KÜLTÜR VE
SANAT
DÜNYAMIZIN
ZİRVESİNDEKİ
KADIN
Melek Celal Sofu, S. Radhan, 1920.
M
elek
C
elal
TAHA TOROS
G
üzel sanatların tümbranşlarındaki çalışma larıyla, Türkçe, Fransız ca. Almanca yayınlarıy
la. yurtta ye vıırt dışında tanınmış olan Melek Celal, hakkında kitaplar yazılmaya layık bir sanatkardı.
Yimıibeş yılı yurt dışında geçen,
seksen yıllık yaşamı kültür zenginlik leri ile doluydu.
O bir ressam, bir heykelmiş, bir hat sanatı uzmanı, eski eserlerle anti kalar ve özellikle el işlemeleri konu sunda ve eski kadın giysileri üzerinde bir otoriteydi.
Çok yönlü ve kültür ağırlıklı kişili
ğiyle Melek Celal'i tanıtmaya çalışır ken. hu vesileyle, onun biogratisine dair -bir araştırma zahmetine katlan madan. adeta birbirinden aktarıla rak- yapılan yayınlardaki bazı hatala rı da düzeltme fırsatı bulmuş olaca ğız. İleride araştırma yapacak olanla ra bu türden yanlış bilgilerin
yansı-Melek Ziya, babası Albay Ziya Bey
Paris yıllarında Melek Hanım.
Melek-Celal Sofu.
maması ve sağlıklı kaynaklara daya nılması açısından bunu, yerine getiril mesi gereken, bir görev saymaktayız.
M ELEK CELAL İN KİMLİĞİ
Melek Hanım annesi ve babası açı sından köklü, soylu ailelerden geliyor. Özellikle, ülkemizde yaygın isimler den oluşan (Tepedelenliler) Melek İla nımın ana tarafım oluşturur. Aile şe cerelerinin geçmişinde Namık Kemal ile akrabalığı vardır. Ailenin bilinen başı Tepedelenli Ali Paşa'ya ve talibi mizde cesareti ile tanınan Serasker Topal Osman Paşa'ya kadar dayanır
Tepedelenliler birbirlerine çok tut kundurlar. Melek Hanım ile büyük romancımız Abdülhak Şinasi ve kar deşi Selim Nüzlıet, Büyükelçi Nermin Tepelen, Paris Büyükelçisi Salih Mii- ııir Paşa'ııın kızı Nimet Münir, Sadra zam Avlonyalı Ferit Paşa'mn çocukla
rı, İsmail Müştak Mayako'mm, İzzet Melih Devrim'in eşleri ile son I lalife ile birlikte yurttan ay rılan hususi kâtibi ressam ve hat tat I liiseyin Nakip Bey teyze ço cuklarıdır.
Geçmişte Tepedelenli ailesin den gelen iki ünlü kadın vardır ki, bunlar yaşadıkları dönemin en kültürlü hanımları olarak ta nınırlar. Bunlardan biri Nasip Hanım, diğeri Eşref Hanım dır. Bunların evleri şair Abdülhak I lamit'lerin, şair Nigâr Hanımla rın, bestekar Leylâ 1 lanımların, Peygamberimizin torunlarından olan Şerif Ailesi ııiıı ziyaret ettik leri yerlerdir. I Iatta, şair Abdül hak I Limit Nasip I lamından öy le etkilenmiştir ki, evlendiği Liis- yen Hanim i müslüman yapmak amacıyla ona Nasip adını
ver-Melek Celal’in fırçasından oğlu Ziya Sofu.
1 lamın bir oğlunu askeri ressam olarak ye tiştirmiş, kızım da kendi seçtiği bir subayla evlendirmiştir ki işte o Melek Hanım m ba bası Ziya Bey'dir.
Melek, 4 Nisan 18 % günü doğdu. Yukarıda belirttiğimiz gibi, köklü bir ailenin tek kızıy dı. tik eğitimini iiç kişiden aldı. Babası Ziya Bey, derin kültürü ile kızının yetişmesinde, dayısı askeri ressam Kazını Bey güzel sanat lar sevgisinin aşılanmasında, büyükannesi Eşref Hanım da Osmanlı kadınlarına özgü aile terbiyesinde etkili oldular.
Melek Hanım, anneannesinin dizi dibinden ayrılmadığı çocukluk yıllarını çok iyi değer lendirmiştir. Ailenin tek kızı olmasından
şı-. 1 . . X.« ■ 1 ı . k 4 * I > ı ■ 11 ı ı r
misse de. Lüsyen'i kendi adından vazgeçirmek mümkün olmamıştır!..
Döneminde adlarını yaygınlaştırmış olan yazar ve ede biyatçılarımızdan İsmail Miiştak'nı eşi Sadiye Hanım ile İzzet Melilı'in eşi Fatma Hanım bu Nasip Hanını taralın dan yetiştirilmişlerdir. İlki tek kızı, diğeri tek kız torunu dur. Melek Hanımın da böyle bir anneanne tarafından eği tildiği bilinmektedir. Bunun adı. Eşref Hanım dır. M ikan da adı geçen Nasip I laııını ile kardeş kızlarıdır. Bunun da salonu kültür adamlarına, kadınlı erkekli açıktır. Eşref
sinde eğitim görmüştür. Küçük yaşta yaban cı diller öğrenmiş ve yabancı miirebbiyeler tarafından ye tiştirilmiştir.
Melek I fanım, çocukluk döneminde dayısından aldığı resim derslerini, daha sonra akademide Nazmi Ziya dan aldığı derslerle akademik kariyere ulaştırmış; Paris teki ünlü atölyelerde de çalışmalarını sürdürmüştür.
Resim yanında heykel alanında öğretim ve eğitimle de güzel sanatların bu branşında da başarılı olmuştur. Onun en başarılı hizmeti, hat sanatı ve işlemeler üzerinde bütün
Kendi fırçasından gençlik dönemi.
gücünü toplaması ve birbirinden değerli, yabancı ülkeler de bile takdirler kazanan kaynak kitaplar yazma gayre tidir. Kitapları bugün her tarafta aranmaktadır.
DEĞİŞİK SOYADLARININ AÇIKLANMASI
Melek I Iamm akademik haya tında bir kaç adla tanınır. Bun lar aynı Melek'tirler. Vaktiyle bunların ayrı ayrı kişiler ol duğunu, bilmeden yazanlar olmuştur. Melek'in değişik ad ve soyadları ile tanın ması, soyadlarmdan kay naklanıyor. Şöyleki:
Vaktiyle kızlarımız, babalarının adları ile yazılır ve tanınırdı. O zamanlarda Melek 1 la nınım adı “Melek Ziya” idi.
Melek Hanım 31
Ekim 1917 tarihinde
tantanalı bir düğünle İs tanbul'un meşhur
avukat-Celal Bey'le evlendi. (Şair Nigar Hanım, yayınlanmamış olan 20 ciltlik anıları içerisinde Melek'in bu düğünün
den söz etmektedir.)
Melek Hanım bu evlilikle babasının adını bırakıp, kocasının adını aldı ve “Me
lek Celal” oldu.
Artık o, sanat ve edebiyat dünya sında uzun süre Melek Celal olarak tanındı. 1935 yılında soyadı kanunu kabul edilin
ce aile “Sofu” soyadını kullandı.
Melek Hanım bazen
“Melek Sofu”, bazen “Melek Celal Sofu” ol
du. Bu iki isimli sovadı yıllarca sürdü.
14.4.1946 tarihinde eşi Celal Sofu vefat etti. Hukuktaki şöhreti ya nında edebiyata ve ta rihe vukufu olan Celal Bey'in ölümünden sonra Melek Hanım, kendi doktoru olan ünlü Alman kanser uzmanı Profesör
MELEK
Melek Celal’in çalışmalarından bir portre. (Taha Toros koleksiyonu)
ş i\ r c j ' ¿ í - f ' 1 a j_j4î erli>« er— L-© a tr J — t_f~> - / r \y J -f-A ^uS !— ■ ■— ^ ^ 3 1 r V? r — ' C J ^ — ^ , v .X" *" , ju* i ‘ j ‘ r —>-' <? ^ 0 * ^ 3 C ^ r^ J ' • - M v. ^ A ¿ü f ^ r \ J L ¿i n * 'J S * s \ r * r-C ._ ^ r f c r fc\û L Á -M <&- (*/í'^ *—# 'C f -^) d C jO ^ f; / //---(j~ ~ ...T " ' ' C'/' U
Vabya Kemal'den Melek Celal’e duygu yüklü bir mektup. “..Sizi, havasını doldurduğunuz Moda’y ı çok özledim. Bugün, geçir
diğimiz saatlerden birini tekrar geçirmek için, dünyayı verirdim. ”
Lampe ile evlendi. Bütün müzelik eşyalarını alarak, eşinin şehri olan Münih'i' yerleşti. Al man profesörle evlendikten sonra Melek I lamın, imzalarında, bazen ‘‘Melek Celal Lampe , ba zen yalnızca “Melek Lampe yi kullandı, isle. Melek I lanmı'ın değişik ad ve imzalardaki tutumunun özet hikâyesi bııdıır.
MELEK HANIM IN SANAT TUTKUSU
Kiiçiik yaşta Melek llanmı'da beliren sanat tut kusu. ailenin elkisiv le. teşvikiyle sanatın her da lma yayılmaya başladı. İyi bir müzisyendi, iyi bir ressamdı, iv i bir lıeykeltraştı. Bıımın ötesin de tezhip, hat sanatı, el işlemeleri, antika ve es ki eserleri her yönleri ile bilen zengin bir sanat birikimine kavuştu.
Resim sevgisini konuk olarak devam ettiği Naz- rııi Ziya atölyesinden aldı. Paris'de Julüm Aka demisinde çalışmalarını sürdürdü. Bu arada Lo- uis Sue, Pierre Paisotı. Aııdre Plaıısoıı'dan ya rarlandı. Realist bir tutum içersinde çiçek, çıp lak. natürmort ve daha çok portre olmak üzere çalışmalarını yoğunlaştırdı. Bu arada aile lertle- riııin. hocalarının, şair Vtılıya Kem alin, lilozol Rıza Tevlik'in, Celal Lsad'ıu portrelerini.
Melek Lampé
T Ü R K IS C H E K U N S T U N D
T Ü R K IS C H E S T IC K E R E IE N
Melek Celal’in Topkapı Sarayına dair Fransızca eseri.
(Türk Sanatında Motifler) adındaki kitabı, Almanca Fransızca ve İngilizce olarak İsviçrede
yayınlandı. Dünya Sanat Tarihine kaynak olacak niteliktedir.
sanatkâr Bilinski ile Salâh Cimcoz'un ve oğlu Ziya'nın büstlerini yaptı.
Melek Sofu satmak için resim yap madı. Yaptıklarını, ya dostlarına he diye eder, ya müzelere bağışlardı. Bu bakımdan eserlerinin çoğu yakın çev resinde idi. Devlet Resim ve Heykel Müzesi nde bağışladığı eserlerden ör nekler vardır. Çoğunluğu
ise son eşi Profesör Laııı- pe'nin kızında ve Alman dostlarındadır. Londra'da ölen tek oğlu Ziya Sofu'da da önemli tabloları vardı.
Melek Celal'iıı Türk süsleme ve dişlerinden oluşan eserleri Paris ve Münih'te sergilendi. Melek Celal bu konularda her iki şehirde konferanslar verdi. Melek Celal'in Türk sana tının her branşında uz manlığı yarımda eski Mısır ve Çin sanatı üzerinde etüdler yaptığı ve makale ler yayınladığı bilinmekte dir.
1947 yılında, şimdiki İngiltere Kraliçesi, Eliza- beth'in düğününde Türk hükümetince kıymetli ar mağanlar gönderilmiştir. Bunlardan birinin motifi, Melek Celal tarafından,
kendi koleksiyonundan seçildi. 1790- 1800 yıllarına ait olduğu tahmin edi len bu motif Elizabetlı'e hediye edilen sofra örtüsüne işlendi.
Melek Celal'iıı sanatkâr kişiliği konusunda çok sayıda tanınmış kişi lerin makaleleri vardır. Bizce bunların en ilginci Profesör Albert Gabriel'in
makaleleridir.
Melek Celal'in evinde yapılan kül tür toplantılarının gediklilerinden olan Profesör Albert Gabriel, ülke mizde varım asırdan fazla hizmt gör müş ve geniş yayınlarıyla saygı ka zanmış bir büyük kültür adamıdır. Fransız Arkeoloji Enstitüsii'niin de
kurucusudur.
Melek Celal'in Topkapı Sara- yı'na dair Fransızca vayınladı- ğı kitabın giriş yazısını Albert Gabriel 1958 yılında Fransa'da yerleştiği köyünden göndermiş bulunuyor.
Ayrıca, yine Melek Celal'in sohbet dostlarından olan Tu ring ve Otomobil Kurumu'nun kurucusu Reşit Saffet Atabinen de Melek Celal'in sanatı üzeri ne Fransızca bir makale yaz mıştır. Bu arada önemli dış ya zılar arasında Münih'teki sanat dergisinde Wolfgang Petzet'nin makalesi (1 3 .2 .1 9 5 9 ) sayılabi lir.
M ELEK CELAL’İN KATILDIĞI SERG İLER
1920 Galatasaray'da açılan
Türk Ressamları Sergisi ne altı portre ile.
1921 Çemberlitaş da açılan Türk Ressamları Sergisi'ne iki portre ile.
f i H 1 K
S I N O L O G I C A
Zeıuchrift für chinesische -Kultur und Wissenschaft Revue des sciences ot des arts en Chine Review of Chinese culture and science
Un motif bouddhique dans l’ornement taxe
Vol. 4 Ht. 5 (1955) Melek Celal’in dayısı askerî ressam Kâzım Bey.
Melek Celal’in Türk Sanat Tarihine dair Almanca yayınlanan eseri.
LE V I E U X S E R A I L
DES
v o m * > “ a r z b i s î ' A p r i i'96 4
Melek Lampé
A C H E R t e l e f o nm«»«2 s C H e M ie n S T R *S S E 33R g A L E R ' E VlONOHiR« ™ » ™ " O » » - , , « . * « - * ' ™ “ « İlk eserlerini 1921 y ,,,n^UnM 'da
s e r g i l e y e n ^
Celal. 45
yıl
sonra 37 eserinMünih’te sergiledi.
her1 deki sergiye 37 eserle.
Bu sergi Melek Celal1 in bilinen en son sergisiydi. Sergisinde çok sayıda portre bulunuyordu. Sergide ayrıca Melek Celal1 in yaptığı bir iki heykel de vardı.
M ELEK CELAL İN SANAT VE KÜLTÜR YAYINLARI
Melek Celal’e ün sağlayan konu yalnız ressamlığı ve heykeltraşhğı de ğildir. Türk işlemeleri ve hat sanatı üzerindeki çalışmalarının ürünlerini de İm şöhrete katmak gerekir. Bu ko nuda paha biçilmez bir koleksiyona sahipti. Mazimizin derinliklerinde ya tan eski ve ince bir sanatın ürünleri olan Türk işlemelerinden oluşan zen gin koleksiyonu ve aileden kalına ka dın giyim eşyaları Münih'te Stadt Mu séum'da sergilendi. Batıkların daha yakından ve hayranlıkla seyrine du yamadıkları İm koleksiyon Türk göz nurunun ve el ustalığının şaheserle rinden oluşmuştu.
Melek Sofu'nun Türk el işlemeleri ile ilgili ilginç bir kitabı vardır. Aşağı da buna ve diğer yayınladıklarına de ğinilmektedir. Sanatçımızın Türkçe, Fransızca ve Almanca yayınladığı eserlerin özetleri şöyle belirlenebilir:
1. 1938 yılında yayınladığı “Kamil Akdik” adlı kitabı, Şeyh-ül Hattatiıı, yani Hattatların Piri olan sanatçımızı ve eserlerini tanıtmaktadır.
2. 1939 yılında yayınlanan “Türk İşlemeleri” göz nuru ile el hünerinin zevkli ve göz alıcı bir sanata dönüş türdüğü ölmez ecdad eserlerini dile getirmektedir.
3. 1949 yılında yayınlanan “Şeyh Hamdullah” ise ünlü sanatçımızı ya şatan ve tanıtan bir eserdir.
4. Un motif bouddhique dans Tur in enent Turc.
5. Le Vieux Sérail des Sultans. 6. Türkische kunst und Türkische stickereien.
ile Melek Sofu çiftinin sanatsever ve aydın dostlarına kapıları ardına ka dar açık, sofrası her an hazır bir kül tür merkezi idi.
Sanat ve edebiyat dünyamızın kal burüstü kişileri, burada zevkine do yum olmaz sohbet toplantıları yapar lardı. Edebiyatımızın abide simala rından Yahya Kemal, Abdülhak Şina- si ile Hamdullah Suphi, Fazıl Ahmet. Burhan Toprak ve Celal Esad gibi sa nat adamları bu köşkün yakın dostla rından dı.
Yabancı sanat ve kültür adamla rından büyük Türk dostu ve aşığı Prof. Albert Gabriel, Prof. L. Sue. Al man ressamı Radhan, Polonyalı res sam ve heykeltraş Biliııski. ressam Le- opold Levi ve Prof. Belliııg de. batıda bile pek az rastlanan bu sohbet evinin hayranları ve müdavimleri arasınday- dılar.
Adlarını saydığımız kişilerin hepsi, dünyamızdan çoktan ayrıldılar. En son kaybettiğimiz, Melek Sofu oldu. Bugün artık ne o sohbet toplantıların dan, ne de o kültür yuvasından eser yok. O güzel villa yıkıldı, içerisindeki hatıralar da, pek az kişinin hafızasın da kaldı.
Villanın müdavimlerinden ve So lü'larııı yakın dostlarından olan vefa lı bir dost, yüksek mimar Zeki Sayar, elli yıl devamlı olarak yayımladığı Ar- kitekt Dergisi'nde Melek Sofu ile ilgili bir yayın yaptırdı. Bu hizmeti bana verdi. Melek Sofu gibi kültür dünya mıza adını işleyen bir kadınımızın ölümünden sonra, basınımızda onu anan bir yazının çıkmaması elbette üzücüdür. Bu vefa borcunu, Arkitekt Dergisi birazcık olsun ödemiş bulunu yor. Oysa, Melek Sofu için hem hayat ta bulunduğu yıllarda, sanatı üzerine, hem ölümünde Almanya'da havli ya yın yapıldı.
M ELEK CELAL İN
1922 Galatasaray Resim
Sergi-S İ ne beş ıeserle.
1924 Galatasaray Besim
Sergi-s i ne yedi eserle.
1925 Galatasaray Resim
Sergi-si ne dokuz eserle.
1926 Galatasaray’daki Sanayi-i
Nefise Se:rgisi ne sekiz tablo ile
1929 Galatasaray'daki Güzel
Sanatlar Birliği'ııin sergisine beş eser le.
1929 Ankara'da düzenlenen ser giye "Ayna" adlı eseriyle.
1964 Münih'te Galeri
Schuııma-7. Tuğrakeş İsmail Hakkı Altuııbe- zer.
8. Bahaaddin Tokatlıoğlu. 9. Necmeddin ökyay.
Yukarıda adlarını belirttiğimiz 7, 8, 9 numaralardakilerin yayırılana- maınış olmaları, tezhip ve hat sanatı mız açısından büyük bir kayıptır.
MODA DA BİR KÜLTÜR YUVASI
Vaktiyle İstanbul'da Moda Çayırlı ğı denilen semtte güzel bir villa vardı. Bu villa yukarıda kendisinden uzun uzun bahsettiğimiz avukat Celal Sofu
SON GÜNLERİ
Melek Hanını profesör Lampe ile evlenip Münih'e yerleşince yurdundan kopmadı. Zaman zaman İstanbul'a geldi. Ne varki Moda'daki köşkü yıkı lınca, şair Yahya Kemal'in deyimiyle, "Havasım doldurduğu Moda"yı gör mek istemedi.
Münih'e götürdüğü müzelik kolek siyonu nedeniyle, vaktiyle sert eleşti rilere de uğramış bulunan Melek Ha nım son yıllarını yatakta geçirdi. Me- lıüı hastalıktan, 15.9.1976 günü ha yata gözlerini kapadı. □
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi