• Sonuç bulunamadı

Bozkurt-Lotus davası

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bozkurt-Lotus davası"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

£9 501

f i zkıııt _ Lotus

davası

1923 - 1933 dönemi önemli bir takım olayların yer aldığı bir dönemdir. Şeyh Sait İsyanı,

İzmir Suikastı, Menemen Hadisesi ve Yavuz Havuz Davası bu dönemin ilginç ve etkileri uzun

süre devam edecek siyasî olaylarıdır.. Bir de Türk adliye sinin uluslararası alanda ilk başarı olarak nitelendirilen BOZKURT - LOTUS davası vardır.

FASİKÜL _ 31

Bozkurt vapurumuzla Lotus adındaki Fransız posta vapuru 12 ağustos 1926 günü Adalar Denizinde Sığrı açıklarında çarpıştılar ve

bu çarpışma sonunda Bozkurt vapuru battı.. 8 Türk de bu deniz kazasında gemi ile birlikte sulara gömüldüler. Bozkurt'un kaptanı Haşan Kaptan kurtulanlar arasındaydı. Lotus gemisi İstanbul'a gelince kaptanı olan Jean Dem ons ile Haşan Kaptan tutuklandılar. Kaza hakkında İstanbul Savcılığı koğuşturma açtı. Fransız H üküm eti Türk mahkemelerinin bu

davaya bakmayacağını, yetkili mahkemenin Fransız mahkemesi olduğunu ileri sürdü. Türkiye

ise bu iddiaya kabul etmediğinden karar verilmek üzere Milletlerarası Adalet Divanına başvuruldu. Çözüme bağlanması istenilen anlaşmazlık şuydu:

“Türkiye, Fransız kaptam Jean Demons hakkında koğuşturma açmakla milletlerarası hukuka aykırı bir davranışta bulunmuş mudur, bulunmamış mıdır?” Fransız mahkemesi açık denizlerde işlenen suçlarda suçu işleyen

geminin devletini, yani bu olayda Fransa'yı yetkili görüyordu.

Lahey'de toplanan Milletlerarası Adalet Divanı 12 Ekim 1926 gününde, Fransa'nın ileri sürdüğü tezin zorunlu ve kesin bir kural olmadığına, ayrıca zarar gören gemi Türk bayrağı taşıdığından Türk

m a h kem elerin in k oğu ştu rm a y a p a b ileceğ in e karar verdi.

12 kişilik kurulda oylar 6'ya karşı 6 olarak belirmişti. Fakat Divan Başkanının görüşü Türk tezinden yana olduğundan davayı biz kazanmış oluyorduk.

B ozkurt - Lotus davasını Türkiye adına günün A d alet Bakanı Profesör Mahmut E sa t B ey takibetmiş ve Türk tezini büyük bir

başarı ile savunmuştu. Soyadları Kanunu çıkınca Atatürk kendisinin bu hizmetini hatırlayarak ona Bozkurt soyadını verdi.

Resim, görgü tanıklarının beyanlarına dayanılarak bir ressam tarafından temsili olarak yapılmıştır ve çarpışma amnı göstermektedir. Üst köşede Haşan Kaptan, altta Fransız Jean Demons..

(2)

--- Cumhuriyetin tek madalyası özel bir

kanunla çıkarılan ve 1923'ten itibaren İstiklal Madalyası idi. Madalya sırası ile kırmızı şeritli (Cephede bilfiil çarpışanlar için); Yeşil şeritli (T.B .M .M . Birinci Dönemi üyeleri için) ve beyaz şeritli (Cephe gerisinde hizmet

edenler için) olarak verilmiştir. Kurtuluş Savaşının heyecanı içinde güftesi M ehm et A k if tarafından yazılıp Zeki B ey tarafından bestelenen İS T İK L A L M A R Ş I ... ve o dönemin pullan

242

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Ölüm zamanının tahmininde adli serolojiye (bir suçun aydınlatılma- sı için vücut sıvısının veya dokusunun immünolojik veya biyokimyasal yöntemlerle incelenmesi) ve adli

Şekil 5.1.de de görüldüğü gibi öğretmen adaylarının analojik ilişkilerine göre fonksiyonel analoji, sunuluş biçimine göre sözel analoji, soyutlanma düzeyine göre

lıca erkek hamamlarıy­ sa şunlardı: Fındıklı Hamamı, Kılıç Ali Paşa Ha­ mamı, Galata’da Buğuluca Hamamı, Yeşildirek Hama­.. mı, Kasımpaşa

Savaşta hayatını kaybeden askerin, annenin kız çocuğa göre iki kat, erkek çocuğa göre yarım hisse almasını gözettiğini kabul edersek miras kız, anne, oğul arasında

Abdülaziz’in davetiyle İstan­ bul'a gelip (1874) bir ay kadar Osnianlı Devleti Başmiman Sarkis Balyan’ın evinde misafir ola­ rak kalan ünlü ressam Ayvazovski

Gerçekten de vaziyet böyledir, vatandaşlar arasında bu memle­ kette husumet ve düşmanlık yok ­ tur, böyle pir şeyin olması için de sebep yoktur, çünkü

Kış geceleri, haftada en az 3-4 gün Hanedan Odalarını ziyaret eden babam, daha ben dogma­ dan önce, Abdülhamit devrinde, İstanbul’daki^ bir tarih dersinde

Aslında bir filmi bitirince, bunun keyfi­ ni pek öyle uzun süre çıka­ ramıyorum.. Daha işe baş­ larken, bir an önce bitsin