• Sonuç bulunamadı

Artistler nasıl dinlenirler?:Bir köşede Bedia Ferdi yün örerken, ötede Vasfi ile Hazım..

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Artistler nasıl dinlenirler?:Bir köşede Bedia Ferdi yün örerken, ötede Vasfi ile Hazım.."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Artİstler naşıl dinlenirler?

Bir köşede Bedia Ferdi yün

örerken, ötede Vasfi ile Hâzım..

Bayan Bedia motosiklet, Ertuğrul Muhsin yaprak sigarası,

Behzad pul, Hâzım araba, Vasfi güvercin meraklısıdır

Bilmem hiç dikkat ettiniz mi?. Tepebaşından geçerken bazan Şe­ hir tiyatrosu bahçesinin demir parmaklıkları önüne bir kalabalık yığılmıştır. Herkes merakla içeri­ ye bakar... Parmakl^rile birbirle­ rine bir şeyler gösterirler... Ba­ zan sesler:

— İşte bak Hâzım.. — Şu Bedia değil mi?.. — A ... Behzada bak yahu... Böyle güzel havalarda artistler prova zamanlarını bahçede toplu br halde beklerler... Bütün tiyatro bahçededir... Bu âdeta bir mek­ tepteki teneffüs saatine benzer.. Artistler dersleri biten çocuklar gibi zil çalınca bahçeye fırlarlar ve biraz nefes alırlar... Hatta ba­ zan çok güzel havalarda piyesle­ rin bazı sahneleri dışarıda, açık havada tekrar edilir. Bunun için bu saatlerde tiyatronun bahçesi­ nin önü daima kalabalık olur... Halk âdeta bir tiyatro seyreder gibi içeriye dikkatle bakar...

Artistler bu teneffüs saatini na­ sıl geçirirler?..

İşte güneşe karşı oturan bayan Bedia Ferdi elinde şiş, yanında jTün işi... Galatasaraym bilmem kaçıncı sınıfında olan oğlu Sinaya sarı . kırmızı bir kazak örüyor.. Çünkü Sina müthiş, bir Galatasa­ raylIdır.

Sahnede daima karşı karşıya

oynıyan Vasfi Rıza ile Hâzım ha­ kikî hayatlarında da iki ahbap çavuşturlar.. Karşı karşıya taklit­ ler yaparlar, birbirlerile şakala­ şırlar... Lâkin Hâzım provalar­ dan ekseriya neşesiz, son derece yorgun bir halde çıkar... Söz söy­ lemeğe mecali yoktur. Güneşe

karşı sessiz sessiz oturduğu da

çok görülür.

Arkada doktor Emin Beliğ ga­ zeteyi açmış, iki gece evvel oyna­ dıkları bir piyesin tenkidini oku­ yor. Ara sıra gülümsüyor.

Daha arkada konuşan iki artist: — Yahu.. Büyük Behzadın bu

müthiş pul merakı ne olacak?

Geçenlerde pek kıymetli bir pul bulmuş...

— Yalnız pul meraki olsa gene iyi... Lâkin şimdi üstada yeni bir merak arız olmuş... Kumaş doku­ mak merakı.. Evine bir tezgâh kurmuş... Hâzım için bir paltoluk kumaş dokuyormuş...

İşte «pat pat pat» bir motor sesi... Bu bayan Bedianm kocası bay Ferdidir. Motosikletle konser- vatuvardaki dersine gidiyor. Fa­ kat tiyatronun önünden geçerken bir kere korna çalınır, ve uzaktan

Galip siyah kadife ceketile bahçede

Vasfi ile Hâzım prova saatini bahçede beklerken birbirlerile şakalaşıyorlar oğluna yün örmekte olan bayan

Bediaya şöyle bir selâm çakılır... Akşam prova bitince bay Ferdi gene motosikletle gelecek ve ka­ rısını makinenin sepetine yerleş­ tirecektir. Eğer hava çok güzel ve rüzgârsızsa eve gitmeden evvel şöyl bir Maslağa kadar da uzanı- labilir...

Hollivuddaki artistlerin olduğu gibi bizim de artistlerimizin bazı merakları vardır. Meselâ Behzad pul ve kumaş dokumak meraklısı­ dır. Vasfi Rıza güvercin besler ve otomobil meraklısıdır. Hâzım ara­ baya meraklıdır, arabası da var­ dır. Bedia Ferdi kocası gibi mo­ tosiklet tiryakisidir. Hatta Bedia ile kocası ilk defa olarak bizde motosikletle bir Avrupa turnesi yapmışlardır. Ertuğrul Muhsin yaprak sigarasının en iyi cinsleri­ ne meraklıdır. Galib, artistlerin kullandıkları büyük boyun bağla­ rına ve gayet orijinal kadife ye­ leklere meraklıdır. Bu boyun bağ­ ları, ve kadife yelekleri fevkalâ­ de bir ev kadını olan Galibin zev­ cesi kendi elile diğer...

Görüyorsunuz ya.. Hepsinin bi­ rer merakı ve hususiyetleri var­ dır... Ve artistlerin bütün husu­ siyetlerini de öğrenmek için bu te­ neffüs saatlerinde tiyatronun bah­ çesine gitmek lâzımdır..

Meselâ Bedia yanındaki arka­ daşlarına:

— Geçen seneki motosiklet se­ yahatinin tadı damağımızda kal­ dı.. Gene motosikletle bir seyahat daha yapmak niyetindeyiz... der.. Meşhur artistler kendi araların­ da şakalaşa, gülüşe, muhabbet ededursunlar. İşte ellerindeki ma­ yo çantalarile balet kızları da geldi... Onların da öteki salonda provaları vardır. Baletler de ken­ di başlarına birer âlemdir... Te­ neffüs zamanlarında onlar da a- yaklarında lâstik ayakkabılar bah­

çeye, güneşe, biraz hava almağa çıkmışlardır.

Kimisi mayosunun üzerine ince pardösüsünü şöyle bir geçir ¡ver­ miştir.

Bu sırada on dakikalık boş vak­ tini bile evinde geçirmek istiyen ve dünyanın en mükemmel koca­ larından biri olan İ Galib:

— Ben şimdi geliyorum., diye­ rek karşıdaki apartımanına gider.

Nihayet uzun bir zil sesi.. Vasfi Hâzım, Hâzım Vasfi:

— Haydi... Prova başlıyor.,

derler..

Bedia yününü bırakır, Galib ev­ den döner, baletler koşarak içeri girerler, bahçe boşalır ve par­ maklık önünde toplananlar da da­ ğılır.. İşte artistlerimiz boş za­ manlarında böyle dinlenirler.

H . F.

--- 1 II I I — ■ ! ■ ! ■ IB ■■■■■■

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Ta h a To ros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

“ Evvelâ katiyen tereddüt etmemek icabeden bir gerçek vardır: Hürriyet, | ismi ister kıral olsun, ister diktatör olsun, ister eumhurreisi olsun, cemi­ yeti

Slıakespeare, Yeats ve Sefer is 'ten çeviriler de yapan Bonnefoy ’tun ayrıca Rimbaud, İtalyan ve Fransız sanat tarihiyle ilgili incelemeleri de vardır. Burada

The present study involved 30 patients (31 ears) who had tympanic membrane perforations (diameter, 2- 6 mm) and were operated on in the Department of ENT, Haseki Research and

Paris’ten 4 gün önce yola çıkan ve dün saat 15.40’ta Sirkeci G an’na ulaşan Orient Express’in yolcuları, m ehter takınıl ve Osmanlı kıyafetli çiftlerin Türk

Herhalde, Fikret Tevfik Paşa yerine, o devrin pis dev­ let adamlarından birine verilen veza- ret için böyle bir kaside yazmazdı; ve, Tevfik Paşaya bu kasideyi

SP’li çocukların yaş, annelerin çocuklarının öz bakımlarına izin verme, destekleme/teşvik etme puanları ile öz bakım puanları arasında pozitif yönde, istatistiksel olarak

Bu sebeple «Dokuzuncu da­ hiliye koğuşu» diye bir eser yazmak- tansa «Dokuzuncu hariciye koğuşu», diye bir eser yazmayı tercih eder!.. Talih çizgileri,

Nakajima ve arkadaşları retrospektif olarak 173 LN’nun vasküler imaj paternini değerlen- dirmişler ve grade 0-1 kanlanma benign özellik, grade 2-3 kanlanma malign özellik