tIcare;
+ + +
*
M
Ali Rıza KARDUZ
.- • i ~
atı ■'
mmum
JMMI
ssı
->/rY
olunuz Karaköy'e düşerse iki yandaki tarihi binaların güzelliğini seyrederek dolaşın..ugün size, bir “Es
naf lokantası” daha
tanıtacağım. Bu lo kanta K a ra k ö y’de, _ B a n k a la r C adde- si’nin arkasında, hırda v a tç ı d ü k k a n la rın ın tam göbeğin d e bir lo kanta.
Y e r in i iy i t a r if e t mem gerekiyor... B ili y o rs u n u z B a n k a la r C a d d esi, K a r a k ö y ’ ü Şişhane’ye bağlar. Bu cadde b ir zam anların ünlü yabancı bankaları v e yabancı sigorta şir ketleri tarafından inşa ettirilmiş, kocaman bi nalar vard ır. Y aban cı bankalar ve sigorta şir k e t le r i İs ta n b u l’ dan k a çtık ç a , bu b in a la r Türk bankaları tarafın dan satın alınmış, isim leri değiştirilmiştir. Be nim size bir tavsiyem va r... Y o lu n u z Kara- köy’e düştüğünde, göz leriniz yerde dolaşma yınız. K afan ızı arkaya d o ğru k a ld ır ın ız v e gözlerinizle, iki yanda ki binaların güzelliğini seyrediniz.
Bankalar Caddesi’ni çıkarken sol yana dizil miş mimari bakımdan
“ ş a h e se r” b in a la rın
arasından aşağıya doğ ru inen, kargacık-bur- gacık, dar sokaklar var dır. Bu sokaklar Ban kalar C add esi’ ni P e r şem be P a za rı’na b ağ lar. Eskiden Komarçia- le İtalyana Bankası’nın
y a p tırd ığ ı K o m e rç ia le Han, şim di A kb a n k ’ın malı. Aksi- gorta Hayat Bölümü bu handa faaliyetini sürdürüyor.
Bu binanın köşesinden Per şem be P a za rı’na doğru inen dar yolun adı “Perşembe Pa
zarı Caddesi”. Adına kanma
yınız, bir otomobilin zor geçti ği, parke taşlarının bozuklu ğundan, canbazlık yapmadan yürüm enin im kansız olduğu daracık bir yoldur burası. Bu y o ld a d ü şm ed en y ü rü m e k için, çukurları gözleyenler, yo lun iki yanındaki tarihi bina ları izleyemez. Herbiri bakım- sızlıkdan dökülen bu tarihi
bi-H a c t Recep'in lokantasında tüm yemekler 1947 yılından bu yana kömür ateşinde pişiriliyor.. (Fotoğraflar: Şerif ERCAN) nalar çok hoş çizgiler taşır. Ör
neğin bu sokağın “Yeni Cami
Çeşme Sokak” ile kesiştiği kö
şenin iki başındaki taş yapılar görülmeye değer. Bu binaların birinin üzerinde 1847 tarihi ka zılı. Öbür binanın altında taş bir çeşme var. Suyu kurumuş. Taşları oyulmuş. Fakat “M ih
rabı yerinde”... Seyrine doyum
olmuyor.
Tam karşıda bir eski bina da ha... Yapılırken kapısına çakı lan levha (H er nasıl ise) duru yor: “Tidraret Khan, 1881”.
Yolun iki tarafındaki küçük küçük dükkanların herbirinde metal bir m akine parçası, bir
başka çeşit alet edavat satılı yor. D ükkan lar küçük oldu ğundan malların çoğu sokağa taşmış. İşte bu dükkanlar so kağında, iki eski taş bina arası na sıkışmış dar bir binanın ka pısından giriyorsunuz, arkada bir lokanta: Bankalar Lokanta sı. Bu lokantayı, 1947 yılında Gasper Yarıcı isminde bir Er meni vatandaşımız açmış. O y ıllar civardak i yaban cı ve Türk banka ve sigorta şirketle rinin yöneticileri bu lokantada yemek yermiş. 1960 yılında lo kantayı Artin Biçmen isminde bir başka Ermeni vatandaşımız devralmış. O da 1987 yılında
şimdiki sahibi Hacı Recep Ka-
racan’a devretmiş.
Recep Karacan’m ilginç bir
hayat hikayesi var. Erzincan’h. 1946 yılında dayısının yanına gelm ek üzere, 14 yaşında iken yola çıkıyor. İstanbul’daki da y ıs ı ona Y e m iş İs k e le s i’ nde Pandelli Lokantası’nda iş bulu yor. Bulaşıkçılık yapıyor. 1966 yılına kadar yirm i y ıl Pandel- l i ’de m utfakta çalışıyor, ga r sonluk yapıyor...
D erk en 1966 y ılın d a A rtin
B iç m en ’in y a n ın a B a n k a la r
Lokantası’na giriyor. 1987 y ı lında Artin Efendi ile hesabı k es ip “H a c ’a ” g id iy o r. H a cı
olup dönünce n iyeti çalışm a mak...
Artin Efendi “Hacı Recep, ben bu lokantayı sensiz işle- temem... Ya gel eskisi gibi ça lış, ya da satın al, senin ol sun” deyince, lokantanın bü
tün sorumluluğu ona kalıyor. İki oğlu ile lokantayı işletiyor.
Haşan ve Serdar. Haşan, işi
s ü rü k le y e n , asla n g ib i b ir genç... H er sabah saat 6.00’da ocağı yakıyor. Yardımcısı Kas tamonulu Şevket Usta ile bir likte günün yem eklerim hazır lıyor.
H acı R e c e p ’ in b ir in an ışı
var: “Kömür ateşinde pişen
yemeğin tadı farklı olur...” Bu
n e d e n le B a n k a la r L o k a n ta s ın d a 1947 yılından bu yana tüm yem ekler kömür ateşinde pişiriliyor.
Lo k a n ta n ın salçalı ye m e k m en ü sü h e rg ü n d e ğ iş iy o r . Hergün farklı yem ekler hazır lanıyor. Izgara menüsü sabit. Izgaralar tabii ki köm ür ate şinde hazırlanıyor.
Bankalar Lokantası Cumar- tesi-Pazar gü n leri kapalı. D i ğer günler servis 11.00’de baş lıyor, yem ekler tükenene ka dar, saat 14.00-15.00’e kadar devam ediyor. Çorbalar 15 bin lira. E tli sebzeler 30 bin lira. Ispanaklı yum urta, yoğurtlu ıspanak, türlü, etli Ayşe, etli kuru fasülye, patlıcan, karnı- yarıkşetli dolma, lahana. Fırın köfteler 45 bin, salçalı etler 45 bin ile 50 bin lira arası. Tas ke bap, kağıt kebap, kuzu tandır, kuzu Y a k a c ık kebap, p ü re li kebap, rosto, patlıcan kebabı, hünkar beğen di, patlıcan İs lim kebabı, Macar kebabı... P i la v v e b ö r e k le r 20 bin lira . Zeytinyağlılar, pilakiler 25 bin lira. Y o ğ u rtlu bakla, lahana dolma, çalı fasülye, imam ba yıldı, pırasa, dolma. Izgaralar 40 ila 60 bin lira. Tatlılar 20 bin lira. Bankalar Lokantası’nda bir kişi 75 bin lira ile 80 bin li raya karın doyurabiliyor. En fazla 100 bin lira ödüyor.
Y a zm a y a g e re k yok. H acı R ecep ’in dükkanında içki sa tılm ıyor. Masaların üzerlerin de ik i kat bem b eyaz örtü ler var.
Garson Hüseyin Ateş 1954 yılından bu yana Şalin Tuncel 1963 yılından bu yana lokanta da. İsm ail Kılınç daha yeni. Bankalar Lokantası telefon ile sipariş alıp, çevredeki esnafa tepsi ile servis de gönderiyor...
Fırsat bulursanız, Karaköy’e doğru şööööyyyyle bir uzanı nız. Etrafı seyredersiniz... İs tanbul’un bilinmeyen sokakla rına girer çıkarsınız. Bankalar Lokantası’nda tadını unuttu ğunuz salçalı yem eklerle ken d in ize şö öö ö öö yyylllee gü zel bir ziyaret çekersiniz...
(Bankalar Lokantası, Hacı Recep K aracan, P e rşe m b e Pazarı Caddesi No: 17, Karaköy, Telefon: 245 09 49).
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi