• Sonuç bulunamadı

Yaşar Kemal'in "Deniz Küstü"sü Fransa'da yayımlandı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yaşar Kemal'in "Deniz Küstü"sü Fransa'da yayımlandı"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

7 O C A K 1986

KÜLTÜR-Özetle

A tatürk Metin ve

Senaryo Yarışması

Yüksek Öğrenim Eğitim ve Araştırma Vakfı, A tatürk’ün ha­ yatı konulu dizi film tasarısı için bir metin ve senaryo yarışması açtı. Günümüz Türkçesinden başka İngilizce, Almanca ya da Fransızca yazılabilecek olan me­ tinlerle yarışmaya katılmak için, en geç 30 Nisan 1986 tarihine ka­ dar iki vesikalık fotoğraf ve ya­ rışmacının özgeçmişiyle birlikte Seheryıldızı Sok.22/11 Etiler / İstanbul adresindeki vakıf mer­ kezine başvurmak gerekiyor. Ya­ bancı metinlerin çevirilerinin de eklenmesi, normal dosya kâğıdı­ na bir buçuk aralık ve 12 pitch (bir inçte 12 karakter) olarak daktilo edilecek senaryoların, bir orijinal ve beş kopyadan oluşma­ sı ve tercihan ciltlenmesi isteni­ yor. Metinlerin vakfa son teslim tarihi, 30 Eylül 1986 saat 17.00'de.

Gürol Sözen

resim sergisi

Gürol Sözen’in resim sergisi bu­ gün Destek Sanat Galerisi’nde açılacak. Sözen’in sergisi 1 şubat gününe kadar izlenebilecek. İlk sergisini 1960yılında açan sanat­ l ı , bugüne kadar yirmi kişisel

sergi gerçekleştirdi. 1976 Ulusla­ rarası Kültür Festivali resim da­ lı ödülünü kazanan Sözen’in yağlıboya ve suluboyaları Tür­ kiye dışında Almanya, İngiltere, Hollanda ve A B D ’de özel kolek­ siyonlarda yer alıyor.

Türk kültür

ve sanatı

Beynelmilel Basın Ajansı, Türk kültür ve sanatı üzerine İngiliz­ ce bir kitap yayımladı. Prof. Do­ ğan Kuban’ın hazırladığı kitap­ ta, Türk mimarisi, Türk mimarı sanatının büyük anıtları, Selçuk­ lu taş işçiliği, Türk seramikleri, Türk minyatürleri, Türk halı ve kilimleri, Türk dokuma sanatı, Türk maden ve cam işçiliği, Türk hat sanatı, Türk evleri, Türk kentleri, Türk resim ve heykel sa­ natı yer alıyor. Her konunun renkli fotoğraflarla desteklendiği kitap, “Tiırkish Culture and A rts” adını taşıyor.

A nadolu

Üniversitesi

Marşı

Anadolu Üniversitesi Rektörlü­ ğü tarafından düzenlenen “Ana­ dolu Üniversitesi Marşı Söz

Yarışması” sonuçlandı ve birin­ cilin avnı üniversitede öğretim

\aşar K em al’in “D eniz Küstti”sü

Fransa’da yayım landı

“ Le M onde” gazetesinin

kitap ekine romanla ilgili

bir makale yazan şair

Alain Bosquet, Yaşar

Kemal’in bu romanında

öncekilerde rastlanmayan

iki yeni öğe bulunduğunu

belirtiyor. Bosquet, kitabın

İstanbul’un yok edilmesine

karşı acımasız bir eleştiri

olduğunu belirtiyor.

Kültür Servisi— Yaşar Ke­ mal’in “Deniz Küstü” romanı, Münevver Andaç çevirisiyle

Fransa’da Gallimard Yayınevi ta­ rafın d an yayım landı. “ Le Monde” gazetesinin kitap ekine

romanla ilgili bir yazı yazan ozan ve yazar Alain Bosquet, “Yaşar

Kemal, Kentlerin Betonuna Kar­ şı” başlıklı bu yazısında şöyle

diyor:

“Çok renkli, ne yapacakları önceden kestirilemeyen, bir sürü ilginç kişirün yer aldığı “Deniz

Küstü”, Zeynel ve Selim’in çatış­

masını anlatıyor. Zeynel, ancak hızlı kentleşmeyi yaşayan bir top­ lumun üretebileceği insanlar ara­ sından çıkmış, iyi yürekli diyebi­ leceğimiz bir haydut. Sürekli ür­ küntü içinde, kendisinden ve başkalarından kaçan bu genç adam, ne yapsa ya da ne söylese ters düşüyor. Soru kısa sürede çı­ kıyor ortaya: Asalak olan ve kı­ sa sürede İcatil haline gelen Zey­ nel mi, yoksa onun türünde ya­ ratıklar yetiştiren çağdaş dünya mı?

Yaşar Kemal’in durumu güç:

Kuşkusuz birey kendisini ezen bir büyük kentte- İstanbul’da ve çevresindeki ilçelerdeyiz- kendi­ ni tanımak için çaba harcamak zorundadır; bu onun yurttaşlık görevidir. Ama aşırı çağdaşlaş­ ma, tanım olarak bireyi yok edi­ ci değil midir?

Buradaki açmaz, iletişim araç­ larının rolüyle de ağırlaşıyor. Bir ‘aracı’yı öldüren ve kendi çeliş­ kisinde debelenen Zeynel, polis kadar radyoyu ve basını da ha­ rekete geçiriyor. O yabanıl bir katil, bir çizgi roman kahrama­ nı haline getiriliyor. Kendisini pe­ şinen gösterişli bir ölüm cezası­ na çarptıran bu biçim değiştirme karşısında Zeynel kendini tanıya­ maz oluyor: Bir tek kere suçlu olacakken canavarca suçlu hali­ ne gelmiştir.

EFSANESİYLE BİRLİKTE

İşi balıkçılık olan Selim, Zey­ nel’e karşı iki yönlü bir tavır alır. Onun cinayetini bağışlamaz, bu­

LEJYO N DONÖR A LIR K E NYaşar Kemal, Fransızcaya M ü­

nevver Andaç tarafından çevrilerek yuyımlanan “Deniz Küstü " ile

bir kız daha Fransız basınında adından söz ettirdi. Ünlü romancı Mitterrand'ın elinden 1984'te Lejyon Donör nişanı almıştı.

nu ödlekçe ve Zeynel’e yakışma­ yan bir eylem olarak görür ve tiksintisini ona gösterir. Bu da Zeynel’e çok dokunur ve bir da­ ha da kolay kolay toparlanama- masına yol açar. Ama Zeynel ef­ sanesiyle birlikte halkın ve yet­ kililerin önüne atılınca, yarala­ nan haydudu evinde gizler, yara­ sını iyileştirir, ona bakar.

Aynı adam tarafından nefret edilmek ve kurtarılmak: Zeynel- in de karşı karşıya bulunduğu ve sonu olmasına yol açan açmaz da budur. Selim’in ise başka ruh- bilimsel sorunları vardır ve tek kaygısı Zeynel’in yazgısı değildir.

Selim’in balıkçı olarak deniz­ le çok derin ve çok lirik bir aşk ilişkisi vardır. Mesleği en eski çağlara uzanmaktadır. Kendisi de şairdir, şiir yazar. Çevresinde­ kiler bir dişi yunusa âşık oldu­ ğunu söylerler; bazen Marmara Denizi’nin sularında uzaklaşır ve düş kırıklığı yansıtan konuşma­ larla geri döner.

Zeynel’in ölümü onu, o güne

dek karşı karşıya kalmadığı dramla burun buruna getirir: Dökülen bunca kanın sorumlu­ su, onun gözünde İstanbul’un gitgide büyümesidir. Müteahhit­ ler her yeri yıkmaktadırlar. Ne kara, ne deniz, ne adalar kurtu­ labilir ellerinden. Yalnız Selim, yalnızlara özgü bir biçimde baş­ kaldıracak, günün birinde kan beynine çıkacaktır. Bu yumuşak, sakin adam silahı kapar ve yoz­ laştırılan dünyasının öcünü cina­ yetle alır.

Benzersiz bir canlılık, bir he­ yecan, bir özsuyla Yaşar Kemal’­ in öteki yapıtlarını anımsatan

“Deniz Küstü” daha önce yaza­

rın romanlarında rastlanmayan iki yeni öğe getiriyor: Betimleyi- ci bir şiir ve İstanbul’un aman­ sızca yok edilmesine karşı acıma­ sız bir eleştiri. Yaşar Kemal, yal­ nızca toplumcu ya da gerçekçi bir yazar değil: Güçlü bir yara­ tıcılık ve dinsel metinleri anım­ satan bir ritm, çarpıcılığıyla her şeyi silip süpürüyor!’

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

iman etmediği halde görünürde teslim olan kişiyi niteler hale gelmektedir. Fakat bu tanımı yapan İslam âlimlerinin, iman etmekteki niyetinde samimi olduğu

yüzyılın ilk on yı­ lı içinde Türkiye’de dünyaya gelen bu beş besteci, Batıda gelişmesi 500 yıl süren çoksesliliği, yüzyılı­ mızın ilk yarısında

Eminönü Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya, bir süre daha bekleyeceklerini beliterek, “Vakıflar İdaresi'nden yanıt alamazsak, sebilleri kiralayan kişilerin

Hükümdar 1918'de Beylerbeyi Sarayı'nda hayata veda etmiş, haberin işitilmesinden hemen sonra devletin o dönemdeki güçlü adamı Enver Paşa saraya gelmiş, devrik..

ölümünün 10’uncu yıldönümünde Kemal Tahlr İçin düzenlenen 15 dakikalık televizyon programını izledim, Kemal Tahir yaşasaydı, sa­ nırım çelişkili

2002’nin Nisan ayında artemisinin bazlı ilaçlarla teda- vi Dünya Sağlık Örgütü tarafından sıtma için birincil teda- vi olarak önerildi.. Bununla birlikte artemisinine

Boğaziçi Üniversitesi Yapay Zekâ Laboratu- varı tarafından geliştirilen tur rehberi çoklu ro- bot takımı yoğun işlemci gücü gerektiren görevler- den

Bezir yağı, odun yağı (kuruyan yağlar), hindistancevizi yağı (doymuş yağ) ve 3 tip tall yağı ile emprenye edilen odun örneklerinde önemli ölçüde azalan rutubet