• Sonuç bulunamadı

Yalova

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yalova"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Y a lo v a d a

NAHİD SIRRI

1937 ilkbaharmdanberi gitme - miş olduğum Yalovaya dün sa - bah ilk vapurla giderek son va - purla döndüm. Hava nisbeteıı se­ rince olduğu için,, yolcu sayısı iğ­ ne atsalar yere düşmiyecek şekil­ de değil, lâkin tabiî bir had dahi- linde yüksekti. Fakat kaplıcaları esasen yükünü tutmuş bir halde, j pek kalabalık bulduk. Yalovada j bir buçuk senedenberi b’ rkaç ! köşk, büyük bir elektrik santralı ve bilhassa, matbuatta birçok de­ falar medhü senası edilen Otel - Termal yapılmış.

Üst katlarını gezemedim, lâkin otelin iki holü ve yemek salonu, herhangi bir Avrupa su şehrinde­ ki şık bir otel manzarası arzet - mekte, insana hakikaten sevinç ve iftihar vermektedir. Müşteri ise o derecede çok ki, büyük olan ye - mek salonunda boş bir masa bula­ bilmek için bir hayli beklemek i- cabetti. Musevi vatandaşlarımız ya safayı fazla severek safa sürebiL meğe iktidarları olduğu için ya­ hut tedaviye daha ziyade muhtaç j ■bulunduklarından, veya her i l i ' saik altında olarak, ekseriyeti teş­ kil etmekte idiler. KafkasyalI » a y Mehmedin idaresi altında halâ - ketlice Macar kızları keman çalıp gâh gâh şarkı söylüyor ve gar - sonlar, fiatı mutedi ve mikdarı mebzul yemekleri, telâşsız bir in­ tizam ile getiriyorlardı. Gündüz kıyafetlerindeki biraz da kasdî

(2)

!

ihmallere rağmen geceleri pek a. ğır tuvaletlerle görünecekleri hal­ lerinden bilhassa anlaşılan bayan­ lar da çoktu.

Ancak, hakikaten güzide bir manzara arzeden bu lokantanın ben metrdoteli olsaydım, salonun nihayetinde ve sağ tarafındaki ka­ pının önünde, ve yani müşterile­ rin gözü önünde tabak artıkları­ nın bir büyük sahana doldurulup götürülmesi usulüne asla cevaz vermezdim.

»

Yemekten sonra, lâtif ve mu - azzam bir ağacın gölgelediği ve en şık kadınların galiba devam etmedikleri havuzlu ve tavlalı kahvede bir kahve içtim. Sonra eskiden bir iki kere yemek yedi­ ğim pavyona çıktım. Burası şimdi sinema olmuş ve gece için Emil Jannings’m bir fil-mini ilân edi - yor. Karşı taraftaki dağlara dii - şen ve Otel - Termal’ den önce Ya- lovanm lüks oteli olan bina da açık amma, artık onu gidip göremedim. Sade, eğer binaların da bir ruhu varsa, muhakkak ki en seçkin müşterilerini kaybeden bu zaval­ lının yeni ve muzaffer rakibine karşı duyacağı hased ve kini dü­ şündüm.

Sonra da kendimi düşünüp ha­ vuzun üstündeki umumî banyoya gittim. Bir buçuk senedenberi du­ varları filân tazelenmemiş, sıva­ nıp süslenmeğe muhtaç gibi

(3)

gö-ründü. Hem eskiden insan hücre­ lerinde istediği kadar kalırdı. Bunda pek ifrata gidilmiş demek ki, tek höcrelerin kapılarını kilit­ letmiyor ve «vaktiniz doldu» diye gelip haber veriyorlar.

Referanslar

Benzer Belgeler

Seryumun keflfinden bir y›l sonra, ayn› bofllukta Günefl çevresinde dönen baflka bir gezegen daha keflfedildi.. Al - man gökbilimci Heinrich Olbers taraf›n - dan keflfedilen

The Zeff dependence of exposure buildup factors for plane incident source gamma rays of IMeV have been investigated by using electron gamma shower Monte Carlo code, EGS4..

Dynamic base of calculations is the Glauber-Sitenko theory of multiply scattering (GSDMST) [1-4], which is used successfully for description of interaction between high-energy

Tıpkı orta oyununda olduğu gibi perdeyi kıvrak, şen tatlı bir semai ile Hacivat açar ve bir az sonra Hacivat çelebi, huzzarı kirama karşı tam bir

Merhum Mehmet Kaplan Hoca’mızın doktora tezi olan ve aynı zaman- da Türkiye’de edebiyat alanında yapılan ikinci doktora tezi olan Namık Ke- mal Hayatı ve Eserleri adlı eser,

Ülkemizin erişilmez büyük şairlerinden olan Oktay Rifat, ailesi­ nin dediğine göre Aşiyan’a, Orhan Veli’nin yanına gömülmek is­ termiş.. Başvurduklarında

Evyap firmasından Arko Men, Ülker firmasından Çokokrem ve Tekel / Mey firmasından Yeni Rakı markalarının analiz birimi olarak seçildiği örnek olay çalışmalarında,

2008 ve 2009 yıllarında yapılan bu çalışmada, çotanaktaki meyve sayısı, meyve ağırlığı, meyve büyüklüğü (kabuklu fındık en, boy, kalınlık), kabuk kalınlığı,