T T . T
22 NİSAN 1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Bosna-Hersekli
çocuklara yardım
■ ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale’nin întepe ilçesi Belediye Başkanlığı, Bosna Hersekli çocuklar için yardım kampanyası başlattı. Belediye Başkanı Önder Öner, Bosna Hersek’te Sırp mezalimi altında olan, anne ve babalan katledilen çocuklar için ‘okunmuş gazete toplama’ kampanyası başlattıklannı bildirdi. Kampanyanın çocuklar tarafından
yürütüleceğini, büyüklerin de buna sahip çıkması
gerektiğini anlatan Öner, kampanyada toplanacak okunmuş gazetelerin 15 günde bir satışa
çıkartılacağını ve elde edilecek gelirle Türkiye’ye getirilen
Bosna Hersekli çocuklann giyecek yiyecek masraflannın karşılanacağım söyledi.
İzmir'de örgüt
operasyonu
■ İZM İR (A A )-İzm ir’de ’ yasadışı TD K P/G K B (Türkiye Devrimci Komünist Partisi/Genç Komünistler Birliği) örgütüne yönelik operasyonlarda gözlem altına alman 13 kişi dün İzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi’nesevk edildi. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, kentin çeşitli semtlerinde
gerçekleştirdikleri
operasyonlarda TD K P/G K B örgütü adına bildiri dağıtma, pankart asma gibi
faaliyetlerde bulundukları öne sürülen 13 kişiyi gözlem altına aldılar.
DYP kongresi
ertelendi
■ İZM İT (AA) - Kocaeli’nin Körfez ilçesinde önümüzdeki pazar günü yapılacağı açıklanan DYP kongresi, delege kayıt defterinde tahrifat yapıldığı gerekçesiyle İlçe Seçim Kurulu tarafından ertelendi. Erteleme
m m fi-,.
Cumhurbaşkanı Özal’m siyasi yaşamı, tek güç, tek lider kavgalarıyla geçti
Siyasi sürtüşmenin 10 yılı
Kavga adamı
Cum hurbaşkanı Özal görevi boyunca kişi ve
kurum ayırt etmeksizin herkesle sürtüştü. T Ü S İA D ’la ilk
kavgasını 7 H aziran 1991 ’de yaptı. T Ü S İA D ’ın eleştirilerine
tepki gösteren Özal şöyle diyordu: “ Ekonomiyi bilmiyorlar.
Basında isimleri çıksın diye olumsuz demeç veriyorlar. Bizim
Türkiye’de çok horoz var, ötmeye meraklı.”
D EN İZ T E Z T E L AYŞE Y ILD IR IM
Semra Özal’ın, “ İstanbul İl Başkanlığına adayım” açıkla masının ardından A NAP’m dört ayağı ikiye ayrıldı. Bu dö nemde Özal’ın ağabeyi Korkut Özal ve yeğeni ‘Yetim Hüsnü’- nün de aralarında bulunduğu milliyetçi-muhafazakar kanat ile liberal kanat arasında sert tartışmalar yaşandı.
Hatta Özal, Hüsnü Doğan’a “ Koca kafalı Brütüs", Mehmet Keçeciler’e de “Cahiliye devri” eleştirilerini getirdi. Özal’ın Harbiye Orduevi’nde il delege leriyle kulis yapması tepkilere neden oldu. Özal sürekli Cum hurbaşkanı olmasının “Eşinin politika yapmasına engel olma dığım” savundu. Özal’ın, Har biye Orduevi’nde kurdurduğu televizyon bağlantısı ile izlediği kongre oldukça gergin geçti. Tartışmalar ve kavga nedeniyle kongre iptal edildi.
Hükümetle bitmeyen çekişme20
Ekim 1991 seçimlerinin
ardından ANAP, 8 yıllık iktidarına veda ederek muhalefete düştü.
D Y P-SH P koalisyonu, Özal ile hüküm et arasında bitmeyecek bir
çekişmenin kaynağı oluyordu. Koalisyonun Türkiye’yi bir yere
götürmeyeceğini sık sık söyleyen Özal, kararnameleri
imzalamadığı için eleştirilere hedef oluyordu.
Yılmaz, 5 aylık başbakanken Özal’ın tüm karşı çıkışlarına rağmen erken seçim karan alı yordu. Ve listesinde de ÖzaPın önerilerinden sadece birkaçına yer veriyordu.
20 Ekim 1991 seçimlerinin ardından ANAP,
8
yıllık ikti- danna veda etti ve muhalefete düştü. DYP-SHP koalisyonu nun iş başına gelmesiyle, bu kez Cumhurbaşkanı-hükümet çe kişmesi gündeme geliyordu. Koalisyon hükümetinin Tür kiye’yi bir yere götürmeyeceği ni sık sık söyleyen Özal, Köşkte oluşturduğu “Gölge Kabine”- yle her konuda farklı projeler üretmeye devam etti. DYP- SHP hükümetiyse Özal’ın yet kilerini tırpanlamak amacıyla by-pass yasalarını gündeme ge tiriyordu^__________________İmza sorunu
Taşar olayı
Mustafa Taşar, “Otel ayısı” unvanını bu dönemde kazanır ken, yine bu dönemde “ Fino köpekleri” gibi siyasi terimler de türedi. Yenilenen kongrede Özal’a olan ‘borcunu’ ödeyen Mesut Yılmaz’m da desteğiyle Semra Özal, 28 Nisan 199l ’deil başkanı oldu.
Cumhurbaşkanlığı süresince bazı kişi ve kurumlarla da sü
rekli sürtüşen Özal, TÜSİA D ’- yordu,
la ilk kavgasını 7 Haziran Özal’ın, Yılmaz hükümetine 1991 ’de yaptı. TÜSİA D ’ın ilk müdahalesi ekonomide tek ekonomi politikalarını eleştir- başlı yönetim modeline karşı meşine kızan Özal, “ Ekonomi- çıkmak oldu. Bu yüzden Ekrem yi bilmiyorlar. Basında isimleri Pakdemirli’yle telefonda sert çıksın diye olumsuz demeç veri- bir tartışma yaptı. Özal’ın “Te- yorlar. Bizim Türkiye’de çok levizyondan Kürtçe yayın ya- horoz var, ötmeye meraklı” di- pılmalı" önerisi muhalefet
tara-Adana’da önceki sn 1
Özal ile1 Demirel arasındaki en büyük kriz ise Karadeniz Ekonomik İşbirliği Zirvesi (KEÎB) sırasında yaşandı. Özal, fikir babası olduğu „ , . . . KEİB’e imza atm a yetkisinin
Ydmaz’ın parti içinde yükselmesine destek veren Semra Ozal sonradan onu nankörlükle suçladı, kendisinde olduğunu
savunu-fından tepkiyle karşılanırken yordu. Demirci ise “ Başbakan Yılmaz da, “Cumhurbaşkanı’- olarak bu yetki benim” diyor- nın önerisi bizi bağlamaz” diye du. Bu sırada Semra Özal, Me- açıklama yapıyordu. Yılmaz- sut Yılmaz’ın da bulunduğu bir Özal arasındaki gerginlik art- yemekte Cumhurbaşkanı maya başlamıştı. Nitekim Yıl- Özal’ın; “Genelkurmay Baş- maz, “ANAP’ı lider partisi kanlığı’nın Milli Savunma Ba- koriumundan çıkaracağız” de- kanlığına bağlanması önerisini meçleri veriyordu. Ardından da destekleyin” isteğini A NAP’lı ;--- ---
3--- milletvekillerine iletti. Ancak
w Yılmaz, Özal’ın bu isteğine de sıcak bakmadı.
24 Haziran 1992’de, KEİB’e kimin imza atacağının netleş- memesi üzerine Turgut Özal, Mesut Yılmaz’la sürtüşmesi de vam eden Semra Özal’la birlik te ‘küsüp’ Okluk Koyu’na gitti. KEİB zirvesi sırasında Okluk’- ta yüzen Özal, Başbakan Demi rci'm telefonlarına d a çıkmadı. Semra Özal ise Mesut Yılmaz’ı nankörlükle’ suçlayarak, “Tek hatasının M esut” olduğunu
söylüyordu.
A NAP’ın eylül 1992’deki Tüzük ve,Program Kurultayı öncesi tekrar partinin içişlerine karışan Özal, M KYK üyeleri ne ‘Yılmaz’ın işini bitirin’ mesa jını iletti. Özal’ın tüm çabaları na karşın, Yılmaz’ın parti lider liğinde kalması üzerine “Özal- cı” 16 milletvekili A NAP’tan istifa etti.
Özal, bir süre sağdaki yeni oluşumlan birleştirmek için uğ raştı. Liderleri tek tek Köşk’e davet ederek görüştü. Bunda da amacına ulaşamayınca bu kez, yeni bir parti kurma hazır lığına başlayan milletvekilleri ne, “Kuracakları partinin başı na geçeceği” mesajını verdi.
Her fırsatla, Başkanlık siste- miniyle bir çok sorunun halle dilebileceğini savundu. İkinci Cumhuriyet ve Başkanlık Siste mi görüşlerini içeren ‘Değişim Programı’nı A NAP’tan aynlan milletvekillerinin kuracakları parti sayesinde uygulamayı dü şünüyordu. Ancak, ömrü vefa etmedi.____________________
Sürecek
pol
M
ka
günlüğü
HİKMET ÇETİNKAYA__________
Koalisyonda Çatlama
Olup mu?
Hükümet ortağı SHP, Cumhurbaşkanlığı seçimine na sıl bakıyor?
Yanıt açık:
“Koalisyon sürmeli, Cumhurbaşkanı tarafsız olma lı..."
Acaba hükümetin DYP kanadı, SHP’nin bu yaklaşımı na nasıl bakıyor?
Yanıt şöyle geliyor:
“Elbet koalisyon sürecek. Hükümette bir çatlama ol mayacak. Ancak Sayın Demirel'in Cumhurbaşkanı ol masını istiyoruz...”
Bir soru:
“ İnönü’nün tavrı açık şu anda. Tarafsız bir Cumhur başkanından yana."
Yanıt:
“Henüz Demirel ile İnönü bir araya gelmedi. Önümüz deki pazartesi bir netleşme olacağı kanısındayız...”
Başkent kulislerinde değişik senaryoların üretilmesi sürüyor. Gazetelere şöyle bir baktığınızda ortada bir
“ netlik” olmadığı halde, Başbakan Süleyman Demirel
şimdiden Cumhurbaşkanı adayı. Olayı bir CHP’li şöyle değerlendiriyor:
“ Başbakan Süleyman Demirel Cumhurbaşkanlığıma izlediğimiz kadarıyla sıcak bakıyor. Dem irel’in sıkıntısı Çankaya’ya çıktıktan sonra DYP’yi kimin temsil edece ğ i ’’
Soruyoruz:
“Acaba Demirel bu sıkıntıyı nasıl çözecek?"
CHP’li politikacı “ İşte tıkanıklık orada" deyip ekliyor:
“DYP’de ikinci adam yok şu anda...”
Diyoruz ki:
"Önümüzdeki yıl da yerel seçimler var... ”
Yanıt:
“işte o zaman ne olacak, önemli olan bu. Kim sürükle yecek DYP’yi. Sayın Cavit Çağlar mı, Tansu Çiller mi yoksa İsmet Sezgin m i?"
“Hüsamettin Cindoruk genel başkan ve başbakan olursa DYP’yi sürükleyemez m i?"
Deneyimli politikacı dostumuz “Demirel, Cindoruk’u
ister m i?” diyor. Ardından da şöyle konuşuyor:
"Ama politika bu. Elbet Demirel bu konuda da düşünü yor olmalı. Politikada ‘olmaz’ yoktur. B ir bakarsınız olur..."
Başkent kulislerindeki hava her gün yeni senaryoları gündeme getiriyor.
Hükümet ortağı SHP dün sabah işte bu senaryolar üzerinde durdu. Her ne kadar İnönü ve “bakanlar Cum hurbaşkanı Turgut Özal’ın cenaze töreninde olsalar bile parti genel merkezinde “koalisyon ortaklığı" tartışıldı.
SHP’liler şöyle diyordu:
“Süleyman Demirel Cumhurbaşkanı olursa SHP hü kümetten ayrılmamalı. Başbakan kim olursa olsun Baş bakan Yardımcısı ŞHP’de kalmalı. İnönü ayrılabilir. Onun yerine Onur Kumbaracıbaşı ya da Hikmet Çetin Başbakan Yardımcısı olur..."
Olayların gelişimi “sürpriz" bir sonuç çıkaracağı yo lunda değil bugün için.
Biraz daha beklemek gerekiyor...
Her türlü olasılığı önümüzdeki günler gösterecek.
ANAP’ta ise bir bekleyiş var...
Onlar kendi aralarında bir başka konuyu tartışıyor:
“ Bizden ayrı lanlar geriye döner m i?”
Sözü DYP kulislerine taşıyıp noktalayalım isterseniz... DYP’de şöyle bir hava esmeye başladı:
“Süleyman Demirel Cumhurbaşkanı olsun. Başba kanlığa bir arkadaşımız atansın. Çok kısa sürede olağa nüstü kongre toplansın yeni genel başkanı seçsin... ”
Elbet, bu arada TBMM Başkam Hüsamettin Cindoruk’- un sözleri çok ilginç...
Cindoruk diyor ki:
“ Benim için önemli olan yedi yıllığına seçilecek cum hurbaşkanının bütün tartışmaların üzerinde demokrasi ye katkıda bulunacak birinin olmasıdır. Bu kişi bellidir. Yedi yıl içinde iki genel seçim var..."
Cindoruk’un sözlerinden cumhurbaşkanlığı için tek adayın Süleyman Demirel olduğu ortaya çıkıyor.
Peki öyleyse başbakan adayı kim?
ja p
¿
2 5
* s
SIZ HALA İNGİLİZCE
KONUŞAMIYOR MUSUNUZ ?
Öyleyse daha fazla gecikmeyin! EF programlarınınsize sunduğu fırsatlardan yararlanın!
" - - n d a v e r d iö i m o d e r n e ğ itim v e y a y g ı n irtib at b ü ro la rı İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi
Ta h a T o ro s Arşivi