• Sonuç bulunamadı

Erce'den Erje'ye:Mezarcılıktan uşaklığa kadar her işi yapmıştı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Erce'den Erje'ye:Mezarcılıktan uşaklığa kadar her işi yapmıştı"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TALAT HALMAN

Mezarcılıktan

uşaklığa kadar

her işi yapmıştı

s

A

M ERÎKA'ya 1958'de gelen Erce Ay* diner, ilk olarak tanmmis plâk satış nıitessesesi The Record Hunter’da ambar kâtibi olarak çalıştıktan sonra, ka- i din eşyası satan linlii Plymouth mağazaları* nın sahibinin kızıyla evlenmiş.

İ

Devamı Sa. 9, SU. 7 âe

| |

m

ngg

m

... >

-

m m %

m mmmmmM

(2)

I

y

r .

27 A Ğ U S T O S 1970

Mezarcılıktan uşaklığa kadar her işi

&

Baştarafı Birincide

K a n koca New -York’ta bir sa­ nat galerisi açmışlar. Evlilik, iyi gitmeyince ayrılmışlar. Aydmer anlatıyor:

«Am erika’daki ilk vıHanmda türlü türlü serüvenler geçti ba­ şımdan. Birçok aşağılık işlerde çalıştım. Bowery adlı serseriler mahallesinde yatıp kalktım, aç kaldım, dia boyu karda uyu­ dum.»

Bâzı kitaplarındaki biografiler, yazarın şu işlere girip çıktığım belirtiyor: «Marangozluk, uşak­ lık, boyacılık, mezarcılık, dolan­ dırıcılık, televizyon filimlerinin tehlikeli sahnelerinde ekstralık..» Bütün bunlara yazarlığı için ya­ rarlı tecrübe kazanıyor diye kat­ lanmış. Erce’nin kitaplarından birine sunuş yazısı hazırlayan yazar arkadaşı John Ahem, Türk Amerikan yazarının şöyle dediğinden bahsediyor:

«Boğaziçinde valim olabilirdi, suna ben hülyalar kurarak yaşa­ mağı seçtim». Ama Erce bunu kendisinin söylemediğini Ahem’- in yakıştırdığını öne sürüyor.

EVLİLİKLER, AŞKLAR,

HASTALIKLAR

New -York’un sanat ve bohem çevrelerinde Erle Ayden sadece güçlü bir vazar olarak değil, ya­ kışıklı bir erkek olarak da ün salmıştır Romanlarında anlattık­ larından türlü türlü gönül mâce- ralan ve sayısız cinsel münase­ betleri olduğu belli Kac kere evlendiğini bilen vok Kendisi de kesin bilgi vermiyor bu konuda. Şimdi. Pat Brownell isimli gü­ zel bir Amerikalı kızla evli .. Daha önceki bir evliliğinden se­ kiz yaşında bir kızı varmış

E rje Ayden. arasıra nükseden bir kalp hastalığı yüzünden has- tahanelere girip çıktığını söylü­ yor. Otobiografik bir kitabında da bu kalp hastalığından sık sık bahsediyor. Bazen haftalarca ya­ tıyormuş hastahanede.

«FİKRET M UALLATI

DÖVM ÜŞTÜM ...»

1959 yılında Erle Ayden Avru­

pa'ya gitmiş Fransa’da kaldığı sırada, Cezayirli mücahitlerin sa­ fına katılarak mücadelelere gi­ rişmiş. Polislerle çatışmaları, hattâ çarpışmaları olmuş. Paris­ te Unlil Türk ressamı Fikret Muallâ ile tanışmış. Sert bir kav­ gası olmuş Fikret Muallâ ile— Bugün bile ressamdan «koca fa­ şist piç. hınzır domuz» diye bah­ sediyor Hattâ bir verde yumruk atmış ressama. Niçin mi? Erje Ayden diyor ki: «Paris. Nazilerin elindeyken bu herif Yahudileri ihbar edermiş Almanlar». Bü­ tün Yahudilerin öldürülmesini istermiş Suratına karsı söyle­ dim bunları Bir de vumruk at­ tım Oavak vedi de gülümsedi.»

ERJE AYDEN'IN

KİTAPLARI

Avrupa mâceralarmdan sonra tekrar Amerikaya dönen Türk ■ Amerikan yazarının şimdiye ka­ dar 6 kitabı yayınlanmıştır: Bi­ rincisi. «The Harbor of tVhales» (Balinalar Limanı 1 9 tane hikâ­ ye var bu kitapta, tki tanesine kısa piyes demek daha doğru olur Hikâyelerden biri. Ayden’in ikinci kitabının baslığını taşı­ yor- «The Crazy Oreen of Se- cond Aventıe» etkinci Caddenin Çılgın Y eşili) . Erle Ayden’e en büyük ünü sağlayan, bu kitap olmuştur. Yazar «Confessions of a Nowaday Child» (Bu Çağ Çocuğunun İtirafları 1 ve «From Hauptbahnhof I Took a Traiıı» (Hauptbahnhof’tan Trene Bin­ dim ) adlı romanlarıyla, kendi çapında bir efsane olmuştur, de­ nebilir. 1968’de yayınlanan kita­ bının başlığı ve konusu, bu «e f­ sane» nin hikâyesi: «The Legend of Erje Ayden» (E rle Ayden Efsanesi) . Yazarın 6’ncı eseri, 1969’da çıkan «Summer Frank OTfara Dled» adım taşıyor. Frank O Tiara, 1966 yılında. 40 yaşında iken, bir otomobil kaza­ sında ölen ünlü bir Amerikan şairiydi. Erle Ayden O’Hara’nm en yakın arkadaşlarından biriy­ di.

Erte Ayden simdi 7’nei kitabı­ nı bitirmek üzere... Başlığı «Sadness At Leaving» (Ayrılış Üzüntüsü) olan bir casusluk ro­ manı. New-York şehrinde. Rus casuslarının Arap • İsrail ihti­ lâfıyla İlgili çalışmalarını konu edinen sürükleyici bir serüven romanı olacak bu—

- YARIN : -

ŞÖHRETLERLE

DOSTLUKLAR

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

(2000) Bitki Embriyolojisi Laboratuar Kılavuzu, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Döner Sermaye İşletmesi Yayınları No:58, s.357. (1993) Bitki Morfolojisi ve

City symphonies are avant-garde documentaries on modern urban cities and as a genre it has been largely overlooked in both cinema studies and architectural

Dersin İçeriği This class includes qualitative phenotype management and genetics, quantitative phenotype management and geneics, sex reversed stock breeding, chromosomal

The result shows that NYT presented Israel in a more favourite light compared to the Palestine, and it emphasized Israeli‘s issues like Israeli news/ security/

Il com- plesso fu inaugurato nel 1973 e le due torri divennero così gli edifici più alti del mondo e l’emblema della città di New York.. Furono distrutte l’11 set- tembre 2001 da

Turk Power olarak benzer projeler üzerinde çalıştıklarını ve benzer sözleşmelere imza attıklarını ifade eden Hart, kömür ve hidroelektrik santralleri ile önümüzdeki

Bu sırada, akıllardan hiç çıkmayan Armory Show’u ve 1929 yılından beri faal olan Museum of Modern Art (MoMA)’ı ikinci sebep olarak göstermek mümkündür;

sini ve bana oynadığı hastalıklı, lanet olası şakanın son u cu ­ nun tadını çıkarmasını bekledim. K albim in tekrar atmaya, ciğerlerimin tekrar çalışmaya