• Sonuç bulunamadı

Cittaslow markasına sahip şehirlerde yerel halkın turizme yaklaşımı üzerine bir analiz: Seferihisar örneği

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Cittaslow markasına sahip şehirlerde yerel halkın turizme yaklaşımı üzerine bir analiz: Seferihisar örneği"

Copied!
120
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GAZİ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

TURİZM İŞLETMECİLİĞİ EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

CİTTASLOW MARKASINA SAHİP ŞEHİRLERDE YEREL HALKIN TURİZME YAKLAŞIMI ÜZERİNE BİR ANALİZ: SEFERİHİSAR ÖRNEĞİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan

Feriyal FARHADİ ANDARABİ

Ankara Haziran, 2012

(2)

GAZİ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

TURİZM İŞLETMECİLİĞİ EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

CİTTASLOW MARKASINA SAHİP ŞEHİRLERDE YEREL HALKIN TURİZME YAKLAŞIMI ÜZERİNE BİR ANALİZ: SEFERİHİSAR ÖRNEĞİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Feriyal FARHADİ ANDARABİ

Danışman: Prof. Dr. Azize TUNÇ HASSAN

Ankara Haziran, 2012

(3)

i

JÜRİ ÜYESİ ONAY SAYFASI

Feriyal FARHADİ ANDARABİ’in “Cittaslow Markasına Sahip Şehirlerde Yerel Halkın Turizme Yaklaşımı Üzerine Bir Analiz: Seferihisar Örneği” başlıklı tezi 21/06/2012 tarihinde jürimiz tarafından Turizm İşletmeciliği Eğitimi Anabilim Dalı’nda YÜKSEK LİSANS TEZİ olarak kabul edilmiştir.

Adı Soyadı İmza

Üye (Tez Danışmanı) Prof. Dr. Azize TUNÇ HASSAN ...

Üye Doç. Dr. Fugen DURLU ÖZKAYA ...

(4)

ii

ÖNSÖZ

Bu çalışmanın her aşamasında yakın ilgi ve yardımlarını sürekli hissettiğim değerli danışman hocam, Sayın Prof. Dr. Azize TUNÇ HASSAN’a teşekkürlerimi borç bilirim. Ayrıca Tez İzleme Komite Üyeleri Sayın Doç. Dr. Fugen DURLU ÖZKAYA ve Sayın Yrd. Doç. Dr. Arzu KILIÇLAR’a değerli katkıları için teşekkür ederim.

Bu araştırmaya sağladıkları desteklerinden dolayı Seferihisar kaymakamı Sayın Şakir ERDEN ve Seferihisar belediye başkanı Sayın Tunç SOYER’ e teşekkürlerimi sunarım.

Ayrıca, çalışma boyunca desteklerini eksik etmeyen ve güvenlerini yanı başımda hissettiğim sevgili aileme çok teşekkür ederim.

(5)

iii

ÖZET

CİTTASLOW MARKASINA SAHİP ŞEHİRLERDE YEREL HALKIN TURİZME YAKLAŞIMI ÜZERİNE BİR ANALİZ: SEFERİHİSAR ÖRNEĞİ

FARHADİ ANDARABİ, Feriyal

Yüksek Lisans, Turizm İşletmeciliği Eğitimi Anabilim Dalı Tez danışmanı: Prof. Dr. Azize TUNÇ HASSAN

Haziran, 2012

Bu araştırmanın amacı, Cittaslow markasına sahip şehirlerde yerel halkın turizme yaklaşımını ortaya çıkarmaktır. Araştırmada, tarama modeli ile mevcut durumun oraya çıkarılmasına çalışılmıştır. Veri toplama aracı olarak anket formu geliştirilmiştir. Anketin geçerliği ve güvenilirliği sınandıktan sonra Seferihisar ilçesinde Nisan – Mayıs 2012 tarihleri arasında, 446 kişilik örneklem üzerinde uygulanmıştır. Seferihisar’ın araştırma alanı seçilmesinin nedeni, Türkiye’nin ilk Cittaslow üyesi olmasıdır.

Anket uygulamalı bu araştırmanın birinci bölümünde, katılımcıların demografik özelliklerine ilişkin 6 soru ve yöredeki turizm faaliyetine yönelik görüşlerini belirleyen iki soru yer almıştır. Anketin ikinci bölümünde katılımcıların Cittaslow markasına ilişkin “memnuniyet düzeyi”, “turist sayısının artışındaki etkisi” “yerel halkın yaşam kalitesine yönelik etki düzeyi” ve “yörenin kalkınmasındaki etki düzeyini” ölçen 4 kapalı uçlu ifade, üçüncü bölümde Cittaslow markasına sahip şehirlerde yerel halkın turizmin etkilerine ilişkin yaklaşım düzeyini ölçen 30 kapalı uçlu ifadeye yer verilmiştir.

Anket sonuçları; bilgisayar ortamında SPSS 15.0 istatistiksel programında analiz edilmiştir. Ölçeklere ilişkin geçerlik ve güvenirliği test etmek için faktör analizi gerçekleştirilmiştir ve ölçeğin alt boyutları ile deneklerin özellikleri arasında ilişkilerin belirlenmesinde Mann Whitney U testi ve Kruskal Wallis H testlerinden faydalanılarak hipotezler test edilmiştir. Araştırma sonucunda ölçekten alınan toplam ortalama puan, Cittaslow’da yaşayan yerel halkın turizmin etkilerine ilişkin bireysel özelliklerine göre bazı farklılıklar göstermiştir ancak turizme yaklaşımları genellikle yüksek düzeyde olumlu bulunmuştur.

(6)

iv ABSTRACT

AN ANALYSIS ON LOCAL PEOPLE'S APPROACH TO TOURISM IN CITIES HAVING CITTASLOW BRAND: SEFERIHISAR EXAMPLE

FARHADİ ANDARABİ, Feriyal

Master, Tourism Management Education Program Thesis advisor: Prof. Dr. Azize TUNÇ HASSAN

June, 2012

Aim of this study is to reveal local people’s approach to tourism in the cities having Cittaslow brand. In this study, it is tried to reveal the current status by means of scan model. As a data collection mean, a survey form is developed. After validity and reliability of the survey proved, it is applied to 446 – person sample group in Seferihisar district, between April – May 2012. The reason why Seferihisar is preferred as research site is to be the first Cittaslow member from Turkey.

In the first section of this survey – applied study, 6 questions regarding demographic characteristics of the attendants and 2 questions determining their opinions on tourism activities in the region took place. In the second section of this survey, 4 close-ended expressions took place which measure attendants’ “satisfaction levels” about Cittaslow brand, “its impact on increase in the number of tourists”, “its impact level on local people’s life quality” and “its impact level on local development” and in the third section 30 close-ended expressions which measure local people’s approach levels to the impacts of tourism in the cities having Cittaslow brand.

Results of the survey are analyzed by SPSS 15.0 statistical software in computer media. To test validity and reliability of the scales, factor analysis is performed and through sub-dimensions of the scale, hypotheses are tested by benefiting from Mann Whitney U test and Kruskal Wallis H test in determination of the relation between subjects.

Total average score obtained from the scale as a result of the study showed some differences according to individual characteristics of the local people living in Cittaslow regarding impacts of tourism, but their approaches to tourism have been found significantly positive.

(7)

v

İÇİNDEKİLER

JÜRİ ÜYELERİ ONAY SAYFASI ... ii

ÖNSÖZ ... ii

ÖZET ... iii

ABSTRACT ... iv

İÇİNDEKİLER ... v

TABLOLAR LİSTESİ ... vii

ŞEKİLLER LİSTESİ ... x KISALTMALAR LİSTESİ ... xi 1. GİRİŞ ... 1 1.1. Araştırma Problemi ... 6 1.2. Araştırmanın Amacı ... 7 1.3. Araştırmanın Önemi ... 9 1.4. Araştırmanın Varsayımları ... 9 1.5. Araştırmanın Sınırlıkları ... 9 1.6. Tanımlar ... 10

2. KURAMSAL VE KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 13

2.1. Cittaslow Hakkında Genel Bilgiler ... 13

2.1.1. Cittaslow Oluşumu Tarihsel Süreci ... 13

2.1.2. Cittaslow Kriterleri ... 18

2.1.3. Cittaslow Markasına Sahip Şehirlerin Turizme Yönelik Politikaları ... 27

2.1.4. Dünyada ve Türkiye’de Cittaslow Markasına Sahip Şehirlerinden Örnekler ... 33

2.1.4.1. Dünyada Cittaslow Markasına Sahip Şehirlerinden Örnekler ... 33

2.1.4.1.1. Orvieto, İtalya ... 35

2.1.4.1.2. San Vincenzo, İtalya ... 36

2.1.4.1.3. Hersbruck, Almanya ... 36

2.1.4.1.4. Berwick upon Tweed, İngiltere ... 37

2.1.4.1.5. Midden-Delfland, Hollanda ... 37

2.1.4.1.6. Jangheung, Güney Kore ... 38

(8)

vi

2.1.4.2.1. Gökçeada, Türkiye ... 39

2.2. Uluslararası Şehir Markası Anlamında Cittaslow ... 40

2.2.1. Marka Kavramı ... 40

2.2.2. Markayı Oluşturan Elemanlar ... 41

2.2.3 Marka Şehir Anlamında Cittaslow ... 44

2.3. Turizmin Cittaslow Markasına Sahip Şehirlerde Yaşayan Yerel Halk Üzerinde Etkileri ... 46

2.3.1. Turizmin Sosyo-Kültürel Etkileri ... 47

2.3.2. Ekonomik Etkileri ... 50

2.3.3. Çevresel Etkileri ... 52

2.4. Türkiye’de Cittaslow Markasına Sahip Olan İlk Şehir : Seferihisar ... 55

3. YÖNTEM ... 60 3.1. Araştırmanın Modeli ... 60 3.2. Evren ve Örneklem ... 60 3.3. Verilerin Toplanması ... 62 3.4. Verilerin Analizi ... 62 4. BULGULAR VE YORUM ... 64

4.1. Bireysel Özelliklere İlişkin Bulgular ... 64

4.2. Katılımcıların Cittaslow Markasına Yönelik Yaklaşımlarına İlişkin Bulgular .. 66

4.2.1. Cittaslow Markasına Sahip Şehirde Yerel Halkın Turizmin Sosyo- Kültürel Etkilerine Yaklaşımı Boyutuna İlişkin Elde Edilen Bulgular ... 68

4.2.2. Cittaslow Yerel Halkın Turizmin Ekonomik Etkileri Boyutuna Yaklaşımına İlişkin Elde Edilen Bulgular ... 70

4.2.3. Cittaslow Markasına Sahip Şehirde Yerel Halkın Turizmin Doğa ve Çevre Etkileri Boyutuna İlişkin Elde Edilen Bulgular ... 73

4.3. Hipotezlerin Test Edilmesine İlişkin Bulgular ... 75

5. SONUÇ VE ÖNERİLER ... 91

KAYNAKÇA ... 97

EKLER ... 104

(9)

vii

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1.1. Uluslar Arası Ülkelere Göre Cittaslow Üye Sayısı ... 2

Tablo 2.1. Cittaslow Markasına Sahip Şehirlerin Listesi ... 34

Tablo 2.2. Orvieto Şehrinde Konaklama ve Spa Tesislerinin Sayısı ... 35

Tablo 2.3. Seferihisar’ın 2007-2011 Yıları İtibariyle Nüfus Değişimi ... 55

Tablo 2.4. 2012 Verilerine Göre Seferihisar’ın Mavi Bayraklı Plajlar ... 57

Tablo 2.5. Seferihisar’ın Turizm Belgeli Yeşil Yıldızlı Konaklama Tesisleri ... 58

Tablo 2.6. Seferihisar’ın Mahallelerine Göre Belediye Belgeli Konaklama Tesisi Sayısı ... 58

Tablo 4.1. Yerel Halkın Demografik Özelliklerine İlişkin Dağılım ... 64

Tablo 4.2. Katılımcıların Yörede Turist Yoğunluğuna İlişkin Görüşleri ... 65

Tablo 4.3. Örneklem Grubunun Yöreye Gelmesini Tercih Ettikleri Turistlerin Ülkelerine Göre Dağılımı ... 65

Tablo 4.4. Cittaslow Markası ile İlgili Ankete Verilen İfadelere İlişkin Yerel Halkın Görüşleri ... 66

Tablo 4.5. Turizmin Sosyo-Kültürel Boyutu ile İlgili Ankete Verilen İfadelere İlişkin Yerel Halkın Görüşleri ... 68

Tablo 4.6. Turizmin Ekonomik Boyutu ile İlgili Ankette Verilen İfadelere İlişkin Yerel Halkın Görüşleri ... 70

Tablo 4.7. Yerel Halkın Turizmin Doğa ve Çevre Boyutu ile İlgili Ankette Verilen İfadelere İlişkin Görüşleri ... 73

Tablo 4.8. Katılımcıların Cittaslow Markasına İlişkin Yaklaşımları ile Yaş Değişkeni Arasındaki İlişki ... 75

Tablo 4.9. Katılımcıların Cittaslow Markasına İlişkin Yaklaşımları ile Cinsiyet Değişkeni Arasındaki İlişki ... 76

Tablo 4.10. Katılımcıların Cittaslow Markasına İlişkin Yaklaşımları ile Yıllık Gelirleri Değişkeni Arasındaki İlişki ... 76

Tablo 4.11. Katılımcıların Cittaslow Markasına İlişkin Yaklaşımları ile Çalışma Durumu Değişkeni Arasındaki İlişki ... 77

Tablo 4.12. Katılımcıların Turizmin Olumlu Sosyo-Kültürel Etkilerine İlişkin Yaklaşımları ile Yaş Değişkeni Arasındaki İlişki ... 77

(10)

viii

Tablo 4.13. Katılımcıların Turizmin Olumlu Sosyo-Kültürel Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Cinsiyet Değişkeni Arasındaki İlişki ... 78 Tablo 4.14. Katılımcıların Turizmin Olumlu Sosyo- Kültürel Etkilerine İlişkin

Yaklaşımı ile Yıllık Gelirleri Değişkeni Arasında İlişki ... 78 Tablo 4.15. Katılımcıların Turizmin Olumlu Sosyo- Kültürel Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Çalışma Durumu Değişkeni Arasındaki İlişki ... 79 Tablo 4.16. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Sosyo-Kültürel Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Yaş Değişkeni Arasındaki İlişki ... 80 Tablo 4.17. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Sosyo-Kültürel Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Cinsiyet Değişkeni Arasındaki İlişki ... 80 Tablo 4.18. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Sosyo-Kültürel Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Yıllık Gelirleri Değişkeni Arasındaki İlişki ... 81 Tablo 4.19. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Sosyo- Kültürel Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Çalışma Durumu Değişkeni Arasındaki İlişki ... 82 Tablo 4.20. Katılımcıların Turizmin Olumlu Ekonomik Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Yaş Değişkeni Arasındaki İlişki ... 83 Tablo 4.21. Katılımcıların Turizmin Olumlu Ekonomik Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Cinsiyet Değişkeni Arasındaki İlişki ... 84 Tablo 4.22. Katılımcıların Turizmin Olumlu Ekonomik Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Yıllık Gelirleri Değişkeni Arasındaki İlişki ... 84 Tablo 4.23. Katılımcıların Turizmin Olumlu Ekonomik Etkilerine Yönelik

Yaklaşımları ile Çalışma Durumu Değişkeni Arasındaki İlişki ... 85 Tablo 4.24. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Ekonomik Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Yaş Değişkeni Arasındaki İlişki ... 86 Tablo 4.25. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Ekonomik Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Cinsiyet Değişkeni Arasındaki İlişki ... 86 Tablo 4.26. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Ekonomik Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Yıllık Gelirleri Değişkeni Arasındaki İlişki ... 87 Tablo 4.27. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Ekonomik Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Çalışma Durumu Değişkeni Arasındaki İlişki ... 87 Tablo 4.28. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Doğa ve Çevre Etkilerine İlişkin

(11)

ix

Tablo 4.29. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Doğa ve Çevre Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Cinsiyet Değişkeni Arasındaki İlişki ... 89 Tablo 4.30. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Doğa ve Çevre Etkilerine İlişkin

Yaklaşımları ile Yıllık Gelirleri Değişkeni Arasındaki İlişki ... 89 Tablo 4.31. Katılımcıların Turizmin Olumsuz Doğa ve Çevre Etkilerine İlişkin

(12)

x

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 2.1. Dünya Üzerindeki Cittaslow Şehirlerin Dağılımı ... 33 Şekil 2.2. Marka Kimliği ... 43 Şekil 2.3. Cittaslow Logosu ... 45

(13)

xi

KISALTMALAR LİSTESİ

YG 21 : Yerel Gündem 21

BM-HABITAT : Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Programı WCED : Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu

RSU : Şehirlerde Katı Madde Atıkları GDO : Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar U.R.P : Kentsel Yenilenme Programı ANDEKS : Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi EMAS : Eko-Yönetim ve Denetim Programı

(14)

1

1. GİRİŞ

Son yıllarda küçük şehirlerde adından sıkça söz ettiren toplumsal bir hareket başlamıştır . Slow Movement1’in bir parçası olarak tanımlanan bu hareket İtalya’da Slow Food2 hareketinin devamında ve BM Habitatın yerel gündem 21 (YG 21) stratejileri dikkate alınarak şehirler için planlanmıştır, Söz konusu olan Cittaslow3 en fazla 50.000 nüfuslu şehirler için sürdürebilir bir kalkınma modeli ileri sürülmektedir (Konex ve Mayer, 2009: 1).

‘Slow Food’ hareketi, 1986’da Carlo Petrini öncülüğünde Roma Piazza Di Spagna’da açılan Mc Donald’s restoranı ve benzerlerinin hegemonyasına karşı, yerel mutfakların, doğal ve özgün yerel üretimlerin kaybolma kaygısıyla başlatılmıştır. Hareket, kaliteli yöresel yiyecek-içecek ve şarap kültürünün korunması, tanıtılması ve geliştirilmesini desteklemek, aynı zamanda tarım, gıda alanındaki genetik değişime önem vererek, geleneklerden miras kalan yerel üretim ve teknikleri koruma ve desteklemeyi amaçlamaktadır (www.SlowFood.com).

Modern hayatın hızını eleştiren Cittaslow hareketinin felsefesi, aynı zamanda sözleşmede adı geçen 59 kriteri uygulayarak, şehirlerin tasarım ve planlamasını modernize edip aynı zamanda, tarih ve kültürel eğiliminin kombinasyonu üzerine biçimlendirerek, kendi halkının ve ziyaretçilerin, kaliteli günlük yaşamını sürdürmelerini sağlamaktır (Robinson ve Heitmann ve Dieke, 2011: 116).

1999 yılında Chianti kasabasının Belediye Başkanı Paolo Saturnini’nin düşüncelerinden yola çıkılarak, Bra (Francesco Guida), Orvieto (StefanoCimicchi) ve Positano ( Domenico Marrone) Belediye Başkanları ve Slow Food Başkanı Carlo Petrini ile Orviet şehrinde sözleşme imzalanarak, Cittaslow birliği resmen kurulmuştur.

1 Slow Movement hızlı modern hayatı eleştiren ve hayatın farklı alanlarında (yeme biçimi, ekonomik hayat, insanlar arası ilişki vs.) hız ve modern tüketim kalıplarını dönüştürecek bir kültürel değişimi savunan toplumsal harekettir(Yurtseven ve diğerleri, 2010:1).

2 Slow Food ; Hızlı yaşama , yöresel yiyecek-içecek ve GDO ürünlerine karşı bir tepkidir. Slow Movement hareketin bir kolu olan Slow Food 1989 yılında İtalya’da Carlo Petrini öncülüğünde başlanmıştır (www.SlowFood.com).

3 Cittaslow”un tüzüğünde Cittaslow kelimesinin başka dillere tercüme edilmemesine dair Bkz.Ek 1 Tüzük Madde 4 açıkça değinilmiştir. Erişim adresi; http://www.cittaslow.org/download/DocumentiUfficiali/ CITTASLOW_LIST_march_2012.pdf.

(15)

2

Cittaslow kelimesi, İtalyanca Citta ve İngilizce Slow kelimelerinin birleşmesiyle oluşmaktadır. Uluslar arası boyutta kurulan Cittaslow Birliğinin tüzüğünde, Cittaslow adının diğer dillere tercüme edilmemesine ve Birliğin resmi dilinin İtalyanca veya İngilizce olmasına karar verilmiştir. İtalya’nın Toskanya eyaletindeki Chianti şehri, 1999 yılında ilk Cittaslow şehri olarak tanınmıştır. Cittaslow hareketi, İtalya’nın sınırlarını aşıp, uluslar arası bir ağ kurarak, 2012 yılı itibariyle 25 ülkedeki 150 şehir, Cittaslow kriterlerini yerine getirerek, hareketin uluslararası komitesi tarafından “Cittaslow” üyeliğine dahil edilmiştir (www.cittaslow.org).

Tablo 1.1. 2011 Uluslar Arası Ülkelere Göre Cittaslow Üye Sayısı

Ülke Cittaslow sayısı Ülke Cittaslow sayısı

ABD 3 İngiltere 6 Almanya 10 İspanya 6 Avustralya 3 İsveç 1 Avusturya 3 İsviçre 1 Belçika 4 İtalya 68 Çin 1 Kanada 2 Danimarka 1 Macaristan 1 Filanda 1 Norveç 3 Fransa 3 Polonya 6

Güney Afrika 1 Portekiz 5

Güney Kore 10 Türkiye 5

Hollanda 4 Yeni Zelanda 1

İrlanda 1

Kaynak: www.cittaslow.org.

Ekonomik, sosyal vb anlamda gelişmişlik düzeyi yüksek olan Cittaslow üyesi şehirler, uluslararası kabul görmüş bir standardı uygulayarak, küresel homojenleştirme karşısında farklı kimlikleri tespit etmektedir (http://www.cittaslow.org.uk/). Cittaslow

(16)

3

hareketi, tarih ve entelektüelliğin bileşiminden ortaya çıkmış bir fikir olduğu için şehirlerde, çağdaş yerel yönetim politikaları açısından önem arz etmektedir. Şehrin yönetilmesinde sivil toplum yerel yönetimleri önemli oranda desteklemektedir. Başka bir ifadeyle, belediye yönetimi ve sivil toplumun işbirliğiyle Cittaslow markasını taşıyan şehirlerin sakinleri ve ziyaretçilerine günlük hayatın her alanında kaliteli ve yüksek seviyede refah sağlamaya çalışılmaktadır. Ortaya çıkan sonuç ise, çevre kirliliğinden, kalabalık ve stresten uzak, teknoloji ile donatılmış, tarihi kimliğini koruyan sakin bir şehir, yöresel ürünlerin kalitesine önem veren sağlıklı halk, yerel halkın iş olanakları olan mutlu bir toplum ve gelecek nesil için sürdürebilir bir yaşam ve sosyal adaletin olduğu bir ortam olmaktadır. Cittaslow hareketi, söz konusu şehir ve kasabalarda yaşayan yerel halkın markalaşmaya yönelik kalkınma politikası sonucu marka haline gelmeleri olarak değerlendirilmektedir (Parkıns ve Craıg, 2006: 78-80).

21. yüzyılın en önemli sorunlardan biri, şehirlerin sosyal, ekonomik, kültürel ve çevresel eğilimlerinin eşi görülmemiş biçimde büyümesi sonucu sürdürülebilirlik kaygısıdır. Şehirlerde hızın yarattığı değişim, kimilerinin yaşam biçimlerine ekonomik, sosyal fırsatlar ve zenginlik sunarken, kimileri ise yoksulluk, sosyal dışlanma, suç ve hastalıklarla mücadele etmektedir.

Guttorm Floistad hız ve değişimin yarattığı negatif etki ve verimsizliğe karşı yeni bir fikir ve ürünün ortaya çıkma gereğini şu şekilde vurgulamaktadır (Karlılar, 2009: 52):

Kesin olan tek şey, her şeyin değişiyor olması. Değişim hızı giderek artıyor; buna ayak uydurmak istiyorsanız, hızlanmak sizin için doğru bir seçim olacaktır. Buna karşılık ihtiyaçlarımızın değişmediğini hatırlatmakta fayda var. Fark edilmek, takdir edilmek, yakınlık hissetmek ve önemsenmek, insanın kendini bir yere, kişiye veya nesneye ait hissetmesini sağlayan olgulardır. Bu ihtiyaçlar, ancak insan ilişkilerinde yavaşlama sağlanırsa giderilebilir. Değişimin üstesinden gelebilmek için yavaş olmayı, derinlemesine düşünmeyi ve birlikte olmayı geri kazanmamız gerekli. Ancak bu şekilde gerçekten kendimizi yenileyebiliriz.

Slow Movement hareketin bir parçası olan Cittaslow, Fløistad’ın felsefesini tanımlayan niteliklere sahip, kaliteli ve farklı bir ürünün simgesi olarak şehirlerde ayırt

(17)

4

edici özellikleri kombine edip, sosyal sınıflandırmada denge sağlayan yeni bir marka oluşturmaktadır. Türk Dil Kurumu markayı (http://www.tdk.gov.tr/), “Bir ticari malı, herhangi bir nesneyi tanıtmaya, benzerinden ayırmaya yarayan özel ad veya işaret” olarak tanımlamaktadır.

Marka Kotler’e (2004: 12) göre; sadece işletmeleri ve işletmelerin ürünlerini kapsayan bir kavram değil, aynı zamanda ülke ya da şehir isimleriyle ifade edilebilecek geniş kapsamlı anlam ve çağrışımlara sahip bir etikettir. Bunun yanı sıra aslında insanlar da birer marka niteliği taşıyabilirler. Ancak güçlü markalar da şirketi, kişiyi, ürünü, şehri ya da ülkeyi marka haline getirmekle birlikte, verilen hizmetlere ya da değerlere renk, şekil ve ses gibi nitelikler de katmaktadır.

Şehirlerin marka olma çabalarındaki önemli nedenlerden biri, imaj ve kimlik kazanma yöntemiyle daha geniş sosyal tabakalar tarafından benimsenmesi sonucu sabit sermaye yatırımlarıyla dolaşımdaki sermayeyi (ulaştırma, turizm, kültürel etkinlikler vb. gibi) birleştirerek, ekonomi ve siyasi iktidarda daha güçlü konuma gelme isteğidir (Paul, 2004: 575).

Marka şehirlerde turizm, tanıtım ve ekonomiye önemli katkı sağlamaktadır. Dolayısıyla her marka şehir, turizmde de marka olmak çabasındadır. Odabaşı ve Oyman’ a (2005: 370)göre; bir şehir için marka, farklı bir değeri ifade etmek demektir. Markalaşmış şehirlerde yerel halkın özellikleri ve davranışları, marka kimliğini içeren önemli etkenlerdendir.

Ciddi bir rekabetin yaşandığı turizm pazarında, turistik ürün kapsamında sunulan hizmetlere ve müşterilerle kurulan iletişime özen gösterilmelidir. Yerel halkın turizmin gelişimine yönelik olumlu görüş ve desteği olmasa, turizm pazarlamasında planları başarısızlığa uğrayabilecektir (Cengiz ve Kırkbir, 2007: 19-37).

Turizm pazarında hizmet faktörü insan emeğine bağlı olduğu için, turistlerle kurulan iletişim ve sunulan hizmetin kalitesi, turizme yönelik algı oranı ve sergilediği yaklaşıma bağlıdır. Ancak turizmin yarattığı ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel etkiler, yerel halkın tutum düzeyini belirlemektedir. Eğer bölgede turizmin gelişmesi ve

(18)

5

marka kimliğinin iyi temsil edilmesi planlanıyorsa, önce yerel halkın yaşam kalitesini tüm boyutlarda yükselterek markalaşmış toplum yaratılması gerekmektedir.

Pelas’a (2011:17) göre; Meksika’yı uluslar arası turizm markası yapan nedenlerinden biri, bölgede devlet ve özel sektörün uyum içerisinde işbirliği içerisinde olmasıdır. Yılda yaklaşık 4 milyon turist ağırlayan Cancun şehrinde, turizme yönelik yatırımlar başlamadan önce bölgenin fiziki konumunun yanı sıra, yerel halkın turizme yaklaşımı, toplumun ekonomik şartları, yerel halkın sosyal ve kültürel değerlerinin potansiyeli dikkatlice incelenmiştir. Pelas; yerel halkın ulusalar arası bir markayı iyi temsil etmesi için önce yerel halkın yaşam kalitesini yükselterek, toplumun markalaşması gereğine değinmiştir.

Cittaslow, markalaşmış yerel halk oluşturmanın turizm sektörünün gelişmesini destekleyen, etkili bir pazarlama şekli olduğu söylenebilir. Ancak son yıllarda akademisyenler yazdıkları kitaplar ve yaptıkları araştırmalar ile Cittaslow markasına sahip şehirlerde turizmin gelişmesine paralel olarak, yerel halka yönelik yarattığı bazı olumsuz etkilerden dolayı kaygılarını belirtmektedirler. Cimicchi Orvieto şehrindeki turizm akışından meydana gelen bazı endişelerini şöyle beyan etmektedir; “hafta sonları sokaklar ve parklarda genç turist gurupların farklı giyinme anlayışına sahip olmaları nedeniyle, yerel gençlerin tepkisini çekmektedir. Yerel kültürün korunmasını amaçlaması nedeniyle Cittaslow felsefesi ile kimi zaman turizm çatışabilmektedir. Bu yüzden Cittaslow markasına sahip şehirlerde yaşayan yerel halkın düzenli ve geleneksel yaşam biçiminde turizmin bıraktığı olumsuzluklar, turistlere karşı sergilenen davranış ve yaklaşımlara yansıtılacaktır (Parkıns ve Craıg, 2006: 80).

İzmir’in bir ilçesi olan Seferihisar 2009 yılında uluslararası Cittaslow birliğinin resmi üyesi olarak Türkiye’nin ilk Cittaslow şehri olmuştur. İzmir, bulunduğu coğrafya ve arkeolojik konumu, kaliteli konaklama sayısı ve kültürel varlıklarıyla, ulusal ve uluslar arası turizm pazarında rekabet edebileceği bölge konumundadır. Seferihisar ve yerel halk uluslar arası bir markayı temsil edebildiği için bu araştırmanın ülke ve bölge turizmin gelişmesinde destek sağlayabileceği düşünülmektedir. Cittaslow markasını temsil eden şehrinde yerel halkın turizmin etkileri hakkındaki yaklaşım düzeyini ölçmek ve Cittaslow markasına yönelik tutumları belirlemek araştırmada hedeflenmiştir. Elde edilen bulguların yardımıyla yerel halkın turizmden beklentileri ve tercih ettikleri turist

(19)

6

profilini değerlendirerek, Cittaslow markasına sahip şehirlerde turizmin nitelikli gelişmesinde çıkarımlara ulaşılabilecektir. Ayrıca Cittaslow markasının yöredeki turizmin gelişmesinde sağladığı katkı düzeyi analiz edilerek markanın turizme ilişkin değer gücünün belirlenmesi umulmaktadır.

Doğutürk (2010) “Mimari ve Yaşam Kalitesi Bağlamında Yavaş Şehir Hareketi ve Seferihisar Örneği” adlı çalışmasında; Cittaslow markasına sahip şehirlerde mimari kalite ve mimari politikanın, üzerinde karar kılınmış kısıtlı sayıda mimarlık anlayışlarını tarif etmekten daha ziyade, fiziksel çevrede iyi bir mimarlık olarak tanımlayabileceğimiz kaliteli ürünler üretilmesi gerektiği noktasına değinmiştir. Keskin (2010) “ Sürdürülebilir Kent Kavramına Farklı Bir Bakış Olarak Yavaş Şehirler (CİTTASLOW): Seferihisar Örneği” adlı çalışmasında, kentlerin sürdürülebilirliğini ele almıştır. Keskin’e göre; Sürdürülebilir kentleşmeye farklı bir bakış olarak incelediğimiz Cittaslow yaklaşımının, üye olmak isteyen ve üyesi olan kentlerde gerçekleştirilmesini şart koştuğu kriterler, sürdürülebilir kentleşme ilke ve göstergeleriyle paralellik göstermektedir. Özkan (2011:51) “ Bir Sürdürülebilir Kent Modeli: Yavaş Şehir Hareketi” adlı çalışmasında; şehirlerin sürdürülebilir olması için bu şehirlerdeki mimari yapı ve politikanın da sürdürülebilir ve kaliteli olması gerektiği konusunu ele almıştır. Özkan’a göre; Cittaslow hareketi her ne kadar bünyesindeki kentleri daha sürdürülebilir kılmak için kurulsa da kentler bu durumdan bir pay çıkarmaya çalışmaktadır. Söz konusu araştırmalarda değinilen konuların çoğu kentlerin mimari yapılarıyla ilgili olduğundan bu araştırmayla uzaktan ilgilidir.

1.1. Araştırmanın Problemi

Günümüzde birçok ülkeyi ilgilendiren, ekonomik, sosyal ve çevresel konulardan biri de turizmdir. Turizm, gelir yaratıcı etkisi nedeniyle sektörler arası önemli bir konuma gelmiştir ve pazarlama politikaları bilinçli turist sayısının artışına yönelik yürütülmektedir. Ancak Tunç ve Uygur’a (2002: 1-14) göre; bilinçli turist kitlesinin artması ile beklentiler ve katılmak istenilen turizm çeşitliliği de artmaktadır.

Turizmin sağladığı kazançların yanı sıra, olumsuz etkilerinden dolayı, akademik ortamda olduğu kadar, yerel halk tarafından da tartışılmaktadır. Özellikle söz konusu

(20)

7

Cittaslow olunca, turizm faaliyetlerinin yarattığı etkiler daha fazla önem taşımaktadır. Cittaslow’nun temel yapısı incelendiğinde, bölgeye gelen turist kitlesinin daha bilinçli olması gereği ön plana çıkmaktadır. 1999 yılı itibariyle başlayan Cittaslow hareketi, pek tanınmamış küçük şehir ve kasabalarda turizm sektörünün canlanmasına neden olmaktadır. Ancak bilimsel literatürde daha çok Cittaslow şehirlerin mimari ve sürdürebilirlik kent kavramları ele alınmıştır (Doğutürk, 2010: 77; Keskin, 2010: 1-146; Özkan, 2011: 1-98).

Cittaslow kriterlerinde planlanan kalkınma ve gelişme politikaları, sadece turizm faaliyetlerinin gelir getirici özelliğine yönelik tasarlanmamıştır. Turizm gelişiminde gelenek ve göreneklerin, ahlaki değerlerin, doğal çevrenin de korunmasına özellikle değinilmiştir. Bu yüzden Cittaslow markasına sahip şehrin, turizmin yerel halk üzerinde yarattığı ekonomik etkileri ile birlikte çevresel, kültürel ve sosyal etkilerinin de incelenmesi önem arz etmektedir. Yapılan ilgili literatür araştırması ve gerçekleştirilen mülakatlar sonucu Cittaslow markasına sahip şehirlerde yaşayan yerel halkın turizmin etkilerine yönelik tutum ve beklentisi üzerine bir çalışmaya rastlanmamıştır. Bu nedenle bilimsel literatüre katkı sağlamak adına bu araştırma gerçekleştirilmiştir. Cittaslow markasını taşıyan şehirlerde yaşayan yerel halkın turizm faaliyetlerinden etkileşimini ölçmek, sonuçlar ışığında önerilerde bulunarak, alternatif turizm pazarında önemli ve sağlam adımların atılması düşünülmektedir. Bu düşünce doğrultusunda Türkiye’de ilk Cittaslow unvanına sahip olması nedeni ile Seferihisar da yaşayan yerel halkının düşünceleri incelenmiştir.

1.2. Araştırmanın Amacı

Turizmin, dinamik yapı özelliği, toplumlar arasında ekonomik, sosyal, kültürel değişim eğiliminin gerçekleşmesine neden olmaktadır. Ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel eğilimlerin yerel halk üzerinde etkisi, toplumun bulunduğu konuma bağlıdır. Farklı görüşlere ve değerlere sahip yerel halk, turizmin etkilerini de farklı değerlendirebilmektedir (Tayfun, 2002: 1-12).

Cittaslow kriterlerinde, yerel halkın ekonomik faaliyetlerinde etik kurallarına uyması, yaşadığı çevrenin kirlenmemesine özen göstermesi ve koruması, tarihi mirası,

(21)

8

yerel kültürünü ve geleneklerine sahip çıkması önemle belirtilmiştir (http://www.cittaslowseferihisar.org). Bu doğrultuda araştırmanın temel amacı; Cittaslow markasına sahip şehirlerde halkın gözüyle turizmin etkilerini inceleyip, olumlu ve olumsuz boyutlarını ortaya çıkararak, elde edilen bulgular doğrultusunda, Cittaslow markasını taşıyan şehirlerde turizmin gelişmesi ve sürdürülebilmesine yönelik önerilerde bulunmaktır.

Söz konusu amaca ulaşmak için araştırmanın hipotezleri demografik özelliklerine göre şu şekilde belirlenmiştir;

H1: Cittaslow markasına ilişkin yerel halkın yaklaşımı bireysel özelliklere göre

farklılık göstermektedir.

H2: Cittaslow markasına sahip şehirde yaşayan yerel halkın turizmin olumlu

sosyo-kültürel etkilerine ilişkin yaklaşımı bireysel özelliklere göre farklılık göstermektedir.

H3: Cittaslow markasına sahip şehirde yaşayan yerel halkın turizmin olumsuz

sosyo-kültürel etkilerine ilişkin yaklaşımı bireysel özelliklere göre farklılık göstermektedir.

H4: Cittaslow markasına sahip şehirde yaşayan yerel halkın turizmin olumlu

ekonomik etkilerine ilişkin yaklaşımı bireysel özelliklere göre farklılık göstermektedir.

H5: Cittaslow markasına sahip şehirde yaşayan yerel halkın turizmin olumsuz

ekonomik etkilerine ilişkin yaklaşımı bireysel özelliklere göre farklılık göstermektedir.

H6: Cittaslow markasına sahip şehirde yaşayan yerel halkın turizmin olumsuz

doğa ve çevre etkilerine ilişkin yaklaşımı bireysel özelliklere göre farklılık göstermektedir.

(22)

9

1.3. Araştırmanın Önemi

Turizm hareketleri, bölge ve yörelere sağladığı gelir, gelişme ve kalkınma politikası olarak değerlendirmelidir. Elbette rekabet ortamında strateji belirlemek için her zaman başta işletmeler, yöre halkı ve turist ile işbirliğinde olan tüm alanlar iyi analiz edilmelidir. Analizlerin sonucuna dayanarak kalkınma ve süreklilik konularında stratejik planlar yapılması gerekmektedir. Turizmin Cittaslow markasına sahip şehirde yaşayan yerel halk üzerindeki etkileri ölçmek, turizm pazarlaması açısından uyumlu bir kalkınma planı olduğunu tespit etmenin yanı sıra, küçük şehirlerde ve kasabalarda maliyeti yüksek olmayan sürdürülebilir turizm stratejilerini yürütmek için de yararlı bilimsel bir çalışma olmasına gayret edilmiştir.

Konu ile ilgili elde edilen bilgiler ve sonuçlar ışığında, Cittaslow markasına sahip şehirlerde turizm sektörünü hareketlendirilmeye yönelik politikaların geliştirmesine yararlı olduğu düşünülmektedir.

1.4. Araştırmanın Varsayımları

Bu çalışmada, 2011 yazında öncelikle Seferihisar Kaymakamı Şakir ERDEN ve Seferihisar Belediye Başkanı Tunç SOYER ile Seferihisar ve Cittaslow hakkında genel bilgi toplamak için görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Araştırma 2012 yılı Nisan ve Mayıs aylarında yerel halkla yüz yüze görüşme ve anket uygulanarak yapılmıştır. Anketi cevaplayacak kişilerin anketi tamamen tarafsız ve konuyu önemseyerek doldurdukları varsayılmıştır.

1.5. Araştırmanın Sınırlılıkları

Araştırmada iki ana kavram kullanılmıştır, birincisi “Seferihisar’da yaşayan yerel halkın turizme yaklaşımı” ve ikincisi ise, “Cittaslow markası”. Araştırmada maliyet ve zaman kısıtlığı, evreni oluşturan bireylerin tümüne ulaşmanın zorluğu nedeninle, Seferihisar’da örneklem, basit tesadüfi yöntem ile seçilmiştir. Çalışmanın amacı doğrultusunda Seferihisar yerel halkın turizme yaklaşımı, yapılan analizlerin

(23)

10

odak noktasını oluşturmuştur. Yerel halka etki eden faktörler ise, ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel boyutları çerçevesinde incelenmiş, diğer faktörler kapsam dışı bırakılmıştır.

1.6. Tanımlar

Slow Movement: Hızlı modern hayatı eleştiren ve hayatın farklı alanlarında

(yeme biçimi, ekonomik hayat, insanlar arası ilişki vs.) hız ve modern tüketim kalıplarını dönüştürecek bir kültürel değişimi savunan toplumsal harekettir (Yurtseven ve diğerleri, 2010:1).

Cittaslow: İtalyanca citta ve İngilizce slow kelimelerinden oluşmaktadır. 1999

yılı İtalya’nın Chianti şehrinde homojenliğe karşı, yerel kimliğini ve özelliklerini korumaya almak isteyen ve 50.000′in nüfusun altına olan şehirler için bu hareketin tüzüğü imzalanmıştır (www.cittaslow.org).

Cittaslow Kriterleri: Cittaslow birliğine giriş öncesinde şehirlerin bir

değerlendirmeden geçmesi gerekmektedir. Üyeliğe kabul için bir şehirde Cittaslow hedefleri için yapılan öz değerlendirmeden en az 50 puan almak, başka bir deyişle kriterlerden %50’sini gerçekleştirmiş olmak gerekmektedir (http://sustainablecities.dk/).

Slow Food: İngilizce slow ve food kelimelerinin birleşimidir. Carlo Petrini

tarafından 1989 yılında kar amacı gütmemeyi, yemeklerde tat, hijyen ve sosyal adaletin korunmasını amaçlayarak, Slow Food Birliğini kurmuştur. Petrini, endüstriyel Fast Food zincirlerine karşı, kaliteli yerel ürünler üretilmesi, küçük ölçekli üreticilerin korunması ve yerel yemek-içmek ürünleri için sürdürülebilirliğini sağlayan bir hareket başlatmıştır (www.SlowFood.com). “Slow Food hareketi üç boyuta dayalı bir kalite kavramı önermektedir. Bu üç boyut ise gıdanın, iyi, temiz ve adil olmasıdır. İyi, gıdanın gerçek bir tat, aroma ve görünüşe sahip olması boyutunu kapsamaktadır. Temiz, sürdürülebilir boyutu içermektedir. Adil, sosyal sürdürülebilir boyutu kapsamaktadır” (Yurtseven ve diğerleri, 2010:18).

(24)

11

Marka: “Marka, mal ve hizmetlerin kimliğini belirleyen, rakiplerininkinden

ayırt eden bir isim, simge, şekil ya da bunların bileşimidir.” (Okay, 1998: 132).

Markalaşmış Toplum: Bir şehirde yerel halkın günlük yaşam koşullarında

sağlık, çevresel, sosyal ve ekonomik gereksinimlerinin düzeyini standart hale getirerek, dengelenmiş toplumdur (www.euro.who.int).

Yaşam kalitesi: Kişinin sağlıklı bir ortamda yaşayabilmesi, beslenmesi,

korunma, barınma gereksinimlerini yerine getirebilmesi, ruhsal, zihinsel ve kültürel gelişmesine uygun olanaklar bulabilmesi ve yaşadığı hayattan tatmin olmasıdır (Torlak ve Yavuzçehre, 2008: 26).

Kentsel Yasam Kalitesi: Bir toplumun yaşadığı fiziki çevrede demografik

özelliklerine uygun, sosyal, ekonomik, çevresel ve kültürel ihtiyaçların karşılanabilin- mesi. Ayrıca kaliteli kentsel mekanın güvenirliği, estetikliği, işlevsel ve teknik değerlerini de kapsamalıdır (Emür ve Onsekiz, 2007: 369).

Sürdürülebilir: “Daimi olma yeteneği olarak adlandırılabilir. Birleşmiş

Milletler Çevre ve Kalkınma Komisyonu’nun 1987 yılı tanımına göre: İnsanlık, gelecek kuşakların gereksinimlerine cevap verme yeteneğini tehlikeye atmadan, günlük ihtiyaçlarını temin ederek, kalkınmayı sürdürülebilir kılma yeteneğine sahiptir” (Mengi ve Algan, 2003: 19).

Sürdürülebilir Turizm: Turizm faaliyetlerin her aşamasında; ekonomik

verimlilik düzeyini geliştirerek, doğa ve çevrenin kalitesini sürdürerek, tarihi yerel mimariyi ve kültürel gelenekleri yaşatarak, hem turist memnuniyet seviyesini yüksek tutmak ve hem de gelecek nesil için sahip olduğu değerleri korumak anlamına gelmektedir.

YG 21 (Yerel Gündem 21): Birleşmiş Milletler tarafından küresel ölçekte

sürdürülebilir kalkınma yaklaşımını desteklemek için hazırlanan programa verilen addır. 1992 Rio Konferansında kabul edilen esaslarla, 21. yüzyılda insan ve çevre arasındaki ilişkilerin düzenlenmesini, hükümetler ve yerel toplum kesimlerinin desteği ile gerçekleştirmeyi amaçlamaktadır. Ülkeler ve şehirlerde yerel yönetimler ve sivil

(25)

12

toplumun işbirliği ile, kendi sorunlarını ve önceliklerini saptayarak ekonomik, çevresel ve kültürel problemlere çözümler üretmek anlamına gelmektedir (Emrealp, 2005: 16).

Yerel Halk: Türk dil kurumunun tanımına göre; bir toplum içinde, ortak

gelenek, görenek, davranış ve uygulamalardan oluşan bir kültürel düzende yaşayan insan topluluğudur (http://tdkterim.gov.tr/bts/).

Hegemonya: Türk dil kurumunun tanımına göre; egemen bir iktisadi karar

biriminin diğer iktisadi karar birimleri üzerindeki iktisadi, sosyal, kültürel, ideolojik üstünlüğü ve baskısıdır (http://tdkterim.gov.tr/bts/).

Kalite: Bir ürüne özgü özelliklerin teknik, pratik ve estetik olarak yüksek olması

anlamına gelmektedir. Diğer yandan kalitenin zamanla da ilişkisi olduğunu belirtmek gerekmektedir. Her ürün için üretim, kurulum, ulaşım, sunum ve kaldırma zamanının kabul edilebilir seviyede olması kaliteyi tamamlayacaktır (Pırnar, 2007: 41).

Tanıtım: “Bir kişi, topluluk veya kurum tarafından, hedef grupları, uygun

yöntem, teknik ve iletişim araçlarından yararlanarak, bir durum veya olay konusunda aydınlatmak veya bir tutum ya da davranışa yöneltmek amacı ile yapılan bilinçli etkinliklerdir” (İnceoğlu, 1985: 84).

(26)

13

2. KURAMSAL VE KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.1. Cittaslow Hakkında Genel Bilgiler

Modernizmin sürecinde bireysel, toplumsal ve politik yaşam alanlarının tamamında değerler sisteminin değişmesi her zaman bilim insanları tarafından tartışılmaktadır. Giddens’e (1990;1-2) göre; kapitalizm, bürokrasi, teknoloji ve sanayileşmenin yarattığı etkiler, modernizmin kurumsal değişiminin nedenidir, ayrıca modernizmin özgün yapan niteliklerinden biri devamsızlık özelliğidir.

Modern sistem zaman ve yeri, marjinal kesimin lehine kullanarak ekonomi, kültür ve politikayı gelişmesini “mikro sistemden”, “makro sisteme” geçirme çabasındadır bu bağlamda “ Fast kapitalizm” sisteminde ekonomi, kültür ve politika olayları zaman ve yer ekseninde gerçekleştirmektedir. Modern sistemin devamsızlık özeliği ve “fast kapitalizmin” oluşturduğu hızlı tüketim politikası yalnızca toplumun ekonomideki tüketim anlayışını zorlamamaktadır. Sosyal, kültürel, çevresel boyutu da tüketim alışkanlığını egemenliğine alınarak değişim göstermektedir. Günümüzde hızlı toplum tüketim anlayışını savunan küresel kapital piyasalar; yerel simgesini kapsayan bütün ürünleri ve sürdürebilirliğini tehdit eder duruma getirmiştir (Robertson ve Lash ve Featherstone, 1995:4). Cittaslow hareketi, hızlı toplum tüketimin yozlaşmasının sembolü olan “fast kapitalizm” sistemine karşı bir tepki olduğu söylenebilir.

2.1.1. Cittaslow Oluşumunun Tarihsel Süreci

Dünya’da 18. ve 19. yüzyıllarda başlayan endüstri devrimi, özellikle de 19. yüzyılın ikinci yarısından, tarımın makineleşmesi ve fabrikalarda işçi arayışı insan göçüne sebep olmuştur. 1830’dan sonra buharlı lokomotif sistemin gelişmesi demiryollarının geçtiği belirli yerlerin endüstri bölgelerine dönüşmesine, hızla gelişen yeni şehirlerin kurulmasına neden olmuştur (Arın, 2003: 61).

Avrupa’nın özellikle doğu ülkelerinden, göçün başlaması ve şehirlerdeki nüfusun artması konut talebindeki isteği çoğaltmıştır. Çok yüksek kiralı, sağlıksız, yoğun yerleşim alanları, kentsel gelişmede plan yapılması gereksinimi ortaya

(27)

14

çıkarmıştır. Nitekim 1950´li yılların Doğu Berlin’in, devlet eliyle gerçekleştirilen 17 resmi toplu konut girişimi kent yerleşmesine yeni bir boyut kazandırmıştır. Şehirlerde hızlı nüfus artışı ve kitle toplum yığılması, gecekondu ve çevre kirliğinin artmasında etkili olmuştur (Arın, 2003: 63).

20. yüzyılın son çeyreğinde; sağlıksız hızlı gelişme toplumsal yaşam olgusuna, birçok olumsuz etki getirmiştir. Doğal kaynakların hesapsızca tüketilmesinden kaynaklanan çevre kirliliği ve ekolojik sorunlar, toplumların ekonomik ve sosyal eşitsizliği, sağlıksız kentleşme ve benzeri ciddi problemlerin çıkış yolu ise çevre ile kalkınma arasındaki yaşamsal denge oluşturulması ve kalkınmanın “sürdürülebilir” olmasına bağlanmıştır (Emrealp, 2005: 13).

1968 yılı, Roma Kulübü adı verilen akademisiysen ve sivil toplumdan oluşan küçük bir grup Roma’da İtalyan sanayici Aurelio Peccei ve İskoç bilim adamı Alexander King daveti ile bir araya gelerek dünyada giderek tehdit altında kalan sınırlı kaynak tüketimi ile ilgili artan endişelerini dile getirmişlerdir. Dünyada denetimsiz büyümenin kontrol altına alınması gerektiğini vurgulayan ilk kapsamlı rapor 1972 yılında Roma Kulübü tarafından açıklanan “Büyümenin Sınırları” başlığıyla; büyüme ve kaynakların karşılıklı bağımlılığına değinilerek; “sürdürülebilir kalkınma” kavramını ortaya koymuştur. İlk uluslar arası “sürdürülebilir kalkınma” kavramının temelleri 1972 yılında İsveç’in Stockholm kentinde yapılan Birleşmiş Milletler insan çevresi Konferansı’nda resmen ifade edilerek ekoloji ve kalkınma arasındaki dengenin sağlanma gereğini vurgulamıştır. Konferansta gelecek nesiller için çevre ve kaynak kullanımının korunması savunarak, ekonomik, sosyal kalkınmanın çevre ile bağlantısına dikkat çekilmiştir (The Club of Rome The Predıcament of Mankınd, 1970: 4-31).

İnsan yerleşimleri üzerine ilk konferans 1976 yılında Kanada Vancouver’de gerçekleşmiştir. Hızla gelişen dünyada yeterli konut, sağlıklı yerleşim, insan onuruna yakışır gerekli hizmetlerin sağlanması, konut ve şehirleşme konularının dünya ölçeğinde tartışıldığı bu toplantıda, hükümetleri “sürdürebilir kalkınma” için yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının “ortak” uygulayacakları politika ve programlar üzerinde durulmuştur. 1978 yılında BM Genel Kurulu tarafından sürdürülebilirlik kavramının sosyal ve çevresel boyutlarını incelemek ve sürdürülebilir yerleşimleri sağlamak için BM-HABITAT kurulmuştur. BM, küresel boyuttaki çevre ve

(28)

15

gelişme sorunlarını tanımlamak ve çözüm stratejileri geliştirmek amacıyla 1983 yılında Brundtland Raporunu yayınlamıştır. 10 Aralık 1983 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından Norveç başbakanı Gro Harlem Brundtland’tan, özel bağımsız bir komisyon olan ve WCED olarak bilinen Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonunu oluşturması istenmiştir. Bu komisyon dünyadaki çevre ve kalkınma sorunlarını yeniden incelemek, insanlar için daha refah, adil ve güvenli bir gelecek inşa etmeyi planlamıştır. Gittikçe azalan kaynakların, çevresel bozulmaların, yoksulluk ve sıkıntıların yerine sürdürmeyi, çevresel kaynak tabanını genişletmeyi ve ekonomik büyüme açısından yeni bir döneme ait politikaları esas alınmıştır. Kurumlar, kişiler, işletmeler ve hükümetler adına çevre ve kalkınma konularında uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesi ve sürdürülebilir kalkınma düzeyinin yükseltilmesi amaçlanmıştır. Ancak amaç sadece bazı çevre sorunlarıyla sınırlı kalmak değil, bununla birlikte çevre kalitesi, sürdürülebilir kalkınmanın bir küresel strateji formülüyle bağlantılı olma gereğine varılmıştır (Emrealp, 2005:19; Edwards, 2005: 15-20).

1984 World Watch Raporunda özellikle gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri gereğinin önemini vurgulanarak kaynakların denetimli kullanmasının önemi bir kez daha şu cümleyle belirtilmiştir: ‘Biz imkanlarımızın da ötesinde geleceğe borçlanarak yaşıyoruz’ (Brown, 1984: 1).

Sürdürülebilir boyutları çevre; ekonomi, şehir planı, gıda, eğitim hizmetleri dahil insan hayatı ve doğal çevredeki ilgili tüm alanları kapsamaktadır. Carlo Petrini 1977 yılında şarap ve gıdaları üzerinde yaptığı araştırmalar sonucu 1983 yılında İtaly’da sürdürülebilir gıda üretimi ve etiğini korumak ve geliştirmek için kar amacı gütmeyen yiyecek ve şarap derneği kurmuştur. 1986 yılında Piazza di Spagna Roma'da bir McDonalds açılmasına tepki olarak yerel ürünler, yerel üretici ve işletmeleri korumak ve geliştirmek amacıyla Langhe Bölgesi’nin Cuneo İli’nde Slow Movement hareketin ilk parçası olan Slow Food hareketini kurmuştur. Slow Food hareketi dünyada sürdürülebilir çiftçilik ve organik gıdalar sisteminin önemine dikkat çekerek; gıda’da artan sanayileşme ve kalite erozyonunu gidermek ve tüm insanlara sürdürülebilir temiz, iyi ve adil gıdanın sağlanmasını savunmuştur (Petrini, 2001: 1-2).

1987 yılında Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonun yayınladığı ”Ortak Geleceğimiz” başlıklı raporda çevre ile kalkınmanın uyumsuzluğu ve çevrenin kalkınma

(29)

16

uğruna feda edilmesine yeniden dikkat çekilmiştir. Kalkınmanın sürdürülebilirliği, ekonomik gelişmenin kaynağı ve sınırı olduğu çevrenin benimsenmesine bağlıdır. Sosyal ve ekonomik hizmetlerinin dayandığı ekolojik ve toplum merkezli sistemleri tehdit etmemek suretiyle, yaşayan ve gelecekte yaşayacak tüm insanların, mevcut çevresel sınırlar dahilinde, adaletli biçimde sağlayabilecek kalkınma politikaları sürdürülebilir kalkınma olarak tanımlanabilir. Ayrıca devletlerin, finans, ticaret ve yardım faaliyetlerinin tekrar gözden geçirilmesini önerilmiştir (Emrealp, 2005: 13).

1989 yılında, uluslar arası Slow Movementin bir parçası olan Slow Food hareketinin beyannamesi Carlo Petrini ve 15 ülkeden delegelerin bir araya gelmesiyle Paris’te, imzalanmıştır. Slow Food, görülen yemeğin tadı kısmı dışında, iyi, temiz ve adil yiyeceklerdeki üç özelliğe bir arada sahip olmasının kültürel, sosyal, ekonomik ve etik unsurların sürdürülebilir sembolü olarak tanımlamıştır. Slow Food hareketi, özellikle Terra Madre ve Presidia projelerini yürüterek dünyada kurulan gıda sisteminin ve insanların beslenme alışkanlıklarında gerçek bir değişimine ihtiyacı olduğunu uyararak, küreselleşen üretim ve tüketim sürecinde yaratılan ekonomik, sosyolojik, kültürel ve ekolojik sorunların gidermesine ve sürdürülebilir genetiğiyle oynanmamış gıda sisteminin kurulması çabasındadır. Slow Food hareketi, İngiltere, Almanya, İtalya, İsviçre, ABD, Fransa, Şili, Hindistan, Japonya dahil olmak üzere 150 ülkede 2000 topluluk ağı ve 100.00 yerel gurup üye ağları tarafından yürütülmektedir (www.SlowFood.com).

Benjamin Barber 1992 yılında öne sürdüğü önemli Mc World ve Jihad World4 teorisinde küreselleşmede medeniyetlerin çatışmasına dikkat çekmiştir. McWorld; yayılmacı ticaret tarafından yönlendirilen popüler kültürün bir ürünü ve Amerikalı tavrı sembolü olan ürünlerin, fiziki görüntülü estetiği yanı sıra bir kültür ideolojisinin ürün yelpazesidir. Bu ideoloji toplumların farkında olmadan, tüm alışkanlıklarını etkisi altında alarak politik tavırla düşünceleri belli ve sınırlı markaların pazarlamasına yönlendirmektedir. “Hollywoodism” yaşam tarzı isteğini uyandıran Mc World sistemi yiyecek ve içecek (Coca Cola), şehirleşme planları (Chicago) ve daha bir çok alanı egemenliğine alarak homojenleşmiş ve sınırlar içerisinde yaşayan toplum yaratarak

4 Cihad sözcüğü “bütün gücünü kullanma” manasına gelen ve tek kelime olarak “mücadele” anlamında kullanılan bir kelimedir. Cihad World hareketi dünyada yerel, ulusal veya dini geleneklerin savunmasını vurgulamaktadır (Barber,1995: 3).

(30)

17

küçük çapta insan emeğiyle üretilen yerel ürünler, özgün ve farklı kültürlerin yok edilmesini sağlayarak sürdürülebilir yaşam niteliklerini tehdit etmektedir (Barber,1995: 24).

1992 yılında Un Habitat Rio Zirvesi düzenlenmiş Dünya Zirvesi Konferansında kentlerle ilgili küresel eylem planı “Gündem 21” , “Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi” ve “İklimsel Değişiklikler Çerçeve Sözleşmesi” başlıkları ile ele alınarak sürdürülebilirliğin sosyal önemine vurgulanmıştır. Kentlerde sürdürülebilir ve kalkınma planını şu şekilde açıklamıştır (Üncü ve diğerleri, 2008: 11):

• Kalkınma ve çevre arasında denge kurulmasını hedefleyen “sürdürülebilir gelişme” kavramının yaşama geçirilmesine yönelik bir eylem planı niteliğindedir.

• İnsanlığın temel gereksinimlerinin karşılanmasını, yaşam standartlarının iyileştirilmesini, ekosistemlerin daha iyi korunmasını ve yönetilmesini amaçlamaktadır.

• Bir yandan günümüzün ağırlıklı sorunlarının üstesinden gelmeyi, öte yandan da dünyamızı gelecek yüzyılın tehditlerine karsı hazırlamayı, bir başka ifadeyle 21 yüzyılın gündemini oluşturmayı hedeflemektedir.

Bu üç bölümde insan yerleşimlerinin özellikle “sürdürülebilir insan yerleşimlerinin gelişmesinin desteklenmesi” başlığı sosyal, ekonomik ve çevresel kalitesinin kentsel ve kırsal alanlarda iyileştirilmesi hedeflenmektedir. 1996 yılında İstanbul’da BM Habitat Gündemi’nde, “sürdürülebilir kalkınmanın vazgeçilmez temelinin demokratik, insan haklarına saygılı, şeffaf, katılımcı ve halka hesap veren yönetimler olduğu” belirtilmiştir. Bu tanımla şehirlerde sivil toplumun ve yerel yönetimlerin işbirliğinin vazgeçilmezliğine dikkat çekilmiştir (Üncü ve diğerleri, 2008:12).

1999 yılında Paolo Saturnini Greve Chianti'nin belediye başkanı, sürdürülebilir kalkınma politikasının küçük şehirler ve kasabalarda yerel halkın yaşam kalitesini yükseltmek ve ekolojik nitelikleri değerlendirmek amacıyla farklı bir kalkınma modeli

(31)

18

ortaya koyarak fikrini ulusal boyuta taşımıştır. Slow Food başkanı Carlo Petrini ve Bra (Francesco Guida), Orvieto (Stefano Cimicchi) ve Positano (Domenico Marrone) belediye başkanları 15 Ekim 1999 tarihinde Orviet’da Cittaslow sözleşmesini imzalayarak Slow Food felsefesini resmi olarak sürdürülebilir kentsel boyuta taşımışlardır. Cittaslow tüzüğünde Cittaslow’un kar amacı gütmeyen bir teşekkül olduğu belirtilerek, ulusal ve uluslararası yapıdaki bu birliğin merkezi Orvieto’da Via Ripa Di Serancia I, 16, Aziz John Manastır’ındaki “Palazzo del Gusto” adresi olarak gösterilmiştir. Ayrıca “Birlik tatil merkezlerine de sahip olabilir.” diye açıklama yapılmıştır (www.cittaslow.net).

2.1.2. Cittaslow Kriterleri

Paolo Saturnini, Cittaslow hareketini şu cümleyle ifade etmektedir: “Cittaslow hareketi değişimin kendisine değil, değişim için uygulanan yanlış yol ve yöntemlere karşıdır. Bu nedenle, şehirleri üyeliğe kabul ederken dikkatli davranmamız gerekmektedir.”(Parkins ve Craıg, 2006: 79).

Küçük ve yaşlanmış şehirler ve kasabaların canlılığı, küreselleşmenin tehdidi altındadır ve şehir planlama tasarımlarında global metropol şehirler gibi, küçük şehirler de tasarımlarına ve yerleşme planlarına özen göstermeliler. Bir şehri Cittaslow üyeliğine başvururken, öncelikle nüfusun 50 binin altında olması gerekiyor ve yapılan öz değerlendirmede Cittaslow Birliğin tüzüğünde belirlediği kriterlerde en az 50 puan almalıdır. Ayrıca üyelik kabul edildikten sonra Cittaslow birliği sürekli kriterlerin sürdürülmesi için üye şehirleri kontrol etmektedir. Cittaslow üyesi olan şehirlerin bu Birliğe gönüllü katıldıkları için her yılın Haziran ayının 30’una kadar üyelik ücretini ödemeliler. Ödemeler şehirlerdeki nüfus sayısına göre değişmektedir. Buna göre;

• Şehir nüfusu 1000’den az olanların ödedikleri üyelik ücreti; 600,00 Euro. • 5000’den az nüfusa sahip şehirlerin ödedikleri üyelik ücreti; 750,00 Euro. • 5000-15.000 arasında nüfusa sahip şehirlerde ödedikleri üyelik ücreti

1,500.00 Euro.

(32)

19

• 30.000’den fazla nüfusa sahip şehirlerde ödedikleri üyelik ücreti 3,500.00 Euro.

Bununla birlikte Cittaslow destekçileri ve arkadaşlarının ödedikleri üyelik ücreti 3,500.00 Euro bir defaya mahsus sertifikasyon ücreti 600,00 Euro olarak belirlenmiştir (www.cittaslow.net/).

Ayrıca 7 başlık altında 59 ana ölçüt ve farkındalık başlığı altında 3 özel koşulu gerçekleştirmek gerekmektedir. Bu kriterlerin sınıflandırıldığı 7 ana başlık şunlardır (www.cittaslow.org) ;

1. Çevre politikaları (11 adet), 2. Altyapı politikaları (13 adet),

3. Kentsel Kalite için Teknolojiler ve Tesisler (9 adet), 4. Yerel Üretimi Korumak (11 adet),

5. Misafirperverlik (5 adet), 6. Farkındalık (3 adet) ve

7. Slow Food Faaliyetlerine ve Projelerine Destek (7 adet).

Mükemmeliyet Koşulları

Mükemmeliyet koşulları arasında yer alan çevre politikalar başlığı altında maddeler şu şekildedir (www.cittaslow.org);

1- Çevre Politikaları

• Hava, su ve toprak kalitesinin, yasalar tarafından kabul edilen düzeyde olması ve bunun resmi olarak belgelenmesi.

• Çöplerden çevreye zarar veren ve geri dönüşü olmayan atıkları ayrıştırmanın teşvik edilmesi ve yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalar.

• Endüstriyel ve evsel kompostlamanın teşvik edilmesi ve yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalar.

(33)

20

• Atık su arıtma tesislerinin teşvik edilmesi ve bu tesislerin yaygınlaşmasına yönelik çalışmalar.

• RSU ve biokütlelerden faydalanarak ısı üretilmesi ve yenilebilir enerji, yeşil hidrojen, mini hidroelektrik santralleri gibi alternatif enerji kaynaklarının kullanılmasıyla enerji tasarrufu yapılmasına yönelik şehir yönetimlerinin yapmış oldukları çalışma planları.

• GDO ürünlerinin üretimde kullanılmasının ve bu ürünler kullanılarak üretilen ürünlerin satışının yasaklanması.

• Toplu kullanım merkezlerinde sergilenen reklam niteliğindeki tabelaların, afişlerin veya yönlendirici nitelikteki trafik işaretlerinin düzenlenmesine ve kullanılmasına yönelik olarak şehir yönetimlerinin yapmış oldukları çalışma planları.

• Manyetik ürünlerin kullanımından kaynaklanan çevresel kirliliğin ve sağlıksal problemlerin önlenmesi ya da en aza indirilmesi için gerekli olan önlemlerin alınması, sistemlerin geliştirilmesi.

• Gürültü kirliliğinin önlenmesi veya en aza indirilmesi için gerekli tedbirlerin alınması ve buna yönelik bir çalışma programının yapılması.

• Çevre yönetimi sistemlerinin benimsenmesi (EMAS ve ECOLABEL ya da ISO 9001; ISO 14000, SA 8000 ve Gündem 21 projelerine katılım).

• Şehirde yaşanan ve aydınlatma sisteminden kaynaklanan çevresel kirlenme ve bundan doğan görüntü kirliliğinin kontrol altına alınması için gerekli önlemlerin alınması ve programlar oluşturulması (www.cittaslow.org).

(34)

21

2- Altyapı Politikaları

Mükemmeliyet koşulları arasında yer alan altyapı politikaları başlığı altında maddeler şu şekildedir (www.cittaslow.org);

• Tarihsel anlamda önemli olan ancak hasar görmüş ya da yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan yerlerin restore edilmesine yönelik planlar ve çalışmalar yapılması.

• Ulaşım sisteminin güvenli olabilmesi ve trafik akışının hızlı olabilmesi için planlar ve düzenlemeler yapılması.

• Bisiklet kullanımının yaygın olduğu okullar, spor alanları ve doğal alanlar gibi yerlerde bisiklet yolu planlamasının yapılması.

• Şehir içerisinde kullanılan toplu taşıma araçlarının çeşitliliğinin artırılması, buna bağlı olarak özel taşıtların kullanım oranının azaltılmasına yönelik çalışmaların yapılması ve bununla birlikte park alanlarının, yaya trafiğini hızlandıran yürüyen merdivenlerin, teleferiklerin ve yayaların okullara vb. merkezlere ulaşımını kolaylaştıracak yaya kaldırımlarının sayısını artırmaya yönelik planlamalar ve çalışmaların yapılması.

• Şehir içerisinde bulunan okullar, hastaneler ve alışveriş merkezleri gibi kamusal ve kamusal olmayan nitelikteki yerlerdeki mimari yapının engelliler için elverişli olması, teknolojik kaynakların kullanımını mümkün kılan altyapıların varlığının sağlanması ve korunması.

• Eğlence merkezleri, spor aktiviteleri, yaşlılar ve bakıma ihtiyacı olan kişiler için özel bakım merkezlerinin ya da evde bakım imkanlarının sağlanması gibi aktivitelerin ve aile bağını güçlendirmeye yönelik faaliyetlerin planlanması ve uygulanması.

(35)

22

• Sağlık merkezlerinin kolay ulaşılabilir olması ve bu yerlerin sayısının bulunduğu şehirdeki nüfusun ihtiyaçlarını karşılayacak yeterlilikte olmasının sağlanması.

• Şehir içerisinde yeşil alan oluşturmaya yönelik çalışmaların yapılması ve bu alanların korunması.

• Ticari merkezlerin oluşumunun ve ticari malların etkin bir şekilde dağıtımının sağlanması için gerekli olan altyapının oluşturulması.

• Şehir içerisinde faaliyet gösteren mağazaların vatandaşların ihtiyaçlarına, sorunlarına ve beklentilerine ilgiyle ve içten bir şekilde yaklaşmalarının sağlanması ve toplumsal olaylarda hassas olmaya teşvik edilmesi.

• Şehir içerisinde tarihsel, kültürel anlamda ve çevresel kullanım açısından önem arz eden yerlerin bakımlarının düzenli bir şekilde yapılması ve korunması.

• İhtiyaç duyulduğunda insanların zihnindeki şehir algılamasının değiştirilmesine yönelik düzenlemelerin yapılandırılması ve yeni bir şehir imajı yaratmaya yönelik faaliyetlerin etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi ve kontrolü.

• U.R.P ve şehrin turistik, kalkınma ve diğer sosyal faaliyetlerini tanıtan bilgilendirme ofislerinin Cittaslow bilgilendirme ofisleriyle işbirliği içerisinde çalışmalarının sağlanması (www.cittaslow.org).

3- Kentsel Kalite için Teknolojiler ve Tesisler

Kentsel kalite için teknolojiler ve tesisler başlığı altında maddeler şu şekildedir (www.cittaslow.org);

(36)

23

• Şehrin teknolojik kaynaklar, biyomimari alanlar ve yaşam standartlarının simgesi olan bilgilendirme faaliyetlerinde görev alan personelin alanında bilgili ve özverili olması.

• Şehrin teknolojik yapısını, fiber optik kablolar ve kablosuz sistemler için elverişli hale getirmek.

• Şehrin teknolojik kaynaklar ve manyetik yapılardan kaynaklanan zararlardan korunması ve bu kaynakların takibinin yapılabilmesi için elektromanyetik alanları izleme sistemlerinin benimsenmesi ve geliştirilmesi.

• Kent genelinde ortaya çıkan çöpleri, geri dönüşümü mümkün olamayan ve olan şeklinde sınıflandırarak gereken yerlere çöp kutularının konulması ve çöplerin düzenli bir şekilde alınmasını sağlayarak çevresel temizliğin korunması.

• Kamu ve özel alanlarda yeşil alan uygulamasına yönelik çalışmaların yapılması.

• Vatandaşların ihtiyaç ve beklentilerine yönelik planlanan ve yürütülen faaliyetlerin şehir yönetimince oluşturulan bir internet sayfası vb. aracılığıyla halka duyurulmasına yönelik çalışmaların yapılması.

• Özellikle kullanımın ve kalabalığın fazla olduğu yerlerde gürültü kirliliğini önlemeye yönelik çalışmaların yapılması.

• Kent genelindeki mimari yapılarda renk uyumunu sağlamaya özen göstermek.

(37)

24

1- Yerel Üretimi Korumak

Mükemmeliyet koşulları arasında yer alan yerel üretimi korumak başlığı altında maddeler şu şekildedir (www.cittaslow.org);

• Tarım alanında organik ürünlerin üretiminin sağlanması ve kontrolü.

• Tarım, sanayi, sanat vb. pek çok alanda üretilen ürünlerin kalite kontrollerinin yapılması ve belgelendirilmesi.

• Şehrin simgesi niteliğindeki sanatların ve uygulamaların devamlılığını sağlamaya yönelik çalışmaların yapılması.

• Şehre özgü olan alanlarda halka iş imkanı sağlayan ve şehrin tarihini, kültürünü yansıtan meslek gruplarının korunmasının ve desteklenmesinin sağlanması.

• Şehirde bulunan restoran, kaffe, kafeterya gibi tüketim yerlerinde organik ürünlerin kullanımın sağlanması ve denetlenmesiyle birlikte bu yerlerde geleneksel havanın kaybolmamasının teşvik edilmesi.

• Slow Food hareketinden yola çıkarak beslenme konusunda halkı bilgilendirici eğitim programları düzenlemek.

• Şehrin simgesi durumunda olan, o şehrin yemek kültürünü yansıtan tariflerin ve gastronomi uygulamalarının korunmasını sağlamak.

• Yöresel ürünlerin devamlılığını sağlamak amacıyla üretim ve pazarlama alanlarında gereken desteğin verilmesi.

• Şehirde ağaçlandırma ve uzun yıllardan bu yana var olan ağaçların korunmasına yönelik çalışmaların yapılması.

• Yöreye ait kültürel etkinliklerin teşvik edilmesi, yöre halkının desteğinin sağlanması ve bu yolla sahip olunan değerlerin herkes tarafından benimsenmesinin sağlanması.

• Yöre halkının yerel ekinler yetiştirmeye özendirilmesi.

2- Misafirperverlik

Misafirperverlik başlığı altında maddeler şu şekildedir (www.cittaslow.org); • Yöre halkında turistlere karşı misafirperverlik anlayışını oluşturmak ya da

(38)

25

• Turistik alanların ve değerlerin tanınmasını ve ayırt edilebilmesini sağlamak amacıyla turistlerin rahatlıkla anlayabileceği genel ifadeler ve işaretlerin kullanılması.

• Yörede düzenlenecek turistik etkinliklerin zaman ve yeri hakkında potansiyel katılımcıların etkin bir şekilde haberdar edilmelerinin sağlanması ve etkinliklerin gerçekleşeceği tarihlerde katılımcı sayısı ve ihtiyaca göre o yerdeki park alanları, market vb. yerlerin çalışma saatlerinin uzatılmasının sağlanması.

• Şehrin Cittaslow hareketlerinin tanıtılması amacıyla, broşürler dağıtarak ve ya internet sitelerini kullanarak turistleri bilgilendirme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi.

• Turistik yörelerdeki işletmelerin esnek fiyat politikaları uygulamaya teşvik edilmesi, işletmelerde uygulanan fiyatların pazarda aynı ürün için verilen fiyatla bağlantılı olmasının sağlanması.

2- Farkındalık

Farkındalık başlığı altında maddeler şu şekildedir (www.cittaslow.org).;

• Yörede Cittaslow uygulamaları başlamadan önce yerel yönetim tarafından halk Cittaslow’un ne olduğu, neleri gerektirdiği konusunda bilgilendirilmesi.

• Cittaslow hareketinin uygulanmasında sosyal faaliyetlerin de bu uygulamalara dâhil edilmesi için planların hazırlanması ve buna yönelik uygulamaların yapılması.

• Cittaslow ve Slow Food kavramları şehirde benimsendikten sonra bu hareketlerin geliştirilmesine yönelik faaliyetlerin yapılması.

• Şehirde Cittaslow hareketini simgeleyen kampanya ve uygulamaların yapılması.

(39)

26

• Slow Food Komitesinin oluşturulması ve desteklenmesi “liyakat notu”.

• Cittaslow hareketlerine üye olan şehirlerin, Cittaslow logosunu kullanmaları ve resmi web sitelerine “Cittaslow” kavramı hakkında açıklama koymaları.

3- Slow Food Faaliyetlerine ve Projelerine Destek

Slow Food faaliyetlerine ve projelerine destek başlığı altında maddeler şu şekildedir (www.cittaslow.org);

• Yörede bir Slow Food birliliğinin kurulması.

• Slow Food kavramından yola çıkarak özellikle orta öğretimde beslenme üzerine eğitim programları hazırlanması ve uygulanması.

• Slow Food ile işbirliği yaparak okullarda ve çeşitli kamu kuruluşlarına ait bahçelerde sebze bahçelerinin kurulması.

• Slow Food Merkezlerinin kurulması ve yok olma riski olan gıda ürünlerinin devamlılığı ve üretimi için projeler oluşturulması, uygulanması ve desteklenmesi.

• Slow Food tarafından korunan ve bu hareketin uygulandığı yöreye ait yerel ürünlerin kullanımına halkın ve işletmelerin teşvik edilmesi, okullarda, restoranlarda ve diğer gıda tüketim yerlerinde geleneksel beslenme yöntemlerinin uygulanmasının özendirilmesi.

• Slow Food kavramından yola çıkarak yöreye özgü gıda ürünlerinin üretiminin sağlanması, yeni yöresel ürünlerin oluşturulmasına destek verilmesi.

• Terra Madre ve Presidia projesinin ve yemek cemiyetlerinin ortak eşleştirme ile desteklenmesi (www.cittaslow.org).

(40)

27

2.1.3. Cittaslow Markasına Sahip Şehirlerin Turizme Yönelik Politikaları

Doğal zenginlikler, tarihi miras ve özgün yerel kültürlerin var oluşu, bölgedeki turizm faaliyetlerinin başarısında güçlü derecede katkı sağlayabilecek faktörlerdir. Ancak sanayileşmenin sonucu ortaya çıkan hummalı ve kısa ömürlü tüketim alışkanlığı, adı geçen faktörlerin de etkisine almıştır. Hızlı tüketim alışkanlığın turizm ürünlerin üzerinde bıraktığı olumsuz fiziki etkileri yanı sıra, psikolojik anlamda da tatminsizliğe yol açabilmektedir. Dolayısıyla turizm pazarlama politikalarını planlarken, fiziki sürdürülebilirlik boyutuyla beraber, manevi doyumluluk boyutu da dikkate alınmalıdır. Cittaslow yaşamın her anlamında mükemmeliyet kültürünü temsil eden bir markadır ve sadece turistik bir ürün olmak hedefiyle tasarlanmamıştır. Cittaslow markasını taşıyan şehirlerde, turizm pazarlama politikaları, sürdürülebilir kalkınma politikalarının tüm boyutlarına tamamen uyum sağlamak zorundadır.

‘Slow Turizm’ olgusu, yerel toplumun entegrasyonunu artıran ve kimlik duygusunu yücelten, daha katılımcı olmayı ve daha fazla kurumsallığı destekleyen artı sürdürülebilirlik paradigmalarının her anlamda sağlanabilmesi nedeniyle, Cittaslow markasına sahip şehirler için uygun bir sürdürülebilir turizm modelidir. Cittaslow markasını taşıyan şehirler; kalite, yavaşlık, eğitim, sürdürülebilirlik, yerel kimlik ve özgülük temalarının doğru lanse edilmesinden dolayı, endüstriyel olan ve standardize edilmiş rekabetçi turizm pazarında diğer şehirlere göre avantajlı olarak değerlendirilmelidir.

Standardize edilmiş hız turizminin en belirgin özellikleri şöyle sıralanmaktadır (Demiroğlu ve İzgi, 2007: 7; http://www.alisoncaffyn.co.uk);

• Uzun mesafelerde kısa molalar verilmektedir. • Sıkışık ve kalabalık güzergahlar söz konusudur.

• Sorunsuz ve sınırsız iletişim imkanları sunmaktadır (cep, e-posta vb). • Kontrol listeleri vardır (Ticking off sites).

• Hazır yiyecek hizmeti vardır.

• Reklam ve teknolojinin ağırlığı görülmektedir. • Adrenalin ve hız söz konusudur.

Şekil

Şekil 2.1. Dünya Üzerindeki Cittaslow Şehirlerin Dağılımı
Tablo 2.1. Cittaslow Markasına Sahip Şehirlerin Listesi
Tablo 2.4. 2012 Verilerine Göre Seferihisar’ın Mavi Bayraklı Plajlar
Tablo 2.6. Seferihisar’ın Mahallelerine Göre Belediye Belgeli Konaklama Tesisi    Sayısı
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Katılımcıların turizmin gelişiminin sosyo-kültürel pozitif etkilerine yönelik algısı incelendiğinde 21 yıl ve üzeri Antalya’da ikamet eden katılımcıların

bayanlara yeni iş alanı yaratması, turizme bağlı olarak nakit para akışının olması, ilçenin sahip olduğu öz varlıklarının daha belirgin yaşanmaya başlanması ve

oluşan aile müzeleri belki de bu geleneğin bir başlangıcı olarak kabul edilebilir... Yazan: Hakim

uzun çarşı dükkânlarına müşteri neden giremezdi, uzun çarşı eşyası, uzun çarşıltiarı neden birbirlerinden kız alır, bütün dükkânlar birbirinin..

Çalışmalarını Galata Mevlevihanesi'nin içinde sürdüren Galata Mevlevi Musiki ve S em a Topluluğu'nun icra heyetinde 18 kişi var.. Müzik profesörü, berber, devlet

Cittaslow yaklaşımı ile birlikte Türkiye'deki ve dünyadaki bu kentler için yerel kimliğin güçlenmesi, yerel değerlerin ön plana çıkarılması, yerel ekonominin

Safranbolu'da yapılan bu ampirik çalışmada (1) turizmin ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel etkileri ile halkın bu etkileri nasıl algıladıkları incelenmiş

H 5a : Medeni durum açısından Cittaslow hareketi bağlamında turizmin sosyo- ekonomik etkileri istatistiki olarak anlamlı farklılık göstermektedir.. H 5b : Medeni