HESAPLAŞMA
BURHAN ARPAD
~1
/Bayrak ve İstiklal Marşı
Cumhuriyet’in kuruluş yıllarından günümüze özellikle genç kuşaklarda yerleşmiş bir bayrak sevgisi vardır. Onuncu Yıl Marşı’nın ezgileriyle pekleşen bu yakınlık günümüzde de sü rüyor. Yenilerin bu konuda nasıl davrandığını kesti remeyece- ğim. Üzülerek söyleyebilirim ki değişen birçok şey gibi bay rak sevgisi de gücünü yitirdi gibime geliyor. Bilebildiğim ka darıyla bir Bayrak Yasası vardır. Bayrak kullanımının kural larını ayrıntılarıyla gösterir. Yasa mı değişti, ben mi aşırı duy gulu oldum! Ölülerimizin çoğunu bayrağa sarıp sarmalaya rak son yolculuğa yolluyoruz. Milli bayramlarda bayrakları pencere kenarından sallandırıyoruz. Çamaşır asar gibi! Bay rakların eni boyu ölçüsüne boş veriyoruz. Rengi atmış, nice yılın güneşini, yağmurunu yemiş, yıpranmış, bezleşmiş bay rakları hiç çekinmeden kullanıyoruz. Nedeni bilinçsizlik el bette. Bayrak için gösterdiğimiz duyarsızlığın bir benzerini Atatürk için, İstiklal Marşı için de gösteriyoruz.
Atatürk’ü değerlendirirken hangi ölçülere dayanıldığını kes- tiremedim! TRT bunun örneklerini sık sık veriyor. TRT tele vizyonunun 2. kanalının akşam saat 18.00 açılışında olduğu gibi!
Sanırım bir yılı geçti. Sunuş biçimi, anlayışı, uygulaması kökten değişti. Eski biçimiyle sevimli, duygulu bir sunuştu. Aklımda kaldığı kadarıyla sevimli çocuklar okuyordu İstiklal Marşı’nı! Çocukların cıvıl cıvıl İstiklal Marşı ezgilerini duyar lıkla kavramış kamera. Taksim Cumhuriyet Anıtı’nın ayrıntı larıyla bir İstiklâl savaşı özeti sunmuştu! Atatürk ve yakın dev rim arkadaşları, köylüsüyle, işçisiyle Türk toplumun bütünüy le! Şimdi sunulan biçimde ise bunların hiçbiri yok. Cıvıl cıvıl çocuk korosunun yerini kalın erkek sesleri almıştı. Dalgala nan bayrağın kıvrımlarında sık sık gülümseyen Atatürk varla yok arasıydı. Uçaklar, savaş gemileri ve savaş havası ağır ba sıyordu. TV’ciler bir şeyi unutmuşlardı. Bayrak sabah gün do ğarken direğe çekilir ve akşam gün batarken direkten indiri lir. TV2 programı saat 18.00’de başladığına göre bayrak kul lanım kurallarına aykırı bir uygulama! Şu da sorulabilir. De mokrasiden sıkça söz edilen bir ülkede böylesine yan tutma nın ne gereği yar?
Bayrağa ve İstiklal Marşı’na saygı!
Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak. Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. O benim milletimin yıldızıdır parlayacak.
O benimdir o benim milletimindir ancak!
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi