r u ğ u a ta n ı g ö rm e k iç in o ls u n ba şın ı a rk a y a ç e v irm e d i, ö n ü n d e - k ile r e b a ğ lı o ld u ğ u iç in da h a hız lı y ü rü m e s in e İm k â n y o k tu . Y a l n ız b a şın ı b ira z d a h a ö n e e ğ d i, o k a d a r..
iç in ta k ib e g iriş m e d im . K a le y e çe k ild im . D ü şm a n da b ira z g e rile y e re k o g e c e y i M a lte p e k a ra k o lu n d a g e ç ir d i. D o ğ ru s u ik i ta r a fın da h a b e r a lm a s e r v is le ri m ü k e m m e l İş liy o r d u .
O zam an ben H a lk P a rtis i de vle
-n u s ö y le rs e -n , ö te k i d a m d a -n fa la -n , k a ç a r mı?
D o ğ ru s u şu k İ, H a ik P a r tis i p o lis iy le b ir d e fa te m a s e d e n in p o li se ve d o la y ıs iy le re s m î m a k a m la ra g ü v e n i k a lm ıy o rd u . S ic illi, sa b ık a lı h ırs ız la a y d ın b ir in sa n a y a p ıla c a k m u a m e le y i b ir b ir in e k a r ış tır a n p o lis , b ö y le lik le h ü k ü m e tin m ille tle a ra s ın ı s o ğ u ttu ğ u n u n f a r k ın a b ile v a r m ıy o r d u .
B ana h a b e r v e rm e ğ e g e le n p o lis de s ık ılm a s a , e rte s i g ü n ü s ık ı y ö n e tim k o m u ta n lığ ın a g ö tü r m e k iç in b e n i o ge ceden t e v k ife k a lk a b ilir d i. E rte s i sabah e rk e n k a p ı ç a tın dı. Z a te n b e k liy o rd u m . G id e c e ğ im t r e n i k e n d is in e s ö y le d im . B en t r e ne b in e rk e n o da başka b ir va g o n a a tlıy o r d u V a ta n d a ş , p o lis i, d a lm a k o r u y u c u b ir k u v v e t o la r a k g ö r m e lid ir . H a lb u k i d a im a b ir b a skı k u v v e ti o la r a k g ö rm e ğ e a lış m ış tı. B u p s ik o lo jik n o k ta y ı H a lk P a r tis i asla a n la m a d ı. Z a te n n e y i a n la d ı k i? S ık ıy ö n e tim k o m u ta n ı K o rg e n e ra l A li Rıza A r t u n k a l'ı n k a rşısın a ç ık tım . Y a n ın d a k u r m a y b a ş k a n ı b i r y a rb a y la b ir de b in b a ş ı v a rd ı. B e n i n e z a k e tle k a rş ıla d ı. Önce h a l ve h a tır s o rd u . F a k a t n e z a k e tin in z o rla m a c lrü jö u b e lliy d i. Ç ü n k ü
( î
usuf
Ziya, iki yerli
komünist
için «M arks
ın
piçleri
/»
d
ye
bir
yazı yüz
müş: Sıkı Yöııelirn Generali de
Yusuf
Ziya"yı çağırarak
« herkesin babasını
böyle işlere karıştırma!» diye öğiit vermiş...
Eve d ö n ü n c e ro m a n ın g e r is in i de ö ğ re n d im : C u m h u r B aşkan ı İn ö n ü 'n ü n m a h u t beyaz t r e n i M a l- te p e d e n g e ç e rk e n , ja n d a r m a la r is ta s y o n u n b e k le m e o d a s ın d a k i h a l k ı ayağa k a ld ırm ış la r .Sıkı yönetimle
tanışıyorum
Ş u s ık ıy ö n e tim d e y im i cid d e n
h o şu m a g id e r, id a r e i ö r fiy e ve sen- ra ö r f î id a r e p e k de b i r m ana ifa d e e tm iy o rd u , « ö r f i id a re n y e r i ne - k e y fî idare» d e s e le r da ha doğ r u e d e rle r d i. H a lb u k i sıkı y ö n e tim de e n e r jik ve s e r t b ir a n la m v a r... H a lk P a rtis i m e k a n iz m a sı iç in d e s ık ıy ö n e tim g ib i g ü ze l b ir ic a t yap acak b ir k im s e n in b u lu n m a s ı g e rç e k te n a k lın a lm ı- yaca ğı b ir nesne, âd eta b ir h â r i ka... F a k a t d o ğ ru s u n a b a k a rs a n ız b u s ık ıy ö n e tim , a slın d a b ir g e v şek y ö n e tm e s iz lik te n ba şka b ir şey d e ğ ild i. B ir in c i ve ik in c i s ık ıy ö n e tim k o m u ta n la r ı o la n K o rg e n e ra l A li R ı za A r tu n k a l ve O rg e n e ra l S a b it N o y a n 'ın ik is iy le de ş e re fy a p o l d u m ; ik is in d e n de h o ş la n m a d ım . M ü n a s e b e tle rim iz d ü şm a n ca o l d u ğ u iç in h o ş la n m a d ım s a n m a y ın ! İn sa n ın ho şlanm ıyacağ» d o s tla rı o ld u ğ u g ib i h o ş la n d ığ ı d ü ş m a n la rı da v a r d ır . M eselâ be n, F a lih R ıf- k t'n ın b ir yazısında «Biz T ü r k ç ü ler...»» d iy e b ir ib a r e s in i g ö rü n c e g ü lm e k te n h a ra p o lm u ş ve F a lih R ıfk ı'd a n h o ş la n m ış tım . H aşan  li ile b ir s a a t b e ra b e r b u lu n m a k ise sizi te m in e d e rim k i M u a m m e r K a ra c a 'y a g itm e k le e ş ittir . P e k i, ş im d i ben bu ik is in d e n ho şla n- m a k ia o n la rın d o s tu m u o ld u m ? N e g e ze r!. O sm a n lıya g ö re M o s k o f neyse bana g ö re de b a z ıla rı o.. A r t u n k a l da b e n i g ü ld ü rm ü ş tü . A m a y a ln ız g ü ld ü r m e k le de h o ş la n ılm ıy o r işte... N eyse b iz ta n ış m a m ızın h ik â y e s in e g e le lim : B ir g ü n H a lk P a r tis in in A rn a - v u tla r ın d a n b ir i ba na k e n d i g a ze te s in d e b ir y a y lım ateş a ç tı, a- ç a r a... A r n a v u t b u , k a b a d a y ıd ır! iş in Ü ltra k o m ik s e l ta r a fı, bu A r- n a v u d u n bana k a rş ı T ü r k m illiy e t ç iliğ in i, T ü r k lü ğ ü m ü d a fa a e tm e s iy d i. Sebep de m a lû m : Ben y i ne şu m a h u t t a r ih k ita b ın a iliş- m is tim . A m a tö r ço k... Ne k a d a r b e ş e rî m u z a h ra fa t va rsa h e p b i r den a yn ı v a r a k p a re d e u lu m a ğ a b a ş la d ıla r. Ç o m a r ve ç a ka l sesle rin d e n m ü re k k e p b ir s e k iz in c i sen fo n i...
S ık ıy ö n e tim k o m u ta n ın a dü şen, İş k ip ta r 'ı ç a ğ ırıp :
— « N e yin e g e re k s e n in t a r ih m e se le si!. G it, iş k e m b e ço rbası, c i ğ e r ta va sı ile u ğ ra ş b ire m o re !.» d e m e k ti. A m a b iz im F ilib e li Rıza, y a n i G e n e ra l A li Rıza A r t u n k a l ö y le y a p m a d ı; s iv il p o lis v a sıta siy- le b e n i ç a ğ ırttı.
S iv il p o lis in de te lâ şı m a lû m ... B u h a b e ri bana ile te c e k o la n m e m u r gece geç v a k it g e le re k b iz im k a le y i, y a n i M a lte p e d e k i e v i k u ş a ttı. B en de k a r ş ılık te d b ir a lm a k ta g e c ik m e d im . K a ra n lık ta b ir b ir im iz i g ö z e tle d ik . B ir d e fa h u ru ç h a re k e ti y a p tım . D ü şm a n r ic a t etM. F a k a t p u s u y a d ü ş m e m e k fin e k a rş ı m ü s ta k il b i r d e v le ttim . A lm a n la r ın B a lk a n la ra in d iğ i ve T ü r k iy e y e s a ld ırm a la rın a m u h a k k a k d iy e b a k ıld ığ ı b ir zam anda be n im h a z ırlık y a p tığ ım ı ve ilk ça ğ ırm ışta s ırtm a g e ç ire c e ğ im b ir ç a n ta y a iğ n e ip liğ e k a d a r h e r şeyi d o ld u rd u ğ u m u g ö re n zevcem :
Artunkal üniforması içinde
— « H an i sen m ü s ta k il d e v le ttin ? T ü r k iy e n in g iriş e c e ğ i savaştan sa na ne?» D iy e so rm u ş , ben de: — « T ü rk iy e n in m ü t t e f ik i o la ra k h a rb e k a tıla c a ğ ım !» C e va b ın ı v e r m iş tim . A d a m a k ı r k g ü n d e li d e s e le r d e l i o lu r m u ş ; m ü s ta k il d e v le t o ld u ğ u n u k ı r k ay s ö y le y e n e şaka dan da olsa in a n ılır . B ir g ü n B oğa ziçi L is e s in d e n ç ık ıp K ö p rü y e g id e n tra m v a y a b in d iğ im zam an b ir is i n a zikâ n e selâm v e r e re k : — « M ü s ta k il b ir d e v le tin y e r i o l m a lıd ır.» D iye y e r in i ba na b ır a k tı. Bu, A lla h s e lâ m e t v e rs in , a yn ı lik e n in m ü d ü r y a rd ım c ıla rın d a n ve e d e b iy a t ö ğ re tm e n le r in d e n n ü k te c i b ir a rk a d a ş o la n E n v e rd i. iş te b u m ü s ta k il d e v le ti. H a lk P a rtis in in s ık ıy ö n e tim i g ö rü ş m e ğe ç a ğ ırıy o r , s iv il p o lis i b u işe m e m u r e d iy o rd u .
S iv il p o lis le r in d o ğ ru s ö yie m lye - re k , k a n d ıra ra k iş g ö r d ü k le r i b ir h a k ik â t... B u n u t a k t ik o la ra k y a p ıy o rla r. E d irn e m eselesi y ü z ü n d e n b ir in c i şub ede s a b a h la d ığ ım gece, o g ü n t e v k if ya p a n m e m u r la rın b ir b ir le r in e a n la ttık la r ın d a n he p a yn ı t a k t iğ i k u lla n d ık la r ın ı ö ğ re n m iş tim . M eselâ b ir i, E m n i y e t M ü d ü rlü ğ ü n e g e tir ilm e s i g e re k e n a d a m ın e v in e s a b a h le y in e r k e n d e n g itm iş , k a p ıy ı açan h iz m e t ç iy e : « A rk a d a ş ıy ım , m ü h im b irş e y s ö y liy e c e ğ im , u y a n d ır ın !» de m iş... Be m ü b a re k ! D o ğ ru y u söylese n g ü n a h a m ı g ire n s in ? P o lis o ld u ğ u «siz» d iy e b a ş la y ıp »sen» d iy e b i t i r iy o r d u . B ir a r a lık söz b e n im « D a lk a v u k la r gecesi» ro m a n ın a g e ld i ve sa y ın k o m u ta n şu şahane s ö z le rle b e n i c id d e n h a b te tfl:
— «Sen k e n d in i k u rn a z s a n ıy o r sun am a biz sen den daha k u r nazız. R o m a n d a k i şahıs is im le r i te rs o k u n d u ğ u zam an h a k ik î b ir e r is im ç ık tığ ın ı a n la m a d ık m ı san ı yorsu n ? » iste, b e n i m b ü t ü n g iz li m a k s a t- la r ım ı a y d ın lığ a ç ık a ra n ış ıld a k g ib î b ir zeka k a rş ıs ın d a y d ım . D e r hal Y u s u f Z iy a O rta c 'ın ba şın d a n geçen b ir v a k 'a y ı h a tırla d ım : Y u s u f Z iya , ik i, y e r li k o m ü n is t iç in « M a rk s 'ın p iç le r i» d iy e b ir y a zı ya zm ış; g e n e ra l d e k e n d is . i ça ğırarak: « H e rk e s in ba b a stn ı b ö y le iş le re k a r ış tırm a !» d iy e ö ğ ü t v e r
m iş .. *•
A n la ş ılıy o rd u k i s ık ıy ö n e tim k o m utan» o la n b u k u r m a y g e n e ra l ö m rü n d e «M arks» d iy e b ir şey d u y m a m ış , b u n u h a k ik a te n o ik i h e r if in öz babası sanm ış...
G e n e ra l b e n im le k o n u ş u p b ilg iç lik satm ağa b a şla yın ca ben de N i- zâm -t  le m ta y fa s ın d a n o ld u ğ u m u h a tırla d ım . V a z ife m iz ilk o k u l ç o c u ğ u n d a n d e v le t b a ska n ın a k a d a r e k s ik lü , y a z ık lu k im g ö rü rs e n d ü z e ltm e k , nizam a s o k m a k tı. G e n e ra li de ıslah a k a lk tım . A m a fa z la b ir şey y a p tım sa n m a yın . S ade ce ta r ih te n , t a r ih m e to d u n d a n b a h s e ttim . K o m u ta n . H it it le r çağ m a a it t a r ih î ve V o lt e r 'k â r i b ir ro m a n o la n « D a lk a v u k la r gecesi» nî n e re den a ld ığ ım ı s o ru y o rd u . B u y ru n da lâ f a n la tın b a k a lım ! T a r ih le ta r ih î ro m a n h a k k ın d a b ilim s e l b ir n u tu k çe km e ğ e m e c b u r o ld u m . B e n im ö z e n e re k v e r d iğ im k o n fe ransa k a rş ı: « A ta tü r k ün ta r ih in d e se n in b u y a z d ık la rın yo k!» d iy e ce vap ve rm e z m i? A t a t ü r k 'ü n t a r ih i d e d iğ i şey, v a k tiy le lis e le rd e o k u tu la n , baş ta n başa y a n lış o ld u ğ u m e yd a n a ç ık tığ ı iç in so n ra d a n b ıra k ıla n m a h u t d ö r t c il t l i k t a r ih t i, ilk C u m h u r B a ş k a n ın ın e m r iy le y a z ıld ığ ı iç in ona iz a fe o lu n m a s ı â d e t h ö k * m ü n e g ir m iş ti. B ird e n b ire , t a r ih h a k k ın d a en İp tid a î f i k r i b u tu n m ıy a n b ir is iy le k a rş ı k a rş ıy a o ld u ğ u m u a n la d ım ve iş i k ö k ü n d e n k e s tir ip a tm a k iç in :
— « A ta tü r k ta r ih ç i d e ğ ild i» d i ye ce va p v e r d im . T a b iî, b u söz g e n e ra le g ö re k ü s ta h lık tı. G ö z le ri fa lta ş ı g ib i a ç ıla ra k : — « A ta t ü r k s e n in b ild iğ in in o n m is ti ta r ih b ilir d i! » d e d i. G e n e ra l b u s ö iü y le b e n i A ta - t ü r k le r a k ip d u ru m u n a s o k m u ş tu . F a k a t d u r u m A t a t ü r k le b ir t a r ih im tih a n ın a g irm e m e e lv e r iş li ^ d e ğ ild i. Sözün g e liş i im tih a n a g ir s e k b ile o bana M ik e n m e d e n iy e tin i, b e n de ona K ü r Şad veya Y a b g u Ç iç e y i s o ra c a k tım . A n la ş a m ıy a c a k * tık . B u n d a n ba şka , t a r ih a la n ın d a da olsa A t a t ü r k le r a k ip o lm a k , y a n i k e n d is in i o n u n la e ş it tu t m a k a k ıl la ra d u r g u n lu k v e re c e k b ir iş ti. A t a t ü r k , in g ilt e r e n in d e s te k le d iğ i Y u n a n lıla ra k a rş ı T ü r k iy e n in ba ğ ım s ız lığ ın ı k u r m u ş tu . Y a ben? B u n u n la b e ra b e r be n de d a h a az b i r şey y a p m ış d e ğ ild im : Hasar» Â l i ile F a lih R ıfk u ıtn d e s te k le d iğ i is m e t in ö n ü y e k a rş ı k e n d im i k o ru m u ş tu m . H a n g is in in da ha g ü ç o ld u ğ u n u o k u y u c u la r t a k d ir e ts in ..
S ayın g e n e ra l, « A ta t ü r k s e n in b ild iğ in in o n m is li t a r ih b ilir d i» d e y in c e g ü lü m s e y e re k s u s tu m . B en susu nca O a ç ıld ı. B e n i t a r ih te n im tih a n te m e ğ e b a şla d ı. C e va p v e rm e d im . K e y ifle n d i:
— «Sen b e n im b ild iğ im in y a rıs ı k a d a r da t a r ih b ilm iy o r s u n be !»
D edi. Y in e g ü lü m s e d im ; c ü r 'e t l a r t t ı :
— «Ne e s e rle rin var?»
— « E s e rle rim in lis te s i e lin iz d e k i k ita b ın a rk a s ın d a y a z ılıd ır.» E lin d e « D a lk a v u k la r gecesi» v a r- dı. Ç e v ird i ve ilk e s e ri o k u d u : — « S a rtb a ş ın a cevap.» S o rd u : — «Bu, İz m ird e h a ra b e le ri o la n Ş a rt mı?» K ü ç ü k d ilim i y r tu y o r d u m ... S a* y ın g e n e ra l b e n im b ild iğ im in i k i m is li t a r ih b ild iğ in i b u s o ru il« c id d e n is b a t e tm iş ti. K ita b ın a- d ın d a n o ls u n b u n u n b ir ş e h ir h a ra b e s i o la m ıy a c a ğ ım ; b ir h a ra b e ye ce va p v e r ile m iy e c e ğ în i a n la y a - m ıy o rd u . Bu a d a m na sıl k o rg e n e ra l o lm u ş tu ; y a ra b b i, na sıl? B u s e fe r y â ln ız g ü lü m s e m e k îe y e tin m e d im . G ü ld ü m . S a rtb a ş ın u ı k im o ld u ğ u n u a n la ttım . O za m a n lâ fı d e ğ iş tir d i: — « M ü s ta it b ir ge nce b e n z iy o r su n ! (E liy le k a lın b ir d o sya gö s te r e r e k ) D osyan ı in c e le d im . I r k ç ılık y a p ıy o rs u n ! S iy a s î f a a liy e t i b ır a k !, ilim le m e ş g u l o l! M e m le k e tte k e n d i a le y h in d e c e re y a n u- y a n d ırm a ! S o n ra k a n u n s e n i h i m a ye edemez.» S ayın g e n e ra l b e n i t e h d it e d iy o r , y a n i T ü rk ç e s i: «S onra sen i lin ç e d e rle r , k a rış m a m ha» d iy o r d u . O d a k ik a d a ve s ık ıy ö n e tim k o m u ta n ın ın od asınd a h a y a tım e m n iy e tte o ld u ğ u iç in z ih n im ve g ö l le r im d o syaya ta k ıld ı. Ş işm a n b i r d o s y a y d ı. K im b ilir iç in d e b e n im iç in ne m e th iy e le r v a r d ı: Ir k ç ı, T u ra n c ı, fa ş is t, se rke ş, m e n fi, bo z g u n c u fa la n filâ n ... T a b iî b u n la r ın a rk a s ın d a n da da ha ba şka g ü n a h la r: i k i d e fa e v le n m iş tir . R e şit Ga lib e te lg r a f ç e k m iş tir , e v in d e M it le r in re s m i v a r d ır , s a ç la rın ı M it le r g ib i ta r a r ve b a ş k a la rı...
— «Paşa h a z r e tle r i! O do sya o- k u y u p yazm ası b ile ta m o lm ıy a n p o lis le r in v e r d iğ i r a p o r la r la m e y da na g e lm iş tir . B e n im h a k k ım d a d o ğ ru B ilg ile r ih tiv a e t t iğ in i san m ıy o ru m .» (Devamı gelecek sayıda)