MUSTAFA KILIÇ Giri~~
Kemal Pa~a-Zâde (873-940/1468-1534) y~llar~~ aras~nda Osmanl~~ impa-ratorlu~unun yükselme devrinde ya~am~~, o devre ad~n~~ yazd~rm~~~ büyük bir ilim ve devlet adam~d~r. As~l ad~~ ~emseddin Ahmed oldu~u halde dede-si Kemal Pa~a'ya nisbetle, Kemal Pa~a-Zade veya ~bn-i Kemal diye ~öhret yapm~~t~r. Babas~~ Süleyman Çelebi Amasya ve Tokatta Sancak Beyli~i yap-m~~, daha sonra ~stanbula gelmi~~ ve burada vefat etmi~tir. Do~um yeri hak-k~nda kaynalclarda farkl~~ görü~ler vard~r. Onu Tokat, Edirne ve Amasya'ya nisbet edenler olmu~tur. Asl~nda ~bn-i Kemal bu üç ~ehirde de bulunmu~-tur. Fakat Tokat men~eli olmakla beraber Edirne do~umlu oldu~una dair kanaatlar daha yayg~nd~r. Day~s~~ Fatih devri alimlerinden ~bn-i Küpeli mü-nasebetiyle alim, dedesi Kemal Pa~a mümü-nasebetiyle de idareci bir aileye mensub olan ~bn-i Kemal ~ahs~nda ilmi ve idarecili~i birle~tirebilmi~~ müs-tesna bir ~ahsiyettir. ~lk tahsilini baba oca~~nda yapm~~t~r. Kuvvetli bir ö~re-nim gördü~ü anla~~lmaktad~r. Yükselme h~rs ve azmi yan~nda ilmi kabiliy-yetiyle beraber devrin me~hur alimi Molla Lutfi (900/1494)ye ö~renci oluncaya kadar, askerlik dönemi hakk~nda doyurucu bir bilgiye sahip de~i-liz. Bu arada genç bir sipalii olarak (Alt~~ bölük sipahisi) II. Bayezid'in baz~~ Sefer-i Hümayununa kat~ld~~~~ bilinmektedir.
Küçüklü~ündenberi zaman~n~~ çok iyi de~erlendirmi~~ ve okumak için büyük çaba sarfetmi~tir. Kur'ân'~~ h~fzetmi~, lügat ezberlemi~, daha sonra edebi sanatlara aid kitaplar okumu~tur. Görkemli k~yafeti olmamas~na ra~-men, devrin alimi Molla Lutfi (900/1494)nin kumandanlar ve emirler ya-n~nda itibar görüp toplant~da ba~a geçmesi, Kemal Pa~a-Zade'nin askerli~i b~rakarak ilmiyeye intisab~nda, yükselme arzular~n~~ tahrik eden bir hadise olmu~tur. Sefer dönü~ü Rumeli'den ~stanbula gelirken Edirne'de rastlad~~~~ Molla Lutfi (900/1494) efendiyi görür görmez askerlikten derhal istifa edip Edirne Dârül-HactisTne girmi~tir.
Molla Lutfi'den ba~ka Kestelli namiyle bilinen Muslih~ddin Mustafa (901/1495-96), Hatip-Zâde Muhyiddin Mehmet (901/1495-96),
Müeyyed-Zâde Abdurrahman (92 2/ 1 516), Muarrif-Müeyyed-Zâde Sinanüddin Yusuf efendiler-den de okumu~tur.
Fatih Sultan Mehmet (saltanat süresi 1451-1481/855-886), II Bayezid (886-918/ 48 I-15 ~~ 2), Yavuz Sultan Selim (9 18-926/ I 5 I 2- I 52o), KanünI Sultan Süleyman (926-974-5/1520-1566) gibi yükselme devrinin padi~ahla-n zamapadi~ahla-n~padi~ahla-nda ya~amas~, Kemal Pa~a-Zade'padi~ahla-nipadi~ahla-n yeti~mesipadi~ahla-nde elbette etkili ol-mu~tur. Tabii olarak toplumsal kalk~nmada ilim ve idare i~birli~i zarureti aç~s~ndan Kemal Pa~a-nde, Ebussüd (896-98i/1491-1573) ve daha ba~ka alimlerle de yükselme devrinin mayas~~ olu~mu~tur. Nitekim o dev/in hu-küki mevzuat!~ ve sosyal düzeninin tanziminde Kemal Pa~a-nde ve Ebussuüd efendilerin büyük rolleri oldu~u naldedilmektedir.
M~s~r seferinden dönerken at~n~n s~çratmasiyle kaftan~~ kirlenen Yavuz Sultan Selim'e kar~~~ malicub duruma dü~en Kemal Pa~a-Zâde için, Ya-vuz'un: "Bir' alimin at~n~n aya~~ndan s~çrayan çamur benim için ~ereftir. Öl-dü~üm zaman bu kaftan~~ böylece tabutumun üstüne koysunlar." diye vasi-yet etmesi Kemal Pa~a-nde'nin itibar~n~~ anlatan tarihi bir hadisedir.
Müderris olarak ilk resmi hizmeti i o Muharrem 909/5 Temmuz 1503 tarihinde Edirne Ta~l~k Medresesinde ba~lar. Bu görevine kadar kanaatimiz-ce on seneye yak~n bir süre ciddi bir tahsil dönemi geçirmi~tir. Ta~l~ktan sonra görev yapt~~~~ medreseler s~rayla ~unlard~r: Üsküb ~shak Pa~a Medre- sesi, Edirne Halebiye (Çelebi) Medresesi 918/1512- Edirne Üç ~erefeli Medresesi, ~stanbul Semâniye, Edirne Daru'l-Hadisi 925/1519, Sultan Baye-zid Medresesi, Varna, Edirne Osmaniye Medresesi. Tedris hizmeti s~ras~nda (922/1516) Edirne kad~s~~ oldu~u kaydedilmi~tir. Varna kad~l~~~ndan da söz edilir. M~s~r seferinden az önce 4 Cemaziyel-evvel 1922/1516 da Anadolu, M~s~r dönü~ü de Rumeli Kazaskerli~ine atan~r. Daha sonra M~s~r valili~ine atanmas~yla M~s~r'~n tahrir ve mülki i~lerinin te~kilatland~nlmas~nda büyük pay~~ oldu~u da naldedilir. KazAskerlikten sonra bir süre günde yüz akçe ile emekli olan Kemal Pa~a-Zâde 932/1 526 da ~eyhülislam Ali Çelebi (Ali Ce-mali) Efendinin vefat~~ sonucu bo~alan ~eyhülislaml~~a atanm~~t~r. Müftile-nam, Müftissakaleyn tabirleri bu görevindeki gücünü anlatan iki ünvand~r.
Te'lif hizmeti itibariyle de emsali az bulunan bir ki~idir. Hakk~nda "Üs-lüb, te'lif ve tasnifde eslaf ü e~raf ona halef olamad~." ifadesi kullan~lm~~t~r. ~zahu'l-~slah isimli eserini yazarken bizzat kendi yapt~~~~ aç~ klama bu konu-daki ba~ar~s~n~~ aç~kça anlatmaktad~r: "Bu emr i hatire ba~lay~~~m 928 dedir. Ayn~~ senenin ~evvalinde bitti (21 Eylül 1522). Üç seneden fazla bir müd-detde tamaml~yaca~~m~~ dü~ünürken, Allah~n izniyle senenin üçte birinden az bir sürede (4 ayda) bitirmek müyesser oldu." II. Bayezid'in emri üzere
yazd~~~~ Osmanl~~ Tarihi, sahas~nda önemli bir kaynakt~r. Keza tefsiri lü~avi ve edebi incelikler yönünden oldukça önemli bir çal~~mad~r. Kemal Pa~a-Zade'nin te'lifat konusunda bilinmesi gerekli bir yönü de fikir ve ideoloji sahibi bir kimse olmas~d~r. Bu özelli~iyle Osmanl~~ Ehl-i Sünnet tefekkürü-nü ba~ar~yla savunmu~tur. Bu yolda bir tak~m eserler, makaleler kaleme al-m~~t~r. Kanuni Sultan Süleyman nezdinde de te~ebbüse geçmi~tir.
Bu konuda kaynaklar ~öyle yazmaktad~r: Çok yazm~~t~r. Eserlerini ya~~-na taksim edersek, günde bir cüz dü~mektedir. Bütün Arap ve Acem alim-leri, onun, e~i bulunmayan biri oldu~una kafi olmu~lard~nTelif çoklu~u ba-k~m~ndan Rüm'da bunun gibi ba~ka kimse yoktur. Her fende bir risâle, her ilimde bir makale yazm~~t~r. Mecma-~~ mecm~l-~~ ultim ve iftihar-~~ ulemâ-i vi-layet-i Rüm'dur.
Ömrünü hep dine, devlete, millete, tarihe, ilme hizmetle geçiren bu müstesnâ ki~i 940/1534 tarihinde vefat etmi~tir. Ba~ar~~ ve ~eref dolu 72 se-ne ömür sürmü~tür. Kabil Edirse-nekap~'dad~n Cuma günü vefat eden merhu-mun cenaze namaz~~ Fatih camiinde k~l~nm~~t~r. Mekkede duyulunca gaip namaz~~ lulm~~lard~r.
Seciye itibariyle nüktedan, mütvazi, gönlü bol, haz~r cevap, mert ve aç~k sözlü oldu~u kaydedilmi~tir. Kazaskerler, Beylerbeyi, Vezirler ve Def-terdarlar ve Niçanc~lann birlikte kabullenmelerine ra~men, bir konuda tek ba~~na direnerek kanunsuzluk gerekçesiyle reddi me~hurdur. ~lmi konular-daki tenkidleri de aç~k ve cesflranedin Ancak Çivi-Zâde diye bilinen Muh-yiddin ~eyh Muhammed b. ~lyas (954/1547)ln tenkidine de hiç dayanama-m~~t~r. Ta~yiru't-Tenkih isimli eserine yap~lan bu tenkidden dolay~~ Çivi-Zâ-de'yi Padi~ah'a ~ikayetle hapsini sa~lam~~~ olmas~na ra~men tatmin olam~ya-rak ölümünü istedi~i ve Çivi-Zâde'ye aya~~n~~ öptürerek h~rs~n~~ yendi~i nak-ledilir. Bu isranndan haks~z ve yersiz tenkidcilere haddini bildirme çabas~na girdi~i de dü~ünülebilir.
K~smen ça~da~' say~lan ~mam Siiyati (911/1506-7) ve talebesi olan Ebussufld Efendi (896-981/1491-1537) ile kar~~la~t~rmalar yap~lm~~~ her birinin farkl~~ üstünlükleri oldu~u ifade edilmi~tir. Bir çok müellifler Sadettin Teftazâni (793/ ~~ 389) ve Seyyid ~erif Cürcâni (740/8 ~~ 6/ ~~ 340-1413) ile kar~~la~urm~~lar, sonuçta ~bn-i Kemal'i be~enmi~lerdir. Bir çok alimler ken-disine müracaat ederek eserlerinin tashihini istemi~lerdir. Hakl~~ olarak Ana-dolunun ~bn-i Sina's~~ lalcab~n~~ alm~~t~r. Tefsir, Tarih, Edebiyat, Dil, Felsefe vs. olmak üzere Dini, Edebi ve Sosyal ilimlerin hemen her dal~nda eser
vermi~, makale yazm~~, görü~~ beyan etmi~~ güçlü simalardan biridir. Kabiliyet ve ilmine idari ba~ar~s~n~~ da katarak önemli bürokrasi hizmeti de yap-m~~t~r. Askeri, ilmi, idari ve siyasi sahalarda ba~ar~~ göstererek benzeri az bi-linen, bulunan güçlü bir ~ahsiyet ortaya koymu~tur.'
Kemal Pa~a-Zade'nin tedris hizmetleri de çok hareketli geçmi~, talebe-leri aras~ndan bir çok ilim ve idare adam~~ yeti~mi~tir. Bunlar da hocalar~~ gi-bi de~erli hizmetler vererek adlar~n~~ Türk Ilim ve ~dare tarihine yazd~rm~~-lard~r. Muhtelif kaynaklardan tesbit edebildiklerimizi burada k~saca tan~t-makla Kültür Tarihimizin bir dönemi hakk~nda bilgi vermi~~ olaca~~z. Daha sonra yap~lmas~~ dü~ünülen çal~~malarla her birini ayr~, ayr~~ daha derinleme-sine ara~urarak, ya~ad~klar~~ döneme hizmet ve katk~lar~~ ortaya konulabilir.
Ki~iler ölüm tarihlerine göre s~ralanm~~t~r. Tarihsizler ise sona al~nm~~- ur:
I — Muhyiddin Mehmed (94 .534-35)
Sadrazam Ni Mehmet Pa~a (940/1533) n~n o~lu olan Muhyiddin Mehmed, Kemal Zade'den bir sene sonra vefat etmi~tir. Kemal Pa~a-Zâde'nin ö~rencisi oldu~unu Kefevi ve Mecdi kaydetmi~lerdir. Yirmi dört ki~inin kat~l~p Muhyiddin Mehmed'in en ba~ar~l~~ oldu~u bir imtihanda Ke-mal Pa~a-Zade de mümeyyiz olmu~tur. Istanbul Koca Mustafa Pa~a Medre-sesiyle daha baz~~ medreselerde görev yapm~~t~r. (929/1522-23) Semâniye Karadeniz ciheti Ba~kur~unlu'da müderrislikten sonra Edirne kad~n~na geçmi~, bu görevde iken vefat etmi~tir. Edirne Daru'l-Hadis bahçesine def-nedilmi~tir. Sairdi. Bir gece ç~kan bir yang~nda uykudayken yanarak Sat
etmi~tir.'
' Geni~~ bilgi için bak~m~.:
Prof. Dr. ~erafettin Turan, Taril~-i Al-i Osman, VIL Defter, Ankara, 1970.
Dr. Mustafa K~l~ç, ~bn-i Kemal, Hayat~~ ve Tefsire dair Eserleri ve Tefsirindeki Metodu, Doktora Tezi, Islami filmler Fakültesi, Erzurum, 1982.
~eyhulislam ~bn-i Kemal Sempozyumu Tebli~leri, Türkiye Diyanet Vak~ fi Yay~ nlar~,
Ankara, 1986.
Ta~köprü-Zade, Ahmed b. Mustafa b. Halil, e~-~akay~ku'n-Nu'mâniyye, 273, Beyrut, 1395/ 1 975; Mecd1, Mehmed Efendi, Hadaik'~-~akayik, s. 458 Bas~nla Haz~rlayan Doç. Dr. Ab-dülkader Özcan, Ça~r~~ Yay~nlar~, Istanbul, 1989 m./1409h,; Kefevt, Mahmud b. Süleyman (990/1582), Ketaib-i Alaml-Ahyar, Süleymaniye Kütüphanesi, yazma, Hal« EL 630, Reisül-küttab, 690; Baltac~, Cahid, XV, XVL As~rlarda Osmanl~~ Medreseleri, s. 283, 370, Istanbul, 1970.
2 — ~âni (941/1534-35)
Latifi (896-990/ ~~ 49 ~~ -92/ 582) ye göre Kastamonuludur. Kemal Pa~a-Zâde'nin ~niMaz~mlar~ndand~rs. Kanünrnin Ba~dat seferi s~ras~nda Kasr
-
~~ ~i-rin'de (941/1534-35) vefat etmi~tir. ~airdir. Ferhatnâme adl~~ bir eseri var-d~r.~iirlerinden bir beyit:
Ey felek meylin e~er cahil ü nâdâne ise, Ben dahi t.:4 o kadar Icâmil ü dânâ de~ilen.4 3
—
Hasan Çelebi, A~ç~-Zâde, (942/1535-36)Gelibolu'da do~du. A~ç~-Zâde Hasan Çelebi diye an~ld~. Gürez Sey-&den mülaz~m oldu. Fakat as~l Kemal Pa~a-Zâde'ye ba~l~yd~~ ve O'nun iste-~iyle M~s~r seferine kat~ld~. Ondan hiç ayr~lmad~. Muhtelif medreselerde müderrislik ve Bursa Kad~l~~~~ yapt~. ~airlik kabiliyyetine ra~men ~iirlerine gereken dikkati göstermedi. Bursa'da vefat etti. Zeyniler tekkesine defnedil-di. ~u beyit O'na aiddir:
Geldikçe tir-i sineme dil mür~~~ ~âd olur. ~âd olmas~n m~~ herbirisi kol kanad olur.' 4 — Sa'di Sadullah Efendi (2 ~evval 945/1538)
Daday'da do~du, ~stanbulda vefat etti. Molla Samst~nr(9 19/1513) den ders ald~, O'ndan mülâzim oldu. Ayr~ca Kemal Pa~a Zâde'nin de ihtisas ta-lebesi oldu. Hasan Çelebi (942/ 1 535) bu zat~n Müftilenâm, ~ehülislâm, Ke~~âfülmü~kilât ve hallâlülmu'dalât oldu~unu kaydediyor. Medrese ö~reni-minden sonra ~stanbulda Ba~ç~~ ~brahim, Mahmut Pa~a, Semâniye, Edirne'de Ta~l~k Medreselerinde müderrislik yapt~. On bir y~l süreyle ~stanbul Kad~s~~ oldu (1523). Tekrar müderrisli~e döndü. Sonra ~eyhulislâml~~a getirildi,
3 Mülâmm: ilmiye ~sulâh~ nda, medrese tahsilini bitirip icâwt alanlar hakk~nda kullan~lan
bir terimdir. Mülâz~ml~k süresi yedi senedir. Bu süre sonunda ruüs imtihan~~ denilen bir imti-han kazananlar özellikle müderrislik ikinci derecede kad~l~k görevlerine atan~rlar. M.Z. Paka-l~n, Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlü~ü; 2, 612.
4 lpekten, Doç. Dr. Halük ve ekibi, Tezkirelere göre Divan Edebiyat~~ Sözlü~ü, s. 467, L., HÇ., K., B.,Kültür ve Turizm bakanl~~~~ Yay~nlar~, Ankara, 1988; Müstakim-Zâcle, S. S., Mecel- letü'n-Nisab , Sül., Hâlet Ef., No. 628, v. 269/b.
5 Kefevi, a.g.y.; Mecdi, a.g.e., 457; Baltac~, a.g.e., 365; ~pekten, a.g.e., 185-6, S., L., AÇ., B., R., F., (R. Küttab, 690, v. 3896).
(940/1533-34). Kazi Tefsirine ve Hidaye'ye olanlar~~ ba~ta olmak üzere bir çok ha~iye yazm~~, birçok eserin tashihini yapm~~t~r. Fetvalar~~ vard~r.6
— Hidayetullah b. Bar Ali el-Acemi (948-9/1548-49)
Devrinin alimleri Pir Ahmed Çelebi (932/1525-26) den, Ta~köprü-Zâ-de'nin babas~~ Muslih~ddin Mustafa b. Halil (935/1528-29)den, Muhyiddin Fenarl (954/1547) den ve ~bn-i Kemal'den okudu. ~stanbulda Efdaliyye ve Kalenderiyye, Bursada Sultan Bayezid ve Manast~r medreselerinde, ayr~ca Edirne ve ~stanbul Sahn-~~ Seman medreselerinde görev yapt~ktan sonra Mekke kad~s~~ oldu. Gözlerinden rahats~z olup M~s~ra geldi ve orada vefat etti. Usülde, f~k~hta alim, edib, vakfir, halt~n, mütevâzt bir adamd~.7
6 — Muhyiddin Muhammed b. Abdullah, (950/1543)
Muhammed bey diye me~hurdur. Sultan Bayezid'in kölesi iken ilim ö~renmeye heves etti. Hocalar~: Muzafferüddin el-Acemi (922/1516), Muhyiddin el-Fenari (954/1547), Pir Ahmed Çelebi (932/1525-26) ve ~b-n-i Keman:lir. önce ~b~b-n-i Kemare muidlik yapt~ktan sonra ~stanbul ve Edirne'de müderrislik yapt~. Dima~~ndaki rahats~zl~k yüzünden ara verdi. Sonra deniz yoluyla M~s~r'a gitti. Yolda esir dü~tü. Tekrar Istanbul'a geldi. Bursa ve Edirne'de müderrislik yapt~. Daha sonra ~am Kad~s~~ oldu. Kad~l~k-tan azlolunup IsKad~l~k-tanbul'a geldi. Kad~~ olarak tekrar M~s~r'a giderken Kütahya-da vefat etti. Akil ve riyazi ilimlere vâk~ft1.8
7 — Abdullatif Efendi, Kazasker (953/1546-47)
Me~hur Zeyniyye ~eyhi Safiyüddin'in o~ludur. Hakk~nda fazla malu-mat bulamad~~~= Abdüllatif efendinin ~bn-i Kemal'in ö~rencisi oldu~unu Kefevi kaydetmi~tir (952/1 545-46 da 50 akçe ile Iznik Süleyman Pa~a Medresesinde müderris olan Abdüllatif Efendi'nin bir sene sonra vefat
etti-~i kaynaklarda zikredilmi~ting
6 Uzunçar~~l~, Ismail Hakk~, Osmanl~~ Devletinin Ilmiye te~kilat~, c. II, s. 666, Ankara, 1960; Ipekten, 405, S., L., AÇ., HÇ., B., R., F.
7 Ta~köpri-Zade, a.g.e., 297; Kefevi; a.g.y. Ta~köpri-Zade, a.g.e., 294; Mecdi; a.g.e., 491.
9 Kefevi, a.g.y.; Atai, Nevi-Zade Ataullah b. Yahya, (1045/1635), Haday~ku'l-Hakay~k fi Tekmileti'~-~akay~k, s. 76, Bas~ma haz~rlayan, Doç. Dr. Abdülkadir Özcan, Ça~r~~ Yay~nlar~, ~st., 1989 mi1409h.; Baltac~, a.g.e., 430.
8 — Kurbi (954/1547-48)
As~l ad~~ Emir~ah'd~r. ~znik'de dogdu. Kemal Pa~a-Zâde'nin ö~rencisi da-ha sonra da mülâz~m~~ oldu. Bilgili ve kültürlü bir ki~i idi. Muhtelif yerlerde mutasarnfl~k yapt~. Farsça'dan Türkçe'ye çevirileri oldu. ~airler tezkiresinde yer almakla beraber ~iirleri dikkat çekici de~ildir. Vefat tarihi Müstakim-Zâde'de 956 d~r.'°
9 — Abdülkerim Vizeli (961/1554)
Zaman~n alimlerinden okuduktan sonra ~bn-i Kemal'in yan~na geldi. ~bn-i Kemal bu s~ rada müftü idi. Mülâzemetle Bal~ kesir, Bursa ve Çorlu'da müderrislik yapt~ktan sonra Manisa'ya evvela Kad~~ sonradan Hatûniye med-resesine müderris oldu. Müderris iken vefat etti. Bir imtihan münasebetiyle ~u beyti söylemi~tin
Lev i vasliyyeyi ~artiyye sand~, Bu gün bu imtihanda iki levlii.11
0 — Dervi~~ Mehmed (962/1554-55)
Annesi, Alim Sinan Pa~a (891/1486)n~n k~z~d~r. Devrim ulamâs~ndan okuduktan sonra ~bn-i Kemare geldi, hizmetinde bulunup istifade ettikden sonra çe~itli yerlerde müderrislik yapt~. Daha sonra Edirne Uç ~erefeli Medresesi Müderrisi iken vefat etti."
11— Muhyiddin Muhammed b. Abdülkadir, Mala', (963/1555-56) Malû1 diye me~hur olan bu zat devrin alimlerinden Muhyiddin Fenân (954/1547), Kemal Pa~a-Zâde, Hüsam Çelebi ve Molla Nureddin'den oku-du. Padi~ah~n hocas~~ Molla Hayreddin (950/1543) in hizmetinde bulunoku-du. Bursa ve ~stanbulda müderrislik, M~s~rda Kad~l~k yapt~kdan sonra Anadolu Kazaskerli~ine yükseldi. Aya~~ndaki rahats~zl~~~~ yüzünden aynld~. Günlük yüzelli dirhemle tekaüd oldu ve vefat etti. Kefevi bu zat için "Osmanl~~ memleketinde bu günkü Nakib'in babas~d~r." demektedir."
12 — Hasan b. Zeyneddin Muhammed b. Muhammed ~ah el-Fenâri (964/1566)
Dedesi me~hur Molla Fenâri (834/1430-30, babas~~ Zeyneddin Çelebi (926/1520) dir. Kemal Pa~a-Zâde ölünceye kadar onunla beraber bulundu,
I° Ipekten, a.g.e., 256, S., L., AC, HÇ., R., Müstakim-nde, a.g.e., v. 350b. ~~ Ta~köpri-nde, a.g.e., 302; Mecdi, a.g.e., 501; Baltac~, a.g.e., 238.
12 Ta~köpri-nde, a.g.e., 307; Meccli; a.g.e., 509.
ondan okudu. ~lk defa otuz akçe ile Edirne'de müderris, daha sonra Selanik ve muhtelif yerlerde Kad~~ oldu, müfetti~lik yapd~. Rüstem Pa~a (906-969/
500- 56 ) dan iltifat gördü.14
13 — Muslih~ddin Mustafa b. Molla Seydi, Mente~evi (964/15-56-57) Ay~~ Seydi (933/1526-27) denilmekle me~hur olan Seydi efendinin o~-ludur. Zaman~n alimlerinden okuduktan sonra ~bn-i Kemal'e intisab etmi~~ ve onun mülaz~m~~ olmu~tur. Muhtelif medreselerde görev yapt~kdan sonra Edirne üç ~erefeli Medresesi'nin birinde müderris iken vefat etti.''
14. — Yahya Çelebi b. Emin Nureddin, Emin zade, (892-964/1487-1 556-57)
~stanbulda do~du. Babas~~ (Imeradand~ r. Bursa civar~nda büyüdü. Oku-maga heveslendi. Müeyyed-Zade (922-1516) ve Kemal Pa~a Zade'den oku-du. Daha sonra Müftü Ali Cemali (932/1 525-26) Efendinin hizmetine gir-di. Ondan istifade etti. Bayezid Medresesindeki derslerinde O'na muid.'h oldu. Daha sonra 25 akçe ile Bursa'da ba~layan müderrisli~i terfi ederek ~s-tanbul, Çorlu, Edirne, tekrar Bursa ve ~stanbulda devam etti. Ba~dat kad~l~-Ondan emekli olduktan sonra Padi~ah Kanüni Sultan Süleyman (900-974/ 1494-95-1566-67) O'nu ~stanbulda Yapt~rd~~~~ Daru-l'Hadis'e müderris ola-rak tayin etti (964/1556-57) de günde ~oo akçe ile (dirhem ile) bu göreve ba~lad~. Bu esnada iade satmak töhmetiyle azlolundu. Atarnin Yahya b. Nureddin Hamza el Emin ba~l~~~yla takdim etti~i Yahya Çelebi, Emin Kö-sesi diye de me~hurdur. Babas~~ Nureddin Hamza Il. Bayezid (852-918/
1448-1512) in Ihracat-~~ Hassa Emini idi. Vefat tarihini Ta~köprülü ~akay~k-da 964 derken, Karaçelebi-Zade 967, AM ise 968 Muharremi olarak
gös-termi~tir. Son ikisi aras~nda senelei-in sonu-ba~~~ alakas~~ vard~r'''. ~~ 5 — Muhyiddin Muhammed b. Hüsameddin, Hicri, (965/1558) Ço~unluk Bursal~~ oldu~unu, Ahdi (?) ise Kastamonulu oldu~unu söy-ler. As~l ad~~ Mehmed olup Karaçelebi diye bilindi~ini söyleyen ço~unlu~a
14 Atâi, a.g.e., 13.
15 Tasköpri-nde, a.g.e., 307; Mecdi, a.g.e., 509; Baltac~, a.g.e., 455.
16 Medreselerde müzakerecilik edenler ve müderris muavini mertebesinde bulunanlar
hakk~nda kullan~lan bir tabirdir. Gibi için bak, M.Z. Pakal~n a.g.e., 2, 573,
kar~~~ Faizi (1027/1618) Karaçelebi-Zade olarak kaydetmi~tir. Ta~köprü-Zâ-de'nin babas~~ Muslih~ddin Mustafa b. Halil (935/1528-29), Molla H~lsa-meddin (?), Fenad Muhyiddin Çelebi (954/1547) ve ~bn-i Kemarden mü-lazim olarak ders ald~. Edirne Sultan Bayezid Medresesinde ~bn-i Kemal'in muidi oldu. Bursa, Kütahya, Tire, Amasya, Çorlu, tekrar Bursa, Manisa ve Edirnede Müderrislik yapt~. ~am kad~l~~~ndan sonra Bursa'da pe~pe~e kad~-l~k, müderrislik, kad~l~k yapt~. Aynca Edirne ve ~stanbul kad~l~klar~nda gö-rev ald~. ~stanbulda Kad~~ iken vefat etti. Mezar~~ Edirnekap~~ d~~~nda Emir Buhalf Tekkesi yalon~ndad~r. Hicri mahlas~yla ~iir yazd~~ ve be~enildi. Tarihe de kabiliyetli idi."
~~ 6 — Dursun b. Hac~~ Murad (966/1558)
Önce Sa'di Efendi (945/1538-39) den okuduktan sonra Kemal Pa~a-Zâde'ye intisab etti. Dokuz sene okuduktan sonra Mülâz~m oldu. 942/
1535-36 da 30 akçe ile Edirne Beylerbeyi Medresesinde ba~layan müderris-li~i, ~stanbul Kad~~ Hüsam ve Kas~m' Pa~a (939/1532-3) Mihrimah Sultan (986/1578) ve Semâniye Medreselerinden birinde görev ald~.19
17 — Muhyiddin Muhammed b. ~brahim (969/ ~~ 561-62?)
Karesi (Bal~kesir)li bir köylü olan Muhyiddin önce bir süre devrin alimlerinden okuduktan sonra ~bn-i Kemare intisab etti. ~bn-i Kemal 932/ 1525-26 da ~eyhulislam oldu~u s~rada Muhyiddin Muhammed Mülâzimi idi. ~lk defa 20 akçe ile Hasköy medresesinde ba~layan müderrisli~i Dimeto-ka ve Edirne Ta~l~k Medreselerinde devam etti. Daha sonra Rumeli ve Anadolu'da valilik yapt~. ~lmiyle ve fazhyla an~lan bir ki~i idi."
18 — Abd~lvehhâb b. Abdurrahman... Ali Siyavu~~ b. Evran el Müeyyedi (970/1562-63)
Devrin alimlerinden, bu arada EbussuC~d Efendi (896-981/1491-1573) den ders ald~. Daha sonra ~eyhülislâm Kemal-Pa~a-Zâde'ye geldi. Hoca-Zâ-de (893/1488)nin Tehafütûnü okudu. MüHoca-Zâ-derris olarak atanmas~~ için Ke-mal Pa~a-Zâde Sadrazam Ibrahim Pa~a (899-943/1493-1536) ya "Bu benim o~lum, Müeyyed-Zâde merhum (922/~ 516)un ci~er kö~esidir. Size bize ri-ayet laz~md~r." diyerek ilgilendi. ~lk defa 30 akçe ile Istanbul'da ~brahim Pa-
18 Ta~köpri-nde, a.g.e., 297; Kefevi, a.g.e., Halet Ef., 630, 485b; Mecdi, a.g.e., 495; Ipekten, a.g.e., 208, A., AÇ., HÇ., B., K.R., F., GD.
18 Atm", a.g.e., 15; Baltac~. a.g.e., 347. a.g.e., 30; Baltac~, a.g.e., 447.
~a Medresesinde ba~layan müderrisli~i, Edirne Halebiyye, ~znik Orhan Gazi, Edirne Dârül-Hadis, Sahn-~~ Semân, en son 6o akçe ile Bursa Muradiye Medreselerinde devam etti.21
19 — Leall (972/ ~~ 565)
Saruhan (Manisa)l~~ me~hur bir kad~d~r. Kemal Pa~a-Zâdenin Mülaz~m~~ olup fetvâ katipli~ini yapm~~t~r. Ferâize dair kitab~~ vard~r.22
20 — Celâl-Zâde Salih Çelebi (973/1565-66)
Ni~anc~~ Koca Mustafa Çelebi (975/1470-71) nin karde~idir. ~lk ö~reni-minden sonra Edirne'de Kemal Pa~a-Zâde'nin himaye ve meclisine girdi, derslerine kat~ld~. Kemal Pa~a-Zâde'nin eserlerini temize çekecek kadar ya-k~nl~k sa~lad~. ilerde Muslih~ddin Bostan tan~t~l~rken görülece~i üzere devri-nin seçkin talebelerindendir. Daha sonra KanürnYdevri-nin hocas~~ Hayreddin Efendi (950/1543-44) den mülazim oldu, ders ald~. Padi~ah'~n Belgrad, Ro-dos, Budin vs. ku~atmalarma kat~ld~~ ve bunlar~~ kaleme ald~. Bu çal~~malar~-na kar~~l~k olarak ilk defa 25 akçe ile Edirne Saraciye Medresesi olmak üzere, ~stanbul Murad Pa~a (879/1474-75), Atik Ali Pa~a (917/151 -12), Semâniye Çifte Akkur~unlu, Edirne II. Bayezid (852-918/1 448-1512)
Med-reselerinde müderrislik yapt~. Buradan kazaya ayr~lan Celal-Zâde Halep, ~am ve Kahire Kad~l~ klar~ nda bulundu. Kahire'de valilik de yapt~~~~ naldedi-lir. Bilahere emekliye ayr~larak Istanbul'a döndü. Eyub Medresesinde tekrar müderris oldu.
Kemal Pa~a-Zâde'nin ~slah ve ~zah~'na ve Seyyid ~erif (740-816/1340-1413)in ~erhu'l-Miftâh'~na ha~iyeleri vard~r. Tarih, F~k~h ve Belâ~at adair eserleri vard~r,~iir de yazm~~t~r. Gazelinden al~nan beyitler:
Ahir oldu ömür, çün geçti heva ~imden gerü, Nideyim el verdi~im dünya bana ~imden ~erû. Ben cihan sevdalar~ndan çekdim el ey müddei, Ser be ser ~av~a y~~ dehri al sana ~imden gerû. Bir gün âgâh olmad~n dü~~ gibi geçdi ma medâ, Saliha halin nolur, bari ona ~imden ger~123
21 Atâi, a.g.e., 31; Baltac~, a.g.e., 512.
22 Atii, a.g.e., 44; lpekten, a.g.e., 262, AÇ., HÇ., R., F.
23 Atâi, a.g.e., 47 vd.; Uzunçar~~l~, a.g.e., 234; lpekten, a.g.e., 421, L., A., AÇ., HÇ., B., R.,
2 1 — Taceddin ~brahim (Z~rva Taceddin Efendi) (973-74/1565-66) Devrin alimleri Cürcân (969/1561-62) ve Sa'di (945/1538-39) Efendi-lerden okudukdan sonra Kemal Pa~a-Zâde'nin hizmetine girdi ve mülâz~m oldu. Edirne, Adana, Bursa, Manisa, ~stanbul ve ~am'da müderrislik yapd~. Ramazano~lu Pir Mehmed Pa~a (976/1568-69) n~n yapt~rd~~~~ medreseye Adana'da ilk defa günlük 50 akçe ile Taceddin ~brahim tayin edildi.
Ad~geçen medreselerdeki müderrislik hizmetlerinde de pa~an~n deste~i olmu~tur. ~am'da (Kanflni) Süleyman Han Medresesinde günlük 80 akçe ile müderrisken ~am Müftüsü oldu. Müftü iken bir sene sonra vefat etti."
2 2 — Molla Muhammed (973/1565-66)
Kemal Pa~a-Zade'den okudu. Günlük 20 akçe ile Kütahya'da ba~layan müderrislik görevi terfi ederek ~negöl ve Y~ld~nm medreselerinde, ayr~ca Istanbul'da muhtelif medreselerde devam etti. 959/1551-52 de Haleb Ka-d~s~~ oldu. 972/1564 da Amasya Mûftülü~üne ve Amasya Sultan Bayezid Medresesinde Müderris tayin olundu. Türkçele~tirdi~i baz~~ gramer kitaplar~~ yan~nda Kkli Beydavi Tefsirine hâ~iye yazm~~t~r.25
23 — Alâeddin Ali Manavgadi (974/1566-67)
Day~s~~ Ebü'l-Leys (944/1537) Efendi'nin yan~nda yeti~ti. Kemal Pa~a-Zade'nin yan~nda Mülâz~m oldu. Baz~~ medreselerde müderrislikten sonra 30 akçe günlük ile ~negöl ~shak Pa~a, (945/1538-39) da 40 la Dâvut Pa~a (904/1498-99) medreselerinde görev ald~. Daha sonra Trabzon ve Manisa Sultaniyelerinde müderris, arkas~na Manisa Müftüsü oldu. 958/1551 de Se-mâniye'den Çifte Akkur~unlu Medrese'ye, üç sene sonra Ayasofya Medre-se'sine müderris oldu. 964/1556-57 de Ba~dat Kad~s~~ oldu. 969/1561-62 de ma'zülen emekli oldu ve ölünceye kadar 80 akçe maa~la ya~ad~.2€
24 — Muhammed b. Muhyiddin b. e~-~eyh Tavrud (975/1567-68) Kemal Pa~a-Zâde'nin yan~nda uzun süre kald~. O'ndan mülâz~m oldu. 950/1543 civar~nda Bursa Hançeriyye, 955/1548 Manast~r 956/1549 Ro-dos, 958/1551 Salm ve 960/1553 de ~eyh-Zade medreselerinde görev yap-t~. 961/1554 de Ba~dat Kad~s~~ oldu. 967/1560 da Mekke Kad~s~~ olarak
24 Ta~köpri-Zâde, a.g.e., 371; Atal, a.g.e., 110; Baltac~, a.g.e., 535. 25 Atâi, a.g.e., 51; vd.
26 Ali b. Wali, el lkdül-Manzüm, 382, sakây~k'~ n zeyli olarak birlikte bas~lm~~; Atâi, a.g.e.,
109; Baltac~, a.g.e., 478.'P.
atand~~~~ halde istemezlerinin gammazlamas~~ ile kararname yoldayken dur-duruldu. Bilvesile HaLc yap~p döndü ve emekli oldu."
2 5 — Muhammed b. Abde~vehhab b. Abdülkerim (975/1567-68) Dedesi Abdûlkerim Fatih Sultan Mehmed (936-886/ 432-33/ 48 ) devrinde kad~, babas~~ Abdülvehhab ise Yavuz Sultan Selim (875-927/1470-71/1520) devrinde Defterdar idi. Hocalar~~ Isrâfil Zade (943/1 536-37) ve Çivi-Zade (954/1547-48) dir. Bir müddet Ebusse~d ve Kemal Pa~a-Zade ile çal~~t~. Gelibolu, Edirne, Istanbul, Iznik, tekrar Istanbul'da müderrislik yap-d~. Halep ve ~am Kad~l~klar~nda bulundu. Sonra k~sa bir süre M~s~r Kad~l~-Ondan ~am Kad~l~~~na, oradan da Anadolu Kazaskerli~ine getirildi. Ya~~~ alt-m~~a yakla~mi~u ki vefat etti.28
26 — Mehmed b. Abdülvehhab (975/ 567-68)
Kemal Pa~a-Zade'ye talebe olduktan sonra, Mülazemetle 25 akçe ile Gelibolu'da Sar~ca Pa~a (857/1453) Medresesinde mûderrisli~e ba~lay~p, 30 akçe ile Edirne Ta~l~k, 951/1544-45 de 40 akçe ile Istanbul Kalenderhane, 953/1546-47 de 50 akçe ile Iznik Süleyman Pa~a
(76 t/ 359-60), bir sene sonra Semâniye Ayaldcur~unlu, 957/1550 de Yavuz Selim-i Kadim Medresesine müderris oldu. Daha sonra Halep, ~am, Mekke, tekrar ~am ve Bursa Kad~l~klar~nda bulunduktan sonra Anadolu Kazaskeri oldu. Hocas~~ Kemal Pa~a-Zâde'nin türbesi yan~na defnedilmi~-dr.29
27 — Mustafa b. Ali (Muhammed), Muslih~ddin Bostan diye me~hur (904-977/1498-99-1 569)
Adi ba~l~kta Mustafa b. Ali metinde (b. Muhammed) olarak göstermi~-tir. Tire'de do~du ve küçük ya~ta Haf~z oldu. Muhyiddin Fenâri (954/ 1547-48) ve Molla ~tica' (?) dan okudu. Salun Müderrisi Karabalfde Muid oldu. Carullah (?) Efendi ve Zeyrek-Zade Rükneddin (939/1532-33) Efen-dilerden istifade etti. Sonra ~bn-i Kemal'e geldi. Onda okuduktan sonra Ka-nünfnin hocas~~ Molla Hayreddin (950/1543-44) e Mülaz~m oldu. Adi, Tekmile 248-49 da Kantin? 927/1520-21 de tahta geçince Molla Hayred-din'in seçkin medrese ve müderrislerinin en ba~ar~l~~ talebelerini toplay~p Padi~aha takdim, ve Belgrad Seferini te~rifden 927/1521 sonra da bunlara
Atâi, a.g.e., 112.
22 Ta~köpri-Z:ade, a.g.e., 386; Kefevi, a.g.e., Halet Ef., 630, v. 485b; Atâi, a.g.e., 114. 29 Kefevi, a.g.e., Reisülküttab, 690, v. 309b; Atki, a.g.y.; Baltac~, a.g.e., 537.
mülâzemet verdi~i kay~d~d~r. Bu seçkin talebelerden ikisi bu Bostan-Zâde ile Celâl-Zâde Salih Çelebidir. O zaman bunlar Edirne Dâru'l-Hadis'inde ~bn-i Kemal'in gözde talebeleri idi.
Bostan-Zâde Bursa'da müderris oldu Kasaba Kad~l~klan yapt~, Sultan Süleyman'~n han~m~~ ile tan~~t~. Haseki Sultan (965/1557-58) Istanbul'da yapt~rd~~~~ medresesinde O'na müderrislik verdi.Daha sonra Bursa, Edirne ve ~stanbul Kad~l~klannda bulundu. Sahn ~~ Semân müderrisi oldu. Anadolu Kazaskeri oldukdan on gün sonra Çivi-Zâde (954/1547-48) nin vefatiyle bo~alan Rumeli KazAskerli~ine terfi etti. 150 dirhemle Kazaskerlik'ten ayr~l-d~. Ta~köprü-Zâde Kadir Gecesi defnolundu~unu kaydetmi~dir. Namaz~n~~ Ebussuüd 'ald~rm~~~ olup Edirne Kap~~ d~~~nda Emir Buha~t Türbesine defne-dilmi~tir. Beydavi'nin baz~~ yerlerine yapt~~~~ ha~iyeler müsvedde olarak kal-m~~t~r, Her hafta namazda hatim yapt~~~~ nakledilir. Elli seneden beri sabah namaz~n~~ kazaya b~rakmad~~m~~ söylemi~tin Kemal Pa~a-Zâde'nin ~stanbul Müftülü~ü s~ras~nda Çivi-Zâde aras~nda meydana gelen imtihan hadisesinde Hocas~n~n yan~nda mülâzim
28 — Molla Bâli (Uzun Bak) Efendi (901-977/ ~~ 496-1569)
Bir süre de~i~ik yer ve ki~ilerde okudukdan sonra Kemal Pa~a-Zâde'ye ba~land~, Mülazemede ilk defa 20 akçe ile Edirne Hasköy'de Mahmut Pa~a (879/1474) Medresesinde müderris oldu. Daha sonra kad~l~~a ayr~ld~. Yev-mi 130 akçe ile Budin Kad~l~~ma tayin edilYev-mi~ken yolda Çorlu'da vefat etti. Hocas~n~n bir çok eserlerini yaz~p tashih etti. ~slak ve ~zâh'a ve Ferâiz'e ta'lik a yazm~~t~r. Riyâz~ye ve Kelâma aid çal~~malar~~ da vard~r?'
29 — ~eyh Hasan Zarlfi (977/1569)
Aslen Sirozludur. Zarifi mahlas~n~~ kullanm~~ur. Kemal Pa~a-Zade'ye dâ-ni~mend (ö~renci veya muavin) iken tasavvufa intisab etti. Hacca giderken M~s~r'da Ibrahim Gül~eniye vanp U~~âki halkas~na girdi. Istanbul'da muhte-lif tekkelerde ir~ad görevi yapd~. Vefat edince Rumeli Hisar', Kabalar de-nen yerde defnedilmi~tir. Buraya Durmu~~ Dede Tekkesi de denmi~tir. Sad-razam ,Rüstem Pa~a (906-969/1500-156i) ~stanbul tarafindan bir Halife bulundurmas~~ için ricada bulunmu~~ ve Za~ifi'ye intisab ederek Langa Ma-hallesinde yapt~rd~~~~ bir zâvlyeyi ihsan buyurmu~tur. Vahdet-i Vücüd görü-
3° Ta~köpri-Zâde, e~-sakây~k, 395; Kefevi, a.g.e., a.g.e., 129, 248, 9; Baltac~, a.g.e., 391.
~ünden ötürü tarikat arkada~~~ Karamanl~~ Vahdet'in 957 de öldürülmesin-den zan alt~nda kalm~~t~r. 102 sene ya~ad~. 32
30 — Ebussuüd b. ~eyh Muhyiddin Mustafa el-Imadi, el-~skilibi (896-981/ ~stanbul 1491-1573)
Baz~~ kaynaklara göre ~bn-i Kemal'in haslan olarak tahsilini ta- mamlayan Ebussuüd Mehmed Efendi XVI. asn ~ereflendiren büyük alim-lerdendir. ~skilipli oldu~u naldedilmekle beraber ihtilafl~d~r. ~stanbul yak~-n~nda Direkli diye an~lan bir köyden oldu~u da nakledilirsede bu köyün nerede oldu~u da bilinememektedir. Bu yüzden de ~madi (Direkli) lakab~y-la an~lm~~t~r.
Devrin me~hur alimleri Müeyyed-Zâde (922/1 516), ~bn-i Kemal (940/ 1533-34) ve Mevlana Karamâni (923/1517) den tahsilini tamamlad~.11. Ba-yezid'in iltifatiyle, bu dönemde kendisine 30 akçe Çelebi ülüfesi ba~land~. icazetini ~bn-i Kemal verdi. ~negöl, ~stanbul, Gebze ve Bursa medreselerin-de mümedreselerin-derris oldu. ~stanbul ve Bursa kad~l~klannda bulundu. Rumeli Kazas-keri oldu. 952/ 1 545-46 da ~eyhulislam olan Ebussuüd Efendi, Hoca Saded-din (1008/ ~~ 599- I 600), Baki (1008/1599- 600), K~nal~-Zade Hasan Çelebi (101 2/1603-4) gibi bir çok de~erli alim ve edil), ~air yeti~dirdi. ~stanbul'da mektep ve hamam, ~skilip'de cami olmak üzere hay~r müesseseleri in~a et-tirdi. Büyük bir devlet adam~~ olan Ebussuüd, bir çok dalda yazm~~~ oldu~u eser ve makaleleri ile de hakl~~ ~öhrete ula~m~~t~r. Bunlar aras~nda ~r~adül-Akl~'s-Selim... isimli Tefsiri ile Sultanül-Müfessirin ünvan~na lay~k görüldü. Müteahhirin ordusunun öncüsü vs. gibi yüceli~ini anlatan bir hayli ifade kullan~lm~~t~r."
3 — Perviz Efendi (Molla Perviz) (987/1579)
umeradan Ni~anc~~ Abdi Bey'in o~lu olup, Anadolu Kazaskerli~ine ka-dar yükselmi~~ bir ilim adam~d~r. Kemal Pa~a-Zade'den Mülazemetle ilk de-fa 30 akçe ile ~stanbul'da Eski ~brahim Pa~a, 939/1532 de Mahmut Pa~a, 942/ 1 535 de Edirne Daru'l-Hadis, 945/1538 de Semaniye'den Akdeniz ci-
32 Atai, a.g.e., 201; Müstakim-Zade, S.S., a.g.e., v., 306b.
Atai, a.g.e., 183-88; Bursal~, M. Tahir, Osmanl~~ Müellifieri, 1, 306, Ist., 1976; Uzun-çar~~l~, a.g.e., 235 ve Osmanl~~ Tarihi, II, 677, Anlc., 1977; Serkis, Yusuf Ilyas, Mu'cemül-MatbC~atil-Arabiyye ve'l-Muarraba, I-1V, Kahire, 1346, 1928; Bilmen, Ömer NasC~h1, Ist~lahat-~~ F~khiyye Kam~lsu, I, 357, Ist.; Evliya Çelebi, Seyahatnarne, ~, 173; Aydemir, Dr. Abdullah, EbussuC~d ve Tefsirdeki Metodu, Diyanet Yay~nlar~, no. 195, Ank., Tarihsiz, bu zat hakk~nda Önemli çal~~ma.
hetindeki Çifte Akkur~unlu Medreselerine müderris oldu. 950/1543 de az-lolundukdan bir müddet sonra Semâniye'nin Karadeniz ciheti ikinci med-resesi olan Çifte Ba~kur~unlu'ya müderris oldu.955/1548-49 da Ba~datta ba~layan kad~l~~~~ Halep, ~am, Kahire, Edirne ve 968/1560-61 de ~stanbul Kad~l~~~~ ile devam etti. 971/1563-64 de Anadolu Kazaske~ri olan Perviz Efendi 974/1566-63 de resmi görevden azlolundu. Ancak 984/1576-37 de yeniden Kazaya intisabla Mekke Kad~s~~ iken vefat etti. ilmi, fazl~~ ve ibade-tiyle an~ld~. Iskilipli ~eyh Muhammed'e intisab etti. Muhtelif tellüs, talik ve risaleleri vard~r. Istanbul Fatih'de bu gün yeri bilinemiyen bir medrese yap-t~rm~~t~r. ~u beyit onundur:
Kadrini, zülâl i ho~~ güvar-~~ lutfun, Germâye i kahra girmeyen bilmez.34 Ölüm Tarihi Tesbit Edilemiyenler:
32 — Sihri
Edirnelidir. Ad~~ Mehmeddir. Divdest o~lu diye tan~nd~. Kemal Pa~a-Zâ-de Edirne Kad~s~~ (922-1516 iken katipli~ini yapm~~t~r. Daha sonra vergi toplama görevinde bulunmu~tur. Eskilerden birçok ~iir ezberlemi~tir. Geç-mi~e aid hikayeler, latifeler ve sohbetler yazd~."
33 — Zuhüri
Aslen Manast~rl~~ Dülbend-Zâde'lerdendir. Kemal Pa~a Zâde'den mülâ-zim olup 40 akçe ile Icad~~ olmu~~ ve Manast~rda vefat etmi~tir. ~airdir. ~iir-leri sade ve incedir. Hafif me~rep m~sralar da i~lemi~tir
Sever gönlüm ~u dildâr~~ ceras~n olsun olmas~n Kabulettim cefâs~n veras~~ olsun olmas~n. Zuhürl hacrine tenhâ gelirse ol melek alma Öp a~z~n, duda~~n em, rizas~~ olsun olmas~n.36 34 — Selmân
Ayd~nda do~du. Kemal Pa~a-Zâde'den Mülâzim oldu. Sah~n'da müder-rislik, baz~~ yerlerde ve Birgi'de Kad~l~k yapt~. Kanüni dönemi ortalar~nda öl-dü. Divan~~ vard~ r."
34 Atâi, a.g.e., 253 vd; Baltac~ , a.g.e., 334; ~ pekten, a.g.e., 338, A. lpekten, a.g.e., 448, AÇ., HÇ., K., E.
Mnstakim-Zade, a.g.e.; ~ pekten, a.g.e., 554, L., AÇ., HÇ., B. 37 Ipek~en, ~t.g.e., 435, AÇ., HÇ., E.
35 — Cevâni
Aslen Turhal'dand~r. Kad~-Zâde lakabiyle an~ld~. Genç ya~ta ilme heves-lenen civâni Kemal Pa~a-Zâde'ye intisâb etti, ve O'ndan Mülâzim oldu. Da-ha sonra Vize'de (Tire'de) Kad~~ iken öldü.
~ki Beyit:
Goncaya ol la'l-i dür pü~i nice te~bih edem, Gonca ancak bir dehendir kim an~n dendân~~ yok. A~~k olan ~em'den görmek gerekdir yanma~~, Yüre~i yanar, ya~~~ akar, veli ef~ân~~ yok."
36 — M~s~r Kad~s~~ Mehmet Bey
Hadikatül-Cevâmr, 181 de Kemal Pa~a-Zâde'nin mezar~ndan bahsedi-lirken: "~âkirdan~ndan M~s~r Kad~s~~ Mehmet Bey, etraf~nda ta~dan parmak-l~k yapt~rm~~t~r." denilmekle beraber Mehmet Beyin kim oldu~u aç~klanma-m~~t~r.
KISALTMALAR A : Ahdi, Gül~en-i ~uara AÇ :A~~k Çelebi, Me~â'üru-~-~uarâ B : Beyâni Tezkiresi
E : Enisül-Müsamirin F : Fâizi, Zül~detül-E~'âr HÇ : Hasan Çelebi, Tezkiresi K : Künhül-Ahbar L : Latifi Tezkiresi R : Riyâzi Tezkiresi S : Sehi Tezkiresi