• Sonuç bulunamadı

Corpus Callosum Agenesis and Schizophrenia Relationship: A Case Report

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Corpus Callosum Agenesis and Schizophrenia Relationship: A Case Report"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Olgu Sunumu

M. Sıla YAZAR *, Hülya AKAR **, Evrim ERBEK ***, Latif ALPKAN ****, Nezih ERADAMLAR *****

ÖZET

Şizofreni etiyolojisinde yapısal anomalilerin rolü sıklıkla üzerinde durulan konulardan birini oluşturmaktadır. Beyindeki en büyük ve i şlevsel açıdan en önemli hemisferler arası bağlantı yapısı olan corpus callosum (CC) ile ilişkili yapısal ve işlevsel anomaliler de şizofreni tabloları ile ilgili olarak sıklıkla çeşitli yazarlar tarafından bil-dirilmiştir. Bu psikotik bozuklukların ortak özellikleri pozitif semptomların baskınlığı, EEG patolojisi olmaması, sınırda IQ, konneksiyon testlerinde bozulma olmamas ı, eşlik eden diğer anomalilerin varlığıdır. Vakalarda temel serebral yapılara ait yapısal anomalilerin varlığının tespiti, şizofreninin etyopatogenezinin anlaşılmasına önem-li katkılar sunmaktadır. Biz bu olguyu, CC' nin gelişimsel anomalileri ile psikotik hastalıklar arasındaki ilişkiyi otomatik olarak nedensel kabul etmek mümkün olmamakla birlikte, en az ından bir grup şizofreni hastasında ya-pısal anomalilerin tablonun gelişiminden sorumlu olmasının söz konusu olabileceğini vurgulaması ısından ele aldık.

Anahtar kelimeler: Corpus callosum, şizofreni, ortahat beyin anomalileri şünen Adam; 2005, 18(3):164-170

ABSTRACT

Corpus Callosum Agenesis and Schizophrenia Relationship: A Case Report

Structural abnormalities are one of the most important issues in schizophrenia etiopathogenesis. Corpus callo- sum which is the biggest and most important interhemispheric pathway in the brain is often mentioned in struc- tural abnormalities in schizophrenia. These psychotic disorders share some common features: Positive sympto- matology dominates the clinical picture, there is lack of EEG pathology, borderline IQ level, lack of connection test findings and associated structural brain deformities. In this case report the relationship between this rare ce- rebral structural abnormality, corpus callosum agenesis and schizophrenia is discussed. It is not possible to es- tablish a causal relationship between such structural abnormalities and psychosis. Nevertheless in some group of schizophrenic patients, they may play an important role in etiology.

Key words: Corpus callosum, schizophrenia, midline brain abnormalities GİRİŞ

Şizofreni etiyolojisinde yapısal anomalilerin ro-lü sıklıkla üzerinde duyulan konulardan birini oluşturmaktadır. Bu açıdan hemen tüm beyin yapılan sorumlu tutulmuş olmakla birlikte, bul-

gular özellikle temporal ve frontal alanlara iş a-ret etmektedir. Bununla birlikte, beyindeki en büyük ve işlevsel açıdan en önemli hemisferler arası bağlantı yapısı olan corpus callosum (CC) ile ilişkili yapısal ve işlevsel anomaliler de ş i-zofreni tabloları ile ilgili olarak sıklıkla çeşitli

* Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi 12. Psikiyatri Kliniği, Uzm. Dr., ** Ass. Dr., *** Urfa Devlet Hastanesi, Uzm. Dr, **** Ba-kırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi 12. Psikiyatri Kliniği, Klinik Şefi, ***** Klinik Şef Yard.

(2)

Corpus Collosum Agnezisi ve Şizofreni ilişkisi: Olgu Sunumu Yaza, Akar, Erbek, Alpkan, Eradamlar

yazarlar tarafından ele alınmıştır.

Yaşayan şahıslarda CC agenezisinin tespiti, rad-yolojik tekniklerin gelişimiyle paralel olarak 1934 yılından beri mümkün olmaya başlamıştır ve dikkat çekici bir artışla 1965 yılına kadar 210 yaka bildirilmiştir ( 1 ). Woodruff ve ark. 331 va-kayı içeren 14 çalışmayı gözden geçirdikleri ça-lışmaları gibi giderek daha fazla bildirimlerin artması, uzun zamandır kallosal agenezi insi-dansının gerçek değerinin altında ele alındığını

telkin etmektedir ( 2 ).

Corpus Callosum (CC) bilginin bir beyin yarı -sından diğerine yolculuk ettiği bir geçiş kapısı -dır. Aynı zamanda bilgi değiş tokuşunu sağ la-yan bir işlevi vardır. Erişkin C'nin % 40'ında miyelin yoktur. Bu özellik iletiyi yalıtır, ileti hı -zı ve entegrasyonu artırır.

CC'nin lif kompozisyonunda işlevsellikle iliş ki-li olarak bölgesel farklılıklar bulunmaktadır.

Asosiasyon kortikal

bölgeleri küçük

aksonlarla

iletilirken, visüel, sometosensoriyel, primer

mo-tor ve

sensoriyal korteksler

büyük

aksonlarla

iletilmektedir.

CC agenezisine sıklıkla eşlik eden anomaliler arasında hidrosefali, heterotopi, araknoid kist-ler, spina bifida, meningomyelosel, colposelp-hali, pakigri yer almaktadır.

CC agenezisi oldukça ender görülen bir anoma-lidir. Prevalans: % 0.1-0.3 ( 3 ), 19.000 otopside

sadece 1, 40.000 otopside 2 gibi değişken veri-ler bildirilmiştir ( 4 ).

Şizofren hasta popülasyonunda CC agenezisi prevalansı ile ilgili olarak oldukça değişken ve-riler izlenmekle birlikte, Swayze ve ark.'ları ta-rafından 140 şizofren hastayla yapılan önemli

serilerden birinde % 1.4 gibi dikkate değer bir yaygınlık bildirilmiştir ( 5 ).

OLGU

55 yaşında, ilkokul mezunu, işçi emeklisi, evli hasta ailesi eşliğinde Bakırköy Ruh ve Sinir Hastaları Hastanesi ayaktan tedavi ünitesine başvurdu ve 24.2.2004 tarihinde Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi 12. Psikiyatri Kliniği'ne yatırıldı. 2 ay önce başlayan "Ma-halledeki insanlar paramı istediler, kapıyı kı r-maya kalktılar. Beni çekmek için kamera getir-diler. Bilgisayardan benim nabzımı okuyorlar. Uydu anteninden girip bende miknatıslanma ya-pıyorlar. Beni izleyenler var. Kadın erkek sesle-ri duyuyorum, toplantı yapıyorlar. Gece gözüme beyaz ışınlar yolluyorlar, kalbimi dinliyorlar. 30 yıl önce Mevlana ile Hz. Ali'yi gördüm. Cami-ler beni anons etti, polisCami-ler beni arıyor, o yüzden dışarı çıkmayacağım", ifadeleri ve "Buradan iz-liyorlar" diyerek evin zilini koparma, her yeri kilitleme, elinde iki bıçakla nöbet bekleme ş ek-linde davranış bozuklukları mevcuttu. Aynı za-manda evden televizyonu, buradan izliyorlar ge-rekçesiyle kaldırtmış, tanınmamak için güneş

gözlüğü takarak dolaşmaya başlamış, traş olma-sına izin verilmediği gerekçesiyle traş olmayı

bırakmış, giysilerini büyü olduğu gerekçesiyle çıkarmış ve yok etmeye çalışmıştı.

2 ay öncesine kadar herhangi bir psikiyatrik has-talık öyküsü tanımlanmamaktaydı. Psikiyatri dı

-şı hastalık öyküsünde, 15 sene önce aldığı psö-riasis tanısı dışında özellik yoktu. Bu nedenle zaman zaman Elocon losyon, Exipial hydro, Atarax tb kullanımıştı. Aile öyküsünde özellik saptanmadı.

1950 yılında Tekirdağ Hayrabolu'da spontan doğum ile dünyaya gelmiştir. Çiftçi bir ailenin dört çocuğunun en büyüğü olan hastanın mental

(3)

motor gelişimi hakkında yeterli bilgi alı nama-mıştır. İlkokulu zamanında bitirmiş, askerliğini tam ve sorunsuz olarak yapmıştır. Uzun yıllar çalıştığı fabrika işçiliğinden 1999 yılında emek-li olmuştur.

1996 yılında eşinin vefatının ardından, bir ve üç yıl süren iki beraberliği olmuş ama devam etme-miş. Halen oğluyla kendisine ait evde yaşıyor. Emekli aylığı ve oğlunun geliri ile geçiniyor.

Premorbid özellikler: Biraz farklı, sessiz, ko-nuşmayı sevmeyen biri olarak tanı mlanmakta-dır. Konuşmalara katılamayan, genellikle yere bakan, çekingen biri olan hastamızın, aynı za-manda aşırı iddiacı ve iş takip edemeyen, giriş -ken olmayan özellikleri oğlu tarafınan vurgulan-maktadır.

Sistemik muayenede psöriasis lezyonları dışı n-da patoloji saptanmadı. Nörolojik muayenede patoloji saptanmadı.

Psikiyatrik Muayene Bulguları

Bilinci açıktı. Görüşmeye koopereydi. Kronolo-jik yaşından büyük gösteriyordu. Öz bakımı

iyiydi. Psikomotor aktivitesi doğaldı. Görüş me-ye istekliydi, işbirliğine açıktı. Afekti kısıtlıydı. Yönelimi tamdı. Dikkati çelinebiliyordu.

Yo-ğunlaşması yeterliydi. Tespit 4/4, İzhar 2/4. Ya-pıp çatma yeteneği tamdı. Dil işlevleri normal sınırlar içindeydi. Okuma, yazma, praksi yete-nekleri normal sınırlar içindeydi. Hesaplama ye-tileri hastanın yaş ve eğitim seviyesine göre nor-mal sınırlar içindeydi. Bilgi dağarcığı yeterliydi.

Düşünce sürecinin muayenesinde, düşünce amaca yönelik olarak başlatılıyor, ancak sürdü-rülemiyordu. Çağrışımları gevşemişti. Kendi aralarında konuşan, emir veren kadın ve erkek sesleri biçiminde işitsel varsanı tarifliyordu.

Çevredeki ışık azalıyor, çoğalıyor biçiminde de- realizasyon, kafası şişiyor, büyüyor şeklinde de-personalizason tarif ediyordu.

Kendisine kurban kesildiği, oturduğu yerden Çorlu'daki bir adamın ne yaptığını bilebildiği gibi grandiyöz-mistik hezeyanlan, komşuların parasını almak istediği, kapıyı kırmaya kalktığı

biçiminde perseküsyon hezeyanlan, uydu anteni aracılığı ile kendisinde mıknatıslanma yaratıldı

-ğı şeklinde bizar hezeyanları vardı. Camilerden anons edildiği, televizyonda kendisinden söz edildiği şeklinde referans hezeyanları vardı. İ ç-görüsü yoktur.

Laboratuvar Bulgular'

Rutin biyokimya:

Hiperlipidemi, Hemogram:

Normal, Sedimentasyon: Normal, Tiroid

fonksi-yon testleri:

Normal,

İ

drarda

madde

metabolit-leri: Negatif, VDRL: Nefatift HIV: Negatif,

Vi-tamin B 12

ve

folik

asit:

Normal,

Hepatit marker-ları:

Normal, EEG: Normal, Kranyal MR:

Cor-pus Callosum agenezisi, kolposefali, 7 mm.'lik

pineal kist.

Nöropsikometrik İnceleme

Dikkat ve dikkatini sürdürmede hafif bir bozul-maya eşlik eden hafif derecede verbal ve non-verbal bellek bozukluğu ve frontal aksa ilikin bulgular tespit edilmiştir. Hastada praksi yete-neğinde hafif zorlanma dışında corpus callosum disfonksiyonu tespit edilmemiştir.

Spontan bellek bozukluğu daha çok kendiliğ in-den geri getirme fazının bozuk olmasına karşın tanıyarak geri getirme fazının normal olduğu frontal tipte bir bellek bozukluğudur.

(4)

Corpus Collosum Agnezisi ve Şizofreni ilişkisi: Olgu Sunumu Yaza, Akar, Erbek, Alpkan, Eradamlar

Psikometrik

İ

nceleme

reniform bozukluk tan

ı

s

ı

kondu.

Psikotik bulgular

ı

n görülebilmesi ile beraber

ay-n

ı

zamanda organisetinin de görülebilmesi

dik-kat çekicidir. Genelde her iki bulgunun birinin

di

ğ

erini örtmesi beklenir. Birle

ş

tirme güçlü

ğ

ü

ve vizüel motor performans

ı

n verbal kapasitenin

oldukça alt

ı

nda olu

ş

u organisiteyi

desteklemek-tedir, ancak bilinen organisite (pozitif de

ğ

erler)

az görülmektedir. Nonverbal performans çok

daha yetersizdir. IQ 86 donuk normal

düzeyde-dir.

Özellikle, yeni bir duruma reaksiyonunda,

bütü-nün alg

ı

s

ı

nda yatay bölünme atipik bir durum

göstermektedir.

İ

ki yar

ı

m k

ı

sma ayr

ı

ayr

ı

uygun,

ancak detay (yar

ı

m) cevap vermektedir. Sonuç

olarak, psikotik ve organik regresyon

izlenmek-tedir.

Ay

ı

r

ı

c

ı

tan

ı

Öykü, fizik muayene ve laboratuvardan elde

edilen veriler mevcut tablonun genel t

ı

bbi bir

durumun do

ğ

rudan sonuu oldu

ğ

unu dü

ş

ündür-medi

ğ

inden genel t

ı

bbi duruma ba

ğ

l

ı

bozukluk-lar, toplumsal ve mesleki i

ş

levsellikte belirgin

bir bozulmaya yol açacak düzeyde bellek

bo-zuklu

ğ

u, agnozi, apraksi, afazi, yönetsel i

ş

lev-lerde bozukluk olmad

ığı

ndan demans, yeni

bil-giler ö

ğ

renme ya da önceden ö

ğ

renilmi

ş

bilgile-ri an

ı

msama yetisinde bozulma ile kendini

gös-teren, mesleki ve toplumsal i

ş

levsellikte belirgin

bozulmaya yol açan bellek bozuklu

ğ

u olmad

ı

-ğı

ndan amnestik bozukluklar d

ış

land

ı

.

Ş

izofreninin A tan

ı

kriterlerinden yakla

şı

k bir

ay boyunca devam eden varsn

ı

, hezeyan, ça

ğ

n-şı

m da

ğı

n

ı

kl

ığı

kriterlerini kar

şı

lad

ığı

ndan

heze-yanl

ı

bozukluk d

ış

land

ı

.

Ş

izfreninin C tan

ı

kri-terlerinden 6 ayl

ı

k süre kriteri kar

şı

lanmad

ığı

n-dan

Ş

izofreni tan

ı

s

ı

d

ış

land

ı

ve vakam

ı

za

Ş

izof-

Klinik

Seyir

Hasta servisimizde 1,5 ay boyunca Haloperidol

20 mg/gün, Biperiden 4 mgr/gün tedavisi ile

iz-lendi. Bu sürenin sonunda psikotik bulgular

ı

ta-mamen düzeldi. Psoriasis için yap

ı

lan

dermato-loji konsültasyonu sonucunda tedavisine

antha-rin salisilik asit krem, carbamide, mometazon

pomad tedavileri eklendi. Nöroloji

konsültasyo-nu yap

ı

ld

ı

. Nörolojik muayene do

ğ

al bulundu.

Hasta klinik salah ile taburcu edildi. Poliklinik

izleminde EPS gözlendi

ğ

i için Sülpirid 600

mgr/gün tedavisine geçildi.

Poliklinik takiplerine gelmeyen hastan

ı

n, 1 y

ı

l

sonra hastaneye ça

ğ

r

ı

larak yap

ı

lan psikiyatrik

muayenesi sonucunda herhangi bir psikotik

bul-guya rastlanmad

ı

. Ancak, oromandibular tardiv

diskinezi saptand

ı

. Yak

ı

nlar

ı

ndan al

ı

nan

öykü-den hastaya sülpirid tedavisinin yan

ı

s

ı

ra

halope-ridol tedavisinin de verilmeye devam edildi

ğ

i

ö

ğ

renildi. Hastaneden ç

ı

kt

ı

ktan sonra psikotik

bulgular

ı

n

ı

n tekrarlamad

ığı

ö

ğ

renildi. Tardiv

diskinezi tedavisi için yeniden yat

ışı

yap

ı

ld

ı

.

Serviste yatt

ığı

15 gün boyunca ald

ığı

Ketiapin

300 mg/gün tedavisi ile tardiv diskinezide tama

yak

ı

n düzelme sa

ğ

land

ı

.

TARTI

Ş

MA

İ

nterhemisferik ileti

ş

imin ortadan kalkt

ığı

önemli durumlardan birini dirençli epilepsi

ne-deniyle kallosotomi uygulanan hastalarda ortaya

ç

ı

kan tablo olu

ş

turur. Bu zihinsel durum "ikiz

beyin" olarak tan

ı

mlan

ı

r. Söz konusu tabloda

hemisferlerde diskonneksiyon söz konusudur.

Bu hastalarda adeta bir ba

ş

ta uyan

ı

k ve merakl

ı

iki beyin bulunur.

İ

kiz beyin durumlar

ı

nda

sap-tanan baz

ı

test bulgular

ı

mevcuttur. Bunlar ba

ş

-l

ı

ca hastan

ı

n görmedi

ğ

i objeyi sa

ğ

eliyle hisset-

(5)

tiğinde ne olduğunu sözel olarak tanı mlayama-dığı bimanuel testler, takistoskop adlı araçla bir görme alanına kısa sürelerle uyaran verildiğinde diğer göz tarafından uyaran algılanamadığı vi-suel alan testleridir. İkiz beyin durumlarında iz-lenen bir diğer ilgi çekici test ise, kimerik figü-re verilen cevabı içerir: Sol yüz yarısı kadın, sağ

yüz yarısı erkek olan bir figür gösterildiğinde hasta erkek yüzü tanır, ancak eliyle kadın yüzü işaret eder (6). İkiz beyin durumu CC

agenezi-sinde söz konusu olan patolojinin iyatrojenik bir benzeridir. CC beyindeki en büyük ve işlevsel açıdan en önemli bağlantı yolu olarak, ş izofreni-de muhtemel sorumlu alanlarla ilgili tartış mala-rın önemli başlıklarından biri olagelmiştir. Öyle görünmektedir ki, şizofrenideki serebral zemin

her neyse CC nöroanatomik ve fonksiyonel açı -dan bununla ilgili önemli ipuçları yansı tmakta-dır ( 7 ). Bleuler'in orjinal olarak demantia praeox

olarak tanımladığı, sonradan şizofreni olarak yeniden adlandırdığı hastalık psişik fonksiyon-larda bölünme (split) ile karakterizedir.

Emosyonlar kendi ifadelerinden, düşüncelerden algılanndan ayrılır. Düşünceler ve idealar ara-sındaki bağlantı kaybolur, böylece birbirleriyle

çarpışır ve aşınlaşırlar. Bleuler tarafindan kulla-nılan bu metafor beyinde bağlantı ağındaki çe-kirdek probleme işaret eder. Bu tarihsel çerçeve-den bakıldığında şizofreni interhemisferik trans-fer bozukluğu adı altında ifade edilebilir.

Bazı diskonneksiyon semptomları ve psikotik bulgular arasında benzerlikler: İkiz beyin feno-meni ve şizofrenideki pasivite arasında benzer-lik vardır. İlk durum enderdir; daha çok komis-surotomiyi takip eden kısa sürede yaşanır. Ya-bancılar tarafından kontrol edilme yaşantısı her iki grupta olmasına rağmen, hezeyanlı algılama

şizofrenide görülür. Anormal interhemisferik ileti şizofreninin işitsel görsel varsanı ve yaban-cılaşma düşüncesinin açıklamasının bir yolu

olarak ileri sürülebilir (8,9).

Nasrallah şizofrenide diskonneksiyon semptom-larının aşikâr ipuçları vermemesinden hareketle diskonneksiyon durumlarının biyokimyasal ve anatomik olarak sınıflandırılmasını önerir. Bi-yokimyasal diskonneksiyon düşünce sokulması, halüsinasyonlar vb. gibi semptomlari açı klama-da bir yol olarak ileri sürülür. Nasrallah'ın hipo-tezi; eğer beynin her iki yarısı tam bir iletişim içinde değilse, sağ hemisferdeki düşünce ve ko-nuşma planları gibi kognitif aktivite, bilinçli sol hemisfer tarafından yabancı ve dışarıdan sokul-muş olarak algılanabilir (10)

Bir başka yazar Randall ise, farklı bir hipotez ileri sürmektedir: Sol hemisfer hem normal hem ikiz beyinde komşu sağ hemisferdeki düşünce süreçlerinin çoğundan habersizdir.

Gelişim esnasındaki yetersiz budanmaya bağlı

olabilecek aşırı ileti durumunda seslerin içeri-den mi, yoksa dışarıdan mı kaynaklandığı konu-sunda karışıklık ortaya çıkabilir (11)

Nasrallah ile Randall'ın hipotezleri arasındaki temel fark şu şekilde özetlenebilir: Nasrallah hi-potezinde diskonneksiyon durumunda iki he-misfer arasında tam iletişimin olamamasını te-mel alır. Böylece sağ hemisferdeki kognitif sü-reçler sol hemisfer tarafından olması gerektiği gibi değil, yabancı ve intruziv olarak yaşantı la-nır. Nasrallah'ın bu hipotezi komissürotomi operasyonları sonrası neden hiçbir vakada psi-koz görülmediğini açıklayamamaktadır.

Oysa Randall'ın hipotezinin temeli olan kallosal agenezide yetersiz budanmaya bağlı olarak bağ -lantının aşırılığı ve buna bağlı aberran interhe-misferik komünikasyon, kallosal agenezilerdeki psikotik süreçleri açıklayabilir.

(6)

Corpus Collosum Agnezisi ve Şizofreni ilişkisi: Olgu Sunumu Yaza, Akar, Erbek, Alpkan, Eradamlar

Guenther ve ark. 1991 y

ı

l

ı

nda pozitif

semptom-lu (Tip

I)

hastalarda, negatif semptomlu (Tip II)

hastalara göre CC alan

ı

n

ı

n daha geni

ş

oldu

ğ

unu

bildirmi

ş

tir. Bu farkl

ı

l

ığ

a PET incelemesinde

artm

ış

kan ak

ı

m

ı

e

ş

lik eder. Oysa negatif

semp-tomlularda kan ak

ı

m

ı

de

ğ

i

ş

ikli

ğ

i izlenmemi

ş

tir

(12)

Siegel ve ark. 1993 y

ı

l

ı

nda pozitif

semptomlar-la CC metabolik aktivitesi aras

ı

nda pozitif ili

ş

ki

bildirmi

ş

tir. Bu bulgular psikotik sendromlar

ı

n

pozitif semptom özelliklerinin fonksiyonel ve

yap

ı

sal hiperkonneksiyonla ili

ş

kili olabilece

ğ

ini

desteklemektedir

(13).

1972'de yap

ı

lan bir otopsi çal

ış

mas

ı

nda 10

ş

i-zofren hastan

ı

n beyninin kontrollerle yap

ı

lan k

ı

-yaslamas

ı

nda CC kal

ı

nl

ığı

nda 1 mm. art

ış

göz-lenmi

ş

tir

( 15).

Raine ve ark. çal

ış

malar

ı

nda,

ken-di çal

ış

malar

ı

da içinde olmak üzere 11 MR

ça-l

ış

mas

ı

gözden geçirilmi

ş

tir ve bunun 6's

ı

nda

anormal CC boyutu saptanm

ış

t

ı

r. 4 çal

ış

mada

en az

ı

ndan baz

ı

subgruplarda kontrollerle k

ı

yas-land

ığı

nda kal

ı

n veya uzun CC boyutu

sapta-m

ış

t

ı

r

( 16).

Woodruff ve ark. 331 vakay

ı

içeren

14 çal

ış

may

ı

gözden geçirmi

ş

tir. Kendi 30

va-kal

ı

k çal

ış

malar

ı

kontrollerle k

ı

yasland

ığı

nda,

ş

izofrenide azalm

ış

midkallosal alan

gösterme-sine ra

ğ

men, di

ğ

er çal

ış

malar

ı

n sonuçlar

ı

na

gö-re anlaml

ı

bir farkl

ı

l

ı

k bulunmad

ığı

n

ı

göstermi

ş

-lerdir

(17).

Bu çal

ış

malar

ş

izofrenlerin normal kontrollerle

k

ı

yasland

ığı

nda, kesin CC boyut farkl

ı

l

ı

klar

ı

göstermeyebileceklerini telkin etmektedir.

An-cak, hasta subgruplar

ı

örneklerinde anatomik

parçalar aras

ı

nda, özellikle de semantik bilginin

iletilmesinde görevli olan frontal korteksle ba

ğ

-lant

ı

l

ı

anterior parçada olmak üzere tutarl

ı

fark-l

ı

l

ı

klar gözlenir.

SONUÇ

Geli

ş

imsel anomaliler ile psikotik hastal

ı

klar

aras

ı

ndaki ili

ş

ki otomatik olarak nedensel kabul

edilmemelidir. CC anormal nöropsikolojik

geli-ş

imin spesifik olmayan bir belirteci de olabiir.

Orta hat yap

ı

lar

ı

ndaki di

ğ

er anomalilerin de

ş

i-zofren hastalar

ı

n az bir k

ı

sm

ı

nda bulunuyor

ol-mas

ı

bu görü

ş

ü desteklemektedir

(7).

Blueler

ş

izofreninin heterojen bir sendrom

oldu-ğ

unu vurgulam

ış

t

ı

r. Bu ba

ğ

lamda CC

anomali-leri bütün

ş

izofreni tablolar

ı

n

ı

n geli

ş

imsel

boyu-tunu aç

ı

klayamayabilir. Ancak, baz

ı

hasta

sub-gruplar

ı

nda klinik tabloyu belirleyen önemli bir

geli

ş

imsel faktör olmas

ı

olas

ı

d

ı

r.

KAYNAKLAR

1. Bruyer R, Dupuis M, Ophoven E, Rectem D, Reynaert

C: Anatomical and behavioral study of a case of asympto-matic callosal agenesis. Cortex 21:417-430, 1985.

2. Woodruff PW, McManus IC, Davis AS: Meta-analysis

of corpus callosum size in schizophrenia. J Neurol Neuro-surg Psychiatry 58:457-61, 1995.

3. Kolodny EH: Agenesis of the corpus callosum: a marker

of inherited metabolic disease? Neurology 39:847-8, 1989. 4. David AS, Wacharasindhu A: Severe psychiatric distur- bances and abnormalities of the corpus callosum. J Neurol Neurosurg Psychiatry 56:85-86, 1993.

5. Swayze WV, Andreasen NC: Developmental abnorma- lities of the corpus callosum in schizophrenia Arch Neurol

47:805-808, 1990.

6. Lishman WAL: Organic psychiatry the psychological consequences of cerebral disorders, Second edition, Black- well Scientific Publications, 653-654, 1987.

7. Keshavan MS, Diwadkar VA, Harenski K: Abnormaliti- es of the corpus callosum in first episode, treatment naive

schizophrenia. J Neurol Neurosurg Psychiatry 72:757-760, 2002.

8. David AS: Schizophrenia and the corpus callosum: de- velopmental, structural and functional relationships. Beha- viorual Brain Research 64:203-211, 1993.

9. Parraga HC, Parraga MI, Jensen AR: Cognitive, behavi- oural and psychiatric symptoms in two children with age-nesis of the corpus callosum: Case report. Int J Psychiatry

in Medicine 33:107-113, 2003.

10. Nasrallah HA: The unintegrated right cerebral hemisp- heric consciousness as alien intruder. Comp Psychiatry 26:273-282, 1985.

11. Randall PL: Schizophrenia, abnormal connection and brain evolution. Med Hypotheses 10:247-280, 1983.

12. Guenther W, Petsch R, Steinberg R, Moser E, Streck P, Heller H, Kurtz G, Hippius H: Brain dysfunction during

(7)

motor activation and corpus callosum aterations in schi-zophrenia measured by cerebral blood flow and corpus cal- losum alterations in schizophrenia measured by cerebral blood flow and magnetic resonance imaging. Biological Psychiatry 29:535-555, 1991.

13. Gruzelier JH: Functional neurophysiological asy- mmetry in schizophrenia: A review and reorientation. Schizophrenia Bulletin 25: 91-117, 1999.

14. Gruzelier JH, Doig A: The factorial structure of schi-zotypy: Part II. Cognitive asymmetry, arousal, handedness

and sex. Schizophrenia Bulletin 4:621-634, 1996. 15.Rosenthal R, Bigelow LB: Quantative brain measure in chronic schizophrenia. Br J Psychiatry 121:259-264, 1972.

16. Raine A, Harrison GN, Reynolds GP: Structural and functional characteristics of the Corpus callosum in schi-zophrenics, psychiatric controls and normal controls. Arch Gen Psychiatry 47:1060-1064, 1990.

17. Woodruff PWR, Pearlson GD, Geer MJ: A computeri- zed magnetic resonance imaging of corpus callosum morp- hology in schizophrenia. Psychol Med 23:45-46, 1993.

Referanslar

Benzer Belgeler

Furthermore, the combination of two methods using the AND and OR functions increased the precision ratio by 7.9% and recall ratio by 1.2%, respectively,

4 Birinci basamakta farklılaşmamış semptomlarla başvuran hastalardaki bulantı ve kusma, santral sinir sistemi, vestibüler sistem, gastrointestinal sistemle ilgili

Son olarak da bütün genç aile hekimli¤i uzman› ve uzmanl›k ö¤rencisi arkadafllar›ma ‘’özverili çal›flmak’’ ko- flulu ile aile hekimli¤ini dünyada oldu¤u

Bu tan›mlay›c› kesitsel araflt›rmada akut koroner sendrom tan›s› ile Uluda¤ Üniversitesi Hastanesi’nde ko- roner bak›ma yat›r›lanlar ile kardiyoloji

Burada bafllayan t›p e¤itimi hiç ara vermeden ve devaml› kendini yenileyerek, gelifltirerek bugünkü t›p e¤itimine gelinmifltir.. Bu sebepten 14 Mart tarihi bugünkü t›p

The prostate tumors are classified according to WHO as follows: epithelial tumors, prostatic stromal tumors, hematolymphoid tumors, metastatic tumors, various tumors (such

Burada refe- landum yapıldığına göre bu muh tarların seçilmeleri ve halk hiz­ metine katılmaları İcap eder­ di Gerek Gültepeden gerek Har mantcpeden ve

Bu bayram namazların­ dan en çok anımsadığım şey, biz ü- çümüzün -Rıfkı Hoca’nın elebaşılı­ ğında- 1950’den önce herkes Türkçe tekbir getirirken