• Sonuç bulunamadı

Ankara ve Çevresinde Anne Sütü île Beslenme Durumunun Saptanması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ankara ve Çevresinde Anne Sütü île Beslenme Durumunun Saptanması"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ANKARA VE ÇEVRESİNDE ANNE SÜTÜ İLE BESLENM E DURUMUNUN SAPTANMASI

Dr. Gülden KOKSAL* / P ıo f. Dr. İm ran ÖZALP**

. Ankara kentinin değişik sem tleriyle E tim esgut ve Bey­ pazarı bölgelerinde yaşayan 450 sağlıklı annenin; bebeğe ve beslenm eye ilişkin görüşleri kapsam lı bir soruşturm ayla saptanm ıştır. Yüksek ya da orta öğrenim görm üş annelerde daha kısa em zirm e, daha erken ek besinlere başlam a, hazır m am a verm e eğilim inin arttığı, ailenin yaşadığı yöreye göre de bu konularda farklı davram şlar bulunduğu saptanm ıştır. Genellikle, annelerin em zirm enin önem ine inandıkları, buna karşılık, kentte oturanların bımu ancak kısa bir süre uygu­ layabildikleri gözlenm iştir. Önemli bir kesim i kent çevresin­ deki gecekondu bölgelerinde yaşayan aileleri kapsayan araş­ tırm a, bu yörelerde yaşayan ailelerin, çekirdek aile yapışm a kaym aları, bebeklerini a ş ın süre em zirm eye gerek görm em e­ leri ve ek besinlere kırsal alanlara göre daha erken başlam a eğilim i gösterm eleri bakım ından, k entsel aile davranışlarına yöneldiklerini ortaya çıkarm ıştır. Anııe sütünün önem i ve em zirm e olanaklarının gereğince uygulanm ası konusunda ailelerin bilinçlendirilm esinin ve bu bakım dan anneyi des­ tekleyici ve koruyucu toplum sal ve yasal önlem ler jlm ına- sının gerekliliği belirtilm iştir.

GİRİŞ

Yeni doğan için en uygun besin anne sü tü d ü r. Anne sü tü doğal yapı olarak bebeğin büyüm e ve gelişmesi, sindirim sistem i ve h as­ talık lara karşı korunm ası bakım ından bebeğe verilecek en uygun en temiz ve en besleyici öğeleri içeren b ir besindir.

(*) H. Ü. B eslenm e ve D iyetetik B ölüm ü Öğretim G örevlisi, Çocuk H ast. Diyet Bölüm Şefi.

(2)

Süt, memeli canlılarda doğum dan sonra m em e bezlerinden sal­ gılanan kendine özgü tat, koku ve kıvam da beyazım sı renkli bes­ leyici b ir sıvıdır (1).

Doğumla birlikte hızlı uyarılarla m em ede oluşan ve akm aya başlayan ilk süte «Ağız Sütü» (kolostrum ) denir. D aha çok kanın genel yapısı ve özelliklerini gösterir. Anne k arn ın d a osm oz yolu İİp

geçen besinlerle beslenen yavru, dünyaya gelir gelmez kan d an fark lı b ir besin m addesi ile beslendiğinde beslenm e ve sindirim inde bir dengesizlik doğabileceğinden b u benzerliğin fizyolojik önem i v ar­ dır. Meme doğum dan so n ra hızla ve fazla ölçüde gelen kanı, henüz süt oluşum una dönüştürm eye alışm am ış olduğundan, norm al süt haline sokam az. B unun için de 3 - 4 gün ağız sü tü o larak tan ım la­ nan kolostrum o lu şu r (2).

Süt, kim yasal yapısı b ak ım ın d an o rta la m a % 87.1 su, % 1.1 p ro ­ tein, % 4.5 yağ, % 6.8 laktoz, % 0.17 m inerallerden oluşm uştur.

Anne sütünde p ro tein yüzdesi inek sü tü n e o ran la düşük olm ak­ la birlikte, fizyolojik o larak d ah a önem li olan «Whey» p ro tein leri­ nin kazeine oran ı inek sütüne göre çok d ah a y ü k sek tir (3).

Dem ir bağlayan b ir p ro te in olan lak to ferrin , anne sütündeki whey protein lerin in önem li b ir kısm ını o lu ştu ru r. Doymamış oldu­ ğundan b ak terilerin çoğalm ası için uygun b ir o rta m oluşturm az. Bu, özellik anne sütü ile beslenen çocuklarda E. Coli’ye bağlı gastroente- ritlerin çok seyrek o larak izlenm esine ned en d ir (4). Kazein, doğada yalnız sü tte b u lu n u r (5). Lizozim ise b ir başk a özel sü t p ro te in id ir ve anne sütünde, inek sütüne o ran la d ah a yüksek derişim dedir. Bağı­ şıklığı etk in leştirerek doğrudan ve dolaylı o larak b ak terilerin z a ra r­ lı etkilerini önleyici b ir p ro te in d ir (6).

S ü t yağı, sü tü n önem li m addelerinden b iri olup sü tü n bileşi­ m inin o rtalam a |% 4 -5 'in i k a p sa r yüksek enerjiye sahip b ir besin m addesi olan sü tü n yağı, yapısında A, D, E, K vitam inleri gibi org a­ nizm a için önem li vitam inleri içerir (7). S ü ttek i yağlar annenin di­ yetine bağlı o larak n itelik ve nicelik açısından farklılık gösterirler. Esansiyel yağ asitleri özellikle linoleik asit ve diğerlerinin oranı anne sütünde inek sütüne göre d aha fazladır.

Süt şekeri ya da laktoz doğada yalnız sü tte b u lu n u r. 1 mol. glikoz, 1 mol. galaktozun birleşm esiyle oluşur. Laktozun yapısına k atılan galaktoz beyin ve sin irlerin yapısında ro lü olan glikolipid- leri o lu ştu ru r (8).

(3)

Anne sütündeki m ineraller m ik tarları az fak at işlevleri önemli m addelerdir. în san sütünde i% 0.17 oranında b u lu n u rlar. Bu m ad­ deler kalsiyum, sodyum, potasyum , m agnezyum ve dem ir gibi ele­ m entlerin klor, flor, fosfor asidi, k ü k ü rt asidi, lim on asidi ve k ar­ bondioksit ile o luşturdukları bileşiklerdir (6).

Anne sütündeki m ineral yoğunluğu ile annenin diyetinin, saç­ lardaki ve serum daki m ineral düzeyleri arasın d ak i ilişki incelen­ m iştir. Anne sütünün m ineral yoğunluğu annenin diyetine göre gün­ lük ve h aftalık değişm eler gösterm iştir (9).

İyi beslenm iş anneden alınan süt örneklerinde anne sütünün hem suda eriyen hem de yağda eriyen vitam inleri sağladığı göste­ rilm iştir. A vitam ininin iyi beslenen annelerde yeterli ölçüde oluş tuğu görülür. Ancak kötü koşullarda örneğin; E tiyopya’da yaşayan annelerden alm an sütlerde retinol ve J3 karo ten düşük bulunm uş­ tu r (10).

Annenin süt m ik tarın ı etkileyen en önem li etm enlerden b iri dc vermeğe olan istektir. Em zirm enin sıklığı ve verm e isteği emzikli­ ği ve sü t verim ini başarılı kılm aktadır.

K arın içi yaşam da anneden sağlanan im m unoglobulinler yeni- doğanm dış yaşam dan korunm asında görev alırlar. Çocuğun sağlığ1 ve gelişimi üzerinde anne 'sütü verm enin önem i b u aşam ada çok önem lidir. Dış o rtam d a çocuğu b ak teri ve v iru slara k arşı koruyucu m adde anne sütüdür.

Besin öğeleri zenginliği ve kalitesi dışında anne sü tü h er za­ m an bebeğin kabul edebileceği ısıdadır. A nneler için b ir hazırlam a sorunu y aratm am ak tad ır, daim a taze ve tem izdir, p ato jen m ik ro o r­ ganizm alarla bulaşm a olanağı azdır. Anne sü tü ekonom iktir, sindi­ rilm ede b ir zorluğu y o k tu r (4). Bebek kendi gereksinm esi kadar anneden em er, bebeği çeşitli h astalık lard an koruyan a n tik o rla rı içe­ rir. Bu anne ile bebeği ru h sal yönden y ak ın laştırır, sevgiyi a rtırır.

B ununla birlikte, kentleşm e süreci içersinde, gittikçe çalışm a yaşam ında daha etkin rol alan annenin, özellikle to p lu m u n y eterin ­ ce örgütlenm em iş olduğu ortam da, bebeğini gereğince em zirem edi- ği, giderek b u konuda yanlış k oşullanm alara uğradığı gözlenm ek­ tedir.

Anne sütünün T ürkiye’de çeşitli gelir ve yaşayış düzeylerindeki ailelerde verilm e sıklığı ve süresini incelem ek, anne sü tü n ü n değe­

(4)

22 BESLENME VE DİYET DERGİSİ

ri konusunda ailelerin tu tu m ve davranışlarını sap tam ak ve bebek beslenm esinde, büyüm e ve gelişm esindeki önem ini belirlem ek am acıyla bu a ra ştırm a yapılm ıştır.

ARAŞTIRMA YÖNTEMİ ve ARAÇLARI

A raştırm a em ziklilik çağındaki sağlam çocuk annelerini kap­ sam aktadır. A raştırm anın am acında sap tan an v erilerin elde edil­ m esi için em zirilm e çağında varsay ılan (3 -1 8 aylık) rastgele seçil­ m iş sağlam çocuklardan oluşan 450 aileyi kapsayan b ir so ru ştu rm a ö ngörülm üştür.

S o ru ştu rm a hem ailelerin sosyo-ekonom ik d u ru m u n u , hem bebeklerini beslem ede gerçekte benim sedikleri uygulam aları, hem de en uygun olduğunu ileri sü rd ü k leri düşüncelerini kapsadığın dan, ayrıca annenin ve bebeğin sağlık durum uyla, bebeğin gelişme d u ru m u n u da saptam ayı am açladığından oldukça geniş sayılabile­ cek b ir so rü tak ım ın d an oluşm uştur.

S o ru ştu rm a fo rm u n d a ta n ıtım bilgileri, aileye ilişkin bilgiler, bebeğe ve beslenm eye ilişkin bilgiler, annenin anne sü tü ile beslen­ meye ilişkin görüşlerine y er verilm iştir.

S o ru ştu rm a sırasın d a to p lan an verilerin doğruluğu ve tu ta rlı­ lığı k o n u sunda özellikle duyarlık gösterilm iş, b u n u sağlayabilm ek üzere araştırm acı, tü m deneklerle kişisel o larak görüşm eyi yeğ tu t­ m u ştu r. B unun da ötesinde, görüşm e yapılan annelere, so ru ştu rm a sonrasında, beslenm e ve bebek sağlığı konusunda tek tek eğitim verilm iş, gösterdikleri tep k iler gözlenm iştir.

A raştırm a kapsam ına A nkara k entinin değişik sem tleriyle, An­ k a ra iline bağlı E tim esgut ve B eypazarı ilçelerinde yaşayan aileler den em ziklilik çağındaki 450 sağlam çocuk annesi alınm ıştır. Anne sü tü n ü n verilm e d u ru m u 3, 6, 9, 12 ve 18 aylık dönem lerde incelen­ m iştir.

A raştırm aya alm an b u değişik aylardaki 450 çocuğun ilk kez b ir çocuk d o k to ru ta ra fın d a n m uayenesi yapılarak herhangi b ir hastalığ ı olm adığı saptanm ış, denek ancak b u n d an sonra so ru ştu r­ m a k ap sam ın a alınm ıştır. A raştırm a Ocak - Mayıs 1980 aylarm ı k ap say an dönem de sü rd ü rü lm ü ştü r.

T oplanan bilgiler bilgisayar program larıyla değerlendirilm iştir. Böylece ailelerin aylık gelirinin, ailede yaşayan kişi sayısına bö

(5)

lünm esiyle elde edilen «kişi başına n et aylık gelir», bebeğin şim di­ ki ağırlığı ile doğum daki ağırlığı arasın d ak i fa rk ın bebeğin yaşm a bölünm esiyle elde edilen «büyüm e hızı» gibi değişkenler tu ta n a k la ­ ra işlenm iştir.

A raştırm anın birçok ilginç sonuçları m a rjin a l dağılım lardan elde edilm iş, b u n la r ve ilgi çekici görülen çapraz ta b lo la r khi k are testiyle sap tan m ıştır. B ir tak ım sürekli değişkenler için ise o rtala m a ve s ta n d a rt sapm a değerleri hesaplanm ış (örneğin değişik yaş g ru p ların d a o rtalam a büyüm e hızı, o rtalam a ağırlık v.b.) bun ların lite ra tü rd e verilen değerlerle k arşılaştırılm asın a çalışılm ıştır.

BULGULAR

Aileye İlişkin B ilgiler :

A raştırm aya 16-45 y a şla n ara sın d a an n eler k atılm ıştır. B un la rın yaş dağılım larına göre annelerin % 69.9’u 19 - 27 yaş grubun d a to plan m ıştır. Annelerin % 60.2’sini ilkokul m ezunları o lu ştu r­ m ak ta, % 18'inin ise o k u r yazar olm adığı bild irilm ek ted ir. Annelerin m esleklere göre dağılım larına bakıldığında deneklerin % 91'ini ey k ad ın ları o lu ştu rm ak tad ır. B abaların % 67.5'i 22 - 30 yaş g ru b u a ra ­ sında olup annelere göre b a b ala rın d aha yaşlı, öğrenim d u ru m ları­ nın ise benzerlik gösterdiği sap tan m ıştır.

A raştırm aya alm an b ab aların % 61.4’ü m em u r ve işçi % 33.8'i serb est m eslektendir. İşsizler % 3.5 o ran ın d ad ır.

Tablo 1 : Babaların M eslek Gruplarına Göre D ağılım ı

M eslek gruplan Sayı %

M emur 131 29.0 iş ç i 145 32.4 Serbest M eslek 152 33.8 Çiftçi 6 1.3 iş s iz 16 3.5 Toplam 450 100.0

Çalışm aya alm an ailelerin % 16.0'ı k en tte, % 69.2’i k e n t çev­ resindeki gecekondularda (toplam % 85.2) yaşayan ailelerdir.

(6)

BESLENME VE DİYET DERGİSİ

Tablo 2 : Ailenin Y aşadığı Y erleşim Y erine Göre D ağılım ı

Y erleşim Yeri Sayı %

Kent 72 16.0

K ent - Gecekondu 311 69.2

Kasaba 47 10.4

Köy 20 4.4

Toplam 450 100.0

Tablo 3 : Ailenin Y aşayan Çocuk Sayısın ın D ağılım ı

Ç ocuk Sayısı Sayı %

1 203 45.2 2 128 28.5 3 76 16.8 4 24 5.3 5 11 2.4 6 6 1.3 » 10 + 2 0.5 Toplam 450 100.0

Ailenin aile p lan lam asın a ilişkin uygulam alarına bakıldığında annelerin % 45.8’inin doğum k o n tro lü uygulam adığı sap tan m ıştır. Doğum k o n tro lü uygulam ayan b u 206 annenin doğum kontrolünün sağlıklarına b ir z a ra r vereceğinden çekindikleri, bazılarının b u ko­ n u d a yanlış in an çlara sahip olduğu, b ir kısm ının d a b u konuda hiç b ir bilgisi olm adığı sap tan m ıştır.

A raştırm aya k atılan an n elerin % 87.6’si gebelik süresince ça lışm ayan annelerden o lu şm ak tad ır. A nnenin nerede doğum y ap tık ­ la rı ve hangi sağlık h izm etlerinden y ararlan d ık ları araştırıld ığ ın d a ailenin % 85’inin k en tte yaşadığı ve hastan ed e doğum yapm a ola­ nağı bulabildiği g ö rü lm ü ştü r.

B ebeğe İlişk in B ulgular :

A raştırm aya 250 erkek, 200 kız olm ak üzere 450 bebek k a tıl­ m ıştır. B ebeklere doğum dan so n ra verilen ilk besin sorulduğunda 373 b eb ek te % 82.9 şekerli sudur, anne sü tü alan lar ise % 16.2'dir.

(7)

Ailelerin geleneklerine göre, bebeğin doğum undan sonra üç ezan geçm esini beklem eleri koşulunun annelerin daha önce em zirm esi­ ni engellediği saptanm ıştır.

Tablo 4 : Çocukların Anne Sütünü E m m e D urum una Göre D ağılım ı

Süt E m iyor mu Sayı %

Evet, anne sütü 251 55.7

Hayır, süt anne 23 5.1

Hayır 176 39.2

Toplam 450 100.0

Tablo 5 : B ebeğe M em e V erm e Zamanı M eme Verm e Zamanı Sayı %

Ağladığı zam an 268 59.6

Belirli sürelerde 71 15.7

Diğer 111 24.7

Toplam 450 100.0

Bebeğin gündüz ve gece saatlerinde kaç kez em zirildiği incelen­ diğinde, bebeklerin !% 51.8’inin gündüz saatlerin d e 3 - 4 kez, % 58.9 un u n da gece saatlerinde 1 - 2 kez em zirildiği g örülm üştür.

Annelerin % 82.7’si anne sü tü n e ek o larak bebeklerine başko besinler verm ektedir. S ü tü yetse de d aha besleyici o lu r düşünce­ siyle ek besin verm ek yaygındır.

Anne Sütü İle B eslenm eye İlişkin B ulgular :

Annenin bebeğini beslerken anne sü tü n ü neden verdiği ve anne sü tü n ü n y a ra rla rın a ilşikin olarak an n elerin görü şlerin e b aşv u ru l­ duğunda, annelerin üçte b iri (% 33.6) anne sü tü bebeği b ü v ü tü r,

% 29.8’i ise anne sü tü n ü n tüm y a ra rla rın ın iyice bilincinde olduk­ larım b elirtm iştir. Y ararını bilm eden em zirenler ise % 32.7’d ir. An nenin bebeğini kendi sütü ile ne k a d ar em zirm esi gerektiği so ru l­

(8)

26 BESLENME VE DÎYET DERGİSİ

duğunda 316 anne 12 ay ve daha fazla süre bebeğini em zirm e eği lim inde olduğu gözlenm iştir.

Anne yaşının bebeğin doğum ağırlığını etkilem ediği görülm ek tedir. In tra-u terin m alnütrisyonlu doğum ların 16-18 yaş grubun daki annelerde görülm em iş olm asına karşılık, öteki yaş gruplarının hepsine düzgün biçim de dağıldığı sap tan m ıştır.

Tablo 6 : Annenin Öğrenimi ile E m zirm e Süresi Arasındaki İlişki

Öğrenim Durumu K ısa (0-3 ay) Sayı % E m zirm e Orta (4-7 ay) Sayı % Süresi Uzun (8 ay) Sayı % Toplam Sayı % Yüksek Okul/Lise Orta Okul İlk Okul

İlk Okul bitirm em iş

13 65.0 4 30.8 36 38.4 9 22.5 5 25.0 7 53.8 29 30.8 18 45.0 2 10.0 2 15.4 29 38.8 13 32.5 20 100.0 13 100.0 94 100.0 40 100.0 Toplam 62 37.1 59 353 46 27.6 i 167 100.0 X* = 12.6 P < 0.01

Tablo 7 : Annenin Y aşadığı Yere Göre Em zirm e Süresi Ailenin yaşadığı

Yöre K ısa (0-3 ay)

Sayı % Em zirm e Orta (4-7 ay) Sayı % Süresi Uzun (8 + ay) Sayı % Toplam Sayı % Kent K ent (Gecekondu) Kasaba Köy 31 51.2 32 31.7 3 21.4 6 54.5 14 34.2 33 32.7 9 64.3 3 27.3 6 14.6 36 35.6 2 14.3 2 18.2 41 100.0 101 100.0 14 100.0 11 100.0 Toplam 62 37.1 59 35.3 46 27.6 167 100.0 x2 = 14.40 P < 0.01

A nnenin öğrenim i ile bebeğe hazır m am a verilm e eğilimi yük sek okul ya da lise m ezunu anneler arasın d a % 47.1 o ran ın d ad ır Aynı o ra n bebeğe ek besin verilm eye başlam a süresi içinde geçer

(9)

lidir. Kişi başına 4500 TL düşen ailelerin % 26.6’sı 1 ay içinde,

% 40.5 2 - 3 ay içinde ek besine b aşla m a k ta d ır. H ayvansal kaynaklı p ro te in içeren besinlerin verilm e d u ru m u n d a gelir ayrıcalıklarına göre b ir fark lılık bulunm am ıştır.

\

A raştırm a kapsam ına giren 3, 6, 9, 12 ve 18 aylık bebeklerin gelişm e d u ru m u n a göre gösterdikleri fark lılık lar incelenm iş, bebe­ ğin boyu, baş çevresi ve ağırlığına ilişkin d ağılım ların h esap lan m a­ sı, değişik gelişm e düzeylerindeki to p lu m lar için lite ra tü rd e verilen gelişm e ölçüleriyle k a rşılaştırm a olanağı y a ra tm ıştır.

Tablo 8 : Annenin Öğrenim Durum u ile Ek B esin e B aşlam a Ayı Arasındaki İlişki

E k B esine B aşlam a Zam anı (Ay)

Öğrenim 0— 1 2-- 3 ıi + B ilm iyor Toplam

Durum u Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı %

Y üksek O kul/Lise 16 47.1 13 38.2 1 2.9 4 11.8 34 ÎOO.O Orta Okul 3 10.7 14 50.0 6 21.4 5 17.9 28 100.0 İlk Okul 44 16.2 119 43.9 70 25.9 38 14.0 271 100.0 İlk Okul bitirm em iş 11 9.4 48 41.0 38 32.5 20 17.1 117 100.0

Toplam 74 16.4 194 43.1 115 25.6 67 14.9 450 100.0

x2 = 34.23 P < 0.005

Y üksek okul ya da lise düzeyinde öğrenim görm üş an n elerin yarıya yakını (% 47.1) 2 ay dolm adan bebeğe anne sü tü n e ek. diğer b esin leri verm ektedirler.

B ebeklerin yaş g ru p ların a göre ağırlık d ağılım ları, 3 aylık b e ­ b ek lerin % 70.9’u n u n 5 - 7 kg arasın d a, 6 aylık b e b ek lerin % 92.8'inin 5 - 9 kg arasın d a, 12 aylık bebeklerin % 91.6’sın m 7 -1 1 kg a ra sın ­ da 18 aylık bebeklerin % 87.5'inin 9 k g 'd an fazla old u ğ u sa p ta n ­ m ıştır.

(10)

28 BESLENME VE DİYET DERGISı

Tablo 9 : E m zirilm ekte Olan B ebeklerin Yaş Gruplarına Göre B üyüm e H m (gm /ay)

B ebeğin Büyüm e H m g m /a y

Y aşı 300’den az 300-399 400499 500-599 600-699 700 + Toplam (Ay) Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı %

3 1 2.4 2 4.8 4 9.5 5 11.9 10 23.8 20 47.6 42 100.0 6 — — — 7 11.3 15 24.2 23 37.1 17 27.4 62 100.0 9 1 3.7 11 40.8 10 37.0 5 18.5 27 100.0 12 15 36.6 20 48.8 5 12.2 1 2.4 41 100.0 18 1 10.0 3 30.0 6 60.0 10 100.0 Toplam 2 1.1 5 2.8 - 33 18.1 51 28.0 48 26.4 43 23.6 182 100.0

Tablo 10 : Ortalama Boy, Ağırlık, B aş Çevresi ve B üyüm e Hızı Ortalam a ve Standart Sapm a Değerleri ,

B üyüm e H m Yaş Grubu Boy (cm) Ağırlık (gm) Baç Çevresi (cm) (gm /ay)

(Ay) X ± S X ± S X ± S X ±

s

0 61.7 ± 2.8 5619 ± 852 40.3 ± 1.8 814 ± 262 6 68.2 ± 4.0 7072 ± 1124 42.9 ± 1.5 639 ± 180 9 72.0 ± 3.3 8075 ± 1086 44.1 ± 1.5 548 ± 112 12 77.7 ± 4.7 9329 ± 1177 46.0 ± 1.9 514 ± 94 18 80.4 ± 7.8 10516 ± 1388 46.0 ± 2.7 417 ± 78 TARTIŞMA VE SONUÇ

Anne sütünün, annenin yaşadığı koşullar ve çevre gözönünı alınm aksızın yeni doğan için en yeterli besin olduğu, evrensel ola­ rak benim senm iş b ir konudur. Öteki m em elilerden değişik olarak insanlarda anne sütü em m e içgüdüsel olarak değil, öğrenilerek el­ de edilen b ir davranıştır. Bu d u ru m u n b aşarılı b ir şekilde geliş­ mesi, yalnızca annenin sü t verm e kapasitesine ya da çocuğun em ­ me yeteneğine bağlı olm aktan çok, annenin sü t verm eye ne derece istekli olduğuna ve süt verm e süresince dayanabileceği psiko-sosyal desteğe bağlıdır. Annelerin çoğunlukla çalıştığı to p lu m lard a anne sü tü em zirm e yaygınlığı azalm aktadır.

Ülkemizde anne sü tü n ü n verilm e yaygınlığını sap tam ak ve de­ m ografik, sosyo-ekonomik etm enlerin b u n a etkisini gösterebilm ek am acı ile çalışm ada 450 anne ve çocuklar incelenm iştir. A nkara ve çevresinde yapılan a ra ştırm ad a örneklerin başlıca k a ra k terin i o luş­

(11)

tu ra n özellik, kent çevresindeki gecekondularda yaşayan ailelcrir- çoğunlukta olduğudur. Ailenin yaşadığı yöreye göre em zirm e sü­ resi incelendiğinde kentte yaşayan an n elerin yaklaşık yarısının (% 51.2) kısa süre (3 ay ve daha az) em zirm e eğilimi gösterm eleri­ ne karşılık, kent çevresindeki gecekondu bölgelerinde yaşayan ve çoğunluğunu ev kadınlarının olu ştu rd u ğ u annelerde bu oran üçte bi­ rin a ltın a (% 31.7), k asab alard a yaklaşık beşte b ire (%21.4) düş inektedir.

K entleşm e sonucu çağdaş yerleşim m erkezlerinde emzirme., anneyi yeni ve karm aşık d u ru m larla k arşı karşıya b ırak m ak ta ve çevresindeki başka olan ak lard an yararlan m ay a itm ektedir. Jelliffe (11) çeşitli yerleşim m erkezlerini incelediğinde k ırsal alan d a anne bebeğini em zirm ektedir. G elişm ekte olan ülkelerde son 20 - 30 yıl­ da k ırsal nüfusun büyük çap ta kentlere göç etm esi b u gru b u n köy­ deki geleneklerini bıraktığı, yetersiz em zirm e ya da erken sütten kesm e ı eğilim inin yaygınlaştığı gözlenm iştir.

K öksal'ın (12), 1974'de T ürkiye’de Beslenm e a ra ştırm asın d a büyük kentlerde bebeklerin % 26.8’i yetersiz süre (3 ay ve daha az) anne sü tü ile beslenirken, köylerde bu o ra n % 9.2 o larak verilm iş­ tir. Büyük kentlerdeki çocukların % 14'üne 12 aydan d ah a uzun süre anne sü tü verilirken köylerde çocukların % 39.6’sı çok uzun süre em zirilm ektedir.

B row n (13), em zirm enin ailenin yaşadığı yöreye göre azalm a­ sını, sürenin kısalm asını, kırsal kesim den kente gelme sonucunda aile yapısında oluşan değişikliklere b ağlam aktadır. Geleneksel ta ­ rım k ü ltü rlü ülkelerden endüstrileşm iş to p lu m lara göç eden aile­ lerde de aynı d u ru m gözlenm iştir.

B ornsteincle (14), Tanzanya’da annenin kentsel alan d a kaldığı süre ve çalışm a tü rü n ü n m em e verm e davranışını büyük ölçüde e t­ kilediğini saptam ıştır.

Uzun sürelerde elde edilen verilerde en d ü strileşm iş toplum k ü ltü rü n e giren annelerde m em e verm e olayı düşüş g ö sterm ek te­ d ir (15). Çalışm a ve bebeğinden ayrı kalm anın em zirm eyi etkileyen en önem li etm enlerden b iri olduğu açıktır. Beslenm eye ve genelde anne çocuk ilişkileri kavram ına dayalı organize p ro g ram ların ın desteklenm esi ve yaygınlaştırılm ası gerekm ektedir. Anne ve çocuk arasın d ak i ilk fiziksel etkileşim lerin önem i bilinm ekle b irlik te, iki sini uzun süre b irb irin d en ayırm ak da b ü tü n h astan elerd e doğum dan so nra kullanılan o rta k b ir uygulam a d u ru m u n a g elm iştir (16)

(12)

30 BESLENME VE DİYET DERGİSİ

H astanede doğum yapan toplam 400 annenin % 93’ünün doğum dan sonra bebeği ile aynı odada kalm ış olması, yukarıda belirtilen sa­ kıncanın önlendiğini gösterm ektedir. Anne çocuk etkileşim i üzeri­ ne R ussell’in yaptığı b ir araştırm a, b u ikili ilişkinin yoğun'uğun- dan em zirm enin olum lu etkilendiği ve başarılı olabilm ek için an­ ne ile bebeğin ayrı kalm ası ve beslenm e saatlerinin sıkı biçimde program lanm asının, yanlışlığıdır (17, 18).

A raştırm aya katılan anneler bebeklerine ilk 6 saat içinde % 82.9 oranında şekerli su, % 16.2 oranında anne sütü verm işlerdir. Anne­ nin süt verim ini etkilem esi açısından ilk verilen besinin anne sütü olması çok önemlidir.

Anne sütü ile birlikte ek besinlerin verilm esine 6 ayda başla m ak gerekm ektedir. Bu aydan sonra ek besinlere başlam ak gecik me süresine bağlı olarak, çocuğun beslenm e durum unu olumsuz yönde etkileyecektir.

A raştırm am ızda kentlerde % 29.2 oranında 0 -1 ay içerisinde,

% 43 oranında 2 - 3 ay içerisinde ek besine başlam a eğilimi görül­ mektedir.

A raştırm aya katılan ailelerin gelir düzeyini saptam ak üzere net toplam gelir sorulm uş, b u veriden yola çıkılarak, ekonom ik düzeyi daha sağlıklı biçim de gösteren ailenin kişi başına düşen net aylık geliri hesaplanm ıştır. Ailelerin kişi b aşın a gelir düzeyi bakı­ m ından iki küm e gruplaşm a eğilimi görülm ektedir. Ailenin % 90’ı 4500 T L /k işi/ay düzeyinin altında bulu n u rk en (yaklaşık % 20’si 1000- 1500 T L /kişi/ay), geri kalan % 10 aile 5000 T L /k işi/ay düze yinin üzerinde net gelire sahiptir. Tüm ailelerin yaklaşık d ö rtte üçü (% 72.9) 3000 T L /k işi/ay düzeyinin altın d a kalm aktadır.

Yüksek gelirli küm ede toplanan % 10 ailenin, daha çok toplam % 16 oranındaki kentliler grubu içinde yer aldığı bulunm uştur.

Annelerin öğrenim du ru m ları ile ek besine başlam a arasındaki o ran fark lılık lar gösterm ektedir. Lise ve yüksekokul düzeyinde eğitim görm üş annelerin % 47.1’i 0 -1 ay içinde erken o larak ek be­ sine başlarken, ilkokul bitirm em iş annelerde b u oran % 9.4’tür. E ğitim m em e vermeyi olum suz o larak etkilerken bebeğe erken ek besin verm eyi olum lu yönde etkilem ektedir. Meme verem eyen ve zam anı olm ayan anneler kısa sürede ek besine b aşlam aktadır. Me­ m e verm enin azaldığı ve sürenin kısaldığı yüksek düzeyde e n d ü st­ rileşm iş ve eğitim görm üş yerleşim m erkezlerinden elde edilen son veriler, b u akım ın sürekli ve kalıcı olm ayabileceğini, gelişmiş top

(13)

lu m lard a m em e verm e ve eğitim arasın d a o lum lu ilişkilerin oluşa­ bileceğini de g österm ektedir (19). Y üksek eğitim görm üş g ru p lar a ra sın d a geleneksel çocuk beslem e yöntem lerine dönm e istek ve eğilim ini gösteren ra p o rla r da vardır.

Yaş g ru p ların a göre bebeğin ağırlığı ve boyuna ilişkin olarak elde edilen bulguların lite ra tü rd e verilen ölçülerle bağdaştığı göz­ lenm ekle birlikte, a ra ştırm a kapsam ına giren bebeklerin özellikle uygunluk gösterm esi, a ra ştırm a kapsam ına alm an bebeklerin sağ­ lıklı bebekler arasın d a seçilm iş olm asıyla açıklanabilir. Ek besin verilm eksizin anne sütüyle beslenen bebeklerin '% 55.6’sm m , anne sü tü ile ek besin alan ların % 47.2'sinin 700 g r /a y ’d an d ah a düşük büyüm e gösterm iş olm aları, a ra ştırm a k ap sam ın a giren bebekle­ rin , b ü tü n sağlıklı görünm elerine k arşın pek de hızlı b ir büyüm e gösterm ediklerini o rtay a ç ık artm ak tad ır.

A raştırm am ızdaki yalnız anne sü tü ile beslenen çocukların az kilo alm aların a b ir neden de annenin beslenm esinin ne derece ye­ terli ve dengeli olduğunun bilinm em esidir.

SUMMARY

TH E STATUS AND CONDITIONS OF INFANT NUTRITION W ITH HUMAN MILK IN THE REGION OF ANKARA

K oksal, G., Özalp, İ.

H u m an m ilk, b y ıits ap p ro p riaten ess to th e digestive system of th e n ew b o m and its p rotective elem ents against diseases, is by it<< n a tu re the cleanest, th e m ost n u tritiv e and th e m o st ad eq u ate food fo r the infant. The b re a st - feeding practices of 450 healthy m o th ers living in d ifferen t d istricts in and aro u n d th e city of A nkara has been studied by a survey covering the d a ta related to (a) th e social, econom ic an d cu ltu ral conditions of th e fam ily, (b) th e baby and its feeding, (c) th e thoughts of th e m o th er concerning th e value of th e b re a st - feeding. The tre n d to w ard s a sh o rte r term ed b re a st - feeding, an e arlier p ractice of su p p lem en tary food and artificial food h as been observed ra th e r am ongst well - ed u cated m o th ers. The region w here the fam ily lives affects also th is behaviour. The fact th a t m o th ers generally do believe in th e im p o rtan ce of the b re a st - feeding, though city dw elling m o th ers b re a st - feed th e ir in fa n t only du rin g one tw o m onths, has also been observed. The b re a st - feeding preferences of th e fam ilies new ly estab lish ed in p e rip h eral p o o r areas of th e city are closer to th a t of th e u rb a r

(14)

32 BESLENME VE DİYET DERGISı

fam ilies, parallely to the disappearence of the tra d itio n a l fam ily life in these regions. The usefulness of a cam paign ab o u t th e im por- tance of b re a st - feeding and th e necessity of p ro m o tin g social assistance an d protective legislation fo r m o th erh o o d have been p u t forvvard as final recom m endations.

K A Y N A K L A R

1 — Yöney, Z .: Süt ve M amulleri, A. Ü. Ziraat F akültesi Y ayınları, 35, 1970. 2 — M itchell, H. S., Rynbergen, H. J., Anderson, L., D ibble, M. V . : N u trition in H ealth and D isease, Sixteenth E dition, J. B. L ippincott Com pany, Philadelphia, N ew York, 254, 1976.

3 — Özalp, İ . : Çocuklarda Gıda İhtiyacı ve B eslenm e, D ers N o tla n (Mimog-raf), 1978. *

4 — Koksal, O .: Toplum H ekim liği Ders N otları, (M im ograf), 1978.

5 — Meyer, L.. H . : Milk and Milk Products, Food C hem istry, P ublishing Corporation, N ew York, 293, 1966.

6 — Ham braeus, L . : The Pediatric Clinics of N orth Am erica, «Proprietary Milk Versus, Hum an B reast Milk in Infant Feeding», 2 2 -2 6 , 1977. 7 — Kon, S. K .: C om position and N utritive Value o f M ilk and M ilk Products

in Human N utrition, FAO. United N ations, 11, 1972.

8 — Yücecan, S., Kutluay, T.: Sütün B eslenm em izdeki Yeri ve K ullanılm a­ sı, B eslenm e ve D iyet Dergisi, Cilt 3 : 2 ; 112, 1974.

9 — Vaughan, I.A., Weber, C. W., K am berling, S.R.: Longitudinal Changes in The Mineral Contents o f H um an Milk, Ame. J. Clin. Nutr. 32 : 2301, 1979.

10 — Medhin, G. M., Vahlquist, A., H ofvandcr, Y., et. al.: B reast M ilk Com­ p osition in Ethiopian and S \veed ish M others, V itam in A and 0-Carotene, Ame. J. Clin. Nutr., 29 : 441 - 500, 1976. '

11 — .Telliffe, D. B . : «Dünyadaki B eslenm e Sorunlarına Sağlık A çısından Yaklaşım», Türkiye Ulusal Gıda ve B eslenm e Sem ineri, H acettep e Üni­ versitesi, Nisan, 1978.

12 — K oksal, O .: T ü rk iye- 1974 Ulusal B eslenm e, Sağlık ve Gıda Tüketim i Araştırm ası, Ankara, 1977.

13 — B ro \v n- R E.: Breast Feeding in Modern Tim es, Ame. J. Clin. Nutr. 2 6 :5 5 6 -5 6 0 , 1973.

14 — B ornstein, A.: B reast Feeding in Tanzania, Studies on Infant Feeding Practices and A ttitudes, N utrition N ew sletter, 11: 1, 1975.

15 — H ytte, F. E . : Proccdings o f The N utrition Society, 1 7 : 5 7 - 6 3 , 1958. 16 — Lind. J. and Jöderling, J . : The Influence o f R oom ing in on B reast

Feeding, Açta Paediat. Scand. Suppl. 159, 1964.

17 — Behar, M. et. al.: Archives o f E nvironm ental H ealth, 17: 814- 828, 1968. 18 — N ew ton, N. N ew ton, M .: Psychologic A spects o f Lactation, N ew Eng.

J. Med. 277:1179, 1967.

19 — Carballo, M .: Social and Behavioural A spects o f B reast - Feeding Ma-ternal and Child H ealth, Unit, WHO, Geneva, 1977. '

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmada, endemik bir bölge olan Yozgat ve çevresinde yaşayan çocuklarda brusellozun çocuklarda risk oluşturup oluşturmadığını saptamak için brusella IgG ve

bir olgu olmaktadır. İçinde yaşadığımız toplumun temel sosyo-kültürel sorunlarından birisi de yalnızlıktır. Yaşlı nüfusun sağlık alanındaki gelişmelere de bağlı

Sonuç olarak bakıldığında önerilen sistem biyometrik damga kullandığı için güvenlik açısından ikili damga kullanan çalışmalara göre daha avantajlıdır..

6) Aşağıdaki paragrafta yazım yanlışı olan kelimelerin altını çizip doğrusunu yazınız. Yüzyılın başlarında yeni keşif edilen bir kaç icat, yirmibirinci yüzyıla

Van Gölü Çevresinde Yaşayan Gümüşi Martı (Larus michahellis) Dışkılarının Helmintolojik Yönden İncelenmesi.. Özlem KILINÇ 1 Mutalip ÇİÇEK 2 Önder

Televizyon programlarındaki şiddetin Ortaöğretim öğrencileri üzerindeki yetiştirme etkisini Yetiştirme Kuramı açısından ortaya koymaya yönelik yürütülen bu

Bulgular, araştırmada denenen bilgi verici danışmanlık programının lise son sınıf öğrencilerinin üniversiteye giriş sınavına ve üniversite eğitimine yönelik

Perceived Environmental risk Factors (PERF) scale’s sub-dimensions which are perceptions relatedto environmental risk factors percieved by elementary school students, put