• Sonuç bulunamadı

Ölümünün 27. yıldönümünde:Mehmet Akif Ersoy

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ölümünün 27. yıldönümünde:Mehmet Akif Ersoy"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

- / t - * / ^

ALTI

2*nıııııııııııııııııııııımııııımııııııııınıııiHiıımıııııııııııınııııııııtıııınıııı*ııııı»ııııı»ıınııııııı»ıııı*»ıı»nı«*ni

f Ölümünün 27* Yıldönümünde:

I Mehmet Akif Ersoy

Mehmet Âkii Ersoy, 1936 hazi­ ranında, on yıllık gurbet haya­ tından sonra yurduna döndüğü vakit, gazetecilere :

«— Bazı yaratıklar vardır; ö- lümlerinin yaklaştığını sezince, belli bir köşeye göç eder orada sonlarını beklerler» demiş; böy- lece, ölmek ve vatan toprakla­ rına gömülmek için geldiğini an­ latmak istemişti. O yılın 27 ara lık tarihinde öldü ve sevdiği vatan topraklarına gömüldü.

Zaten yaşamaktan yorulmuş olmalı ki, bir süre önce yazdığı bir şiirde :

Çöz de Yâreb, yükümün kör düğüm olmuş bağını. Bana çok görme nihayet bir

avuç toprağını.. mısraları ile Tanrı’dan, artık dinlenmesi için, izin yalvarıyoı- du.

* * *

1873 te İstanbul’da doğmuş, sağlam bir din eğitimi ile bir­ likte, veterinerlik öğrenimi yap­ mıştı. Veteriner hekim olarak, dört-beş yıl, yurdun çeşitli böl-, gelerinde dolaştıktan sonra İs­ tanbul’a yerleşti. Din ve ahlâk konularında yayınlanan bir der­ ginin başlıca yazarlarından biri oldu. Bir ara Tevfik Fikret’le çatıştılar. Türklük ve Müslüman lık ideallerine kuvvetle bağlı idi. Birinci Cihan Savaşında, Türk olmıyan bazı Müslüman topluluklarının, Osmanlı Devle- ti’ne karşı olan davranışları ken­ disini oldukça hayal kırıklığına uğrattı, »istiklâl Savaşı» başla­ yınca Anadolu’ya koştu. Anka­ ra’da ve yakın illerde dolaşıp vaızlar vererek, halkın bu kut­ sal dâvayı daha çok destekleme­ sine yardımcı oldu. Sonsuz bir vecd ve imanla dolu «istiklâl Marşı» nı yazıp ulusuna arma­ ğan etti. 1925 yılında Mısır’a git­ ti. 1936 yılma kadar orada kaldı.

* * *

Edebiyatçılarımız arasında, lehinde aleyhinde çok konuşul­ muş olanlarından biri de Meh­ met Akif’tir. Hakkmdaki tartış­ ma konularının başlıcalarından biri, onun güçlü bir sanatçı sa­ yılıp sayılamıyacağıdır. Gerçi Akif'in kendisi bile sanatı için:

Hayır, hayal He yoktur benim alışverişim, inan ki her ne demişsem

görüp de söylemişim... Bir yığın söz ki, samimiyyeti ancak hüneri; Ne tasannû bilirim, çünkü ne

san’atkârım...

Yazan :

î Şemsettin KUTLU I

diyor ama, bunları herhalde tevazu olsun diye söylemiştir. Evet, şiirlerinde tasannû gerçek­ ten yoktur. Fakat bu tasannûsuz luk, onun güçsüzlüğünü değil, gücünü teşkil etmektedir. Ha­ yal ile alışverişi olmadığına ge­ lince; bu, bir dereceye kadar doğrudur: Çünkü o, öz şiirin şa­ iri değil, toplumsal dertlerin ve kaygıların şairidir. «Alışverişi olmıyan hayale» çoğu zaman bu yüzden yönelmez; ama bir de yöneleceği tuttu mu, değme duyr gu şairlerini hayli aşağılarda bı­ rakan kanat çırpışları ile, en­ gin göklerin derinliklerine ka­ dar pek kolaylıkla yükselebilir. Kaldı ki sanatçı sayılmak, sade­ ce, duygulara renk ve ahenk kat­ maktan ibaret de değildir. Meh­ met Akif’in, inkârı çok zor bir sanatçı yönü vardır ki bu da, nazma olan ortaksız hâkimiye­ ti, Türk dilini kullanmaktaki meharetli tutumudur. Türkçeyi, hele İstanbul Türkçesini, îstan- bulun halk dili Türkçesini - ses ve sesleniş bakımından - onun kadar ustalıklı bir şekilde aru­ zun mısralarına yerleştirebilmiş şairimiz gerçekten azdır. Meh­ met Akif’in dili tam kendisine özgü bir nitelik taşır; yerli, yap­ macıksız, rahat ve tabiî bir an­ latıma dayalıdır.

Onun manzumelerinin çoğun- r da, alışılagelmiş şiir lirizmine kolay kolay raslanamaz. Bunun - yerine oldukça çetin bir realiz- E min, okuyanları lirizmin heye- S canı ile ürpertebilen, hüzünlü Z renkleri ve manzaraları ile kar- şılaşılır. Bu da onun kendi ya- ; pisindi, sanatçı yönlerinden bi- -

ridir.

E

Mehmet Akif’in çok kınanmış Z taraflarından biri de Doğu - Ba- Z tı anlayışındaki tutumudur: z

Ne hüsrandır ki Şark’ın ben : vefasız, kansız evlâdı, z Serapa Garb’a çiğnettim de E

çıktım hâk-i ecdadı.. Z Medeniyyet dediğin tek dişi Z'

kalmış canavar... z gibi mısraları ve benzeri baş- Ş ka mısraları, zaman zaman, hay- Z li tartışma konusu olmuştur; r hattâ Akif, bu yüzden, gericilik- ş le, medeniyet düşmanlığı ile ; suçlandırılmıştır. Oysaki şairi - bu açıdan ve bu kadar yalın bir ~ görüşle suçlamak açık bir hak- Z[ sizlik olur. Onun, Batı ile, Batı- z lı yurt düşmanlarını kastettiği, ;J pek bilinen, bir gerçektir. Ber- lin’e yaptığı bir gezi vesilesiyle Ş de bir (Doğu-Batı) karşılaştır- Z ması vardır ki sonuç, tümü ile, Z Doğunun aleyhindedir. Medeni- ~ yetin, tek dişi kalmış canavar Z olarak vasıflandırılması, güzel ~ değilse de, kuvvetli bir mısra- E dır ve Mehmet Akif, bu mısra z\ ile: Fennin, ilmin, sanatın, Edi- g son’un, Pastör’ün, Viktor Hügo’ - nun değil; yurduna haksızca ve ~ zalimce saldıran azgın düşman - kuvvetlerinin karşısına dikilmiş Z bulunmaktadır. Mademki şair-

E

dir; onun da' bazı bazı bu çeşit- z ten mübalâğalı haykırışları ola-

E|

çaktır, İlim, tarih, felsefe yap- = mamakta, nihayet şiir söylemek S tedir. Bu çeşitten Batılı şairler Z de yok mudur? Meselâ bir Şeks- Z pir’in, insanlığa ve değer hüküm - lerine yönelttiği suçlamalar ve Z hakaretler, Âkif’inkindeıı daha = mı hafiftir? Ş

-fc -T- -i- ™

Mehmet Akif, bir ideal ve bir J; çağ şairidir. İdealini yaşatmağa j çalışmış, çağını yaşamıştır. Ba- Z şanlı başarısız, kusurlu kusur- = suz tarafları ne olursa olsun, e- Z debiyat tarihimizde payına dü- - . şen, hakkı olan yeri almıştır. Z

Onun : E

«Sessiz yaşadım, kim beni S! nerden bilecektir..»

diyen kanaatkar kişiliğine, belki Sj bu kadarı bile çok gelmektedir, ~

-

THehmet Akif ten Seçmeler

-E

— Xek hakikat —

E Tek hakikat var, evet, bellediğim dünyadan, : Elli altmış sene gezdîmse de şaşkın şaşkın; : Hepimiz kendimizin bağrı yanık âşıkıyız : Sâde ilânı çekilmez bu acayip aşkın!.

— Rübaî —

î Arkamda serilmiş yere bir mazi var, : Karşımdaki müstakbelim ondan da harap!

~Z Hal ortada, bir çöl ki sudan vazgeçtim

Z Yok ye’simi aldatmağa bir damla serap!..

EllIlllllllllllllllllllllUIIIIIIIIIIIII IIIIIIIIIM t m i l l i l i

Bir yalı tasviri

Al, yeşil, mavi fenerlerle donanmış kıyılar, Scrv-i sîminler atılmış suya, titrer par par. Dalgalardan seken üç çifte kayıklar sökerek, ş Süzülür sahile, şahin gibi, yüzlerce kürek. E Bir taraftan bu akm yükseledursmı karaya, şj Bir taraftan dökülür öndeki saflar saraya. X Rıhtımın taşları, zümrüt gibi, İran halısı t Suda bitmiş çimen, üstünde de sultan yalısı... -i

i!inıt«ııın«ıııııımıınıııiMnınıuıiHiımıııntıııiMim«ı*MÎ!

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, lisans eğitimi veren 6 fakülte ve 6 yüksekokul, ön lisans eğitimi veren 10 meslek yüksekokulu, lisansüstü eğitim veren 4 enstitü,

İlk olarak 2003 yı- lındaki Irak savaşına karşı çıktı; sonra 2010 yı- lındaki Gazze Filosu uluslararası sularda, do- kuz Türk’ün öldürülmesiyle

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Burdur milletvekili olarak katılan Mehmet Akif, milletvekili olduktan sonra da Milli Mücadele içerisindeki hizmetlerine devam etmiştir..

B ü tü n anıların, acıların, hüzünlerin, sevinçlerin, özlemlerin, öfkelerin; kısacası insanı insan yapan değerlerin bir anıtı gibi orada duruyor Sultanahmet Cezaevi..

Sa­ natçı Ankara Gazi Eğitim Ens- titü s ü ’nü bitirdikten sonra 1972-76 yılları arasında Alman­ ya’da Kassel Devlet Güzel Sanat­ lar Akademisi’nde

Seven hun­ dred and twenty-four poem s were submitted in the competition organised fo r this march, and the one by the poet, Mehmet A k if Ersoy was adopted unanimously by

• There is no evidence that using CPAP makes you more likely to catch COVID-19, and nothing to suggest that CPAP will make you more unwell if you do catch it.. • If a CPAP

§ MAKÜ İstiklal Yerleşkesi Eğitim Fakülteleri ile Dekanlık Binası ve Çevre Düzenlemesi Yapım İşi ihalesi 21.11.2013 tarihinde yapılmış ve sözleşmesi 22.01.2014