• Sonuç bulunamadı

Devlet kültür armağanı:Ahmed Emin Yalman

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Devlet kültür armağanı:Ahmed Emin Yalman"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

D E V L E T

KÜLTÜR ARMAĞANI

AHMED EMİN YALMAN

(2)

AHMED EMİN YALM AN ’A

DEVLET KÜLTÜR ARMAĞANINI SUNARKEN

Talât Halmarı

Kültür Bakanı

Ahmed Emin Yalman, müesseseleşmiş bir kültür varlığımızdır. Mem­ leketimizde aydın basının, özgür düşüncenin, yapıcı eleştirinin üstün şah­ siyetlerinden biridir. Altmış yılı çoktan aşmış olan gazetecilik hayatında, daima sağduyuyu, vatandaşlık ahlâkını, iyi niyeti dile getirmiş, rasyonel düşünce ile yaratıcılık heyecanını güçlü bir sentez içinde okurlarına sun­ muştur. Cumhuriyet Türkiyesinin fikir ve siyaset hamlelerinde Ahmed Emin Yalman, akim ve imanın sesi olmuştur.

Büyük Atatürk’ün 1922 de basın konusunda söyledikleri, bir temel gerçeğin güzel bir ifadesidir: ‘ ‘ Basın, milletit'ı umumî sesidib. Bir milleti aydınlatmada ve uyarmada, bir millete muhtaç olduğu fikrî gıdayı ver­ mekte, özet olarak bir milletin mutluluk hedefi olan müşterek istikamet­ te yürümesini teminde, basın başlı başına bir kuvvet, bir mektep, bir reh­ berdir.”

Gerçekten, Ahmed Emin Yalman, ömrü boyunca, Türk milletinin se­ sini dinlemiş ve dinletmiştir. Bildiği dört yabancı dil ve yorulmak bilmez yolculukları sayesinde yakından izlediği dünyayı Türkiyeye tanıtmış, başka dillerde yazdığı eserlerle de Türkiyeyi dünyaya tanıtmıştır. Amacı ve başarısı, Atatürk’ün dediği gibi, ulusunu aydınlatmak ve uyarmak ol­ muştur. Yalman, daima memleketini “ fikrî gıda” ile beslemiş, Türk kül­ türüne minnetle andığımız katkılarda bulunmuştur. Yalman’m bütün ya­ zılarında, ulusal birlik ve dayanışma ülküsü ağır basar. Büyük gazeteci, milletin mutluluğu amacından hiçbir zaman şaşmamıştır. Bu uğurda, “ başlı başına bir kuvvet, bir mektep, bir rehber” olmuştur.

Ahmed Emin Yalman’m temel ilkesi, “ ferde ve topluma tam saygı, sevgi ve inanç”tır. Bunu Yalman’m güzel yazılarında altmış yıldan uzun süre izleyen Türkiye kendisine “ tam saygı, sevgi ve inanç” duymuştur, duymağa devam edecektir.

(3)

64 YILLIK GAZETECİLİK HAYATIMIN SON DÖNÜMÜNDEN GENÇ YAZI ARKADAŞLARIM A MESAJIM

1907 yılından beri gazetecilik ediyorum. Mesleğe Abdülhamid dev­ rinde çifte sansür altında başlamakla beraber, basın hürriyetini daima ta­ biî bir hak saydım, bunu serbestçe kullanmanın her türlü risklerine 1900 yılından beri devamlı surette katlandım. Gazetenin elbette bir ticaret ta­ rafı olmakla beraber, ben bunu daima hiçe saydım. Gazetecilik hayatım­ da basın hürriyetini her zaman mukaddes bir emanet bildim. “ Doğruya doğru — Eğriye eğri” esasının emriyle her türlü baskıyı, tatili, hapsi, sürgünü, hayatıma suikast ihtimallerini yılmadan göze aldım.

64 yıl içinde tatlı dakikalarım da eksik olmadı: Büyük istiklâl ve in­ kılâp hareketlerinin zaferi, 1945 ile 1950 arasında tek partiye karşı girişti­ ğim başarılı savaş, 1950 de tarihte ilk defa olarak bir tek partinin gönül hoşluğu ile serbest bir seçimin sonucuna tatlı tatlı boyun eğmesine şa­ lı id olmam, 1947’de on beş dünya meşhuru arasından Time dergisinin Cle- veland’da tertip ettiği meşhur foruma çağırılmam, 1952’deki Malatya suikastinde yedi kurşun yedikten ve ölümün ta kenarına geldikten sonra 19 yıldır vazifemin başında kalabilmem. Milletlerarası Basın Enstitüsünü meydana getirmek çabasına karışanların arasında yer almam, 14 yıl Ens­ titünün İcrai Komitesinde basın hürriyeti uğruna dünya ölçüsünde ça­ lışmam, 1960’ta Dünya Gazete Sahipleri Federasyonunun kurdukları Hürriyet Altın Kaleminin birinci adayı seçilmem, 1965’te Britanya Gaze­

teciler Enstitüsünün Altın Madalyasına lâyık görülmem, 1968’de Gazete­ ciler Cemiyeti Kongresi tarafından oy birliğiyle Gazetecilerin piri unva­ nını almam ve nihayet korkunç bir bunalım felâketinden sonra memle­ ketçi bir ruhla iş basma gelen millî hükümetimizin Kültür Bakanlığı ta­ rafından böyle nazik bir törene lâyık görülmem, acılar ve sıkıntılarla do­ lu olan gazetecilik hayatımın parlak ve berrak günleridir.

Hürriyet ve reform uğruna geçirdiğim uzun bir savaştaki bütün sıkıntılarım memlekete helâl olsun. Hayata bunca tecrübemin ışığında yeniden başlamak lâzım gelse yine ayni dikenli yolu seçerim, cefayı haz bilirim. 83 yıllık bir hayatın sonunda genç kalem arkadaşlarıma tavsi­ yem ve vasiyetim, meslekte daima memleketçi ve insanca bir idealizmin

(4)

4

arkasından koşmaları, boşver ruhuna dayanan bir yol tutmaktan sakın­ malarıdır.

Ben şimdi ölümün ebedî rahatlığım vicdan huzuriyle bekliyorum. Eğer Allah, Türkiyede politika bataklıklarının kurutulduğunu ve sen ben kavgasının sona geldiğini, rasyonel, huzurlu ve verimli bir Türk idaresi kurulmasını dünya gözüyle görmeği bana nasip ederse, aziz bir hayat arkadaşiyle geçirdiğim evlilik hayatının 1972 Eylülündeki ellinci yıldö­ nümüne kadar hayatta kalabilirsem elbette memnun olacağım, şükrede­ ceğim.

(5)

AHMED EMİN YALMAN

BİYOGRAFİSİ:

Tanınmış gazeteci ve yazar Ahmcd Emin Yalman 1888 yılında Selâ- nikte doğmuştur. Babası Rüştiye öğretmeni Osman Tevfik Bey, annesi Hasibe Hanımdır. İlk öğrenimini Feyz - i Sıbyan’da (1894) orta öğreni­ mini Selânik Askerî Rüştiyesinde yapan A. E. Yalman, yazı hayatına “ Niyet” adını verdiği, baştan sona kendi yazılarını kapsıyan, yine kendi elyazısıyla ve tutkallı teksir yoluyla çoğaltıp dostlarına dağıttığı haftalık küçük bir gazeteyle çocukluğunda başlamış, 1896 - 1897 yıllarında babası Tevfik Beyin Selânikte yayımladığı “ Mütalâa” adlı haftalık edebî dergide yazmıştır. 1901'de Rüştiyeyi bitiren Yalman, İstanbul’a gelerek Beyoğlu Alman Lisesine girmiş, 7 Temmuz 1907 günü bu okuldan diploma almış­ tır. Aynı gün 200 kuruş aylıkla Sabah Gazetesi yazı ailesine dahil olur. Gazetecilikte hocaları Mahmut Sadık, Ali Reşat ve Haşan Bedrettin Bey­ lerdir. 1908’de Abdullah Zülıdü’nün kurduğu “ Yeni Gazete” ye başyazar olarak geçer, bu sırada İstanbul Hukuk Fakültesine devam etmekte, Ba bıâli Tercüme Odası’nda çalışmaktadır.

(6)

(5

1910’da Hukuk Fakültesinden ayrılarak sosyoloji öğrenimi yapmak üzere Amerika’ya New York Columbia Üniversitesine gönderilir. 1914’te felsefe doktoru olarak yurda döner. İstanbul Üniversitesinde Ziya Gö- kalp’in sosyoloji müderris yardımcılığına atanır. Yazı hayatı ise Tanin Gazetesinde harp muhabiri olarak devam etmektedir. 1915 de bu görevle Alman ve Avusturya cephelerinde dolaşmıştır. 1916 yılında Sabah Gaze­ tesine başyazar olur. Yine aynı yıl atandığı Üniversite ve Mülkiyedeki İstatistik profesörlüğü 1920’ye kadar sürmüştür. 1918’de Asım Us’la Va­ kit Gazetesini çıkarmaya başlar. 1920’de Padişah Vahidettin onu Kütah­ ya’ya, 16 Mart 1920’den sonra da İngilizler Malta adasına sürerler. 1922’de yurda döner, 1923’te Ahmet Şükrü ve Enis Tahsin’le Vatan Gazetesini kurar.

1927 : 1935 yılları arasında Tatko Şirketini kurar ve bu kuruluşun müdürlüğünü yapar. 1936’da “ Kaynak” adlı haftalık bir gazete yayımlar. Sonra birkaç arkadaşıyla Tan Gazetesini çıkarır. Yalman 1938 - 1939 yıl­ larında Türk Komisyonu üyesi olarak New York Sergisi Neşriyat Müdür­ lüğünde bulunmuştur. 1940’ta Vatan Gazetesini kurmuş, 1960 yılına ka­ dar gazetenin başyazarlığını yapmıştır. 1952’de Malatya’da bir suikaste uğramış 1959 yılında Vatan’daki bazı yazılarından dolayı, önce 8, sonra da 15 ay hapse mahkûm olmuş, cezaevine girmesi yurt içi ve yurt dışı basın dünyasında büyük tepkiler uyandırmıştır. 1960 devriminden sonra “ Va­ tan” gazetesinden ayrılmış, bir süre “ Hür Vatan” gazetesini çıkarmış, iki buçuk yıl sonra bu gazete kapanmıştır.

Ahmed Emin Yalman gerek yurt içinde, gerekse yurt dışında takdir görmüş bir gazetecimizdir. 1947’de Time dergisi tarafından Amerika’da Cleveland’da düzenlenen toplantıya dünya ölçüsünde on beş şahıstan biri olarak çağrılmış olup 1950’de Amerikan Basın Enstitüsü’nce, Milletlerara­ sı bir Basın Enstitüsünün kuruluş hazırlıkları için davet edilen on beş şahıstan biri de Ahmed Emin Yalman’dır.

1960’ta basına yaptığı hizmetlerden dolayı California ve Georgia Üniversiteleri kendisine altın plâka “ üstün cesaret armağanı” vermiş, 28 Mayıs 1961’de Kopenhag’da Milletlerarası Gazete Sahipleri ve Naşirleri Federasyonu Yönetim Kurulundan “ Hürriyetin Altın Kalemi — Plume d’Or” armağanını, arada da Columbia Üniversitesi ve Amerikan Gazete Sahipleri Cemiyetinden takdirname, Britanya Gazetecilik Enstitüsünden altın madalya almıştır.

7 Temmuz 1967 günü gazetecilik mesleğinde 60 mcı hizmet yılı dola- yısiyle şerefine bir tören yapılmış ve çeşitli armağanlar verilmiştir.

Eşi gazeteci öğretmen Rezzan Yalman’dır. Tek oğlu gazeteci ve ti­ yatrocu Tunç Yalman’ın doğum tarihi 1925’tir.

(7)

Ahmed Emin Yalman, İstanbul Kulubıi, Hür Fikirleri Yayma Cemi­ yeti, Türk Ocağı, Turizm Kurumu üyesidir. Tenis, yüzme ve yürüyüş sporlarını sever, Briçe meraklıdır. Amerika’ya yaptığı seyahatların sayısı 20 den fazladır. Avrupa’nın der yanma, Orta Doğu memleketlerine, Pa­ kistan, Hindistan, Vietnam, Formoza, Japonya, Guyana, Brezilya ve A f­ rika’ya gitmiştir. Hiçbir tiryakiliği yoktur, geceleri çalışmaz, gazete çı­ kardığı zamanlarda sabahları saat yediden itibaren matbaada iş başında­ dır. İngilizce, Almancayı çok iyi, Fransızcayı ve Italyancayı iyi bilir. Mal- ta’da öğrendiği Rusçayı zaman’ a kaybetmiştir.

Türk şair ve yazarlarından Tevfik Fikret, Cenap Şebabettin, Ahmet Şuayıp, Hüseyin Cahit Yalçın ve Yahya Kemal’i sever.

ESERLERİ:

The development of modern Turkey as measured by its press. New York 1914 Ams Pres 142 S. 8Ö.

Diğer basımı:

The development of modern Turkey as measured by its press. New York 1968 Ams Press. 142 S. 8°.

Die Turkei. Gotha 1918 Verlag von Friedrich Andreas Perthes A. G. Turkey in the world war. New Haven, London. 1930 Yale University Press. Oxford University Press.

Gerçekleşen rüya. Istanbul 1938 Tan Basımevi.

Havalarda 50.000 kilometre. Istanbul 1943 Vatan Basımevi. Naziliğin iç yüzü. Istanbul 1943.

Yarının Türkiyesine seyahat. İstanbul 1944 Vatan Basımevi. San Fransisko’da neler gördüm. İstanbul 1945 Vatan Matbaası. Dünyadan haber. 2 C. İstanbul 1944 - 1945 Vatan Matbaası.

Turkey in my time. (Turkey’s fighting editor tells the vicissitudes of his country during fifty years). Norman (c 1956) University of Oklahoma Press.

Berraklığa doğru Istanbul 1957 (Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A. Ş.). 71 S. 8°.

(8)

8

Gazetecilikte iş cephesiyle ideal cephe arasındaki uçurum ve muva zene ihtiyacı. [Yayımlayan] : Ekonomik ve Sosyal Etüdler Konfe­ rans Heyeti, [y. y. d. t. 1966].

The abyss between the commercial and idealistic aspects of journalism and the need for balance. [Yayımlayan] : Ekonomik ve Sosyal Etüdler Konferans Heyeti, [y. y. d. t. 1966],

Yakın tarihte gördüklerim ve geçirdiklerim. 4 C. İstanbul 1970- 1971 Yenilik Basımevi.

Çevirileri:

Churchill, Winston Spenser: Çörçil anlatıyor. 4 C. İstanbul 1948- 1950 Vatan Gazetecilik T. A. Ş.

Primm, Charlotte: Muhabbet köprüsü. İstanbul 1945 A. Halit Kitabevi.

Referanslar

Benzer Belgeler

尖銳物品收集盒口或彎盆 (2)血液培養採檢護理技術步驟〆訂定其標準採檢技術(如表五) 表五 急診室執行血液培養採檢護理技術步驟

Çam pamuklu koşnili (Marchalina hellenica Gen.), ülkemizde kızılçam ağaçlarından beslenen ve salgıladığı bal şebnemi özelliği ile çam balı üretiminde kullanılan

Heidegger‟i özellikle ele almamızın nedenlerinden bir tanesi onun sanat konusunda önemli bir yere sahip olması ve sanatı hakikat kavramıyla birarada ele

[r]

Mevlânâ, hayatında yeni bir devir açacak, ondaki yan inak, tutuşmak için yanan kabiliyeti yakacak varlığın geleceğini bilmiş gibi Sey­ yid Muhakkike izin

Komiler bile, bir çok lokantanın gar­ sonundan çok daha ustadır.. Tabaklar, servisler

Arkeolojik eserler yönünden Türkiyenin çok zengin olduğunu belirten Müze Müdürü Necati Dolunay şunları söylemiştir :.. «Eserlerin kaynağım arkeolojik

Konuyla ilgili çalışmaların genel bir değerlendirmesi ya- pıldığında, diyabetik ayak infeksiyonlarında dirençli etkenler için faktörler, önceden ampütasyon öyküsü