"Pilav üstü d ö n er” kültürünüm m im aride ulaştığı O sm anlı-B atı sen tezi (!)
* • JİL
Konak, a pa rtm a rraftın d a kaldı
GÖKDELENLİ KONAK— Kalamış’taki tarihi İkiz Konak,şimdi üstüne inşa edilen 13 katlı gök delenin resepsiyon müdürlüğü gibi kaldı. Çolakoğlu inşaat yetkilileri, sorularımızı yanıtlamadı.
DENİZ TOPALOĞLU
İstanbul’un az rastlanan mi mari yapılarından biri olan Ka lamış’taki ‘İkiz Konak’ yüz yıl lık varlığını 13 katlı bir apart man şeklinde tamamladı.
İkinci grup tarihi eser kapsa mında koruma altına alman
‘İkiz Konak’ bir inşaat firmasın ca, sırtından 10 katlı apartman yükselen yarım cephe tahta kap lama bir yapıya dönüştürüldü.
Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Ku rulu, daha önceki kararlarının aksine, yeni yapıyı “Çevre doku su yeni yapılardan oluştuğu” ge
rekçesiyle dördüncü grup eser kabul ederek onayladı. Kadıköy Belediyesi, belediye yetkilisinin bulunmadığı kurulun kararma itiraz ederek dava açmaya hazır lanıyor.
Kalamış Yat Limanı’nın kar şısında yer alan, art nouveau et kilerinin görüldüğü seçmeci bir üsluba sahip “İkiz Konak” 19. yüzyıl sonlarında Züheylizade- ler’in iki kızı için yaptırılmış.
Tamamen aynı özelliklere sa hip iki ayrı evden oluşan ve İs tanbul’da ender rastlanan mi m ari yapılardan biri olan
“konak” ailenin Londra’ya ta şınmasıyla birlikte iki ayrı şah - sa satılmış.
Şahıslardan birinin müteahhi- te devrettiği kısım, 1974 yılında yıkılmaya başlanınca, Gayri menkul Eserler ve Anıtlar Yük sek Kurulu “konak”ı koruma altına aldı. Kurul 1974’te konak için “Cemiyetimizin belli bir ke siminin belli bir süredeki sosyal ekonomik ve kültürel seviyesinin somut belgelerini teşkil etmele ri bakımından korunması gerek li yapılardan olduklarından ha len üst katı yıkılmış olan bina nın mevcut kalıntıları, eski fo toğraflar ve ikizinden istifade edilerek hazırlanacak röleve ve projesi kurulumuza getirilip özel karar almak şartıyla 2. grup
olarak yeniden inşa edilebilece ğine” karar verdi.
Bu kararın ardından uzun sü re kaderiyle başbaşa bırakılan “konak” iki sahibinin de anlaş ması üzerine 1986’da Çolakoğ lu İnşaat firmasına satılır. Fir manın getirdiği yeni yapım pro jesi “yeni yapı ile konak arasın da üç metrelik bir zemin kori doru bulunması ve bu koridor dışında binaların ayrı bir üst katla bağlanmaması” şartıyla onaylanır.
Projesi bu şekilde onaylandığı halde, firma inşaat yapmak üze re “konak”ı yıkmaya başlar. Ka dıköy Belediyesi, yıkım üzerine inşaatı mühürleyerek ilgililerden 40 milyon lira para cezası keser
ve suç duyurusunda bülunur. İs tanbul 2 numaralı Kültür ve Th- biat Varlıklarını Koruma Baş kanlığı da 25 Haziran 1990’da
“İnşaatın tasdik edilen projesi ne aykırı ve korunması gerekli yapı niteliklerini yok yapıldığı için teknik sorumlusu ve mal sa hibi hakkında kanuni kovuştur ma açılması ve yapının acilen projesin e uygun hale getirilmesi” doğrultusunda ka rar alır.
Bütün uyarılara rağmen de vam eden inşaat sonucunda, te pesinde 10 katlı bir apartmanın yükseldiği, eski cepheyle hiç il gisi bulunmayan, tahta kaplama yarım bir cephe, ortaya çıkar. Altında da oto galerisi açılan tahta yapının tam ortasına da
“nazardan korunsun” diye ko caman bir boncuk asılır.
İnşaat tamamlanırken İstan bul 3 numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, in şaat sahibinin değişiklik proje sini (teklif tadilat projesi) onay layarak yapının bu halini kabul eder, “ikiz Konak”ı 2. grup ta
rihi eserlikten 4. grupluğa düşü ren 14.2.1990 tarihli kurul kara rı şöyle: “Koruma grubunun çevre dokusu tamamen yeni ya pılardan oluştuğundan 4. grup olarak değerlendirilmesine, tek lif tadilat projesinin bu grup şartlarında uygun bulunduğuna, belediyesince gerekenin yapıl masına karar verildi.”
Kadıköy’ün imardan sorum lu Belediye Başkan Yardımcısı
Halil Sarıca, kurulun bu kara rına karşılık, inşaat sahibine de ğişiklik ruhsatı vermediklerini belirterek dava açmak üzere ko nuyu belediyenin hukuk işleri müdürlüğü ve mimarlar odası na aktardıklarını söyledi. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu yetkilileri konuya ilişkin sorularımızı yanıtlamaktan çe kinirken Çolakoğlu İnşaat fir ması yöneticileri de bilgi verme yeceklerini söyleyerek “Ne ya zarsanız yazın” şeklinde görüş belirttiler.