• Sonuç bulunamadı

Türkiye'nin düzeni dün - bugün - yarın

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türkiye'nin düzeni dün - bugün - yarın"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

19 Ocak 1969

CUMHURİYET

mmmrd

Türkiye'nin Düzeni

Dün - Bugün - Yarın

Yazımızın başlığı. Doğan Avcıoğlu’nun kitabının adı* dır. Bilgi Yaymevi’nin çıkardığı 550 büyük sayfaya kü* çıik harflerle dizili otuz liralık kitabın piyasada kalmadı­ ğını söylediler. Ülkemiz için güzel bir işaret sayılır bu il­ gi...

Avcıoğlu, kitabını iki yıllık yoğun bir çalışma sonucu hazırladı. Ne var ki, daha önce Yön dergisinde hafta haf* ta ödenen beş yıllık emeğin katkısı, eserin temel çizgisin­ de belirgindir. «Türkiye’nin Düzeni» için kendi kalemiyle şunları söylüyor yazar :

«— Bu denemeyle, genç kuşakların daha doğrusu to p ­ lumun bütün zinde güçlerinin son yıllarda artan ölçüde ilgilendikleri sorulara toplu bir cevap getirmek istedik : Türkiye’miz birkaç yüzyıl önce, yeryüzünün en ileri ülke- siyken. nasıl olm uştur da bugün en geri ülkeler arasında sayılmaktadır? Japonya 19’uncu yüzyıl ortalarına doğru Ortaçağ karanlıkları içinde yaşarken kısa bir sürede kal­ kınmıştır. İki yüzyılı aşan kalkınma ve Batılılaşma çabala­ rına rağmen. Türkiye neden hâlâ kalkınmış değildir? ... Gidiş nereyedir ve bu gidişle kalkınabilir miyiz? Bu soru­ ların cevaplarının araştırılması, bizi tarihim izin1 yeni bir görüşle, sosyo-ekonom ik açıdan incelenm esine götürdü...»

Bir toplumu tanımak için o toplumun üretim tarzını bilmek gerekir. Öteden beri çoğu kişiden duyduğumuz :

«— Biz tarihimizi bilmiyoruz..» lâfının altında bu gerçek gizlidir. OsmanlI toplumu konusunda hep yüzey­ den bilgilerle donanımsızdır. Daha yakınlara geldiğimiz­ de. Millî Kurtuluş Savaşımız ve Cumhuriyet yıllarına değ­ gin bilgilerimiz de yüzeyde kalmış tarih kırıntılarıdır. İk­ tisadi ve sosyal açıdan derinlemesine bir tarih kavrayışı aydınlarımızda eksik kaldıkça, ne dünü, ne bugünü bilir, ne de yarın için geçerli fikirlere sahip oluruz.

Doğan Avcıoğlu’nıın kitabında Türk toplum geçmişi­ ne bu açıdan bakan, ve geleceğini bu açıdan belirlemeye çalışan yetkin bir caba görüyoruz. Osmanlt toplum düze­ ninden başlıyarak İR ncı yüzyıldan günümüze gelen ve günümüzden yarma uzanan gidişin temel etkenlerini ele geçirmek: yüzyıllardan beri süregelen toplum değişimi­ nin ilk bakışta göriinmiyen dinamiğini bulup çıkarmak, kitabın ilk kaygısı olmuştur. Dünden yarm a uzanan bu temel çizgi kitabın belkemiğidir. Ne var ki. bu belkemiği- nin fıkralarını yerli yerine oturtmak için ufukları tara­ mak, birbirinden uzak gibi görünen tarih olaylarını okur’a sunmak gereği doğmuştur.

Bu gerek kitaba renkli bir nitelik kazandırmıştır. Öy­ lesine ki. Sovyet kalkınmasından Japon kalkınmasına, Abdülhamit’in Siyonistlerle pazarlığından İş Bankası’nın kuruluşuna. Dış ticaret rejiminden meşhur isadamlanmı- zm palazlanmasına, montai sanayimden Çukurova Elek­ trik Şirketine, İttihat ve Terakki’den Amerika’nın Türki­ ye’ye girişine. Namık Kemal’in sosyal ve İktisadi fikirle­ rinden Atatürkçülüğün özüne. Lövantenlerin doğuşundan gizil petrol savaşma. Almanların Bağdat demiryolundan Amerikalıların Chester projesine, sanayide yabancı kum­ panya egemenliğinden Jöntürk hareketine, Sened-i İtti- fak’tan Tanzimat fermanına kadar küçük bir ansiklope­ dinin sayfalarına sığacak değişik olaylar yoğun biçimde incelenmiş, tasnif edilmiştir.

Ve dünya tarihinin iktisadi, sosyal değişimi içine otur­ tulmuştur Türk düzeninin gelişimi...

Türk düzeni gelişiminde Abdülhamit. Hürriyet ve İti­ lâf, Serbest Fırka. Demokrat Parti. Adnan Menderes, Sü­ leyman Demire! bîr çizgide değerlenmektedir... Bunun karşısında Namık Kemal. İttihat ve Terakki, Mustafa Ke­ mal. Hareket Ordusu. Halk Fırkası. 27 Mayıs hareketi bir çizgide sıralanmaktadır. Amerika’nın Türkiye’yi istilâsly- le geçmiş günlerde İngiliz ve Alman kumpanyalarının Türkiye’yi istilâsı ayrıntılarıyla bu iki çizginin ardında yerine oturmaktadır.

Ve sonuç :

Birkaç yüzyıl önce yeryüzünün en ileri ülkesi olan Türkiye, emperyalizmin güçleri eliyle geri bıraktırılmıştır, bugün Türkiye’de emperyalizmin istediği düzen kurulu­ dur.

Bu düzen değişmeden Türkiye kalkınamaz: çağdaş uygarlık düzeyine erişemez. «Kalkınma, düzen değişikliği demektir.» Bu düzenin değişmesi için toplumda varolan itici güçlerin," bağımsızlık içinde toplumsal devrimlcrle çağdaş uygarlığa nasıl yöneleceği Avcıoğlu’nun kitabının son bölümlerini meydana getirmekte, asker, sivil, bütün aydınların dikkatle okuması gereken eser, Atatürk’ün bir sözüyle son bulmaktadır :

«— İdare-i maslahatçılar esaslı inkılâp yapamaz. Bu­ günkü sefalet ve rezalet içinde esasen kimseyi memnun etmeye imkân yoktur. Memleket mâmur, millet zengin ol­ duğu zaman herkes memnun olur.»

¡■Mnıııııııııııım ıım ıım ıiH m m m t u m u m m m m

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

 çatı kaplama malzemelerinin yeni ve yaşlanmış durumlarının güneş ışınımı yansıtma oranlarını birbirleriyle karşılaştırarak, çatı kaplama malzemelerinin

Suriye’nin doğal uzantıları olan Lübnan ve Ü;rdün’ün yanı sıra sınırın bu tarafındaki Kürt ve Alevi nüfusu AKP iktidarının düşmanca politikalarına hedef olan Türkiye

Şişli heyeti Sabilı Halimin başlcadı^ıntia İsmet Çetin Yalpın, U lvi Çetkı Yalpın, Salih Zanabatü, İsmet G i­ ritli, Neşet Şirinden mürekkeptir.. Partinin

Banş Manço’nun cenaze töreni için İstanbul’daki tüm birimler alarma geçirildi.. Devlet töreniyle toprağa verilecek olan ünlü sanatçının

Akut Lenfoblastik Lösemili Hastada Gelişen ve Ampirik Yaklaşımla Tedavi Edilen Multipl Odaklı Beyin Apsesi Olgusu.. Erdal KURTOĞLU a,1 Taha HİDAYETOĞLU

Sriyan De Silva, ‘An Introduction To Performance And Skill-Based Pay Systems’, www.ilo.org/public/english/dialogue/actemp/papers/1998/srspaysy.htm. Dewey, ‘Changing To Skill

Kalp yetmezli¤i olmas›, büyük veje- tasyon saptanmas›, emboli varl›¤›, medikal tedavide yetersiz- lik, prostetik kapak varl›¤› veya hemodinamik bozukluk du-

Bu çal›flma- da, vankomisinin rifampin, amikasin, siprofloksasin ve imipenem ile in vitro sinerjik etkisi, metisiline duyarl› ve dirençli S.aureus sufllar›