Tuncer
Çakmaklı
kimdir
Tuncer Çakmaklı lisans eğitimini Karlsruhe Üniversitesi’nde aldı. Eğitimi boyunca, mimari yapıları yerinde incelemek için Avrupa'nın farklı şehirlerinde yaşadı. Aechen Üniversitesi'nde mimarlık dersleri veren Çakmaklı'nın tasarımları kapı kolundan şehir planına kadar geniş bir yelpazede. 1992'de Türkiye'ye dönen Çakmaklı çeşitli belediyelere danışmanlık yapıyor ve Mimar Sinan Üniversitesi'nde ders veriyor. Çakmaklı, geçtiğimiz yıl depremzedeler için yaptığı ahşap ev tasarımlarıyla dikkat çekmişti.Türk mi
başarıs
T ,
I ürkiye'nin insan kaynakları açısından nedense fakir
olduğunu düşünür, bizden dünyaca ünlü sanatçılar, mimarlar,
gazeteciler, doktorlar çıkmıyor diye hayıflanırız. Oysa dünyanın
değişik köşelerinde çok değerli Türk bilimadamları, sanatçıları,
işadamları başarıyla Türkiye'yi temsil ediyorlar. Bunlardan biri
de Yüksek Mimar Tuncer Çakmaklı. Çakmaklı iki değişik
çalışmasıyla uluslararası alanda dikkatleri üzerine topladı.
Yüksek Mimar Tuncer Çakmaklı, arka arkaya kazandığı iki başarıyla mimarlık alanında Avrupa'da Türkiye'yi temsil ediyor. Federal Almanya Cumhuriyetinin2000-2001 mimarlık yıllığında dünyanın en ünlü mimarları ve eserleriyle birlikte yer alan Çakmaklı, Saraybosna'nın yeniden yapılanması kapsamında düzenlenen 'Marcin Dvar Üniversite ve Kentsel Projesi' yarışmasında da ödül kazandı.
Almanya Devleti'nin en önemli mimari projelerinin tanıtıldığı 'Bau und Raum’, Çakmaklı'nın
gerçekleştirdiği Almanya Büyükelçiliği Yazlık Konutları restarasyonuna 14 sayfasını ayırdı. Yazlık konutlar Tarabya Koyu'nda yedi ahşap binadan oluşuyor. Yıllıkta Çakmaklı ve ünlü Alman felsefe ve tarihçisi Dr. Olaf Asendorfun Tarabya'yı ve tarihini anlatan yazıları da yayınladı.
Çakmaklı, 700 kişinin katıldığı ve birincilik ödülünün verilmediği üniversite projesi yarışması içinse, 350 bin metrekarelik bir alana yayılan 'eğitim şehri projesi’ oluşturdu. Çakmaklı, projenin altyapısını oluşturmadan önce şehrin tarihi ve mimari dokusunu incelediğini
söylüyor; "Saraybosna’nın neyi aradığını ve nasıl bir gelecek istediğini sorguladık. Özgürlüğ kazanmamn en önemli ifade yöntemi bir şehri yeniden kurmaktır. Şehircilik değerleri ise şehir sakinleri ve onların yapılanmış çevresi arasındaki ilişki ile oluşur. Saraybosna tari' boyunca farklı kültürlerin etkisinde gelişmiş bir şehir. Dokusundaki birikimleri koruyarak günümüzle
bağdaştırmak için kapsamlı bir proje hazırlamamız
gerekiyordu."
Bu düşünceden hareketle, üniversite alanının içinde iletişimi artıracak bir ortam sağlamayı amaçlıyorlar. Projenin çıkış noktası ana rahmi ve cenin.
Ana rahmi, öğrenmek için bir korunak. Cenin ise bilginin
geliştirildiği yer olan kampüsü temsil ediyor. Dış bölüm, doku içinde sağlam bir üniversite kişiliği yaratmak ve dış bağlantıyı güçlendirmek için
tasarlanmış. Alanın merkez ve güney bölümünde yer alan tarihi binalar, üniversite ile kentin iç içe geçmesini sağlıyor. Doğu, kuzey ve batısındaki binalar ise smırlayıcılığı ve temsil
Tuncer Çakmaklı'ya ödül kazandıran Marcin Dvar Üniversite projesinde kampüs ve yurtlardan bir görüntü.
Tarabya'da bulunan Almanya Büyükelçiliği Yazlık Konutları, restorasyon çalışmalarından önce bakımsız bir haldeydi.
ediciliği simgeliyor.
Öğrenim ve yaşam alanları yeniden tasarlanmaya uygun bir şekilde planlanmış. ’Ceninde’ zeminden üç metre aşağı inilerek üç katlı bir öğrenim alanı oluşturulmuş. Birinci ve ikinci katlarda sınıf ve anfiler, üçüncü katlarda bin öğrencinin kalabileceği yurtlar var. Yurtların eğitim alanları ile iç içe olmasının nedeni, kopukluklara engel olmak. Anfi ve yurtlan yaya yolları, köprüler ve avlulardan oluşan bir ağ çevreliyor.
Bu bölümün güneyinde,
kütüphane, çağdaş sanayi müzesi ve tasarım merkezi gibi etkinlik alanları
var. Kütüphaneler, ’bilgi kuleleri' olarak tanımlanmış. Kulelerin alt katı 'kitap dükkanı’, üst katları ise 'kitap deposu’ olarak kullanılıyor. Böylece alandan tasarruf etmenin yanında, zaman kaybı da engellenmiş oluyor.
Öte yandan avludaki tüm yeni binaların çatı katlan yeşillendirilmiş. Aynı zamanda açık hava etkinliklerine uygun olarak tasarlanmış. Güneye bakan bilgi kuleleri ise güneş enerjisi panelleri ile kaplı. Bloklar arasındaki açıklıklar, şehre açılan doğal eşikler olarak tasarlanmış.
Tüm etkinlik alanlan halka açık. Şehir sakinleri, proje kapsamında
'üniversite alanının sevilen ziyaretçi ve katılımcıları' olarak tanımlanıyor. Amaç topluma sürekli gelişme için fırsat vermek ve akademik dünyayla iletişimlerini güçlendirmek.
Üniversitenin karşı tarafında yer alan kıyı şeridi ise, 24 saat yaşayan bir kent olarak düşünülmüş. Dükkanlar, yerleşim alanları, ofisler, cafeler ve lokantalara yer verilmiş. Çakmaklı, böylelikle insan ilişkilerinin
kuvvetleneceğini ve öğrencilerin sosyal yaşamdan kopmayacağını söylüyor. İki bölge arasındaki ulaşım ise yaya olarak sağlanabiliyor.
■ Rabia AKBULUT
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi