• Sonuç bulunamadı

Mazi ve Ati

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mazi ve Ati"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

*> - Ş o v u » - ! * . a

H •

T T

. . . ,İ

...

13 OCAK J ö a

D

ÜN matbaaya gelmek üzere Y’erebatandan geçerken bir | koltukçu dükkânında çerçevelenmiş bir ferman uzaktan | dikkatimi çekti. Daha iyi görmek için yaklaştım, dükkân | sahibi beni tanıyormuş.

— Hocam, dedi, sizi alâkalandıracak bâzı evrak var. Görmek ş ister misiniz?

— Kime ait?

— Abdülhnk Şinasi Hisar ın terekesinden almıştım. — Ya... Göreyim.

Bir iskemleye oturdum, önüme bir valiz eskisi çektiler. Kesif § bir toz tabakasının içine ellerimi daldırdım. Ufak mevzuları bü- | yük tahlillerle inceleyen bu kudretli kalemin meydana getirdiği f eserlerin müsveddeleri darmadağın önümde duruyor. Onları ka- | ılıştırırken «Fahim Bey» in hesaplarına ait bir dosya... Demet de­ met müsveddeler... Üzerlerinde kısa kısa cümleler yazılı tomarlar. Bunlar belki yeni bir eserin müsveddesi olacak

Zavallı Şinasi! Onu dağınık kâğıtların üzerine saçtığı bu fikir çiçeklerini toplarken görüyorum. Öyle kelimeler, öyle cümleler var ki...

Birden durakladım. Önümde 100 sahifelik kadar bir defter var. Her sahifesi kurşun kalemle yazılmış. Şinasi bıınıı itina ile muhafaza etmiş. Dernek bu riefterciğin onca bir kıymeti var.

Biraz karıştırdım, Şu parçayı aynen koyuyorum:

«Geçenlerde methettiğim buketi aynanın öniiııde unutmuşum. Bir kere yoklayayım dedim. Ne bakayım? Sararmış, solmuş, öyle bir hale gelmiş ki çiçek olduğu bile belli değil. O sırada kulağıma bir ses geldi.

— Mazimizi hatırlatarak bizi utandıracağına bir kere de kar­ şındaki aynaya bak!

Baktım. Aman yarabbi! Ben de ne hale gelmişim? Sararmış, solmuşum, ne saç. 11e kaş. ne kirpik kalmış! Aynada tanıyama­ dığım bir başka mahlûk bana bakıyor.

Bu perişan evrakın arasında rahmetli kardeşi Selim Nüzhet Gerçck’e ait de pek çök hâtıralar var.

İşte Haşan Âli Yüeel’in bir teşekkür mektubu... Merhumun tiyatro kültürü çok kuvvetli olduğu için ona ait olan evrakın ço­ ğu sahne edebiyatına aittir.

Bunlar ne olacak? Biri çıkıp alâka gösterecek, satın alacak, f Sonra? O öldükten sonra bunlar yine koltukçu diikkânlaruıda f

kıymet bilir birini bekleyecek. §

Böyle yazılar, resimler, mektuplar, defterler, ancak sahiple- f linin ellerinde bir kıymet ifade ediyorlar. |

Sahibi gitti mî? Ruhsuz bir ceset, bir İaşeden ibaret kalıyorlar. | Defteri aldım.

— Şuna ne vereyim? — Ne verirsen ver...

İki beşlik uzattım. f

— Yeler ini? — Çok bile.

Matbaaya geldim. Defteri masamın üzerine koydum. Mazi ve I

âti!... ;

Ben o mazinin böyle bir âtisi olmaması için bütün bu evra- I km. hâtıraların yakılmasını doğru buluyorum.

Böyle bir hayır sahibi yok mu?

u m m i l l i M m i l tlll İl l ll ll l ll l ll l IHIM m ı t ı ı ı ı ı ı ı İli MIHIM m i n i m i n i m ■i m i i u i i i i i i i i i ı ı ı ı ı m ı ı m ı m m ı ı ı ı m m m i l l i l i

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Daha sonraki aylarda tepkilerin artması sonucun- da; tepkileri azaltmak istediğinden olsa gerek, yeni yapılacak olan binanın proje- sinde yer almadığı halde, caddeden

Kuruluş dampinglere karşıdır ve Tarımsal Ticaret Enstitüsü gibi ABD merkezli sivil toplum kurulu şları ile birlikte besin egemenliği kavramını tarımsal ticaretin

Avrupa Birliği, geniş çaplı çevre politikaları ve sosyal politikalar için uygun bir ölçek olarak değerlendirilebilecekse de, bu politikaların hayata geçirilmesi ancak

Homo Ludens,Oyunun Kültür İçindeki Yeri Üzerine Bir İnceleme (Çev. Orhan Düz).. İstanbul, Alfa

Atina, kültür ve sanat alanındaki üstünlüğü ile Yunan uygarlığının kültür kültür merkezi olmaya hak kazandı.. Pınar

• Aristoteles’e göre tragedya yaşamı taklit eder, fakat yaşamın genel ve tipik yanını, evrensel yanını, akla uygun ve olası olanı ele alır. Ayrıca onu olduğu

Dr. Mahfuz ZARİÇ Karşımıza geçmiş-gelecek olarak çıkan zaman konusu, ikili karşıtlıklara pek çok yazısında yer vermiş olan Hisar’ın eserlerindeki

kopartmadığım ortaya koymak amacıyla bu sergiyi açtığını söyleyen Baykam, “ İslam dininin 1400 yıldır egemen olduğu topraklarda bugün dilediğimiz resmi yapıp,