• Sonuç bulunamadı

Serpuşu, paltosu, bastonu, sesi ve hiddetiyle Ibnül Emin Mahmut Kemal defnedildi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Serpuşu, paltosu, bastonu, sesi ve hiddetiyle Ibnül Emin Mahmut Kemal defnedildi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Serpuşu, paltosu, bastonu, sesi

ve h i d d e t i y l e İbnül Emi n

Ma hmu t Ke ma l defnedildi

Merhum, kızdıklarına "Onu gönderdim,, derdi. Bu söz "O nu öldürdüm ,, demekti

ib n ü l L'm ia M ahm ut K em al

r Değerli ilim adamı İbnül E- min Mahmut Kemal’in cenaze­ si evvelki gün öğle namazından sonra Beyazıt camiinden kaldı­ rıldı ve Merkezel'endi’deki ebe­ di istirahatgâhma defnedildi.

^ Evvelki güıı Beyazıt cami- inin avlusunda kimler yok­ tu Prof. G ö k a y , D r . L ü t f i K ı r d a r , Prof. Mükrimin Halil, Ord. Prof Kâzım İsmail Giirkan, Prof. Refii Şükrü Şuvia, Orhan Köp­ rülü, Alaeddin Yavaşça, Salih Zeki Aktay... Öteki profesörler, dostları, öğrencileri...

0 ^ Bizde âdettir. Bir adam öldü mü, cenaze törenle­ rinde, onun hâtıraları anlatı­ lır, gülünür, söylenir. Ama ar­ dından kötü söyleyip ağlamak- tansa, iyi söyleyip gülmeli bence,.. İşte, ibnül Emin’in ce­ naze töreninde, öğrencileri, dostlan ondan fıkralar, hâtıra­ lar anlattılar: «İyi hoştu, hep edep dışı sözlerle bitiriyor der­ dik hikâyesini, ama tadında bı­ rakırdı» dediler.

k en d i jü b ilesin d e k onu şurken

! £ SALİH ZEKİ AKTAY : Persefon şair Aktay da cenaze törenindeydi. imam he­ nüz «Nasıl bilirsiniz?» diye sor­ mamıştı. Biz Salih Zeki’ye sor­ duk:

— İy i b ilird im , İyi insandı. Tam b ir İstanbul efen disiy d i, d edi.

£ MÜKRİMİN HALİL : İb- nül Emin’in en yakın ar­ kadaşı ise şunları söyledi :

— Serpuşu, paltosu, bastonu, sesi, hid d eti ile or ijin a l b ir insandı. K ır ­ d ıklarına: «O nu gön d erd im » derdi, ö ld ü r d ü m d em ekti b u söz.

B ir g ün on a : «D iled iğ in i öld ü rü ­ yorsun . AUahaşkına şu M usolin i Ue H ille r'i d e gönd ersene» d edim . «O n- la* b ü y ü k adam , dedi, ben im sözüm ¿ak** İu k a ra ya g eçiy or«...

Q İbn’ül Emin Mahmut Ke­ mal’in «Son sadrazamlar» adlı bir eseri vardır. Bu eserde, OsmanlI ağzına uyularak «na­ muslu» yerine, «ehl-i ırzdan» denmiş. «Ehl-i ırz güruhu» gi­ bi... Bu söz epey alay konusu olmuş.

Bir gün yine, «müstehcen» fıkralar anlatıyormuş. «Yahu, demiş arkadaşları, namuslu bir fıkra anlatmaz mısın sen?» O gülmüş: «Benim fıkralarımda namus ne gezer, demiş, hepsi ehl-i ırzdandır!..

£ Tören sırasında eşi dostu anlatıyordu:

M erh um A li E m irî b e y — Fatih M illet k ia ip lığ ırın k uru cu su — ^te­ m izlik im andan geliri» sözüne p e k u y ­ m azm ış. Ö lüm d öşeğ in d e kendisini ib n ü l Em in M ahm ut z iy a rete gider. O d an ın ortasında tam altı oturak. O iu rab ilen e aşkolsun k oku dan .

A li E m irî b e y :

'— Ç ok şükür im anım ı kurtardım am a, der, illâ am elde kusurum var,

ib n ü l Em in hem en taşı gediğin e k oy a r:

— B en am elde kusur ettiğin izi s a n ­ m ıyoru m . Ö y le olsaydı, b u altı o t u ­ rak dolm az dı.

Yine bir gün bir edebi soh­ bette «baklanın pahalılığından* söz ediliyormuş. Abdülhak Hâ- mit, Mahmut Kemal Beyi işaret ederek:

— A m an susun, şim di b a k lay ı ağ­ zından çık arır, dem iş.

İbn’ül Emin gülmüş:

— B aklayı ağzım dan çıkarsaydım . dem iş, baklanın kilosu 20 kuruşa ç ık ­ m azdı.

İbn’üi Emin Mahmut Kemal hiç çekinmeden, hiç sakınma­ dan «baklayı ağzından çıkardı­ ğı» için olacak, fıkralarının tü­ mü edep dışı sayılıyor. Doğru söyliyeni dokuz köyden koğar- iarmş ya...

Orhan TAHSİS

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Sonra İsterseniz şair diye tanınan kişiyi, yâni kendisini tanımlar size: «Bizim toplumumuzda şair önem- »enmcyen, yaşadığı süre içersinde anlaşılmayan,

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha

sinde sağlık meslek lisesi bulunanlar, SML’le- rinde mevcut sınıf-öğrenci-öğretmen sayıları, sağlık yüksekokullarının bulundukları bina, bölüm, sınıf ve

Nitekim Allah (c.c.) “Her şeyden de çift çift yarattık ki, düşünüp öğüt alasınız” 1 buyurmuştur. Bu nedenle eş isteği ve çift talebi yaratıklar için doğal

Afrika ormanları güzel, vahşiler hemen birçok filimlerde görünen vahşi­ lerin aynıdır.. Yalnız cüceler müstesna, onların da hari- kulâde bir tipleri

DEDİK ya, Namık Ke­ mal’e göre, o tarihte Midil­ li Adası yöneticileri tam bir çeteymiş, mesela meclisi idare azalan.... Namık Kemal hepsini aynı fıçıya

Çöp çeş­ melerinin başlıcaları Sırçacı So­ kak başındaki eski terkos çeşme­ si, Mektep Sokak merdivenleri başındaki Üç Yol Ağzı Çeşmesi ve tarihi

Böylelikle bebeğin beynindeki si- nir hücreleri arasında daha önce bu durum özelinde kuru- lan bağlantı kopar, sinir hücreleri yeni bağlantılar oluştu- rur. Bu da ağlama