• Sonuç bulunamadı

İsmail Habib'i kaybetttikten sonra

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İsmail Habib'i kaybetttikten sonra"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

(D K H O K K İT) = »

r K W m i

-«İsmil H abisi

kaybettikten sonra«.

Bir gün arkadaşharla oturmuş konuşuyorduk. Hele şair, lıikâ- yeci dostlar olursa, toplantıları­ mız çok zevkli geçer. Onun için her zaman onlar beni, ben de on­ ları arar buluruz. İster yolda ol­ sun, isterse bir çatı altında olsun, her nered olursa olsun rahatız- dır. Tatlı tatlı tartışırız, beğenip,

beğenmediklerimizi birbirimize

söyler, onun üzerinde konuşma­ lar yaparız• Şiir geceleri olmu­ yorsa da artık, avakadaş toplu- munun insana getirdiği faydalar da eksik değildir. Nedense insan oğlu tek başına huzurdan yani giderilemiyor.

Evet, yazının başında oturmuş, konuşuyorduk diyordum. Konu açıldıkça açıldı. İş, günümüzde olan yaşlı tenkitçilere kadar da­ yandı. Şundan - bundan lâf açıl­ dı. Bu arada geçen gün toprağa verdiğimiz İsmail Habib Sevük’- ten de bir çok konuştuk. Eserle­ rinden yana konu açtık. Kişiliği üzerinde bildiğimiz, aklımızın yet tiği kadar durduk. Rastlaşmaya bakın ki, aradan az bir gün geçer geçmez o da ecelile dünyayı her­ kes gibi bıraktı. Doğrusu haber kara geldi bize.. Yana - yakıla

içten içe sızlandım. Gün boyu

birer birer bizleri terkeden bü­ yüklerimizin gittiklerini işittik sıra:

ı «Bunun sonu nereye

vara-I

eak?..»

Diye kendi kendime sorup, du ruyorum. Ebediyet dünyamızda yerlerini gel de doldurabilirsen,

doldur. Hepsinin kendine göre

bir kişiliği, hepsinin kendi dilin­ de bir sanatı, hepsinin kendince bir yaşayışı vardı• Onun benze­ rini, yahut eşdeğerini elde edebil mek, yetiştirmek pek mümkün değildir sanırım.

Ben, İsmail Habib’i okuyabil-

| mek için, son yıllarda hep gaze- ! telerde, «Cumhuriyet» te araştı­

rır, bulurdum. Bıddukça da oku­

madan edemezdim. Merhumun

iyi bir Türkçesi vardı. Bukadar yaşlı, bukadar eskilerden olması­ na karşılık, temiz yazardı. Bakı­ yorum da ona yaşıt, hatta daha da küçük olanlara, o eski arap- ça terkipleri, kelimeleri bir türlü

atamamışlar dillerinden. Genç­

lik, yepyeni bir edebiyat dünya­ sında yolunu seçmişken, kendine has, kendi karakterini? bir dün­

ya edinmişken, büyüklerin ya­

bancı dilde bukadar ayak dire­ melerine şaşmamak elden gelmi­ yor bir türlü. Ama, İsmail Ha- bib’in yazılannı okuduğumuz za­ man, onda bukadar eskilik, bu­ kadar arapça, farsça gibi dillere

özenim göremiyordum. Şüphe­

siz, bütün olarak ta birdenbire devrim yapabilmek kişi için çok

müşküldür. İnanmak, benimse­

mek, sonra da o yolda ilerlemek güçtür. Seviik, bu durumda di­ lini iyi kullandı. Okunmayı, fi­ kirlerini yerine göre ve gereğiy­ le satabilmesini becerebilen bir

insandı. Vatanını çok severdi.

Onu hiç bir manda altında gör­ meyi hiç bir an arzulamazdı. Bi­ ze bunu eser v e yazıları açık bir şekilde anlatıp, duruyor.

İnsanoğlu, sonunda göçüp gide çektir, elbet şu. dünyadan• Geçici de olsa, yaşadığı çevre ve yakın­ ları arasında bir dolgunluk, bir

alışkanlık hissini doğurabilmiş-

tir. Günler geçse bile, zaman za­

man anıların tatlılığında akla

getirmek pek hoş olur. Ben bu­

gün İsmail Habib’i anıyorsam,

yarın unutacak değilim. Kafam­ da her birinin yeri ve değeri, ki­ şiliği saklı olarak bulunur. Alt­ mış iki yaşında ölmesine karşı­ lık, yine de yandım, f edebiyat dünyamız için acı duydum. Tem-1 rı rahmet eyleye...

FEVZİ YET1KER j

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bitkilerin kendilerini korumak için salgıladığı reçi- nemsi maddenin, bal arıları tarafından kendi çıkarları için kullanılması sonucu oluşan propolis, insanlar için de

Şu kabahati de taşıyoruz: İstanbul öyle bir şehirdir ki pek çok sem­ ti, özellikle Beyoğlu, her defasında yeniden yazılsa daha önce yazılmışlara yeni ekler

YaÝam Bilimine GeliÝtir 'yleBe toPlUmdan YerleÝik haYata GeliÝ S~re- Cinde 4~rklerin YaÝadÏklarÏ konUtlardaki odanÏn mekhnSal d~Zeni GyleBe toPlUmUndaki ladÏrÏn d~Zeni

Hn çok şiir ve piyes üzerinde durdum.İlk şiirlerim I 938 de Varlık ve insan dergilerinde çıktı.Bu tarihten sonra devamlı olarak muhtelif dergilerde

“Yine çöl gurbete düştü yolumuz Ya suyu çeker, ya toprağımız.” Eğin Türküsü.. Aile

Ay sonunda parlaklığı biraz daha ar- tan Venüs’ü hilal evresine yaklaşırken göre- bilirsiniz. Mars: Ay boyunca Güneş’e

Atatürk, ismet İnönü, Mareşal Fevzi Çakmak Türk Milletinin üç büyük millî kahramanı ha­ linde bütün kalblere hâkim olarak yaşadılar.. Bundan dolayıdır

ISON kuyrukluyıldızının toz bulutu halinde yoluna de- vam etmesi enberi geçişi sonrasında çıplak gözle gözlenmesine engel olsa da, Eylül 2013’te keşfedilen