• Sonuç bulunamadı

Başlık: PRAZİQUANTEL* (DRONCİT, EMBAY 8440)' İN FARELERDEKİ HYMENOLEPİs NANA'YA ETKİSİYazar(lar):TINAR, RecepCilt: 25 Sayı: 3 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000578 Yayın Tarihi: 1978 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: PRAZİQUANTEL* (DRONCİT, EMBAY 8440)' İN FARELERDEKİ HYMENOLEPİs NANA'YA ETKİSİYazar(lar):TINAR, RecepCilt: 25 Sayı: 3 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000578 Yayın Tarihi: 1978 PDF"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A. Ü. Veteriner Fakültesi Fi;:yoloji Kürsiisü Doç. Dr. Fahri Bölükbaşı

ÜLTRAVİYOLE IŞINLAMASıNIN TAVUKLARDA

ALYU-VAR ÇÖKME HIZI VE HEMATOKRİT DEGER ÜZERİNE

ETKİSİ

Fahri Bölükbaşı*

The effect of ultraviolet irradiation on erythrocyte sedimen-tation rat e and hematocrit value in the ehieken Sunınıary: A single dose ai ultraviolet inadiation with an mergy output of95.5 x 103erg. cm-2• sn-I, gave an enhancea er...ythroc.:ı:te sedime:ı-tatian rate and o. law hematocrit value, at the 24th hour aJter inadiation in the chicken (P <0.01).

Since there were found no signijicant dijference between the values obtain-ed at o. subsequent 24 hour after o. second inadiation of the same light-dosı:, it may be assumed that the second irradiation has 110 e[feet, as far as

sedimen-tation rates and packed eell volumes are coneerned.

No conelation has bem ealculaied beıween the sedimentation raleS uıd hematocrit values.

(Reeeived on March 29, 1978.)

Özet: Enerji gücü 95.5 x 103 ng. cm 2. sn-I olan tek bir ültraviJ'ole ışınlaması tavukta, irradiyasyondan 24 saat sonra hızlanmış bir alyul'ar se-dimentasyon hızı ve düşük bir Iıematokrit değer vermiştir (P <O ' O ı) .

Aynı ışık dozuyla ikinci bir inadiyasyondan sonraki 24 ,matta elde olu-nan dei,erler arasında istatistiksel bir .lark bulunamadı<~ındall, sedimentasyon hızları ve çöktürülıniiş hücre hacimleri bakımından, ikinci ışınlamanın etkiJ'iz oldu,ğu kabul edilebilir.

Sedimentasyon hızları ve hemotokrit değerler arasmda bir korelasyon hesaplanamadı.

(2)

212 Falıri Bölüklıaşı

Giriş

Tavuk yetiştiriciliğinde, hastalıkların diyagrıoz ve prognozuna en büyük yardımcı olacak hematolojik muayeneler genellikle ihmal edilmektedir. Halbuki sadece alyuvar sedimentasyon hızını ve hc-matokrit de,ğeri saptayarak kanın katımı hakkında, kabaca da olsa, bir şeyler sczebilmenin mümkün olduğu ıyı bilinmektedir (4, 17, 27).

Tavuklarda, sedimentasyon tüpleri dik konuldukta, çökme yavaşlığı nedeniyle farklılıkların iyi değerlendirilemeyeceği ve bu ııedenle 45c eğik kon ulması bildirilmektedir (I 7, 30). Konuk (I 7),

daha az kana gereksinim olan Frimberger mikrosedimentasyon yön-teminin, özellikle küçük hayvanlardaki yararlarına da değinmekte-dir.

Alyuvar sedimentasyon hızını etkileyen faktörler arasında, baş-ta kan hücrelerinin ağırlık gücü ve plazmanın vizkozitesi olmak üzere, hücrelerin şekli, sayısı ve plazma özgül ağırlığı ile eritrosit vc proteinlerin elektriksel potansiyelleri sayılmaktadır (8, 27, 29, 33). Bn arada kullanılan yöntem ile pıhtılaşmayı önleyici maddenin (27, 29) vc sedimentasyon tüplerinin ışıktan uzaklığının (33) ro iie-rine dc değinilmektedir. Alyııvar sayısının azalması ve protein kon-santrasyonunun artması Iıalinde, vİzkozitenin azalması suretiyle çökmenin hızlandığı bilinmektedir (8, 14,26,27,29,31,33). Kanat-lılarda, özellikle Cibrinojen ve globulin fi'aksiyonlarının, alyuvarların yapışma ve rnlo teşkil etmelerindeki önemine değinen pekçok yayın-lara (27, 31, 33) karşılık, Burton ve arkadaşları (8), kanatlı alyuvar-tarının rulo oluşturmadıklarından sözetmektedirler. Alyuvarların çökme hızlarının, kan lipid miktarıyla dcğru orantılı seyrettiği de bildirimler arasındadır (3, 29, 30).

Kan hücreleri ve plazma hacminde oluşacak değişmeleri kolay-ca değerlendirmede oldukça güvenilir bir yöntem olan Iıematokrit (I I, 31), uygulanan santrilligasyonun süresi ve devir sayısıyla ilgili-dir (16, 31). Tamamen hücrelerden oluşmuş hir hcmatokrit değerin mümkün olamadığı (31), plazmanın

%

5 kadarının hücreler tara-fından tutulduğu (I), bu miktarın ancak

%

3'e kadar düşürülebile-ceği (16) bildirilmektedir. Mikrohematokritte ise santrifüj hızı art-tırılarak süre azaltılmakta (26), hücrelerce tutulan plazma miktarı-nın az olması nedeniyle daha güvenilir değerler elde edilmekte ve gerekli kan miktarı az olmakla, fazla kan alma sakıncaları engellen-miş olmaktadır (26, 3 ı).

(3)

Ülıraviyole JşınlllJlla'lJlIll Tanıklıır,I" AI)"u"nr Çiikme Hızı ... 213

Hematokrit artışında geneııikle alyuvar sayısı ve alyuvar hacmi artışlarının roloynadığı, alyuvar sayısı arttıkça hücreleI'ce tutulan plazma miktarının da arttığı, buna karşılık alpıvarın hacmi büyü-düğünde ise azaldığı bildirilmektedir (9, 14, 22). Hematokrit değerin hastalık haııerinde değiştiği (2, 25, 27), ekstravasyon ve kaşekside (19), sıcakta (24), soğukta (21), heyecan haııerinde (31), riboflavin noksanlığında (I 5) arttığı, buna karşılık akut iltihaplanmalarda (27), anemi ve koli enfeksiyonlarında (2), akut ve kronik koksidiyoz-da (2, 25), uzun süreli susuzluk ve açlıkta (3) ise azaldığı bildirimler arasındadır.

Literatürde, ültraviycle ışınlamasının insan (I 2, 18) ve atta (23), aIyuvar çökme hızını arttırdığına, tavşanda alyuvar artışına bağlı olarak hematokriti yükselttiğine (22) ve genel olarak kan viz-kozitesini azaIttığına, serum globulin konsantrasyonunu arttırdığına (14) dair bazı bildirimler vardır. TavukIarda ise üItraviyole ışınla-masımn bazı etkilerinden bahsedilmesine karşın (5,6, 7, 32), hema-tokrit değer ve alyuvar çökme hızına etkisi konusunda bir çalışmaya rastlanamamıştır. Bu arada Iaboratuvarımızda yapılan çalışmalarda, serum globulin miktarını n tavuklarda da arttığı (7), aIyuvar sayısı ile hemogIobin miktarının azaIdığl (6) gösterilmiştir. .

Bu çalışmadan amacımız GoIden comet ticari yumurta tipi melez tavuklarda, mikrosedimentasyon ve mikrohematokrit normIa-rını saptamak ve ültraviyole ışınlamasınırı, bu değerleri ne yolda etkilediğini incelemektir.

Materyal ve Metot

DeneyIerimizde kuııandığımız Golden comet, ticari yumurta tıpı 20 adet sağlıklı melez tavuğu n ışınlanmaları, 300 Watt'lık bir ültraviyole lambası ile (Osram, Ultıa Vitalux, Gur 53), enerji gücü 95.5 x 103erg. cm-ı. sn 1 olacak biçimde, 50 cm uzaklıktan ve isaat

süreyI e yapıldı (6).

GünIük ritmik değişmeleri gözönünde tutarak, ibiğin bir ma-kasla bezelye iriliğinde kesilmesi suretiyle yapılan kan aIınma işlem-Ierinin, sabahları aynı saatIarda yürütülmesine özen gösterildi. Işın-lamadan önce her tavukta çift olacak şekilde, başlangıç hematokrit değerleri ilc i5 dakika, 30 dakika, isaat ve 2 saattaki alyuvar çökme hızları saptandı (A değerleri). Işınlanan tavukların ikinci muayene-leri ertesi sabah, yani ışınlamadan sonraki 24. saatta yürütüldü (B değerleri). Bundan sonra tavuklar rasgele iki gruba ayrıldılar. Bi-rinci iO adetlik gruba ikinci bir ışınIama uyguIandı ve müteakip 24

(4)

214 Fahrİ Böliikbaş)

saat sonra son muayeneleri yapıldı (C değerleri). İkinci 10 adetlik grup öylece bırakıldı ve son muayeneleri ertesi gün, yani tck ışınla-madan 48 saat sonra yerine getirilmiş oldu (D değerleri).

Prospektüsüne göre, Frimberger mikrosedimentasyon aygıtı (Micro Sedimetcr after Frimberger. For Capillaryol' Veinous blood., "Bayer" of Leverkusen. Cal. :\0. 2501): (a) antikoagülan sıvı (Anti-koagulans, für die Blutsenkung nach Frimbergcr, "Bayer", Levcr-kusen), (b) antikoagülan sıvıyı almak ve kanla karıştırmak için tel halka, (c) kanı toplamak için lastik kap, (d) 10 cm uzunluğunda ve 1.7 mm çapında ö2el sedimentasyon pipetleri ve (e) pipetleri yer-lqtirmeye mahsus özel sehpadan kuruludur. Mikrosedimentasyon için şu prosedür izlendi:

Yağlı maddelerden iyice temizlenmiş tel halka, antikoagülan sıv.ı içine batırıldı V~ üzerine yapışan madde ile birlikte lastik kabın

içerisine konuldu. İbikten serbestçe akmakta olan kan ile lastik kap doluncaya kadar, tel halka yardımıyla kanın antikoagülanla karış-ması da sürdürüldü. ~ikrosedimentasyon pipeti, antikoagülanlı kanla dolu lastik kabın yavaş yavaş içine sokuldu v:e pipetin alt ucunun lastik kabın tabanına iyiee oturmuş olmasına özen gösterildi. Bu işlemle pipet içerisinde yükselen kanın fazlası, pamuk ya da ku-rutma kağıdı ile alınarak, O (sıfır) çizgisine ayarlama özenle gerçek-leştirildi. Alt ucu lastik kabın tabanına oturulmuş pipetler, özel seh-pasına konuldu. Sedimentasyon sehpası, önerildiği şekilde (17), 45c

eğik olarak yerleştirildi ve çökmeye bırakıldı.

Mikrohematokrit için ise, 7.5 cm uzunluğunda ve 1.3-1.5 mm çapındaki iç yüzeyi heparinlenmiş özel .cam borular, her tavuktan çift olarak, 3/4'üne kadar, ibikten akan k.{nla dolduruldu (26). Kan-sız uçları, havagazı alevinde kapatıldı ve buraları dı~a gelecek şekilde mikrohematokrit aygıtına (Hettich, Mikro rapid) yerleştirildi. 13000 Devirde 5 dakika santrifügasyondan sonra alınarak, özel skalasında yüzde hernatokrit değerleri (PCV) okundu.

Bulunan sonuçlar istatistiksel değerIendicne!ere tabi tutuldu (29).

Sonuçlar

A,B,C ve D değerleri itibariyle, tavuklarda alyuvar çökmc hı-zına ilişkin bireysel bulgular Tablo I'de, hematokrit değere ilişkin olanlar Tablo II'de, ortalama ve standart hataIarıyla birlikte gcs-terilmektedir. Tablo III'te ise, ültraviyole ışınlamasıyla alyuvar çökme hızında oluşan farklılıkların, istatistik yöntemlere göre ge-nel bir değerlendirmesi özetlenmektedir.

(5)

,

Tavuk mm/l5 dak. mm/30 dak. mm/I saat nun /2 saat

No. A B C D A II C D A B C D

+1

B C D --8-

---III --i S- 35 33 1 i 2 2 - 7 il - 19 -

---2- --- --- --14-. - -2-8-

---

47 2 2 - 4 9 II - H 25 - 4'2 44 -3 3 --6-' - 5 ---

-

---1'2 --17-'- --}-1- ---- -'2-7- 37 21l

-

----;ır

--51L- -19

---1- --6- --7-

---

--S- -1-7- IS 36 3S 39 4 2 - 3

-

- 20 --7- --- --13- --17- -2-0- '2S 36 36 --- 46 59 .~3 5 4 .~ - - - ---- --9- --14-

---

--- -2-2- 29 --- --- -S-S- 41l

---6 S :) - ;-) - 15 - 34 - 54

---

--6- --- --10- 19 -4-1- -'-10- --- 39 (j') ~ 7 2 6 - 19 - 23 -

---2- --7- ---

---

--10- -2-1- ~ 43 --- ---8 - 6 - 19 - 41 39 6B - 63 --2- 8 '-2-1- 27 --- -4-7- 43 9 2 3 - 7 II

-

24 - 42

---3- --15- '--- -4-0-

---sıı-LO 2 4 - lO - 13 22 36 - 32 - 53 --3- S 12

---

--18- -2-6- --;y; --- --38- 47 47 ii 2 S

-

LO - - ---- --12-

---

'16' -12 4 4 - 4 12 16 - '27 3'2

-

28 .1:)

-

47 --3-

---

--- --8- -1-1- --8- --- --18- 16 --- -4-6-' 31-13 2 2 - - 25 - 44

---3- --3- --- --6-' - --13-___ O ---14

-

21 - 18 30 ,il) - 39 49 5~) - 60 --3- --- --- --3- --10- --18- --- -1-2- ~ -3-8- -.-5'1- -5-2- ---iS 4 - - '29

-

50 16 4 .6 7

.-

-1-5- --18- -'2-0-' ---

-

34 39 40 - ----sii -lj--ı- G'2

----

12 17 '22 23 ---36 41 46 17 i 2 3

-

6 LO - - ---- --- --- --8- --- --- --- --18- ---

---18 3 5 - 3 12 - LO '24 - 25 35 40 - 41

---

--- -1-7- --- -2-B- ~ ~ --- -4-9-

---19 5 6 6 - 14 iS

-

- !"J;) ,-)0

----

--- --- --13- -1-4- ~- 31 ---.'i0 48 47 20 5 7

-

4 16 - - '23 -54

i

90 43 ._--~ 131l 135 172 ~ zn,; 30-1-

i

85S 1036 480 :)0i Toplam 41 '2<:;0 2.7::T: ~ 1.3I

i

13.8ı ~ ___ O 30.4I 42.9I 4. P= 10.OI 14.5:::: 23.6-- 31.2:::: 2P..SI 51.8:"- 4H.0-- 50.1::= Ortalama 0.'27 0.42 0.67 0.3B 0.61 0.95 1.57 1.06 1.13 ı.71 2.71 2.00 i ..12 '2.26 3. 17 '2AI

Tablo I. Ültraviyolc ışınlamasına tabi tutulan tavukların alyU\'ar çökıne hızları (mm /1:) dak., mın /30 dak., mm / i saat ve ________________________ m_m_/'2saat) v" ortalamaları (X i sı. hata).

(6)

216 Fıılıri Bölüklınş)

Tablo i L- Ültra\'iyole ışııılaınasına tabi tutulan tavukların yüzde hernatokrit değerleri ve ortalamaları (5<>-st. hata)

Tavuk ;'1/0. 2 3 4 5 6 7 8 9 10 ıı 12 13 1.1 15 lG 17 18 19 20 Toplaın 28 ..) 31.0 25.0 31.0 28.0 28.0 26.0 27.0 28.0 25.0 29.5 29.0 33.5 26.0 27.0 30.5 31. 'i 26.5 27.0 25.0 562.5 27.5 29.0 25.5 30.0 24.0 24.'i 22.5 26.0 28.0 25.0 29.0 28.5 33.0 25.0 26.0 21.0 31.0 24.0 22.0 24.0 :,29.5 c 29.0 25.5 2'i.0 22.0 28.0 27.0 32.5 21.0 24 ..'i 23.5 2'i8.0 D 28.0 27.0 24.5 23.0 24.0 29.0 24.5 26.0 26.0 24.0 256.0 X 28.13 J' 0.51 26.48:;: 0.6'i 25.80 -- 1.09 25.60:r 0.61

(A: ışınlamadaıı önce, n=20; B: ışınlandıktan 24 saat sonra, 11=20;C: ilk ışınlarna-dan 48, ikinci ışınlamaışınlarna-dan 24 saat sonra, n~- 10 ue D: ilk ışınlamadan 48 saat sonra, n= 10)

(7)

Tablo III. ÜIıraviyole ışınlamasının tavuklarda, alyuvar çökmc hızlarında oluşturduğu farklılıkların istatistiksel değerlendirilme sonuçları.

mmJl5 dak. mm/30 dak. mmJl saat mm/2 saat

---Farklılık i Önem Farklılık i Önem Farklılık i Önem Farklılık i Önem

yönü i derecesi yönü i derecesi yönü i derecesi yönü i derecesi

i ---1---- ---1---

---1----A-B Artış i P<o.oı Artış i P<o.oı Artış i P<o.oı Artış i P<o.oı

i 1--- ---1--- ---1

A-C Artış i P<o.oı Artış i P<o.oı Artış i P<0.05 Artış i P>0.05

i ----1---- ---1---

----1----A-D Artış i P<o.oı Artış i P<o.oı Artış i P<o.oı Artış i P<0.05

i i 1---

1----B-C Azalış i P>0.05 Azalış i P>0.05 Azalış i P<0.05 Azalış i P>0.05

i 1--- 1--- i

B-D Azalış i P>0.05 Azalış i P>0.05 Azalış i P>0.05 Azalış i P>0.05

-:"'---1 1---- i ----I

C-D Azalış i P>0.05 Azalış i P>0.05 Artış i P>0.05 Artış i P>0.05 (A: ışınlamadan önce, n=20; B: ışınlandıktan 24 saat sonra, n =20; C: ilk ışınlamadan 48, ikinci ışınlamadan 24 saat sonra, n= lO ve D: ilk ışınlamadan 48 saat sonra, n = iO)

(8)

218 Fahri Bölüklıaş)

Tabloları incelediğimizde sonuçları şöylece özetleyebiliriz: Alyuvar Çökme Hızı: Tablo i ve III'te belirlendiği gibi, okuma sürelerinde (15 dak., 30 dak., i saat ve 2 saat), üItraviyole etkisiyle bütün B değerlerinin, başlangıç değerlerine (1\) göre arttıkları, yani sedimentasyonun hızlandığı anlaşılmaktadır (P <O. OI). Gerek ikinci kez ışınlananlarda (C), gerekse tek ışınlama ile yetinilenlerdeki (D) bulgular, B değerlerine göre, bu kez, azalmaya yönelmişlerdir. An-cak bunlardan sadece l.saatteki azalma (B-C), istatistik önemde bulunmuştur (P <0.05). C-D değerleri arasında azalma ya da artma biçimindeki önemsiz farklılaşmalar, istatistikman bir değer taşıma-maktadır (P

>

0.05).

Çöktürülmüş Hücre Hacmi (PCV): Tablo II'de başlangıç or-talamasının (% 28.13 =f 0.54), ışınlama etkisiyle (B) azaldığını (26. 48 =f 0.65) görmekteyiz (P <O. OL). Azalma, ikinci kez ışınlananlarda (c) ve tek ışınlama ile yetinilenIerde (D) devam etmekte ise de, B-C ve B-D farklılıkları istatistik önemde hesaplanamamışlardır (P

>

0.05). C-D arasındaki farklılığın, aritmetiksel olarak dahi, yok de-necek derecede olması, ikinci kez ışınlamaya ilişkin bir ayrıcalık bu-lunmadığı anlamındadır (P

>

0.05).

Alyuvar çökme hızı (mmLL saat) ile hematokrit değer arasında bir ilişkinin bulunup bulunmadığını anlamak amacıyla başlangıç değerlerinde yürüttüğümüz hesaplamalarda, doğrusal (linear) ola-rak r = -0.366, logaritmik transformasyondan sonra ise r =

-0.406'lık korelasyon katsayıları bulduk. Ancak t testine tabi tutul-duklarında istatististik önemde olmadıkları anlaşıldı (P

>

0.05).

Tartışına

UItraviyole ışınlarının tavuklarda da biyolojik bazı değişmelere neden olabildiği belirtilmesine karşın (5, 6, 32), alyuvarların çökme hızı ve hematokrit değer üzerindeki etkisi konularına değinilmemek-tedir. Kanın fizikokimyasal değişmeleri, organik bir bozukluk bulu-nup bulunmadığı ve hücresel elementlerin sayısı ile hemoglobin mik-tarı hakkında, kabaca da olsa, birşeyler sezebilmeye olanak sağla-yacak bu yöntemlerin (4, 17,27), ihmal edilegelmekte olan hematolo-jik muayeneler arasında, öncelikle uygulamaya konulması yararlı

olacaktır.

Tavuklarda Frimberger mikrosedimentasyon yöntemiyle yü-rütülen tek çalışmada (17), Leghorn ırkında alyuvar çökme hızlarına ilişkin değerler, 2.7 =f 0.42 mm115 dak., 8.8 =f 0.66 mm 130 dak.,

(9)

Dltraviyole Işınlamasının Tavuklarda Alyuvar Çökme Hızı ... 219

17.8 =ı= 1. 17 mm / 1 saat, 29.6

+

1.28 mm /2 saat ve 57 =ı= 1. 10 mm/24 saat şeklinde bildirilmektedir. Bu araştırmada Golden comet, ticari yumurta tipi melez tavuklara ait bulguların (Tablo I) Leghorn için bildirilenlerden, önemsiz de olsa, biraz yüksek bulunmasını, ırk karakterleri bakımından farklılığa bağlayabiliriz. Hematokrit değere ilişkin

%

28. 12 =t= O. 54'lük başlangıç ortalaması, literatür bildirimlerine (1,2,4,11,16,27,29) uygundur (Tablo II). Bu özellik-leriyle gerek Frimberger mikrosedimentasyon, gerekse mikrohematok-rit yöntemlerinin, tavuklarda güvenilir sonuçlar vermekte olduk-larına inanabiliriz.

Tavuklarda ültraviyole ışınlamasının, alyuvarların çökme hız-ları ve çöktürülmüş hacimleri (hematokrit) üzerine etkisi konusun-da bir çalışmaya raslayamadık. Mamafih insan (I 2, i8) ve atta (23), alyuvar çökme hızının arttığına, tavşanda (22) alyuvar artışına bağlı olarak hematokritin yükseldiğine dair bazıbildirimler vardır.

Deneylerimizde 95.5 x 103 erg. cm-2• sn-I'lik bir üItraviyole

enerjisi gücü ile ışınlamadan sonraki 24. saatta, alyuvar sedimentas-yon hızının önemli biçimde arttığını görüyoruz (P <O. OI). Bu hız-lanmada, sedimentasyon hızını etkileyen faktörler arasında bildiri-len, kan hücrelerinin ağırlık gücü, plazmanın vizkozitesi, hücrelerin şekli, sayısı ve plazma özgül ağırlığı ile alyuvar ve proteinlerin elekt-riksel potansiyeııerinden (8,27,29,33) hangilerinin etkin olduğunu, deneylerimiz koşullarında değerlendirebilmeye olanak göremiyoruz. Ancak, aynı ışınlama gücüyle yürütülen çalışmamızda (6), tavuklar-da ışınlama sonucu alyuvar sayısı ile hemoglobin miktarının azal-dığını, Leghorn tavuklarda yapılmış diğer bir araştırmamızda da (7) serum globulin konsantrasyonunun arttığını bildirmiş olmamız, biraz açıklayıcı olabilir. Nitekim, alyuvarların sayıca azalmaları ile protein konsantrasyonunun artması halinde, vizkozitenin azala-rak sedimentasyonun hızlandığı, alyuvarların yapışma ve rulo teşkil etmelerinde, özellikle globuIin ve fibrinojen fraksiyonlarının rol oy-nadığı (27,31,33) bilinmektedir.

Dltraviyole ışınlaması sonucu yüzde hematokrit değerin azal-dığı (P <O. 01) anlaşılmaktadır (Tablo II). Önceki araştırmamızda

(6), üItraviyole etkisiyle alyuvarların azaldıkları (P <0.01) şeklin-deki bulgumuz, hematokrit değerin düşmesinde de anlamlıdır. AI-yuvar sayısı ve alAI-yuvar hacmindeki değişmelerin hematokrit değerin farklılaşmasında en önemli faktörler olduğu (14, 22), alyuvar sayısı azaldıkça ve alyuvarın hacmi büyüdükçe, hücrelerce tutulan plazma miktarının da azaldığı (9) bildirimler arasındadır.

(10)

220 Fahı,i Ilüliiklıaşı

Tavuklarda hematokrit değer azalması açısından, alyuvar sayı-sının da azaldığından (6) öte bir bilgiye sahip değiliz. Memeli (I O,

14) ve kurbağa (20) eritrositlerinde, ültraviyolenin hemoliz doğnr-duğu noktasından hareketle, ba~ka bir çalı~mamızda tavuklarda al-yuvarların hacimce etkilenip etkilenmediklerini incelemeyi ilgi çe-kici buluyoruz.

Yayınlanmı~ çalı~mamızdan (6) esinlenerek, ikinci kez ı~ınla-dığımız tavuklar grubunda, müteakip 24 saat sonraki sedimentasyon hızı değerlerinin (C) başlangıç değerlerine yöncımeye ba~ladıklarını, başka bir deyişle, B değerlerine göre azaldıklarını görüyoruz (Tablo i ve III). Ayni durum, ikinci kez ışınlanmayan ve tek ışınlamadan 48 saat sonraki (D) bulgular için de geçerli olduğuna, nitekim C ve D değerleri arasında da bir fark bulunmadığına (P > 0.05) göre, ikinci ışınlamaya ilişkin bir etki oluşmadığı anlaşılmaktadır.

Hematokrit bakımından C ve D değerlerinde de görülen azal-malar önemsiz bulunmuşlardır (P > 0.05). C ve D değerlerinin bir-birlerine e~it denebilecek ortalamalar göstermesi (Tablo II), yukarı-da çökmc hızı değerleri ve önceki ara~tırmamızda (6) alyuvar sayısı için belirttiğimiz, ikinci ışınlamaya ili~kin bir etki saptanamadığı ~eklindeki yorumu muz u doğrulamaktadır.

Başlangıçtaki i saatlık alyuvar çökme hızları ve çöktürülmü~ hücre hacimleri (PCV) arasında, doğrusal (lincar) olarak ya da 10-garitmik transformasyondan sonra bir ili~ki bulunup bulunmadığını tesbit amacıyla hesapladığımız korelasyon katsayıları (sırasıyla r = -0.366 ve i' = -0.406), t testi uygulandığında önemsiz

bulun-muşlardır (P >0.05). Bu duruma göre wnuç, sedimentasyon hızı ve hematokrit değerler arasında bir korelasyon olmadığı anlamın-dadır. Bu bulgumuz, bu ikisi arasında doğrusal (I 3,30), ya da logarit-mik (8) bir ili~ki bulunduğu yolundaki bildirimleri doğrulamamak-tadır. ~itekim Swenson (3 i) da, normal bir hematokrit değer bulun-duğu halde dahi, alyuvar çökme hızının artabildiğine değinmektedir.

Literatür

1- Beıı,

DJ.

(1957): Tlıe distribution of glucose between tlıe plasma water and tlıe eıytlıl'ocyte water in !zen's blood.

QJ.

exp. Physiol., 42, 410-416.

2- Bierer, B.W., Thomas, j.B., Roebuck, D.E., Poweıı, H .S. an.d Eleazer, T.H. (1963): Hematocrit and sedimentation rate c'a-ll/es as an aid in pol/ltı), diagnosis .

.l.

Am. Vet. Med. Ass., 143,

(11)

Ültraviyolc Işınlanıamıın Tavuklarda Alyuvar Çökme HızL .. 221

3- Bierer, B.W., Eleazer, T.H. and Roebuck, D.E. (I 964): Sedimentation rate, paeked eell ı'olume, bıif.b eoat value and reetal tem-perature of ehiekens and turk~ys at various ages.

J.

Am. Y ct. Med.

Ass., 144, 727-730.

4- Blalock, H.G. jr. (I 956): Hematology as an aid in the diagnosis of poultry diseases.

J.

Am. Yet. Med. Ass., 128, 547-550. 5- Bölükbaşı, F. (1976): Ültravi;'ole ışınlamasının Leghorn tavuklarda

kan şekilli elementleri, hemoglobin miktarı ve ak.J'uvarformülü üzerine etkisi. A,Ü. Yet. Fak. Derg., 23, (1-2), 142-152.

6- Bölükbaşı, F. (ı 978): Üttraviyole ışınlamasının tavuklarda kan şekilli elementleri, hemoglobin miktarı ve akyuvar formülü üzerine etkisi konusıında ayrıntılı çalışmalar. A.Ü . Vet. Fak. Derg., 25, (1),163-174. 7- Bölükbaşı, F. ve Bayşu, N. (I 976): Ültraviyole ışınlamasının Leghorn ırkı tavuklarda kan semmu total protein ile protein fraksiyon-ları üzerine etkisi. A.Ü. Vet. Fak. Derg., 23, (3-4), 268-275. 8- Burton, RR, Besch, E.L. and Smith, A.H. (I 966): The

eı)lthrocyte sedimentation rate test in the domestie fowl (ehieken). Pou!t. Sci., 45, 1222-1230.

9- Chiem, S., Dellenback, Rj., Usami, S. and Gregersen, M.ı.

(I 965): Plasma trapping in hematoerit determination. Dijferenees among animal species. Proc. Soc. Exp. Biol. Med., i19, 1i55-1158. i0- Cook, j.S. (I 956): Some eharaeteristies of hemolysis by ultraviolet light.

J.

ccıl. Comp. Physiol., 47, 55-84.

1i- Freeman, B.M. (1971): The eorpıısetes and the physieal eharaeteristies

of blood. In "Physiolo/!,y and Bioc!ıemistı] of the Domestie Fowl".

DJ.

Bell and B.M. Freeman, eds., Vol. 2, Chapter 33, Academic Press, London and NevvYork.

12- Frimberger, F. (1942): Untersuc!ıııngen ü/m die Ballııng und Sedimen-tierung der roten Blutkörperehen. Erg. d. inn. Med., 61, 680-785. 13- Gilbert, A.B. (1962): Sedimentation rate of eı)lthroe)'tesin the

domesti-tieated eoek. Pou!t. Sci., 4 I, 784-788.

14- Glasser, O. (1964): MedieaIPh)'sies. Vol. I, The Ycarbook PubJish-ers, Ine., Chicago.

15- Goff, S., Russel, W.C. and Taylor, M.W. (1953): Hematolog), of the C!ıickin vitamin de.fieieııeies. I. Riboflavin. Pou!t. Sri., 32, 54-58. 16- Hunsaker, W.G. (1969): 4ffeet of eentrifiıgal foree on paeked eell

(12)

222 Fah.; Bölükbaşı

17- Konuk, T. (1970): Tavuklarda 45o eğik olarak konmuş Frimberger

mikro metodu ve Westergreen makro metodları ile alyuvarların çökme hız-larının tayini üzerinde karşılaştırmalı araştırma. A.t". Vet. Fak. Derg.,

17 (3), 293-299.

18- Llory,

J.

et Callis, A. (1958): Effets sur la sedimentationglobulaire de L'irradiation ultraviolette du plasma. C. rcnd. soe. biol., 152(i2),

1737-1740.

19- Löliger, H. Chr, und Sehubert, HJ. (1967): Der Hiimatokritwert von gesunden und kranken Hühnern versehiedener Altersgruppen und sein diagnostiseher Anwendungsbereieh. Bın. ~üneh. Tied:irztI. Wsehr., 80,171-176.

20- Maroney, S.P. (1960): Ultraviolet-indueed hemolysis of frog eryth-rocytes in the presenee of various eleetrolytes.

J.

Cell. Comp. Physiol.,

56,

ı-s.

21- Medway, W. and Kare, M.R. (1959):Blood andplasma volume, and hematoerit, blood spesifie graviry and serum eleetrophoresis of the ehieken. Poult. Sei., 38, 3-10.

22- Mietkiewski, E., Kosm.ieki, B. and Naroznik, K. (1968): The influenees of ultraviolet rays on the number and life span Qf erythrocytes in rabbits. Aeta PhysioI. PoL, 19, 171-179.

23- Mond, R. (i 922): <ur Theorie der Sedimentierung der roten Blutkör-perehen. Der Einjluss der Bestralılung mit ultravioletten Lieht. Pflügers

Areh. ges. PhysioL, 197, 574-582.

24- Moye, Rjjr., Washburn, K.W. and Huston, T.M. (1969): Effeet

if

environmental temperature on erythrocyte numbers and size. Poult. Sei., 48, 1683-1686.

25- Natt, M.P. and Herriek, C.A. (1955): Thqffect of cecal coccidio-sis on the blood eells of the domestie fowl. Poult. Sei., 34, i i00-i106. 26- Sehalın, O.W. (1971): Veterinary Hematolog)'. 2nd ed., Lea and

Febiger, Philadelphia.

27- Sehellner, H.P. (1969): Blutsenkungsreaktion und Hamatokrit von Hühnerblut mit versehiedenen Antikoagulantien. BerI. Müneh. Tier-arztI. Wsehr., 82, 233-236.

28- Snedecor, G.W. (1956): Statistical Metlıods. The Iowa State Col-lege Press, Ames, Iowa.

29- Sturkie, P.D. (1954): Avian Physiology. Comstoek Publishing As-soeiates. Ithaea, New York.

(13)

Vltraviyole Işınlamasının Tavuklarda Alyuvar çökme Hızı... 223

30- Sturkie, P.D. and Textor, K. (1958): Sedimentation rate of eryth-Tocytes in chickens as influenced by method and sex. Pou1t. Sci., 37, 60-63.

3

ı-

Swenson, MJ. (1970): Physiological properties, cellular and chemical

constituents of blood. In "Dukes' Physiology of Domestic Animals".

MJ.

Swenson, ed., 8th cd., Chapter 2, Comstock Publishing As-sociates. Ithaca and London.

32- Tanyolaç, A. ve Bölükbaşı, F. (1978): Vltraviyole ışınlamasının tavuklarda retikülosit sayısına etkisinin, memelilerdeki supravital yöntemle saptanması üzerinde çalışmalar. Türk Vet. Hek. Der. Derg., 48, (1),

24-29. . ,'o

33- Wirtlı, D. (1950): Grundlagen einer kıinischen -Hamatologit der,Haus-tiere. Zweİte Auflage, Urban und Schwarzenberg, Wien' und Innsbruck.

Şekil

Tablo I. Ültraviyolc ışınlamasına tabi tutulan tavukların alyU\'ar çökıne hızları (mm /1:) dak., mın /30 dak., mm / i saat ve ________________________ m_m_/'2 saat) v&#34; ortalamaları (X i sı
Tablo i L- Ültra\'iyole ışııılaınasına tabi tutulan tavukların yüzde hernatokrit değerleri ve ortalamaları (5&lt;&gt;- st
Tablo III. ÜIıraviyole ışınlamasının tavuklarda, alyuvar çökmc hızlarında oluşturduğu farklılıkların istatistiksel değerlendirilme sonuçları.

Referanslar

Benzer Belgeler

The aim of this study was to develop a Polymerase Chain Reaction technique for the detection of siet (S. intermedius exfoliative toxin) gene encoding exfoliative toxin in

Detected bands in the sera of mice infected with sheep’s (strips 16-24) and donkey’s (strips 24-32) origin protoscolices by Western blotting in A4 antigen.. Negative serum

and Epithelial Growth Factor (EGF) as Well as Platelet- Activating Factor (PAF) and Receptors are Expressed in the Early Pregnant Canine Uterus. Reprod

Results show that 11% of surveyed farms are registered to Preherdbook, 89% to Herdbook of Cattle Breeders’ Association of Aydın (CBAA) and weighted average of herd size is

Bu çalışmada Mayıs-Haziran 2010 tarihleri arasında Kırıkkale Belediye Mezbahası’nda rutin yapılan abomazum muayenesi esnasında makroskobik nodüller görülen 4 koyun

Halit İmik, Kübra Asena Terim Kapakin, Recep Gümüş, Samet Kapakin, Ali Kurt 271. Effects of ascorbic and α-lipoic acid on secretion of HSP- 70 and apoptosis in liver and kidneys

Konfluent hücrelere çözelti vasat içerisinde verildikten 1 hafta sonra faz kontrast mikroskopla görüntüleri alınmış ve Şekil 2’de de görüldüğü gibi hücrelere tutunmuş

from different sources (beef and sheep minced meat, feces, milk and silage), and perform the genotyping of Listeria spp.. strains isolated from these sources