• Sonuç bulunamadı

Ya bir gün önce sevişmeli ya da bir gün sonra...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ya bir gün önce sevişmeli ya da bir gün sonra..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Milliyet

Yöneten: Bülent Berkman

¿J

J T

-kültür

sanat

-| Filiz Aygündüz

F

■ “Deniz Feneri” isimli şiirinizde so­

ruyorsunuz, “Ömrün neresindesiniz, aş­ kın neresinde?” Aşkm neresindesiniz?

“Aşk” dediğiniz söze “sevi” diyelim. Kişi sevinin “neresinde” olmaz, sevi insanın “neresinde” olur. Siz gençler sanıyorsunuz ki, sevi sizlere özgüdür. Tam tersine insan, yaşının büyüklü- ğünce sever. Bu büyüklük kapsamın- ca sevi taşır. Bir ölçek olsa, şimdi sizin de benim de kollarıma, bir tansiyon a- leti gibi onu taksalar, sizinki kaçı gös­ terirse göstersin benimki sizinkinin üstünde çıkacaktır.

■ Yaş nedeniyle mi yoksa şair olmak­

la mı ilgili bu? Ya da Fazü Hüsnü Dağ­ larca olmakla?..

Ben, sevinin okulundan geçmişim, uzun, büyük bir okuldan... Bu okul yazdığım şiirlerdir. Hele konusu sevi olan yapıtlarımı kimse yadsıyamaz. Onlar sevişmenin, “sınırsız sevi”lerin belgeleridir. Öylesine çok sevi şiiri yazdım ki, yeryüzünde gelmiş geçmiş bütün sevenler, kendi sevilerinin ısı derecesini be­ nim yazdıklarımda görür, bu adam beni çıplak mı görmüş diye şaşırırlar.

■ En sevdiğiniz aşk şiiriniz

hangisi?

En sevdiğim sevi şiirini, ben bilemem, kendisine yazdığım bilir. Asıl sevi, bilmediğimiz

anlarımızda yaşar. ■ Ya tutku?

Bugüne dek, bazı budalalar

toplumu aldatmış. Çünkü ger­

çek seviden uzak yaşamışlar. Gerçek sevi, sevişme, fotoğraf makinesinin gördükleri değil­ dir. Gerçek sevenler fotoğraf makinesine görünmezler. On­ lar başka bir gözle belki Tan- rı’nın gözüyle görürler.

■ En son ne zaman aşık ol­

dunuz?

Şimdi! Aşık olmak nabız gibidir. Onsuz zaman parçası olamaz. Bütün doğa bu “şimdi”nin içindedir. Bu “şimdi”nin dışında yaşamak düşünü­ lemez bile. Çünkü bu “şimdi” nin dı­ şında sürez* yoktur.

■ Aşkla ilgili unutulmaz bir anı... Benim anılarım “adsız”dır. Bunun nedeni içindeki aktöre saygısıdır. Ay­ şe ya da Fatma demekle hiçbir sevi şi- *iri evrenselliğe eriştirilemez. Benim tuttuğum yol, seviyi taşıdığı güzelliğe '.uygun biçimde soyutlamaktır. Bu tür •yazıları sevmeyenler “Kaymak Taba­

ğını** okuyabilirler.

■ 1950 'de yaptığınız. evlilik on beş yıl

sürdü. Aşk evliliği miydi bu?

Aşk evlilikleri, içine giremediğim bir bölge. Kanımca aşk evliliği yapanların çoğu mutsuz olmuşlar. Şimdi ben size sorsam, hiç evlenmedim dersiniz.

■ öyle...

Siz istediğiniz kadar evlenmedim deyin. Bunu ben de biliyorum, Allah da... Evlenmeler ille de bir deftere

yazılmaz, evlenmelerin çoğu deftersizdir. Yineli­ yorum, bunu Allah da bilir, ben de bilirim.

■ Peki sizin “evlilik” tanımınız ne?

Evlilik bir içtenliği bir içtenliğe açmaktır. Hiç mi açmadınız, içtenliğinizi birine? Üstelik, bu açılma­ yı sevi içinde düşünmeyiniz, sevisiz açılmalar da vardır. Örneğin bir yaşlı adam kendinden çok kü­ çük bir kızla evlenirken yaşamının kurumaya yak­ laşan ırmağını coşkun bir çağlayanla birleştirme­ nin doğasal sevincindedir.

■ Peki ya bizim bildiğimiz aşk evlilikleri? Şimdi gücümüz olsa, apartmanların damlarını bir tencere kapağı gibi açıp baksak içeriye, neler göreceğimizi tasarlayabiliyor musunuz?

Evlilikle-azıl Hüsnü Dağlarca

ile aşkı konuştuk

,

onun

deyişiyle sevi y i...

Aşk evliliklerini

,

tutkuyu

ve 14 Şubath... Sevgililer

Günü'nü topluma egemen

güçlerin yarattığı bir oyun

olarak değerlendiren

Dağlarca’nın bu oyuna

gelmemek için bir de

önerisi var:

Ya bir gün önce

sevişmeli ya da

bir gun sonra...

Dağlarca ’nın yazdığı son aşk şiiri

I

Öykümüz

I

Gün ışığında ona

baktım mı

I

Dudakları ıslak

Baktım mı öğleden

sonra

Fotoğraf: Yasemin Bay

I I I

Dudakları titrer

Geceleyin

Dudaklarımla

baktım mı

Dudaklarına

I I

Hepsinden güzeldir

kırmızıdır

I

10

.

02.2000

I

rin yüzde doksanı, üzüntü­ lerin üst üste yığıldığı biraz eski, biraz yeni, biraz da beklenen depremlere ben­ zerler.

■ Evlilik aşkı öldürür

derler...

Böyle dersem, çok büyük bir kabalık yapmış olurum. Ama sanıyorum, 65 mil­ yonda bir evlilikte, evlilik aşkı öldürmez.

■ Sevgililer Günü için ne düşünüyorsunuz? iyice düşünürsek, Sevgililer Günü’nün, topluma egemen güçlerin yarattığı bir oyun olduğunu anla­ rız. Uygarlık denilen bu uluslararası moda burda sevgimize bile karışıyor. Niye bütün toplum belir­ li bir günde sevişsin, bundan saçma bir olay ola­ maz. Kumandayla “sevi” yaratılamaz. Yaratılan sevi değil, “yasa sevi”dir. Gönülleri zorlamadır. Bu yüzden belki de boşanmalar çoğalmaktadır.

■ Oyuna gelmemek için?

Ya bir gün önce sevişmeli ya da bir gün sonra...

Fikret

Sedat

ile Ank

ı

f

süreç

** Mehmet Rauf tarafından yazıldığı kulaktan ku­ lağa söylenen seks romanı.

Referanslar

Benzer Belgeler

A) Atmacanın yavrularını beslemesi. C) Herkes yaptığı suçun cezasını çeker. D) Her söylenene inanmamak gerekir. Yıllar önce üç kişiden oluşan fakir bir aile varmış.

● DENİZ UÇAĞI ile TRANSFER UPGRADE FIRSATI İç hat uçuş ve sürat teknesi ile havalimanı – otel – havalimanı arası transferler fiyata dahil olup, dileyen

vatandaşların tepkisine neden olan ‘Epique İsland’ hakkında Aksoy Holding CEO’su Batu Aksoy “Dolgu talebimiz ret edildi ama Marina için ÇED sürecimiz Çevre ve

Ebedi ve kadir Tanrı, insanın sana kavuşmak için tüm gücü ve çabası senin Oğlun Mesih’in dünyaya gelmesinde kaynaklanmasını ve tamamlanmasını

2004'te yasanan bir baska intihar vakasina iliskin durum bu pazartesi Tours sosyal güvenlik isleri mahkemesinde incelenirken, CGT, bir basin açiklamasinda, nükleer santralin

Önceki gün meydana gelen depremin ardından yapılan ilk açıklamalarda, santralin sahibi Tokyo Elektrik Enerjisi şirketi, radyoaktif madde sızıntısının ciddi bir

ABD’nin bugün dünyanın en büyük pazarı olduğu düşünüldüğünde, ana gelirleri petrolün ihracatına dayanan ve diğer önemli gelir kaynaklarından yoksun olan pek çok

WHO 2006 yılında Kuzey Avrupa ülkelerinde 85.000 Lyme vakasının tanımlandığını, ve kuzey yarımküredeki en sık zoonoz olduğunu