• Sonuç bulunamadı

Saray ve Babıalinin iç yüzü:Abdülhamid sordu:Abdülmecit, Reşit Paşa'yı köşkünde ziyaret ediyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Saray ve Babıalinin iç yüzü:Abdülhamid sordu:Abdülmecit, Reşit Paşa'yı köşkünde ziyaret ediyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Y a z a n : S U L E Y M A N KANİ — l'ercttıne, iktibas hakkı mahfuzdur

Abdülmecit, Reşit paşayı

köşkünde ziyaret ediyor

Tefrika n o. 65

77r t & U b i - ' l

)

Reşit paşa mutemedi Lehli Se­ fer paşayı - kont KureLki, Kos- cieiski - Tuvnele gönderdi. Sefer paşa tevazu ve hürmetle Fransız elçisine:

— Azimetiniz devleti aliye için bir matem olacaktır.

Diyerek Reşit paşanın dostlu­ sundan bahsetti.

— Yarın gidiyor musunuz? — Gitmek isterdim; fakat be­ nimle birlikte hareket etmek isti- yen Rus elçisi beklememi rica etti.

•— Sadrıâzam hazretlerinden ne istiyorsunuz? İstifasını mı? Mahvına kadar yürümek niyetinde misiniz?

— Haysiyetinin kırılması benim için kâfidir. Bu hapı yutabilirse makatltinda kalmakta muhayyer­ dir!

Araya kurban bayramı "irdi. Devleti aliyece intihabın feshi­ ne rıza gösterilmezse Fransız se­ faret heyeti İstanl}ulu terk için tedarikâta germi vermekte idi.

Kurban bayramında merasim esnasında Abdülmecidin Reşit

paşaya soğuk davrandığı müşa­ hede olunmuştu.

Lord Stranfort Babıâli intiha­ bın feshini kabul ederse pasaport­ larını talep etmekten bahsedi­ yordu.

Stranfordu mu, Tuvneli mi fe­ da etmeli idi?

Âli paşa Tuvnele gönül alacak bir mektup gönderdi. Tuvnel Âli ve Fuat paşalara son ziyaretlerini yaptı.

Her ikisi dostluk teminatile se­ firin memleketine avdetine ma­ hal ve meydan kalmıyacağı hak­ kında ümit izhar ettiler.

Fransa sefaretinde hiç kimse Abdülmecidin Fransız elçisinin İstanbuldan müfarakatma müsa­ ade edeceğini zannetmiyordu. İn­ giltere sefaretinde ve Babıâüde ise Fransız elçisinin siyasî bir ko­ medi oynadığı zeh abı*h asıl ol­ muştu.

Sefaretle muhaberelerin ardı, arası kesilmiyor, Tarabyaya ka­ yıklar gidip geliyordu.

Nihayet Tuvnel 1857 ağustosu­ nun dördüncü günü saat ona ka­ dar Babıâiiden katı cevap istedi.

Babıâli iki voyvoda kaymaka­ mının İstaııbulda muhakeme edil­ mesine muvafakat eylediğini bil­ dirdi; fakat intihabı feshe yanaş­ madı.

Ağustosun dördünde Tarab- yadaki Fransız sefarethanesinde bütün sefaret heyeti ve Fransız dostları hüzünle Fransız bayrağı çekildi. Fransız Ajeksiyo gemisi de sefarethane karşısında hare­ kete müheyy a duruyordu. Fransız gemiciler geminin güvertesinden:

— Yaşasın imparator!

Nidalarile Fransız bayrağını selâmladılar; gemiden yirmi bir

~»p ta atıldı. Bundan sonra bay- in d irildi,

m bu sırada lord Stranf ordun :ı Fransızlara meydan oku- şçasma top dumanlan ara- J kayığile geçmekte idi!

Tuvnel bundan sonra padi- n azimete izin almak, gör­

düğü hayırhahane muamelelerden teşekkürlerini arzetmek üzere s a ­ raya gitti.

Gezmeğe çıkmış olan Sultan Abdülmecit sefirin ziyareti ha­ beri üzerine derhal avdet etti.

Evvelce müttefik iki devletin hükümdarile mümessilinin bu ve­

da sahnesi pek müessir oldu. Gayet müteellim olan Sultan Mecidin sıkıntıdan alnında ter ta­ neleri görünüyordu; heyecanı yü­ zünden okunuyordu. Tuvnele:

— Saltanatıma ve zatıma bıi kadar hizmet etmiş bir devletle katı münasebetin ahtı saltanatım­ da vukuuna şahit olduğumdan dolayı ne kadar bedbahtım!

Dedi ve merdiven başına kadar sefiri teşyi etti; nevraidane arka­ sından baka durdu. Tuvnel de pek müteessir olarak sefarethane­ ye avdet etti.

Padişah bir saat sonra mabeyin başkâtibi Hakkı beyi (H. 1271 * 1278) sefarethaneye göndererek bu vasıta ile de şahsen teessüfle­ rini tekrar eyledi.

Hakkı bey padişahın bu teessü­ fünü resmen vükelâ heyetine de tebliğe memur edildiğini sefire söyledi.

Ağustosun altıncı günü Rusya Prusya, İtalya sefirleri de Babıâli ile münasebetlerini katettiler. Se­ farethanelerinden armalarını in­ dirdiler. Boğaziçindeki Rus brıkî Fransız gemisi gibi top ta attı.

İşin aldığı renkten telâş eden Abdülmecit sadarette tebeddül çaresine tevessül eyledi. Reşit pa­ şayı azlederek Giritli Mustafa Na­ ili paşayı sadarete getirdi. (11 zil­ hicce 1273 — 4 rebiülevvel 1274).

Bunun üzerine Fransa sefiri hükümetinden açık bir telgrafna- me ile azimetini tehir emrini aldı.

Romanyada intihabın tecdidi için ferman sadır oldu. Voyvoda kaymakamı Vogorides azledildi.

Fransa elçisi münasebatın ia­ desine resmî bir mahiyet vermek için sefirlerin ilk tayinlerinde ya­ pıldığı gibi maiyeti erkânile ve resmî elbise ile padişahı ziyaret ve resmî nutuk kıraat eyledi.

Sultan Mecit Fransız sefirine itibar ve iltifat gösterdi,

^ ¥ 4«

Reşit paşa ile serkurena Osman bey (H. 1273 - 1276) arasında sa­ mimiyet vardı. Reşit paşa bu be­ şinci sadareti esnasında bir gün Osman beye:

-— Cenneîmekân hazretleri (Sul­ tan Mahmut) arasıra bendegânım şerefi kudumlarile vayemendi mü- bahat buyururlardı!

Der. Osman bey de:

— Böyle bir emelde bulundu­ ğunuz halde husulü mümkün olur.

Cevabını verir. Reşit paşa: — Şimdiye kadar her suretle iltifat ve inayete mazhar buyu­ ruldum. Yegâne emelim bu şerefe de naiîiyetten ibaret kalmıştır. Ancak buna sadaretim esnasında değil, mazuliyetimde delâlet bu­ yurulmasın! temenni eylerim.

Diyerek bu yolda delâlette bu­ lunacağına dair Osman beyden söz ve taahhüt aUr.

Reşit paşa beşinci sadaretinden infisal edince Osman bey için ahte vefa zamanı gelir,

Sultan Mecit Giritlinin bu ikinci sadaretinde siyasî vaziyetten sıkı­ lıyordu.

Babıâli üçüncü Napoleonun po­ litikaca sıkleti altında ezi!ece< hale geliyordu. Eflâk, Buğdanın ittihadı gailesi, Napoleonun kav­ miyet siyaseti Babıâliyi ve sarayı endişeye sokmakta idi. Paris kon­ gresinin parlaklığı günden güne sönüyordu. Rusya Napoleonu k a­ zanmış, memleketeyn meselesin­ de Avusturyanın osmanlı devle­ tine yardımı bile bir tesir göstere­ memişti.

Sultan Abdülmecit bir gün baş mabeyincisi Osman beyle hasbu- hal ediyordu:

— Canım sıkılıyor! Vükelâya meram anlatamıyorum!

Osman bey — Efendimizin ben- degâm vükelâyı hazıradan ibaret değil ya! Bir kere de Reşit paşa kulunuzun fikir ve mütalâası is­ tifsar buyurulsa!

Abdülmecit — Pek münasip olur. Kendisini celbet te görüşe­ lim!

Osman bey — Reşit paşa ma­ beyne celbedilirse sadarete tayin kılınacak diye vükelâ beyninde kılükal olur. Mülakatın sureti mahfiyede icrası münasiptir. Vak- tile Mirgün - Emirgân - arkasında Reşit paşa kulunuza köşk ihsan buyurmuştunuz. Kendisi oraya celp ile huzuru hümayununuza kabul buyurursanız maksadı şa­ haneniz sessizce husul bulur.

Abdülmecit — Demek ki sen beni onun ayağına götüreceksin!

Osman bey — Estağfurullah efendim! Orası efendimizin kasrı hümayunlarıdır. Zatı şahaneleri paşa kulunuzu orada kabul buyur­ muş olacaklardır!

Padişah bu tevile kani oldu! Tayin olunan bir günde karadan gizlice köşke gitmeğe karar verdi.

Osman bey hazırlıkta bulun- ması için Reşit paşaya haber gön­ derdi. Padişahın temizliğe merakı dolayısile köşkün ve civarının ga­ yet temiz bir halde bulundurul­ masını da ihtar etti.

Muayyen günde Sultan Mecit at ile kara yolundan köşke hareket etti.

Reşit paşa yarım saatlik yoldan kendisini istikbal eyledi? İltifat­ lara nail oldu; Sultan Mecit Reşit paşaya - ısrarına rağmen - bin­ mesi için bir at çekilmesini em­ retti; İkisi böyle konuşa, konuşa köşke vardılar.

Padişah zihnini işgal eden me­ sele hakkında Reşit paşa ile uzun uzadıya fikir teati eyledi.

Neticede Reşit paşanın gene sa­ darete getirilmesi kararlaştı.

Reşit paşa arzı şükran ile bera­ ber o günler sefer ayının sonları olduğundan icranın rebiülevvele kadar tehirini istirham etti. Padi­ şah bunu da muvafık gördü.

Sultan Mecit köşk ve civarının nezafet ve letafetine, Reşit paşa­ nın gönül alıcı muamelelerine

Referanslar

Benzer Belgeler

Daha sonra rad­ yoda adımı duyunca arkadaş­ larına benim oğlan çok hislidir.. Müzik

Moskova Güzel Sanatlar Akademisi'nde başladığı eğitimini, Rus ihtilalinde Türkiye'ye gelerek, İstanbul'da Güzel Sanatlar Akademesi'nde devam ederek, bitirdi.. Çallı

Extramedullary plasmacytoma accounts for 4% of non-epitelial tumors of the nasal cavity, parana- sal sinuses and nasopharynx and they usually occur in patients between 6 and 7

EŞİ EN B U YU K DESTEĞİ ' &gt; , } Barış Manço, sanattaki başarısının yanısıra birbiri ardına hazırladığı televiz­ yon programlarında, gücünü eşinin

Milletimin münevverlerine, mensup oldukları Türk kütlesinin, zaten asırlar- danberi var olan şahsiyetini bugünün ilim, teknik ve felsefe sahasında

Hansa kentindeki kapahçarşıyı anlatır. Han- sa’nın 6 ilçeye ayrıldığını, bu 6 ilçeden üçün- cüsünde Müslümanların yaşadığını, burada kurulan,

I hope you are keeping excellent health and Allah will grant you good health and success in all

Sertel Demokrasi Ödülü yıl içinde demokrasi için en iyi savaşı vermiş olan gazete ve gazeteciye verildi.. Gazetecilik ödülü Nadire Mater’e, gazete ödülü ise