• Sonuç bulunamadı

Osmanlı Sarayı'nın son günleri:Halife Mecit Efendi, Refet Paşa'nın hediye ettiği attan dolayı memnun olmuştu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Osmanlı Sarayı'nın son günleri:Halife Mecit Efendi, Refet Paşa'nın hediye ettiği attan dolayı memnun olmuştu"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

S AYFA: A

omacam

m

fftf *9mnL

39

Yazan : Eski bir politikacı

Halife Mecit efendi, Refet paşanın hediye

ettiği attan dolayı memnun olmuştu

Bu tablo Cumhuriyetin ilânın . dan çok sonra, halifeliğin lâğvi ve saltanat mensuplarının memleket hudutları dışına çıkarılması üzeri - tıe asılı bulunduğu Darülfünun e- minliği makamının diyarından in - dirilmişti. Şimdi ne oldu bilmivo - rum. Mütareke devrine ve son ha­ lifeye ait bu kıymetli vesika, bel­ ki de Zeynep Hanım konağı yün - gımnda yanıp kül olmuştur.

Mecid Efendi, her gün resim yapmak ve hususî kütüphanesinde bilhassa İslâm dinine, müslümanlı- ğa ait eserleri okumakla geçen za­ manından arta kalan bir kaç saati­ ni îstanbulun muhtelif semtleri­ ni gezmeğe tahsis ediyordu. Bu gezintiler müzeleri, camileri, tek­ keleri ziyaret gibi türlü vesilelerle ve sık sık tekrarlanmaktaydı. Ha­ lifenin halk arasında görünmekle kendini ve ailesini herkese sevdir­ mek gibi bir gaye taşımakta oldu­ ğu belliydi. Bunun için gezintileri­ ne, henüz yirmi beş yaşında bir de­ likanlı olan oğlu Ömer Faruk ile on yaşlarındaki kızı Dürrüşehvarı da ı'ştirâk ettirmeği hiç unutmuyor du. Ömer Faruk efendinin Osman­

l I ordusundaki rütbesi birinci mü -

lâzimdı. Uzun boylu, geniş omuzlu yakışıklı bir gençti. Dürrii Şehvar hanıma gelince, henüz on - on iki yakışıklı bir gençti. Dürrüşehvar liği ile nazar dikkati çekiyordu.. Yeşile çalan iri gözleri, ince ve narin çehresine hususî bir mânâ ve rıyordu.

Halife ailesi, halkla temas için hiç bir fırsatı kaybetmemekle cidden akıllıca hareket etmiş oluyordu. O kadar ki, îstanbuldaki devlet rica­ linden halk tabakalarına kadar, her kesto Abdülmecid Efendiye karşı sevgi ve sempati günden güne ar­ tıyordu.

Halifeye karşı bu sevgi tezahür­ lerine, mili! hükümetin îstanbulda­ ki fevkalâde komiseri Refat, Paşa bile iltihaktan geri kalmamıştı. Ra- fet Paşa, Abdülmecid Efendiye he­ diye edilmek üzere, «Konya» adın­ daki Arap atını îstanbula getirt - miş ve 5 ikinci kânun 1923 tarihin­ de yâverine yazdığı aşağıdaki şifre ile atın halifeye takdimini bildirmiş tir:

«Eonyayı halife hazretlerine tak-dim etmek için getirtmiştim. Cesa- rette bulunamıyorum. îstanbnlda i- yi bir hayvan bulunamayacağını an ladığım için, halife hazretlerinin ser yâverlerinden de hayvan tedariki hususunda acele etmemelerini

bu-Vahdettinin kaçarken bir

mektup bıraktığı Abdülhamidin

oğlu şehzade

Burhanettin Efendi

nun için rica etmiştim. Hayvanın . tarafı hilâfetpenahilerinden kabul edilmesini Cenabıhakkm bir lütfü telâkki ediyorum. Büyük bir cür’- etkârlık olacağını bilmekle beraber, j istiklâl muharebesinin tarihî bir

hâtırası olduğu için eski sadık bir 1 askerin gaza yadigârı olarak tak­

dim ettiği (Konya) mn halife haz retleri tarafından lütfen kabulünü ve halife hazretlerinin en kalbi ve en ubudiyetkâr hislerle ellerini öp tüğümün arz ve iblâğına tavassut etmelerini seryâver Şekip beyden rica ederim. «Konya» yı ve bu şif­ reyi ser yaver Şekip beye hemen takdim ediniz!». îmza

Refet. Abdülmecid Efendi, Refet Paşa­ nın hediye ettiği Arap atını mem­ nuniyetle kabul etmiş ve bu tarih- j ten sonra, Îstanbulun muhtelif semtlerindeki camilerde cuma na - mazına giderken, bir çok defalar bu güzel ata binmiştir. Refet Pa­ şanın bu güzel hediyesine, halife, ser yaveri Şekip bev vasıtasile bir

' teşekkür mektııbüe nnıtcaöeie er -

| miştir. Tarihî bir vesika olduğu i- ! çin bu mektubu da, dilini kısmen j sâdeleştirip bugünkü dile uydura - 1 rak buraya geçirelim;

Trakya fevkalâde mümessili Re­ fet Paşa hazretlerine;

Arzı hürmetkâranemdir!

Birader-i âlileri Refet beyin tes | lim eylediği telgrafnameyi hilâfet- penah efendimize arz ve irae eyle­ dim. Zat-i hazret-i hilâfetpenahi, gerek teyid buyurulan sadakat his­ siyatınızdan ve gerek takdim kılı­ nan «Konya» nâmındaki hayvan­ dan dolayı bilhassa mahzuz ve müteşekkir kaldılar. Ve aziz vata­ nımızın istiklâlini muhafaza gibi i : mukaddes ve ulvî bir maksa­ dın elde edilmesine çalışan yük­ sek simalar arasında temayüz et­ miş olan zat-ı vâlâlarının da kah- , ramanlık ve fedakârlık gösterdiği şehamet meydanlarından birine iza­ fe olunarak isimlendirilen bu se - vimli ve güzel ata mâlik olmakla mubahı oldular. Cenabı Cebrail, hazreti fahri kâinata (S. A. M) peygamberlik tebliğ eylediği gibi, zat-i devletiniz de halife hazretle­ rine vekâlet tebliğ buyurduğunuz­ dan dolayı, yüksek varlığınız, ken- | dilerine, hayatlarının en mes’u t ve j 1 uğurlu bir hâdisesini daima hatır- i j latmağa vesile teşkil edecektir. Za- 1 ti samilerinin bu muazzez hâtıraya karışmış olmaları hasebile sık sık ve kemali muhabbetle tahattur bu­ yuracakları meydanda iken bir de her gün bu rüzgâr gibi sür’atli a- ta (esbi saba reftara) binildikçe kıymetli hatıranız tekrarlanacak ve yenilenecektir. Şu satırlar'ile hilâ- fetpenah efendimizin hakikî dost - j luk ve kadirşinaslık hislerine ne İ dereceye kadar tercüman olabildi­

ğimi tayin edemem. Bunda muvaf­ fak olamadıysam noksanımı zat-i devletlerine kendilerinin bizzat gös termiş oldukları pederane muhab - bet ve iltifatlar, daha önce taz­ min etmiştir kanaatile teselli bul­ maktayım. Bu vesile ile Cenabı Allahın yeryüzündeki gölgesinin sonsuz selâmlarını ve peygamberi­ mizin vekilinin hakkmızdaki ha­ yırlı dualarını tebliğ ve tebşir ede. rak hürmelerimin lütfen kabulünü rica eylerim efendim hazretleri.

Ser yaver. Şekip Hakkı Yukardaki mektuplardan da an- laşılıyorki, Mecid efendi, halife ıı- fatile yalnız halk .kütlelerine değil, iüazii A a tâ rin ie mümessilleri üze­ rinde bile bir nüfuz ve hâkimiyet ı kurmağa başlamıştır. Bu nüfuz gü ya dinî bir menşe’den gelmekteydi.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmada Nesîmî ve Ahmet Paşa’nın, Süleymaniye Kütüphanesi, Yazma Bağışlar bölümünde yer alan 5879 numarada kayıtlı bir şiir mecmuası içerisinde yer

Kudüs şehrinde mutasarrıflık, Mehmet Ali Paşa’nın çekilmesiyle yapılan düzen- leme ile 1841 yılında oluşturulmuş, ilk mutasarrıf olarak da Mehmet Tayyar Paşa

Mısır Hidivi Tevfik Paşa’nın (1852-1892) küçük oğlu olan Emîr Mehmet Ali Paşa, uzun yıllar veliaht olmasına rağmen siyasetten uzak bir hayat yaşamış ve daha çok

O~uz yay~l~~~~ ile Yemen'e kadar hatta, Osmanl~~ geli~mesi ile bir yandan Kenya bir yandan Fas'a kadar Müslüman - Türk hakimiyetini, bir çe~it iç ezikli~i ile konu~mamaya,

Yap~lan görü~meler Avrupa ülke- leri aras~nda yeni bir Haçl~~ Ordusunun kurulmas~na yol açmay~nca, Venedik Senato'su 18 Nisan 1454 tarihli anla~may~~ onaylar (s. Geni~~ bir

Bu arada sormadı­ ğınız önemli bir soruna de­ ğinmek istiyorum: Yurdu­ muzdaki telif hakları soru­ nu bu. Yürürlükteki 30 yıl­ lık telif hakları kanunu

çerçevesinde bugün Büyülü Yelken Grubu bir rock müziği dinletisi sunacak, ardından Tiyatro Renk. "Memleketimden İnsan Manzaralan” adlı oyunu

Bu çalışma, genel anestezi sırasında kas gevşetici (KG) kullanılan erişkinlerde bu mekanizmanın bloke olabileceğini ve bu nedenle intraoperatif hipotermi